Münir DERMAN (ks) SOHBETLERİ-28

Cevapla
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Münir DERMAN (ks) SOHBETLERİ-28

Mesaj gönderen kulihvani »

Münir DERmÂN
kaddesALLAHu sırrahu


Resim

Resimbir MEKTUB ve..

Münir Derman kaddesallâhu sırrahu:

"Merhaba Fahri Bey!
Temiz tilmizlerinizin israrı üzerine bu sefer söz ile sizi ziyarete geldim.
Gaybın, eşyadaki tel tel ihtizazındaki gizli işaretleri sezenlere selâm ederiz!.
Çünkü bu ihtizazlarda gabya açılan bir pencere olduğu ma’lumdur.
Gönülden gönüle açılan bu pencereden bizde mü’minlere sevdiklerimize sesimizle gönül almağa geldik.
Gönül olduğu için insan, ALLAH’ın sevgili mahluku olmuştur.
ALLAH da, insanda gönlünde insan sesi şeklinde tecellî etmiştir.
İnsan bu hale çilelerden, işlemelerden, kaynamalardan, fırçalanmalardan sonra vasıl oluyor.
Yalnız gaybdan gelen seslere kulak asmak ve bununla vücudu yok etmek gerekir.
Değişik bir kadere ve kimseye nasib olmayan meziyyetlere sahib olanların etrafında görülen hayranlarından, kinden, hasedden ve itiraf edilmemeiş arzulardan örülmüş bir boşluk bir çenber meydana gelir.
Bu gibiler hakkında söylenen sözler, kimseye benzemeyen kaderleri, zamana hikaye halinde gelenler efsâneleşirler ve bir iki hakiki insanın gönlünde hatıra olarak kalıp seçilirler.
Hatta eskilerin sözü vardır bunların gönlünde duydukları hazzı, onlarda elemle hazza çevrilir.
İmparatorlar duysalar bu hazzlarından almak için onları kılıçtan geçirirler.
Büyük bir büyüğün sözüdür:
Lev alimte muliki maana urufi, minellezzeti dehalebte bi suyufi

Onun için uzakta, mine çiçekleri gibi kalan sizin gibi kıymetli bir mü’mine fennen çok güzel kurtuşu şerefle selâm ve sesimi gönderdiğinden kendimi âdeta sevinçli hissediyorum.
Size tilmizlerinize, temiz evinize Cenab-ı ALLAH’ın hıfzı ve mağfireti yağsın..
ALLAH dâima sizi korusun.
ALLAH’ın selâmı üzerinize olsun!..


Resim

Tilmiz:Çırak. Talebe. Kalfa.Gayb: Gizli olan. Görünmeyen. Belirsiz. * Güman. Hislerle veya akıl ile bilinmeyen şey
İhtizaz: Hafif titremek. Deprenmek. * Şevk ile meyil ve hareket. Harekete geçme. * Sallanma, sıçrayıp oynama.
Meziyyet: İyilik. İyi ve salih hareket ve faaliyet.
Hazz: Sevinç duyma. Hoşlanma. Zevklenme. Saadet. Tali'. Nasib. Nimet ve süruru mucib şey.
Hıfz: Saklama. Koruma. Siyanet. Muhafaza. * Ezber etmek. Hatırda tutmak. Kur'an'ı ezberde tutmak.
Lev alimte muliki maana urufi, minellezzeti dehalebte bi suyufi: Eğer ÖRFün mânâsını BİZce bilseydin, onun lezzeti uğruna kılıç çeker savaşa durudurn!.
ÖRF: İnsanlar arasında güzel görülmüş, red ve inkâr edilmeyip mükerreren yapılagelmiş olan şeydir. Bu kelime; ihsan, ma'ruf, cud, sehâ, bezl ve atâ olunan, atiyye, tanımak, bilmek, biliş, ikrar eylemek, arka arkaya tetebbu ve tevâli etmek, ALLAH celle celâluhu tarafından ulülemre ve Sultana tevdi' olunan hüküm, müstahsen, yani Hazret-i Peygamberin aleyhi's-selâm iyi gördüğü şeyler, gibi mânalara gelir. * Fık: Şer'an ve şeriata bağlı. Akl-ı selim sahiplerince müstahsen olup münker olmayan şey demektir. Örf, şeriata eğer muhalif olursa, gayr-i meşru olur, onunla amel edilmez ve onun izâlesi lâzım gelir.


** ***

Resim ve bir SOHbet..

Bahadddin Bey:
“Muhterem hocam bundan 4-5 sene önce İslâm Mecmuasında çok güzel bir yazınız çıkmıştı. Onun son kısmında bir kısım vardı onu ricâ edeğim sizden”

Münir Derman kaddesALLAHu sırrahu:
“Hatırımda kaldığına göre okuyum sana Bahadddin!.

Bakanlar bana kulak, göz, kaş burun yüzümü görürler.
Halbuki ben başka yerdeyim.
Günü gelince gömenler beni, gövdemi gömerler.
Orada bile başka yerdeyim!.
İyice bak yüzüme ne görüyorsun?
Görünmeyeni görebiliyor musun?
Ben zamâne nesline keşf-i esrâr eylemem!
Sabr içinde kalmışam elhamdulillâh çok şükür
Zaman âhir zamandır kimse bilmesin beni!..”


Bahadddin Bey:
ALLAH râzı olsun sağ olun Hocam!”

** ***

Başka bir dinleyici: “Muhterem Hocam, müsaade ederseniz size ufak 1-2 soru sormak istiyorum. Değirmendere de olsun İstanbul'da olsun büyüklerin mâlûmat edinmeleri bakımından faydalı olacak. Siz şimdi hâl-i hazırda burada Eskişehir Devlet Hastahânesinde operatör olduğunuza göre Efendim Bu tıb Fakültesini muhakkak bitirmiş oldunuz. Bundan başka üniversitelerden, fakültelerden diplomanız yâhut mezûniyetiniz varmıdır Efendim?”

Münir Derman kaddesallâhu sırrahu:
“Peki sor bakalım! Ezher var işte oğlum! Fransa'da Psikoloji Fakültesini bitirdim. El-Ezheri bitirdim işte. Eskidendi bunlar.. bu gün kıymeti kalmamış!..”


Bir dinleyici:
“Merak ettim de onun içindi başka hariç memleket olarak nereleri gördünüz Efendim?"

Münir Derman kaddesallâhu sırrahu:
Fransa'da bulundum, Almanya'da bulundum, Cenûbi Afrika'da bulundum, Hicaz taraflarında bulundum. İşte nereye ayağımız sürüklediyse oralarda bulunduk. Bunlar bir şey ifâde etmez şimdi turistlerde geziyor oğlum, onlara sorarsın bak!."

Dinleyici:
“Şimdi Eskişehirde bu operatörlükten başka vazifenizde akademide vardır değil mi Efendim?"

Münir Derman kaddesallâhu sırrahu:
“Evet orada da Hocalık yapıyoruz işte!”


Dinleyici:
“Bir de judoluk öğretmenliğiniz var?”

Münir Derman kaddesallâhu sırrahu:
“Evet onuda yapıyoruz, küçükken onu öğrendik karate marete felan! Bedâva yapıyoruz biz!”


Dinleyici:
“Şimdi Hocam, sizden istirhamımız bize Fransızca olaraktan evliyaullah’ın menkibelerinden bir menkibe anlatmanızı ondan sonrada, Türkçe olarak izah eteminizi rica edeceğiz”

Münir Derman kaddesallâhu sırrahu:
“Oğlum bunu Fransızca kim dinleyecek be yavrum!”


Dinleyici:
“Bulunur Hocam dinleyecek de takdir eden de bulunur! Derslerinizin arasında o da bulunsun.”

Münir Derman kaddesallâhu sırrahu: “Şarktayken bunda 27 sene evvel. Harşit’te bulunuyordum orada evliyalar vardı felan. Evliya bunlar. Hacı Ömer Efendi vardı, Kasap Hasan vardı, Müftü Efendi vardı. Bunların bu günkü insanların anlamayacağı bir hâletleri vardı, bunlara evliyaderler birlisiniz. Bunlardan çok şeyler müşâhede ettim, gördüm. Bunu evvelce size anlatmıştım. Beni yormayın mâdemki başka dilden istiyorsunuz hikayeyi anlatayımda, bu lisandan bilen olursa anlar beyhude bana anlattırıyorsun!”

(MD Hocamız Fransızca uzunca bir menkibe okumakta)

Dinleyici:Sağ olun Hocam!..”
Resim
Cevapla

“SOHBET - 29” sayfasına dön