Ateşin etrafında oturuyorlar, işkence edecekleri mü’minleri ateşin kenarında tutuyorlardı.
Ali Bulaç
Hani kendileri (ateş hendeğinin) çevresinde oturmuşlardı.
Ali Fikri Yavuz
O vakit, (o zalim kâfirler) ateşin etrafında oturmuştular;
Elmalılı Sadeleştirilmiş
O zaman ki, çevresinde oturmuşlardı.
Diyanet Vakfı
(1-7) Burçlara sahip gökyüzüne, geleceği bildirilmiş olan güne, (o günde) tanıklık edene ve edilene andolsun ki, ateşle dolu hendeğe atılanlar (yakılarak) öldürüldü. Onlar (yakanlar) da başlarına oturmuşlar, müminlere yapmakta oldukları işkenceyi seyrediyorlardı.
Hasan Basri Çantay
O zaman onlar (o ateşin) etrafında oturucu idiler.
Muhammed Esed
>Hani, onlar (keyifle) o (ateşi) seyretmişlerdi,
Ömer Nasuhi Bilmen
Hani onlar o ateşin başına oturmuşlardı.
Suat Yıldırım
(6-7) Hani onlar ateşin başında oturur, müminlere yaptıklarını acımasızca seyrederlerdi.