


AKILLar->KIRk KAt İHVÂNİm,
AKL-ı SİLM OLANLar->DUYar,
BiR MaSALL ANLAt İHVÂNİm!.
viewtopic.php?f=202&p=102633#p102633


Ne yapıyorsun diye sormam bana,
Uzun uzun kendini yazmam bana,
Git başımdan, akılsız kız derim bana.
Ben olsam, tahammül etmem bana!.
Dün dündü, geçti gitti ve; BİTTİ!
Bugün ise yeni bir gün!
SEN öğrettin bana, her ŞEYyi!
Yazıyorum bana, öğrettiğin sENİ!.

(Aclunî, Keşfu’l-Hâfâ, II, 236.)
عَلَّمَ الْإِنسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ

HAYyat KUMbaramı kARIŞTIRdığımda dERin İZler bırAK-ANlar günyüzene çıkıyor.
Sonrasında, SEVGİyle beslemeye çalıştığım SEVDÂ Çiçeklerim AÇıyor.

''Beden->Nefs-> Kalb=>RÛH!'' dÖRTlÜsünün hangisinde ÖLüp,
son nefesimizi verdiğimizde hangisinde DİRİLeceğiz.
Hey gidi hayaT!
Ne çetin görevMİŞş
HÜCRenin "HAYY!" HAYy-kırışı...
إِنَّا عَرَضْنَا الْأَمَانَةَ عَلَى السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَالْجِبَالِ فَأَبَيْنَ أَن يَحْمِلْنَهَا وَأَشْفَقْنَ مِنْهَا وَحَمَلَهَا الْإِنسَانُ إِنَّهُ كَانَ ظَلُومًا جَهُولًا


Bir dumÂN ÇEKip TÜTürdüM
Derdimi DERDine SARdırdıM
HEDİYEN idi kurukafa tABLA
KÜLünü TÜLüne BANdırdıM
ÇEKtim İÇime TÜTürdüM!.
ŞÜKÜR ki! kaynıyor kafatasım, KALB kazanımda.
Söylesen mi? ZAHMETsiz yEMEK YEnir mi ki?
Ortası boş, sağdan sola doğru 9, soldan sağa 6 kurukafa,
Kendisi ile birlikte 16 kurukafa!. İŞin İÇinden çıkılası değil!
Uykusuz gece-günlere günaydınsa,->günkaranlık İŞte!
Bu aralar elâlemden sıkça duyduğum bir söz! ''SIKINTI YOK!''
Bana göre biri var, sana göre kim var. AKLımın SIKıntılı hâli işte!
Sizin açınızdan sıkıntı yoksa, benim açımdan niye SIKıntı var.
Benim buralar çok esiyor ondan mıdır ki!.
nOt; Oğlum okumaya yeni başlamıştı, kabristana gittik.
Benim ismim babaannemin ismi. Babaannem HaKKa göçmüştü. Mezar taşını okuyunca oğlum.: ’’Annem senin adın yazıyor ordaaa!’’ demişti.
O kafatasıma toprak dolmadan, MEZAR TAŞIM DİKTİLER!.
Cak/cuk hâlâ işte ne var/yok! dersen şâyet!
ALÂmız İÇerde ya! DIŞarda ise ŞEY-T-ÂNımın "T" sı giyinik!
KÛN kervÂNında, damlasıyeM, kıtMÎRinin ta-le-be-si-ye-M;
HERgELe pazarında bir avare işte! HÂLimiz!
Ne DÜNden geçebildik, ne de BUGÜNde olabildik.
YEdi delikli kuru KAFamda,
Sandığımdanda zormuş ya HUu!
CaKk->CeKkleri YAŞAmak,
MıŞş->MiŞş’leri YAŞA-Tmak.
Zamansız-> ZAMÂNda,
Ansız-> ÂNda!
إِنَّمَا الحَيَاةُ الدُّنْيَا لَعِبٌ وَلَهْوٌ وَإِن تُؤْمِنُوا وَتَتَّقُوا يُؤْتِكُمْ أُجُورَكُمْ وَلَا يَسْأَلْكُمْ أَمْوَالَكُمْ


(Hâkim, Müstedrek, III, 151; Ahmed, Müsned, III, 157; Tabarânî, el-Kebîr, No:2636-2638)



(Buhârî, Kader 4; Müslim, Kader 6-8; Ebu Dâvud,Sünen 16/4694; Tirmizî, Kader 3/3136)
وَأَن لَّيْسَ لِلْإِنسَانِ إِلَّا مَا سَعَى

Kadının günlük yaşantısında sorulan soruya soru ile cevap verme yeteneği, her zaman üst seviyededir.
Sorduğu sorunun cevabını bilir, köşe kapmaca oynamayı sevdiğinden midir?
Yoksa zaman kazanmayı mı? Ne dersiniz.
Hepimizde yaradılış gereği çıfıt çarşısını çok severiz.
Çarşıya gidipde bir tane bir şey alanı yok gibidir.
Hep ben hep ben dir, hepsi benim olsundur.
Genelleme yaptım amma sevmeyeni de hiç görmedim.
Onun osu-> bunun busu sürer gider, ve aklına koydumu illâ yapar.
Sene 1985 evlendiğimizde yeni buzdolabı alımamıştı, kayınvâlidemle birlikte oturmamıza karar verilmişti.
Demek ki içten içe bir içerleme olmuş.
Seneler sonra alınınca çok sevinmiştim.
Bizim zamanımızda öyle her şeyimiz tam olmazdı.
Taksit taksit ihtiyaçların sırasına göre alınırdı.
Belki de ondan her şeyin kıymetini biliyoruz, çünki zahmetini çekmiştik.
Zahmetini çekmediğiniz hiç bir şey keyf vermez.
Kayınvâlidem de, yaşından dolayı yatağa bağımlı oldu son iki senesinde.
Kırk dâirelik bir sitenin beşinci katında oturuyorduk.
Hidrofor yoktu, on bir ay susuzluk çekerdik.
Taşıma suyla değirmeni döndürürdük bir şekilde serde delikanlılık vardı tabi ki..
Hey gidi gençliğimin çetin günleri.
O günler aklıma gelince tek çocuğumuzun OKUmaya geçtiğinden dolayı kurdele törenine katılamamıştım.
Geriye döndüp seyrettiğimde dÖRTlÜ sistemler nasılda YAŞAnılmış farkında olmadan diyemeyeceğim.
FARKın Farkını hissedeBİLiyordum.
Aslında size bir sırrımı paylaşayım mı?
dÖRT yapraklı yoncanın dÖRTüncüsünü, ''Kırmız-ı Kibrit''’imi aramaya başlamıştım.
ÜÇ yapraklı yoncamla birlikteydim.
Çok feyizli harika günlerdi, çoşku ile geçerdi.
Dördüncü kişi için yakarır dururdum.
KÛN feyeKÛN kerv-ÂNın KITMÎRini ARArken!
Tasavvufta meşhur bir kâide vardır. ‘’Arayanlar bulamaz, ama bulanlar hep arayanlardır.’’

İbni Arabî k.s .: “SEVgi SEVeni SEVilene BAĞLayan bir BAĞdır. SEVgi SEVenin VAROLUŞudur.” der.
MuhaMMedîNur ailemize index.php?sid=6edbf0b90fa5d3905a14eaeeb38d376a 08 Eyl 2007 yılında dahil oldum. O günlerden wordlerime kaydım olmuştur kişinin KemâLLâtı için elzem olan muhteşem dÖRTlÜ.

Pîrden (Kâmil-Ârif) HİMMET,
Rasûlullah SALLallâhu aleyhi ve SELLem'den ŞEFÂAT ve,
ALLAH Tealâ'dan sırât-ı mustakîm üzere Hidâyet SALÂTı, SALLAVÂTı, İSÂLEsi ve SILAsı...
Kişi Kemâlât GAYRETi göstermeye Muhtaç->Mecbur->Me'mur=>MAHKÛMdur.
Ey NEFSim o derin uykundan uyan; DUY ve UY!
Bedenimde->BEDENin TERBİYEsi,
Nefsimde->NEFSin TEZKİYEsi,
Kalbimde->KALBin TASFİYEsi,
Rûhumda->RûHun TECLİYEsi!
Tüm haykırışlarımı haykırarak HAKk ve HAYR olanı istemeye cüret ediyordum.
DIŞ DÜZENimi biraz biraz yola sokmaya çabalıyorum. Tecrübe edindiklerimi DÜŞümde ifşa ettikçe, tahaMMül kat sayım yükseliyor şükürler olsun.
''Sadakat->Samimîyyet->Sabır=> SELÂM-ET!'' dÖRTlÜsü diğerleri gibi hem Zâhir hem Bâtın İbret sahnesinde SEYRettiğimiz rollerin algıları için çok önemlidir.

(Ebu Dâvud, Edeb 122/5126; Tirmizî, Zühd50/2387)
Her ne olursa olsun hepimiz için insan veya hayvanlar arasındaki ilişkilerimizde mutlaka ve mutlaka sadakata bakılır, sonrasındaki size olan samimîyeti sarar dünyanızı.
Bu sözü çok severim; "Şikâyetçi olup ağladığım nice günler oldu.
Zaman geldi ki, ağladığım günlere Ağladım!.. "
Hz. Ebubekir (r.a.)
Muhteşem dÖRTlÜ bir çiçek ile, ''Şeriat-> Tarikat->Marifet=>HAKİKAT!''
SESsİZliği paylaşırım HÜCRemde yine,
TaşıyaBİLirmiyim ki?
SESinde ki gİZemi!
Öyle bir hoş sedâ ki YAŞAnmışsa,
YAŞAnmayan zâten YALANdı.
''Hokka-> Mürekkep-> Kalem =>Beyaz sayfa!''
Üç ''MİM''’in hörmetine deriz ki ''Samimîyyet->Sadakat-Sabır=SeLâM-ET! '' dÖRTlÜ çiçek gİZeminden!
Nuriye’nin içine gelenler İŞşte!
Bir ‘’İYyE’’lik hikâyesi daHÂ dökülsün BEYAZ SAYFAsına!?

NÂR İŞ, NÛR İŞmişş!
HÛlesa-ı keLÂM; ZOR İŞşMİŞş, NÛR-İŞş!

''ALLAHumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ MuhaMMedin Abdike (MuhaMMedîyyeti) ve Nebîyyike (MahMudîyyeti) , ve RasûLike (AhMedîyyeti) ve Nebîyyi'l- ÜMMîyyi (Habîbiyyeti) ve alâ ÂLihi, EhL-i Beytihi ve Sahbihi ve ÜMMetihi... ''
İnşâe ALLAHu'r- RahmÂN!.
ALLAHımız celle celâluhu!
BİZe MuhaMMedî Gayret,
PÎRimizden Hâl-i HiMMet,
RASÛLünden ŞiFâ-yı ŞeFâat,
ZÂTından İnâyet-Hidâyet-SeLâMet
İZZet-i İhsÂNınLa LûTFet-EL HÂFİZ-HAFÎZ İSMi FAZLınLA
ÜMMet-i MUHAMMEDi Maddî-Manevî FELÂKEtLerden KORu,
ve BİZi ASLımıza DÖNdür!. İnşâe ALLAH!..
Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..
Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.
'' ALLAHumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ MuhaMMedin Abdike (MuhaMMedîyyeti) ve Nebîyyike (MahMudîyyeti) , ve RasûLike (AhMedîyyeti) ve Nebîyyi'l- ÜMMîyyi (Habîbiyyeti) ve alâ ÂLihi, EhL-i Beytihi ve Sahbihi ve ÜMMetihi... '' İnşâe ALLAHu'r- RahmÂN!.
MuhaMMedî MuhaBBetLerimİZLe!.
NUR-iYyE!

HCRmd SssZ...
02.12.2022 07:30
NOT;
