KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Cevapla
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

ALLAH
Lâ İLâhe İLLâ ALLAH
MuhaMMeder- ReSûLuLLAH..
İkrâ!..
Ve……


ZeVKi zAHR >TûBÂ Gure
Su-Süt- BALımız -> ŞaRe
ÖZümüz-den -> ÖZ AKRe
cÂN İÇİnde ->cÂNÂN Kur'ÂN!.
KÛN feyeKÛN >OLÂN Kur'ÂN!..


ZEVK 9091

ÂLEMdir>GÖNüL GERGEFin =>AŞKı DOKU KUL İHVÂNi
Bu ÂLEM CeNNet BAHÇEsi =>GÜLün KOKU KUL İHVÂNi
VAKTini BİL!. RABBini BİL!
NAHNU SIRRın BİLip>EĞiL!
RESÛLULLAHı DUYup UY!.=>KUR'ÂN-ı OKU KUL İHVÂNi!.


29.11.18 07:08.
brsbrsm..tktktrstkkmdseyrÂNn..


SÖZ>ALLAH’ın =>SES>RESÛLün
=>RÛH-unda =>GÜL-ün KOKUsun
BİZ BİR-İZ =->BELÂ!. BÜLBÜLün
=>KUR'ÂN-ı OKU =>SENi OKUsun!.

celle celâlihu..
sallallahu aleyhi vesellem..



Resim KELÂMULLAH’ta ve RESÛLULLAH’ta =>KUR'ÂN-ı KERİM..

Resim KELÂMULLAH’ta =>KUR'ÂN-ı KERİM..

Yüce KİTABımız Kur'ÂN-ı Kerîmi, ALLAHu zü’L- CELÂL Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e, AkıL Sahibi İnsÂN ve CİNLere Tebliğ, Tenzir, Tebşir, Teşhid görevi için nazil olmuş ve kıyamete kadar geçerli KERLÂMULLAH’ımızdır..

Resim

اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ
Resim---"İkra’ bismi rabbikellezî halak(halaka).: Yaratan RABB-inin İSMiyle oku!" (Alak 96/1)

وَالْقُرْآنِ الْحَكِيمِ
Resim---"Vel kur’âni’l- hakîm (hakîmi).: Hakîm (hüküm ve hikmet sahibi) Kur’ân’a andolsun.” (YâSîn 36/2)

لَوْ أَنزَلْنَا هَذَا الْقُرْآنَ عَلَى جَبَلٍ لَّرَأَيْتَهُ خَاشِعًا مُّتَصَدِّعًا مِّنْ خَشْيَةِ اللَّهِ وَتِلْكَ الْأَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ
Resim---"Lev enzelnâ hâzâ’l- kur’âne alâ cebelin le raeytehu hâşian mutesaddian min haşyetillâh (haşyetillâhi), ve tilke’l- emsâlu nadribuhâ li’n- nâsi leallehum yetefekkerûn(yetefekkerûne).: Eğer Biz, bu Kur’ân’ı, dağa indirseydik, O’nu mutlaka, Allah’ın korkusundan huşû ile boynunu bükmüş, parça parça olmuş görürdün. Ve insanlar için bu misalleri veriyoruz. Umulur ki, böylece onlar tefekkür ederler.” (Haşr 59/21)

إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا عَلَيْكَ الْقُرْآنَ تَنزِيلًا
Resim---"İnnâ nahnu nezzelnâ aleyke’l- kur’âne tenzîlâ(tenzîlen).: (Resûlüm!) Muhakkak ki Biz, Biz sana Kur’ân’ı, tenzil ederek (âyet âyet) indirdik.” (İnsân 76/23)


Kur'ÂN-ı Kerîm =>Kur'ÂN-ı Kerîmde =>"Kur'ÂN" OLarak.:
Bakara 2/185; Nisâ 4/82; Mâide 5/101; En’âm 6/19; A’râf 7/204; Tevbe 9/111; Yûnus 10/15,37,61; Yûsuf 12/2,3; Ra'd 13/31; Hicr 15/1,87,91;
Nahl 16/98; İsrâ 17/9,41,45,46,60,78,82,88,89,106; Kehf 18/54; TâHâ 20/2,113,114; Furkân 25/30,32; Neml 27/1,6,76,92; Kasas 28/85; Sebe' 34/31; YâSîn 36/2,69; Sâd 38/1; Zümer 39/27,28; Fussilet 41/3,44; Şûrâ 42/7; Zuhrûf 43/3,31; Ahkâf 46/29;
Muhammed 47/24; Kaf 50/1,45,54; Kamer 54/17,32,40; Rahmân 55/2; Vâkıa 56/77; Haşr 59/21; Cin 72/1; Müzzemmil 73/4,20; Kıyâmet 75/17,18; İnsân 76/23; İnşikak 84/21; Bürûc 85/21..


Kur'ÂN-ı Kerîm =>Kur'ÂN-ı Kerîmde;
Mâide 5/15..Bir nur.
En’âm 6/92..Ümmü’l-Kura..
A’râf 7/52,170..Kitab..
Yûnus 10/57,58..Hidâyet ve Rahmet..
İbrahîm 14/1.. Kitab..
Hicr 15/9..Zikir..
Şûrâ 42/52..Rûh..
Beyyine 98/2,3..Sahifeler..
OLarak geçmektedir..

إِنَّا أَنزَلْنَاهُ قُرْآنًا عَرَبِيًّا لَّعَلَّكُمْ تَعْقِلُونَ
Resim---"İnnâ enzelnâhu kur’ânen arabiyyen leallekum ta’kılûn(ta’kılûne).: Muhakkak ki Biz, O'nu Arapça Kur’ân olarak indirdik. Böylece siz akıl edersiniz.” (Yûsuf 12/2)

فَإِذَا قَرَأْتَ الْقُرْآنَ فَاسْتَعِذْ بِاللّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ
Resim---"Fe izâ kara’te’l- kur’âne festeız billâhi mine’ş- şeytânir racîm (racîmi).: Öyleyse Kur’ân-ı Kerim’i okuduğun zaman recmedilmiş (taşlanmış) şeytandan hemen Allah’a sığın.” (Nahl 16/98)

إِنَّ هَذَا الْقُرْآنَ يِهْدِي لِلَّتِي هِيَ أَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِنِينَ الَّذِينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ أَنَّ لَهُمْ أَجْرًا كَبِيرًا
Resim---"İnne hâzâ’l- kur’âne yehdî lilletî hiye akvemu ve yubeşşiru’l- mu’minînellezîne ya’melûne’s- sâlihâti enne lehum ecren kebîrâ (kebîren).: Muhakkak ki Bu Kur’ân, en kuvvetli olanı hidayete erdirir (Allah’a ulaştırır). Ve amilüssalihat (nefsi ıslâh edici ameller) yapan mü’minlere, onlar için büyük ecir olduğunu müjdeler.” (İsrâ 17/9)

وَإِذَا قَرَأْتَ الْقُرآنَ جَعَلْنَا بَيْنَكَ وَبَيْنَ الَّذِينَ لاَ يُؤْمِنُونَ بِالآخِرَةِ حِجَابًا مَّسْتُورًا
Resim---"Ve izâ kara’te’l- kur’âne cealnâ beyneke ve beynellezîne lâ yu’minûne bi’l- âhirati hicâben mestûrâ (mestûran).: Sen Kur’ân’ı kıraat ettiğin (okuduğun) zaman, seninle ahirete (ölmeden evvel Allah’a ulaşmaya ve kıyâmet gününe) inanmayanlar arasına hicab-ı mesture kıldık (gözlerinin üzerine, seni peygamber olarak görmelerini engelleyen bir perde koyduk).” (İsrâ 17/45)

أَقِمِ الصَّلاَةَ لِدُلُوكِ الشَّمْسِ إِلَى غَسَقِ اللَّيْلِ وَقُرْآنَ الْفَجْرِ إِنَّ قُرْآنَ الْفَجْرِ كَانَ مَشْهُودًا
Resim---"Ekımi’s- salâte li dulûkiş şemsi ilâ gasakı’l- leyli ve kur’âne’l- fecri, inne kur’âne’l- fecri kâne meşhûdâ (meşhûden).: Güneşin dönmesinden, gecenin kararmasına kadar namaz kıl. Fecrin Kur’ân’ını (fecr vakti okunan Kur’ân’ı) ikame et (yerine getir)! Çünkü fecrin Kur’ân’ı şahitlidir.” (İsrâ 17/78)

وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاء وَرَحْمَةٌ لِّلْمُؤْمِنِينَ وَلاَ يَزِيدُ الظَّالِمِينَ إَلاَّ خَسَارًا
Resim---"Ve nunezzilu mine’l- kur’âni mâ huve şifâun ve rahmetun li’l- mu’minîne ve lâ yezîdu’z- zâlimîne illâ hasârâ (hasâran).: Kur’ân’dan indirdiğimiz şeyler, mü’minler için şifadır ve rahmettir. Ve zalimlerin sadece hüsranını (kaybettiği dereceleri) arttırır.” (İsrâ 17/82)

وَلَقَدْ صَرَّفْنَا فِي هَذَا الْقُرْآنِ لِلنَّاسِ مِن كُلِّ مَثَلٍ وَكَانَ الْإِنسَانُ أَكْثَرَ شَيْءٍ جَدَلًا
Resim---"Ve lekad sarrafnâ fî hâzâ’l- kur'âni li’n- nâsi min kulli meselin, ve kâne’l- insânu eksere şey'in cedelâ (cedelen).: Ve andolsun ki; bu Kur’ân-ı Kerim’de, insanlara bütün meseleleri (misalleri) açıkladık. Ve insan, konuların çoğunda cidalleşen (kavga eden)dir.” (Kehf 18/54)

مَا أَنزَلْنَا عَلَيْكَ الْقُرْآنَ لِتَشْقَى
Resim---"Mâ enzelnâ aleyke’l- kur’âne li teşkâ.: Kur’ân’ı sana meşakkat (güçlük) olsun diye indirmedik.” (TâHâ 20/2)

وَإِنَّكَ لَتُلَقَّى الْقُرْآنَ مِن لَّدُنْ حَكِيمٍ عَلِيمٍ
Resim---"Ve inneke le tulekka’l- kur’âne min ledun hakîmin alîm (alîmin).: Muhakkak ki, (Bu) Kur’ân, sana mutlaka Hakîm (hüküm ve hikmet sahibi) ve Alîm Olan’ın katından (gizli ilminden) ilka ediliyor (ulaştırılıyor).” (Neml 27/6)

وَأَنْ أَتْلُوَ الْقُرْآنَ فَمَنِ اهْتَدَى فَإِنَّمَا يَهْتَدِي لِنَفْسِهِ وَمَن ضَلَّ فَقُلْ إِنَّمَا أَنَا مِنَ الْمُنذِرِينَ
Resim---"Ve en etluve’l- kur’ân (kur’âne), fe menihtedâ fe innemâ yehtedî li nefsihî, ve men dalle fe kul innemâ ene mine’l- munzirîn (munzirîne).: Ve "Kur’ân’ı okumakla (emrolundum). Kim hidayete ererse, o taktirde sadece kendi nefsi için hidayete erer. Ve kim dalâlette kaldıysa, o zaman Ben sadece inzar edenlerdenim (uyaranlardanım)." de.” (Neml 27/92)

وَالْقُرْآنِ الْحَكِيمِ
Resim---"Ve’l- kur’âni’l- hakîm (hakîmi).: Hakîm (hüküm ve hikmet sahibi) Kur’ân’a andolsun.” (YâSîn 36/2)

أَفَلَا يَتَدَبَّرُونَ الْقُرْآنَ أَمْ عَلَى قُلُوبٍ أَقْفَالُهَا
Resim---"E fe lâ yetedebberûne’l- kur’âne em alâ kulûbin akfâluhâ.: Hâlâ Kur’ân’ı tefekkür etmezler mi? Yoksa kalpler üzerinde kilitleri mi var?” (Muhammed 47/24)

وَكَذَلِكَ أَوْحَيْنَا إِلَيْكَ رُوحًا مِّنْ أَمْرِنَا مَا كُنتَ تَدْرِي مَا الْكِتَابُ وَلَا الْإِيمَانُ وَلَكِن جَعَلْنَاهُ نُورًا نَّهْدِي بِهِ مَنْ نَّشَاء مِنْ عِبَادِنَا وَإِنَّكَ لَتَهْدِي إِلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ
Resim---"Ve kezâlike evhaynâ ileyke rûhan min emrinâ, mâ kunte tedrî mâ’l- kitâbu ve lâ’l- îmânu ve lâkin cealnâhu nûran nehdî bihî men neşâu min ibâdinâ, ve inneke le tehdî ilâ sırâtın mustakîm (mustakîmin).: Ve işte böylece sana emrimizden bir ruh (Kur'ân-ı Kerim) vahyettik. Ve sen, kitap nedir ve îmân nedir bilmiyordun. Ve lâkin O'nu “nur” kıldık. Kullarımızdan dilediğimizi O'nunla hidayete erdiririz. Ve muhakkak ki sen, mutlaka Sıratı Mustakîm'e hidayet ediyorsun (ulaştırıyorsun).” (Şûrâ 42/52)

وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ فَهَلْ مِن مُّدَّكِرٍ
Resim---"Ve lekad yessernâ’l- kur’âne li’z- zikri fe hel min muddekir (muddekirin).: Ve andolsun ki Biz, Kur’ân’ı zikir için kolaylaştırdık. Buna rağmen tezekkür eden (ibret alan) var mı?” (Kamer 54/22)

لَوْ أَنزَلْنَا هَذَا الْقُرْآنَ عَلَى جَبَلٍ لَّرَأَيْتَهُ خَاشِعًا مُّتَصَدِّعًا مِّنْ خَشْيَةِ اللَّهِ وَتِلْكَ الْأَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ
Resim---"Lev enzelnâ hâzâ’l- kur’âne alâ cebelin le raeytehu hâşian mutesaddian min haşyetillâh (haşyetillâhi), ve tilke’l- emsâlu nadribuhâ lin nâsi leallehum yetefekkerûn (yetefekkerûne).: Eğer Biz, bu Kur’ân’ı, dağa indirseydik, O’nu mutlaka, Allah’ın korkusundan huşû ile boynunu bükmüş, parça parça olmuş görürdün. Ve insanlar için bu misalleri veriyoruz. Umulur ki, böylece onlar tefekkür ederler.” (Haşr 59/21)

إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا عَلَيْكَ الْقُرْآنَ تَنزِيلًا
Resim---"İnnâ nahnu nezzelnâ aleyke’l- kur’âne tenzîlâ (tenzîlen).: (Resûlüm!) Muhakkak ki Biz, Biz sana Kur’ân’ı, tenzil ederek (âyet âyet) indirdik.” (İnsân 76/23)

رَسُولٌ مِّنَ اللَّهِ يَتْلُو صُحُفًا مُّطَهَّرَةً
Resim---"Resûlun minallâhi yetlû suhufen mutahharaten.: Allah’tan gönderilen resûl, (onlara) tertemiz (bâtıl ve şüpheden uzak) sahifeleri okur.” (Beyyine 98/2)

فِيهَا كُتُبٌ قَيِّمَةٌ
Resim---"Fîhâ kutubun kayyimetun.: (O sayfalar) içinde temel, değişmez hükümler yazılı olan kitaplardır.” (Beyyine 98/3)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim RESÛLULLAH sallallahu aleyhi vesellem’de KUR'ÂN-ı KERİM..:



Kur’ÂN OKuyana Şefaat Edecektir.:

Resim ---Ebû Ümâme radıyallahu anh, ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i: “Kur’ÂN okuyunuz. Çünkü Kur’ÂN, kıyamet gününde kendisini okuyanlara şefaatçı olarak gelecektir” buyururken işittim, demiştir.
(Müslim, Müsâfirîn 252)



Kur’ÂN OKUmanın Sevabı.:

Resim ---İbni Mes’ûd radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Kim Kur’ân-ı Kerîm’den bir harf okursa, onun için bir iyilik sevabı vardır. Her bir iyiliğin karşılığı da on sevaptır. Ben, elif lâm mîm bir harftir demiyorum; bilâkis elif bir harftir, lâm bir harftir, mîm de bir harftir.” buyurdu.
(Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’ân 16)



Kur’ÂN SûreLeri BirbiryLe YarışırLar.:

Resim --- Nevvâs İbni Sem’ân radıyallahu anh şöyle dedi: Ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i: “Kıyamet gününde Kur’ÂN ve dünyadaki hayatlarını ona göre tanzim eden Kur’ÂN ehli kimseler mahşer yerine getirilirler. Bu sırada Kur’ÂN’ın önünde Bakara ve Âl-i İmrân sûreleri vardır. Her ikisi de kendilerini okuyanları müdafaa için birbiriyle yarışırlar” buyururken işittim.
(Müslim, Müsâfirîn 253)



En HayıLınız Kur’ÂN Öğrenen ve Öğretendir.:

Resim ---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: Osmân İbni Affân radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Sizin en hayırlılarınız, Kur’ÂN’ı öğrenen ve öğretenlerinizdir.” buyurdu.
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 21)



Kur’ÂNı KekeLeyerek ZorLa OKumanın Sevabı.:

Resim ---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: Âişe radıyallahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Kur’ÂN’ı gereği gibi güzel okuyan kimse, vahiy getiren şerefli ve itaatkâr meleklerle beraberdir. Kur’ÂN’ı kekeleyerek zorlukla okuyan kimseye de iki kat sevap vardır." buyurdu.
(Buhârî, Tevhîd 52)



Kur’ÂN OKUyan Mü’min PortakaL Gibidir.:

Resim ---Ebû Mûsa el-Eş’arî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Kur’ÂN okuyan mü’min portakal gibidir: Kokusu hoş, tadı güzeldir. Kur’ÂN okumayan mü’min hurma gibidir: Kokusu yoktur, tadı ise güzeldir. Kur’ÂN okuyan münâfık fesleğen gibidir: Kokusu hoş fakat tadı acıdır. Kur’ÂN okumayan münâfık Ebû Cehil karpuzu gibidir: Kokusu yoktur ve tadı da acıdır.” buyurdu.
(Buhârî, Et’ime 30 Fezâilü’l-Kur’ân 17, Tevhîd 36)



ALLAHu TeâLâ Kur’ÂN İLe YükseLtir.:

Resim ---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: Ömer İbni Hattâb radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: “ALLAH şu Kur’ÂN’la bazı kavimleri yükseltir; bazılarını da alçaltır.” buyurdu.
(Müslim, Müsâfirîn 269)



Gıpta EdiLecek İkİ Kişiden Biri de Kur’ÂN İLe MeşguL OLandır.:

Resim ---İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Sadece şu iki kimseye gıpta edilir: Biri ALLAH’ın kendisine Kur’ÂN verdiği ve gece gündüz onunla meşgul olan kimse, diğeri ALLAH’ın kendisine mal verdiği ve bu malı gece gündüz O’nun yolunda harcayan kimse.” buyurdu.
(Buhârî, İlm 15, Zekât 5, Ahkâm 3, Temennî 5, İ’tisâm 13, Tevhîd 45)



Kur’ÂN Huzur Verir.:

Resim ---Berâ İbni Âzib radıyallahu anhümâ şöyle dedi: "Bir adam Kehf sûresini okuyordu.Yanında iki uzun iple bağlanmış bir at vardı. O adamın üzerini bir bulut kapladı ve yaklaşmaya başladı. Atı da o buluttan ürkmeye başlamıştı. Sabah olunca, adam Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e geldi ve bu durumu anlattı. Bunun üzerine Peygamberimiz: “O sekînedir; okuduğun için inmiştir” buyurdu.
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 11)



Kur’ÂN OKUnmayan Ev Harabedir.:

Resim --- İbni Abbâs radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Kalbinde Kur’ÂN’dan bir miktar bulunmayan kimse harap ev gibidir.” buyurdu.
(Tirmizî, Fazâilü’l-Kur’ân 18)



OKU ve YÜKseL.:

Resim --- Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: “Her zaman Kur’ÂN okuyan kimseye şöyle denecektir: Oku ve yüksel, dünyada tertîl ile okuduğun gibi burada da tertîl ile oku. Şüphesiz senin merteben, okuduğun âyetin son noktasındadır.” buyurdu.
(Ebû Dâvûd, Vitr 20)



EzberLediğiniz SûreLeri Unutmayın.:

Resim --- Ebû Mûsa radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: “Şu Kur’ÂN’ı hâfızanızda korumaya özen gösteriniz. Muhammed’in canını kudretiyle elinde tutan ALLAH’a yemin ederim ki, Kur’ÂN’ın hâfızadan çıkıp kaçması, bağlı devenin ipinden boşanıp kaçmasından daha hızlıdır.” buyurdu.
(Buhârî, Fazâilü’l-Kur’ân 23)



Kur’ÂN İLgisiz KaLmaz.:

Resim ---İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Kur’ÂN hâfızı, bağlı devenin sâhibine benzer. Deve sahibi devesini sürekli gözetirse elinde tutar. Eğer onunla ilgilenmezse kaçıp gider.” buyurdu.
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 23)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

ResimKur’ÂN güzel okumak.:

Resim---Ebû Hüreyre radıyallahu anh, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i: “ALLAH, güzel sesli bir peygamberin, Kur’ÂN’ı tegannî ile yüksek sesle okumasından hoşnut olduğu kadar hiçbir şeyden hoşnut olmamıştır” buyururken işittim,." demiştir.
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 19; Tevhîd 32)


ResimDâvûdi sesli Sahabe.:

Resim---Ebû Mûsa el-Eş’arî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ona şöyle buyurdu: “Şüphesiz Dâvûd’a verilen güzel seslerden bir nağme de sana verilmiştir.”
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 31)


ResimKur’ÂN-ı Kerim’i Peygamberimizden daha güzel okuyan biri yoktur.:

Resim---Berâ İbni Âzib radıyallahu anhümâ şöyle dedi: "Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’i yatsı namazında “Ve’t-tîni ve’z-zeytûni” sûresini okurken dinledim. Ondan daha güzel sesli bir kimse işitmedim."
(Buhârî, Ezân 102)


ResimKur’ÂN’ı tegannî ile oku.:

Resim---Ebû Lübâbe Beşîr İbni Abdülmünzir radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kur’ÂN’ı tegannî ile okumayan kimse bizden değildir.”

(Ebû Dâvûd, Vitr 20)


ResimPeygamberimizin: "Bana Kur’ÂN oku!." dediği Sahabe.:

Resim---Abdullah İbni Mes’ûd radıyallahu anh der ki: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: ”Bana Kur’ÂN oku” buyurdu.
"Yâ Resûlallah! Kur’ÂN sana indirilmişken ben sana nasıl Kur’ÂN okurum?" dedim.
”Ben Kur’ÂN’ı başkasından dinlemeyi gerçekten çok severim” buyurdular. Bunun üzerine ben kendilerine Nisâ sûresini okudum. “Her ümmetten gerçek bir şahit, seni de bunlara hakkıyla şahit getirdiğimiz zaman halleri nice olur” [âyet 41] anlamındaki âyete gelince:
”Şimdilik yeter” buyurdular. Kendisine dönüp baktım, iki gözünden yaşlar boşanıyordu.

(Buhârî, Tefsîru sûre(4), 9; Fezâilü’l-Kur’ân 33, 35)


فَكَيْفَ إِذَا جِئْنَا مِن كُلِّ أمَّةٍ بِشَهِيدٍ وَجِئْنَا بِكَ عَلَى هَؤُلاء شَهِيدًا
Resim---"Fe keyfe izâ ci’nâ min kulli ummetin bi şehîdin ve ci’nâ bike alâ hâulâi şehîdâ(şehîden).: Artık her ümmetten bir şahit (resûl) getirdiğimiz zaman ve seni de onların üzerine şahit olarak getirdiğimiz zaman (halleri) nasıl olacak?" (Nisâ 4/41)


ResimKurân’ı tercih ediniz.:

Resim---Peygamber Efendimiz, Tebük Seferi’ne çıkarken Neccâroğulları’nın bayrağını Umâre bin Hazm’a vermişti.: Daha sonra Zeyd bin Sabit’i görünce, bayrağı Umâre’den alıp ona verdi. Umâre -radıyallâhu anh-:
“Yâ Rasûlallah! Bana kızdınız mı?” diye sorunca Peygamber -aleyhisselâm-:
“Hayır! Vallâhi kızmadım! Fakat, siz de Kur’ân’ı tercih ediniz! Zeyd, Kur’ân’ı senden daha çok ezberlemiştir! Burnu kesik zenci köle bile olsa, Kur’ân’ı daha çok ezberlemiş olan kimse başkalarına tercih edilir!” buyurdu.
Evs ve Hazrec kabîlelerine de, bayraklarını Kur’ân’ı daha çok ezberlemiş olan kimselere taşıtmalarını emretti. Bunun üzerine Avfoğulları’nın bayrağını Ebû Zeyd, Benî Selime’nin bayrağını da Muâz -radıyallâhu anh- taşıdı.
(Vâkıdî, III, 1003)


ResimHiçbir peygambere verilmeyen iki nur.:

Resim---İbni Abbas radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre: "Bir keresinde Cebrâil aleyhisselâm Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in yanında oturmakta iken, Resûl-i Ekrem yukarı taraftan kapı gıcırtısına benzer bir ses işitti ve başını kaldırdı. Cebrâil: "Bu, şimdiye kadar hiçbir şekilde açılmayıp sadece bugün açılan bir gök kapısıdır, dedi. Peşinden o kapıdan bir melek indi. Bunun üzerine Cebrâil: "Bu, yeryüzüne inen bir melektir. Bugüne kadar hiç inmemişti, dedi. Melek selâm verdi ve Peygamberimiz’e şöyle dedi: "Müjde! Sana, senden önce hiçbir peygambere verilmeyen iki nur verildi. Biri Fâtiha sûresi, diğeri Bakara sûresi’nin son âyetleri. Bunlardan okuyacağın her harfe karşılık sana sevap ve ecir verilir.
(Müslim, Müsâfirîn 254)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

ResimKur’ÂN Okunan Evi Rahmet Kaplar.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Bir cemaat ALLAH’ın evlerinden bir evde toplanır, ALLAH’ın kitabını okur ve aralarında müzakere ederlerse, üzerlerine sekînet iner, onları rahmet kaplar ve melekler etraflarını kuşatır. ALLAH Teâlâ da o kimseleri kendi nezdinde bulunanların arasında anar.” buyurdu.
(Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den ; Müslim, Zikr 38)


ResimKur’ÂNa Sımsıkı Sarılın!.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Size, sımsıkı sarıldığınız müddetçe benden sonra sapıtmayacağınız iki mühim emânet bırakıyorum. Biri diğerinden daha büyüktür. O da ALLAH’ın Kitâbı’dır! Kur’ÂN, semâdan yeryüzüne uzatılmış sağlam bir ip gibidir. Diğer emânet de âilem, Ehl-i Beyt’imdir. Kur’ÂN ve Ehl-i Beyt’im cennette Havuz’un başında benimle buluşuncaya kadar birbirlerinden ayrılmazlar. Benden sonra o ikisine karşı nasıl muâmelede bulunduğunuza iyi bakın, dikkat edin!” buyurmuştur.
(Tirmizî, Menâkıb, 31/3788)


ResimHuzûr-u Kalb İle Kur’ÂN Oku!.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Sizden birisi Rabbi ile münâcât ve mükâlemeyi (O’na yalvarıp O’nunla konuşmayı) severse huzûr-i kalb ile Kur’ÂN okusun.” buyurmuştur.
(Suyûtî, I, 13/360)


ResimKur’ÂN Oku ve Onunla Amel Et!.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kim Kur’ÂN-ı Kerîm’i okur ve onunla amel ederse, kıyâmet günü ebeveynine bir tâc giydirilir. Bu tâcın ışığı, güneş dünyâdaki bir eve konulduğunda onun vereceği ışıktan daha güzeldir. Öyleyse, Kur’ÂN-ı Kerîm ile bizzat amel edenin ışığı nasıl olur, düşünebiliyor musunuz?” buyurmuştur.
(Ebû Dâvûd, Vitr, 14/1453)


ResimTicâretten Daha KârLı Şey.:

Resim---Ebû Ümâme radıyallâhu anh.: “Birisi Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e geldi ve: “Yâ Rasûlallâh! Falan oğullarının hisselerini alıp sattım, şöyle şöyle kâr elde ettim.” dedi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem de.: “Sana bundan daha kârlı bir şeyi haber vereyim mi?” dedi.
Adam: “Öyle bir şey var mı?” diye sordu.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kur’ÂN’dan on âyet öğrenen bir kimse senden daha kazançlıdır!” buyurdu.
Bunun üzerine adam gitti ve hemen on âyet öğrenip geldi ve bunu Resûlullah’a bildirdi.”
demiştir.
(Heysemî, VII, 165)


ResimKur’ÂN, ALLAH’ın Ziyâfetidir.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Her ziyâfet çeken, ziyâfetine (insanların) gelmesini ister ve bundan memnun olur. Kur’ÂN da Allâh’ın ziyâfetidir. Ondan uzak durmayınız.” buyurmuştur.
(Dârimî, Fezâilü’l-Kur’ÂN, 1)


ResimKur’ÂN Ehli Kimdir?.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şüphesiz insanlardan Allâh’a yakın olanlar vardır!” buyurmuştu. Ashâb-ı kirâm: “Yâ Resûlullah! Onlar kimlerdir?” diye sorunca,
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Onlar, Kur’ÂN ehli, Allâh ehli ve Allâh’ın has kullarıdır!”
buyurmuştur.
(İbn-i Mâce, Mukaddime, 16)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

ResimResimKUR’ÂN BİLENLERİN ÖNCELİĞİ.:

Resim---Uhud Harbi sonunda ashâb-ı kirâm: “Yâ RasûlALLAH! Şehidlerimiz pek çok. Bize ne yapmamızı emir buyurursunuz?” diye sordular.
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem: “Derin ve geniş kabirler kazınız, her kabre ikişer, üçer koyunuz!” buyurdu.
Ashâb: “Önce hangilerini koyalım?” diye sorunca
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “En çok Kur’ÂN bileni önce koyunuz!”
buyurdu.
(Nesâî, Cenâiz, 86, 87, 90, 91)


ResimKUR’ÂN’ı YAŞAYANA CENNET VARDIR.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kim Kur’ÂN’ı okur, onu güzelce ezberler, helâlini helâl, haramını haram kabul eder ve bunlara uyarsa, ALLAH bu sâyede o kimseyi cennetine koyar. Âilesinden hepsi cehennemi hak etmiş on kişiye şefaat etme hakkı verir.” buyurdu.
(Tirmizî, Fedâilü’l-Kur’ÂN, 13/2905; Ahmed, I, 148)


ResimKUR’ÂN OKUYUNUZ.:

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem-, birgün Kur’ÂN âşıklarından Übey bin Kâ’b radiyallahu anhu’a hitâben:
“ALLAH Teâlâ, “lem yekünillezine keferû” Sûresini sana okumamı emir buyurdu.” dedi.
Übey bin Kâ’b radiyallahu anhu: “ALLAH Teâlâ benim ismimi zikretti mi?” dedi.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Evet!” buyurdu.
Übey bin Kâ’b, bu İkrâm-ı iİlâhî karşısında çok duygulandı ve içli içli ağladı.

(Buhârî, Menâkıbu’l-Ensâr, 16, Tefsîr, 98/1, 3; Müslim, Müsâfirîn, 246)


لَمْ يَكُنِ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا مِنْ اَهْلِ الْكِتَابِ وَالْمُشْرِك۪ينَ مُنْفَكّ۪ينَ حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ الْبَيِّنَةُۙ
Resim---“Lem yekuni-lleżîne keferû min ehli-lkitâbi vel-muşrikîne munfekkîne hattâ te/tiyehumu-lbeyyine(tu).: Kitap ehlinden ve müşriklerden inkâr edenler, kendilerine apaçık bir delil gelinceye kadar, (bulundukları durumdan) kopup-ayrılacak değillerdi.” (Beyyine 98/1)

رَسُولٌ مِنَ اللّٰهِ يَتْلُوا صُحُفًا مُطَهَّرَةًۙ
Resim---“Rasûlun mina(A)llâhi yetlû suhufen mutahhera(ten).: (O delil de) Allah'tan gönderilmiş-bir elçi (ki,) tertemiz sahifeleri okumaktadır;” (Beyyine 98/2)

ف۪يهَا كُتُبٌ قَيِّمَةٌۜ
Resim---“Fîhâ kutubun kayyime(tun).: Onların içinde dosdoğru “yazılı-hükümler” vardır.” (Beyyine 98/3)


ResimKUR’ÂN BULUNAN BİR KALBE AZÂB EDİLMEZ.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kur’ÂN okuyunuz… Çünkü ALLAH, içinde Kur’ÂN bulunan bir kalbe azâb etmez…” buyurdu.
(Dârimî, Fezâilü’l-Kur’ÂN, 1)


ResimÜMMETİN EN ŞEREFLİLERİ.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Ümmetimin en şereflileri, Kur’ÂN-ı Kerîm’i ezberleyen hâfızlar ve gecelerini ihyâ edenlerdir.” buyurdu.
(Suyûtî, I, 36/1063)


ResimKUR’ÂN BİR ZENGİNLİKTİR.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kur’ÂN bir zenginliktir ki ondan sonra fakirlik olmaz (yâni ona sâhip olan en muazzam bir hazîneye sâhip olmuştur) ve ondan başka zenginlik de yoktur (yâni o ilâhî hazîne hiçbir maddî zenginlikle kıyas edilemez).” buyurdu.
(Heysemî, VII, 158)


Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

Resim KUR’ÂN KERÎM OKUMAK =>ALLAH TEÂLÂ’YI ZİKİRDİR.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ Azîz ve celîl olan ALLAH TeÂLÂ: “Kur’ÂN-ı Kerîm okumak ve Ben’im zikrim, her kimi, Ben’den bir şey istemekten meşgul eder, geri bırakırsa, Ben ona, isteyenlere verdiğimden daha fazlasını veririm.” buyurmuştur.
(Tirmizî, Fedâilu’l- Kur’ÂN, 25/2926)


Resim ŞİFÂ KUR’ÂN’DADIR.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Devânın en hayırlısı Kur’ÂN’dır.” buyurmuştur.
(İbn-i Mâce, Tıb, 28)


Resim ALLAH TEÂLÂ KUR’ÂN OKUYANI DİNLER.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ALLAH, geceleyin iki rekat namaz kılan (ve Kur’ÂN okuyan) bir kulu dinlediği kadar hiçbir şeyi dinlemez. ALLAH’ın rahmeti, namazda olduğu müddetçe kulun başı üstüne saçılır. Kullar, Kur’ÂN’la hemhâl oldukları andaki kadar hiçbir zaman ALLAH’a yaklaşmış olamazlar.” buyurmuştur.
(Tirmizî, Fedâilu’l-Kur’ÂN, 17/2911)


Resim KUR’ÂN YERYÜZÜNDE NÛR, GÖKYÜZÜNDE AZIKTIR.:

Resim---Ebû Zerr radiyallahu anhu: “Yâ RasûlALLAH! Bana nasihatte bulun!” dediğinde Âlemlerin Efendisi Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kur’ÂN okumaya ve ALLAH’ı zikretmeye bak, çünkü Kur’ÂN yeryüzünde senin için bir nûr, gökyüzünde de bir azıktır.” buyurmuştur.
(İbn-i Hibbân, II, 78)


Resim ÇOCUKLARINIZI ÜÇ HUSUSTA YETİŞTİRİN.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Çocuklarınızı üç hususta yetiştirin: Peygamber sevgisi, Ehl-i Beyt sevgisi ve Kur’ÂN kıraati… Çünkü hamele-i Kur’ÂN (yâni Kur’ÂN hafızları) hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyâmet gününde peygamberler ve asfiyâ (yâni safâya ermiş olan ALLAH dostları) ile birlikte ARŞ’ın gölgesindedir.” buyurmuştur.
(Münâvî, I, 226)


Resim KUR’ÂNI KÜÇÜK YAŞLARDA ÖĞRENMEK.:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kim Kur’ÂN’ı küçük yaşlarda öğrenirse Kur’ÂN onun etine ve kanına işler (Yâni Kur’ÂN’ın feyziyle nûrlanır.)” buyurmuştur.
(Ali el-Müttakî, I, 532)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

Resim BAZI SÛRELERİ OKUMANIN FAZİLETİ HAKKINDA HADİSLER.:


FATİHA SÛRESİ’NİN FAZİLETİ.:

Resim---Ebû Saîd Râfi‘ İbni Muallâ radıyallahu anh şöyle dedi:
"Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana: ”Mescidden çıkmazdan önce sana Kur’ÂN’daki en büyük sûreyi öğreteyim mi?” buyurdu ve elimi tuttu.
Çıkmak istediğimizde ben: "Yâ Resûlallah! Bana Kur’ÂN’daki en büyük sûreyi sana öğreteyim mi demiştiniz? dedim.
Bunun üzerine: ”Elhamdülillâhi Rabbi’l-âlemîn’dir. O seb’ul-mesânîdir; bana verilen Kur’ÂN-ı Azîmdir”
buyurdu..
(Buhârî, Tefsîr 1; Fezâilü’l-Kur’ÂN 9)



İHLÂS SÛRESİ’NİN FAZİLETİ.:

Resim---Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem “Kul hüvallahü ahad” Sûresi hakkında: “Canımı gücü ve kuvvetiyle elinde tutan ALLAH’a yemin ederim ki, bu sûre Kur’ÂN’ın üçte birine denktir.” buyurdu..
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ÂN 13)


Resim---Bir başka rivâyete göre: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ashabına şöyle buyurdu::
“Sizden biriniz bir gecede Kur’ÂN’ın üçte birini okumaktan âciz mi kalıyor?” Bu onlara gerçekten zor geldi ve: "Buna hangimizin gücü yeter ki, yâ Resûlallah! dediler. Bunun üzerine Efendimiz: “Kul hüvellahü ahad ALLAHü’s-samed, Kur’ÂN’ın üçte biridir”
buyurdu..
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ÂN 13)


Resim---Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre, bir adam başka bir adamın “Kul hüvellahü ahad”’ı tekrar tekrar okuduğunu duydu. Sabah olunca Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e gelip bu durumu anlattı. Adamın kendisi bunu azımsıyordu. Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Canımı gücü ve kudretiyle elinde bulunduran ALLAH’a yemin ederim ki, o sûre Kur’ÂN’ın üçte birine denktir” buyurdu..
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ÂN 13)



FELÂK VE NÂS SURELERİ’NİN FAZİLETİ.:

Resim---Ukbe İbni Âmir radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Bu gece indirilen âyetleri görmedin mi? Onların benzerleri asla görülmemiştir: Kul eûzü birabbi’l-felak ve kul eûzü birabbi’n-nâs.” buyurdu..
(Müslim, Müsâfirîn 264)


Resim---Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh: "Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem cinlerden ve göz değmesinden ALLAH’a sığınırdı. Nihayet Muavvizeteyn (Kul eûzü birabbi’l-felak ve kul eûzü birabbi’n-nâs) nâzil oldu. Ondan sonra Muavvizeteyn ile ALLAH’a sığınmaya başladı ve diğer duaları bıraktı." dedi.
(Tirmizî, Tıb 16)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: KELÂMuLLAHta ve RASÛLULLAHta KUR'ÂN-ı KERİM..

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

ResimTEBÂREKE SÛRESİ’NİN FAZİLETİ.:

Resim---Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
“Kur’ÂN’da otuz ayetten ibaret bir sûre bir adama şefaat etti; neticede o kişi bağışlandı. O sûre: Tebârekellezî biyedihi’l-mülk’dür.”
buyurdu..
(Ebû Dâvud, Salât 327)


ResimBAKARA SÛRESİ’NİN FAZİLETİ.:

Resim---Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Evlerinizi kabirlere çevirmeyiniz. Şüphesiz şeytan, içinde Bakara sûresi okunan evden kaçar.” buyurdu..
(Müslim, Müsâfirîn 212)


ResimÂMENERRASÜLÜ’NÜN FAZİLETİ.:

Resim---Ebû Mes’ûd el-Bedrî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: “Bakara sûresinin sonundan iki âyeti geceleyin okuyan kimseye bunlar yeter.” buyurdu..
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ÂN 10, 27, 34)


ResimÂYETE’L- KÜRSÎ’NİN FAZİLETİ.:

Resim---Übey İbni Kâ’b radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Ey Ebü’l-Münzir! ALLAH’ın kitabından ezberinde bulunan âyetlerden hangisinin daha büyük olduğunu biliyor musun?” diye sordu.
Ben: “ALLAHü lâ ilâhe illâ hüve’l-hayyu’l-kayyûm.” dedim.
Bu cevabım üzerine elini göğsüme vurdu ve: “İlim sana mübârek olsun, ey Ebü’l-Münzir”
buyurdu..
(Müslim, Müsâfirîn 258)


ResimÂYETÜ’L-KÜRSÎ TÜM KÖTÜLÜKLERDEN KORUR.:

Resim---Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi: “Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem beni ramazan zekâtı olan sadaka-i fıtrı korumakla görevlendirmişti. Bir adam gelip yiyecek şeylerden avuçlamaya başladı.
Adamı tuttum ve: “Vallahi seni Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in huzuruna götüreceğim.” dedim.
Adam: “Şüphesiz ben muhtacım, çoluğum çocuğum ve pek çok ihtiyacım var.” dedi.
Bunun üzerine ben adamı salıverdim. Sabaha çıkınca, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Yâ Ebâ Hüreyre! Dün gece tutsağını ne yaptı?” buyurdu.
Ben de: “Yâ Resûlallah! İhtiyaç içinde bulunduğunu ve çoluk çocuğu olduğunu söyledi, ben de acıdım ve salıverdim, dedim.
Resûl-i Ekrem aleyhisselâm: “O sana yalan söyledi, tekrar gelecek” buyurdu.
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in bu sözü üzerine tekrar geleceğini anladım ve onu gözetlemeye koyuldum.
Adam geldi ve yine yiyecek şeylerden avuçlamaya başladı. Bunun üzerine: “Seni Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in huzuruna çıkaracağım.” dedim.
Adam: “Beni bırak, çünkü ben gerçekten muhtacım. Çoluk çocuğum da var. Bir daha gelmem.” dedi.
Ben de acıdım ve salıverdim.
Sabah olunca yine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana: “Yâ Ebâ Hüreyre! Dün gece tutsağın ne yaptı?” diye sordu.
Ben de: “Yâ Resûlallah! Bana yine ihtiyaç içinde bulunduğunu ve çoluk çocuğu olduğunu söyledi, ben de acıdım ve salıverdim.” dedim.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “O kesinlikle sana yalan söyledi, ama tekrar gelecek” buyurdu.
Ben de üçüncü defa gelmesini bekledim. Gerçekten geldi ve yine yiyecek şeylerden avuçlamaya başladı. Onu tekrar yakaladım ve: “Seni mutlaka Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in huzuruna çıkaracağım; artık bu üçüncü ve son gelişindir. Bir daha gelmeyeceğine söz veriyorsun sonra tekrar geliyorsun!” dedim.
Bu defa bana: “Beni bırak! ALLAH’ın seni faydalandıracağı bazı kelimeleri ben sana öğreteyim!” dedi.
Ben: “O kelimeler nelerdir? dedim.
O: “Yatağına girdiğinde Âyetü’l-kürsî’yi oku. O takdirde, senin yanında ALLAH tarafından sürekli bir koruyucu bulunur ve sabaha kadar şeytan sana yaklaşamaz,.”dedi.
Bunun üzerine ben onu salıverdim. Sabah olunca Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana: “Tutsağın dün gece ne yaptı?” diye sordu.
Ben de: “Yâ Resûlallah! ALLAH’ın beni faydalandıracağı birtakım kelimeleri bana öğreteceğini söyledi, ben de onu salıverdim.” dedim.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “O kelimeler neler?” diye sordu.
Ben de o kimsenin bana: “Yatağına girdiğin zaman Âyetü’l- Kürsî’yi, “ALLAHü lâ ilâhe illâ hüve’l-hayyü’l-kayyûm” âyetini başından sonuna kadar oku; senin yanında ALLAH tarafından sürekli bir koruyucu bulunur ve sabaha kadar şeytan sana asla yaklaşamaz!” dediğini söyledim.
Bunun üzerine Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: “Bak hele! Kendisi yalancı olduğu halde bu sefer sana doğruyu söylemiş. Üç gecedir kiminle konuştuğunu biliyor musun, ey Ebû Hüreyre?” dedi.
Ben: “Hayır, bilmiyorum,!.” dedim.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “O şeytandır”
buyurdu..
(Buhârî, Vekâlet 10, Fezâilü’l-Kur’ÂN 10, Bed’ü’l-halk 11)
Resim
Cevapla

“Divanında Muhammedi Tasavvuf” sayfasına dön