GÜLZÂR'DA GÜLİZÂR (Gül Bağında Ağlayan GÜL)
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
Re: GÜLZÂR'DA GÜLİZÂR (Gül Bağında Ağlayan GÜL)
"Dostun attığı GÜL, yaralar, bizi"
Ağyar her zaman düşmandır, taşa tutar,
"Selâm size "der geçeriz, yine çatar,
Elin kahrı umur değil, sabır artar,
Yalnız, dostun attığı gül, yARA bize.
Can bazarında kim kaça? Can, alıp -satar,
Çile çölüne yolcular, katar katar,
El vurmasın başka tabib, eli batar,
Dost yarasını yine dost sARA bize.
Her âşığın kalbinde bir, "mâşuk" yatar,
Kalb vurur, tüm damarlarda, "Hakk,Hakk" atar,
Dosttan gayrının ilacı, hepten beter,
Hakk boyasından başkası, kARA bize.
Gülizârın işi böyle, hep karışık,
Derdini kalbinde saklar, çok alışık,
Bilmez ne zamandır adı, deli âşık,
Aceb bulunur mu nerde? çARA bize.
Gülizâr
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
Re: GÜLZÂR'DA GÜLİZÂR (Gül Bağında Ağlayan GÜL)
NİYE BIRAKTIN?..
Düştüm yine dünyanın, çekilmez çöplüğüne,
Dolaştım bak kirmanın, çözülmez ipliğine,
Uzak kaldım yârimin, hiçlikle- hepliğine,
Elimi böyle mahzun, söyle niye bıraktın?
Duanı eksik etme, kesme benden selâmı,
Aldılar yüreğimden, Muhammedî ilhâmı,
Söyleyemez oldum dost, mâneviyat kelâmı,
Dilimi böyle mahzun, söyle niye bıraktın?
Her sabah penceremde, kokunu koklardım,
Şafağın söküşünde, izlerini yoklardım,
Seher yeli esince, hâllerimi saklardım,
Yelimi böyle mahzun, söyle niye bıraktın?
Coşkun akar kalbimden, duygular yüreğime,
Nedense karavana, "boş" dolar küreğime,
Çağlayan diyarında, taş düşer semeğime,
Selimi böyle mahzun, söyle niye bıraktın?
Hazan yedi gülistân, her yan sarardı soldu,
Şen ve şakrak bağistân, karıştı viran oldu,
Kahreyledi derdinden, âşık bülbülüm öldü,
Gülümü böyle mahzun, söyle niye bıraktın?
Dağ dağa kavuşmaz da, üstünden yol aşarmış,
Dostlar dostun derdine, yokuş- bayır koşarmış,
Gözlemekten ırağı, iki gözüm yaşarmış,
Yolumu böyle mahzun, söyle niye bıraktın?
Gülizar 'a "gel" denir, vakti saati gelince,
Sual sorar melekler, inceler ince ince,
Musallâdan dönüp de, omuzlara gelince,
Salımı böyle mahzun, söyle niye bıraktın?
GÜLİZÂR
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
Re: GÜLZÂR'DA GÜLİZÂR (Gül Bağında Ağlayan GÜL)
BİR TANEM
Severim Allah'ın sevdiği kulu,
Yolumdur onun Muhammedî yolu,
Kalbim ilahî muhabbetle dolu,
Mahrum etme aşkından ya Rabbi!
Aleme sefâ dünya, bize cefâ,
Nankörde arama dost, ahde vefâ,
Kalb köşkümüzde Muhammed Mustafa,
Mahrum etme köşkünden ya Rabbi!
Aşık hasretten yanar, ateşine,
Pervâne niye düşer? nâr peşine,
Vuslatla erilir yârin meşkine,
Mahrum etme meşkinden ya Rabbi!
"Allah gök ve yerin nuru" demişsin
Bu nur ile mevcudata düzen vermişsin,
Yere- göğe güç- kudretin sermişsin,
Mahrum etme güneşinden ya Rabbi?
Hakk adına nefsini , dürenlere,
Can içinde cânânı görenlere,
Selâm olsun izin sürüp erenlere,
Mahrum etme, peşinden ya Rabbi!
Burada yananlar orda yanmazmış,
Cahim narına kimse dayanmazmış,
Aateş-i aşksız olan, uyanmazmış,
Mahrum etme, ateşinden ya Rabbi!
Gülizârın bahtına çile düşmüş,
Aşık yarattın, kulun, dile düşmüş,
Kadir- kıymet bilmez, ele düşmüş,
Mahrum etme verişinden ya Rabbi!
Gülizâr
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
Re: GÜLZÂR'DA GÜLİZÂR (Gül Bağında Ağlayan GÜL)
HAKK'tan gayrisi yalan...
Yorgunum çok yorgunum,
Bilmem kime dargınım,
Coşardım bir zamanlar,
Vurgun yedim durgunum...
Ruhumu Hakk'a salsam,
Huzuru onda bulsam,
Binler nefes yerine,
Aşkla bir nefes alsam...
Gül kokusu bağında,
Anka uçar dağında,
Geldi geçti kaç mevsim,
Ömrüm son güz çağında...
Ne yalanı dolanı,
Feryat figan salanı,
En güzel dost olmalı,
Canı benden alanı....
Gün döner ömür biter,
Beden toprakta yiter,
İnsan olan anlasın,
Ölümle öğüt yeter....
Halen tebliğde Resul(sav),
Böyle RABBanî usul,
Can kulağıyla duyar,
Can gözüyle görür kul...
Yaşadığım bir rüya,
Varmışım burda güya,
Hava toprak ateşle,
Adım yazılmış suya....
Doğup da batan güneş,
Aslında yanan ateş,
Yağmur toprak karışık,
Rahmetle olur kardeş....
Sen de bir dost bul kendin,
Kalmasın tasan derdin,
HAKK'tan gayri Güliz'ar,
"Gerçek dost yok!" hep derdin....
Gül-i zâr
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
Re: GÜLZÂR'DA GÜLİZÂR (Gül Bağında Ağlayan GÜL)
Gönül Duası...
Allah’ım bana yol göster, sonu aydınlığa çıksın,
Nefsimi terbiye eyle, huzurda boynunu büksün,
Bakıp haline ağlasın, secdede göz yaşı döksün,
Sen’den başkaya gönderme, kulunu Rabbü'-l Âlemin…
Daraldım bunaldım çokca, inşirah eyle kalbime,
Hem kendimden hem ağyardan, sığındım yüce Rabb'ime,
Âcil yardım ihsan eyle, nefs ve lâin’le harbime,
Sen’den başkaya gönderme, kulunu Rabbü'-l Âlemin…
Bir dost eli neşter vurdu, deşti yürek çıbanımı,
Hangi dağda kurtlar kaptı, bilmem gönül çobanımı,
Acı dolu rüzgâr esti, kırdı bağda sabanımı,
Sen’den başkaya gönderme, kulunu Rabbü'-l Âlemin…
Uçar iken kâf dağına, birden kanadım kırıldı,
Düştüm kaldım yolda izde, eren eliyle sarıldı,
Yüreğime kan oturdu, AH-ım VAH-ıma karıldı,
Sen’den başkaya gönderme, kulunu Rabbü'-l Âlemin…
Güliza’rın dilleri ne?, Şaşıyorum hallerine,
Ne olur rahmet gönder Mevlâm, sana açık ellerine,
Muhammedî kokular ver, gülzârında güllerine,
Sen’den başkaya gönderme, kulunu Rabb-ül Alemin…
Gül-i zâr
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
Re: GÜLZÂR'DA GÜLİZÂR (Gül Bağında Ağlayan GÜL)
YÜREĞİME SIĞMIYOR DUYGULARIM!..
Afâka döksem, kıymetim kalmıyor,
Enfûsümde kalsa yüreğim almıyor,
Her hâlim âyandır dostların DOST’una,
CANKUŞum bunaldı, sılâya salmıyor...
Gönül ummanımda, med-cezirler her an,
Kalbimde fırtına, bir acâib tufan,
Zamansızlıklarda, kayboluyor zaman,
CANKUŞum bir türlü, huzuru bulmuyor...
Ölmeden rahat yok HAKK yolda âşığa,
Karanlıkta kalan, hasrettir ışığa,
Dünya çeşmesinden, bal aksa kaşığa,
CANKUŞum bir türlü, mütmain olmuyor…
Takılıp kalmışım, yoldaki tellere,
Terk etme beni YÂR, gurbette ellere,
Derdlerimi döktüm, seherde yellere,
CANKUŞum kafeste, yalvarsam kalmıyor…
Tövbe suyu ile, kirleri silmeli,
Ummana dalıp da, ölmeden ölmeli,
Kendini tanıyıp, gerçeği bilmeli,
CANKUŞum ummandan, damlaya dalmıyor…
Razı ol haline, ah! etme Gülizâr,
Bir müjde gelir de, diner bu ahüzâr,
Naz-niyâzımı çek, darılma nazlıYÂR,
CANKUŞUM divÂNe, hiç öğüt almıyor!...
GÜL-i ZÂR
Afâka döksem, kıymetim kalmıyor,
Enfûsümde kalsa yüreğim almıyor,
Her hâlim âyandır dostların DOST’una,
CANKUŞum bunaldı, sılâya salmıyor...
Gönül ummanımda, med-cezirler her an,
Kalbimde fırtına, bir acâib tufan,
Zamansızlıklarda, kayboluyor zaman,
CANKUŞum bir türlü, huzuru bulmuyor...
Ölmeden rahat yok HAKK yolda âşığa,
Karanlıkta kalan, hasrettir ışığa,
Dünya çeşmesinden, bal aksa kaşığa,
CANKUŞum bir türlü, mütmain olmuyor…
Takılıp kalmışım, yoldaki tellere,
Terk etme beni YÂR, gurbette ellere,
Derdlerimi döktüm, seherde yellere,
CANKUŞum kafeste, yalvarsam kalmıyor…
Tövbe suyu ile, kirleri silmeli,
Ummana dalıp da, ölmeden ölmeli,
Kendini tanıyıp, gerçeği bilmeli,
CANKUŞum ummandan, damlaya dalmıyor…
Razı ol haline, ah! etme Gülizâr,
Bir müjde gelir de, diner bu ahüzâr,
Naz-niyâzımı çek, darılma nazlıYÂR,
CANKUŞUM divÂNe, hiç öğüt almıyor!...
GÜL-i ZÂR