Allah’ı bu dünyada niçin göremiyoruz?

Sorularınızı Ayet ve Hadisler ışığında cevaplamaya çalışacağız.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
MINA
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2740
Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00

Allah’ı bu dünyada niçin göremiyoruz?

Mesaj gönderen MINA »



Allah’ın bir ismi Nur’dur. Nuranî varlıklar olan meleklerden, güneş ışığına ve kâinatı doldurmuş bütün ışınlara kadar her şey bu ismin değişik tecellilerini taşımaktadır. İnsan gözü, bu dünyada, sadece madde alemini görür. Ne kendi ruhunu, ne amellerini yazan melekleri görebilir, ne de ışınlar âlemini.


İnsan gözünün kainatta mevcut ışınların ancak % 2.5 kadarını görebildiği tespit edilmiştir. Bu göz ile bu alemde bütün nuranî varlıkları yaratan Allah’ın görülmesini beklemek, en azından, fizik kanunlarına zıt bir anlayış olur.

Konunun bir başka yönü de insanların bu dünyada imtihan olmalarıdır. Allah’ın görünmesi bu imtihan sırrına da ters düşer. Bu dünyaya gönderilişimizin gayesi Allah’ı tanımak ve ibadet etmek olduğuna göre ve insanlarda inanıp inanmamak arasında bırakıldıklarına göre, eğer göz ile görme olsaydı o zaman herkes ister istemez inanmak zorunda kalacak ve imtihan sırrı ortadan kalkacaktı.

Bediüzzaman’ın ifadesine göre Ebu Cehil gibi kömür ruhlular ile Hz. Ebu Bekir gibi elmas ruhlular aynı seviyede kalacaktı.


Allah’ı gözümüzle görmememizin nedeni, kudret ve ilmiyle her şeyi kapsamasından ve zıddının yokluğundandır.


Mesela, atmosferin yer küreyi her yandan kuşatması gibi, güneşin de bütün feza âlemini kuşattığını farz etsek, o zaman güneşi göz ile görmek mümkün olmaz.

Her yer güneşin ışığıyla kaplandığından güneş görünmez olur. Hem gece gibi bir zıddı da olmadığından güneş görülmez ve mahiyeti anlaşılmaz. Bununla beraber, ışığıyla her yerde bulunan ve her yeri kapsayan güneşin varlığını inkâr etmek de cehalet olur.


Aynı mantık perspektifi içerisinde, isim ve sıfatlarıyla her şeyi kuşatan ve her yerde hazır olan ve zıddı olmayan Allah’ın da göz ile görülmemesini anlayabiliriz.


Ahirette ise durum tamamen farklıdır. Cennet ehlinin ruhları bedenlerine galip gelecektir. Burada gölge hükmünde olan varlıklarının aslı orada yaratılacaktır.

İnsan her yönüyle cennete layık ve ondaki her türlü ihsanlardan faydalanabilecek bir varlık olarak cennete girecektir. Cennette bile rü’yet hadisesinin sürekli olmayışı üzerinde düşünmek gerekir.


Demek oluyor ki, cennet ehli, rü’yete mazhar olacakları zaman ayrı bir hale girecekler ve bu İlâhî ikram kendine mahsus ayrı bir ortamda gerçekleşecektir. Nitekim, rü’yetten döndüklerinde ailelerinin onları tanıyamayacakları yolundaki haberler de bunu göstermektedir.

Sorularla İslamiyet


RÜ'YET

Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemin yolunda, tam izinde giden büyüklere rü'yet devletinden bu dünyâda büyük pay namazda olmaktadır. Bu dünyâda Allahü teâlâyı görmek mümkün değildir. Dünyâ buna elverişli değildir. Fakat O'na tâbi olan büyüklere namaz kılarken rü'yetten bir şeyler nasîb olmaktadır. (Abdülhakîm bin Mustafâ)

Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem mi'râc gecesi (Receb-i şerîfin yirmi yedinci kandil gecesi) dünyâdan çıkıp âhirete gitti. Cennet'e girdi ve Allahü teâlâyı rü'yet devleti ile şereflendi. (İmâm-ı Gazâlî)

Rü'yet, Cennet ehlinin cümlesi içindir, bâzısının görmesi, bâzısının görmemesi hakkında bir söz bildirilmemiştir. (İmâm-ı Rabbânî)
''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''

Hacc / 78
Kullanıcı avatarı
mim ile nun
Üye
Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: 08 Kas 2012, 18:22

Re: Allah’ı bu dünyada niçin göremiyoruz?

Mesaj gönderen mim ile nun »

Haddim olmayarak buraya öğrendiğim bir kaç kelam ekleyeyim dedim

İnsan madde konumunda olan havayı dahi göremezken LATİF olan Allahı görmesi mümkün değildir ancak ZAT sıfatta gizlenmiştir yani gören göz havayı dahi görmezken gören gönül çiçekteki Allahı görebilir tabi o gönül gözünü açarsa kişinin inş. yanlış hatırlamıyorumdur öyle ise düzeltilsin kıymetli münir derman bir sözünde : Gayb görünmeyen değil görülmeyendir demiştir.

selametle
Muhabbet benliğin en mühim merhemidir ⊙
Kullanıcı avatarı
Gariban
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 2834
Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00

Re: Allah’ı bu dünyada niçin göremiyoruz?

Mesaj gönderen Gariban »

لَا تُدْرِكُهُ الْاَبْصَارُ وَهُوَ يُدْرِكُ الْاَبْصَارَ وَهُوَ اللَّطٖيفُ الْخَبٖيرُ
La tudrikuhul ebsaru ve huve yudrikul ebsar, ve huvel latiful habîr:
onu gözler idrâk etmez, gözleri o idrâk eder, öyle lâtif öyle habîr o [En'am Suresi, (6/103)]


وَلَمَّا جَاءَ مُوسٰى لِمٖيقَاتِنَا وَكَلَّمَهُ رَبُّهُ قَالَ رَبِّ اَرِنٖى اَنْظُرْ اِلَيْكَ قَالَ لَنْ تَرٰینٖى وَلٰـكِنِ انْظُرْ اِلَى الْجَبَلِ فَاِنِ اسْتَقَرَّ مَكَانَهُ فَسَوْفَ تَرٰینٖى فَلَمَّا تَجَلّٰى رَبُّهُ لِلْجَبَلِ جَعَلَهُ دَكًّا وَخَرَّ مُوسٰى صَعِقًا فَلَمَّا اَفَاقَ قَالَ سُبْحَانَكَ تُبْتُ اِلَيْكَ وَاَنَا اَوَّلُ الْمُؤْمِنٖينَ
Ve lemma cae musa li mikatina ve kellemehu rabbuhu kale rabbi erini enzur ileyk, kale len terani ve lakininzur ilel cebeli fe inistekarra mekanehu fe sevfe terani, felemma tecella rabbuhu lil cebeli cealehu dekkev ve harra musa saika, felemma efaka kale subhaneke tubtu ileyke ve ene evvelul mu'minîn:
Vaktâki Musâ mikatımıza geldi, ve rabbı onu kelâmiyle taltıyf buyurdu, ya rab! dedi: göster bana bakayım sana, buyurdu ki: beni kat'ıyyen göremezsin ve lâkin dağa bak eğer yerinde durursa demek beni göreceksin, derken rabbi dağa bir tecelli buyurunca onu un ufrâ ediverdi, Musâ da baygın düştü, sonra vaktâki ayıldı sübhansın, dedi: sana tevbe ile döndüm ve ben mü'minlerin evveliyim [Ar'af Suresi , (7/143)]

Tûr’dan murad nefistir…
“Biz Musa’ya Tûr’un sağ cânibinden nidâ ettik!..” buyuruluyor…
Sağ cânib nefis cânibinden demektir. Kendi hüviyyetinden demektir.
Bir de dağ mânâsına olan “Tur” vardır. Musa’ya Tur’da hsıl olan tecellî nefis cânibindendir.
Dağ, mekan-ı ibâdettir.
Dağın erimesi, Musa’nın kendisinde fâni oluşudur.
Bayılması, nefsin izmihlâli demektir.
Musa’dan artık eser kalmadı.
Musa, ALLAH’ı görmedi.
ALLAH, ALLAH’ı gördü…
“Lenteranî : Yâ Musa! Beni elbette göremezsin!..”
“Sen mevcûd oldukça Ben, sende gizliyim.
Eğer Beni bulursan sen yok olursun!” demektir…
Zirâ kadîmin zuhuru hâdisi yok eder.

“Ben kaybolunca, O âşikâr oldu.
O âşikâr olunca, beni kaybetti!..”
diye duyup söyleyen Hazreti Ali bunu anlatmak istemiştir.

Musa’ya: “Nefsi bırak da öyle gel!..” buyurulmuştur..
İşte insanda Hakikat-ı İlâhiyye tâbir olunan mes’ele budur. Ondan dolayı şek ve şüpheye düşmek, kalbin basîretine sataşmak ve içindeki sırrın nûrunu söndürmektir!..
[Dr.Munir Derman (k.s), Allah Dostu Der ki Cilt 1.]
Resim
Kullanıcı avatarı
mim ile nun
Üye
Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: 08 Kas 2012, 18:22

Re: Allah’ı bu dünyada niçin göremiyoruz?

Mesaj gönderen mim ile nun »

Büyükler demişki :''Sen çıkarsan aradan kalır şeksiz yaratan!''
Muhabbet benliğin en mühim merhemidir ⊙
Cevapla

“►Soru - Cevap◄” sayfasına dön