EL KÂBID c.c.

EL KÂBID
 
EL KÂBIZU

Kabz (tutmak, almak, avcunda sıkmak, sahib olmak, daraltmak) dan sıfat isimdir. Kur’ân-ı Kerîm’de beş âyette kavram olarak dört âyette (Bakara 2/245; Furkan 25/4546;Zümer 39/67) ALLAH-U ZÜ’L-CELÂL’e nisbet edilmiştir. El Kâbızu ismi zikredilirken, karşıtı ve tamamlayıcısı olan El Bâsitu ismiyle birlikte kullanılmalıdır. Tasavvufta iniş-çıkış gibi seyr ü sülûkun havf ü recâ cilvelerinden ve de çile çöllerinin çiğdem çiçeklerindendir…Çeken bilir, çektirenle “bile” ise…

El Kâbizu : Kabzeden, alan, tutan, sıkan, darlık veren, kısan (rızkı). Lâzım ve lâyık olanı sıkan, canları alan ALLAH-U ZÜ’L-CELÂL.

Kabada : Bir şeyi avuçla almak. Toplamak. Zabdetmek. Kanat çırpmak. Almak. Gidermek. Dürmek. Sıkı tutup sıkmak. ALLAH-U ZÜ’L-CELÂL için verdiği canı almak, rızkı daraltmak.
Kubda : Kabza, yumruk.

        Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): “Değer olgusuna hükmeden, rızkı daraltıp genişleten, insanların geçimine medâr olan nimetleri lûtfeden ALLAH’tır. Ben, can ve mal güvenliği konusunda hiç kimsenin şahsımdan davacı olmayacağı bir konumda RABB’ıma kavuşmayı arzu ediyorum.” buyurmuştur.(Enes b.Mâlik Radyallahu anhu’dan;İbni Mâce, Ticâret-27, Dua-10;Tirmizî, Buyû-49)