Şeb-i Yelda

Gençlerimizin Şiir, Hikaye ve diğer Konu çalışmaları.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
tamersah tarik
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 778
Kayıt: 19 Eyl 2008, 02:00

Şeb-i Yelda

Mesaj gönderen tamersah tarik »

Şeb-i yeldayı müneccimle muvakkit ne bilir
Müptela-yı gama sor ki geceler kaç saat

La Edri

"Yılın en uzun gecesinin hangi gece olduğunu müneccimler ile takvim düzenleyenler asla bilemezler. Onun hangisi olduğunu ancak gama müptela olmuş âşık bilir."
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: Şeb-i Yelda

Mesaj gönderen kulihvani »

Aziz can tamerşah,

Bu gece 21 ARAlık..
En uzun gece ve de en kısa gün..
İnsan çok üzgünse gülenleri
İnsan çok sevinçliyse ağlayanları nasıl anlasın…

Uyuyana-Uyurgezere-zilzurna sarhoşa,
Uzun-kısa, üzgün-neşeli ne dir?..
ÇİLE ise her zaman, her yer ve her hâlde AYIK İLe-BiLedir..

Bu enfes esintiler Aziz Âşık Fuzulî kaddesallahu sırrahu cANdandır..

Uzun yıllar önce Leyl-i meççâne yani parasız gece yatılısı öğrenci olarak devlet adına Adana Erkek Lisesinde okurken Musaliha Toksöz Edebiyat Dersi Öğretmenimdi.
Bizden öncekiler kasden “NaNa” lakabı takmışlardı. O zaman meşhur bir dansözmüş Nana..
Ondan takan yanmış demekti yılları saydırırmış..

Ben çok geç gittim Öğretmen okulundan Liseye..
Adımı sordu. Hemen “HasanDağlı” dediler bu lakab olmuştu bana..
“Gelecek hafta sözlü imtihan edeceğim yazılı notunu vereceğim, kağıt kalem getir koş!” dedi.
Yürürken aşağıdaki beyti yazdırdı ve: “Bu beyti açıklayacaksın!” dedi bakmadan..

Bir hafta sonra titreyerek kalktım tahtaya adımı sorsa unuttummm..
“AŞK o ki!..” diye başladım.. neler dedim hiç hatırlamadım ama:
“Otur 9!” dedi ve bir alkış tufanı koptu..
Bir gün sonra okul kapıcısı Vehbi Efendi markasını unuttuğum bir kutu çikolota getirdi: “Nanadan sanaymış!” dedi ve bir avuç dolusu aldı..

En uzun geceyi hatırladığın ve hatırlattığın için şükrÂN cÂN..

Sorum şu idi:

Şeb-i yeldâda uzar fecre kadar kıssa-i aşk
Tâ ki Mecnûn bitirir nutkunu, Leylâ söyler…

Fuzulî

Aşk Hikayesi, yılın en uzun gecesinde şafak sökene kadar sürer;
Öyle ki Mecnûn’un AŞKı anlatan sözü tükenirse dert değil, Leylâ başlar AŞKın MEŞKine



ZEVK 4704

GüLi-zâri LâLe-zâri Resim ÂTeŞe VERse YâR DiLi
Pejmurde-PerişÂN Edip Resim İhvÂNi KıtMiR SefiLi
GAMa Gebe Gecelerde.. Resim ÇAĞların ÇAĞRI ÇIĞlığı,
ÇaRK-ı ÇiLe Resim CeVR-i CihÂN Resim ÇeNBeRinde cÂN FuZuLî…


21.12.11.21:21
brsbrs..ylnzlğntkks…


Yazdığınız beyit lâ edri-İsimsiz değil Fuzulî Babaya aittir..

"Şeb-i yeldâyı müneccimle muvakkit ne bilir
Mübtela-yı Gama sor kim geceler kaç saat!..

Fuzulî

En uzun geceyi yıldız falcılarla vakitçiler-saat rakamları bilemez..
Sen onu, gam tuzağına tutulmuşlara sor ki gecelerin dakikası kaç saat!..
Resim
Kullanıcı avatarı
simurg
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 928
Kayıt: 01 Haz 2009, 02:00

Re: Şeb-i Yelda

Mesaj gönderen simurg »

Bu uzun geceler konusunun,
Mesnevi-i manevi de şerhedildiğini hatırlamaktayım
Hem öyle çok etkilenmiştim ki,
tekrar tekrar üzerinde durmayı seçmiştim
O sebeple hala hatırımdadır.
Derdi olana geceler geçmek bilmez,
Hele hastalık halinde sabahlar olmak bilmez denilmekteydi,

İyilik ve saadet durumundaysa insan,
o zamanda sabah çabucak olur,
Gece hemencecik geçer gider,
Ve bitmesi istenilmeyecek kadar güzel olan ne vakitler varsa
Hepside bu şekilde insanın hiç müdahale edemeyeceği şekilde muhakkak çabucak biter,
denilmekteydi.
Üzerinde çok düşünülebilecek bir konu bu.
Hemde, hemen her alana uyarlanılabilecek kadar geniş mana pencereleri olan bir örnek.

Çünkü insan devamlı zamanın peşinde ve yetişememekten şikayeti olması hali ile,
Devamlı zamanı, zaman ile anlamaya çalışmak gayretinde.
Oysa hiç anlayamayacağımız da bir gerçek galiba.
Çünkü beş duyumuz ile algılayamamaktayız,
Ve sadece hislerimiz ile anlamlandırmak çarelerine baş vurmaktayız.

Geceler gam yükü altındaki insanın, gamını katlayıp,kederini çoğaltıyor.
Dertli insanın yüreğini , neredeyse “Kendisi gibi kara libaslara bürüyerek”
Her şeyi daha zor dayanılır bir hale çeviriyor.
Rabbim hiçbir Ümmet-i Muhammed’i (sallallahu aleyhi ve sellem)
geceleri uzun hissettirecek dert ve gam yükü altında inletmesin inşaallah
derdi seven dert ehli için bile zor bir durum bu bence.

Hala, derdi-saadeti
Geceyi- gündüzü,
Ayrımlar halinde algılayan aklımıza da,
duygularımızı da BİRR’leyebilmemizi nasib ve ihsan etsin inşallah.
Kışın geceler çook uzun,
Hayatlarımız kış olursa eğer,
Ve gönüllerimiz her şeydeki Hakk lezzetini öğrenemezse,
Gecelerimiz çook uzun olacak sanırım.

Amma, bahar mevsimi ve yaz sıcacıklığı gibi ömürlerde,
Geceler kısa ve huzur daha uzun yaşanılır beklide.
Bilmiyorum böyle ayrım yaparak manaları boğdum ama,
Rabbimden duam o ki,
Cümle ihsan ve ikram ve hizmet ehli Muhammedi canlar hürmetine,
Salihler,sıddıklar,aziz ve kerim canlar hürmetine,
Cömert ve hediyeleşebilme ahlakı ile süslenip zinetlendirilmiş, pak ve mubarek canlar hürmetine
Cümlemizin ömrünü Muhamedi Nur ile pak eyleyip,
Göz açıp kapatmak kadar dahi mahzun olmayacak hallerde yaşamamızı nasib ve ihsan etsin inşallah. Amin ve ecmain.
Elhamdülillahirabbilalemin.
Kullanıcı avatarı
tamersah tarik
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 778
Kayıt: 19 Eyl 2008, 02:00

Re: Şeb-i Yelda

Mesaj gönderen tamersah tarik »

kulihvani yazdı:Aziz can tamerşah,

Bu gece 21 ARAlık..
En uzun GECE ve de en kısa GÜN..
İnsan çok üzgünse gülenleri,
İnsan çok sevinçliyse ağlayanları nasıl ANLAsın!.

Uyuyana-Uyurgezere-zilzurna sarhoşa,
Uzun-kısa, üzgün-neşeli ne dir?..
ÇİLE ise; her Zaman, her Yerde, her Hâlde ve her Nefeste AYIK İLe-BiLedir..

Bu enfes esintiler Aziz Âşık Fuzulî kaddesallahu sırrahu cANdandır..

Uzun yıllar önce Leyl-i Meççâne yâni, parasız gece yatılısı öğrenci olarak devlet adına Adana Erkek Lisesinde okurken, Musaliha Toksöz Edebiyat Dersi Öğretmenimdi.
Bizden öncekiler ona kasden “NaNa” lakabı takmışlardı. O zaman Adana Pavyonlarında meşhur bir dansözmüş Nana..
Musaliha Toksöz Edebiyat Dersinden takan, yanmış demekti.. yılları saydırırmış..

Ben çok geç gittim Liseye,önce öğretmen okuluna kaydolmuştum..da..
Musaliha ToksözHocam, adımı sordu. kaşarlanmış öğrenciler hemen “Hasan Dağlı” dediler bu, lakab olmuştu bana..
“Gelecek hafta sözlü imtihan edeceğim yazılı notunu vereceğim, kağıt kalem getir koş!.” dedi.
Yürürken, aşağıdaki beyti yazdırdı ve: “Bu beyti açıklayacaksın!” dedi bakmadan..

Bir hafta sonra titreyerek kalktım tahtaya adımı sorsa unuttummm..

“AŞK o ki!..” diye başladım.. neler dedim hiç hatırlamadım ama:
“Otur 9!.” dedi ve bir alkış tufanı koptu..
Bir gün sonra okul kapıcısı Vehbi Efendi markasını unuttuğum bir kutu çikolota getirdi: “Nana'dan sanaymış!” dedi ve bir avuç dolusu aldı..

En uzun geceyi hatırladığın ve hatırlattığın için şükrÂN cÂN..

Sorum şu idi:

Şeb-i yeldâda uzar fecre kadar kıssa-i aşk
Tâ ki Mecnûn bitirir nutkunu, Leylâ söyler!.

Fuzulî

Aşk Hikayesi, yılın en uzun gecesinde şafak sökene kadar sürer;
Öyle ki Mecnûn’un AŞKı anlatan sözü tükenirse dert değil, Leylâ başlar AŞKın MEŞKine



ZEVK 4704

GüLi-zâri LâLe-zâri Resim ÂTeŞe VERse YâR DiLi
Pejmurde-PerişÂN Edip Resim İhvÂNi KıtMiR SefiLi
GAMa Gebe Gecelerde.. Resim ÇAĞların ÇAĞRI ÇIĞlığı,
ÇaRK-ı ÇiLe Resim CeVR-i CihÂN Resim ÇeNBeRinde cÂN FuZuLî…


21.12.11.21:21
brsbrs..ylnzlğntkks…


Yazdığınız beyit lâ edri-İsimsiz değil Fuzulî Babaya aittir..

"Şeb-i yeldâyı müneccimle muvakkit ne bilir
Mübtela-yı Gama sor kim geceler kaç saat!..

Fuzulî

En uzun geceyi yıldız falcılarla vakitçiler-saat rakamları bilemez..
Sen onu, gam tuzağına tutulmuşlara sor ki gecelerin dakikası kaç saat!..


(nOt: Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'in bedenen KÂiNâtı şereflendirdiği GÜN de, bu GÜNdür.. MİM MuHABBetLerimLe..)
Resim
Cevapla

“►Gençlik Köşesi◄” sayfasına dön