1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
Cocukca...
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 13:43
gönderen dibbace
Adam 3 yaşındaki kızını, gayet pahalı bir hediyelik kaplama kağıdını ziyan ettiği için azarlamıştı. Küçük kız, koskoca bir paket altın yaldızlı kağıdı bir kutuyu eğri büğrü sarmak için kullanmıştı.
Yılbaşı sabahı küçük kızı, paketi getirip:
"- Bu senin babacığım"
dediğinde çok üzüldü. Acaba gereğinden fazla mı tepki göstermişti kızına. Bir gece evvel yaptığından utanarak, kutuyu açtı.
Fakat kutunun içi boştu. Kızına gene çıkıştı:
"- Birisine bir hediye verdiğinde, kutunun içinde bir şey olması lazım. Bunu da mı bilmiyorsun küçük hanım...?"
Küçük kız gözlerinde yaşlarla babasına baktı.
"- Ama,o kutu boş değil ki... 
İçine senin icin en guzel öpücüklerlerimi doldurmuştum... !"
Babası o kadar çok üzüldü ki, koştu, kızına sarıldı. Beraberce ağladılar...
Adam o kutuyu ömrünün sonuna kadar sakladı. Ne zaman keyfi kaçsa, ne zaman morali bozulsa, ne zaman kendini kötü hissetse, kutuya koşar, içinden minik kızının sevgi ile doldurduğu hayali öpücüklerden birini çıkarırdı.
...
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 14:14
gönderen habibi
[img][img][/img][/url][/img]
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 14:23
gönderen habibi
[img][img][/img][/url][/img]
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 14:49
gönderen Gariban
Allah razı olsun Dibbace Can,
Bir kız babası olarak, derinden hissetmekteyim. Burada acizane dikkat ettiğim şu dur:
Acaba baba en başta bu tepkileri göstermese idi, çocuk bunu saklamasa idi, baba acele davranmasa idi, kendisi için bu kutu bu kadar değerli olurmuydu? Yoksa vermiş olduğu celalli bir tepkiye karşın yaptığının yanlış olduğunu anladığında karsındakinin derin sevgisine yapmış olduğu kızgın muamelenin sonucumudur bu mutluluk? Sanki o anda bir düğümlenme olmuştur bu mutluluk çünkü şiddetli bir şekilde yüklenmiştir o AN'a, ve baba için ömür boyu fayda gördüğü bir kaynağa dönüşmüştür o mutluluk.
Şeyh Muzaffer Ozak'ın bir programında bahsetmekteydi buluttan yağmur yağıyor , orman oluyor, ormandan kesilen odunlar bir tencere su altına koyuluyor ve yakılıyor sonra tenceredeki suyu ısıtıyor ve buharlaşan su yine buluta gitmekte. Su ile Su arasında ateş mi var? Su kendisini ısıtan ateşin sebebi gibi değil mi? Mutluluk su ise babanın celali ateş mi?
Sana kötülük edene sen iyilikle karşılık ver ayetinede burdan bir pay çıkar mı?
Ne dersiniz dostlar?
Selam ve sevgiler
Gariban
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 15:14
gönderen MINA
Gariban yazdı:
Sana kotuluk edene sen iyilikle karsilik ver ayetinede burdan bir pay cikar mi?
Ne dersiniz dostlar?
Selam ve sevgiler
Gariban
yine sevgiyi gördükk gariban can...bu paylaşımda..
babada küçük kızındaki, derin sevgiyi farkedince, daha doğrusu içindeki sevgiyi farkedince.....sonuç kaçınılmaz olmuştur...
der mina.....
sevgiyle.......
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 15:46
gönderen MINA
güzel bi şiir dinliyordumm.....
paylaşayım istedim sevgiyle...
Yahu Nerdesin?
Aşık maşukunu durmadan arar
Muhabbetsiz geçen gün ihvan zarar
Tabi bu meslekten etmedin firar
Gel bir görüşelim yahu nerdesin?
İstihare ile bulmuştun bizi
Bekliyor yolunu acizin gözü
Ölsem de terketmem kardeşim sizi
Gel bir bilişelim yahu nerdesin?
Yüzünü görmüyor, soruyom elden
Geçen günler ise düşmezdin dilden
Sağlam teslimiyet, bağlansan belden
Gel bir buluşalım yahu nerdesin?
Geçtik mektubundan, gelmiyor selam
Hak, Rezzak-ı Alem çekmeyin elem
Mevla huzurunda şahittir kalem
Gel bir sarışalım yahu nerdesin?
Yaz-kış demeyip her an koşarken
Muhabbette ihvanları aşarken
Ağlayarak sohbetlerde düşerken
Gel bir alışalım yahu nerdesin?
Dersini alırken çöktüğün dizler
Kardeş, nereye gitti o kadar sözler?
Bekleyi bekleyi kırıldık bizler
Gel bir barışalım yahu nerdesin?
Sizi bizden sorar bazı yarenler
Bu meslek içinde gonca derenler
Bizi çok ileri geçti erenler
Gel bir erişelim yahu nerdesin?
Hubb-u dünyaya nefsimiz kandı
Acep bu alemde ölmek mi sandı
Yıkıldı herhalde feyziyin bendi
Gel bir çalışalım yahu nerdesin?
Ölsem ihvanlardan ayrılmam derdin
Halin inkar etme çok şeyler gördün
Acep nerden artıyor senin bu derdin?
Gel bir bilişelim yahu nerdesin?
Kalemdâr gibi kendini vurma
Bilen var derdini, ağyardan sorma
Küsüpte yakana, yalnız durma
Gel bir sarışalım yahu nerdesin?
Hacı Hasan Efendi(1914-1987)
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 16:04
gönderen kulihvani
Çocukluğumdan kalma ve çok az kullandığım çocukça teşekkürlerimi sunarım..
Can Muhammedi Muhabbetle..
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 16:24
gönderen kamuran
karşılığı kendisinden başka verilen birşey var mı ben bilmiyorum. mesajı okuyunca kızımı arayıp uzun uzun düşünmeden edemedim. sağ olun.
Gönderilme zamanı: 10 Mar 2009, 16:57
gönderen dibbace
-efendim,elinizden öper bir kiz cocugum var...bana ne nasihat edersiniz...?
-yavrucugum...Bilge zatlar ile ögrencileri arasinda kimsenin bilmedigi bir sir vardir...Simdi onu sana söyliyeyim iyice hifzet...bütün ikili iletisimlerde bu kural gecerlidir...
"Bilge olan bilgi bakimindan ögrencinin üstadidir...Ögrenci ise Hal bakimindan Bilge zatin üstadidir..."
-Nasil yani efendim,biraz acsaniz bunu...
-Acmama gerek yok...Musa ile Hizir kissasini iyice düsün,orda bunu gözlemlersin...
...
Not:Güzel yorum ve katkilarinizdan ötürü ben tesekkür ederim...sevgiyle...