Kerbela'da Su Diye
- zahidzenderun
- Özel Üye
- Mesajlar: 1026
- Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00
Kerbela'da Su Diye
Kerbela'da Su Diye
Kerbeladan günümüze,
Döner gelir, her yıl bize.
Yaslar dolar, evimize,
Yanar içim, su, su diye
Yavuzhandan bugünlere,
İftira vardır bizlere,
Her asırda, zulüm bize
Yanar içim, su, su diye
Ne dine ne milliyete
Katarız, şehit, şehide,
Kıyılmaz aman diyene,
Yanar içim, su, su diye
Necefde; İmam Aliye,
Kerbelada; Hüseyine,
Zehir verdiler, Hasana,
Yanar bağrım, su, su diye
Gözyaşlarım, döndü sele,
Şehitler yara, içimde,
Matem derler bu güne,
Yanar içim, su, su diye
Susuz kalan, şehitlere,
Derman yoktur bu dertlere,
Canım versem olmaz çare,
Yanar bağrım, su, su diye
Kara giydim, kan ağladım,
Hep aklımda, unutmadım,
Unutsam, olurum zalım,
Su, su, diye yanar bağrım.
Kerbela, yürekte yâre,
Bu dert, bende pare, pare,
Ölürsem, mezarım bile,
Yanar, Şaha su, su diye
Zulüm gören insanlara,
Yanan kesilen canlara,
Öldürüp ad, koyanlara,
İnsaf et; su diyen cana.
Hakkı bilen hak diyene,
Su verilmez mi? Ölene,
Lanet; olsun öldürene,
Yanar içim su, su, diye
Kerbeladan Çaldırana,
Çaldırandan, Sivaslara,
Çorum, Maraş, Malatyaya
Su diyenler yandı nara
Bu yaralar, başka yara,
İnsan olanın, insana,
Revamıdır, zulümü ha!
Kıyamam su, diyen cana
Demoğlu; nedir çaresi,
Kerbeladan gelir sesi,
Feryatları, inlemesi,
Kulağımda, su, su, sesi
Haydar Demoğlu
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
- islaminesil
- Aktif Üye
- Mesajlar: 111
- Kayıt: 01 Haz 2008, 02:00
...Ya Hüseyn-i Kerbela
Senki Ruhuma Kattığım Nurun Eseri ..
Ya Evlad-ı ResulULLAH
Senki Şehitsin Ezelden Ebedi ..
Ya Evlad-ı FATIMA
Senki EFENDİMİN Güzeli
Ya Şehid-i Hüseyn-i
Sen Gidince Güz Oldu Gönüller Bahçeler Zemheri ...
08.01.2009 02:38
Senki Ruhuma Kattığım Nurun Eseri ..
Ya Evlad-ı ResulULLAH
Senki Şehitsin Ezelden Ebedi ..
Ya Evlad-ı FATIMA
Senki EFENDİMİN Güzeli
Ya Şehid-i Hüseyn-i
Sen Gidince Güz Oldu Gönüller Bahçeler Zemheri ...
08.01.2009 02:38
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/imzamnwi1.jpg[/img]
- zahidzenderun
- Özel Üye
- Mesajlar: 1026
- Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00
Ey şehid-i Kerbelaya ağlayan,
nâr-ı firkatle ciğerin dağlayan..
Müslüman ile alâkayı kesmek onun kanını dökmek gibidir.
Hadis-i Şerif]
Ey yetim başlarımızı, ben de sizin gibiydim diye
okşayan hüzün peygamberi!
Zulumlerle, ölümlerle, hastalıklarla, ayrılıklarla malul dünyamızda
Şimdi her yer Kerbela, her gün Aşura. Irak, Kerbela, Filistin Kerbela.
Hani kurak günlerin ardından bir ümitle beklenip duran yağmur
geliverir ya
işte öyle geldin alemin vahşetinin üstüne
öyle geldin cehaletin dalaletin garabetin kulaklığı üstüne
Ey beklenen peygamber, ey müjdelenen nebi
Sabır ve çileyle geçen günlerimizin saniyeleri adedince selam olsun
Aşkından yaşaran gözler adedince selam olsun sanaa
Resulallah aşk ile şehadete gidenlere ve
gidenlerin ardında bıraktığı mahzun ümmetine
Şefaat eyle Allah aşkına.
Mevlam, Şühedayı Kerbela hürmetine,
onların başlarını verdikleri mânevi değerlere sahip çıkmayı,
halleriyle hallenmeyi, Muharremin sırrı hikmetini idrâk etmeyi
cümlemize nasip etsin, yeryüzündeki Huseynlerin yardımcıları olsun.
Zulme maruz kardeşlerimizin üzerine sabır yağdırsın
Dertlerine hiç ummadıkları yerden derman eriştirsin inşallah
Şevkullah ve Zikrullah gönüllere nakşola
Şefaat û nebi cümlemize nasib ola efendim..
nâr-ı firkatle ciğerin dağlayan..
Müslüman ile alâkayı kesmek onun kanını dökmek gibidir.
Hadis-i Şerif]
Ey yetim başlarımızı, ben de sizin gibiydim diye
okşayan hüzün peygamberi!
Zulumlerle, ölümlerle, hastalıklarla, ayrılıklarla malul dünyamızda
Şimdi her yer Kerbela, her gün Aşura. Irak, Kerbela, Filistin Kerbela.
Hani kurak günlerin ardından bir ümitle beklenip duran yağmur
geliverir ya
işte öyle geldin alemin vahşetinin üstüne
öyle geldin cehaletin dalaletin garabetin kulaklığı üstüne
Ey beklenen peygamber, ey müjdelenen nebi
Sabır ve çileyle geçen günlerimizin saniyeleri adedince selam olsun
Aşkından yaşaran gözler adedince selam olsun sanaa
Resulallah aşk ile şehadete gidenlere ve
gidenlerin ardında bıraktığı mahzun ümmetine
Şefaat eyle Allah aşkına.
Mevlam, Şühedayı Kerbela hürmetine,
onların başlarını verdikleri mânevi değerlere sahip çıkmayı,
halleriyle hallenmeyi, Muharremin sırrı hikmetini idrâk etmeyi
cümlemize nasip etsin, yeryüzündeki Huseynlerin yardımcıları olsun.
Zulme maruz kardeşlerimizin üzerine sabır yağdırsın
Dertlerine hiç ummadıkları yerden derman eriştirsin inşallah
Şevkullah ve Zikrullah gönüllere nakşola
Şefaat û nebi cümlemize nasib ola efendim..
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
- zahidzenderun
- Özel Üye
- Mesajlar: 1026
- Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00
Ey şehid-i Kerbelaya ağlayan,
nâr-ı firkatle ciğerin dağlayan..
Belâ-yı Ehl-i Beytin yazmağa imkan mı var,
asla...
Söz ağlar, söyleyen ağlar,
kalem ağlar, yazan ağlar
nâr-ı firkatle ciğerin dağlayan..
Belâ-yı Ehl-i Beytin yazmağa imkan mı var,
asla...
Söz ağlar, söyleyen ağlar,
kalem ağlar, yazan ağlar
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
- zahidzenderun
- Özel Üye
- Mesajlar: 1026
- Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00
Dilâ geldi yine eyyâm-ı mâtem
Bu rûz-ı bî-vefâda olma hurrem
Hemân hasretle kan ağla dem â dem
Muharremdir meded ey dil muharrem
- Hüzün ki en çok yakışandır bize
Madem mah-ı Muharremdir zaman mersiyeler, maktel-i Hüseyinler okunsun
Yara derin, muhabbet kanamalarından göze nem, gönle elem dokunsun
Bu mateme aşina gönüllere ikram eylediğimiz
mânayı imkan ve iktidarımız nisbetince sizlerle paylaşırken
biz dahi bu güzelliklerden bu hüzünden hisseyab olmak dileriz.
Malumâliniz mersiye bir kimsenin vefatı üzerinde duyulan üzüntüyü beyan amacıyla yazılan manzum eserdir.
Maktel ise sadece şah-ı Kerbalaya duyulan derin hüznün, matemin sesidir.
Mersiyelerdeki hususiyeti aksettirebilmek için şairin mersiye yazdığ kişiyi, canı gönülden sevmesi gerekir, gönülden yanması gerekir ki mersiyesi yakıcı olsun, kuru olmasın.
Tahirül Mevlevi o kıvama ermemiş şairler için söylemiş olsa gerek:
Biçare şair asla tanımadığı merhumun meziyat-ı güzidesinden bahseder. Ve ruhi mağfurunu cennete sokacağım diye fisebillah uğraşır durur. Kabir taşları gibi soğuk bir kaç beyit yazabilirse meyyitin velisine tutuşturup elinden yakasını kurtarır.
Medeniyetimizin seslerinin kadim tarihine baktığımızda Muharrem münasebetiyle mevlid de okutulduğunu görüyoruz. Cumhuriyet öncesine kadar Anadolunun bazı şehirlerinde devam eden bu geleneğin XVI. yüzyıla kadar götürülebileceği Hâşimî divanındaki, Şeb-i âşûrâda mevlid okunup tevhid olunduğudur başlıklı bir tarih manzumesinden anlaşılmaktadır. Namazdan sonra meydanda iki sıra halinde toplanan cemaatin arasında sebilciler, mersiye ve ilâhiler okuyarak su dağıtırdı. Cemaat, Hz. Hüseyinin hâtırasına hürmeten içinde Esmâ-i hüsnâ ve Yasin sûresinin yazılı olduğu bakır taslarla dağıtılan sudan birer yudum alırdı.
Muharrem ayında tekkelerde yapılan zikirlerde okunmak üzere Muharrem ilâhileri adıyla pek çok eser bestelenmiştir. Kerbelâ şehidleri için su dağıtan sebilcilerin mersiye, kaside ve Muharrem ilâhileri okuyarak dolaştıkları bilinmektedir. Son yılların tanınmış zâkirlerinden Hüseyin Sebilci bunlardandır.
Vakt-i şerif, Muharrem, ömür ve şahsiyetlerimiz,
ahir ve akibet, zahir ve batınlarımız hayrola,
Aşkullah, Muhabbettullah, Marifetullah,
Şevkullah ve Zikrullah gönüllere nakşola
Şefaat û nebi cümlemize nasib ola efendim
Mevlam ateş-i aşkınızı ziyâde eylesin
Gam ve telaş sizlerden uzak olsun da
huzur bulasınız efendim
_ALINTIDIR_
Bu rûz-ı bî-vefâda olma hurrem
Hemân hasretle kan ağla dem â dem
Muharremdir meded ey dil muharrem
- Hüzün ki en çok yakışandır bize
Madem mah-ı Muharremdir zaman mersiyeler, maktel-i Hüseyinler okunsun
Yara derin, muhabbet kanamalarından göze nem, gönle elem dokunsun
Bu mateme aşina gönüllere ikram eylediğimiz
mânayı imkan ve iktidarımız nisbetince sizlerle paylaşırken
biz dahi bu güzelliklerden bu hüzünden hisseyab olmak dileriz.
Malumâliniz mersiye bir kimsenin vefatı üzerinde duyulan üzüntüyü beyan amacıyla yazılan manzum eserdir.
Maktel ise sadece şah-ı Kerbalaya duyulan derin hüznün, matemin sesidir.
Mersiyelerdeki hususiyeti aksettirebilmek için şairin mersiye yazdığ kişiyi, canı gönülden sevmesi gerekir, gönülden yanması gerekir ki mersiyesi yakıcı olsun, kuru olmasın.
Tahirül Mevlevi o kıvama ermemiş şairler için söylemiş olsa gerek:
Biçare şair asla tanımadığı merhumun meziyat-ı güzidesinden bahseder. Ve ruhi mağfurunu cennete sokacağım diye fisebillah uğraşır durur. Kabir taşları gibi soğuk bir kaç beyit yazabilirse meyyitin velisine tutuşturup elinden yakasını kurtarır.
Medeniyetimizin seslerinin kadim tarihine baktığımızda Muharrem münasebetiyle mevlid de okutulduğunu görüyoruz. Cumhuriyet öncesine kadar Anadolunun bazı şehirlerinde devam eden bu geleneğin XVI. yüzyıla kadar götürülebileceği Hâşimî divanındaki, Şeb-i âşûrâda mevlid okunup tevhid olunduğudur başlıklı bir tarih manzumesinden anlaşılmaktadır. Namazdan sonra meydanda iki sıra halinde toplanan cemaatin arasında sebilciler, mersiye ve ilâhiler okuyarak su dağıtırdı. Cemaat, Hz. Hüseyinin hâtırasına hürmeten içinde Esmâ-i hüsnâ ve Yasin sûresinin yazılı olduğu bakır taslarla dağıtılan sudan birer yudum alırdı.
Muharrem ayında tekkelerde yapılan zikirlerde okunmak üzere Muharrem ilâhileri adıyla pek çok eser bestelenmiştir. Kerbelâ şehidleri için su dağıtan sebilcilerin mersiye, kaside ve Muharrem ilâhileri okuyarak dolaştıkları bilinmektedir. Son yılların tanınmış zâkirlerinden Hüseyin Sebilci bunlardandır.
Vakt-i şerif, Muharrem, ömür ve şahsiyetlerimiz,
ahir ve akibet, zahir ve batınlarımız hayrola,
Aşkullah, Muhabbettullah, Marifetullah,
Şevkullah ve Zikrullah gönüllere nakşola
Şefaat û nebi cümlemize nasib ola efendim
Mevlam ateş-i aşkınızı ziyâde eylesin
Gam ve telaş sizlerden uzak olsun da
huzur bulasınız efendim
_ALINTIDIR_
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]