MUHAMMEDİ ALİM KİMDİR?

Cevapla
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12889
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

MUHAMMEDİ ALİM KİMDİR?

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

MUHAMMEDÎ ÂLİM KİMDİR?

El ÂLiM u El ALîM, ALLAH celle celâluhu’dur.


El Alîm : Hakkıyla mutlak bilen. İlmi; evvel-âhir-zâhir-bâtın olan. Mutlak bilici olan ALLAH-U ZU'L-CELÂL.

El Âlim : Çok bilgin, ilminin gereği herşeyi bilici olan. İlmin mutlak sahibi. İlmin mutlak sâhibi olan ALLAH-U ZU'L-CELÂL.

El Alîm (mutlak bilen), ilm kökünden mübâlâğa sıfat olup hakkıyla bilendir. Kur'ân-ı Kerîm'de 153 yerde geçmekte ve daha çok Hakîm, Semî', Vâsi', Azîz, Habîr, Kadîr, Halîm, Şâkir ve Fettâh isimleriyle birlikte kullanılmıştır.

El Âlim (bilen) gayb kelimesine muzaf (tamlayan) olarak, El Allâm (çok bilen, yegâne bilen) ise guyûb kelimesine tamlayan ve baglı olarak kullanılıp tek başlarına birer isim olarak ALLAH-U ZU'L-CELÂL'e nisbet edilerek kullanılmamışlardır.

Ve elbette bu esmâların Mutlak Mazharı
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’dir.

Ve elbette
MuhaMMedî EDEBle İLMine ve Kur'ân-ı Kerîm'ine; kanıyla, canıyla ve imanıyla sâhib çıkan Ehl-i Beyt aleyhumu's-selâm’dır..

Ve bundan sonrasında Hass
ALLAH Dostlarıdır ki bu bir kuru DAVA değildir.

Kur’ân-ı Kerîm’imizde buyuruluyor ki:


وَمَا أَرْسَلْنَا مِن قَبْلِكَ إِلاَّ رِجَالاً نُّوحِي إِلَيْهِمْ فَاسْأَلُواْ أَهْلَ الذِّكْرِ إِن كُنتُمْ لاَ تَعْلَمُونَ
Resim---“Ve mâ erselnâ min kablike illâ ricâlen nûhî ileyhim fes’elû ehle'z-zikri in kuntum lâ ta’lemûn(ta’lemûne) :Biz senden evvel kendilerine vahyettiğimiz erkeklerden başka (peygamberler) göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, zikir ehline sorun.” (Nahl 16/43)

Ehl-i ZİKİR, Kur'ân-ı Kerîm Ehlidir Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem Ehlidir ve EHLullahtır Zikr-i Dâimidir ve MuhaMMedî Âlimdir.

وَتِلْكَ الْأَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ وَمَا يَعْقِلُهَا إِلَّا الْعَالِمُونَ
Resim---“Ve tilke'l-emsâlu nadribuhâ li'n-nâs(nâsi) ve mâ ya’kıluhâ ille'l-âlimûn(âlimûne) : İşte bu örnekler; biz bunları insanlara vermekteyiz. Ancak ÂLİM-lerden başkası bunlara akıl erdirmez.”
(Ankebût 29/43)

MuhaMMedî Âlimler ne kadar kıymetli insanlar ki, ALLAH celle celâluhu’nun Darb-ı mesellerini-eşsiz örneklerini ancak böylesi âlimler anlayabiliyorlar.

وَمِنْ آيَاتِهِ خَلْقُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَاخْتِلَافُ أَلْسِنَتِكُمْ وَأَلْوَانِكُمْ إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَاتٍ لِّلْعَالِمِينَ
Resim---“Ve min âyâtihî halku's-semâvâti ve'l-ardı vahtilâfu elsinetikum ve elvânikum, inne fî zâlike le âyâtin li'l-âlimîn(âlimîne) : Göklerin ve yerin yaratılması ile dillerinizin ve renklerinizin ayrı olması, O'nun ayetlerindendir. Şüphesiz bunda, ÂLİM-ler için gerçekten âyetler vardır.”
(Rûm 30/22)

Yer ve Göklerdeki AZâmetullahı Anlayıp da BİZe MuhaMMedî DİLle ANlatacak,
İmkânla KULluk İmtihanı olduğumuz şu İBRET-HİKMET SAHRÂsında YARATILIŞ SıRRımızı gösterip AKILlarımızı kandırmadan, ayırmadan, kayırmadan inandıracak gerçekten ALLAH celle celâluhu'dan korkan ve Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’i seven, sayan sâdece Hasbî-Habîbî Hizmetçisi olan MuhaMMedî Âlimlere es-Selâm Olsun!


أَمَّنْ هُوَ قَانِتٌ آنَاء اللَّيْلِ سَاجِدًا وَقَائِمًا يَحْذَرُ الْآخِرَةَ وَيَرْجُو رَحْمَةَ رَبِّهِ قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الَّذِينَ يَعْلَمُونَ وَالَّذِينَ لَا يَعْلَمُونَ إِنَّمَا يَتَذَكَّرُ أُوْلُوا الْأَلْبَابِ
Resim---“Em men huve kânitun ânâel leyli sâciden ve kâimen yahzerul âhırete ve yercû rahmete rabbih(rabbihî), kul hel yestevîllezîne ya’lemûne vellezîne lâ ya’lemûn(ya’lemûne), innemâ yetezekkeru ulû’l- Elbâb (elbâbi) : Yoksa o, gece saatinde kalkıp da secde ederek ve kıyâma durarak gönülden itaat (ibadet) eden, âhiretten sakınan ve RABBinin rahmetini umud eden (gibi) midir? De ki: "HİÇ BİLENLERLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU? Şüphesiz, temiz akıl sâhipleri öğüt alıp düşünürler." (Zumer 39/9)

Kimlerdir Ulû’l- Elbâb?
Beden, Sîne, Sadr, Kalb, Fuad, LÜb, Lübbü’l- LüB, Akdes nedir?
MuhaMMedî Metodla; ÖZ-ün ÖZ-ünü BİLen, BULan, OLan ve fiilen YAŞAyarak YAŞAtan gerçek Âlim, Kâmil, Ârif ve Âşıklar Halkın mı RIZAsını arar yoksa HAKK Teâlânın mı?
Onun için Kur'ân-ı Kerîm'imiz; Nefsinin Hevâ İlahlığına son verip de şu Yalan Dünyânın Şak-Şuka Oyun ve Eğlencesinden vazgeçerek MuhaMMedî Gayretkeşlikle HAKK için Halkına Hasbî Hizmeti seçenleri, derin bir Sevgi, saygı, korku içinde HAŞYETULLAH Sâhibi olmalarıyla vasıflandırmaktadır:

وَمِنَ النَّاسِ وَالدَّوَابِّ وَالْأَنْعَامِ مُخْتَلِفٌ أَلْوَانُهُ كَذَلِكَ إِنَّمَا يَخْشَى اللَّهَ مِنْ عِبَادِهِ الْعُلَمَاء إِنَّ اللَّهَ عَزِيزٌ غَفُورٌ
Resim---“Ve mine'n-nâsi ve'd-devâbbi ve'l-en’âmi muhtelifun elvânuhu kezâlik(kezâlike), innemâ YAHŞÂLLÂHe min ibâdihi'l-ulemâu, innallâhe azîzun gafûr(gafûrun) : İnsanlardan, hayvanlardan ve davarlardan da yine böyle türlü renkte olanlar var. Kulları içinden ancak âlimler, ALLAH'TAN (gereğince) KORKAR. Şüphesiz ALLAH, dâima üstündür, çok bağışlayandır.” (Fâtır 35/28)

Yüce ZÂTı için Kur'ân-ı Kerîm’imizde;

ALLAH ve Rasûlune teslim olunuz!
ALLAH ve Rasûlune iman ediniz!
ALLAH ve Rasûlune tâbi olunuz!
ALLAH ve Rasûlune itaat ediniz!

EMRullahıyla Bizlerin KULlukta Menba’ ve Merci’i olan Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’i gösterip EMRetmiştir ALLAH celle celâluhu’dan korkanlara.

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “ALLAH’tan en çok korkan benim!” buyurmuştur.
(Buharî)

MuhaMMedî Âlimin İzÂNı ve MizÂNı;
Kur'ân-ı Kerîm ve Sahih olarak Sünnet-i Rasûlullah'tır ve Maksadı Sünnetullahtır.


İmam-ı Rabbânî kaddesallâhu sırrahu Hazretleri buyuruyor ki:

Önce i’tikadı-İnancı düzeltmek yâni, doğru yolun âlimlerinin, Kur'ân-ı Kerîm ve Hadis-i Şeriflerden anladıklarına uygun olarak i’tikad etmek lâzımdır.
Çünkü, Kitab ve Sünnetten bizim ve sizin anladıklarımızın hiç kıymeti yoktur.
Ehl-i Sünnet Âlimlerinin anladıklarına uymak lazımdır. Bizim anladıklarımız, Ehl-i Sünnet Âlimlerinin anladıklarına uymuyor ise, hiç kıymeti olmaz.
(1/157)


Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Âlimler Peygamberlerin vârisidir.” buyurmuştur.
(Ebu Davud, İbni Mâce, Tirmizî)

MuhaMMed aleyhi's-selâm’ın İlmullah Şehrinin EDEB Kapısı Ali kerremullâhi veche:Bana ilimden bir harf öğretenin 40 yıl kölesiyim buyurduğu İLİM nedir ve bunu BİLip BİLdiren ÂLİM kimdir?

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Âlim, ALLAHu Teâlâ’nın güvendiği kimsedir.” buyurmuştur.
(Deylemî)

MuhaMMedî âlimlerin kadr u kıymetini bildirip öven o kadar çok Hadis-i şerifler var ve buyuruluyor ki:

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Allahü Teâlâ, sizden ilmi almak için ilmi ile âmil olan âlimleri kaldırır. Câhiller kalır. Dinden sual edenlere, kendi akılları ile cevap verip, insanları doğru yoldan ayırırlar.” buyurmuştur.
(Buharî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Ahir zamanda, âlimler ölür, câhiller din adamı yerine geçirilir. Onlar da bilmeden yanlış fetvâ verir, kendisi sapar, başkalarını da saptırır.” buyurmuştur.
(Buharî)

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve selem: “Âlimler Peygamberlerin vârisidir.” buyurmuştur.
(Ebu Davud, İbni Mâce, Tirmizî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Kıyâmette Peygamberler, âlimler ve şehidler şefaat eder.” buyurmuştur.
(İbni Mâce)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Ya âlim, ya öğrenci, ya dinleyici veya bunları seven olun. Yoksa helak olursunuz.” buyurmuştur.
(Beyhakî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Âlim, ALLAHu teâlânın güvendiği kimsedir.” buyurmuştur.
(Deylemî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Bir âlim ölünce, İslâm’da bir gedik açılmış olur ve kıyâmete kadar kapanmaz.” buyurmuştur.
(İ. Süyutî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “ Âlimin ölümüne üzülmeyen, münafıktır. Bir âlimin ölümünden daha büyük musibet yoktur. Bir âlim ölünce, gökler ve göklerde olanlar, yetmiş gün ağlarlar.” buyurmuştur.
(Riyazihu’n- Nasıhin)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “ Âlim ölünce, denizdeki balıklar bile kıyâmete kadar ona istiğfar ederler.” Buyurdu.
(Deylemî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “ Bir âlimin ölmesi, bir şehir halkının ölümünden daha büyük ziyandır.” buyurmuştur.
(Taberanî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Âlim, âbidden yetmiş derece üstündür. Bid’at ortaya çıkınca âlim, halkı ikaz eder. Âbid bid’atten habersiz, ibâdetle meşgul olur. Bu bakımdan da âlim, âbidden kıymetlidir .” buyurmuştur.
(Deylemî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Âlimin mürekkebi, şehidin kanı ile tartılır, âlimin mürekkebi, ağır gelir.” buyurmuştur.
(İbn Neccâr)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Bid'atler yayıldığı, sonra gelenler, öncekilere lanet ettiği zaman, doğruyu bilenler herkese bildirsin! Doğruyu bilip de gücü yettiği halde, doğruyu bildirmeyen kimse, ALLAHu Teâlâ'nın Muhammed Aleyhi's-selam'a indirdiği Kur'an-ı Kerîmi gizlemiş olur.” buyurmuştur.
(İbni Asakir)

Bunlar gerçekten Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem Adına şeref duyulacak meziyetler!
ASLolan ve önemi ise Şerat-ı GARRÂsında Fırka-yı NÂCİYE YOLUnda sadece ALLAH celle celâluhu RIZÂsı için HASBÎ HİZMETÇİLİK yapmaktır!
MuhaMMedî Ehl-i Beyt aleyhumu's-selâm EDEBiyle EDEBlenmemiş İLİM ise sâdece ve tek İBLİS-inkidir!

İlim çokluğu da yokluğu da EDEBsiz ise Başa derttir sonu HÜSRANdır!

Kara CÜBBeli nice profesörler gördük ve dinledik ki meydanı boş bulunca, işleri gücleri İSLÂM DİNİmizi yıkmak!
Dış-İç Din Düşmanlarının ve Şeytanlarının emrinde: “Hadisler Zannî bir Delildir!” diyecek kadar küfrederek;
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’i sollayıp geçerek,
Fırını Fırıncının câhil bıraktıkları ÇOCUKlarına yıktırıp da kıskıs gülmekteler alçakça!
Ne varki körlüğümüz gitse göreceğiz ki Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem bunları BİZe haber vermişti:


Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: Haberiniz olsun rahat koltuğunda otururken kendisine benim bir hadisim ulaştığı zaman kişinin: Bizimle sizin aranızda ALLAH’ın kitabı vardır. Onda nelere helal denmişse onları helal biliriz. Nelere de haram denmişse onları haram addederiz!. Diyeceği zaman yakındır. Bilin ki, Rasûlullah’ın haram kıldıkları da tıpkı ALLAH’ın haram ettikleri gibidir.” buyurmuştur.
(Mikdam İbnu Madikerb (ra) dan; Ebu Davud; İ.Ahmed, Sünne; Tirmizî; İbn Mâce, Mukaddime)

Hizbuş’- Şeytan Uşakları ebette “ALLAH” ile kandıracaklardır Müslümanları:

يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّ وَعْدَ اللَّهِ حَقٌّ فَلَا تَغُرَّنَّكُمُ الْحَيَاةُ الدُّنْيَا وَلَا يَغُرَّنَّكُم بِاللَّهِ الْغَرُورُ
Resim---“Yâ eyyuhe'n-nâsu inne va’dallâhi hakkun fe lâ tegurrennekumu'l-hayâtu'd-dunyâ, ve lâ yegurrennekum billâhi'l-garûr(garûru) : Ey insanlar, hiç şüphesiz ALLAH'ın va'di haktır; öyleyse dünyâ hayâtı sizi aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi ALLAH ile (ALLAH'ın adını kullanarak) aldatmasın.” (Fâtır 35/5)

Bizler sanki hâşâ Fransızca, İngilizce bir şeyler okur gibi ahmakça Kur'ân-ı Kerim’imize bakacağımıza;MuhaMMedî Şuuru BİLerek,
MuhaMMedî Nûru BULarak,
MuhaMMedî Sürurda OLarak,
MuhaMMedî O-NÛr’u YAŞAyıp YAŞAtak, Anlayıp da ANlatarak İKRÂ! edebilseydik GÖRecektik kimdi ve Kur'ân-ı Kerim’de kime benzetilmişlerdi bu YIKıcılar:

İlim YÜKlü EDEBsiz EŞŞEKlere:


مَثَلُ الَّذِينَ حُمِّلُوا التَّوْرَاةَ ثُمَّ لَمْ يَحْمِلُوهَا كَمَثَلِ الْحِمَارِ يَحْمِلُ أَسْفَارًا بِئْسَ مَثَلُ الْقَوْمِ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِ اللَّهِ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ
Resim---“Meselullezîne hummilû't-tevrâte summe lem yahmilûhâ ke meseli'l-HIMÂRİ yahmilu esfârâ(esfâren), bi’se meselu'l-kavmillezîne kezzebû bi âyâtillâh(âyâtillâhi), vallâhu lâ yehdî'l-kavme'z-zâlimîn(zâlimîne) : Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu (içindeki derin anlamları, hikmet ve hükümleriyle gereği gibi) yüklenmemiş olanların durumu, koskoca kitap yükü taşıyan EŞEĞİN durumu gibidir. ALLAH'ın ayetlerini yalanlayan kavmin durumu ne kötüdür. ALLAH, zâlim bir kavmi hidâyete erdirmez.” (Cuma 62/5)

Tüm Ehl-i Kitab ve DİNullah BİRdir ve TÜMü de İslâm Dînidir.
O gün Yahudi için, bu gün ise bunlar içinde geçerli Hükmullah!
Elbette İslâm Dînimizi içten yıkmaya çalışan kiralık ya da satılık Dinde reformistlerin ihânetlerini söylemek, kötülemek olamaz. Tam tersine dînin emrine uymak olur ve her EHLine Farz-ı AYNdır.
Kötülerin kötülüğünü açıklamak, Müslümanları onların zararından korumaya çalışmak herkese farzdır.
Biz Yörükler iyi bilirizki koşan köpekler dilini tamamen dışarı çıkarmadan nefes alıp soluyamaz.
İşte
Hevâsını İlâhı edinip, Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’i postacı sanıp, hadislerini inkarla İslâm Dînini keyfince uygulama ve yıkma hırsıyla dili dışarıda böylesi köpek gibi soluyanlar:

وَلَوْ شِئْنَا لَرَفَعْنَاهُ بِهَا وَلَكِنَّهُ أَخْلَدَ إِلَى الأَرْضِ وَاتَّبَعَ هَوَاهُ فَمَثَلُهُ كَمَثَلِ الْكَلْبِ إِن تَحْمِلْ عَلَيْهِ يَلْهَثْ أَوْ تَتْرُكْهُ يَلْهَث ذَّلِكَ مَثَلُ الْقَوْمِ الَّذِينَ كَذَّبُواْ بِآيَاتِنَا فَاقْصُصِ الْقَصَصَ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ
Resim---“Ve lev şi’nâ le refa’nâhu bihâ ve lâkinnehû ahlede ile'l-ardı vettebea hevâh(hevâhu), fe meseluhu ke meseli'l-KELB (kelbi), in tahmi'l-aleyhi yelhes ev tetrukhu yelhes, zâlike meselu'l-kavmillezîne kezzebû bi âyâtinâ, faksusî'l-kasasa leallehum yetefekkerûn(yetefekkerûne) : Eğer biz dileseydik, onu bununla yükseltirdik. Ama o yere meyletti (veya yere saplandı), hevâsına uydu. Onun durumu, üstüne varsan dilini sarkıtıp soluyan, kendi başına bıraksan DİLİNİ SARKITIP SOLUYAN KÖPEĞİN durumu gibidir. İşte âyetlerimizi yalanlayan topluluğun durumu böyledir. Artık gerçek haberi onlara aktar. Ki düşünsünler.”
(A'râf 7/176)

MuhaMMedî Âlim olmak Şerefli bir İŞtir.
Tersi de o kadar şerefsizliktir!


Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve selem: “ALLAH'ı ve Rasul'unu her şeyden çok seven, yalnız ALLAH'ın sevdiklerini seven ve küfre düşme korkusu, ateşte yanma korkusundan çok olan kimse îmânın tadını bulur.” buyurmuştur.
(Buhârî)

Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’i DUY-an ve UY-anlar için hep UYARmıştır:

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: Haberiniz olsun rahat koltuğunda otururken kendisine benim bir hadisim ulaştığı zaman kişinin: Bizimle sizin aranızda ALLAH’ın kitabı vardır. Onda nelere helâl denmişse onları helâl biliriz. Nelere de haram denmişse onları haram addederiz!. Diyeceği zaman yakındır. Bilin ki, Rasûlullah’ın haram kıldıkları da tıpkı ALLAH’ın haram ettikleri gibidir.” buyurmuştur.
(Mikdam İbnu Madikerb (ra) dan; Ebu Davud; İ.Ahmed, Sünne; Tirmizî; İbn Mâce, Mukaddime)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Kıyamette bir din adamı getirilip Cehenneme atılır. Cehennemdeki tanıdıkları ona, "Sen dünyâda dînin emirlerini bildirirdin. Niçin bu azâba düştün?" derler. O da, "İnsanlara, günahtır, yapmayın" der, kendim yapardım. "Şu ibâdeti yapın" der, kendim yapmazdım. Bunun cezâsını çekiyorum" der.” buyurmuştur.
(Buharî)

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve selem: “İnsanların en hayırlısı asrımdaki Müslümanlar (Ashab-ı kiram)dır. Onlardan sonra en iyileri, onlardan sonra gelenler (Tabiin)dir. Onlardan sonra en iyileri, onlardan sonra gelenler (Tebe-i tabiin)dir. Bunlardan sonra yalan yayılır. Bunların sözlerine ve işlerine inanmayın!” buyurmuştur.
(Buharî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Kıyâmete yakın ilim azalır, cehâlet artar.” buyurmuştur.
(İbni Mâce)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Cehennemde azab çekenlerden bâzılarının yaydıkları kötü kokular, diğerlerine ateşten daha fazla azab verir. "Sen ne günah işledin ki, öyle pis koku çıkarıyorsun?" diye sorulunca: "Ben din görevlisi idim. Bildiklerimi yapmazdım" der.” buyurmuştur.
(İ.Ahmed)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Mi’rac gecesi ateşten makaslarla kendi dudaklarını kesen insanlar gördüm. Cebrail aleyhi's-selama bunların kim olduğunu sordum. "Kendileri yapmadıkları halde "yapın" diyen vâizlerdir" dedi.” buyurmuştur.
(Müslim)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “ALLAH rızâsından başka maksat için ilim öğrenen veya ilmini dünyâ menfaatine âlet eden, Cehennemdeki yerine hazırlansın!” buyurmuştur.
(Tirmizî)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Toplantılarda ilimle üstünlük taslamayın! Böyle yapanın gideceği yer, Cehennemdir.” buyurmuştur.
(İbni Mâce)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Vallahi bir zaman gelecek, insanlar Kur'anı öğrenip okuyacaklar. Sonra, "Biz öğrenip okuduk, bizden daha iyisi var mı?" diyecekler. İşte onlar Cehennem odunudur.” buyurmuştur.
(Taberanî)

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve selem: “Bir zaman gelir ki, âlimler fitne çıkarır, camiler ve hafızlar çoğalır, ama, (MuhaMMedî) Âlim bulunmaz.” buyurmuştur.
(Ebu Nuaym)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Yazıklar olsun kötü âlimlere ki, ilmi ticârete âlet ederler. Devlet adamlarına yaklaşır, menfaat temin etmeye çalışırlar. Bunların yaptıkları ticâret, kesada (darlığa, kıtlığa) uğrasın!” buyurmuştur.
(Hakim)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “ Âlimlerin iyisi, insanların en iyisidir. Âlimlerin kötüsü ise, insanların en kötüsüdür.” buyurmuştur.
(Bezzâr)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Âlimlerin kötüsü, insanların en kötüsüdür.” buyurmuştur.
(Bezzar)

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Hak teâlâ, Âdem aleyhisselama bin çeşit sanat öğretip buyurdu ki: Çocukların ve neslin, bu sanatlardan biri ile rızkını talep etsin! Sakın ola ki dini geçim vasıtası yapmasın! Din ile dünyâyı taleb edenlere yazıklar olsun!” buyurmuştur.
(Hakim)

Ve daha nice hadis-i şerifler vardır.

BİZe düşen Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’i CAN KULAĞımızla DUYmak ve UYmaktır!


Resim--- Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “İlim üçtür: Âyet-i Muhkeme, Sünnet-i Kâime ve Fâriza-yı Âdile.” buyurmuştur.
(Ebu Davud, İbni Mâce)


Âyet-i Muhkeme: Kur'ân-ı Kerim'dir.
Sünnet-i Kâime: Kur'ân-ı Kerimin Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in ömrünce uygulaması olan Sünnet-i Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellemdir.
Fâriza-yı Âdil: MuhaMMedî Âlim, Kâmil, Ârif ve Âşıkların Şeriat-ı GaRRa içinde kalarak İmam-ı Mutlak Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem Efendimizi DUYup Uyarak yaptıkları, Kitaba ve sünnete uygun ilim olan İcma’ ve Kıyastır.


Gençlerimizin KALBlerinden KÖKleri sökülmekte olan İSLÂM DİNİmizi, Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’i ve Şeriat-ı GARRAsını;
Kör Cehâlet Karanlığına, Nûr-u MuhaMMedi DOĞdurarak, MuhaMMedî HaSBî-HaBîBî HİZMETçileri olarak Nûrullah IŞIğında Yaşar ve Yaşatırız
inşae ALLAH!

Ana sorunumuzun DİNİmize ve de Kur'ân-ı Kerim'imize karşı olan cehâletimiz olduğunu iyice ANlamalıyız!

Kaynağını bulamadığım ama çok doğru bir hadis-i şerifte,


Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Her derdin devâsı vardır anacak ahmaklığın yoktur!” buyurmuştur.

Humk, ahmak, hamakat; aklını kullanamayış bönlüğü, sersemliği ve şaşkınlığı Anlayışsızlığıdır.
Başkalarının başına geleneden ibret dersi almayan akılsızdır.
Ama kendi başına gelenden de almayan açıkça ahmaktır!
İslâm Milleti Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’in İnanç, Amel ve Hâllerini terk ederek kavmiyetçiliğe dayalı İslâm gözüken BATAKlarında ne acı ki çok faturalar ödedi ve ödemekte!


İmâm-ı Alî keremullâhi veche: "Belimi iki kişi kırar: Şerefinin zedelenmesine aldırmayan âlim ve zâhid olan câhil!" buyurmuştur.
(Fahreddin er Razi cilt 2/479)

İşte EDEBsiz Âlim ve hamm SOFU!..

İsa aleyhi's-selam ise: Sağırı, dilsizi, tedâvi ettim. Ölüleri ALLAHu Teâlâ’nın izni ile dirilttim. Fakat cehl-i mürekkebin ilacını bulamadım buyurmuştur.
Câhil olduğu halde, câhilliğini bilmeyip, kendini âlim zannedene, buna Cehl-i Mürekkeb denir.

Yoksa Yüce Dînimiz ihtilaf Dini değil TEVHİD DİNİdir:


Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “ Ümmetimin âlimleri, hiçbir zaman dalâlette birleşmezler. İhtilaf olunca sivad-ı a'zama (âlimlerin ekseriyetinin bildirdiği yola) tâbi olun!” buyurmuştur.
(İbni Mâce)

ARZa azmettiğim inanç ve arzumuzdan dolayı BİZler bir avuç da olsak muhammedinur NOKTA-sında;
Maddî-Mânevî hiçbir çıkar düşünmeksizin, bir kılığa bürünmeksizin ve ALLAH celle celâluhu’dan Korkup - Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem Efendimizi sevip-sayarak;
MuhaMMedî HaSBî-HaBîBî HİZMET ARABAsının tekeri, Şeriat-ı GARRA Kervânının Kıtmiri ve sâdece ALLAHın KULU olarak;
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem Adına, Hesabına ve Şerefine MuhaMMedî HaSBî-HaBîBî HİZMETçileri GARİBleriz!

Elhamdulillâhi RABBul-Âlemîn!

Fe Tubâ lil-Gurâbâ!

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “İslâm garib olarak başladı ve başladığı gibi (günün birinde) garib hâline dönüşecektir. Fe tubâ li’l-gurâbâ: Ne mutlu gariblere (sıddık ve âdil Muhammedî âşıklara!)” buyurmuştur.
(Ebu Hureyre radiyallâhu anhu dan; İbni Mâce, Sünen, Fiten- 3986 ve Müslim Enes bin Mâlik radiyallâhu anhu dan; İbni Mâce, Sünen, Fiten-3987 Zevâid Abdullah İbni Mes’ud radiyallâhu anhu dan; İbni Mâce, Sünen, Fiten 3988 ve Tirmizî)

Muhammedî Sufî GaRiB ve KaRiB-lerimizi, ALLAH celle celâluhu Sadâkat, Samîmiyyet, Sabır ve selâmetten ayırmasın, korusun ve Muîn Olsun in şâe ALLAH!
Rasûl-i EKREM Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem Efendimizin Yüce Gönül HOŞnutluğu BİZle ve ÜMMet-i MuhaMMedle olsun in şâe ALLAH!

MuhaMMedî MuHaBBetlerimle Aziz Kardeşlerim!..

Elbirliği ile CANdan GÖNÜLden bir de HAKK DOST celle celâluhu çekelim:


Resim


HaYY doSt!..

KUL İHVÂNÎ Kervan Kelbi
Cihânda Can-Cânân Celbi
“Yâsîn” ki Kur’ân’ın Kalbi
Dört UNSura KAR-dığımız...


*

Hakîkat-ı Muhammedî
Yedi Letâif “HÂ-Mim”i
Cümle Cihân “MİM”İn Cem’i
Sırtımıza SAR-dığımız....


*

Gafleti “DUHÂN”a Vermek
“DUH” SıRR’ı Dehre Ermek
“Elem Neşrâh Leke Sadrek”
“SAD” Sadrımız YAR-dığımız....


*

“KAF” İnsanda, Kalble-Kur’ân
“NUN” Nûrullah “ARŞ”a Vuran
“Habli’l- Verid” Yakîn Duran
Cezbe-Sülûk VAR-dığımız....


*

MUHİT’ten MERKEZ’e Rücû’
Merkezden Muhit Ürûcu
Mir’âc-u-Hicret Sonucu
“EREN ELİ” ER-diğimiz...


*

Muhiti, Merkezi ALLAH
Çağırır Herkesi ALLAH
RABB-u-BİRR Bahçesi, ALLAH
Ubûdiyyet DER-diğimiz...


*

“Elif”→AHAD, VÂHİD ALLAH
“Lam”→Lûtfuna ŞÂHİD ALLAH
“Kalû Belâ!” AHİD ALLAH
SıRR-ı Sıfır SER-diğimiz...


*

“KAF”ın Kalbi, “AYN”in Gözü
“Sîn” Kulağı Dinler Sözü
Herşey “O”nun ÖZün ÖZü
DOST’un CAN’ı VER-diğimiz...


*

Ehl-i Beyt Yolu Çiledir
Seven-Sevilen Biledir
Benlik Davâsı Hîledir
Nefsin İPi KIR-dığımız...


*

MuhaMMedî-MahMudîyiz
ÂŞIKıyız, AhMedîyiz
Hamdolsun DOST HaBibîyiz
SıRR-ı SUBHÂN SIR-dığımız...


*

“İyyake Na’budu” Sözüm
“İyyake Nestâ’in” ÖZüm
Yolcu, “Yol Nereye Gözüm?”
Merhâmeten SOR-duğumuz...


*

Câhiller Kemâle Gelmez
Bilen Demez Diyen Bilmez
Hâl İşidir Ka’l’e Gelmez
ÂRİF Düşü YOR-duğumuz...


*

İlim – İrâde - İdrakla
Dinle Sözüm İştirakla
Binbir Çileyle Firakla
Nefes-Nefes ÖR-düğümüz...


*

“Şuarâ” Şühûd Sarrafı
Ârif – Arafat - “A’râf”ı
MUHİT-MERKEZ-KEHF-İ-KÂF’ı
GÖNÜL GÖZ-le GÖR-düğümüz...


*

“LÂ İLÂHE” ARA-sında
“İllâ ALLAH” SIRA-sında
DOST MuhaMMed HIRAsı-nda
SIRAT Sırtı DUR-duğumuz...


*

Halk Bu Demde HAK Bu Demde
“Et-Tırnak” Gibidir Hem de
Kimimiz Var Bu Âlemde
HAKK KAPISI VUR-duğumuz...


*

Âşığa Ağyâr IRAK-tır
YÂR’in Sinesi DURAK-tır
Işık Kanatlı “BURAK”tır
SıRR Semâsın SÜR-düğümüz...


*

Dost MuhaMMed Muhbiridir
AŞKıyla CAN-ı DİRİdir
KUL İHVÂNÎ KITMİR-idir
Sağa - Sola ÜR-düğümüz...
HaYY doSt!..
Resim
Kullanıcı avatarı
meseli
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 3
Kayıt: 24 Şub 2011, 12:28

Re: MUHAMMEDİ ALİM KİMDİR?

Mesaj gönderen meseli »

Eline yüreğine klavyene sağlık ,,,,abi sana mesaj attım :(
Cevapla

“Divanında Muhammedi Tasavvuf” sayfasına dön