HER GÜN BİR HADİS EKLEYELİM - 2

Hergün bir Hadis-i Şerif.
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in: "Nasılsanız öyle idâre edilirsiniz!" buyurmuştur.

(Deylemî, Müsned III/305 (4918); Aclûnî, Keşfü'l-Hafa II/166 (1997)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Ebu Hureyre (radiyallahu anhu): "(Önce) en yakın akrabanı uyar!" (Şuarâ 26/214) âyeti celilesi inince Resûlullah (sav) Kureyş'i dâvet etti ve (konuşmasının bir yerinde): "Yâ Fatmâ! Nefsini ateşten kurtar! Ben sizin için ALLAH yanında hiçbir şeye sahib değilim!" buyurmuştur.

(Müslim, Îmân 348)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

İmam Ali (keremullahi veche) den Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Kim kendi malından ALLAH rızası için biri mescid bina ederse ALLAH da ona cennette bir ev bina eder." buyurdu.
(Zevâidde)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sizden biri namaza durduğu zaman, hiç şüphesiz ALLAH Tealâ onun önünde (vechinde, özünde) olur..." buyurdu. (Buharî, Edeb 75)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): “Bir saatlik tefekkür altmış senelik (nâfile) ibâdetten daha hayırlıdır.” buyurmuştur.
(Aclûnî, Keşfü’l-Hâfâ I/370)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Hz. Ebü Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Sehâvet sahibi ALLAH'a yakındır, insanlara yakındır, cennete yakındır, cehennemden uzaktır. Cimri ise ALLAHtan uzaktır, insanlardan uzaktır, cennetten uzaktır, cehenneme yakındır. Câhil sehâvet sahibini ALLAH, cimri ibadet düşkününden daha çok sever."

Tirmizî, Birr 40, (1962).
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "ALLAHı zikretmeden fazla konuşmayın, çünkü ALLAH zikredilmeden yapılan çok konuşma kalb için kasvettir (katılık, sertlik) ve insanların ALLAH dan en uzak olanı da kalbi kasvetli olanlarıdır.!" buyurdu.

(Kenzü'l-Ummal, I/1840, 1895)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): " ALLAH (cc)'ın 99 ismi vardır. Kim bunları ezberlerse cennete girer. ALLAH tektir, teki sever." buyurmuştur.
(Ebu Hureyre (ra) dan; Buhârî, Da'avât 68; Müslim, Zikr 5-2677; Tirmizî, Da'avât 87-3502)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Men istevâ yevmehu fehûve magbunun: İki günü eşit olan ziyandadır." buyurdu. (Deylemî, Firdevs III/611 (5910)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

http://www.muhammedinur.com/modules.php ... e&pid=4052

--- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sizin sürdüğünüz dünya hayatında (iki şey) bana hoş göründü: Kadın ve güzel koku; bununla beraber namaz kılmak gözümün nûrudur." buyurdu. (Nesâî, 28/2,36/1; İmâmı Ahmed, Müsned III-128,285)

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Salât için "nûr-i aynî: gözümün nûru" buyururken a'yân-ı sabite nûrunu işaret etmiştir.
"Kün!" oluşumunda nun (asl, Nûrullah), vâv (sav) vesilesi ile kâf'ta ayn (a'yân-ı sabite, kâinâtn çekirdeği) "fe yekun!" oluvermektedir.
Ayn'ın nûn'a sılası (rücû'u, tekrar kavuşumu) ise salâttır.
Basar ve basîret nûru olan salât...
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Rasûlullah Sallallahu Aleyhi Vessellem: "Allah kadar medh ve senâ olunmayı seven hiç bir kimse yoktur. Bunun için Allah kendisini medh etmiştir. Allah'tan daha kıskanç hiç bir kimse de yoktur. Bundan dolayı Yüce Allah bütün çirkin fiilleri haram kılmıştır." buyurdu.

(Abdullah b. Mesûd (r.a.) dan; Sahih-i Müslim, 4955)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim--- Rasulullah s.a.v. şöyle buyurmuştur: “İnsanın kuyruk sokumu kemiği (acbü'z-zeneb) dışındaki her şeyi, ölümünden sonra çürüyüp yok olacaktır. Kıyamet günü tekrar diriltme bu çürümeyen parçadan olacaktır.”
(Buhârî, "Tefsîr", 39/3; Müslim, "Fiten", 141, 142).
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Ehl-i beytimi ve Eshabımı çok sevenin, Sırat köprüsünden geçerken ayağı kaymaz.” (Deylemî)
Resim
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Ebu Musa (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"İşittiği şeyin verdiği ezaya azîz ve celil olan Allah'tan daha sabırlı kimse yoktur. Çünkü O'na şirk koşulur, evladlar nisbet edilir. O, yine de onlara âfiyet ve rızık vermeye devam eder."

Buharî, Edeb: 71, Tevhîd: 3; Müslim, Sıfâtu'l-Münâfıkîn: 49, (2803)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh...

Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :
Kim bir şey hususunda yemin eder, sonra da hilafını daha hayırlı görürse, derhal kefaret vererek yemininden vazgeçsin ve yemin ettiği husustan daha hayırlı olanı yapsın.
Tirmizi, 1530
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Ebi'l-Cevzâi rahimehullah anlatıyor:

"Hasan İbnu Ali (radıyallahu anhümâ)'ye:
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'dan ne ezberledin?" diye sordum.
Şu cevabı verdi:
"Aleyhissalâtu vesselâm'dan "Sana şüphe veren şeyi terket, emin olduğun şeye ulaşıncaya kadar git. Zira sıdk (doğruluk) kalbin itminanıdır, yalan şüphedir."


Tirmizî, Kıyâmet: 61, (2520); Nesâî, Eşribe: 50, (8, 327, 328)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Hârise İbnu Vehb (radıyallahu anh) anlatıyor:

"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Sadaka verin. Kişinin eline parayı alıp sadaka olarak vermek üzere çıktığı ve fakat kendisine bağışta bulunulan kimsenin "Bunu dün getirmiş olsaydın kabul ederdim, ama şu anda ona ihtiyacım yok" diye cevap vereceği ve böylece sadakasını kabul edecek bir kimseyi bulamadan sadakası elinde olduğu halde geri döneceği zaman yakındır."

Buharî, Fiten: 24, Zekât: 9; Müslim, Zekât: 58, (101.1); Nesâî, Zekât: 64, (5,77)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Sadaka vermede acele edin. Çünkü belâ sadakanın önüne geçemez."

(Rezîn tahriç etmiştir. (Câmi'u's-Sagîr şerhi Feyzu'l-Kâdir'de mevcuttur) 3, 195)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

اَلدِّينُ النَّصِيحَةُ قُلْنَا: لِمَنْ )يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟( قَالَ: لِلَّهِ وَلِكِتَابِهِ وَلِرَسُولِهِ وَلأئِمَّةِ الْمُسْلِمِينَ وَعَامَّتِهِمْ

(Allah Rasûlü) "Din nasihattır/samimiyettir" buyurdu. "Kime Yâ Rasûlallah?" diye sorduk. O da; "Allah'a, Kitabına, Peygamberine, Müslümanların yöneticilerine ve bütün müslümanlara" diye cevap verdi.

Müslim, İmân, 95.
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

إنَّ مِمَّا أدْرَكَ النَّاسُ مِنْ كَلاَمِ النُّبُوَّةِ:

إذَا لَمْ تَسْتَحِ فَاصْنَعْ مَا شِئْتَ

İnsanların Peygamberlerden öğrenegeldikleri sözlerden biri de: "Utanmadıktan sonra dilediğini yap!" sözüdür.

Buhârî, Enbiyâ, 54; EbuDâvûd, Edeb, 6.
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Ebû Saîd el-Hudrî Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’in şöyle dediğini nakleder:
“Allah şöyle buyuracaktır:
“Melekler şefâat etti, mü’minler de şefâat etti.
Geriye en çok merhamet sahibi olan Allah kaldı.”
Bundan sonra bir grup insanı ateşten alarak, içlerinden dünyâda iken hiçbir hayır işlemeyip de cehennemde kömüre dönmüş bir çok kimseleri çıkaracak ve cennetin önünde Hayat Nehri denen bir nehre onları bırakacak (...)
Sonra Yüce Allah şöyle buyuracak:
“Cennete giriniz, gözünüzün görebildiği ne varsa sizindir.”
Onlar:
“Ey Rabbimiz! Sen âlemlerden hiç kimseye vermediğini bize ihsân ettin” diyecekler.
Allah:
“Benim indimde size vereceğim bundan daha değerli bir şey vardır” buyuracak.
“Bundan daha değerli ne olabilir?” diyecekler.
Allah cevap verecek:
“Benim rızam! Artık bundan sonra size ebediyyen gazâb etmem!”


(Hadîsin tamamı için bkz. Müslim, Îman, 302)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Enes b. Mâlik (radiyallahu anhu) Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şöyle dediğini nakleder:

“Allah arzı yarattığı vakit, arz sarsılmaya başladı.
Bunun üzerine Allah dağları yarattı ve onları arzın üzerine yerleştirdi.
Böylece arz sükunet buldu.
Melekler, dağların gücünden hay¬rete düştüler ve şöyle sormaktan kendilerini alamadılar:
“Yâ Rabbî, yaratıkların içinde dağlardan daha güçlü bir şey var mıdır?”
“Evet, demir!” Buyurdu Allah.
“Yâ Rabbî, yaratıkların içinde demirden daha güçlü bir şey var mıdır?” diye sordular.
“Evet ateş!”
“ Yâ Rabbî, yaratıkların içinden ateşten daha güçlü bir şey var mıdır?”
“ Evet, su!”
“ Yâ Rabbî, yaratıkların içinden sudan daha güçlü bir şey var mıdır?”
“ Evet, rüzgâr!”
“ Yâ Rabbî, yaratıkların içinde rüzgârdan daha güçlü bir şey var mıdır?”
“ Evet, sağ eliyle bir yardımda bulunan ve onu sol elinden gizleyen insan oğlu!”


(Tirmizî, Tefsir, 113)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Hz. Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) 'ın şöyle söylediğini işittim:

"Dostunu severken ölçülü sev, günün birinde düşmanın olabilir. Düşmanına da buğzunu ölçülü yap, günün birinde dostun olabilir."

Tirmizî, Birr: 60, (1998)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Habbâb İbnu'l-Eret (radıyallahu anh) anlatıyor:

"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Ka'be'nin gölgesinde bir bürdeye yaslanmış otururken, gelip (müşriklerin yaptıklarından) şikâyette bulunduk:
"Bize yardım etmiyor musun, bize dua etmiyor musun?" dedik. Şu cevabı verdi:
"Sizden önce öyleleri vardı ki, kişi yakalanıyor, onun için hazırlanan çukura konuyor, sonra getirilen bir testere ile başının ortasından ikiye bölünüyordu. Bazısı vardı, demir taraklarla taranıyor, vücudunda sadece et ve kemik kalıyordu. Bu yapılanlar onları dininden çeviremiyordu. Allah'a kasem olsun Allah bu dini tamamlayacaktır. Öyle ki, bir yolcu devesine bindi mi San'a'dan kalkıp Hadramevt'e kadar gidecek, Allah'tan başka hiçbir şeyden korkmayacak, koyunu için de sadece kurttan korkacak. Ancak siz acele ediyorsunuz."


Buhari, Menâkıbu'l- Ensâr: 29, Menâkıb: 25, İkrâh: 1; Ebu Dâvud, Cihâd: 107, (2649); Nesâî, Zînet: 98, (8, 204)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Kardeşine zalim de olsa mazlum da olsa yardım et."
"Mazlumsa yardım ederim, zâlime nasıl yardım ederim?" diye sorulmuştu.
"Onu zulümden alıkoyarsın, bu da ona yardımdır" buyurdu."


Buhârî, Mezâlim: 4, İkrah: 7; Tirmizî, Fiten: 68, (2256)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Cevapla

“►Günün Hadisi◄” sayfasına dön