KEŞiŞ DAĞı ZEVKLeriMm..
Gönderilme zamanı: 26 Oca 2015, 20:26
ZEVK 6620
ÂŞIK-MâŞUK >cÂNda cÂNÂN ->NÂZ’a NiYAZ NEFesÎnde
ÇİLE ÇÖLü MecNÛN-LeYyLÂ.. KeRBeLÂ RüzGÂR SESÎnde
“AYNı ->ŞEYy”in ->İKİ YÜZü.. ->AKLımın GeCE-GÜNdüzü
“KAR ALTında GÜLüm” >AÇMıŞş.. ULU DAĞ’ın ZİRVESÎnde!.
25.01.15 15:00
brsbrs..uludağınzirvesÎnde..
K e Ş i Ş DAĞıMm:
Uludağ, Bursa ili sınırları içinde, 2.543 m yüksekliği ile Türkiye'nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi olan dağ. Uludağ; Marmara Bölgesinin en yüksek dağıdır. Kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan Uludağ'ın uzunluğu 40 km'yi bulur. Genişliği ise 15-20 km'dir. Toplu ve heybetli bir görünüşe sahip olan bu dağın Bursa'ya bakan yamaçları kademeli, güneye Orhaneli'ne bakan tarafları ise düz ve daha diktir. En yüksek noktası göller bölgesinde yer alan Uludağtepe'dir (2.543 m). Uzaktan Bursa'ya yaklaşılırken ve oteller bölgesinde görülen yüksek tepe genelde zirve olarak algılanır. Hâlbuki Zirve gibi görünen o tepenin ismi Keşiş Tepedir ve yüksekliği 2486 m'dir. Uludağ tepe ya da Karatepe (2543 m) Keşiş Tepenin 5 km güneydoğusunda yeralır. Dağın kuzey tarafında Sarıalan, Kirazlı, Kadı, Sobra yaylaları vardır.
Uludağ Milli Parkı içinde ayı, kurt, tilki, sincap, tavşan, gelincik, yılan, yaban domuzu, kertenkele, akbaba, dağ kartalı, ağaçkakan, baykuş, kumru, dağ bülbülü, serçe gibi değişik hayvanlar yaşamlarını sürdürmektedir. Kırmızı orman karıncası da Uludağ ormanlarına büyük fayda sağlamaktadır. Ayrıca yeşil tarlada bir geyik üretme çiftliği vardır. Sakallı akbaba (Grpaetus barbatus) ise Uludağ’da yaşayan endemik türdür. 46 tür kelebek yaşamakta Apollon kelebeğinin Uludağ'a özgü endemik türü bulunmaktadır. Türkiye’deki en büyük kelebek olma özelliğine sahip olan Apollo Kelebeği, zaman zaman 6.000 m yükseklikte bile kendine yaşama imkânı bulur. Vücutları kürke benzeyen siyah tüylerle kaplıdır. Gövdenin koyu rengi güneşten ısı emmesine yardımcı olur. Bu kanatlar kelebeğin olağan üstü yükselmesini sağlar.
nOt: bir de bu diYÂRda keşiş Dağın tam eteğinde SUyun taKSiM yeri-MaKSeMde.. yaşlı yorgun bir KIRATıyla, sırtında kervÂN kELBi KıTMîRiyle, DarmadumAN-DERDiYOk kanaryalarıyla, AK-KARA güverCİNleriyle, DELi mi ZıRr DELi bir DERvİŞ.. Herkesten habersiz, herkes ONLARdan habersiz…ISSız-SeSsiz İNZİVÂlarında.. ve’l- hÂSIL ve hasbe’l- KaDER YAŞA-GİDerlermİŞş.. MıŞş.. bu da BiRr KeŞiŞ daĞı maSALLıymış.. miŞş..
İNziVÂ o ki: Feragat edip bir tarafa çekilmek. Bir işe karışmamak. Dünya işlerini bırakmak. Süflî ve Hevesî işleri bırakıp İlm-i Kur'ÂN ve imanla, ibadet ve taatla, Kur'ÂN ve imana hizmetle vakit geçirmek.. gÖlge vüCÛD saHÎBliği-Halk İÇİnde HAKk'la OLuŞş...eN ARDa KALış şarkısı..
Tarihi:
Antik çağın ilk tarihçilerinden Herodot (MÖ 490-420) yazdığı Herodot Tarihi isimli kitabında Uludağ, "Olympos" olarak geçer ve Olympos'ta Lydia kralı Kroisos'un oğlu Atys'in yaşadığı trajediyi anlatır. Herodot'tan 400 yıl sonra Amasya doğumlu coğrafyacı Strabon (MÖ 64-M.S 21) yazdığı 17 kitaptan oluşan Coğrafya isimli kitabında Uludağ, Olympos ve Mysia Olympos'u olarak geçer. Strabon; "Mysia" isminin aslının Lydia'lılarda gürgen ağacı anlamına gelmekte olduğunu belirtir. Roma İmparatorluğu'nda resmi din hıristiyanlık olduktan sonra Uludağ'da 3. yüzyıldan sonra keşişlerin yaşadığı ilk manastırlar kurulmaya başlanmış ve manastırlar 8. yüzyılda sayıca en üst seviyeye çıkmıştır. Uludağ'da Nilüfer çayı ile Deliçay arasındaki vadi ve tepelerde 28 manastır kurulmuştur. Orhan Gazi Bursa'yı uzun bir kuşatmadan sonra teslim almış ve dağdaki keşişlerin yaşadığı manastırların bir kısmı terk edilirken, bazılarının yerlerine Doğlu Baba, Geyikli Baba, Abdal Murad gibi müslüman dervişlerin İNziVÂ yerleri olmuştur. Bursa'nın fethinden sonra Türkler dağa "Keşiş Dağı" ismini vermişlerdir. 16. yüzyılda Bursa'ya gelen Alman seyyah Reinhold Lubenau Uludağ'ın Türklerin eline geçtikten sonra keşişlerin sadece gündüzleri ibadet için dağa çıktıkları ve manastırların harç kullanılmadan taş duvarlarla yapıldığını belirtir. "Olympos Mysios" veya "Keşiş Dağı", 1925 yılında Bursa Vilayeti Coğrafya Cemiyeti'nin girişimleri ve Osman Şevki Bey’in önerisi ile "ULUDAĞ" adını almıştır..