ONLAR UNUTMADI YA BİZ!

Cevapla
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

ONLAR UNUTMADI YA BİZ!

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

ONLAR UNUTMADI YA BİZ!
HABER;BOLU OLAY SİYASİ GAZETESİ

Eski MHP Bolu il başkanı Mansur Şen son günlerde yakın çevresine gönderdiği maillerle “Sözde Ermeni soykırımı “ hakkındaki müthiş belgeleri bir bir ortaya koyuyor.

Ermenilerin dünya çapında yürüttüğü lobi faaliyeti ile ülkemizi bir kıskaç içersine almaya çalıştığını söyleyen Şen; “Onlar birçok tarihçinin üzerinde mutabık bile kalamadığı bir olayı “soykırım” iddialarıyla gündem de tutarken bizler yakın tarihimizde meydana gelen ve bize karşı yapılmış olan insanlık dışı muameleler konusunda dünya kamuoyunu bir türlü bilinçlendiremiyoruz. Ben de sade bir vatandaş olarak bu hususta bana gelen mailleri yakın çevreme göndererek üzerime düşen vazifeyi yerine getirmeye çalışıyorum” dedi.



Birinci Dünya Savaşı'nda İngilizlere, 150 bin askerimizin esir düştüğünü söyleyen Şen; “ Bu askerlerden bir kısmı da Mısır'ın İskenderiye şehri yakınlarında bulunan Seydibeşir Usare Kampı'na hapsedildi. Kampın tam adı, 'Seydibesir Kuveysna Osmanli Useray-i Harbiye Kampı' idi. Bu kampta, 1918'de Filistin cephesinde esir düşen 16. Tumen'in 48. Alayı'na bağlı Osmanlı askerleri tutuluyordu.12Haziran 1920'ye kadar iki yıl boyunca her türlü işkence, eziyet, ağır hakaret ve aşağılamaya maruz kaldılar. Bu insanlık dışı muamelenin nedeni ise birçok tarihçi tarafından Ermeniler tercümanlar olarak ifade edildi” şeklinde konuştu.

Kamptaki, Türkçe bilen Ermeni tercümanların yalan, yanlış çevirileri ve kışkırtmaları nedeniyle, kampların İngiliz komutanlarının, azılı Türk düşmanı kesildiğini söyleyen Şen; . “Savaş bitmişti. Ancak, kamptaki ağır koşullar nedeniyle ölenler dışındaki askerleri teslim etmek, İngilizler' in işine gelmiyordu. Çünkü, olası yeni bir savaşta, bu askerlerin yeniden karşılarına çıkabilecekleri, Ermeniler tarafından, İngilizlerin beyinlerine işlenmişti. Çözüm toplu katliamdı... Askerlerimiz, mikrop kırma bahanesiyle, süngü zoruyla dezenfekte havuzlarına sokuldu. Ancak suya normalin çok üzerinde krizol maddesi katılmıştı. Mehmetçik, daha ayağını soktuğunda, aşırı krizol maddesi nedeniyle haşlanıyorlardı. Ancak İngiliz askerleri dipçik darbeleri ile askerlerimizin havuzdan çıkmalarına izin vermiyorlardı. Mehmetçikler, bele kadar gelen suya başlarını sokmak istemedi. Ancak bu kez İngilizler havaya ateş etmeye başladı. Askerlerimiz, ölmemek için çömelerek başlarını suya soktular. Ancak başını sudan kaldıran artık göremiyordu. Çünkü gözler yanmıştı... Dışarı çıkanların halini gören sıradaki askerlerimizin direnişleri de fayda etmedi ve 15 bin vatan evladının gözleri kör edildi” dedi.

Bu konunun 25 Mayıs 1921 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşüldüğünü belirten Şen; “Faik ve Şeref Beyler bir önerge vererek Mısır’daki esirlerin Krizol banyosuna sokularak 15 bin vatan evladının gözlerinin kör edildiğini Bunun faili olan İngiliz doktor, Garnizon komutanı ve askerlerin cezalandırılması için TBMM’nin teşebbüse geçmesini istediler. Tabii ki yeni kurulan devletin bin türlü sorunu vardı. Ağır sorunlarla uğraşan TBMM’de Bu hesap sorma işi unutuldu gitti. Ama onlar unutmuyorlar. Kendi ihanetlerini bile soykırım ambalajına sarıp, dünya kamuoyuna sunabiliyorlar.”biçiminde konuştu.


Haberin içinden


Seydibeşir Esir Kampı'nda 15 bin esir Türk ilaçlı sudan geçirilerek kör edilmişlerdi. Konu TBMM'nin gündemine gelmiş, hükümet karar alarak Dışişleri Bakanlığı'nın olayı takip etmesini istemişti
I. Dünya Savaşı'nda İngilizler'e esir düşen Osmanlı askerlerinin bir kısmı güvenli bölge olarak Mısır'ın İskenderiye şehri yakınlarında bulunan Seydibeşir Usare Kampı'nda tutuluyorlardı. Kampın tam adı, "Seydibeşir Kuveysna Osmanlı Useray-ı Harbiye Kampı" idi. Burası tek kamp olmayıp birbirinden tel örgülerle ve numaralarla ayrılmış idi. Yaklaşık 135-150 bin civarında Osmanlı esiri orada 2 yıl kadar kaldılar. 1918'de Filistin cephesinden esir düşen 16. Tümen'in 48. Alayı'na bağlı Osmanlı askerleri, 12 Haziran 1920'ye kadar zor şartlar, dayak, açlık altında kaldılar. O dönemde Mısır Genel Komutanı General Allenby, Mısır Usera Müfettişi Albay Simson idi.

KRİZOLLU SU İLE KÖR EDİLDİLER

O tarihte ve bugün de savaş suçu sayılan olayda Seydibeşir Kampı'nda İngiliz doktorların gözetimi altında 15 bin esir asker süngü zoruyla ile miktarı normalin çok üzerinde krizol maddesi katılmış sudan mikrop kırma gerekçesi ile geçirilmiş ve 15 bin genç insanın kör edilmesine sebebiyet verilmiştir.
Konu Ankara'ya Malta Esir Kampı'ndan dönen Edirne Mebusu Şeref ve Faik beylerin 25 Mayıs 1921 tarihinde TBMM'de yaptıkları konuşmalarla intikal etti. 28.5.1337 Cumartesi günü TBMM'nin 37. İçtima'sında, Faik ve Şeref beyler bir takrir vererek İngiltere'nin Türk paşa, milletvekili, yazar ve sair meslekten aydınları Malta'da tutuklu olarak bulundurmasının hiçbir milletlerarası hukuka uymadığı ifade edildikten sonra Mısır'da esirlerin krizol banyosuna sokularak 15 bin vatan evladının gözlerinin kör edildiği bunun faili olan İngiliz tabib, garnizon komutanı ve zabitlerin cezalandırılması için TBMM'nin teşebbüse geçmesi isteniyordu.
Takririn TBMM'de okunmasından sonra söz alan Mehmet Şeref Bey " ...İngilizler'e esir düşüp Mısır'a sevkedilen çocuklarımız mahsus ihzar edilmiş bir formüle, muzadı taaffün maddeler içlerine, boyunlarına kadar sokuyorlardı. Fakat Türk çocuğu oraya girince bir İngiliz neferi başına dikiliyor ve süngüsünü uzatınca zavallı yavrucak başını başını içeri çekiyor ve iki gözü kör oluyordu. İngilizler böylece onbeşbin Türk'ün gözünü çıkarmışlardır" diyordu.

BAKANLAR KURULU KARARI

Bu konuşmalar TBMM hükümetini de harekete geçirmiş ve konunun takip edilmesi için hükümet kararı alınmıştı. Ankara Cumhuriyet Arşivi'nde bulunan 28 haziran 1337 tarihli altında Mustafa Kemal Paşa'nın da TBMM Reisi sıfatı ile imzası bulunan Bakanlar Kurulu Kararı'nda da şunlar söyleniyordu: "Malta'da mevkuf bulunanlar ile Mısır'da onbeş bin esiri kasten malül bırakan İngiliz tabibleriyle garnizon kumandan ve zabitleri hakkında Edirne Mebusu Şeref ve Faik beyler tarafından verilip icra Vekileri Heyeti'ne tevdi ve tensip edilen ve Büyük Millet Meclisi Riyaseti Celilesi'nin 29. 5. 337 tarihli ve zabıt ve kavanin kalemi 354/706 numaralı tezkere ile mürsel takrir icra vekilleri heyetinin 28.6.337 tarihli içtimaında kıraat olunarak lazım gelen bu mütalaati fenniye dermeyanı zımnında Sıhhiye ve teşebbüsatı siyasiyede bulunmak üzere Hariciye Vekaleti'ne takrir sureti musaddakasının lefiyle işarı karagir olmuştur. 28 Haziran 337"
Resim
Kullanıcı avatarı
sdemir
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 487
Kayıt: 24 Mar 2008, 02:00

Mesaj gönderen sdemir »

Sevgili nur-ye hizmetinizi Hakk Teala Hazretleri kabul etsin

Unutulan 15 bin güzide evladımızın acı dramını tekrar üzüntüyle okudum. Hatırlattığınız için teşekkür ederim. Emanet edilen vatanımızın kahramanlarını rahmetle anıyorum Ruhları şad olsun.

[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/sdemirimza.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
mim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2416
Kayıt: 07 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen mim »

Allah'u-Teala Hazretleri Şehidlerimizi sonsuz rahmetinde eylesin!
Bizleride şefaatlarına nail eylesin.
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mimimza.gif[/img]
Cevapla

“Tarih” sayfasına dön