AYrık Otu!...
- nur-ye
- Özel Üye
- Mesajlar: 9095
- Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00
AYrık Otu!...
AYrık Otu!...
Rüzgarlar menekşeden, ayrık otuna doğru eserse menekşenin kokusunu getirirmiş. Bu kokuyu derin derin içine çekermiş ayrık otu , yüreğinin yangınını söndürmek için. Eğer ayrık otundan menekşeye doğru eserse bu seferde rüzgarla sevda mektupları yazılır...
Taşlı tarlada yaşayan bir ayrık otu varmış. Soğanlarla, sarımsaklarla, yoncalarla, çayırlarla arkadaşlık edermiş. Çok kalabalık bir ailesi varmış. Her gün bir kardeşi daha doğarmış. Yağmur sularını çok severlermiş. İlk önce onlar içermiş. Bu yüzden dostları şalgam, havuç ve turpla tartıştıkları da olurmuş.
Kocaman kocaman yaprakları, uzun uzun kökleri olduğu halde toprak sahibi hiçbir işe yaramadıklardan söz eder, onları hiç sevmezmiş. Domates, biber, salatalık fidelerini çapalarken ayrık otunun akrabalarını söker sonra onları çuvallara doldurarak götürürmüş. Bu dönüşü olmayan bir gidişmiş. Helalleşerek ayrılırlarmış.
Günlerden bir gün ayrık otu bir rüya görmüş. Rüyasında gördüğü bu güzelliğe aşık olmuş. Günlerce yemeden içmeden kesilmiş. Yaprakları solmuş. Arkadaşları hastalandı sanmış. Bu dert beni öldürecek, en iyisi büyük babamla konuşmak. Belki bir çaresi vardır. Demiş. Sonra en yaşlı ayrık otuna aşkını anlatmıştı. Aşkının adı menekşe imiş. Köşkün bahçesinde yaşıyormuş. Köşkün bahçıvanı her gün suluyor, gözü gibi bakıyormuş. Yanında arkadaşları lale, sümbül ve yediveren varmış. Köşkün sahibi bu çiçekleri çok severmiş. Özel bir itina gösterirmiş. Bir tekinin bile solmasına izin vermezmiş.
Gelelim ayrık otuna büyük ayrık otu torunun derdini dinlemiş dinlemesine ama bir derman bulamamış. Küçük ayrık otunun sevgilisine kavuşmasının imkanı yokmuş. Unut sen onu, başka yolu yok. Demiş. Demesi kolay ama yapması zor. Gönlüne ferman dinletememiş, unutamamış sevdasını ayrık otu . Menekşem derde, başka bir şey demez olmuş. Sevdasının hasretiyle köklerini salmış. Salmış taaaa köşkün duvarlarına kadar. Lakin o kale suru gibi duvarları aşmak imkansızmış. Olsun , yanına yaklaştım ya bir duvarın ne önemi var. Bende gönül gözü ile görürüm sevdiğimi demiş ayrık otu.
Rüzgarlar menekşeden, ayrık otuna doğru eserse menekşenin kokusunu getirirmiş. Bu kokuyu derin derin içine çekermiş ayrık otu , yüreğinin yangınını söndürmek için. Eğer ayrık otundan menekşeye doğru eserse bu seferde rüzgarla sevda mektupları, aşk şiirleri gönderirmiş. Gelen bu nağmeler o kadar içten, o kadar gönüldenmiş ki menekşede aşık olmuş ayrık otuna. Bu sevdalıların göz yaşları yağmurlara karışmış, birbirlerine kavuşabilmek için. Gurbet Türküleri yakar olmuşlar.
Günlerde bir gün ayrık otunu kuvvetli bir el tutmuş. Topraktan sökmüş almış. Bir çuvalın içine tıkıştırmış. Ayrık otu ürkek ürkek, avazının çıktığı kadar bağırmış. Heeyyy Ne oluyorrrrr Bırakın beni . Sevdiğimden ayırmayın Allah aşkına Ama feryadını duyan olmamış. Menekşe ile vedalaşamamış bile. Kısa bir yolculuktan sonra büyük baş bir hayvanın değirmeninde öğütülmüş.
Menekşe işe kara kar yastaymış. Artık sevdiğinden haber alamıyormuş. Rüzgar artık sevdiğinden mektuplar, şiirler getirmiyormuş. Gönderdiği selamları ise Yok, bulamadım, iletemedim. Diyerek geri getiriyormuş.
Menekşenin yüreciği kor olmuş. Sevgilisini kaybetmenin acısıyla günden güne solmuş. Yüreğinin yangını bedenini de sarmış. Artık çiçek açmaz olmuş. Hayata küsmüş, yaprakları bir bir gazel olmaya başlamış. Istırap dolu yıllar geçmiş. Artık menekşe can çekişiyor, ölüm döşeğinde yatıyormuş.
Bu hali gören bahçıvan menekşenin haline üzülmüş. Ona gübre vermeye karar vermiş. Menekşenin toprağına yeni aldığı gübreyi atmış bahçıvan. O da nesi! Aşkın sesi!.. Menekşe iki günde iyileşmiş. İyileşmekle de kalmamış, Yeşil yeşil yapraklar açmış. Döl vermiş. Tomurcuk üzerine tomurcuk Rengarenk, desen desen, küçüklü büyüklü yaprak niyetine çiçek açmış. Bu duruma köşk sahibi de şaşırmış. Menekşeyi bu hale getiren tılsımı merak etmiş. Menekşe tüm Bahçeye haykırmış AŞK
Alıntı
- katre-iNur
- Saygın Üye
- Mesajlar: 272
- Kayıt: 13 Ağu 2007, 02:00
- nur-ye
- Özel Üye
- Mesajlar: 9095
- Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00
msn sohbetimiz bizi nerelere götürdü ''kul'' ve ''ankakuşu'' değil mi?
NEFSime!...
A-yrık otlarını temizlemek zordur, temizlenmek güç ister
Y-ılmadan çaba gerektiren iştir, sabrın denenirde anlayamazsın!
R-evamıdır bu kadarıda? dersen sınıfta kalırsın!
I-ssız çile çöllerinde gezer durursun, ışıksız ışıksız!
K-orksanda yorulsanda devam derler, HADİ gayret Ya BEDİe!
O'-nun için terkettiklerin kadar ilerlersin!
T-uz bassalarda yaralarına asla dönmem dönemem dersin!
U-lular ulusu RESSAMın RESMİndesin BİLEsin!!!!
NEFSime!...
A-yrık otlarını temizlemek zordur, temizlenmek güç ister
Y-ılmadan çaba gerektiren iştir, sabrın denenirde anlayamazsın!
R-evamıdır bu kadarıda? dersen sınıfta kalırsın!
I-ssız çile çöllerinde gezer durursun, ışıksız ışıksız!
K-orksanda yorulsanda devam derler, HADİ gayret Ya BEDİe!
O'-nun için terkettiklerin kadar ilerlersin!
T-uz bassalarda yaralarına asla dönmem dönemem dersin!
U-lular ulusu RESSAMın RESMİndesin BİLEsin!!!!
En son nur-ye tarafından 28 Mar 2009, 11:15 tarihinde düzenlendi, toplamda 3 kere düzenlendi.
- turabi
- Dost Üye
- Mesajlar: 76
- Kayıt: 14 Şub 2008, 02:00
- sdemir
- Kıdemli Üye
- Mesajlar: 487
- Kayıt: 24 Mar 2008, 02:00
Ayrık Otu
salkım saçak bir sevda dillerinde
yalan da değil hani gelemiyorlar da gerçeğe
suçlu değil ki zihniyetler niye yanar başka insan
sorgula biçare neden niçin niye
belki hepsi aynı diye
nasıl görmüş ki denizi bilir mavi
ya grisi-yeşili!
gözler ki öyle bakar öyle görür
fırtına tufan yakıp yıkıyor ruh
kavramış elleri yanar tutanın
silinemez kaynar yaranın
didişmeler var içinde insanın
ayrık bir sevda var ya kendine
dürüstlük yapsa en az bir kişiye
o da kendidir ya nafile
geç-git diyor
ez-biç
kendini biçer sanıyor
kopacak parçaları dağılacak
beriki şişirmiş gözlerini mor kan bakıyor ya
o kim beyhude
berikinde gri
ötekinde yeşil
belki de mavi de
ruh ki
akarların buluştuğu deniz
Şule Aydemir
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/sdemirimza.gif[/img]
- safa-merve
- Özel Üye
- Mesajlar: 649
- Kayıt: 16 Eki 2008, 02:00
- nur-ye
- Özel Üye
- Mesajlar: 9095
- Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00
safa-merveciğim ne kadar güzel bir sÖZ!safa-merve yazdı: "Hayat resimdir.
Karelerinin sanat olabilmesi için, İŞÇİlik gerekir."
Kavuşmak uğruna ömrümce ızdırap çeksemde,
YOL çok zor olsada, tüm engelleri senin için aşarım.
AYRIK OTU gibi damarlansan yüreğime kök salsan!
Dönüp gitmem, çektiğim ÇİLElerden bıkmam SEVGİLİ.
NUR-ye'mek için!....
HÜCREmde!....
28.3.2009
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12907
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00