MUHTEŞEM ÂHENKk NEDir!. Kulihvani

KULİHVANİ'mİZin SÖZ mü? KÖZ mü? leri!
Cevapla
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9090
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

MUHTEŞEM ÂHENKk NEDir!. Kulihvani

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

Küsmek =>dürüstlüktür, çocukçadır ve ondan dolayı saftır, yalansızdır.
Küsmek =>seni seviyorumdur, vazgeçmemektir, beni anladır.
Küsmek =>kızdım ama hala buradayımdır, gitmiyorumdur, gidemiyorumdur.
Küsmek =>nazlanmaktır, yakın bilmektir, benim için değerlisindir.
Küsmek =>sevdiğini söyle demektir, hadi anla demektir,
Küsmek =>umuttur, acıları bitirmektir, emin olmaktır.
Yani diyeceğim o ki =>Ben sana küstüm!.

Nazım Hikmet Ran..

Resim
rahiyyet tarla..
ResimMest-i MuhaRRem’imİZ HAKK ve HAYRlara vesile olsun,
RAHMÂN ve RAHÎM Memelerinden emdiğimiz SÜTün hörmetine niyazlarımız ARZdan ARŞa yükselsin İnşâe ALLAHu RAHMÂN!.


==>İÇte DENge<->DIŞta DÜZEN, Şu=>MUHTEŞEM ÂHENKk NEDir!?.
Resim

AÇıkçası ben bana mı? küsTÜM;
Içimizde sarıp-sarmalayıp bin bir nazla büyüttüğümüz ne kadar çok ben var! Her biri benim diyerek İLÂHlığını ilân ediyor. Bir tek ben değilim ki benin, BEDEN kanlı kafesinde! Ben gibi görünsede!.
DIŞta DÜZEN o kadar zor ki, içinden çıkılamıyor bir türlü, ne KİBRinden, ne KİNinden, nede KENDİnden geçemiyor, İÇte DENgeni nasıl sağlarsın? Veya sAĞarsın!
==>İÇte DENge<->DIŞta DÜZEN, Şu=>MUHTEŞEM ÂHENKk NEDir!. Sahi KulihvÂni Hocam Nedir?
oysa, keşfedilmeyi bekleyen! ne çokk KEŞF âlemleri var.
Pek çoğu kafa tutarken NASıL olacak bu ZoRr İŞş! NUR-İŞş!.

*** ''KİBRinden, KİNinden, KENDinden GEÇmeyince =>HİZBULLAH’a ULAŞamazsın!.''

Bu karmaşanın içinde çıkmazlarda kalıp her zaman dayandığımız SALLımız, içinden bir türlü çıkamadığımız 5 N? 1K!,
7N? 1K! SELLerimiz!
DÜŞÜNmekte bâzen yeterli olmuyor, tıkanıyorsunuz, çünki FİDYEsini ödememiş veya ödeyemeMiŞsinizdir YAŞAdıklarınızın. BİLinmeyen NASIL BULunsun?->OLunsun=>YAŞAnsın.


إِنَّ هَذَا لَهُوَ الْبَلَاء الْمُبِينُ
Resim---"İnne hâzâ le huve'l- belâu'l- mubîn (mubînu).: Muhakkak ki bu, kesin olarak apaçık bir imtihandır." (Saffât 37/106)

وَفَدَيْنَاهُ بِذِبْحٍ عَظِيمٍ
Resim---"Ve fedeynâhu bi zibhın azîm (azîmin).: Ve ona büyük bir kurbanı fidye (oğluna karşı bedel olarak) verdik." (Saffât 37/107)


Fidye : bir insanı bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtarmak için ödenen bedel demektir. maddi bedel


KulihvÂNi hocamız MuhaMMedi Tasavvufta; “İBRaHîMî OL!”mak Her MuhaMMedî Mü'minin BİLip-BULup-OLup-YAŞAması gereken KULLuk FERECidir/ÇIKış Kapısıdır..:

ALLÂHu zu'l-Celâl: “Biz ibrâhîmi denedik!-İmtihan ettik!” buyuruyor değil mi?.
Bedenini ateşe soktuk, nefsini kâinâtta en çok sevdiği Çocuk Sıratından geçirdik, Kadın Sıratından geçirdik akıl fikir almayacak şekilde.. hem oğlu, hem kendisi baş eğdi ALLÂHu zu'l-Celâl'e.. Babacığım emrolunduğunu yap! beni Salihlerden bulursun inşallah!. Ne bıçağından bahsediyorsun!. “ALLAHu ekber!. ALLAHu ekber!.” diyen Cebrâil aleyhi’s-selâm'dır..
“Lâ iLâhe iLLALLAHu vALLAHu ekber!.” diyen İbrahîm aleyhi's-selâm'dır. “ALLAHu ekber veLiLLAHi’L- Hamd!.” diyen İsmâîl aleyhi’s-selâm'dır..

Ve bu mübârek sözler Bizlere vâcib-süNNet olmuştur.:

Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem'in, kurban bayramının Arefe günü sabah namazından başlayarak bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar, ikindi namazı da dahil olmak üzere farzlardan sonra teşrik tekbirleri getirdiğine dair rivâyetler vardır.
(Beyhâkî, es-Sünenü‟l- Kübrâ, Haydarâbâd, 1344, III, 315; Dârekutnî, Sünen, Beyrut, 1966, II, 49)



وَقُلِ الْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذ۪ي لَمْ يَتَّخِذْ وَلَداً وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَر۪يكٌ فِي الْمُلْكِ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ وَلِيٌّ مِنَ الذُّلِّ وَكَبِّرْهُ تَكْب۪يراً
Resim---"Ve kulil hamdu lillâhillezî lem yettehız veleden ve lem yekun lehu şerîkun fîl mulki ve lem yekun lehu veliyyun minez zulli ve kebbirhu tekbîrâ(tekbîren):"Çocuk edinmeyen, hâkimiyette ortağı bulunmayan, âcizlikten münezzeh olduğu için bir dayanağa da ihtiyacı olmayan Allah’a hamdederim" de ve tekbir getirerek O’nun şanını yücelt!."(İSRÂ 17/ 11)

“ALLAHu ekber!. ALLAHu ekber!.” diyen Cebrâil aleyhi’s-selâm'dır..
“Lâ iLâhe iLLALLAHu vALLAHu ekber!.” diyen İbrahîm aleyhi's-selâm'dır. “ALLAHu ekber veLiLLAHi’L- Hamd!.” diyen İsmâîl aleyhi’s-selâm'dır..
Bilinçine vardığımız günlük virdimiz hörmetine,
Bir sürü çer-çöp var hayatınızda, ve onları her birini birerbirer açmanız ve aşmanız gerekiyor, lavoba gibi atıklar tıkıyor ve akışınızı engelliyor.

ALLAHu Zü’l-Celâl buyuruyor; .


لَنْ يَنَالَ اللّٰهَ لُحُومُهَا وَلَا دِمَٓاؤُ۬هَا وَلٰكِنْ يَنَالُهُ التَّقْوٰى مِنْكُمْۜ كَذٰلِكَ سَخَّرَهَا لَكُمْ لِتُكَبِّرُوا اللّٰهَ عَلٰى مَا هَدٰيكُمْۜ وَبَشِّرِ الْمُحْسِن۪ينَ
Resim---"Len yenâla(A)llâhe luhûmuhâ velâ dimâuhâ velâkin yenâluhu-ttakvâ minkum(c) keżâlike seḣḣarahâ lekum litukebbirû(A)llâhe ‘alâ mâ hedâkum(k) vebeşşiri-lmuhsinîn(e):Onların etleri ve kanları Allah'a ulaşmaz. Fakat sizin takvanız O'na ulaşır. Allah onları size böyle boyun eğdirdi ki, sizi doğru yola ilettiği için O'nun büyüklüğünü anasınız. (Ey Muhammed), güzel davrananları müjdele."' (Hac Sûresi 22/37)

Kimlik ve kişiliklerin anlaşılıp yaşanması o kadarda kolay bir mesele değil! Adem aleyhi’s-selam’dan bu güne kadar gelmişler yaşamışlar ve göçmüşler. Bizler ise yaşayanlar, ve daha daha da yaşayacaklar…. Sistemi çözenler, çözmeye çalışanlar ve çözemeyenler… peki SEBEB ve SONUÇ ilişkisinde düşünmek algılamanın temelini oluşturuyorsa, niye düşüncelerimizle algılıyamadık. Beklentimiz neydi?
Bütün adem oğlunun yaşadıkları yaşanmadı mı? bir simülasyon muydu? Var gibi gösterilip yok muydu? AKL edemediğimiz AKLImızın! sorularında.
VARından VAR edildikse, YOKluğu neydi? Nasıl olacaktı HİÇlik!

Simülasyon : Simülasyon veya farklılık, teknik olmayan anlamda bir şeyin benzeri veya sahtesi anlamında kullanılır. Teknik anlamda gerçek bir dünya süreci veya sisteminin işletilmesinin zaman üzerinden taklit edilmesidir. Sistem nesneleri arasında tanımlanmış ilişkileri içeren sistem veya süreçlerin bir modelidir.

Algıda seçiciliği yanlış tercihlerimizle mi? yanılgıya düşüp ALGIlıyamadık.

Algıda seçicilik: insanın algı sürecinde etkili olduğu kabul edilmiş psikolojik bir kavramdır. Çevrede bulunan uyarıcılardan, olaylardan ya da nesnelerden bir ya da birkaçına dikkati yöneltmektir.

ARK =>fARK =>çARK =>gARK
FARKlılığı yanlış anladığımızdan mı? ARK’ta kalamadık! algılayamadık ki çARKı ve gARKı vel hasılı çözemedik. Değirmenimizi BUZ ile döndüremedik, oysa eriyip SU olmak lazımdı dönen çARKların içinde!

Kelebek etkisi: bir sistemin başlangıç verilerindeki küçük değişikliklerin büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesine verilen addır. Edward N. Lorenz'in çalışmalarından biri olan Kaos Teorisi ile ilgilidir. Daha sonralarda hava durumuyla ile ilgili verdiği şu örnek ile ünlenmiştir. Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına neden olabilir. Farklı bir örnekle bu, bir kelebeğin kanat çırpması, Dünyanın yarısını dolaşabilecek bir kasırganın oluşmasına neden olabilir. Kaos teorisi fraktal geometri ile açıklanabilir çünkü temellerinde yatan mantık aynıdır. kaos teorisini yan yana dizilmiş domino taşları olarak düşünürsek, kelebek etkisi birinci taşa dokunulmasıdır.

Beden, Nefs, Kalp ve RÛH” dÖRTlü SARmalın, ilki, olmazsa olmazı BEDENin kaoslarla başlayıp, kelebek etkisinin nasıl fırtınalara dönüşüp travmalara yol açtığını anneden-> çocuğa mitokondriler geçer ve hücreye enerji sağlarlar. Bölünüp çoğalma özelliğine sahiptir. (kendi genetik bilgilerini taşır ve içinde bulundukları hücrelerden bağımsız bir şekilde bölünürler. Yani mitokondri, kendini çekirdek bilgisi dahilinde eşleyebilir.
Mitokondriler kalıtımsal olarak yavruya annesinden geçer, babadan gelen spermlerin bu konuda yavruya hiçbir katkısı yoktur.)


Anne anne->Anne- Torun ile yani 3’lü sistemle bilgilerini aktarır. Bir örnek verelim: yeni doğum yapmış bir hanım emzirdiği süre zarfında bebeğinden çalışmak v.s nedenlerle ayrı kalsa, öyle muazzam bir hikmet ki bebek açıksın aralarında mesafeler olsun hiç önemli değil! Annenin süt bezleri çalışır, bebeği emiyormuş gibi istem dışı, Sütü akar
Bir örnek daha verelim anlaşılabilmesi için(anne-evlat ilişkisine);çocuğunuz kaç yaşında olursa olsun(benim ki 34 yaşında). Siz uykudan uyandığınızda, oda uyanır.


وَوَصَّيْنَا الْاِنْسَانَ بِوَالِدَيْهِ اِحْسَانًاۜ حَمَلَتْهُ اُمُّهُ كُرْهًا وَوَضَعَتْهُ كُرْهًاۜ وَحَمْلُهُ وَفِصَالُهُ ثَلٰثُونَ شَهْرًاۜ حَتّٰٓى اِذَا بَلَغَ اَشُدَّهُ وَبَلَغَ اَرْبَع۪ينَ سَنَةًۙ قَالَ رَبِّ اَوْزِعْن۪ٓي اَنْ اَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّت۪ٓي اَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلٰى وَالِدَيَّ وَاَنْ اَعْمَلَ صَالِحًا تَرْضٰيهُ وَاَصْلِحْ ل۪ي ف۪ي ذُرِّيَّت۪يۚ اِنّ۪ي تُبْتُ اِلَيْكَ
Resim---"Ve vassaynâ-l-insâne bivâlideyhi ihsânâ(en)(s) hamelet-hu ummuhu kurhen ve vada’at-hu kurhâ(en)(s) ve hamluhu ve fisâluhu śelâśûne şehrâ(an)(c) hattâ iżâ beleġa eşuddehu ve beleġa erba’îne seneten kâle rabbi evzi’nî en eşkura ni’meteke-lletî en’amte ‘aleyye ve ’alâ vâlideyye ve-en a’mele sâlihan terdâhu ve aslih lî fîżurriyyetî(s) innî tubtu ileyke ve-innî mine-lmuslimîn(e):Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi, otuz ay sürer. Nihayet insan, güçlü çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı temin et. Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm. Ve elbette ki ben müslümanlardanım." (Ahkâf, 46/15)

Resim---"Nakleden Muaviye b. Câhime’dir. Anlattığına göre, İbn Câhime (ra) bir gün Hz. Peygamber’e (sas) geldi ve: “Ey Allah’ın Resûlü, ben gazveye (cihad) katılmak istiyorum, bu konuda sizinle istişare etmeye geldim” dedi. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Annen var mı? (hayatta mı?)” diye sordu. “Evet” deyince, “Öyleyse ondan ayrılma, zira cennet onun ayağının altındadır." buyurdu." (Nesâî, Cihâd, 25)

İmam Nesâî’nin dışında İbn Mace’de, (Kitabü’l-Cihad, 24) Ahmed b. Hanbel’de, (el-Müsned, c. 34, s. 299) ve başka kaynaklarda da geçen bu rivayet hakkında alimlerimiz hasen ve sahih demişlerdir.

''Cennet annenin ayakları altındadır'' sözü Ayet-i Kerim’e ve Hadis-i Şerif ile ne kadar önem arzediyor.

Meşhur söz olan Kelebek etkisi olan fırtınaların BEDEN üzerindeki taravmaları ile uğraşırken,
YAŞAm için lütfedilen HAYYatımızın EŞSİZliğin, SÜREKLİliğinin, ve SINIRLIlığın koşullarına bAĞlı kalarak BEDEL biçmeye başlar, KIYASlar yapar, kendimize ŞART koşar ve sonunda bir SEBEB ararız ki SONUÇu bulmak isteriz yaşarken ŞAHİD olmak için!.
ASLında SEBEBi bellidir SONUÇ içindir. ALLAHu TeâLa’nın belirlediği HİZBULLAH dâireSÎNde, MERKEZ ve MUHİT ilişkisi içinde kalması gerektiğini ve gerekliliğini, dışarısının HİZBU’ş-ŞEYTÂNlık olduğunu pey çok Âyet-i Kerime ile belirtir ALLAHu Zü’l-CeLâL..

“İlim bir NOKTA idi, cahiller onu çoğalttı..” Ali kerremullah veche

Bahsedilen noktaya gelip sıkışır ve orada İNSANlık denemelerimizin İMKÂNlarımızla İMTİHÂNlarımız başlar. Farkında olalım veya olmayalım.

hER cÂNın KİMlik ve KİŞİliğinde İyYeliklerini YAŞAması ve YAŞATması dileğiyle!.


وَمَٓا اَرْسَلْنَاكَ اِلَّا رَحْمَةً لِلْعَالَم۪ينَ
Resim---"Vemâ erselnâke illâ rahmeten li'l- âlemîn(e).: Ve biz seni, ancak alemlere rahmet olarak gönderdik."
(Enbiyâ Suresi 21/107.)

Mübârek Zâtı HAKK Olan ve BİZler ÜMMeti olarak HAKKI DUYmak Ve HAYRa UYmakta İmam-ı Mutlakımız ve Mürşid-i Mutlakımız, MuhaMMed Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e sonsuz sınırsız ve İlmullahça Es Salât ve Es Selâm OLsun!.

ResimResim'' Allahumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ MuhaMMedin Abdike (MuhaMMediyyeti) ve Nebiyyike (MahMudiyyeti) , ve Rasûlike (AhMediyyeti) ve Nebîyyi'l- ÜMMîyyi (HaBîBiyyeti) ve alâ âlihi, Ehl-i Beytihi ve Sahbihi ve ÜMMetihi... ''Resim İnşâe ALLAHü'r- RahmÂN.


ResimMuhaMMedî MuhaBBetLerimİZLe!.Resim


NUR-İYyE!Resim
HCRmd SssZ...

29.08.2020, 01:20
Resim10.MuhaRRem 1422
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12881
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: MUHTEŞEM ÂHENKk NEDir!. Kulihvani

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

AŞKk<-u->MEŞKk!.

Baş-Ayaksız =>BULUT GİBi,
SEYRÂNda SEYRinde>SEVgi,
KORkusu YOKk->UMUT GİBi,
SEVen<->SEViLen=>SEVgiLi!.

YERsiz-YURtsuz RüzGÂR OLup,
=->MuHABBet MELTEMi Esmek!.
==>BEKLeyİş ==>İNtiZÂR OLup,
NAZLı YÂR ZÜLfüne =>Küsmek!.


ZEVK 9739

ÖMüR==>GÖNüL GÖKKUŞAĞı==>YÂR YOLU’nun YEdi RENgi,
EMMÂRE’den=>AKDES’e==>NEFs=>KULLuk SIRÂtın MİHENgi,
DÜŞ-ER-SEN=>İLAHî Aşka,
ATEŞ GiBi=>KOmAZ bAŞka,
ÜZme!. ÜZÜLme!. SEV!. SEViL!.=>MEŞkin MuHteŞem ÂHENgi!.


03.09.2020. 13:14
Resim 15. mHRRm. 1442
brsbrsmd..tktktrstkkmd..

Bu ÂLEMde=>ZItLar=>EŞ-tir,
ÂDEM OğLu-Kızı>KARDEŞ-tir,
EL HAYy ZİNCİRİnde->ALLAH,
TARLA-TOHUMa=->GÜNEŞ-tir!.

AŞk AYNa=>MEşk CAMLAyanı,
ELHAYyu’L-HAKk DAMLAyanı,
TARLA ==>RAHîM TÜMLEyeni,
TOHuM->RAHMÂN TAMLAyanı!.

BUZ=BedEN FARkına VARmak,
NEFSin=->SU ARkına VARmak!.
KALBin=->BUHARa DÖNdürüp,
RÛH=>ÇİLLe ÇARkına VARmak!.
İHVÂNİm=->BiR DAMLa SUyun,
DOSt DERyâ->GARkına VARmak!.

celle celâlihu..

Resim AŞKk KıtMÎRi kuL İhvÂNi
Resim
Cevapla

“►SÖZ mü? KÖZ mü? lerinden!◄” sayfasına dön