TEK-e TEK..
YOKluk Tefrittir.. Minimum..
ÇOKluk İfrattır… Maximum..
TEK-lik İ’tidaldir.. Optimum..
AHADİyyeT: Her türlü Nitelik ve Nicelikten (vasıflandırılmaktan) müstağni-gerekli ve lüzumlu bulmayışlıktır..
VAHiDİyyeT: Esma ve Sıfatlarıyla Kulların-akıllarıyla bilinebilmesi..
Sayı tektir ve “1” dir.
Digerleri; 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 Rakamlar ambalajında “1” lerdir..
KULların ham Aklı SİLM AKIL olursa;
Her ZeRResi ile Harfsiz-Sözsüz ÖZ-ünden (Habli’l-VeRiDden), Hakikat’ını DUYar…
Şeriat NûRu UbudiYYet
Tarikat NûRu NübüVVet
Mârifet NûRu RasûliYYet
Hakikat NûRu UMMîYYet
UMMîYYet : Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem in RUHu AKL-ı EVVel Felek-i Âlâdır.. “ÜMM” dür è Yaratıkların ASLı-ANAsı-İLKi-Nuû-u MiMidir.
Nebiyyü’l- ÜMMîdir A’ma (UMM) dan haber getiren NEBî.. aleyhi's-selâm…
KeSReT Lâ (1) + İlâhe (2)
VaHDeT İllâ (3) + ALLAH (4)
ÂLEMde ÂDEMoğulları.. KULlar..:
1- VaHYîler ALLAH celle celâluhu nun seçtikleri-VAHY gelir
2- VeYSîler VaHYîlerin-Nebîlerin seçtikleri- İLHAM gelir
3- VeHBîler VeYSîlerin-Ehlullahın seçtikleri KEŞF gelir
4- KeSBîler VeHBîlerin-Veliyyullahın Hizmet ettikleri Halk Olup Yardım-Hizmet Gelir..
ZEVK 966
İfna - İnşâ - İgnâ Eyler, Bezm-i Bekâsında Yuhyî
Zül- Celâl-i Vel- İkram Dost; Dehr-i Dünya: Emr ü Nehyi
Dehr-i Âhret: Hesab-Cezâ!.. İki Gün Ömrün İhvâni!
Dost, Muhammed! Veliyyullah, Kesbî-Vehbî-Veysî-Vahyî
10.12.1991 10:34
Sltn..
Kalbe gelen ilhamın gerçek 2 ŞÂHİDi Kur'ân-ı Kerim ve Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem SüNNetidir..
Zâhirî İLİm İ’tikad-İmana bağlıdır..
Bâtını -Ledunnî-Keşfî İlim Salih Amele bağlıdır-imanı uygulamak gerekir..
Kemâlât Zâhirî İLİm + Bâtını -Ledunnî-Keşfî İlimdir..
SeyR ü SülûK:
Seyr AŞK u CeZBe ve ZüHD u TaKVâ ile
SülûK SıDK u HuŞû ve HaVF u Recâ ile olur..
ZEVK 1364
Aşkü Cezbe Meczubları!.. Ehl-i Beytü ALİ ŞAHımız
Âlemi AŞKa ÜNLEriz! ARZdan ARŞadır Ah!. ımız
Zühdü Takvâ, Sıdkü Huşû, Havfü Recâ YOLcuları!
Muhammedî Melamîyiz! Halka Açık DERgâhımız!..
26.03.97 11:17
DERgâh : Gönül..
TEVHİD PERDELERİ- URuC-RüCû’ da Hicâbu’l- HaKK..
ZÂT ALLAH celle celâluhu .. Vahdet.. Hakikat Âlemi.. “Lâ ilâhe İllâ Enâ” .. Sükût… O-BİR Bazarı (tek-O)
SIFAT Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem .. Risâlet.. Mârifet Âlemi.. “Lâ ilâhe İllâ Ente” .. Hazz.. BİZ Bazarı (ÜÇ-ümüz)….
ESMÂ (fiiler) PÎR kaddesallahu sırrahu.. Fetret.. Tarikat Âlemi.. “Lâ ilâhe İllâ Hüve”.. Sohbet.. Sen Bazarı (İKİ-miz)….
EŞYÂ KUL-Ben.. Beşeriyyet-Kesret.. Şeriat Âlemi.. “Lâ ilâhe İllâ ALLAH”.. Söz.. (Herkes yalnız)
FeNâ BeKâ..
İnsan, AKLı Kadarınca-Kaderince İLİMince DevrÂNda İnsandır..
İnsanı, İNSAN-ı KâMiL Ehl-i Beyt aleyhumu's-selâm EDEBiyle SeyrÂNda İNSAN eder.
İNSANı, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem İRFANıyla CevlÂNda SULTÂN eder.
Kul-SULTÂNı, ALLAH celle celâluhu ERKÂNıyla HayrÂNda mihmÂN eder inşae ALLAH!..
Normal AKLın ALgıladığı:
EŞyâ OLaY (Eşyaların münasebetinden doğar) zamAN (Olayların münasebetinden doğar) ZaNN (ZamANların münasebetinden doğar ve çoğu da çürüktür)
EŞYÂda FeNâ - FeNâ fi’l- BeNlik -FeNâ Fi’ş ŞEYY - FeNâ fi’l- MâSİVÂ:
Kesret üzere yeryüzüne gelen ve gelişen Hamm akıl MâSİVÂda-ALLAH’tan gAYRılıkta Yaratanını bir PUT olarak aramak üzere dizayn edilmiştir. Küllî ŞEYYi (sonsuz Şeyi) Analiz-Sentez eder sonuçta açık-gizli Nefsini RABB Hevesini İlâh kabul eder.. Hakku’l- HaKKı örter KÜFR eder.. “Lâ İlâhe İllâ NEFSî!..” der durur..
ESmâda FeNâ- FeNâ fi’ş- ŞEYH - FeNâ Fi’l-HuDus – FeNâ fi’l- Fiil-Olaylar..:
AKLın kendince kendi içine kapalı labirentlerinde dolaşan ÇIKIŞ Kapısı bulamayan Hamm akıl EDEBsiz İLMin İBLİS İLMi olduğunu Anlarsa bir İNSAN-ı KâMiLden Ehl-i Beyt aleyhumu's-selâm EDEBi alır..
Tâlim Terbiyesine girdiği Kimse Evliyâ değilde Eşkiya ise; Gönlünde yok olduğu bu kimse-Şeyhi PUTu olur Allah korusun!..
İNSAN-ı KâMiL ise MuhaMMedî İlim ve Edeb Öğretir-Eğitir de Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem e teslim eder..
SıFATta FeNâ – FeNâ fi’r RESûl – FeNâ fi’l- KEVSER - FeNâ fi’z ZamAN..:
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve selleme TESLiMiYYET ve İSTİKÂMETle;
Şeriat-ı MuhaMMediyyesinde TESLİM OLmuşsa MÜSLİMdir.
Tarikat -ı MuhaMMediyyesinde İMAN ETmişse MU’MİNdir..
Mârifet-i MuhaMMediyyesinde İSTİKAMETle TÂBİ OLmuşsa VELİYULLAHtır..
Hakikat –ı MuhaMMediyyesinde TaMM İTÂAT ETmişse EHLULLAHtır..
Kendi Kendime Konuşurken DUYdum Kİ;
Eğer İNSan AKLı;
Kendi başına BUYruk Zannlarını-Nefsinin gerçeklerini Hakikat sanarak “Lâ ilâhe İllâ ALLAH” der demesine ancak ne dediğini asla bilemez ve Eşyâ-ŞEYler (Eşyâ Zuhuru) Perdesine takılıp, EŞYÂ Bazarında USTAsını ve canlı-cansız Resimler Galerisinde RESSAMını ara gezer bir ömür..
Kur’ân-ı Kerimde “Lâ İlâhe İllellahu:
Sâffât / 35; Muhammed /19 Sûrelerinde geçmektedir.
Eğer İNSan AKLı;
Eşyâ-ŞEYler (Eşyâ Zuhuru) Perdesini silebilir de, Eşyaların birbirleriyle ilişkilerinden doğan OLAYlar (Esmâ Zuhuru) Perdesine takılır kalırsa, “Lâ ilâhe İllâ Hu-Hüve” Âyetine Mazhar olur ki bunu gerçekleştirmesinde MuhaMMedî Hasbî Hizmetçi lâyık bir İNSAN-ı KâMiL lâzımdır..
Yoksa kendisi: “O’ndan başka İlâk Yok!” der ama “O “ dediğini Olaylarda arar durur bir ömür boşu boşuna!..
Kur’ân-ı Kerimde “Lâ İlâhe İllâ Hüve:
Bakara 2/163,255; Âl-i İmrân 3/2,6,18; Nisâ 4/87; Enâm 6/102,106; Arâf 7/158; Tevbe 9/31, 129; Hûd 11/14; Rad 13/30; Tâ Hâ 20/8,98; Mü’minun 23/116; Neml 27/26; Kasas /70, 88; Fatır /3; Zümer /6; Mü’min 40/62,65; Duhân 44/8, Muhammed 47/19; Haşr 59/22,23; Tegâbûn 64/13; Müzemmil 73/9 Sûrelerinde geçmektedir.
Eğer İNSan AKLı;
OLAYlar (Esmâ Zuhuru) Perdesini de silerse AYNında-AYNasında, OLAYların birbirleriyle ilişkilerinden doğan ZamAN (Sıfat Zuhuru) Perdesine takılır kalırsa “Lâ ilâhe İllâ Ente” Âyetine Mazhar olur ki bunu gerçekleştirmesinde mutlaka ve mutlaka Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şarttır ve olmazsa olmaz OL-ANdır..
“SeNden başka İlâh Yok!” dediği “Sen” olan ALLAH celle celâluhunun tek Muhatabının Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem olduğunu Anlayamayan nice edebsiz İblis profösörleri “sadece Kur'ân-ı Kerim” yeter diyerek o kelamullahın RABB SÖZÜnün RASûL SESİ olduğunu hâlâ anlayamayan ahmaklardır.
İşte “SeNden başka İlâh Yok!” “SEN”ine tek Muhtab ve HaMD eden AHMED aleyhi's-selâm Mutlak Muhatab ve ÂRİFtir..
1- Mütekellim: Sözü söyleyen
2- Muhatab: Sözü dinleyen
3- Gâib: Hakkında konuşulan, var olduğu halde orada gözükmeyen.
4- Umumî: Herkesi bağlayan (konuşan, dinleyen, gaib ve herkes)
Kur’ân-ı Kerimde “Lâ İlâhe İllâ Ente:
Enbiyâ /87 Sûresinde geçmektedir.
Eğer İNSan AKLı;
ZamANlar (Sıfat Zuhuru) Perdesini de silerse AYNında-AYNasında, ZamANların birbirleriyle ilişkilerinden doğan ZaNN (Zât Zuhuru) Perdesine takılır kalırsa “Lâ ilâhe İllâ Enâ” Âyetine Mazhar olur ki;
Kur'ân-ı Kerimde “Lâ İlâhe İllâ Ene:
Nahl /2; Tâhâ /14; Enbiyâ /25 Sûrelerinde geçmektedir.
إِنَّنِي أَنَا اللَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا أَنَا فَاعْبُدْنِي وَأَقِمِ الصَّلَاةَ لِذِكْرِي
---“İnnenî enallâhu lâ ilâhe illâ ene fa’budnî ve ekımis salâte li zikrî: Muhakkak ki ben, yalnızca ben Allah'ım. Benden başka ilâh yoktur. Bana kulluk et; beni anmak için namaz kıl.” (TâHâ 20/14)
Bu makamların İnsanoğlu;
Kendini-Nefsini BİLmeden,
İNSAN-ı Kâmil-Pîrini-Rüşdünün BULmadan,
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hazsanıda Razasında KEVSERinde bir DAMLA OLmadan yaşanır sanırsa sadece hüsran UÇurumuna koşan bir AHMAKtır.
“Diyen BİLmez BİLen Demez!” Diyarlarından Haberler veren Şeyhu’l Hazîn kaddesallahu sırrahu gibi HaKK Dostlarının haberlerine kulak verirsek..
Öyle HÂL Makamıdır ki;
Mutmâin olmuş Nefs bile hâlâ “ALLAH! ALLAH!” diye ZİKRe devam etmektedir.
“Her yerde OL-AN Aranmaz- BULduğum da Aranmaz!” gibi sözlerimin aslı,
Bir HâL VARdır ki orası SÜKÛT Sahasıdır..
Seyr u SülûK, TEVHİDde Sükûta DÜŞmüştür..
Huzurda-Hazır BİLiş,
Hazırda-Huzur BULuş
Huzurda Hazır Hızır OLuş
AYNın “Habli’l- Veridde Sü-KÛNudur.
Aziz Efendim Şeyhu’l Hazîn kaddesallahu sırrahu: “Bir yer varıdr ki o hâlde “Zikretmek-ALLAH! demek” küfürdür” buyurması,
Şahdamarına YAKIN-AKRAB Olmasını Yaşayanın, kimi arayıp Kimi çağıracağını iknâ buyrugudur.
Yine İmamı RaBBÂNî kaddesallahu sırrahu: “En son MAKAMda sadece-sırf CEHÂLETimi BULdum!” budur Allahuâlem…
Bilir-bilmez anlar-anlamaz insanlar ve hele sanal âlemde havalarda uçuşan “Fenâ fillah”ı ve “Bekâ billah”ı sözleri,
Hamm akıl hayallerinde, Nefislerinin ŞUHHasında uyurduk akıl ürünleridir.
“Fenâ fillah”ın fASLını-ASLını, Meşkin-AŞKını Şeriat-ı Garra içinde BİLip, BULup, OLup da yaşatılan, yaşayan ve yaşatanlar ise;
Yerdeki Üretken-Sâkin Toprak gibi MuhaMMedî Hasbî Hizmette-Gayrette,
Gökteki Berketli-Rahmetli BuLutlar gibi MuhaMMedî Merhamette,
CANlardaki her şeyi kendine çeviren ATEŞ gibi MuhaMMedî MuhaBBette,
Kâniatı YUTan-Kapsayan Hava gibi MuhaMMedî HAKKikatte:
“Diyen BİLmez BİLen Demez!”
“AğYÂRına Mani’ EFRADına Câmi!”
ANA YASAları bilirler ve uygularlar Her Yerde, Her Zaman ve Her Halde..
Dava HaKK Teâlâ’nın,
Dâvet Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin
DUÂ ise Hakk Dostları DİLİnde BİZimdir elhmadulillahi..
Gerisi ise DENÂTtır.. Alçaklıktır .. vesselâm!..
Aziz Kardeşlerim;
TEVHİD HAK’ta HAK’tan HAK’ka HAK’la HAK’ça OL-AN bir ÖMÜR içinde EMRullah SeYR u SüLûKu ve KULLuk İmtihanıdır..
ESfeline GELdiğimiz ASL-Özden İlim İman İbâdet İtâat İrfân ikân laulaşılan İlliyyun İHSÂNıdır.. AYNa, ASL HEDEFidir.. SILA SALL-ıdır..
TEVHİD BİR-i BİR için BİR ile BİR-likte BİR-lemektir BİRRU’r- Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin İkram Kevseri KUYUsunda SU OLuşu Yaşayışa Şehâdettir inşae ALLAH!.
ŞeriAt Âlemi bir “BENlik Âlemi” dir..
Külli Şey Yaratan ALLAH celle celâluhu karşısında “SEN” dir ve kendince de “ben” dir..
Bu âlemde her hususta ve her ŞEYde AYNı olan; iğreti, geçici, gölge ve izafi “ben” esastır.
ALLAH celle celâluhu, “ben”i esas alarak alıp: “Şöyle yapar/yapmazsan seni CeheNNeme/CeNNete sokacağım!” buyurur.
Gerçek “BEN” buyuran Yaratan ALLAH celle celâluhudur..
“ben” lik ise Ubudiyyet sıfatları içinden asla çıkamaz;
Yerde, Her Zaman ve Her Halde fakriyyet Acziyyet Zillet İllet İçinde yaşamaya;
Muhtaç Mecbur Me’mur Mahkumdurlar..
AKLı olmayan mahlukat yaratılış sebebleri İçinde Var gözükür ve geçer gider hesaba çekilmez, Aklı olanların İmtihan soruları ve araçlarıdırlar.
AKIL Sahibleri ise AKIL Emânetullahını Kullanmaya ve hesabını vermeye mutlaka mahkumdurlar.
Herkesin Alın Yazısı-Parmak İzi gibi kendi “ben”ine mahsus verdiği Ezel Âlemindeki Rububiyyet Tevdini;
Şimdi şu ÂNda Şe’Enullahta Sünnetullah içinde Sünnet-i Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem İzinde Şehâdet Âleminde ULUHİYYET TEVHİDİ olarak-yaşayarak ŞÂHİDi olmaya mutlaka mahkumdurlar.
Senin yerine hiçbir kimsebib Su İçip-İdrar yapamadığı ancak yardımcı olup hizmet edebildiği gibi, Senin Yerine TEVHİDini Getirip Şehâdetini Yaşayamaz ve sadece sana Ana-Baba Zâhiri Hizmetçilerin gibi Bâtınî-Mânevi Kâmil BaBan-Hizmetçin olur..
Halka HİZMET edenleri en ULUsu ise ALLAH celle celâluhudur.
Sonra Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem,
Sonra Ehl-i Beyt aleyhumu's-selâm ve Hakk ERENler,
Sonra EBEveynler ve insanlar CÜMle EŞyâ..
Kısacası Sistemin Sahibi SUBHân ALLAH celle celâluhu, tevhidimizin TEKMİL Ve İsbatını Dilemekte ve EMRetmektedir.
AKIL taşımayan canlı-cansız tüm mahlukatı da Emrimize hazır-bekler kılmıştır..
MuhaMMedî MuhaBBetlerimle..
- Ana sayfa Forum ana sayfa KUL İHVÂNİ Kul İhvÂNi SÖZ SOHBETi ZEVKleri
-
- Zaman: 26 Nis 2024, 16:10
- Tüm zamanlar UTC+02:00
TEK-e TEK..
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12887
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
“Kul İhvÂNi SÖZ SOHBETi ZEVKleri” sayfasına dön
Geçiş yap
- SİTE GENEL
- ↳ MuhammediNur.com Önsöz
- ↳ Ana Sayfa Haber Arşivi
- ↳ 2007
- ↳ 2008
- ↳ 2009
- ↳ 2010
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ 2011
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ 2012
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ 2013
- ↳ OCAK
- ↳ ŞUBAT
- ↳ MART
- ↳ NİSAN
- ↳ MAYIS
- ↳ HAZİRAN
- ↳ TEMMUZ
- ↳ AĞUSTOS
- ↳ EYLÜL
- ↳ EKİM
- ↳ KASIM
- ↳ ARALIK
- ↳ Yönetici Odası
- ↳ Sohbet Odası
- ↳ Münir Derman (k.s.)
- FORUM GENEL
- ↳ Tanışalım mı? ~Hoş geldiniz~
- ↳ Forum Kuralları
- ↳ Duyurularımız
- ↳ Yenilikler
- ↳ Önerileriniz
- ↳ Yardım
- ↳ Anma ve Kutlama Mesajları
- ↳ Bayram ve Kandil Mesajları
- ↳ Mübarek Gün ve Geceler
- ↳ Tebrik ve Taziye
- ↳ Basın ve Güncel haberler
- İSLAM
- ↳ Esmaü’l – Hüsna
- ↳ Kur'an-ı Kerim
- ↳ ►Kuranda Geçen 28 Peygamber◄
- ↳ ►Günün Ayeti◄
- ↳ Peygamber Efendimiz (S.A.V)
- ↳ ►Salavat-ı Şerifeler◄
- ↳ ►Sünnet-i Seniyye◄
- ↳ ►Hadis-i Şerifeler◄
- ↳ ►Günün Hadisi◄
- ↳ ►Sahabeleri◄
- ↳ Ehl-i Beyt (A.S.)
- ↳ ►Hz. Ali Keremallahu Veche◄
- ↳ ►Nehc'ül-Belağa◄
- ↳ Allah (c.c.) Dostları
- ↳ ►Abdulkadir Geylani◄
- ↳ ►Ahmed Kuddisi◄
- ↳ ►Ahmed Er Rufaî◄
- ↳ ►Ahmed Yesevi◄
- ↳ ►Ataullah İskenderi◄
- ↳ ►Aşık Sümmani◄
- ↳ ►Bawa Muhyiddin◄
- ↳ ►Celaleddin-i Rumi◄
- ↳ ►Hacı Bektaşı Veli◄
- ↳ ►Haluk Nurbaki◄
- ↳ ►İmam-ı Busiri◄
- ↳ ►İmam-ı Gazali◄
- ↳ ►İmam-ı Şazeli◄
- ↳ ►Muhammed Sıddık◄
- ↳ ►Muhiddin-i Arabi◄
- ↳ ►Niyazi Mısri◄
- ↳ ►Sadreddin Konevi◄
- ↳ ►Said Nursi◄
- ↳ ►Seyyid Muhammed Nur'ül Arabi◄
- ↳ ►Somuncu Baba◄
- ↳ ►Şems-i Tebrizi◄
- ↳ ►Ümmi Sinan◄
- ↳ ►Yunus Emre◄
- ↳ ►Yusuf-i Hakiki◄
- ↳ ►Diğerleri k.s.◄
- ↳ İz Bırakanlar
- ↳ ►Aşıklar◄
- MÜNİR DERMAN (K.S.)
- ↳ Münir Derman (k.s) Kimdir?
- ↳ Münir Derman (k.s) Eserleri
- ↳ ► Münir Derman(k.s) Eserleri
- ↳ Münir Derman (k.s) Sohbetleri
- ↳ TAKDİM
- ↳ SOHBET - 1
- ↳ SOHBET - 2
- ↳ SOHBET - 3
- ↳ SOHBET - 4
- ↳ SOHBET - 5
- ↳ SOHBET - 6
- ↳ SOHBET - 7
- ↳ SOHBET - 8
- ↳ SOHBET - 9
- ↳ SOHBET - 10
- ↳ SOHBET - 11
- ↳ SOHBET - 12
- ↳ SOHBET - 13
- ↳ SOHBET - 14
- ↳ SOHBET - 15
- ↳ SOHBET - 16
- ↳ SOHBET - 17
- ↳ SOHBET - 18
- ↳ SOHBET - 19
- ↳ SOHBET - 20
- ↳ SOHBET - 21
- ↳ SOHBET - 22
- ↳ SOHBET - 23
- ↳ SOHBET - 24
- ↳ SOHBET - 25
- ↳ SOHBET - 26
- ↳ SOHBET - 27
- ↳ SOHBET - 28
- ↳ SOHBET - 29
- ↳ SOHBET - 30
- ↳ SOHBET - 31
- ↳ SOHBET - 32
- ↳ SOHBET - 33
- ↳ SOHBET - 34
- ↳ SOHBET - 35
- ↳ SOHBET - 36
- ↳ SOHBET - 37
- ↳ SOHBET - 38
- ↳ SOHBET - 39
- ↳ SOHBET - 40
- ↳ SOHBET - 41
- ↳ SOHBET - 42
- ↳ SOHBET - 43
- ↳ SOHBET - 44
- ↳ SOHBET - 45
- ↳ SOHBET - 46
- ↳ SOHBET - 47
- ↳ SOHBET - 48
- ↳ SOHBET - 49
- ↳ SOHBET - 50
- ↳ SOHBET - 51
- ↳ SOHBET - 52
- ↳ SOHBET - 53
- ↳ SOHBET - 54
- ↳ SOHBET - 55
- ↳ SOHBET - 56
- ↳ SOHBET - 57
- ↳ SOHBET - 58
- ↳ SOHBET - 59
- ↳ SOHBET - 60
- ↳ Münir Derman (k.s) Albümü
- ↳ Fikrî Derlemeler, İncelemeler ve Zevkler
- KUL İHVÂNİ
- ↳ Kul İhvâni Kimdir?
- ↳ Kul İhvâni Söz ve Sohbetler
- ↳ ►Sohbetleri◄
- ↳ ►SÖZ mü? KÖZ mü? lerinden!◄
- ↳ ►Divanından Sistemler!◄
- ↳ Kuran-ı Kerim Sohbetleri
- ↳ Kul İhvani Divanında Esmalar
- ↳ Divanında Muhammedi Tasavvuf
- ↳ Divanında Sall ve Namaz
- ↳ Kul İhvâni ŞERHleri
- ↳ ►Salavat Şerhleri◄
- ↳ ►Allah Dostları Divan Şerhleri◄
- ↳ ►Kul İhvÂNi ŞiiR ve ZeVK ŞeRH'leri◄
- ↳ Kul İhvâni ŞİİR ve ZEVKleri
- ↳ ►Kul ihvâni ŞİİRleri◄
- ↳ ►Kul ihvâni ZEVKleri◄
- ↳ Kul İhvÂNi SÖZ SOHBETi ZEVKleri
- ↳ Muhammedi Teknik Tasavvuf
- İLİM
- ↳ İlim
- ↳ ►Fıkıh ~ İlmihal ~ Hukuk ~ Akaid◄
- ↳ Tasavvuf
- ↳ ►Tasavvuf Kavramları Sözlüğü◄
- ↳ ►Tasavvuf Terimleri Ve Deyimleri Sözlüğü◄
- ↳ ►A◄
- ↳ ►B◄
- ↳ ►C◄
- ↳ ►Ç◄
- ↳ ►D◄
- ↳ ►E◄
- ↳ ►F◄
- ↳ ►G◄
- ↳ ►H◄
- ↳ ►I◄
- ↳ ►İ◄
- ↳ ►K◄
- ↳ ►L◄
- ↳ ►M◄
- ↳ ►N◄
- ↳ ►O◄
- ↳ ►Ö◄
- ↳ ►P◄
- ↳ ►R◄
- ↳ ►S◄
- ↳ ►Ş◄
- ↳ ►T◄
- ↳ ►U◄
- ↳ ►Ü◄
- ↳ ►V◄
- ↳ ►Y◄
- ↳ ►Z◄
- ↳ Namaz
- ↳ İslamda Kadın
- ↳ ORUÇ
- TARİH/EDEBİYAT – DÜŞÜNCE/FİKİR
- ↳ Tarih
- ↳ ►İslam Tarihi◄
- ↳ ►Peygamberler Tarihi◄
- ↳ Türk Edebiyatı Klasikleri
- ↳ ►Kitap tavsiyesi◄
- ↳ Hikaye, Makale ve Yazılar
- ↳ ►Kendi Yazdıklarınız◄
- ↳ ►Nasihat ve Güzel Sözler◄
- ↳ ►Günün Sözü◄
- GÖNÜLDEN ESİNTİLER
- ↳ Dost Emin
- ↳ Şiirler
- ↳ Kendi Şiirleriniz
- ↳ Dua Köşesi
- ↳ ►Günün Duası◄
- GENEL
- ↳ Serbest Kürsü
- ↳ ►İslami Sohbetler◄
- ↳ ►Soru - Cevap◄
- ↳ ►Tartışmalı Konular◄
- ↳ ►Gençlik Köşesi◄
- ↳ Toplum ve aile
- ↳ ►Şifalı Bitkiler◄
- ↳ ►Beden ve Ruh Sağlığı◄
- ↳ ►İbretlikler◄
- ↳ Resim ~ Video Galerisi
- ↳ İslami Resimler
- ↳ Görsel Tasarım
- ENGLİSH FORUM
- ↳ Islamic Articles
- ↳ ►Munir Derman◄
- ↳ ►Bawa Muhaiyaddeen◄
- ↳ ►Yunus Emre◄
- ↳ ►Muhammed Sıddık Hekim◄
- ↳ ►Kulihvani◄
- ↳ ►Islam General◄
- ↳ ►Poetry◄
- ↳ Dictionary of Tasawwuf
- ↳ ►A◄
- ↳ ►B◄
- ↳ ►C◄
- ↳ ►D◄
- ↳ ►E◄
- ↳ ►F◄
- ↳ ►G◄
- ↳ ►H◄
- ↳ ►I◄
- ↳ ►J◄
- ↳ ►K◄
- ↳ ►L◄
- ↳ ►M◄
- ↳ ►N◄
- ↳ ►O◄
- ↳ ►P◄
- ↳ ►Q◄
- ↳ ►R◄
- ↳ ►S◄
- ↳ ►T◄
- ↳ ►U◄
- ↳ ►V◄
- ↳ ►W◄
- ↳ ►X◄
- ↳ ►Y◄
- ↳ ►Z◄