Varlık ve Bütünlük...

Cevapla
Kullanıcı avatarı
EROL
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 12
Kayıt: 12 Oca 2008, 02:00

Varlık ve Bütünlük...

Mesaj gönderen EROL »

Resim


Varlık ve Bütünlük...


İçinde yaşadığımız Varlık alemini bir bütünün parçaları olarak algılıyoruz malesef...ve bizim dışımızdaki herşey öteki oluyor...
Parçalıyoruz anlayabilmek ve anlamlandırabilmek için herşeyi...
Bu algılayış yanlıştır. Varlık alemi bir bütündür...
kim kendisini farklı görürse farkındalık bilincini yitirir ve yalnız kalır...
Hiç insandan başka yalnızlık hissi taşıyan varlık gördünüzmü ?...
İnsan kendini bütünden koparttığı için yalnızlaşır ve ötekileştirdiği herşeyde ona yabancılaşır...
Ne zaman ki bu alem bizim için bir bütün olur....
O zaman anlarız ki varlıklar bizim parçamız...
sonsuzluk denen şey bizim kaderimizdir...
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/xx.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Mesaj gönderen gullale »

Değerli EROL kardeşim, demişsiniz ya:
Varlık âlemi bir bütündür...
kim kendisini farklı görürse farkındalık bilincini yitirir ve yalnız kalır...
Hiç insandan başka yalnızlık hissi taşıyan varlık gördünüzmü ?...
İnsan kendini bütünden koparttığı için yalnızlaşır ve ötekileştirdiği herşeyde ona yabancılaşır...
Ne zaman ki bu alem bizim için bir bütün olur....
O zaman anlarız ki varlıklar bizim parçamız...
sonsuzluk denen şey bizim kaderimizdir...
Yaşım ilerledikçe kuşlardan, kelebeklerden börtü böcekten "ayyy ne güzel uçuyorlar! renklere bak! yemyeşil kırlar güzel dağlar ovalar"dan başka şeyler görmeye başladı AKLım. Geçen gece balkona çıktığımda tek başına uçan kelebek gördüm. O da yalnızdı. Burada ki "da" eki benim yalnızlığımı ortaya koymaktaydı. Oysa kelebek yalnız ya da kalabalık olmak peşinde değildi. Öylesine bırakmıştı kendisini OL-ANa... Hava soğuktu, rüzgar vardı, karanlıktı ama o kanat çırpmaktaydı TEK başına...

Yürüyüş yaparken kaldırımda, toprakta böcek görürüm küçücük taş parçalarını aşarak dağ dere tepe yol almaya çalışan... düşünürüm bunun âilesi nerede diye... O ise yaşamakta HAYYatını geldiği gibi TAM ve TÜM şikâyetsiz, îtirazsız...

Yanlış anlamıyorsam bizim gibi CAN dertleri yok onların. İşte bu cümlede saklı pekçok yalnızlık duygusunun ve kalabalık olma isteğinin sırrı. Biz CAN derdi ile yalnızlık istemiyoruz, "bana konuşan" "beni paylaşan" "bana yardım eden" biri hattâ birilerini istiyoruz yakınlarımızda...
İzin verdiğimiz kadar yakın olmalarını...

CAN derdimiz olmaz da kendimizi iyi hissedersek, ihtiyaçsız olursak bir AN o kalabalıktan kaçmaktayız. Bütünlük arzumuz nereye gitmekte ise... Menfaatimiz kadar, beklentimiz kadar, isteğimiz kadar olmalı yakınlarımız. Kendimiz için, CANımız istediği için, CANımız çektiği için istemekteyiz çoğunlukla.

Diğer varlıkların VAROLMA kaygısı da DERTleşme kaygısı da yok görünüyor. CAN kaygısı da olmayınca HÜR ve TEK yaşayabilmekteler HAYYatlarını ne kadarsa...Biz ise KESRET ile VAHDET arasında MED-CEZİR oluşun yorgunluğundayız...
Resim
Cevapla

“Tasavvuf” sayfasına dön