KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

RESÛLULLAH sallallahu aleyhi vesellem,
KÜTÜB-i SİTTE’deki HADİSLERinde DUÂ.:


KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-saḥîḥ’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

DUÂnın FAZİLETİ ve VAKTİ/EŞREF SAATi.:


1722-)
Resim---Nu'man İbnu Beşîr radıyallâhu anhu anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Duâ ibâdetin kendisidir" buyurdular ve sonra şu âyeti okudu: "RABBiniz: ''Bana duâ edin ki size icâbet edeyim. Bana ibâdet etmeyi kibirlerine yediremeyenler alçalmış olarak cehenneme gireceklerdir" buyurdu."
(Tirmizî, Tefsir, Gâfir, (2973); Ebu Davûd, Salât 358, (1479). Metin Tirmizî'ye aittir.)

وَقَالَ رَبُّكُمُ ادْعُونِي أَسْتَجِبْ لَكُمْ إِنَّ الَّذِينَ يَسْتَكْبِرُونَ عَنْ عِبَادَتِي سَيَدْخُلُونَ جَهَنَّمَ دَاخِرِينَ
Resim---“Ve kâle rabbukumud’ûnî estecib lekum, innellezîne yestekbirûne an ibâdetî se yedhulûne cehenneme dâhırîn (dâhırîne).: Ve Rabbimiz, şöyle buyurdu: "Bana duâ ediniz ki size icâbet edeyim. Bana kul olmaktan kibirlenenler, muhakkak ki hakir ve zelil olarak cehenneme girecekler." (Mü’min 40/60)

1723-)
Resim---İbnu Ömer radıyallâhu anhümâ anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Kime duâ kapısı açılmış ise ona rahmet kapıları açılmış demektir. Allah'a taleb edilen (dünyevî şeylerden) Allah'ın en çok sevdiği âfiyettir. Duâ, inen ve henüz inmeyen her çeşit (musibet) için faydalıdır. Kazayı sadece duâ geri çevirir. Öyle ise sizlere duâ etmek gerekir." buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 112, (3542).

1724-)
Resim---Ubâde İbn's-Sâmit radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Yeryüzünde, mâsiyet veya sıla-i rahmi koparıcı olmamak kaydıyla Allah'tan bir talepte bulunan bir Müslüman yoktur ki Allah ona dilediğini vermek veya ondan onun mislince bir günahı affetmek sûretiyle icâbet etmesin." buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 126, (3568)).

1725-)
Resim---Ebu'd-Derdâ radıyallâhu anhu anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, (bir gün) sordu.: "En hayırlı olan ve derecenizi en ziyâde artıran, melîkinizin yanında en temiz, sizin için gümüş ve altın paralar bağışlamaktan daha sevaplı, düşmanla karşılaşıp boyunlarını vurmanız veya boyunlarınızı vurmalarından sizin için daha hayırlı olan amelinizin hangisi olduğunu haber vereyim mi?"
"Evet! Yâ Resûlullah!" dediler.
"Allah'ın zikridir!"
buyurdu.

(Tirmizî, Daavat 6, (3374); Muvatta, Kur'ân 24).

1726-)
Resim---Enes radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "ALLAH celle celâlihu şöyle seslenir: "Beni bir gün zikreden veya bir makamda benden korkan kimseyi ateşten çıkarın!" buyurdu.
(Tirmizî, Cehennem 9, (2597)).

1727-)
Resim---Muâz radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Akşamdan (abdestli olarak) temizlik üzere zikrederek uyuyan ve geceleyin de uyanıp Allah'tan dünya ve âhiret için hayır taleb eden hiç kimse yoktur ki Allah dilediğini vermesin." buyurdu.
(Ebu Davûd, Edeb 105, (5042)).

1728-)
Resim---Câbir radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.:
"Bir kimse evine veya yatağına girince hemen bir melek ve bir şeytan alelâcele gelirler.
Melek: "Hayırla aç!" der.
Şeytan da: "Şerle aç!" der.
Adam, şayet (o sırada) Allah'ı zikrederse melek Şeytanı kovar ve onu korumaya başlar. Adam uykusundan uyanınca, melek ve şeytan aynı şeyi yine söylerler. Adam, şayet: "Nefsimi, ölümden sonra bana geri iâde eden ve uykusunda öldürmeyen Allah’a hamdolsun. İzniyle yedi semâyı arzın üzerine düşmekten alıkoyan Allah'a hamdolsun!" dese bu kimse yatağından düşüp ölse şehîd olur, kalkıp namaz kılsa faziletler içinde namaz kılmış olur."
buyurdu.

(Rezîn ilâvesidir.).

1729-)
Resim---Enes radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Allah'ı zikreden bir cemaatle sabah namazı vaktinden güneş doğuncaya kadar birlikte oturmam, bana İsmâil'in oğullarından dört tanesini âzad etmemden daha sevgili gelir. Allah'ı zikreden bir cemaatle ikindi namazı vaktinden güneş batımına kadar oturmam dört kişi âzad etmemden daha sevgili gelir." buyurdu.
((Ebu Davûd, İlm 13, (3667)).

1730-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Her gece, RABBimiz gecenin son üçte biri girince, dünya semâsına iner ve;
"Kim bana duâ ediyorsa ona icâbet edeyim. Kim benden bir şey istemişse onu vereyim, kim bana istiğfarda bulunursa ona mağfirette bulunayım" der. "


Resim---Rivayetin Müslim'deki bir vechi şöyle.: "ALLAHu TeÂLÂ gecenin ilk üçte biri geçinceye kadar mühlet verir. Ondan sonra yakın semâya inerek şöyle der:
"Melik benim, Melik benim. Kim bana duâ edecek?."

(Buharî, Tevhid 35, Teheccüd 14, Daavât 13, Müslim, Salâtu'1-Müsâfırin 166, (758); Muvatta, Kur'ân 30, (1,214); Tirmizî, Daavât 80, (3493); Ebu Davûd, Salât 311, (1315).

1731-)
Resim---Ebu Ümâme radıyallâhu anh anlatıyor: "Derdi ki.: "Yâ Resûlullah! En ziyâde dinlenmeye (ve kabule) mazhar olan duâ hangisidir?"
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Gecenin sonunda yapılan duâ ile farz namazların ardından yapılan duâlardır!"
diye cevap verdi.

(Tirmizî, Daavât 80.[/color

1732-)
Resim---Enes radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.:
"Ezanla kaamet arasında yapılan duâ reddedilmez (mutlaka kabule mazhar olur.)"
"Öyleyse Yâ Resûlullah! Nasıl duâ edelim?" dendi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Allah'tan, dedi, dünya ve âhiret için âfıyet isteyin!"
buyurdu.

(Ebu Davûd, Salât 35, (521); Tirmizî, Salât 46, (216), Daavât 138, (3588, 3589)).[/color

1733-)
Resim---Sehl İbnu Sa'd radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.:
"İki şey vardır, asla reddedilmezler: Ezan esnasında yapılan duâ ile, insanlar birbirine girdikleri savaş sırasında yapılan duâ."
buyurdu.

((Muvatta, Nidâ 7, (1, 70); Ebu Davûd, Cihâd 41, (2540)).[/color

1734-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Kul Rabbine en ziyâde secdede iken yakın olur, öyle ise (secdede) duâyı çok yapın." buyurdu.
(Müslim, Salât 215, (482); Ebu Davûd, Salât 152, (875)).[/color

1735-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "(Allah'ın kabul ettiği) üç müstecâb duâ vardır, bunların icâbete mazhariyetleri hususunda hiç bir şekk yoktur. Mazlumun duâsı, müsâfirin duâsı, babanın evlâdına duâsı." buyurdu.
(Tirmizî, Birr 7, (1906); Cennet 2, (2528), Daavât 139, (3592); Ebu Davûd, Salât 364, (1536); İbnu Mâce, Duâ 11, (3862)).[/color

1736-)
Resim---Abdullah İbnu Amr İbni'l-Âs radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.:
"İcâbete mazhar olmada gâib kimsenin gâib kimse hakkında yaptığı duâdan daha sür'atli olanı yoktur."
buyurdu.

(Tirmizî, Birr 50, (1981), Ebu Davûd, Salât 364, (1535); Müslim, Zikr 88, (2733); Buharî, Mezâlim 9).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

RESÛLULLAH sallallahu aleyhi vesellem,
KÜTÜB-i SİTTE’deki HADİSLERinde DUÂ.:


KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-saḥîḥ’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

DUÂ EDENİN HEY'ETİ (DIŞ GÖRÜNÜŞÜ).:


1737-)
Resim---İbnu Abbâs (radıyallâhu anhümâ) hazretleri anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: " Duâları örtmeyin. Kim kardeşinin mektubuna, onun izni olmadan bakarsa, tıpkı ateşe bakmış gibi olur. ALLAH'tan avuçlarımızın içiyle isteyin, sırtlarıyla istemeyin; Duâyı tamamlayınca avucunuzu yüzlerinize sürün." buyurdu."

((Ebu Davûd, Salât 358, (1489,1490,1491))

1738-)
Resim---Enes radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Duâ ederken ellerini öyle kaldırdı ki, koltuk altlarının beyazlığını gördüm" buyurdu.
(Buharî, İstiska 21.)

139-)
Resim---Ömer radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ellerini Duâ ederken kaldırınca, onları yüzlerine sürmedikçe geri bırakmazdı." buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 11, (3383)).

1740-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor: "Adamın biri iki parmağı ile Duâ ediyordu. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Birle!. Birle!." diye müdâhale etti." buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 117, (3552); Nesâî, Sehv 37, (3, 38).

1741-)
Resim---Sehl İbnu Sa'd radıyallâhu anh anlatıyor.: "Ben Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'i ne minberde ne de bir başka şey üzerinde Duâ yaparken ellerini uzattığını görmedim. Bilâkis şöyle gördüm" dedi ve baş ve orta parmaklarını kapayıp şehâdet parmağını açmış vaziyette işâret etti!" buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 230, (1105)).

1742-)
Resim---Selmân radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "RABBiniz HaAYydir, Kerimdir. Kulu Duâ ederek kendisine elini kaldırdığı zaman, O, ellerini boş çevirmekten istihyâ/hayâ eder." buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 118, (3551); Ebu Davûd, Salât 358, (1488)

1743-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "ALLAH'a Duâyı, size icâbet edeceğinden emin olarak yapın. Şunu bilin ki ALLAH celle celâlihu (bu inançla olmayan ve) gafletle (başka meşguliyetlerle) oyalanan kalbin Duâsını kabul etmez." buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 66.(3474.)).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

RESÛLULLAH sallallahu aleyhi vesellem,
KÜTÜB-i SİTTE’deki HADİSLERinde DUÂ.:


KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-saḥîḥ’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

DUÂnın KEYFİYETi/İÇ YÜZü.:.:


1744-)
Resim---Fadâle İbnu Ubeyd radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem DUÂ eden bir adamın, DUÂ sırasında Peygamber’e (aleyhisselâm) salât ve selâm okumadığını görmüştü. Hemen.: "Bu kimse acele etti" buyurdu. Sonra adamı çağırıp.: "Biriniz DUÂederken, ALLAHu TeÂLÂ'YA hamd ü senâ ederek başlasın, sonra Peygamber’e (aleyhisselâm)'e salât okusun, sonra da dilediğini istesin." buyurdu.
(Tirmizî, Daavat 66,(3473, 3475); Ebu Davûd, Salât 358, (1481); Nesâî, Sehv 48, (3, 44)

1745-)
Resim---Ömer radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "DUÂ semâ ile arz arasında durur. Bana salât okunmadıkça, ALLAH'a yükselmez. Beni, hayvanına binen yolcunun maşrabası yerine tutmayın. Bana, DUÂnızın başında, ortasında ve sonunda salât okuyun!." buyurdu.
(Tirmizî, Salât 352, (486). Tirmizî, bunu Ömer (radıyallahu anh)'e mevkuf olarak rivayet etmiştir. Rezîn ise merfu’ olarak rivayet etmiştir.)

1746-)
Resim---İbnu Mes'ud radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, Ebu Bekir, Ömer (radıyallâhu anhümâ) beraber otururlarken ben namaz kılıyordum. (Namazı bitirip) oturunca, ALLAH'a senâ ile zikretmeye başladım ve arkasından Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e salât okuyarak devâm ettim. Sanra kendim için DUÂda bulundum. (Bu tarzımı beğenmiş olacak ki) Peygaınber (aleyhisselâm).: “İste!. İstediğin veriliyor. İste!. İstediğin veriliyor!.'' buyurdu.
(Tirmizî, Cumâ 64, (593)

1747-)
Resim---Übeyy İbnu Ka'b radıyallâhu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem birisine DUÂ edeceği vakit önce kendisine DUÂ ederek başlardı."buyurdu.
(Tirmizî, Daavât, 10, (3382

1748-)
Resim---Ebu Müsabbih el-Makrâî, Ebu Züheyr en-Nümeyrî (radıyallahu anh)'den naklen anlatıyor.: "Bir gece Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ile beraber çıktık., Derken bir adama rastlatdık. Sual (ve ALLAH'tan taleb) hususunda çok ısrarlı idi. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem onu dinlemek üzere durakladı.
Ve.: "Eğer (DUÂyı) sonlandırırsa vâcib oldu!." buyurdu.
Kendisine.: "Ne ile sonlandırırsa Yâ Resûlullah!." denildi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Âmin ile." buyurdu, uzaklaştı.
Adama.: "Ey fülân! DUÂ"âmin!."le tamamla ve de gözün aydın olsun!."
buyurdu.

(Ebu Davûd, Salât 172, (938)

149-)
Resim---Enes radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Sizden biri DUÂ edince: "Yâ RABBî! Dilersen beni affet! Yâ RABB dilersen bana rahmet et!." demesin. Bilâkis, azimle (kesin bir üslubla) istesin, zirâ ALLAHu TeÂLÂ’yı kimse icbâr edemez!."buyurdu.
(Buharî, Daavât 21, Tevhîd 31; Müslim, Zikr 7, (2678-79); Muvatta, Kur’ÂN 28 (1, 213); Tirmizî, Daavât 79 (3492); Ebu Davûd, Salât 358, (1483); İbnu Mâce, Duâ 8, (3854)

1750-)
Resim---Ebu Musâ radıyallâhu anh anlatıyor.: "Bir sefere (Hayber Seferi) çıkmıştık. Halk (yolda, bir ara) yüksek sesle tekbir getirmeye başladı. Bunun üzerine Peygamber (aleyhisselâm) (müdahele ederek).:
"Nefislerinize karşı merhametli olun. Zîra sizler, sağır birisine hitâb etmiyorsunuz, muhâtabınız gâib de değil. Sizler gören, işiten, (nerede olsanız) sizinle olan bir ZÂT'a, ALLAH'a hitâb ediyorsunuz. DUÂ ettiğiniz ZÂT, her birirıize, bineğinin boynundan daha yakındır"
buyurdu.

(Buharî, Daavât 50, 67, Cihâd 131, Meğâzî 38, Kader 7, Tevhîd 9; Müslim, Zikr 44, (2704);Tirmizî, Daavât 3, 59, (3371, 3457); Ebu Davûd, Salât 361. (1526,1527.1528)

1751-)
Resim---Muâz radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, bir kimsenin.: "Yâ RABBî! SENden ni’metin kemâlini taleb ediyorum!" dediğini işitmişti. Sordu.: "Ni’metin kemâli nedir?"
"Bu bir DUÂdır, onunla DUÂ edip, onunla hayır (çok mal) ümîd ettim!." dedi. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Sordum, zîra, ni’metin kemâli cennete girmektir, ateşten kurtulmaktır." buyurdu.
Bir başkasının da şöyle dediğini işitti: "Ey Celâl ve İkrâm Sâhibi RABBim!." Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem hemen şunu söyledi.: "DUÂna icâbet edilmiştir, (ne arzu ediyorsan) durma iste!." buyururken,
Bir başkasının: "Yâ RABBî! SENden sabır istiyorum!" dediğini işitmişti,
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ona da.: "ALLAH'tan belâ istedin, âfiyet de iste!."
buyurdu.

((Tirmizî, Daavât 99, (3524))

1752-)
Resim---Âişe radıyallâhu anhâ anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem özlü DUÂları tercih eder, diğerlerini bırakırdı." buyurdu.

1753-)
Resim---İbnu Mes'ud radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem DUÂyı üç kere yapmaktan, istiğfarı üç kere yapmaktan hoşlanırdı." buyurdu.
((Ebu Davûd, Salât 361, (1524))
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

RESÛLULLAH sallallahu aleyhi vesellem,
KÜTÜB-i SİTTE’deki HADİSLERinde DUÂ.:


KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-saḥîḥ’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

DUÂ İLE İLGİLİ ÇEŞİTLİ HADİSLER.:


1754-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem buyudular ki.: "Acele etmediği müddetçe herbirinizin duâsına icâbet olunur. Ancak şöyle diyerek acele eden var: "Ben RABB’ime duâ ettim DUÂ mı kabul etmedi." buyurdu.
(Buharî, Daavât 22; Mislim, Zikr 92, (2735); Muvatta, Kur’ÂN 29 (1, 213); Tirmizî, Daavât 145, (3602, 3603); Ebu Davûd, Salât 358, (1484)

Müslim'in diğer bir rivâyeti şöyledir.: "Kul, günah taleb etmedikçe veya Sıla-i Rahmin kopmasını istemedikçe duâsı icâbet görmeye (kabul edilmeye) devâm eder." buyurmuştur.

Tirmizî'nin bir diğer rivâyetinde şöyledir.: "ALLAH'a DUÂ eden herkese ALLAH icâbet eder. Bu icâbet, ya dünyada peşin olur, ya da âhirete saklanır, yahut da DUÂ ettiği miktarca günahından hafifletilmek süretiyle olur, yeter ki günah taleb etmemiş veya Sıla-ı Rahmin kopmasını istememiş olsun, ya da acele etmemiş olsun." buyurmuştur.


1755-)
Resim---Câbir radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Nefslerinizin aleyhine DUÂ etmeyin, çocuklarınızın aleyhine de DUÂ etmeyin, hizmetçilerinizin aleyhine de DUÂ etmeyin. Mallarınızın aleyhine de DUÂ etmeyin. Ola ki, ALLAH'ın DUÂları kabul ettiyi saate rastgelir de, istediğiniz kabul ediliverir." buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 362.(1532)

1756-)
Resim---Enes radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Sizden herkes, ihtiyaçlarının tamamını RABB’inden istesin, hatta kopan ayakkabı bağına varıncaya kadar istesin!.'' buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 149, (3607, 3608)

1757-)
Resim---Ebu Hüreyre hazretleri radıyallâhu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "ALLAH TeÂLA Hazretleri kendisinden istemeyene gadâb eder.."buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 3, (3370); İbnu Mâce, Duâ 1, (3827)

1758-)
Resim---İbnu Mes'ud radıyallâhu anh hazretleri anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "ALLAHu TeÂLÂ Hazretleri'nin fazlından isteyin. Zirâ ALLAH, kendisinden istenmesini sever. İbadetin en efdali de (DUÂ edip) kurtuluşu beklemektir!."
buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 126 (3566)

1759-)
Resim---Câbir radıyallâhu anh anlatıyor.: "Bir kadın: "Ey ALLAH'ın Resûlü, bana ve kocama DUÂ ediver!" diye ricada bulunmuştu. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz.: "ALLAH sana da, kocana da rahmet etsin!" diye DUÂ buyurdu." buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 363, (1533)

1760-)
Resim---Ebu'd-Derdâ radıyallâhu anh anlatıyor.:"Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Kardeşinin gıyabında DUÂ eden hiçbir mü'min yoktur ki melek de: "Bir misli de sana olsun" demesin." buyurdu.
(Müslim, Zikr 86, 88, (2732, 2783); Ebu Davûd, Salât 364, (1534)

Ebu Davûd'un rivâyetinde şu ziyâde vardır.: "Melekler: "Âmin, bir misli de sana olsun!" derler."

1761-)
Resim---Âişe radıyallâhu anhâ anlatıyor.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Her kim, kendine zulmedene bed DUÂ ederse, ondan intikamını (dünyada) almış olur." buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 115, (3547)
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

İSM-İ ÂZAM VE ESMÂ-İ HÜSNA DUÂLARI.:


1762-)
Resim---Büreyde radıyallâhu anh anlatıyor.: "Resulullah (aleyhisselâm), bir adamın şöyle söylediğini/DUÂ ettiğini işitti: "ALLAH'ım, şehâdet ettiğim şu hususlar sebebiyle senden talep ediyorum: SEN, kendisinden başka ilah olmayan ALLAH'sın, BİRsin, SAMEDsin (hiçbir şeye ihtiyacın yok, her şey sana muhtaç), doğurmadın, doğmadın, bir eşin ve benzerin yoktur!."
Bunun üzerine Efendimiz (aleyhisselâm) buyurdu.: "Nefsimi kudret elinde tutan ZÂT'a yemin olsun, bu kimse, ALLAH'tan İsm-i Âzàm'ı adına talepte bulundu. Şunu bilin ki, kim İsm-i Âzàmla DUÂ ederse ALLAH ona icâbet eder, kim onunla talepde bulunursa (ALLAH ona dilediğini mutlaka) verir.." buyurdu.

Tirmizî, Daavât 65, (3471); Ebu Davûd, Salât 358, (1493
En son çilekeş tarafından 25 Şub 2021, 23:26 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

İSM-İ ÂZAM VE ESMÂ-İ HÜSNA DUÂLARI.:


1763-)
Resim---Mihcen İbnu'l-Edra' radıyallâhu anh anlatıyor.:Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem bir adamın: “Ey ALLAH'ım, BİR ve SAMED olan, doğurmayan ve doğurulmayan, eşi ve benzeri de olmayan ALLAH adıyla SENden istiyorum. Günahlarımı mağfıret et, SEN GAFÛRsun, RÂHİMsin!” dediğini işitmişti, hemen şunu söyledi.: “O mağfiret edildi. O mağfıret edildi!. O mağfiret edildi!.”
(Ebu Davûd, Salât 184, (985); Nesâî, Sehv 57, (3, 52).


ALLAH celle celâlihu.:
Resim

El Vâhidu celle celâlihu.:
Resim

El Ahadu celle celâlihu.:
Resim

Es Samedu celle celâlihu.:
Resim

El Gâfuru celle celâlihu.:
Resim

er Rahîmu celle celâlihu.:

Resim
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

İSM-İ ÂZAM VE ESMÂ-İ HÜSNA DUÂLARI.:


1764-)
Resim---Enes radıyallâhu anh anlatıyor.: “Bir adam şöyle DUÂ etmişti: “Ey ALLAH'ım, hamdlerim SANAdır, ni’metleri veren SENsin, SENden başka İLÂH yoktur, SEN semâvat ve arzın CELÂL ve İKRÂM Sâhibi Yaratıcısısın, HAYy ve KAYYÛMsun (kâinatı ayakta tutan hayat sahibisin.) Bu isimlerini şefaatçi yaparak SENden istiyorum!.”
(Bu DUÂyı işiten) Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem sordu.: “Bu adam neyi vesile kılarak DUÂ ediyor, biliyor musunuz?”
ALLAH ve RESÛLü daha iyi bilir.”
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem sordu.: “Nefsimi Kudret ELinde tutan ZÂT'a yemin ederim ki, o ALLAH'a, İSM-i ÂZAM'ı ile DUÂ etti. O İSM-i ÂZAM ki, onunla DUÂ edilirse ALLAH icâbet eder, onunla istenirse verir.”

(Tirmizî, Daavât 109 (3538); Ebu Davûd, Salât 358, (1495); Nesâî, Sehv 57, (3, 52).)


ALLAH celle celâlihu.:
Resim

Zü'l-Celâli Ve'l- İkrâmu celle celâlihu.:
Resim

El Celâlü celle celâlihu.:
Resim

El Kerîmü celle celâlihu.:
Resim

El Hayy celle celâlihu.:
Resim

El Kayyûmü celle celâlihu.:
Resim
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

İSM-İ ÂZAM VE ESMÂ-İ HÜSNA DUÂLARI.:


1765-)
Resim---Esmâ Bintu Yezîd radıyallâhu anhâ anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “ALLAH'ın İsm-i Âzam'ı şu iki âyettedir.:
1-) “İLâhınız, tek olan ilâhdır, ondan başka ilâh yoktur. O Rahmân ve Rahîm'dir.” (Bakara 2/163).
2-) Âl-i İmrân Sûresinin baş kısmı.:M “Elif Lâm-Mim. O Allah ki, O'ndan başka İlâh yoktur, O HAYy ve KAYyûmdur.” (Âl-i İmrân 3/1-3)." buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 358, (1496); Tirmizî Daavât 65, (3472))



وَإِلَهُكُمْ إِلَهٌ وَاحِدٌ لاَّ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الرَّحْمَنُ الرَّحِيمُ
Resim---“Ve ilâhukum ilâhun VÂHİD (vâhidun), lâ ilâhe illâ huve’r- RAHMÂNu’r- RAHÎM (rahîmu).: Sizin ilâhınız tek bir İLÂHtır. O'ndan başka İLÂH yoktur. O, RAHMÂN'dır RAHÎM'dir.”(Bakara 2/163)

الم
اللّهُ لا إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ
Resim---“Elif lâm mîm.. ALLAHu lâ ilâhe illâ huve’l- HAYyu’l- KAYyûm (kayyûmu).: Elif lâm mîm.. ALLAH ki, O'ndan başka İLÂH yoktur, O, HAYy'dır (hayattadır), KAYyum'dur (ezelî ve ebedîdir).”(Âl-i İmrân 3/1,2)


ALLAH celle celâlihu.:
Resim

El İlâhu celle celâlihu.:
Resim

er Rahmânu celle celâlihu.:
Resim

er Rahîmu celle celâlihu.:
Resim

El Hayy celle celâlihu.:
Resim

El Kayyûmü celle celâlihu.:
Resim

El Vâhidu celle celâlihu.:

Resim
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.: Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..

İSM-İ ÂZAM VE ESMÂ-İ HÜSNA DUÂLARI.:


1766-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor.: “Resûlulah (aleyhisselâm): “ALLAH'ın doksan dokuz ismi vardır. Kim bunları ezberlerse CeNNete girer. ALLAH TEKtir, TEKi SEVer.” " buyurdu.
(Buharî, Daavât 68; Müslim, Zikr 5, (2677); Tirmizî, Daavât 87, (3502))[/b]

* Bir rivâyette.: “Kim o isimleri sayarsa cenntete girer” buyurmuştur. Buharî hadisi bu lafızla tahric etmiştir..
** Müslim'de “TEK” kelimesi yoktur..

Tirmizî'nin rivâyetinde Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ALLAHu zü’L- CELÂL’in İSİMLERİni şöyle yazdı.:

“O ALLAH ki O'nda başka ilâh yoktur. Rahmân'dır. Rahîm'dir. El-Meliku'l-Kuddûsu, es-Selâmu, el-Mü'minu, el-Müheyminu, el-Azîzu, el-Cebbâru, el-Mütekebbiru, el-Hâliku, el-Bâriu, el-Musavviru, el-Gaffâru, el-Kahhâru, el-Vehhâbu, er-Rezzâku, el-Fettâhu, el-Alîmu, el-Kâbizu, el-Bâsitu, el-Hâfidu, er-Râfiu, el-Muizzu, el-Müzillu, es-Semî’u, el-Basîru, el-Hakemu, el-Adlu, el-Latîfu, el-Habîru, el-Halîmu, el-Azîmu, el-Gafûru, eş-Şekûru, el-Alîyyu, eI-Kebîru, el-Hafîzu, el-Mukîtu, el-Hasîbu, el-Celîlu, el-Kerîmu, er-Rakîbu, el-Mucîbu, el-Vâsiu, el-Hakîmu, el-Vedûdu, el-Mecîdu, el-Bâisu, eş-Şehîdu, el-Hakku, el-Vekîlu, el-Kaviyyu, el-Metînu, el-Veliyyu, el-Hamîdu, el-Muhsî, el-Mubdiu, el-Muîdu, el-Muhyi, el-Mümîtu, el-Hayyu, el-Kayyûmu, el-Vâcidu, el-Mâcidu, el-Vâhidu, el-Ahadu, es-Samedu, el-Kâdiru, el-Muktediru, el-Muahhiru, el-Evvelu, el-Âhiru, ez-Zâhiru, el-Bâtinu, el-Vâli, el-Müte'âli, el-Berru, et-Tevvâbu, el-Müntekimu, el-Afuvvu, er-Raûfu, Mâliku'l-Mülki, Zü'l-Celâli ve'l-İkrâm, el-Muksitu, el-Câmiu, el-Ganiyyu, el-Muğnî, el-Mâni', ed-Dârru, en-Nâfiu,en-Nûru, el-Hâdî, el-Bedîu, el-Bâki, el-Vârisu, er-Reşîdu es-Sâbüru.”

İsimleri bu şekilde, sâdece Tirmizî saymıştır..

ESMAUL- HÜSNA'NIN KUR'AN-I KERİM AÇILIMI - Muhammedinur.:


https://muhammedinur.com/forum/viewforum.php?f=81
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


İSM-İ ÂZAM VE ESMÂ-İ HÜSNA DUÂLARI.:


1768-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallâhu anh anlatıyor.: Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem namaz için tahrime tekbirini alınca kıraate geçmezden önce bir müddet sükût buyurmuştur. Ben.: “Yâ Resûlullah! Anam babam sana fedâ olsun, tekbir ile kıraat arasındaki sükût esnâsında ne okuyorsunuz?.” dedim. Bana şu cevabı verdi.: “Ey ALLAH'ım, beni hatalarımdan öyle temizle ki, kirden paklanan beyaz elbise gibi olayım. ALLAH'ım beni, hatalarımdan su, kar ve dolu ile yıka!.” diyorum.” buyurdu.
(Buharî, Ezân 89; Müslim, Mesâcid 147, (598); Ebu Davûd, Salât 123, (781); Nesâî, İftitâh 15, (2,128,129).

Ebu Davûd, Nesâî (ve Buharî'nin) rivâyetlerinin başında şu ziyâde vardır.: “ALLAH'ım, benimle hatalarımın arasını doğu ile batının arası gibi uzak kıl!.”
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


N A M A Z DUÂLARI.:


1769-)
Resim--- İbnu Ömer (radyallahu anhumâ) anlatıyor: “Biz, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ile birlikte namaz kılarken, cemaatten biri aniden.: “ALLAHu ekber kebîrâ, velhamdü lillâhi kesîrâ, subhânallâhi bükraten ve asîlâ.: ALLAH, büyükte büyüktür, Allah'a hamdimiz çoktur, sabah akşam tesbihimiz ALLAH'adır!” dedi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz.: “Bu sözleri kim söyledi?” diye sordu.
Söyleyen adam.: “Ben, YâResûlullah!.” dedi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz.: “O sözler hoşuma gitti. Semâ kapıları onlara açıldı” buyurdu.
İbnu Ömer radıyallâhu anhümâ der ki.: “Söylediği günden beri o zikri okumayı hiç terketmedim.”
(Müslim, Mesâcid 150, (601); Tirmizî, Daavât 137, (3586); Nesâî İftitâh 8, (2,125).

Nesâî, bir rivâyette şu ziyâdede bulunmuştur.: “On iki adet meleğin, bu sözleri (yükseltmek üzere) koşuştuklarını gördüm.”
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


N A M A Z DUÂLARI.:


1770-)
Resim--- Enes radıyallâhu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem namaz kılarken nefes nefese bir adam geldi ve: “ALLAHu ekber, Elhamdü lillâhi hamden kesîran tayyiben mubâreken fîhi.: ALLAH büyüktür, çok temiz ve mübârek hamdler ALLAH'adır!.” dedi. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem namazı bitirince.: “Şu kelimeleri hanginiz söyledi?. diye sordu.
Cemaat bir müddet sessiz kaldı.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim söylediyse çekinmesin, benim desin), Zîra fena bir şey söylemiş değil.” dedi.
Bunun üzerine adam.: “Ben, ey ALLAH'ın Resûlü!” dedi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem de.: “Ben on iki melek gördüm. Her biri, bu kelimeleri (ALLAH'ın huzuruna) kendisi yükseltmek için koşuşmuşlardı.”
(Müslim, Mesâcid 149, (600); Ebu Davûd, Salât 121, (763): Nesâî, İftitâh 19, (2,132,133).

1771-)
Resim---Câbir radıyallâhu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem namaza başlarken tekbir getirir, sonra (bâzân) şunu okurdu.: “İnne salâtî ve nüsükî ve mahyâye ve memâtî lillâhi RABBi'l-âlemîn. Lâ şerîke lehu ve bî-zâlike ümirtü ve ene evvelü'l-müslimîn. ALLAHümmehdinî li-ahseni'l a'mâli ve ahseni'l-ahlâki. Lâ yehdî li-ahseniha illâ ente. Ve kınî seyyie'l-a'mâl ve seyyie'l-ahlâk. Lâ yakî seyyiehâ illâ ente.: Namazım, ibâdetim hayatım ve ölümüm âlemlerin Şeriksiz RABBi ALLAH içindir. Ben bununla emrolundum. Ben bu emre teslim olanların ilkiyim. Ey ALLAH'ım, beni amellerin ve ahlâkın en iyisine sevket. Bunların en iyisine senden başka sevkeden yoktur. Beni kötü amellerden ve kötü ahlâktan koru, bunların kötülerinden ancak sen korursun.”
(Nesâî, İftitâh 16, (2,129).

1772-)
Resim---Muhammed İbnu Mesleme radıyallâhu anhanlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem nâfile namaz kılmak için kalktığı vakit (bazan) şunu okurdu.:
“Allahu ekber veccehtü vechiye li'llezî fatara's-Semâvâti ve'1-arza hanî-fen müslimen ve mâ ene mine'l-müşrikîn..:
ALLAH büyüktür. Yüzümü Ha-nîf ve Müslüman olarak semâvat ve arzı yaratan ALLAH a yönelttim. Ben müşriklerden değilim…”
Devâmını Câbir radıyallâhu anh'in rivâyetinde olduğu şekilde zikretti.
Sonra şunu okudu.:

“ALLAHümme ente'l-Meliku. Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke ve bihamdike.:
ALLAHım (kâinatın gerçek) Meliki sensin. Senden başka ilah yoktur. Seni hamdinle takdîs ederim.." buyurdu sonra kıraata geçti.
(Nesâî, İftitâh 17, (2,131).

1773-)
Resim---Aişe (radıyallâhu anhâ) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem namaza (iftitah tekbiri ile) başlayınca şunu okurdu.:
“Subhâneke ALLAHümme ve bi-hamdike ve tebârekesmüke ve teâlâ ceddüke ve lâ ilâhe gayruke.:
ALLAH'ım seni her çeşit noksan sıfatlardan takdîs ederim, hamdim sanadır. Senin ismin mübârek, azametin yücedir, senden başka ilah da yoktur).” buyurdu.
(Tirmizî, Salât 179, (243); Ebu Davûd, Salât 122, (776); İbnu Mâce, İkâmeti's-Salât 1, (804)).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


RÜKÛ’ ve SECDELERDE OKUNACAK DUÂLAR.:


1774-)
Resim--- İbnu Abbâs radıyallahu anhümâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Haberiniz olsun, ben rükû’ ue secde hâlinde Kur’ÂN okumaktan men edildim. Öyleyse rükû’da RABB TeÂLÂ'yı tâzim edin, secdede ise duâ etmeye gayret edin, (zirâ secdede iken yaptığınız duâ) icâbet edilmeye lâyıktır.” buyurdu.
(Müslim, Salât 207 (479); Ebu Davûd, Salât 152, (876); Nesai, İftitâh 98, (2,189).

1775-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallahu anh hazretleri anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, secdelerinde şunları söylerdi.: ALLAHümmağfirli zenbi küllehu, dıkkahu ve cüllehu, evvelehu ve âhirehu, sırrahu ve alâniyyetehu.: ALLAH'ım! Büyük-küçük birinci sonuncu, gizli-açık, bütün günahlarımı mağfiret buyur.” buyururdu.
(Müslim, Salât 216, (483); Ebu Davûd, Salât 152, (878)).

1776-)
Resim---Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem rükû’sunda ve secdelerinde şu duâyı çokca okurdu.:
“Sübhânekallahümme RABBenâ ve bi-hamdike, ALLAHümmağfirli.:
ALLAH'ım!. SENi takdis ve tenzih ederim. RABB’imiz!. Takdisimiz hamdinledir. Ey ALLAHım!. Beni mağfiret et!.
Bu duâyı okumakla Kur’ÂN'a yani Kur’ÂN'ın.: “RABB'ini hamd ile tesbih et!.” Âyetine uyuyordu.”
buyurdu.

(Buhâri, Ezân 123, 139, Meğâzi 50, Tefsir, İzâcâe nasrullahi ve'l-Feth; Müslim, Salât 217, (484); Ebu Davûd, Salât 152, (877); Nesâi, İftitâh 153, (2, 219).

Resim---Müslim, Ebu Davûd ve Nesâi'de gelen bir rivâyette şöyle denir.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem rükû’ ve secdesinde şöyle derdi.: “Subbühun kuddüsün RABBü'l-melâiketi ve’r-Rûhi.: Münezzehsin, mükaddessin, Meleklerin ve Rûh'un RABBisin!.” buyurdu.
(Müslim, Ebu Davûd ve Nesâi.

فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَاسْتَغْفِرْهُ إِنَّهُ كَانَ تَوَّابًا
Resim---“Fe sebbih bi hamdi RABBike vestagfirh (vestagfirhu), innehu kâne TEVVÂBâ (tevvâben).: O zaman RABB’ini hamd ile tespih et. Ve O'ndan mağfiret dile. Muhakkak ki O, tövbeleri kabul edendir!.”(Nasr 110/3).

1777-)
Resim---Aişe radiyallahu anha Vâlidemiz.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’i yatakta kaybettim ve araştırdım, derken elim ayağının altına rastladı. Secdede idi ve.: ALLAHümme inni eüzu bi-rızâke min sahtike ve eüzu bi-muâfâtike min ukübetike ve eüzu bike minke Lâ uhsi senâen aleyke. Ente kemâ esneyte alâ nefsike.: ALLAHım!. SEN’in rızanı şefaatçi kılarak öfkenden SANA sığınıyorum. Affını şefaatçi yaparak cezandan SANA sığınıyorum. SEN’den de SANA sığınıyorum. SANA lâyık olduğun senâyı yapamam. SEN kendini senâ ettiğin gibisin!.” buyuruyordu.
(Muvatta, Tirmizî ve Ebu Davûd.

1778-)
Resim---İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Sizden biri rükû’ edince üç kere.: “SübhÂNe RABBiye’l azîm.: Büyük RABB’im (her çeşit kusurdan) münezzehdir!.” desin. Bu, en az miktardir. Secde yapınca da üç kere.: SübhÂNe RABBiye'l- A'LÂ.: ULu RABB’im (her çeşit kusurdan) münezzehdir!.” desin. Bu da en az miktardır.” buyurmuştur.
(Ebu Davûd, Salât 154, (886); Tirmizî, Salât 194, (261).

1779-)
Resim--- Câbir radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, rükû’ yaptığı zaman.: ALLAHümme leke reka'tu ve bike âmentü ve leke eslemtü ve aleyke tevekkeltü ente RABBiye, haşaa sem'i ve basari ve lahmî ve demi ve izâmi lillahi RABBi'l-ÂLEMÎN.: Ey ALLAHım!. SANA rükû’ yapıyorum, SANA inandım, SANA teslim oldum, SANA tevekkül ettim. SEN RABB’imsin, kulağım, gözüm, etim, kanım ve kemiklerim Âlemlerin RABB’i olan ALLAH önünde haşyette, tezellüldedir.” buyurdu.
(Nesâi, İftitâh 104, (2,192). Bu rivâyet Müslim'de gelen uzun bir rivâyetin bir parçasıdır (Salâtu'l-Müsâfirin) 201, (771)).

1780-)
Resim---İbnu Ebi Evfâ radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem sırtını rükû’dan kaldırdığı zaman.: “Semiallahu limen hamideh, ALLAHümme RABBenâ leke'l-hamdü mil'es-semâvâti ve mil'el-arzi ve mil'e mâ şi'te min şey'in ba'du.: ALLAH, kendisine hamd edeni işitir. Ey ALLAHım, ey RABB’imiz, semâlar dolusu, arz dolusu ve bunlardan başka istediğin her şey dolusu hamdler SANA olsun!.” buyurdu.
(Müslim, Salât 204, (476); Ebu Davûd, Salât 144, (846).

1781-)
Resim---İbnu Abbâs radıyallahu anhümâ anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem iki secde arasında.: ALLAHümme'ğfir li ve'rhamni, ve'cbürni, ve'hdini ve'rzukni.: ALLAHım!. Bana mağfiret et, merhamet et, beni zengin kıl, bana hidâyet ver, bana rızık ver!.” buyururdu.” buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 145, (850); Tirmizî, Salât 211, (284); İbnu Mâce, Salât 23, (898).

1782-)
Resim--- ALi kerremallahu vechehu anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem secde ettiği vakit şöyle duâ okurdu.: “ALLAHım SANA secde ettim, SANA inandım, SANA teslim oldum. Yüzüm de, kendisini yaratıp şekillendiren, ona kulak, göz takan yaratanına secde etmiştir. Yaratanların en güzeli olan ALLAH ne yücedir” (Hacc 14).
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in teşehhüdle selâm arasında okuduğu en son duâsı.:
ALLAHümmağfir li mâ kaddemtü ve mâ ahhartü ve ma esrertü ve mâ a'lentü ve maesreftü ve mâ ente a'lemu bihi minnî ente'l-mukaddim ve ente'l-muahhir. Lâ ilâhe illâ ENTE.: ALLAHım!. Geçmiş ömrümde yaptıklarımı, gelecekte yapacaklarımı, gizli işlediklerimi, âleni yaptıklarımı, israflarımı, benim bilmediğim fakat SEN’in bildiğin kusurlarımı affet!. İlerleten SEN, gerileten de SENsin, SEN’den başka İLÂH yoktur)” buyurdu.

(Müslim, Salâtul-Müsâfirin 201, (771), Tirmizî, Daavât 32, (3417, 3418, 3419); Ebu Davûd, Salât 121, (760); Nesâi, İftitâh 17, (2,130).

إِنَّ اللَّهَ يُدْخِلُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ إِنَّ اللَّهَ يَفْعَلُ مَا يُرِيدُ
Resim---“İnnallâhe yudhılullezîne âmenû ve amilû’s- sâlihâti cennâtin tecrî min tahtihe’l- enhâr (enhâru), innALLÂHe yef’alu mâ yurîd (yurîdu).: Şüphesiz ALLAH, iman edip salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Gerçekten ALLAH, her istediğini yapar.” (Hacc 22/14).

1783-)
Resim---Abdullah İbnu Amr İbni'l-As radıyallahu anhüma anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e, Ebu Bekir radıyallahu anh gelerek.: “Bana namazda okuyacağım bir duâ öğret!” dedi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ona şu duâyı okumasını söyledi.:
ALLAHümme inni zalemtü nefsi zulmen kesiran ue lâ yağfiru z-zünübe illâ ENTE fà'ğfir li mağfireten min indike verhamni inneke ente'l-GAFÛRu'r-RAHÎM.: ALLAHım!. Ben nefsime çok zulmettim. Günahları ancak SEN affedersin. Öyle ise beni, şanına lâyık bir mağfiretle bağışla, bana merhamet et!. SEN affedici ve merhamet edicisin!.” buyurdu.

(Buhâri, Sıfâtu's-Salât 149, Daavât 17, Tevhid 9; Müslim, Zikr 48, (2705); Tirmizî, Daavât 98, (3521); Nesâi, Sehiv 58, (3, 53).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim TEŞEHHUDDEN SONRA OKUNACAK DUÂLAR.:


1784-)
Resim--- İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem teşehhüdden sonra şu DUÂyı okurdu.: “ALLAHümme inni eüzu bike min azâbi cehennem ve eüzu bike min azâbi'l-kabri ve eüzu bike min fitneti'd-Deccâl ve eüzu bike min fitneti'l-mahyâ ve'l-memât.: ALLAHım!. Ben cehennem azâbından SANA sığınırım. Kabir azâbından da SANA sığınırım. Deccâl fitnesinden de SANA sığınırım, hayat ve ölüm fitnesinden de SANA sığınırım)” buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 184, (984).

Resim SELÂMDAN SONRA OKUNACAK DUÂLAR.:[/b]

1785-)
Resim---İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in geceleyin namazdan çıkınca şu DUÂyı okuduğunu işittim:
ALLAHım!. SEN’den, katından vereceğin öyle bir rahmet istiyorum ki, onunla kalbime hidâyet, işlerime nizam, dağınıklığıma tertib, içime kâmil imân, dışıma amel-i sâlih, amellerime temizlik ve ihlâs verir, rızana uygun istikâmeti ilham eder, ülfet edeceğim dostumu lutfeder, beni her çeşit kötülüklerden korursun!.
ALLAHım!. Bana öyle bir imân, öyle bir yakin ver ki, artık bir daha küfür (ihtimâli) kalmasın. Öyle bir rahmet ver ki, onunla, dünya ve âhirette SEN’in nazarında kıymetli olan bir mertebeye ulaşayım!.
ALLAHım!. Hakkımızda vereceğin hükümde lütfunla kurtuluş istiyorum, (kurbuna mazhar olan) şühedâya has makamları niyaz ediyorum, bahtiyar kulların yaşayışını diliyorum, düşmanlara karşı yardım taleb ediyorum!.
ALLAHım!. Anlayışım kıt, amelim az da olsa (dünyevî ve uhrevî) ihtiyaçlarımı SEN’in kapına indiriyor (karşılanmasını SEN’den taleb ediyorum). Rahmetine muhtacım, hâlimi arzediyorum. (İhtiyacım ve fakrim sebebiyledir ki) ey işlere hükmedip yerine getiren, kalblerin ihtiyacını görüp şifâyâb kılan RABB’im! Denizlerin aralarını ayırdığın gibi benimle cehennem azâbının arasını da ayırmanı, helâke dâvetten, kabir azâbından korumanı diliyorum.
ALLAHım!. Kullarından herhangi birine verdiğin bir hayır veya mahlukatından birine vaadettiğin bir lütuf var da buna idrakim yetişmemiş, niyetim ulaşamamış ve bu sebeble de istediklerimin dışında kalmış ise ey âlemlerin RABBi, onun husülü için de SANA yakarıyor, bana onu da vermeni rahmetin hakkında SEN’den istiyorum!.
Ey ALLAHım!. Ey (Kur’ÂN gibi, din gibi) Kuvvetli İp’in, (şeriat gibi) Doğru Yol’un Sâhibi! Kâfirler için cehennem vaadettiğin kıyamet gününde, SEN’den cehenneme karşı emniyet, arkadan başlayacak Ebedîyyet Günü’nde de Huzur-u Kibriyâna ulaşmış Mukarrebin Meleklerle, (dünyada iken çok) rükû’ ve secde yapanlar ve âhidlerini ifâ edenlerle birlikte cennet istiyorum. SEN Sınırsız Rahmet Sâhibisin, SEN (SENi Dost edinenlere) hadsiz SEVgi Sâhibisin, SEN dilediğini yaparsın. (Dilek Sâhibleri ne kadar çok, ne kadar büyük şeyler isteseler hepsini yerine getirirsin!.)
ALLAHım!. Bizi, sapıtmayıp, saptırmayan hidâyete ermiş Hidâyet Rehberleri kıl!. Dostlarına sulh (vesilesi), düşmanlarına da düşman kıl!. SENi SEVeni (SANA olan) SEVgimiz sebebiyle SEViyoruz!. SANA muhâlefet edene, SEN’in ona olan adâvetin sebebiyle adavet (düşmanlık) ediyoruz!.
ALLAHım!. Bu bizim DUÂmızdır. Bunu fazlınla kabul etmek SANA kalmıştır. Bu, bizim gayretimizdir, dayanağımız SENsin!.
ALLAHım!. Kalbime bir NûR, kabrime bir NûR ver; önüme bir NûR, arkama bir NûR ver; sağıma bir NûR, soluma bir NûR ver; üstüme bir NûR, altıma bir NûR ver; kulağıma bir NûR, gözüme bir NûR ver; saçıma bir NûR, derime bir NûR ver; etime bir NûR, kanıma bir NûR ver; kemiklerime bir NûR koy!.
ALLAHım!. NûRumu büyüt, (söylediklerimin hepsine bedel olacak) bir NûR ver, (söylenmiyenleri de kuşatacak) bir NûR daha ver!.
İzzeti bürünmüş, onu kendine âlem yapmış olan ZÂT celle celâlihu Münezzehtir.
Büyüklüğü bürünmüş ve bu sebeble kullarına ikramı bol yapmış olan ZÂT celle celâlihu Münezzehtir.
Tesbih ve Takdis sadece kendine Lâyık olan ZÂT celle celâlihu Münezzehtir.
Fazl ve Ni’metler sâhibi ZÂT celle celâlihu Münezzehtir.
Azamet ve Kerem Sâhibi ZÂT celle celâlihu Münezzehtir.
Zü’L- CeLÂLi ve’L- İKRÂM-CeLâL ve İKRÂM Sâhibi ZÂT celle celâlihu Münezzehtir!.”

(Tirmizî, Daavât 30, (3415).

1786-)
Resim---Sevbân (radıyallahu anh) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem selâm verip (namazdan çıkınca) üç kere istiğfarda bulunup.: “ALLAHümme ente’s- selâm ve minke's- selâm tebârekte ve teâleyte yâ ze'l- celâli ve'l- ikrâm.: ALLAHım!. SEN selâmsın. Selamet de SEN’dendir. Ey CeLâL ve İKRâM Sâhibi SEN Münezzehsin, SEN YÜCEsin!.” buyururdu.
(Müslim, Mesâcid 135, (591); Tirmizî, Salât 224, (300); Ebu Davûd, Salât 360 (1513); Nesâi, Sehv 80, (3, 68).

1787-)
Resim---Ka'a İbnu Ucre radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Namazın takipçileri (muakkibât) var. Onları her namazın peşinden söyleyenler -veya yapanlar- (cennet ve mükafaat hususunda) hüsrâna uğramazlar. Bunlar otuz üç adet tesbih, otuz üç adet tahmid, otuzdört adet tekbir'dir.”buyurdu.
(Müslim, Mesâcid 144, (596); Tirmizî Daavât 25, (3409); Nesâi, 91, (3, 75).

Nesâi'nin Zeyd İbnu Sâbit radıyallahu anh'ten yaptığı bir rivâyette şöyle denmektedir.: “Bu emredildiği zaman Ensâr'dan bir adam rüyasında görür ki bir kimse.: “Bunu yirmi beş yapın, tehlili de ilâve edin!.” demektedir. Sabah olunca bunu Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e anlattı.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz.: “Söylendiği şekilde yapın!” buyurdu.


1788-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim sabah namazının arkasından yüz kere tesbihde ve yüz kere tehlilde bulunursa, deniz köpüğü gibi çok bile olsa günahları affedilir.” buyurdu.
(Nesai, Sehv 95, (3, 79)..

1789-)
Resim---Ukbe İbnu Amir radıyallahu anh anlatıyor.:Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem her namazın arkasından muavvizâtı okumamı emretti.”buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 361, (1523); Nesâi, Sehv (79, (3, 68)).

Teşbih.: “Sübhânallah!.” demek. Cenâb-ı ALLAH celle celâlihu’yu şânına lâyık ifâdelerle yâdetmek. Yâni.: ALLAH'ın zâtında, sıfâtında ve ef'âlinde cemi' oksanlardan münezzeh olduğunu ifâde etmektir..
Tahmid.: (Hamd. den) “Elhamdülillâh!.” demek. Hamdetmek. Medhetmek, övmek. “Elhamdülillâh" kelâmının mânâsını ifâde etmek..
Tekbir.: "ALLAHü Ekber!." demek. ALLAH'ın her hususta en yüksek ve en büyük olduğu ifâde etmek..
Tehlil.: “Lâilâhe illâllâh!.” demek. İslâmiyetin Tevhid Akidesini hülâsa eden, ancak bir İlâh bulunduğunu, Onun da ancak ve ancak ALLAH celle celâlihu olduğunu ifade eden "Lâilâhe illâllâh" sözünü tekrar etmek..
Muavvizât.: Kur'ÂN-ı Kerim'de 113. Sûredir. Nâs Sûresiyle beraber ikisine “Muavvezeyn”; İhlâs Sûresi ile beraber olursa üçüne “Muavvezât” adı verilir..


Resim
HAYyu’L- HUuu!. ALLAH celle celâlihu!.

Resim

Resim

ALLAHumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ MuhaMMedin
Abdike ve
Nebîyyike ve
RasûLike ve
Nebîyyi'L- ÜMMiyi ve alâ âlihi, EHL-i BeYtihi ve's- Sahbihi ve ÜMMetihi...

ALLAHımız celle celâluhu!
BİZe MuhaMMedî Gayret,
PÎRimizden Hâl-i HiMMet,
RASÛLünden ŞiFâ-yı ŞeFâat,
ZÂTından İnâyet-Hidâyet-SeLâMetinLe,
Yâ RABBenâ!.
YEDi İKLİMde;
YEtim-ÖKSüz =>YERsiz-YURtsuz,
EVsiz-BARksız YALNız ve UMUtsuz,
KALan İSLÂM YAVRULarımıza YARdım EYyLe!.
DUÂmızı İZZet-i İhsÂNınLa LûTFet-CEM’ et CÂNımıza İnşâe ALLAH!..


الْحَمْدُ للّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
Resim---“El hamdu lillâhi RABBi’l- ÂLEMîn (âlemîne).: Hamd, âlemlerin RABBi olan ALLAH'adır.” (Fâtiha ½)


...M.M.M. MuhaBBetLerimLe...

ResimKUL İHVÂNİmResim
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim TEHECCÜD NAMAZl ESNÂSlNDA DUÂLAR.:

1790-)
Resim--- İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem teheccüt namazı kılmak üzere geceleyin kalkınca şu DUÂyı okurdu.: ALLAHım!. RABB’imiz! Hamdler SANA'dır. SEN arz ve semâvatin ve onlarda bulunanların kayyumu ve ayakta tutanısın, hamdler yalnızca SEN’in içindir. SEN semâvat ve arzın ve onlarda bulunanların nûrusun, hamdler yalnızca SANA'dır. SEN haksın, va'din de haktır. SANA kavuşmak haktır, sözün haktır. Cennet haktır, cehennem de haktır. Peygamberler haktır, Muhammed (aleyhisselâm) de haktır. Kıyamet de haktır.
ALLAHım!. SANA teslim oldum, SANA inandım, SANA tevekkül ettim. SANA yöneldim. Hasmına karşı SEN’in (bürhanın) ile dâva açtım. Hakkımı aramada SEN’in hakemliğine başvurdum. Önden gönderdiğim ve arkada bıraktığım hatalarımı affet. Gizli işlediğim, aleni yaptığım, benim bilmediğim, SEN’in benden daha iyi bildiğin hatalarımı da affet! İlerleten SEN, gerileten de SENsin. SEN’den başka ilâh yoktur”.

(Buhâri, Teheccüt 1, Daavât 10 Tevhid 8, 24, 35; Müslim, Salâtu'l-Müsâfirin 199, (769); Muvatta, Kur’ÂN 34, (1, 215, 216); Tirmizî, Daavât 29, (3414); Ebu (Davûd, Salât 121, (771); Nesâi, Kıyâmu'l-Leyl 9, (3, 209, 210.))

Resim AKŞAM VE SABAH YAPlLACAK DUÂLAR.:


1791-)
Resim--- İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem akşam olunca şu DUÂyı okurdu.: “Elhamdulillah geceye erdik. Mülk de, ALLAH için geceye erdi. ALLAH'tan başka ilâh yoktur. Tektir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamdler 0'nadır, O, her şeye kâdirdir. ALLAH’im! Bu gecede olacak hayrı, bundan sonra olacak hayrı SEN’den taleb ediyorum. Bu gecede olacak şerden ve bundan sonra olacak şerlerden SANA sığınıyorum. RABB’im! Tembellikten yaşlılığın kötülüklerinden SANA sığınıyorum. RABB’im! Cehennem azâbından, kabir azâbından SANA sığınıyorum!”
İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) devâmla, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in sabah olunca şu DUÂyı okuduğunu söyledi:
“Elhamdulillah sabaha erdik. Mülk de ALLAH için sabaha erdi.”

(Müslim, Zikr 75, (2723); Tirmizî, Daavât 13, (3387); Ebu Davûd, Edeb 110, (5071).

1792-)
Resim---Ebu Selâm, Enes radıyallahu anh'ten naklediyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in şöyle söylediğini işittim: “Kim akşama ve sabaha erdiği zaman.: RABB olarak ALLAH, din olarak İslâm'a, resül olarak Muhammed (aleyhisselâm)'e razı olduk” derse onu razı etmek de ALLAH üzerine bir hak olmuştur”.
Rezin bu DUÂya: “Kıyamet günü” ifâdesini ilave etmiştir.

(Ebu Davûd, Edeb 110, (5072) İbnu Mâce, DUÂ 14, (3870).

1793-)
Resim---Abdullah İbnu Gannâm el-Beyâzi radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim sabaha erdiği zaman.: ALLAHım!. benimle veya mahlukatından herhangi biriyle hangi ni’met sabaha ermişse bu SEN’dendir. SEN birsin, ortağın yoktur, hamdler SANA'dır, şükür SANA'dır” derse, o günkü şükür borcunu ödemiştir. Kim de aynı şeyler akşama erince söylerse o da o geceki şükür borcunu eda eder.”
(Ebu Davûd, Edeb 110, (5073).

Resim UYUMA VE UYANMA DUÂLARı.:

1794-)
Resim--- Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatağına girdiği zaman şu DUÂyı okurdu.: “Bize yedirip içiren, ihtiyaçlarımız görüp bizi barındıran ALLAH'a hamdolsun. İhtiyacını görecek, barınak verecek kimsesi olmayan niceleri var!”
(Müslim, Zikr 64, (2715); Tirmizî, Daavât 16, (3393); Ebu Davûd, Edeb 107, (5053).

1795-)
Resim---Âişe radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatağına girdiği zaman, ellerine üfleyip Muavvizeteyn'i ve Kul hüvallahu ahad'i okur ellerini yüzüne ve vücuduna sürer ve bunu üç kere tekrar ederdi. Hastalandığı zaman aynı şeyi kendisine yapmamı emrederdi”.
(Buhari Fedâilu'l-Kur’ÂN 14, Tıbb, 39, Daavat 12; Müslim, Selâm 50, (2192); Muvattâ, Ayn 15, (2, 942); Tirmizî, Daavât 21, (3399); Ebu Davûd, Tıbb 19, (3902).

1796-)
Resim--- Huzeyfe İbnu'l-Yemân radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatağına girince şu DUÂyı okurdu.: ALLAHım!. SEN’in adınla hayat bulur, SEN’in adınla ölürüm”.
Sabah olunca da şu DUÂyı okurdu:
“Bizi öldürdükten sonra tekrar hayat veren ALLAH'a hamdolsun!. Zaten dönüşümüz de O'nadır”.

(Buhâri, Daavat 7, 8, 16, Tevhid 13; Tirmizî, Daavât 29, (3413); Ebu Davûd, Edeb 177, (5049).

1797-)
Resim--- Berâ radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Yatağına girdiğin zaman şu DUÂyı oku: ALLAHım!. nefsimi SANA teslim ettim, yüzümü SANA çevirdim, işlerimi SANA emanet ettim sırtımı SANA dayadım. SEN’in rahmetinden ümitvarım, gazâbından da korkuyorum. SEN’in ikabına karşı, SEN’den başka ne melce var, ne de kurtarıcı. İndirdiğin Kitab'a, gönderdiğin Peygamber (aleyhissalâtu uesselâm)'e iman ettim.”
“Eğer bunu okuduğun gece ölecek olursan fıtrat üzere ölmüş olursun. Şayet sabaha erersen hayır bulursun.”

(Buhâre, Daavât 7, 9; Tevhid 34; Müslim, Zikr 56, (2710); Tirmizî, Daavat 76, (3391); Ebu Davûd, Edeb 107, (5046, 5047, 5048).
Tirmizî'nin bir rivâyetinde şöyle denmiştir: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem), uyumak isteyince sağ yanı üzerine dayanır ve şöyle DUÂ ederdi.:ALLAHım!. Kullarını topladığın -veya yeniden dirilttiğin- gün, beni azâbından koru!.”


1798-)
Resim--- Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem geceleyin uyanınca şu DUÂyı okurdu: ALLAHım!. SENi hamdinle tenzih ederim, SEN’den başka ilâh yoktur. Günahım için affını dilerim, rahmetini taleb ederim. ALLAHım!. ilmimi artır, bana hidâyet verdikten sonra kalbimi saptırma. Katından bana rahmet lutfet. SEN lutfedenlerin en cömerdisin”.
(Ebu Davûd, Edeb 108, (5061).

1799-)
Resim---Ali kerremallahu vechehu anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatacağı sırada şu DUÂyı okurdu.:
"ALLAHım!. kerim olan Zât'ın adına, eksiği olmayan kelimelerin adına, alınlarından tutmuş olduğun hayvanların şerrinden SANA sığınırım. ALLAHım!. SEN borcu giderir günahı kaldırırsın. ALLAHım!. SEN’in ordun mağlub edilemez, va'dine muhalefet edilemez. Servet Sâhibine serveti fayda etmez, servet SEN’dendir. ALLAHım!.SENi hamdinle tesbih ederim!.”

(Ebu Davûd, Ebed 107, (5052).

1800-)
Resim---Büreyde radıyallahu anh anlatıyor.: “Bir gün, Hâlid İbnu Velid el-Mahzumi radıyallahu anh.: “Ey ALLAH'ın Resülü, bu gece hiç uyuyamadım” diye Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'e yakındı.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ona şu tavsiyede bulundu:
“Yatağına girdinmi şu DUÂyı oku.: “Ey yedi kat semânın ve onların gölgelediklerinin RABBi, ey arzların ve onların taşıdıklarının RABBi, ey şeytanların ve onların azdırdıklarının RABBi! Bütün bu mahlükâtının şerrine karşı, bana himâyekâr ol! 0l ki hiç birisi, üzerime âni çullanmasın, saldırmasın. SEN’in koruduğun aziz olur. SEN’in övgün yücedir, SEN’den başka ilâh da yoktur, ilâh olarak sâdece SEN varsın.”

(Tirmizî, Daavât 96, (3518).

1801-)
Resim--- İmam Mâlik'ten rivâyete göre, ona şu haber ulaşmıştır: “Hâlid İbnu'l-Velid radıyallahu anh, [color=#008000]Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'e.: “Ben uykuda iken korkutuluyorum. (Ne yapmamı tavsiye buyurursunuz?)” diye sordu. Ona şu tavsiyede bulundu.: “ALLAH'ın eksiksiz, tam olan kelimeleri ile O'nun gadabından, ikabından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve (beni kötülüğe atan) beraberliklerinden ALLAHa sığınırım! de!”.
(Muvatta, Şi'r 9, (2, 950).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim TEHECCÜD NAMAZl ESNÂSlNDA DUÂLAR.:

1790-)
Resim--- İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem teheccüt namazı kılmak üzere geceleyin kalkınca şu DUÂyı okurdu.: ALLAHım!. RABB’imiz! Hamdler SANA'dır. SEN arz ve semâvatin ve onlarda bulunanların kayyumu ve ayakta tutanısın, hamdler yalnızca SEN’in içindir. SEN semâvat ve arzın ve onlarda bulunanların nûrusun, hamdler yalnızca SANA'dır. SEN haksın, va'din de haktır. SANA kavuşmak haktır, sözün haktır. Cennet haktır, cehennem de haktır. Peygamberler haktır, Muhammed (aleyhisselâm) de haktır. Kıyamet de haktır.
ALLAHım!. SANA teslim oldum, SANA inandım, SANA tevekkül ettim. SANA yöneldim. Hasmına karşı SEN’in (bürhanın) ile dâva açtım. Hakkımı aramada SEN’in hakemliğine başvurdum. Önden gönderdiğim ve arkada bıraktığım hatalarımı affet. Gizli işlediğim, aleni yaptığım, benim bilmediğim, SEN’in benden daha iyi bildiğin hatalarımı da affet! İlerleten SEN, gerileten de SENsin. SEN’den başka ilâh yoktur”.

(Buhâri, Teheccüt 1, Daavât 10 Tevhid 8, 24, 35; Müslim, Salâtu'l-Müsâfirin 199, (769); Muvatta, Kur’ÂN 34, (1, 215, 216); Tirmizî, Daavât 29, (3414); Ebu (Davûd, Salât 121, (771); Nesâi, Kıyâmu'l-Leyl 9, (3, 209, 210.))

Resim AKŞAM VE SABAH YAPlLACAK DUÂLAR.:


1791-)
Resim--- İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem akşam olunca şu DUÂyı okurdu.: “Elhamdulillah geceye erdik. Mülk de, ALLAH için geceye erdi. ALLAH'tan başka ilâh yoktur. Tektir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamdler 0'nadır, O, her şeye kâdirdir. ALLAH’im! Bu gecede olacak hayrı, bundan sonra olacak hayrı SEN’den taleb ediyorum. Bu gecede olacak şerden ve bundan sonra olacak şerlerden SANA sığınıyorum. RABB’im! Tembellikten yaşlılığın kötülüklerinden SANA sığınıyorum. RABB’im! Cehennem azâbından, kabir azâbından SANA sığınıyorum!”
İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) devâmla, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in sabah olunca şu DUÂyı okuduğunu söyledi:
“Elhamdulillah sabaha erdik. Mülk de ALLAH için sabaha erdi.”

(Müslim, Zikr 75, (2723); Tirmizî, Daavât 13, (3387); Ebu Davûd, Edeb 110, (5071).

1792-)
Resim---Ebu Selâm, Enes radıyallahu anh'ten naklediyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in şöyle söylediğini işittim: “Kim akşama ve sabaha erdiği zaman.: RABB olarak ALLAH, din olarak İslâm'a, resül olarak Muhammed (aleyhisselâm)'e razı olduk” derse onu razı etmek de ALLAH üzerine bir hak olmuştur”.
Rezin bu DUÂya: “Kıyamet günü” ifâdesini ilave etmiştir.

(Ebu Davûd, Edeb 110, (5072) İbnu Mâce, DUÂ 14, (3870).

1793-)
Resim---Abdullah İbnu Gannâm el-Beyâzi radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim sabaha erdiği zaman.: ALLAHım!. benimle veya mahlukatından herhangi biriyle hangi ni’met sabaha ermişse bu SEN’dendir. SEN birsin, ortağın yoktur, hamdler SANA'dır, şükür SANA'dır” derse, o günkü şükür borcunu ödemiştir. Kim de aynı şeyler akşama erince söylerse o da o geceki şükür borcunu eda eder.”
(Ebu Davûd, Edeb 110, (5073).

Resim UYUMA VE UYANMA DUÂLARı.:

1794-)
Resim--- Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatağına girdiği zaman şu DUÂyı okurdu.: “Bize yedirip içiren, ihtiyaçlarımız görüp bizi barındıran ALLAH'a hamdolsun. İhtiyacını görecek, barınak verecek kimsesi olmayan niceleri var!”
(Müslim, Zikr 64, (2715); Tirmizî, Daavât 16, (3393); Ebu Davûd, Edeb 107, (5053).

1795-)
Resim---Âişe radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatağına girdiği zaman, ellerine üfleyip Muavvizeteyn'i ve Kul hüvallahu ahad'i okur ellerini yüzüne ve vücuduna sürer ve bunu üç kere tekrar ederdi. Hastalandığı zaman aynı şeyi kendisine yapmamı emrederdi”.
(Buhari Fedâilu'l-Kur’ÂN 14, Tıbb, 39, Daavat 12; Müslim, Selâm 50, (2192); Muvattâ, Ayn 15, (2, 942); Tirmizî, Daavât 21, (3399); Ebu Davûd, Tıbb 19, (3902).

1796-)
Resim--- Huzeyfe İbnu'l-Yemân radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatağına girince şu DUÂyı okurdu.: ALLAHım!. SEN’in adınla hayat bulur, SEN’in adınla ölürüm”.
Sabah olunca da şu DUÂyı okurdu:
“Bizi öldürdükten sonra tekrar hayat veren ALLAH'a hamdolsun!. Zaten dönüşümüz de O'nadır”.

(Buhâri, Daavat 7, 8, 16, Tevhid 13; Tirmizî, Daavât 29, (3413); Ebu Davûd, Edeb 177, (5049).

1797-)
Resim--- Berâ radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Yatağına girdiğin zaman şu DUÂyı oku: ALLAHım!. nefsimi SANA teslim ettim, yüzümü SANA çevirdim, işlerimi SANA emanet ettim sırtımı SANA dayadım. SEN’in rahmetinden ümitvarım, gazâbından da korkuyorum. SEN’in ikabına karşı, SEN’den başka ne melce var, ne de kurtarıcı. İndirdiğin Kitab'a, gönderdiğin Peygamber (aleyhissalâtu uesselâm)'e iman ettim.”
“Eğer bunu okuduğun gece ölecek olursan fıtrat üzere ölmüş olursun. Şayet sabaha erersen hayır bulursun.”

(Buhâre, Daavât 7, 9; Tevhid 34; Müslim, Zikr 56, (2710); Tirmizî, Daavat 76, (3391); Ebu Davûd, Edeb 107, (5046, 5047, 5048).
Tirmizî'nin bir rivâyetinde şöyle denmiştir: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem), uyumak isteyince sağ yanı üzerine dayanır ve şöyle DUÂ ederdi.:ALLAHım!. Kullarını topladığın -veya yeniden dirilttiğin- gün, beni azâbından koru!.”


1798-)
Resim--- Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem geceleyin uyanınca şu DUÂyı okurdu: ALLAHım!. SENi hamdinle tenzih ederim, SEN’den başka ilâh yoktur. Günahım için affını dilerim, rahmetini taleb ederim. ALLAHım!. ilmimi artır, bana hidâyet verdikten sonra kalbimi saptırma. Katından bana rahmet lutfet. SEN lutfedenlerin en cömerdisin”.
(Ebu Davûd, Edeb 108, (5061).

1799-)
Resim---Ali kerremallahu vechehu anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem yatacağı sırada şu DUÂyı okurdu.:
"ALLAHım!. kerim olan Zât'ın adına, eksiği olmayan kelimelerin adına, alınlarından tutmuş olduğun hayvanların şerrinden SANA sığınırım. ALLAHım!. SEN borcu giderir günahı kaldırırsın. ALLAHım!. SEN’in ordun mağlub edilemez, va'dine muhalefet edilemez. Servet Sâhibine serveti fayda etmez, servet SEN’dendir. ALLAHım!.SENi hamdinle tesbih ederim!.”

(Ebu Davûd, Ebed 107, (5052).

1800-)
Resim---Büreyde radıyallahu anh anlatıyor.: “Bir gün, Hâlid İbnu Velid el-Mahzumi radıyallahu anh.: “Ey ALLAH'ın Resülü, bu gece hiç uyuyamadım” diye Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'e yakındı.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ona şu tavsiyede bulundu:
“Yatağına girdinmi şu DUÂyı oku.: “Ey yedi kat semânın ve onların gölgelediklerinin RABBi, ey arzların ve onların taşıdıklarının RABBi, ey şeytanların ve onların azdırdıklarının RABBi! Bütün bu mahlükâtının şerrine karşı, bana himâyekâr ol! 0l ki hiç birisi, üzerime âni çullanmasın, saldırmasın. SEN’in koruduğun aziz olur. SEN’in övgün yücedir, SEN’den başka ilâh da yoktur, ilâh olarak sâdece SEN varsın.”

(Tirmizî, Daavât 96, (3518).

1801-)
Resim--- İmam Mâlik'ten rivâyete göre, ona şu haber ulaşmıştır: “Hâlid İbnu'l-Velid radıyallahu anh, [color=#008000]Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'e.: “Ben uykuda iken korkutuluyorum. (Ne yapmamı tavsiye buyurursunuz?)” diye sordu. Ona şu tavsiyede bulundu.: “ALLAH'ın eksiksiz, tam olan kelimeleri ile O'nun gadabından, ikabından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve (beni kötülüğe atan) beraberliklerinden ALLAHa sığınırım! de!”.
(Muvatta, Şi'r 9, (2, 950).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim EVDEN ÇlKlŞ ve EVE GİRİŞ DUÂLARı.:

1802-)
Resim--- Ümmü Seleme radıyallahu anhâ anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem evinden çıktığı zaman şu DUÂyı okurdu.:ALLAH'ın adıyla ALLAH'a tevekkül ettim. ALLAHım! zillete düşmekten, dalâlete düşmekten, zulme uğramaktan, cahillikten, hakkımızda cehalete düşülmüş olmasından SANA sığınırız”. buyururdu.
(Tirmizî, Daavât 35, (3423); Ebu Davûd, Edeb 112, (5094); Nesâi İstiâze 30, (8,268); İbnu Mâce, DUÂ 18, (3884).

1803-)
Resim---Enes radıyallahu anh anlatıyor.:
“Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Evinden çıkınca kim.: “ALLAH'ın adıyla, ALLAH'a tevekkül ettim, güç kuvvet ALLAH'tandır”' derse kendisine.: “İşine bak, SANA hidâyet verildi, kifâyet edildi ve korundun da” denir, ondan şeytan yüz çevirir” buyururdu.

(Tirmizî, Daavât 34, (3422); Ebu Davûd, Edeb 112, (5095); Nesâi, İstiâze (8,268)..

1804-)
Resim---Ebu Mâlik el-Eş'ari radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kişi evine girince şu DUÂı okusun: “ALLAHım! SEN’den hayırlı girişler, hayırlı çıkışlar istiyorum. ALLAH'ın adıyla girdik, ALLAH'ın adıyla çıktık, RABB’imiz ALLAH'a tevekkül ettik”. Bu DUÂyı okuduktan sonra ailesine selâm versin” buyururdu.
(Ebu Davûd, Edeb, 112, (5096).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim OTURMA-KALKMA DUÂLARı.:


1805-)
Resim--- Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim, malâyâni konuşmaların çok olduğu bir yere oturur da, oradan kalkmazdan önce şu DUÂyı okursa bu yerde oturmaktan hasıl olan günahından arınmış olur:
ALLAHım!. SEN'i hamdinle tesbih ederim. SEN’den başka ilâh olmadığına şehâdet ederim. SEN’den mağfiret diliyorum, SANA tevbe ediyor (af taleb ediyorum)”
buyururdu.

(Tirmizî, Daavât 39, (2329))

1806-)
Resim---İbnu Ömer hazretleri (radıyallahu anhümâ) anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem bir cemaatte oturduğu zaman, ashâbı için şu DUÂyı okumadan nadiren kalkardı:
ALLAHım!. Bize korkundan öyle bir pay ayır ki, bu, SANA karşı işlenecek günahlarla bizim aramızda bir engel olsun. İtaatinden öyle bir nâsib ver ki, o bizi cennete ulaştırsın. Yakîninden öyle bir hisse lutfet ki dünyevî musibetlere tahammül kolaylaşsın!.
ALLAHım!. Sağ olduğumuz müddetçe kulaklarımızdan, gözlerimizden, kuvvetimizden istifâde etmemizi nâsib et!. Aynı şeyi bizden sonra gelecek olan neslimize de nâsib et!. İntikamımızı, bize zulmedenlerden almışlardan kıl (mazlumlardan değil). Bize tecavüz edenlere karşı bizi muzaffer kıl!. Bize, dini musibet verme!. Dünyayı, ne asıl gayemiz kıl, ne de ilmimizin son hedefi. Bize merhametli olmayanı bize musallat etme!.”
buyururdu.

(Tirmizî, Daavât 73, (3497))
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim SEFERDE OKUNACAK DUÂLARı.:
1807-)
Resim--- İmâm Mâlik'e ulaştığına göre Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem sefer arzusuyla ayağını bineğinin özengisine koyduğu zaman şu DUÂyı okurdu.: Bismillah! ALLAHım! SEN seferde arkadaşım, âilemde vekilimsin. ALLAHım, bize arzı dür, seferi kolaylaştır. ALLAHım, yolun meşakkatlerinden, üzüntülü dönüşten, mal ve âilede vuku’a gelecek kötü manzaralardan SANA sığınıyorum”.
(Muvatta, İsti'zân 34, (2, 977).

1808-)
Resim---İbnu Ömer radıyallahu anhümâ anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, seferden dönerken, uğradığı her tümsekte üç kere tekbir getirir, arkadan da.: “Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerike leh, lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr.: ALLAH'tan başka ilâh yoktur. O, tekbir, ortağı yoktur, mülk O'nundur, hamd O'nadır. O herşeye kadirdir.. dönüyoruz, tevbe ediyoruz, kulluk ediyoruz, secde ediyoruz, RABB’imize hamdediyoruz. ALLAH Va'dinde sâdık oldu, kuluna yardım etti. (Hendek Harbi'nde) müttefik orduları tek başına helâk etti” buyururdu.
(Buhâri, Daavât 52, Ömer 12, Cihâd 133, 197, Megâzi 29; Müslim, Hacc 428, (1344); Muvatta, Hacc 243, (1,421); Tirmizî, Hacc 104, (950); Ebu Davûd, Cihâd 170, (2770).

1809-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor.: “Bir adam Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'e.: Yâ Resûlullah, ben sefere çıkmak istiyorum bana tavsiyede bulun!” diye talebde bulundu.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz.: “Sana ALLAH'tan korkmanı ve (yol boyu aştığın) her tepenin başında tekbir getirmeni tavsiye ediyorum!” buyurdu.
Adam döneceği sırada şu DUÂda bulundu: ALLAH'ım! Ona uzaklığı dür, yolculuğu kolay kıl!.”
(Tirmizî Daavat 47, (3441).

1810-)
Resim---Abdullah el-Hatmi radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem birisiyle vedâlaştı mı.: “Dininizi emânetinizi ve işlerinizin âkibetini ALLAH'ın muhafazasına bırakıyorum” buyururdu.
(Ebu Davûd, Cihâd 80 (2600); Tirmizî, Daavât 45, (3439).

1811-)
Resim---Abdullah İbnu Ömer radıyallahu anhümâ anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem seferde iken gece olunca şu DUÂyı okurdu: “Ey arz, benim de Sen’in de RABB’imiz ALLAH'tır. Sen’in de, (Sende bulunanların da Sende yaratılmış olanların da, Sen’in üzerinde yürüyenlerin de şerrinden ALLAH'a sığınırım. Arslanın, iri yılanın, yılanın, akrebin ve bu beldede ikâmet eden (insîlerin ve cinnî)lerin, İblis'in ve İblis neslinin şerrinden de ALLAH'a sığınırım.” buyururdu.
(Ebu Davûd, Cihâd 80, (2603).

1812-)
Resim---Havle Bintu Hakim (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz.: “Kim bir yerde konakladığı zaman şu DUÂyı okursa, oradan ayrılıncaya kadar ona hiçbir şey zarar vermez.: “Eüzü bi-kelimâtillahi't-tâmmâti min şerri mâ halâka.: ALLAH'ın eksiksiz, mükemmel kelimeleri ile, yarattıklarının şerrinden ALLAH'a sığınıyorum.” buyurmuştur.
(Müslim, 54, (2708); Muvatta, İsti'zân 34 (2, 978); Tirmizî, Daavât 41, (3433).
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim ÜZÜNTÜ ve TASA HÂLİNDE DUÂLAR.:
1813-)
Resim---Sa'd radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Balığın karnında iken, Zü'n-NûN'un yaptığı DUÂ şu idi.: "Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke inni küntü mine'z-zâlimin.: ALLAHım! SEN’den başka ilâh yoktur, SENi her çeşit kusurlardan tenzih edirim. Ben nefsime zulmedenlerdenim.” Bununla DUÂ edip de icâbet görmeyen yoktur.”buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 85. (3500).

1814-)
Resim---İbnu Abbâs radıyallahu anhümâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem üzüntü sırasında şu DUÂyı okurdu.: “Hâlim ve azîm. olan ALLAH'tan başka ilâh yoktur. Büyük Arş'ın RABBi olan ALLAH'tan başka ilâh yoktur. Kıymetli Arş'ın RABBi, arzın RABBi, Semâvât'ın RABBi olan ALLAH'tan başka ilâh yoktur!.” buyururdu.
(Buhâri, Daavât 27, Tevhid 22, 23; Müslim, Zikr 83, (2730); Tirmizî, Daavât 40, (8431); İbnu Mâce, DUÂ 17, (3883).

1815-)
Resim---el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem bir gün Mescid'e girdi. Orada Ensâr'dan Ebu Ümâme (radıyallahu anh) denen kimse ile karşılaştı. Ona.: “Ey Ebu Ümâme, niçin SENi namaz vakti dışında Mescid'de oturmuş görüyorum?” diye sordu.
“Peşimi bırakmayan bir sıkıntı ve borçlar sebebiyle Yâ Resûlullah!.” diye cevap verdi.
Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “SANA bazı kelimeler öğreteyim mi? Bunları okursan, ALLAH, SEN’den sıkıntını giderir ve borcunu öder.”
“Evet, Yâ Resûlullah, öğret!.” dedi.
“Öyleyse, dedi, akşama çıktın mı sabaha erdin mi şu DUÂyı oku: “ALLAHım üzüntüden ve kederden SANA sığınırım. Aczden ve tembellikten SANA sığınırım, korkaklıktan ve cimrilikten SANA sığınırım. Borcun galebe çalmasından ve insÂNların kahrından SANA sığınırım!.”
(Ebu Ümâme) der ki: “Ben bu DUÂyı yaptım, ALLAH benden gamımı giderdi, borcumu ödedi.”
(Ebu Davûd, Salât 367, (1555).

1816-)
Resim---Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor.: “Fâtıma radıyallahu anhâ, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e gelerek bir hizmetçi taleb etmişti. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem O'na.: “Şu DUÂyı oku(man SEN’in için hizmetçi edinmenden daha hayırlı).: “ALLAHım! SEN yedi semânın RABBi, Arş-ı Âzam'ın RABBisin. SEN bizim RABB’imiz ve herşeyin RABBisin. Tevrat, İncil ve Furkân'ı indiren, tohum ve çekirdekleri açansın. Her şeyin şerrinden SANA sığınıyorum. Her şeyin alnından yapışmışsın (dizginleri SEN’in elindedir). Evvel SENsin, SEN’den önce bir şey yoktur. Âhir SENsin, SEN’den sonra da bir şey kalmayacak. SEN zâhirsin, SEN’in üstünde bir şey mevcut değildir. SEN bâtınsın, SEN’in dışında bir şey yoktur. Benim borcumu öde, beni fukaralıktan kurtar, zengin kıl.” buyurdu.
(Tirmizî, Daavât 68, (3477); İbnu Mâce, DUÂ, 2 (3831).

1817-)
Resim---Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’i bir şey üzecek olsa şu DUÂyı okurdu.: Yâ Hayyu Yâ Kayyum, bî-rahmetike estağisu.: Ey diri olan, ey Kayyüm olan RABB’im rahmetin adına yardımını taleb ediyorum).” Ve keza şöyle derdi: “Elizzu bi-yâ-ze'l-celâli ve'l-İkrâm.: Yâ ze'l-celâli ve'l-ikrâm'i devâmlı söyleyin!." buyururdu.
(Tirmizî Daavât 99, (3522).

1818-)
Resim---Esmâ Bintu Umeys radıyallahu anhâ anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem bana: “SANA sıkıntı zamanında okuyacağın bir DUÂyı öğreteyim mi?” diye sordu ve şu DUÂyı söyledi.: “ALLAHu!,ALLAHu, RABBî!. Lâ üşriku bihi şey'en.: RABB’im ALLAH'tır, ALLAH!. Ben O'na hiçbir şeyi ortak koşmam!”buyurdu.
(Ebu Davûd, Salât 361, (1525), İbnu Mâce, Duâ 17, (3882).

1819-)
Resim---İbnu Mes'ud radıyallahu anh demiştir ki: “Kimin sıkıntısı artarsa şu DUÂyı okusun:
“ALLAHım ben SEN’in kulunum, kulunun oğluyum, câriyenin oğluyum, SEN’in avucunun içindeyim, alnım SEN’in elinde. Hakkımdaki hükmün caridir. Kazan ne olursa hakkımda adalettir. Kendini tesmiye ettiğin veya kitabında indirdiğin veya nezdinde mevcut gayb hazinesinden seçtiğin, SANA ait her bir isim adına SEN’den Kur’ÂN'ı kalbimin baharı, sıkıntı ve gamlarımın atılma vesilesi kılmanı dilerim!.”
Bu DUÂyı okuyan her kulun gam ve sıkıntısını ALLAH gidermiş, yerine ferahlık vermiştir.”

(Mecmau'z Zevaid'de (10, 136) mevcuttur. Hâkim'in Müstedrek'inde de (1,509) kaydedilmiş.)
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim HAFlZAYl GÜÇLENDİRME DUÂsı.:
1820-)
Resim---İbn Abbas radıyallahu anhümâ’dan şöyle bir rivâyet gelmektedir.: “Ali (kerremallahu vechehu) Rasûlullah’a (sallallahu aleyhi vesellem) gelerek.: “Anam babam sana fedâ olsun! Şu Kur’ÂN göğsümde durmayıp gidiyor (unutuyorum). Kendimi onu ezberleyecek güçte göremiyorum.” dedi.
Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) ona şu cevabı verdi.: “Ey Ebu’l-Hasan! (Bu meselede) ALLAH’ın sana faydalı kılacağı, öğrettiğin takdirde öğrenen kimsenin de istifâde edeceği, öğrendiklerini de göğsünde sabit kılacak kelimeleri öğreteyim mi?”
Ali (kerremallahu vechehu).: “Evet, Yâ Rasûlullah öğret!” dedi.
Bunun üzerine Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu.: “Cuma Gecesi gecenin son üçte birinde kalkabilirsen kalk. Çünkü o ÂN (meleklerin de hazır bulunduğu) meşhûd bir andır. o ÂN'da yapılan DUÂ makbuldür. Kardeşim Ya’kûb (aleyhisselâm) da evlâdlarına şöyle söyledi.: “Sizin için RABB’ime istiğfar edeceğim!.” (Yûsuf, 12/98)
Eğer o vakitte kalkamazsan gecenin ortasında kalk. Bunda da muvaffak olamazsan gecenin evvelinde kalk. Dört rekât namaz kıl.:
Birinci rekâtta, Fâtiha ile Yâ-Sîn Sûresini oku,
İkinci rekâtta Fâtiha ile Hâ-Mîm’i (Duhân Sûresi) oku,
Üçüncü rekâtta Fâtiha ile Elif-Lâm-Mîm Tenzîlü’l-Kitab’ı (Secde Sûresi) oku,
Dördüncü rekâtta Fâtiha ile Tebâreke’l-Mufassal’ı (Mülk Sûresi) oku.
Teşehhüdden sonra ALLAH’a hamdü senâ et. Bana ve diğer Peygamberlere salât oku. Mümin erkekler ve mümin kadınlar ve senden önce gelip geçen mü'min kardeşlerin için bağış dile. Sonra da şu DUÂ’yı oku.:


Resim ARAPÇASI.:


اللَّهُمَّ ارْحَمْنِى بِتَرْكِ الْمَعَاصِى أَبَدًا مَا أَبْقَيْتَنِى وَارْحَمْنِى أَنْ أَتَكَلَّفَ مَا لاَ يَعْنِينِى وَارْزُقْنِى حُسْنَ النَّظَرِ فِيمَا يُرْضِيكَ عَنِّى اللَّهُمَّ بَدِيعَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ ذَا الْجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ وَالْعِزَّةِ الَّتِى لاَ تُرَامُ أَسْأَلُكَ يَا اللَّهُ يَا رَحْمَنُ بِجَلاَلِكَ وَنُورِ وَجْهِكَ أَنْ تُلْزِمَ قَلْبِى حِفْظَ كِتَابِكَ كَمَا عَلَّمْتَنِى وَارْزُقْنِى أَنْ أَتْلُوَهُ عَلَى النَّحْوِ الَّذِى يُرْضِيكَ عَنِّى اللَّهُمَّ بَدِيعَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ ذَا الْجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ وَالْعِزَّةِ الَّتِى لاَ تُرَامُ أَسْأَلُكَ يَا اللَّهُ يَا رَحْمَنُ بِجَلاَلِكَ وَنُورِ وَجْهِكَ أَنْ تُنَوِّرَ بِكِتَابِكَ بَصَرِى وَأَنْ تُطْلِقَ بِهِ لِسَانِى وَأَنْ تُفَرِّجَ بِهِ عَنْ قَلْبِى وَأَنْ تَشْرَحَ بِهِ صَدْرِى وَأَنْ تَغْسِلَ بِهِ بَدَنِى لأَنَّهُ لاَ يُعِينُنِى عَلَى الْحَقِّ غَيْرُكَ وَلاَ يُؤْتِيهِ إِلاَّ أَنْتَ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ الْعَلِىِّ الْعَظِيمِ

Resim TÜRKÇESİ.:

ALLAHümme’rhamni biterki’l-mâ’sî ebeden. Mâ ebkaytenî ve’rhamni en etekellefe mâ lâ ya’nîni ve’rzuknî hüsne’n-nazari fîmâ yurdike annî. ALLAHümme bedîu’s-sevâti ve’l-arzi ze’l-celâli ve’l-ikrâmi ve’l-izzeti’lleti lâ turâm. EselükeYâ ALLAH!. Yâ RahmÂN!. Bi-celâlike ve nûrî-ivechike en tulzime kalbî hıfza kitâbike kemâ allemtenî verzuknî en etlüvehu alâ’n-nahvi’llezî yurzîke annî. ALLAHümme beda’s-semâvâti ve’l-arzı ze’l- celâli ve’l- ikrami ve’l- izzeti’lleti lâ türa’mü. EselükeYâ ALLAH!. Yâ RahmÂN!. Bi-celâlike ve nûri vechike en tünevvire bikitâbike basarî ve en tutlike bihi lisânî. Ve en tüferrice bihi an kalbî, ve en neşraha bihi sadrî ve en tafsile bihi bedenî. Le ennehu lâ yuinunî alâ’l-hakkı gayruke. Velâ yu’tihiillâ ente. Velâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-Aliyyi’l-Azimi…


Resim MÂNÂSI.:

ALLAH’ım! Hayatta kaldığım müddetçe bana günahları terk ettirerek merhamet eyle!. Faydası olmayan şeylere teşebbüsüm sebebiyle bana acı!. SENİ benden razı kılacak şeylere hüsn-i nazar etmemi nâsib et!. Ey göklerin ve yerlerin yaratıcısı olan YÜCE ALLAH’ım!. Ey ALLAH!. Ey RahmÂN!. CeLâLin hakkı için, Yüzün Nûru hakkı için KİTÂBını bana öğrettiğin gibi hıfzına da kalbimi zorla. SENİ benden razı kılacak şekilde okumamı nâsib et!. Ey göklerin ve yerin Yaratıcısı! CeLâLin ve Yüzün Nûru hakkı için KİTÂBınla gözlerimi nûrlandırmanı, onunla dilimi ve kalbimi açmanı, göğsümü ferahlatmanı, bedenimi yıkamanı istiyorum. Çünkü hakkı bulmakta bana ancak SEN yardım edersin, onu bana ancak SEN nâsib edersin. Her şeye ulaşmada güç ve kuvvet ancak BÜYÜK ve YÜCE OLAN ALLAH’tandır!.

Ey Ebu’l-Hasan!. (Ali kerremallahu vechehu) Bu söylediğimi üç veya yedi Cuma Gecesi yap!. ALLAH’ın izniyle DUÂ’n kabul edilecektir. Beni hak üzere gönderen Zât-ı zü’l-CELÂL’e yemin olsun ki, bu DUÂ’yı yapan hiçbir mümin, DUÂ’sının kabulünden mahrum kalmadı.” buyurdu..

İbn Abbas (radıyallahu anhümâ) der ki.: “ALLAH’a yemin olsun, Ali (kerremallahu vechehu) 5 veya 7cuma geçtikten sonra tekrar Resûlullah’a (sallallahu aleyhi vesellem) gelerek.: Yâ Resûlullah! Önceleri dört beş âyet ancak öğrenebiliyordum. Kendi kendime okuyunca onları da unutuyordum. Bugün ise, artık 40 kadar âyet öğrenebiliyorum ve onları kendi kendime okuyunca KİTÂBULLAH sanki gözümün önünde duruyor gibi oluyor. Eskiden hadisi dinliyordum da arkadan tekrar etmek istediğimde aklımdan çıkıp gidiyordu. Bugün hadis dinleyip sonra istediğimde bir başkasına ondan tek bir harfi kaçırmadan anlatabiliyorum.”
Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) bu söz üzerine Ali’ye, (kerremallahu vechehu).: Ey Ebu’l-Hasan!. KÂBE’nin RABB’ine yemin olsun SEN MÜ’MİNsin!.” buyurdu.

(Tirmizî, Daavât 125, (3565)

قَالَ سَوْفَ أَسْتَغْفِرُ لَكُمْ رَبِّيَ إِنَّهُ هُوَ الْغَفُورُ الرَّحِيمُ
Resim---“Kâle sevfe estagfiru lekum rabbî, innehu huvel gafûrur rahîm(rahîmu).: “Sizin için Rabbimden yakında mağfiret isteyeceğim. Muhakkak ki; O Gafur'dur, Rahîm'dir.” dedi.” (Yûsuf 12/98)
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim NAMAZda DUÂ.:
1821-)
Resim---Şeddad İbnu Evs radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem namazda şu DUÂ'yı okumamızı öğretiyordu.:


Resim ARAPÇASI.:


وعن شداد بن أوس رَضِيَ اللّهُ عَنْهُ قال: ]كَانَ رسُولُ اللّهِ # يُعَلِّمُنَا أنْ نَقُولَ في الصََّةِ: اللَّهُمَّ إنِّى أسْألُكَ الثَّبَاتَ في ا‘مْرِ، والْعَزِيمَةَ عَلى الرُّشْدِ، وَأسْألُكَ شُكْرَ نِعْمَتِكَ، وَحُسْنَ عِبَادَتِكَ، وَأسْألُكَ لِسَاناً صَادِقاً، وَقَلْباً سَلِيماً، وَأعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا تَعْلَمُ، وَأسْألُكَ مِنْ خَيْرِ مَا تَعْلَمُ، وَأسْتَغْفِرُكَ مِمَّا تَعْلَمُ[. أخرجه النسائِى .

Resim TÜRKÇESİ.:

ALLAHümme innî eselüke sebâte fî emri, ve’l-azimete alâ rüşdi, ve eselüke şükre ni’metike, ve hüsne ibâdetike, ve eselüke lisânen sadikan, ve kalben selimen, ve euzû bike min şerri mâ ta’lamü, ve eselüke min hayri mâ ta’lamü, ve estagfirüke mimmâ ta’lamü..


Resim MÂNÂSI.:

ALLAH’ım! SEN’den İŞte (dinde) sebât etmeyi, doğruluğa da azmetmeyi istiyorum. Kezâ ni’metine şükretmeyi, SANA güzel ibâdette bulunmayı taleb ediyor, doğruyu konuşan bir dil, eğriliklerden uzak bir kalb diliyorum. ALLAHım, SEN’in bildiğin her çeşit şerden SANA sığınıyorum, bilmekte olduğun bütün hayırları SEN’den istiyorum, bildiğin günahlarımdan SANA istiğfar ediyorum!.

(Tirmizî, Daavât 22, (3404); Nesâi, Sehv 61.)
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim GİYİNME DUÂLARı.:

1822-)
Resim---el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem elbiseyi yenilediği zaman şu DUÂ'yı okurdu.:
ALLAH’ım!. Hamd SANAdır. -(giydiği şey ne ise) ismen söyleyerek- Bunu bana SEN giydirdin. Bunun hayırlı olmasını, yapılış gayesine uygun olmasını diliyor, şerrinden ve yapılış gayesine uygun olmamasından da SANA sığınıyorum!."
(Ebu Davûd, Libas 1, (4020); Tirmizî, Libâs 29, (1767).)

Resim

1823-)
Resim---Ebu Ümâme radıyallahu anh anlatıyor.: “İbnu Ömer radıyallahu anhümâ yeni bir elbise giymişti ve şöyle DUÂ' etti.: “Avretimi örtebileceğim ve hayatta güzellik sağlayabileceğim bir elbise giydiren ALLAH'a hamd olsun.”
Sonra şunu söyledi.: “Ben Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’i dinledim.: “Kim yeni bir elbise giyer, böyle söyler, daha sonra da eskittiği elbiseyi tasadduk ederse, sağken de öldükten sonra da ALLAH'ın himâyesi, hıfzı ve örtmesi altında olur.” buyurdu.

(Tirmizî, Daavât 119, (3555); İbnu Mâce, Libâs 2, (3557).
En son çilekeş tarafından 14 Ara 2021, 06:59 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim YEMEK DUÂLARı.:

1824-)
Resim---Ebu Said radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem bir şey yeyip içti mi şu DUÂ'yı okurdu.: Bize yedirip içiren ve bizi Müslümanlardan kılan ALLAH'a Hamdolsun!."
(Tirmizî, Daavât 75, (3453); Ebu Davûd, Et'ime 53, (3850); İbnu Mâce, Et'ime 16, (3283)..)

Resim

1825-)
Resim---Muâz İbnu Enes radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim bir şey yer ve: “Bana bu yiyeceği yediren ve tarafımdan hiçbir güç ve kuvvet olmadan bunu bana rızık kılan ALLAH'a hamdolsun” derse geçmiş günahları aff olunur” buyurdu.
(Ebu Davûd, Libâs 1, (4023); Tirmizî, Da'avât 75, (3454); İbnu Mâce, Et'ime 16, (3285).

Ebu Davûd'un rivâyetinde şu ziyâde var.: “Kim bir elbise giyer ve: “Bunu bana giydirip, tarafımdan bir güç ve kuvvet olmaksızın beni bununla rızıklandıran ALLAH'a hamdolsun” derse geçmiş ve gelecek günahları affedilir.”

Resim

1826-)
Resim---Muâz İbnu Enes radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.:“Muhakkak ki ALLAH, kulun bir şey yiyip hamdetmesinden veya bir şey içip hamdetmesinden razı olur.”
(Müslim, Zikr 89, (2734); Tirmizî, Et'ime 18, (1817).

Resim

1827-)
Resim---Enes radıyallahu anh anlatıyor.: “Resulullah (aleyhisselâm) Sa'd İbnu Ubâde'nin yanında ekmek ve zeytinyağı yemişti. Sonunda şöyle bir DUÂ buyurdu.: “Yanınızda oruçlular yemek yesin, yemeğinizden ebrarlar yesin, üzerinize melekler DUÂ etsin.”
(Ebu Davûd, Et'ime 55, (3854)

Ebu Davûd'un Câbir radıyallahu anh'den kaydettiği diğer bir rivâyette şöyle denir.: “Ebu'l-Heysem bir yemek hazırladı, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ve Ashâbın'ı (radıyallahu anhüm) dâvet etti. Peygamber yemekten kalkınca.: “Kardeşinizi mükâfaatlandırın!” buyurdu. Ashâb: “Mükâfaatı da ne?” diye sordular. Efendimiz: “Kişinin evine girilip yemeği yendi, içeceği içildi mi ev sâhibi için DUÂ edilir. İşte bu onun mükâfaatıdır” cevabını verdi.”
Kullanıcı avatarı
çilekeş
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 154
Kayıt: 04 Ağu 2011, 18:34

Re: KÜTÜB-i SİTTE HADİSLERinde DUÂ

Mesaj gönderen çilekeş »

Resim

KÜTÜB-i SİTTE.:
Buhârî ve Müslim’in el-Câmiʿu’s-sahîh’leri ile,
Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî’nin es-Sünen’leri..


Resim KAZA-yı HACET DUÂLARı.:

1828-)
Resim--- Enes radıyallahu anh anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem,kazâ-yı hâcet için helâya girdiği zaman şu DUÂyı okurdu.: “ALLAHümme inni eüzu bike mine'lhubsi ve'l-habais.: ALLAHım!. Pislikten ve (cin ve şeytan gibi) kötü yaratıklardan SANA sığınırm."
(Buhâri, Vudü 9, Da'avât 15; Müslim, Hayz 122, (375); Tirmizî, Tahâret 4, (5); Ebu Davûd Tahâret 3, (4,5); Nesâi, Tahâret 18, (1, 20).
Resim
1829-)
Resim---Âişe radıyallahu anhâ anlatıyor.: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem helâdan çıkınca.: "Gufrâneke.: Affını taleb ediyorum!." derdi.
(Ebu Davûd, Tahâret 17, (30); Tirmizî, Tahâret 5, (7); İbnu Mâce, Tahâret 10, (300))

Resim
Tirmizî'nin Ali kerremallahu vechehu'den kaydettiği diğer bir rivâyette .: .: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Helâya girdiği zaman insÂNoğlunun avretleri ile cinnilerin gözleri arasındaki perde, kişinin “bismillah” demesidir.”
Cevapla

“Dua Köşesi” sayfasına dön