İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

İmam İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri, Mektupları Ve Hikmetli Sözleri
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 202. Hutbe
Bu hutbe Hz. Fatıma gömülürken "Peygamber'e (s.a.a) döktüğü dertlerini içermektedir.


"Ey Allah'ın Resulü, sana çok çabuk kavuşup yanına gelen kızından ve benden selam olsun! Senin seçilmiş, temiz kızından ayrılalı sabrım azaldı, gücüm kalmadı. An­cak senin ayrılığının acısını ve musibetinin büyüklüğünü gördükten sonra buna da sabretmeliyim. Nitekim seni kabrine yatırdım ve ruhun boğazımla göğsüm arasında kabzedildi. "İnna lillah ve inna ileyhi raciun"(Bakara: 156) (Biz Allah'a aitiz ve yine ona döneceğiz.) Emanetin geri gönderildi ve rehinin alındı. Fakat Allah, beni senin yanına seçip alınca­ya kadar hüznüm devam edecek, gecelerim de uykusuz ge­çecek. Ümmetinin, kızına yaptığı zulüm hakkında o sana haber verecek. Israrla sorarak durumu ondan öğren. Bü­tün olanlar, senden ayrılalı fazla olmadan, zikrin unutul­madan oluverdi. İkinizi de incinip darılmamış, veda eden kişinin selamıyla selamlarım. Eğer ayrılır gidersem, bu usancımdan değildir; kalırsam da Allah'ın sabredenlere vaat ettiği şey (ecir) hakkında sui zanda bulunduğumdan değildir."
KaYNaKLaR;
Hutbe 202* Usul-u Kafi, c.l, s.458, Kuleyni; Delail'ul-İmamet s.47, Taberi imami; Mecalis, s.165, Şeyh Mufıd; Emali, c.l, s.108, Şeyh Tusi; Keşful-Gumme, c.2, s. 147, İrbeli; Tezkirel'ul-Havas, s.318, Sibt bin Cevzı

Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 203. Hutbe
Bu hutbe dünyada züht ve ahirete teşvik etmek hakkındadır:


"Ey insanlar! Dünya yurdu geçiş yolu, ahiret yurdu ise karar kılınacak yurttur. Dünyadan ahiretiniz için azık alın. Sırlarınızı bilenin yanında perdelerinizi yırtmayın.

Kalbiniz bedeninizden çıkmadan önce, dünyayı kalbinizden çıkarın. Burada sınanacaksınız, ama başka bir yer için yaratıldınız. Bir kimse öldüğünde insanlar, "Ne bıraktı?", melekler ise ne hazırladı?" diye sorarlar.

Allah babalarınızı bağışlasın! Sonradan alacaklı duruma düşmek için önceden bir miktar gönderin, tümünü geride bırakıp sorumlu duruma düşmeyin.


KaYNaKLaR;
Hutbe 203* Emali, s. 132, Şeyh Saduk; Uyun'ııl-Ahbar'ir Rıza, c.l, s.298, Şeyh Saduk; el-İrşad, s. 139, Şeyh Mufıd; Mişkaful-Envar, s.243, Tabersi; Mecmuet-u Verram, s.66; Bihar'ul-Envar, c.17, s. 100 Meclisi; el-Kamil c.2, s.317 Muberred

Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 204. Hutbe
Hz. Ali dostlarına öğüt vermekte ve bu öğütleri sürekli dile ge­tirmekteydi.


"Allah'ın merhameti, sizin üzerinize olsun! Hareket için hazırlanın. İşte bir göçe çağrıldığınız, dünyada kalmaya olan meylinizi azaltın. Hazırladığınız azığın iyilerini yanları­nıza alın. Zorluk geçidi ve korkulu/endişe konaklar önünüzdedir. Oraya varmaktan ve O'nun katında durmaktan kaçamazsınız.

Bilin ki ölüm, yakından gözlerini üzerinize dikmiş, pen­çesini size geçirmiş gibidir. Dünyanın zor işleri sizlere ölümü unutturmuş ve dayanılmaz belalar onu sizlerden gizli tutmuştur. O halde dünyaya olan ilginizi kesin ve takva azığını hazırlamakla yardım alın."

Seyyid Razi diyor ki: "Bu sözün bir bölümü önceden geçti, ama bu rivayetle farklılık içindeydi.


KaYNaKLaR;
Hutbe 204* Emali, Şeyh Saduk; el-Mecalis, s.116, Şeyh Mufıd; el-İrşad, s. 110, Şeyh Mufıd; Mişkat'ul-Envar, s.275, Tabersi; Bihar 'ul-Envar, s.227, Meclisi

Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 205. Hutbe
Talha ve Zübeyr kendisine biat ettikten sonra, "neden kendisiy­le meşveret edip yardım almadığı" sebebiyle itiraf edince Hz. Ali bu hutbeyi onlara cevap olarak irad etti.


"Az bir şeye kızdınız, birçok şeyi ertelediniz. Bana söyler misiniz, sizi hakkınız olan hangi şeyden alıkoydum veya han­gi pay hususunda kendimi size tercih ettim. Müslümanlardan birisinin bana müracaat edip istediği hangi hakkı vermekte aciz kaldım, bilemedim veya hükmümde hatta ettim!

Vallahi hilafete rağbetim ve hükmetmeye isteğim yok­tu. Fakat bu iş için beni siz çağırdınız, bu yükü siz yüklediniz! İş bana verildiği zaman Allah'ın kitabına baktım, bi­ze ne emredilmişse onunla hükmedip, ona uydum. Resulullah'ın (s.a.a) bize sünnet olarak bıraktığına uydum. Bu konuda ne ikinizin, ne de başkalarının görüşüne ihtiyaç duydum. Hükmünü bilmediğim bir şey olmadı ki, size ve Müslüman kardeşlerime danışayım. Eğer öyle bir şey ol­saydı ne sizden ne de diğerlerinden yüz çevirirdim.

Hatırlattığınız (paylaştırmada) eşitlik meselesine gelin­ce... Bu, kendi görüşümle, kendi arzuma uyarak verdiğim bir hüküm değil. Aksine ben de, siz de Resulullah'ın (s.a.a) bu konuda getirdiği ve amel ettiği hükmü biliyoruz. Al­lah'ın verdiği ve teyit ettiği hükümde size ihtiyacım ola­maz. Vallahi, o halde siz ve başkasının bu konuda beni kı­nama hakkı yoktur. Allah, kalplerinizi ve kalplerimizi hak­ka doğru yöneltsin, bize ve size sabır ilham etsin.

Daha sonra şöyle buyurdu: Hakkı görüp yardım edene, zulmü görüp ret edene ve hak sahibine yardımcı olana Al­lah rahmet etsin.


KaYNaKLaR;
Hutbe 205*
Nakz'ul-Osmaniyye, Ebu Cafer İskafı ve Ebu Hadid'in Şerh-ıı Nehc'ül-Belağa (c.2, s. 173) kitabına bakınız; Bihar'ul-Envar, Kitab'ul-Fiten ve'l-Mihen, s.371, Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 206. Hutbe
Sıffin Savaşı günlerinde bazı arkadaşlarının([1]) Şam halkına küfrettiklerini duyduğu zaman şöyle buyurdu:


"Küfürbaz kişiler olmanızı kötü görüyor, hoşlanmıyo­rum. Ama onların yaptıklarını anlatsaydınız ve durumlarını hatırlatsaydınız, sözleriniz doğruya daha yakın olur ve özrünüz daha makbul düşerdi.

Küfretmek yerine, sözünüz şu olmalıdır: "Allah'ım, onların kanlarını da bizim kanlarımızı da koru, onlarla aramızı Islah et, onları sapıklıklardan kurtarıp hidayete ulaştır da bilmeyen hakkı tanısın, sapıklıkta ve düşmanlıkta direnen vazgeçsin."

KaYNaKLaR;
Hutbe 206*
el-Ahbar'ut-Tival s. 155, Ebi Hanife Deynevi; Kitab-u Sıjfın, s. 103, Nasr bin Mezahim; Tezkiret'ul-Havas, s. 154, Sibt bin Cevzi


DiPNoT[1]- Hicr bin Adiyy ve Amr b. Humk adlı kişiler idi. (Şerh-i Huyi c.l3 s.83 ve 94)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 207. Hutbe
Sıffin Savaşı'nda imam Hasan'ın savaşa katılabilmek için ace­le ettiğini görünce şöyle buyurdu:


"Şu genci sımsıkı tutun, (ölümüyle) belimi kırmasın benim! Çünkü ben Resulullah'ın (s.a.a) soyunun kesilme­mesi için bu ikisinin (Hasan ve Hüseyin'in) ölmesini iste­mem."


KaYNaKLaR;
Hutbe 207*
el-Tarih, c.6, s.34, Taberi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 208. Hutbe
Hakemlik olayından sonra bazı arkadaşlarının kendisi hak­kında tereddüde düşmeleri üzerine şöyle buyurdu:


"Ey insanlar! Savaş sizi zayıflatıncaya kadar da sizinle olan işim istediğim gibiydi. Vallahi, eğer savaş bazınızı alıp diğer bazınızı bıraktıysa, (biliniz ki) düşmanınızı daha çok zayıflatıcıydı.

Şüphesiz dün emirinizdim, bugün emir altına girdim. Dün ben sizi nehyediciydim, bugün ben nehyediliyorum. Gerçekten de yaşamayı, bekayı çok seviyorsunuz. Ben de istemediğiniz şeyi size zorla yükleyecek değilim."


KaYNaKLaR;
Hutbe 208*
Kitab-u Sıffın, s.484, Nar bin Mezahim; el-İmamet ve s Siyaset, c.l, s. 118, İbn-i Kuteybe; Muruc'uz-Zeheb, c.2, s.400, Mes'udi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 209. Hutbe
Basra savaşından sonra ashabından olan Ala b. Ziyad el-Harisi'yi görmeye gitti. Orada evinin büyüklüğünü görünce şöyle buyurdu:


"Dünyada bu evin genişliğini ne yapacaksın? Hâlbuki ahirette ona daha fazla muhtaçsın. Evet, istiyorsan, onunla ahirete ulaşabilirsin. Yani bu geniş evde misafir ağırlayarak, akrabalarına iyilik ederek ve boynunda olan hakları sahibine ulaştırarak böylelikle ahireti elde edebilirsin.

(Ala, "Ya Emir'el-Mü’minin! Kardeşim Asım b. Ziyad'ı sana şikâyet ediyorum" dedi. "O ne yapıyor?" diye sorunca, Ala, "Bir abaya bürünerek dünyayı terk etmiş" dedi. Hz. Ali, "Onu bana getir" dedi. Gelince de ona şöyle dedi:

"Ey kendinin düşmanı olan adam! Pis şeytan seni şa­şırtmak istiyor! Ailene çocuğuna acımaz mısın? Allah'ın sana temiz şeyleri helal kıldığını görmüyor musun? Şeytan, bunlara ulaşmanı kötü görüyor. Sen, Allah katında düşün­düğünden daha aşağısın."

Asım, "Ey Mü’minlerin Emiri senin de giyimin kaba, yemeğinse tatsız!” deyince de şöyle buyurdu:

''Yazıklar olsun sana! Ben sen değilim! Yüce Allah, in­sanlar yoksullukları nedeniyle heyecanlanıp isyan etmesin­ler diye adil imamlara kendilerini insanların en fakirleriyle ölçüp değerlendirmelerini emretti."


KaYNaKLaR;
Hutbe 209*
Kuvvet'ul-Kulub, c.l, s.531, Ebu Talib Mekki; el-İkd'ul-Ferid, c.l, s.329, İbn-i Abdurabbih; el-Kafi, c.l, s.410, Kuleyni; Rebi'ul-Ebrar, c.4, (Lezzat ve Lehv babı) Zemahşeri; el-Ihtisas, s. 152, Şeyh Mufıd; Telbis-u İblis, s. 194, Sibt bin Cevzi; Tezkire, s.l 10. İbn-i Cevzi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 210. Hutbe
Birisi bidatlere sebep olan ve halk arasında yaygınlaşan çok çe­şitli rivayetler hakkında soru sorunca Hz. Ali (a.s) söyle buyurdu:


''İnsanların elinde hak ve batıl, doğru ve yalan, nasih ve mensuh, genel ve özel, muhkem ve müteşabih, hıfzedilmiş ve şüpheli olan (rivayetler) vardır. Resulullah'ın (s.a.a) sağ­lığında bile hadis uydurdular. Nitekim Resulullah bir gün minbere çıktığında: "Benim adıma bilerek yalan atan kim­se cehennemde yerini hazırlasın" buyurdu.

Sana dört kişi hadis getirir. Bunların beşincisi olmaz.

(Bu dört kişinin ilki) İman gösterisinde bulunan, Müs­lümanların yaptıklarını yapan münafıktır. Günahtan korkmaz, suçtan çekinmez, Resulullah'a (s.a.a) karşı kas­ten yalan isnat eder. Eğer, insanlar onun yalancı bir münafık olduğunu bilseler, söylediğini kabul etmezler, sözünü tasdik etmezlerdi. Fakat onlar, "O Resulullah'ın arkadaşı­dır onu görmüş ondan duymuş, duyduğunu bellemiştir." deyip sözünü kabul ederler. Allah, münafıkları haber vermiş, halleri nasılsa öylece anlatmıştır sana. Resulullah'tan sonraya da kalan münafıklar, yalan ve iftirayla halkı ateşe çağıran dalalet önderlerine yaklaştılar, yaklaştıkları kimseler de onları iş başına geçirdiler, insanlar üzerinde hüküm sahibi yaptılar, onlarla dünyayı yediler. Allah'ın koruduğu kişinin dışındaki insanlar, dünya ve yöneticilerle beraber­dir. İşte bu (rivayet eden) dört gruptan biridir.

(ikinci kişiyse) Resulullah'tan bir söz duymuş, fakat ge­reği gibi belleyememiştir. Yanlışlık etmiştir, ama kasten ya­lan söylemez. O sözler önündedir, rivayet eder. Onlarla amel eder, "Ben bunu Resulullah'tan (s.a.a) duydum." der. Müslümanlar onun bu hususta hata içinde olduğunu bilse­ler, onu kabul etmezler. O da yanıldığını bilseydi, onu terk ederdi.

Üçüncü kişi, Resulullah'ın (s.a.a) bir şeyi emrettiğini işitmiş, ama daha sonra onu nehyettiğini bilmemiştir veya Peygamber'in bir şeyi nehyettiğini işitmiş, ama daha sonra onu emrettiğim bilmemiştir. Mensuhunu öğrenmiş, fakat nasihini belleyememiştir. Neshedildiğini bilseydi onu terk ederdi. Müslümanlar da ondan duydukları şeyin neshedildiğini bilselerdi, onu terk ederlerdi.

Dördüncüsü ve sonuncusu ise, Allah'a ve Resulüne karşı yalan isnat etmez. Allah'tan korkarak, Resulü­ne (s.a.a) saygı duyarak yalandan nefret eder ve hataya düş­mez. Aksine, duyduğunu olduğu gibi ezberler. Duyduğu sözü bir şey katmadan, eksiltmeden rivayet eder. Nasihi bilir, onunla amel eder, mensuhu bilir ondan kaçınır. Hükmün özel ve genelini, muhkem ve müteşabihini tanır. Her şeyi yerli yerine koyar.

Resulullah'ın sözleri bazen iki yönlü idi. Bazen özel ve bazen de genel... Münezzeh olan Allah ve Resulünün (s.a.a) neyi kastettiğini anlamayan kimse o sözü duyar; gerçek anlamını bilmeden, hangi amaçla söylendiğini anlamadan ve neden böyle söylendiğini derk etmeden farklı bir anlam vererek, bir çeşit tevil eder.

Resulullah'ın ashabının tümü, ondan bir şey sorup ce­vabını bilmek isteyen kimseler değildi. Nitekim bedevi ve yabancı birinin gelip Resulullah'a bir şey sormasını arzular, cevabını işitince de sevinirlerdi. Hâlbuki ben aklıma gelen her şeyi sorar ve cevabını ezberlerdim.

İşte insanların rivayetlerdeki ihtilafları bu yüzdendir."


KaYNaKLaR;
Hutbe 210*
Usul-u Kafi, c.2, s.62, Kuleyni; Tuhef'ul-Ukul, s.136, Herrani; el-Hisal, c.l, s.333, Şeyh Saduk; el-İmta' ve'l-Muanese, c.3, s. 197, Tevhidi; el-Gaybe, s.26, Numan; el-Musterşid, s.30, Taberi; Tezkiret'ul-Havas, s. 142, Sibt bin Cevzi; el-İhticac, c.l, s.293, Tabersi; el-İstinsar, s. 10, Keraceki; el-Erbain, s.98, Şeyh Behai; el-Kafi, c.l, s.50, Kuleyni; Kitab-u Selim bin Kays s.38, el-Hisal c. 1, s.233, Şeyh Saduk
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 211. Hutbe
Bu hutbe Allah'ın yaratışındaki incelikleri hakkındadır.


"O'nun muhteşem kudretinden ve ince sanatının hari­kalarından biri de dalgalı, yoğun ve bol deniz suyundan kuru ve katı şeyler yaratmasıdır. Sonra Allah ondan taba­kalar yaratmış, birbirleriyle ilintiledikten sonra yedi gök olarak yerleştirmiştir. Onlar O'nun emriyle orada tutunmuş­lar, olması gereken yerde durmuşlardır. Allah masmavi okyanusların, kaynayan denizlerin taşıdığı bir yer yaratmış ve bu yer Allah'ın emri karşısında boyun eğip azametine teslim olmuştur. Akan sular haşyetinden durmuştur. Daha sonra büyük kayalıkları, tepeleri ve yeryüzünün yüce dağ­larını yarattı, yerinde sağlam kıldı ve yerlerinde kalmalarını takdir etti. Onları göklere yüksekmiş, temellerini suya gömmüş, alçak yerlerden yüce kılmıştır.. Dağlan yer­yüzünün dört bir köşesine, var olan yerlere gömmüş, do­ruklarını göklere yükseltmiş, uçlarını uzatmıştır. Onları yeryüzünün direkleri kılmış, yere çivilemiştir. Dünya, ha­reket halinde iken halkıyla birlikte sarsılmaması veya ye­rinden kopup ayrılmaması ya da hedefinden sapmaması için sakin kılınmıştır. Yeryüzünü, sulan köpüren dalgalar üzerinde tutan, etrafını ıslandıktan sonra kurutan, orayı mahlûkatının yaşadığı yer kılan ve onlar için yeryüzünü sadece sert fırtınaların dalgalandırdığı ve yağmurlu bulutların harekete geçirdiği denizin üzerinde bir beşik ve döşek yapan Allah münezzehtir. "Kuşkusuz Allah'tan korkan kimseler için bunda ibretler vardır." (Naziat: 26)


KaYNaKLaR;
Hutbe 211* Rebi'ul-Ebrar, c.l, (Sema ve'1-Kevakib babı) Zemahşeri; en-Nihaye, c.l, s.27, İbn-i Esir
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 212. Hutbe
Arkadaşlarını Şam halkına karşı savaşmak için ayağa kaldırdığı zaman şöyle buyurdu:


"Allah'ım hangi kulun, bizim zulme bulaşmayan adil olan, bozguncu olmayan, hem dini hem de dünyayı Islah edici sözlerimizi duyduktan kabul etmez, senden yardımım esirger ve senin dinini aziz kılmaktan çekinir! Ey şahitlerin en yücesi seni ve yer ile göklerde yerleştirdiklerinin hepsini onun (bundan çekinenin) aleyhine şahit tutarız. Sen onun yardımından müstağni ve onu kendi günahlarıyla cezalandıransın."


KaYNaKLaR;
Hutbe 212* Rebi'ul-Ebrar, c.l, (Sema ve'1-Kevakib babı) Zemahşeri; en-Nihaye, c.l, s.27, İbn-i Esir
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLem HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 213. Hutbe
Bu hutbe Allah'ın büyüklük ve azameti hakkındadır.


"Yaratılanlara benzetmekten yüce, sıfatlarını anlatan­ların anlatımından üstün, bakanların O'nu inceden inceye tariflerinden zahir, izzetinin saygınlığıyla O'nu ta­sarlayanların fikirlerinden batın; artma, kazanma veya faydalanılan bir bilgi olmadan bilen, enine boyuna dü­şünmeksizin veya içten bir planlama yapmaksızın bütün işleri ayarlayan Allah'a hamd olsun.

O öyle Allah'tır ki; karanlıklar onu örtemez, ışıklar onu aydınlatamaz, geceler onu gizleyemez, gündüzler üzerin­den geçemez. O'nun idraki gözlerle ve ilmi ve bilgi almak­la değildir.

...Allah, Peygamberi ışıkla göndermiş ve seçerek öne geçirmiş, ayrılıkları onunla gidermiştir. Galiplere Peygamberle üstün gelinmiş, zorluklar onunla aşılmış, problemler onunla çözülmüş, sağdan ve soldan gelen sapıklık sona erdirilmiştir."


KaYNaKLaR;
Hutbe 213* Bihar 'ul-Envar, c.4, s.319, Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9091
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri

Mesaj gönderen nur-ye »

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi'l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

Resim--- Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır"buyurdu.
(Hz. İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburi Müstedrek C. 3 S. 126)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH celle celâlihu RÂZI OLsun..
Resûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLem HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ


Resim
Resim aleyhumu's-selâm..


Resim

TÜRKÇESİ.:
Lebbeyke ALLAHümme RABbiye ve sâ’deyke Resim Salâvâtu’llahi’l-Berri’r-Rahîm Ve’l-melâiketi’l-mukarrebîn Resim Ve’n- nebîyyine ve’s-sıddıkîne ve’ş-şühedâi ve’s-sâlihîn Resim Vemâ sebbiha leke min şey’in yâ Rabbe’l-âlemîne Resim Alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin ibni Abdillahi hâtemi’n- nebîyyîne Resim Ve Seyyidi’l-mürselîne ve imâmi’l-mûttâkîne Resim Ve Resûli RABBü’l-âlemîne’ş-şâhidi’l-beşiri’d- dâi ileyke bi iznike es sirâce’l-münir Resim Ve aleyhi’s- salâtü ve’s- selâmû ve rahmetullahi ve berâkâtuhu.


MÂNÂSI.:
“Emret (buyur) ALLAH’ım! Ve başim-gözüm üstüne (emret, saâdetle Senden mutluluk istiyorum), RABB’im, ALLAH’ım! İyilik ve merhamet dolu Salâvâtullahı, gözde (yakîn) meleklerin salâvâtı, peygamberlerin, sıddıkların, şehîdlerin, sâlihlerin; Ey âlemlerin RABBi Seni tesbih (ve tenzih) eden herşeyin salâvâtı, Efendimiz Abdullah oğlu Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, Hatemü’l-Enbiyâya (peygamberlerin sonuncusuna), peygamberlerin Efendisine, müttakîlerin (günâhlardan korunup ALLAH'a sığınanların) imâmına; âlemlerin RABBinin, şâhid ve müjdeci Resûlüne, Senin izninde Sana dâvet eden ve aydınlatan kandile (sayısız- sonsuz) selâm (sıla, salâvât, rahmet, istiğfâr, dua, ulaşım) olsun!”!

(7 letâifimizin sallini-isalini-sılasını-ulaşımını sağla!)

Elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn..
Hamd âlemlerin RABB’ı ALLAH’a mahsustur!
ÂLemLerin RABBına HamdoLsun!.


Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..

Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.

Resim 214. Hutbe
Bu hutbede Peygamberin yüce sıfatları ve bilginlerin nitelikleri beyan edilmiş, takvaya davet edilmiştir.


"Allah'ın eşit muamele eden adil ve hakkı batıldan ayırıp hükmü açıklayan hakim olduğuna şahadet ederim. Ve yine şahadet ederim ki Muhammed de O'nun kulu ve elçisi, kullarının seçkinidir. Allah kullarını iki bölüğe ayırmış, peygamberini o iki bölükten en iyisinde karar kılmıştır. O bölükte ne zina eden, ne de kötülük yoluna gidenler vardır.

Bilin ki münezzeh olan Allah hayır için ehil insanlar, hak için ayakta tutucu direkler, itaat için de koruyucular tayin etmiştir. Her itaatte sizin için Allah katında bir yardım vardır; dillere hükmeder, kalplere sebat verir. Onda yetinenler için kifayet ve şifa isteyenlere için şifa vardır.

Bilin ki Allah'ın ilmini koruyanlar, koruması gerekeni korurlar, kaynaklarını akıtıp coştururlar. Birbiriyle dostluk­la buluşur, muhabbetle karşılaşırlar. Birbirine ilim kâsesinden içirir, birbirinden kanmış olarak ayrılırlar. Aralarına şek ve şüphe karışmaz, birbirlerinin gıybetini etmezler. Yaratılışları ve ahlakları bu özellikler üzere şekillenmiştir. Bu esas üzere birbirlerini sevmekte ve ilişki kurmaktadır­lar. Onlar halk arasında seçilmiş temiz tohumlar gibidir. Onları ekmek için diğerlerinden seçmiş; sürekli imtihanlar ile ayrıcalık kazanmış, temizlenmelerle halis kılınmışlardır. O halde kişi, yüce nasihatleri kabul etmeli, her şeyi kırıp geçen kıyamet gelmeden ondan korkmalıdır. Kişi sayılı günlerine ve buradaki kısa süren ikametine baksın da burayı daha iyi bir yere dönüştürsün. O halde götürüldüğü yer için amel etsin ve orayı tanıma hususunda çaba göstersin. Selim bir kalbe sahip olan kimseye ne mutlu ki hidayet edene uyar, kötülüğe sevk etmek isteyenden kaçınır, gözlerini açan kimsenin verdiği basiretle kurtuluş yolunu bulur, hidayeti emredene itaat eder. Sebepler kesilip kapılar kapanmadan önce tövbe kapısını açmak ve günahlardan sıyrılmak için hidayete koşar. Bu kişi, elbette doğru yol üzerindedir. Apaçık ve aydınlık yola ulaşıp kurtulmuştur."


KaYNaKLaR;
Hutbe 214* Gurer'ul-Hikem, Amedi; Şerh-u Nehc'ül-Belağa, c.3, s.23, İbn-i Ebı'l-Hadid
Resim
Cevapla

“►Nehc'ül-Belağa◄” sayfasına dön