Fetih Suresi'yle Gelen Hidayet
Fetih Suresini dinledikçe kalbimin yıkandığını hissediyordum, içim huzur doluyordu ve İlahi bir güç beni sarıyordu.
KAYNAK: GERÇEK HAYAT
Allahu Teala Nasr Suresinde şöyle buyuruyor; İnsanların Allahın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğünde, hemen Rabbini hamd ile tesbih et ve Ondan mağfiret dile. 9 sene bir papaz okulunda eğitim gördükten sonra kilisede göreve başlayan Brezilyalı genç papazın İslama giriş hikayesini dinledikten sonra tekrar yukarıdaki ayetleri hatırladım. Müslüman olmadan önce Moises De Oliveria olan ismini İslama girdikten sonra Musa olarak değiştiren genç papazın hayatı, Fetih Suresini dinlediğinde hissettiği enteresan duyguların ardından değişmeye başlamış. Bu değişim bir ay gibi kısa bir sürenin ardından genç papazın Müslüman olmasıyla sonuçlanmış. Hakan Albayrakın dediği gibi Dünya umumi bir ihtilale hazırlanıyor. Bu umumi ihtilalin en güzel renkleri ise Müslüman olarak İslam Ailesine katılan yeni kardeşlerimiz olsa gerek.
-Papaz olmaya nasıl karar verdiniz?
Anne ve babam iyi bir Katolikti. 11 yaşıma ulaştığımda beni Cuiaba Şehrindeki Sangusal Kolejine kayıt ettirdiler. Papaz olmaya karar vermem daha çok ailemin yönlendirmesiyle gerçekleşti.
- Sangusal Kolejinde nasıl bir eğitim veriliyordu?
Şehirdeki dindar aileler çocuklarını bu koleje kayıt ettiriyorlar, 9 sene süren eğitimin ardından okuldan mezun olan öğrenciler kilisede göreve başlıyorlardı. Sangusal Koleji Brezilyanın en itibarlı papaz okullarından biridir. Okulda ilahiyat eğitimi başta olmak üzere tarih, fizik, kimya, matematik, edebiyat, pedagoji ve dil eğitimi alıyorduk. Ben de 9 sene bu okulda eğitim gördükten sonra papaz olarak Cuiabadaki bir kilisede göreve başladım.
- Eğitim gördüğünüz bu papaz okulunda İslam hakkında neler öğreniyordunuz?
İslamın Araplar tarafından benimsenen sapkın bir din olduğu, Kuranda bulunan bölümlerin büyük bir kısmının İncil ve Tevrattan çalındığı ve Hz. Muhammedin kadınlara çok düşkün biri olduğu anlatılıyordu. Ben de aldığım eğitim gereği İslamdan nefret ediyordum.
-İslamdan bu kadar nefret ederken Müslüman olmaya nasıl karar verdiniz? Bize İslama giriş hikayenizi anlatır mısınız?
Babam bir gün bana Lübnanlı Muhammed adında Müslüman bir arkadaşı olduğundan bahsetti. Bu adamı ikna edip İslamdan uzaklaştırmalı, daha sonra da ona Hıristiyanlığı kabul ettirmeliyim diye düşündüm. Babamla birlikte Lübnanlı Muhammedi ziyarete gittik. Muhammed sürekli tebessüm eden, 50 yaşlarında hoş bir adamdı. Lübnanlı Muhammed papaz okulunda bize anlatılan Müslümanlara hiç benzemiyordu. Ben yine de onu İslamdan uzaklaştırıp Hıristiyan yapma konusunda kararlıydım. Bu nedenle ona cevaplamakta zorlanacağını düşündüğüm sorular sormaya başladım.
-Mesela ne sordunuz?
İslam Dünyasının niçin Hıristiyan Dünyasından geri olduğunu ve Hz. Muhammedin niçin çok evlilik yaptığını sordum. Lübnanlı Muhammed bu iki soruma da beni ikna edici cevaplar verdi. Ben Muhammede birkaç soru daha sorduktan sonra bu sefer o bana Hıristiyanlıkla ilgili sorular sormaya başladı. Lübnanlı Muhammed gerçekten çok bilgili bir insandı ve Hıristiyanlığı da çok iyi biliyordu. Ben de Muhammedin bütün sorularına cevap verdim; fakat teslisle ilgili sorusuna gelince Muhammede ikna edici bir cevap veremedim. Çünkü teslis konusunda benim de kafam karışıktı ve kilisedeki papaz arkadaşlarla sık sık teslis hakkında kendi aramızda tartışmalar yapıyorduk.
KURANI DİNLEDİKÇE KALBİM HUZUR DOLDU
O günkü sohbetimiz 6 saate yakın sürdü ve sohbetin bitiminde Lübnanlı Muhammed bana Kurandan bazı bölümler okumak istediğini söyledi, ben de onun bu teklifini kabul ettim. Muhammed Kuran okumaya başladıktan birkaç dakika sonra beni şiddetli bir titreme sardı. Göremediğim bir şey vücudumu sımsıkı kavrıyordu ve Kuran dinledikçe kalbimin huzur dolduğunu hissediyordum. Kendimi yavaş yavaş kaybetmeye başladım. Lübnanlı Muhammede beni yatağa yatırmasını söyledim ve bir kaç dakika sonra da bayılmışım. Kendime geldiğimde Lübnanlı Muhammede Kurandan nereyi okuduğunu sordum. Fetih Suresini okuduğunu söyledi ve kendisinden aynı yeri tekrar okumasını istedim. Lübnanlı Muhammed yaşadıklarım nedeniyle korkmuştu bu nedenle Fetih Suresini tekrar okumak istemiyordu. Ayrıca babam da bir hayli telaşlanmıştı o da tekrar Kuran okunmasına karşı çıkıyordu. Fakat ben ısrarla Fetih Suresinin tekrar okunmasını istedim. Yoğun ısrarım üzerine Muhammed tekrar Fetih Suresini okumaya başladı. Fetih Suresini dinledikçe kalbimin yıkandığını hissediyordum, içim huzur doluyordu ve İlahi bir güç beni sarıyordu. Tekrar titremeye başladım ve bayıldım. Bu sefer kendime geldiğimde bir hastanedeydim, bayılınca babam ve Lübnanlı Muhammed beni hastaneye kaldırmışlar. Doktorun isteği üzerine iki gün hastanede yatmak zorunda kaldım. İçimde büyük bir huzur vardı, sürekli olarak Fetih Suresini dinlemek istiyordum fakat babam buna izin vermiyordu. Hastaneden çıkar çıkmaz tercüme edilmiş bir Kuran aldım ve bu Kuranı okumaya başladım. Okuduğum her bölüm beni etkiliyordu ve Kuranın Allah tarafından gönderildiğini kesin olarak hissediyordum. Birkaç gün sonra kiliseye geri döndüm ve başpapaza İslam hakkında ne düşündüğünü sordum. Başpapaz İslamın fanatiklerin dini olduğunu ve insanları teröre teşvik ettiğini söyledi. Daha sonraki günler de İslam hakkındaki tartışmalarımız sürdü, ben bir taraftan papaz arkadaşlarımla İslam hakkında tartışıyordum diğer taraftan da Kuran okuyarak kendimi Müslüman olmaya hazırlıyordum. Lübnanlı Muhammedle tanışıp Fetih Suresini dinledikten bir ay sonra Cuiabadaki İslam Merkezine gidip Kelime-i Şehadet getirerek İslama girdim ve Moises De Oliveria olan ismimi Musa olarak değiştirdim.
-Müslüman olmanız kilisedeki papazlar ve kiliseye devam eden Hıristiyan Cemaat tarafından nasıl karşılandı?
Kilisedeki papazlar bendeki değişimi ve İslama olan ilgimi fark ettikleri için her an Müslüman olmamı bekliyorlardı. Bu nedenle çevreye benim Lübnanlı Muhammed tarafından büyülendiğim yalanını yaymaya başlamışlardı. Hatta babama benim delirdiğimi söyleyerek, tedavi olmam için hastaneye yatırılmamı istiyorlardı. Fakat babam onların bu isteklerini kabul etmedi; çünkü benim yaşadıklarım babamı da çok etkilemişti. Papazlar daha sonraki günler bana karşı daha düşmanca davranmaya başladılar ve beni kafir ve sapkın olmakla suçladılar.
ALLAH BANA HİDAYET GÖNDERDİ
-Din değiştirmek bir insan için çok zor bir şey. Ayrıca siz bir papazsınız. Bir ay gibi kısa bir sürede eski dininizi terk edip, yeni bir dine girmek sizin için zor olmadı mı?
Dediğiniz kesinlikle doğru. Din değiştirmek bir insan için zor bir durum. Çünkü yıllardır inandığınız bazı şeyler var ve din değiştirdiğinizde bunları birden bire terk edip kendinize yeni bir dünya kuruyorsunuz. Ayrıca yıllardır birlikte yaşadığınız bir çevre var. Bu çevre din değiştirdiğiniz zaman sizi kafir ve sapkın olmakla suçluyor. Fakat Allah bana öyle bir iman verdi ki karşılaştığım sorunların hiçbiri Müslüman olmamı engelleyemedi. İslamın Allah katındaki tek gerçek din olduğuna en ufak bir şüpheye düşmeden iman ettim. Çünkü Allah bana kendi katından hidayet gönderdi ve bana imanı bahşetti. Bu nedenle Allaha sürekli olarak şükrediyorum.
-İslamla Hıristiyanlık arasındaki en bariz farklar sizce nelerdir?
İslam; insan fıtratına en uygun dindir, Müslüman olduktan ve İslam hakkındaki araştırmalarımı daha da derinleştirdikten sonra bu durumu daha iyi kavradım. Mesela Hıristiyanlık, papazların ve rahibelerin evlenmelerine yasak koyuyor.
Fakat Allah insanı karşı cinse meyilli olarak yaratmış, karşı cinsle birlikte olmak, onu arzulamak her insanın fıtratında var. İnsanın fıtratında olan isteği engellemeye çalışırsanız insanlar ahlaki olmayan yollara başvururlar. Papazlar tarafından gerçekleştirilen cinsel taciz olayları artık utanç verici seviyelere ulaştı. Papa bile papazlar tarafından gerçekleştirilen cinsel tacizlerden rahatsız ve bu duruma bir çare bulunmasını istiyor. Kilise içinde yaşanan cinsel taciz olaylarının ancak çok az bir kısmı basına sızıyor, çoğu ise Vatikanın emriyle saklanıyor. Müslüman olduktan sonra beni etkileyen şeylerden biri de İslamdaki müthiş denge. İslam insanların bütün ihtiyaçlarını son derece dengeli bir şekilde karşılıyor ve insanın hayatında boşluk bırakmıyor. Zihninizdeki her soruya Kurandan ve Peygamber Efendimizin sözlerinden cevaplar bulabiliyorsunuz. Fakat Hıristiyan din adamları teslis inancını açıklayamıyorlar.
İslam bize Allahın bir olduğunu söylüyor, fakat Hıristiyanlıktaki teslis inancına göre 3 Tanrı vardır. Hz. Ademden itibaren gelen dinlerin tümü Allahı birlemek için gönderilmişken, Hıristiyan din adamları nasıl olur da insanları teslise inanmaya davet edebilirler. Bu durum büyük bir çelişki. Ayrıca İslam, inananlara ırk ayrımı yapmadan mazlum olan herkese yardımda bulunmalarını öğütlüyor. İslam insanlara şükretmeyi öğretiyor. Hıristiyanlar dini sadece bir inanç olarak algılıyorlar; fakat Müslümanlar öyle değil. Müslümanlara göre İslam, hayatın her alanına kurallar koyan bir dindir bu nedenle İslam diğer dinlere göre ayrıcalıklıdır.
DİNLER ARASI DİYALOG İMKANSIZ
-Dinler arası diyalog çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Böyle bir durum mümkün mü?
Bu imkansız bir şey. Çünkü İslam haktır, diğer dinler ise batıldır, hak ile batıl hiçbir zaman bir araya gelemezler. Müslümanlar İslamla Hıristiyanlığı birbirine yakınlaştırmak yerine insanlara İslamı ulaştırmalılar.
-Vatikan son yıllarda dinler arası diyalog çalışmalarını arttırdı. Sürekli olarak Müslüman kanaat önderleriyle dinler arası diyalog toplantıları yapıyor. En son Ürdünde geniş katılımlı bir toplantı gerçekleşti. Sizce Vatikan dinler arası diyalog toplantılarıyla neyi hedefliyor ve dinler arası diyalog çalışmalarına niçin bu kadar çok önem veriyor?
Vatikan bu çalışmalar aracılığıyla İslamın yayılmasını engellemek istiyor. Çünkü insanlar İslamın diğer dinlerden farklı olduğunu anlıyorlar ve bu nedenle İslama giriyorlar. İslam, bu hızla yayılmaya devam ederse 150 yıl sonra Avrupadaki en büyük din olacak ve Latin Amerika Ülkeleri İslamın merkezlerinden biri haline gelecek.
-Bir paradoksla ilgili düşüncenizi öğrenmek istiyorum.11 Eylül saldırıları gerçekleştikten sonra bir çok Müslüman kanaat önderi ve yazar, İslamın dünyadaki yayılma hızının yavaşlayacağı yönünde görüş beyan ettiler. Fakat bugün çıkan gerçekler tam tersi bir durumu ortaya koyuyor. İngiltere İçişleri Bakanı Jackoi Smith geçenlerde BBCye yaptığı açıklamada 11 Eylül saldırılarının ardından sadece İngilterede 400 bin İngilizin Müslüman olduğunu ve İslamın 11 Eylül saldırılarının ardından bütün Avrupada inanılmaz bir şekilde yayıldığını söyledi. Latin Amerika ülkelerin de ise 11 Eylül saldırılarından sonra İslama giriş hızı yüzde yüz arttı. 11 Eylül saldırıları İslamla terörün bir arada anılması için güçlü bir zemin sağlamasına rağmen, insanlar niçin İslamdan ve Müslümanlardan korkmak yerine İslama girmeyi tercih ediyorlar?
Allah Kuranda Sizin hayır bildiklerinizde şer, şer bildiklerinizde hayır olabilir diyor. 11 Eylül saldırıları gerçekleştiğinde Batı Basını bütün Müslümanları terörist, İslamı da bir terör dini olarak gösterdi. Fakat insanlar gerçeğin öyle olmadığını fark ettiler. 11 Eylül saldırılarına kadar insanlar İslam hakkında pek fazla şey bilmiyorlardı. 11 Eylül saldırıları gerçekleşince Latin Amerikada ve Batı da bir çok insan İslamı duydu ve de İslamı araştırma gereği hissetti. Bu araştırma süreci ise insanları Kuranla tanıştırdı ve insanlar Kuran okudukça gerçeği görüp İslama girmeye karar verdiler. Ben kim tarafından gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin terör eylemlerini asla doğru bulmuyorum. Fakat zulüm gören insanların kendilerini savunma hakları vardır ve İslam da insanlara zulüm gördüklerinde kendilerini savunmalarını öğütlemektedir.
-Son olarak Brezilyadan ayrılıp Şama niçin geldiğinizi öğrenmek istiyoruz
Peygamber efendimizin Şamı öven bir çok hadisini duymuştum ve okuduğum bir çok kitapta Şamdan övgüyle bahsediliyordu. Ayrıca başta Ebu Hureyre, Hz. Bilal, Halid bin Velid gibi sahabiler olmak üzere yüzlerce sahabi Şama gelmişler ve Şamda bir çok sahabinin kabri bulunuyor. Bu nedenlerden dolayı Şamın mübarek bir yer olduğunu düşünüyorum. Benim yaşadığım şehir olan Cuiabada sürekli olarak gittiğim bir İslam Merkezi vardı. Bu merkezdeki imamımız İslamı daha iyi anlamamız ve insanları İslama davet etmemiz için Arapçayı öğrenmemiz gerektiğini söylüyordu. Ben de Brezilyadaki davet çalışmalarımızı daha iyi yürütebilmek ve daha fazla Brezilyalının İslama girmesine vesile olmak için Şama gelip Arapça öğrenmeye başladım. 2 sene sonunda Arapça öğrenip davet için tekrar Brezilyaya geri dönmeyi düşünüyorum.
- Ana sayfa Forum ana sayfa FORUM GENEL Anma ve Kutlama Mesajları Basın ve Güncel haberler
-
- Zaman: 24 Nis 2024, 12:59
- Tüm zamanlar UTC+02:00
Fetih Suresi'yle Gelen Hidayet
Basın, Haberler ve Gündemle alakalı konular. (Siyaset ve politika yasaktır!)
- MBurak
- Kıdemli Üye
- Mesajlar: 415
- Kayıt: 12 Ağu 2007, 02:00
“Basın ve Güncel haberler” sayfasına dön
Geçiş yap
- SİTE GENEL
- ↳ MuhammediNur.com Önsöz
- ↳ Ana Sayfa Haber Arşivi
- ↳ 2007
- ↳ 2008
- ↳ 2009
- ↳ 2010
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ 2011
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ 2012
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ 2013
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ Yönetici Odası
- ↳ Sohbet Odası
- ↳ Münir Derman (k.s.)
- FORUM GENEL
- ↳ Tanışalım mı? ~Hoş geldiniz~
- ↳ Forum Kuralları
- ↳ Duyurularımız
- ↳ Yenilikler
- ↳ Önerileriniz
- ↳ Yardım
- ↳ Anma ve Kutlama Mesajları
- ↳ Bayram ve Kandil Mesajları
- ↳ Mübarek Gün ve Geceler
- ↳ Tebrik ve Taziye
- ↳ Basın ve Güncel haberler
- İSLAM
- ↳ Esmaü’l – Hüsna
- ↳ Kur'an-ı Kerim
- ↳ ►Kuranda Geçen 28 Peygamber◄
- ↳ ►Günün Ayeti◄
- ↳ Peygamber Efendimiz (S.A.V)
- ↳ ►Salavat-ı Şerifeler◄
- ↳ ►Sünnet-i Seniyye◄
- ↳ ►Hadis-i Şerifeler◄
- ↳ ►Günün Hadisi◄
- ↳ ►Sahabeleri◄
- ↳ Ehl-i Beyt (A.S.)
- ↳ ►Hz. Ali Keremallahu Veche◄
- ↳ ►Nehc'ül-Belağa◄
- ↳ Allah (c.c.) Dostları
- ↳ ►Abdulkadir Geylani◄
- ↳ ►Ahmed Kuddisi◄
- ↳ ►Ahmed Er Rufaî◄
- ↳ ►Ahmed Yesevi◄
- ↳ ►Ataullah İskenderi◄
- ↳ ►Aşık Sümmani◄
- ↳ ►Bawa Muhyiddin◄
- ↳ ►Celaleddin-i Rumi◄
- ↳ ►Hacı Bektaşı Veli◄
- ↳ ►Haluk Nurbaki◄
- ↳ ►İmam-ı Busiri◄
- ↳ ►İmam-ı Gazali◄
- ↳ ►İmam-ı Şazeli◄
- ↳ ►Muhammed Sıddık◄
- ↳ ►Muhiddin-i Arabi◄
- ↳ ►Niyazi Mısri◄
- ↳ ►Sadreddin Konevi◄
- ↳ ►Said Nursi◄
- ↳ ►Seyyid Muhammed Nur'ül Arabi◄
- ↳ ►Somuncu Baba◄
- ↳ ►Şems-i Tebrizi◄
- ↳ ►Ümmi Sinan◄
- ↳ ►Yunus Emre◄
- ↳ ►Yusuf-i Hakiki◄
- ↳ ►Diğerleri k.s.◄
- ↳ İz Bırakanlar
- ↳ ►Aşıklar◄
- MÜNİR DERMAN (K.S.)
- ↳ Münir Derman (k.s) Kimdir?
- ↳ Münir Derman (k.s) Eserleri
- ↳ ► Münir Derman(k.s) Eserleri
- ↳ Münir Derman (k.s) Sohbetleri
- ↳ TAKDİM
- ↳ SOHBET - 1
- ↳ SOHBET - 2
- ↳ SOHBET - 3
- ↳ SOHBET - 4
- ↳ SOHBET - 5
- ↳ SOHBET - 6
- ↳ SOHBET - 7
- ↳ SOHBET - 8
- ↳ SOHBET - 9
- ↳ SOHBET - 10
- ↳ SOHBET - 11
- ↳ SOHBET - 12
- ↳ SOHBET - 13
- ↳ SOHBET - 14
- ↳ SOHBET - 15
- ↳ SOHBET - 16
- ↳ SOHBET - 17
- ↳ SOHBET - 18
- ↳ SOHBET - 19
- ↳ SOHBET - 20
- ↳ SOHBET - 21
- ↳ SOHBET - 22
- ↳ SOHBET - 23
- ↳ SOHBET - 24
- ↳ SOHBET - 25
- ↳ SOHBET - 26
- ↳ SOHBET - 27
- ↳ SOHBET - 28
- ↳ SOHBET - 29
- ↳ SOHBET - 30
- ↳ SOHBET - 31
- ↳ SOHBET - 32
- ↳ SOHBET - 33
- ↳ SOHBET - 34
- ↳ SOHBET - 35
- ↳ SOHBET - 36
- ↳ SOHBET - 37
- ↳ SOHBET - 38
- ↳ SOHBET - 39
- ↳ SOHBET - 40
- ↳ SOHBET - 41
- ↳ SOHBET - 42
- ↳ SOHBET - 43
- ↳ SOHBET - 44
- ↳ SOHBET - 45
- ↳ SOHBET - 46
- ↳ SOHBET - 47
- ↳ SOHBET - 48
- ↳ SOHBET - 49
- ↳ SOHBET - 50
- ↳ SOHBET - 51
- ↳ SOHBET - 52
- ↳ SOHBET - 53
- ↳ SOHBET - 54
- ↳ SOHBET - 55
- ↳ SOHBET - 56
- ↳ SOHBET - 57
- ↳ SOHBET - 58
- ↳ SOHBET - 59
- ↳ SOHBET - 60
- ↳ Münir Derman (k.s) Albümü
- ↳ Fikrî Derlemeler, İncelemeler ve Zevkler
- KUL İHVÂNİ
- ↳ Kul İhvâni Kimdir?
- ↳ Kul İhvâni Söz ve Sohbetler
- ↳ ►Sohbetleri◄
- ↳ ►SÖZ mü? KÖZ mü? lerinden!◄
- ↳ ►Divanından Sistemler!◄
- ↳ Kuran-ı Kerim Sohbetleri
- ↳ Kul İhvani Divanında Esmalar
- ↳ Divanında Muhammedi Tasavvuf
- ↳ Divanında Sall ve Namaz
- ↳ Kul İhvâni ŞERHleri
- ↳ ►Salavat Şerhleri◄
- ↳ ►Allah Dostları Divan Şerhleri◄
- ↳ ►Kul İhvÂNi ŞiiR ve ZeVK ŞeRH'leri◄
- ↳ Kul İhvâni ŞİİR ve ZEVKleri
- ↳ ►Kul ihvâni ŞİİRleri◄
- ↳ ►Kul ihvâni ZEVKleri◄
- ↳ Kul İhvÂNi SÖZ SOHBETi ZEVKleri
- ↳ Muhammedi Teknik Tasavvuf
- İLİM
- ↳ İlim
- ↳ ►Fıkıh ~ İlmihal ~ Hukuk ~ Akaid◄
- ↳ Tasavvuf
- ↳ ►Tasavvuf Kavramları Sözlüğü◄
- ↳ ►Tasavvuf Terimleri Ve Deyimleri Sözlüğü◄
- ↳ ►A◄
- ↳ ►B◄
- ↳ ►C◄
- ↳ ►Ç◄
- ↳ ►D◄
- ↳ ►E◄
- ↳ ►F◄
- ↳ ►G◄
- ↳ ►H◄
- ↳ ►I◄
- ↳ ►İ◄
- ↳ ►K◄
- ↳ ►L◄
- ↳ ►M◄
- ↳ ►N◄
- ↳ ►O◄
- ↳ ►Ö◄
- ↳ ►P◄
- ↳ ►R◄
- ↳ ►S◄
- ↳ ►Ş◄
- ↳ ►T◄
- ↳ ►U◄
- ↳ ►Ü◄
- ↳ ►V◄
- ↳ ►Y◄
- ↳ ►Z◄
- ↳ Namaz
- ↳ İslamda Kadın
- ↳ ORUÇ
- TARİH/EDEBİYAT – DÜŞÜNCE/FİKİR
- ↳ Tarih
- ↳ ►İslam Tarihi◄
- ↳ ►Peygamberler Tarihi◄
- ↳ Türk Edebiyatı Klasikleri
- ↳ ►Kitap tavsiyesi◄
- ↳ Hikaye, Makale ve Yazılar
- ↳ ►Kendi Yazdıklarınız◄
- ↳ ►Nasihat ve Güzel Sözler◄
- ↳ ►Günün Sözü◄
- GÖNÜLDEN ESİNTİLER
- ↳ Dost Emin
- ↳ Şiirler
- ↳ Kendi Şiirleriniz
- ↳ Dua Köşesi
- ↳ ►Günün Duası◄
- GENEL
- ↳ Serbest Kürsü
- ↳ ►İslami Sohbetler◄
- ↳ ►Soru - Cevap◄
- ↳ ►Tartışmalı Konular◄
- ↳ ►Gençlik Köşesi◄
- ↳ Toplum ve aile
- ↳ ►Şifalı Bitkiler◄
- ↳ ►Beden ve Ruh Sağlığı◄
- ↳ ►İbretlikler◄
- ↳ Resim ~ Video Galerisi
- ↳ İslami Resimler
- ↳ Görsel Tasarım
- ENGLİSH FORUM
- ↳ Islamic Articles
- ↳ ►Munir Derman◄
- ↳ ►Bawa Muhaiyaddeen◄
- ↳ ►Yunus Emre◄
- ↳ ►Muhammed Sıddık Hekim◄
- ↳ ►Kulihvani◄
- ↳ ►Islam General◄
- ↳ ►Poetry◄
- ↳ Dictionary of Tasawwuf
- ↳ ►A◄
- ↳ ►B◄
- ↳ ►C◄
- ↳ ►D◄
- ↳ ►E◄
- ↳ ►F◄
- ↳ ►G◄
- ↳ ►H◄
- ↳ ►I◄
- ↳ ►J◄
- ↳ ►K◄
- ↳ ►L◄
- ↳ ►M◄
- ↳ ►N◄
- ↳ ►O◄
- ↳ ►P◄
- ↳ ►Q◄
- ↳ ►R◄
- ↳ ►S◄
- ↳ ►T◄
- ↳ ►U◄
- ↳ ►V◄
- ↳ ►W◄
- ↳ ►X◄
- ↳ ►Y◄
- ↳ ►Z◄