Dr.Münir Derman Hocamızın mukavelesine imza atmak...

Cevapla
Kullanıcı avatarı
esrefoglu
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 2
Kayıt: 05 Ara 2006, 02:00

Dr.Münir Derman Hocamızın mukavelesine imza atmak...

Mesaj gönderen esrefoglu »

Siteyi ve forumu uzun süredir takip ediyorum.
İstifadelerim oldu.
Emeği geçenlerden Hakk razı olsun.
Dr.Münir hocamızı seven tanıyan talebesi olan şair ehli tasavvuf mubarek insanlar var burda..
Bunu gördüm.
Bir şeyi çok merak ettim.
Hocamız kitaplarında vaazlarında bir antlaşmadan bahseder kendini anlamak isteyenler için ve güzele erişmek için..
Acaba içinizde bu antlaşmaya mukavleye imza atıp bunu becerebilenler var mı..
Hocamada sanırım böyle bir insan lazım..
Ben acizane beceremiyorum..
Beceren varsa ellerinden öpeceğim..
Nedir acaba bu mukaveledeki şartlar diyeceksiniz..
Okuduğum ya da dinlediğim kadarıyla Hocam diyor ki..:


1. Yalan şaka da olsa olmayacak...
2. Abdestsiz hiçbir anınız olmayacak ve her vakit namaz için tekrar abdest alacaksınız.
3. Her gün yıkanacaksınız.
4. Her aydan 3 gün oruç tutacaksınız. Ve daha sonraları belli bir zamandan sonra oruç artırılacak..(Halvet)
5. Gıybet olmayacak
6. Namazlar aksatılmayacak mi'rac olacak.
7. Geceleri teheccüd en az 2 rekat.

Evet aklıma gelen bunlar belki bir kaç konu daha çıkabilir..
Hocamız bunları yapabilenleri mukeveleye imza atabilecekleri yanına çağırıyor bir vaazında..

Hocama talebe olan bu mukaveleye imza atanınız var mı içinizde..
Yoksa sadece O'nu sevmeden mi ibaretiz..?
Kullanıcı avatarı
MBurak
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 415
Kayıt: 12 Ağu 2007, 02:00

Mesaj gönderen MBurak »

Kardeşim bu dediğin şeylere katılmamak ne mümkün?
Mesele doğruluktan adeletten de ayrılmamız gerektiğini de vurgular Aziz Hocamız...
Hatta ve hatta hastalık derecesinde merhamet sahibi olmamız gerketiğini de vurgular,
sadece insanlara değil bütün nebatata ve hayvanata...
ve daha nice tavsiyeler, nice güzel şeyler...
Ancak bunlar birden olamaz, tabiata ters anladığım kadarıyla..
Bunlar "tekâmül yolunda" ilerlerken sunulan nimetlerdir kanaatimce
Bu fakir abdi acizin kendince olan hissiyatlarıdır..
Cenab-ı Hakk sadece İNSANa ruhumdan nefhettim diyor ve bu İNSANı Eşref-i Mahluk yapan kutsal emanettir, sırullahtır...Ama mahiyeti nedir bilemiyoruz...
Cenabı Hakk hükmü ezelde bütün kullarının kemal sahibi olmasını murad etmemiştir ancak bunun için bütün kullarının cehd-ü gayret sarfetmesini hükmü ezelde ilahi bir kanun olarak murad etmiştir dersek sanırım yanlış bir laf etmiş olmayız..
Benim bu yaşıma kadar gördüğüm ve anlayabildiğim bir şey var!
biz'den, namazdan abdestten oruçtan önce tekbirşey isteniyor temiz kalb ve samimiyet... (bu kalbim(!) nasıl olsa temiz..namaz kılmayalım oruç tutmayalım yok yok yok onu demiyoruz asla ve kat'a...!)
Bunlar bu işin kapı anahtarları kanaatimce...
Kalbi tasfiye olmamış bir insanda bu söylediklerimizin hiçbiri olmaz değil olamaz!
ve dahi üstünde çok ama çok durulan bir şey daha samimiyet!
Samimiyeti olmayanın ne sadakati oluyor ne de sabrı!
adam samimi değil ki nasıl kalbi tasfiye olsun ya da nasıl Es-Sabûr zırhına bürünsün de SELÂMETe vâsıl olsun!
İmdi şu soru sorulabilir:
İbadetlerimizi;
Bedenin Terbiyesi,
Nefsin Tezkiyesi,
Kalbin Tasfiyesi ve
Ruhun Tecliyesi için mi yapıyoruz?

El-cevap:
Ey Aziz CAN, Nefes alıp vermek gibi...

Son söz:
"Es-selamunaleykûm rahmetullahu ve berrakatuhu daimen ve ebeden"
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/brk.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen aNKa »

SAYIN esrefoglu KARDEŞİM;
HOŞ GELDİN DİYECEM AMA GELİŞİN BAYAĞI OLMUŞ.

MUHAMMEDİNUR GÖNÜL GEMİMİZİN ÇOK DEĞERLİ YOLCULARI VARDIR ELBET.

"BİZ" ZATEN GÖNÜL "BİR"LİĞİNDE OLUNCA DOSD OLURUZ TEK CAN OLURUZ.
BİRBİRİMİZE MÜRŞİDLİK DEĞİL HİZMETÇİLİK EDERİZ.
HATA VE SUÇ ARAMAYIZ LAKİN, VARSA BİR YANLIŞ BENDEKİNİ SEN DÜZELTMEK İÇİN SENDEKİNİ BEN DÜZELTMEK İÇİN GAYRET GÖSTERİRİZ.
AMA ANLATIRIZ Kİ; KİMSE KİMSENİN YERİNE GEÇEMEYECEĞİNDEN SADECE KENDİ İÇİNDEKİNİ ORTAYA ÇIKARMAK İÇİN HASBİ HİZMET EDERİZ.
BÖYLE OLUNCA DA EL ETEK ÖPMEKTEN ZİYADE EL ELE, CAN CANA, KAN KANA OLUR VE BİR TESBİH TANESİNE DİZİLİR GİBİ VEYA AYNI SAFTA OMUZ OMUZA DURUR GİBİ OLURUZ.
KİMSE KİMSENİN ÖNÜNDE ARKASINDA ALTINDA ÜSTÜNDE OLMAZ.
ÖNÜMÜZDE TEK İMAM VARDIR O DA İMAM-I MUTLAK RASULULLAH(S.A.V.)'DİR.

ŞİMDİ SORUNA GELİNCE;

"BİZ" DE YALAN, GIYBET VS.. ZATEN OLMAZ Kİ VARSA DA ZATEN "BİZ"İN DIŞINDADIR.
BUNLAR ŞEYTAN LİDERLİĞİNDE ONUN ARKASINDA OLANIN İŞİDİR.

"ABDESTSİZ HİÇ BİR ANIMIZ OLMAYACAK" DEMİŞTİR MÜNİR DERMAN (K.S.) HZ.LERİ BU ZOR DEĞİLDİR YAPILABİLİR ANCAK;
HER VAKİT İÇİN TEKRAR ABDEST ALMA, HERGÜN YIKANMA KONUSUNDA İSE BU KENDİ İMKANLARIMIZ DAHİLİNDEDİR. ZATEN İMTİHAN İMKANLA İMTİHANDIR.
DİĞERLERİ İSE HER İNSANIN KENDİ İÇİNDE YAŞAYABİLECEĞİ ÖZELLERİDİR. ZATEN GERÇEKTEN YAPAN BİRİSİ DE BUNU TUTUP BURDA NEŞRETMEZ.

BİZ DE MÜNİR HOCAMIZI ÇOK SEVERİZ VE HİZMETİ EDEREK HİMMETİNİ DİLERİZ.

SENİNDE KATKILARINI, PAYLAŞIMLARINI VE HİZMETLERİNİ BEKLERİZ
İNŞAALLAH...

MUHAMMEDİ MUHABBETLER.
Resim
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Mesaj gönderen gullale »

Münir Derman hocam der ki :
Biz bahaneye bakarız, onu bulduk mu bulduğumuzun elinden tutarız artık o aramıza katılır.
Bir de bunu eklemek isterim listenize.
Onu sevmeye biz başlamadık kanaatimce o başladı bizi sevmeye, kim ki onu sever onu arar onun sevdiği ve arattığıdır buldurmak muradı için derim.
Hatırlatmalarınız ve güzel uyarılarınız için sağ olun var olun.
Sanki Derman hocamın celalli yanı gibi geldiniz aramıza, içimizi titretmek ister gibi.
Sizin gibi kardeşlerimiz gerek ki olası, gevşekliğe meydan kalmaya...
Resim
Kullanıcı avatarı
nur_umim
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1111
Kayıt: 19 Ağu 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur_umim »

Aziz Allah Dostu Münir Hocamız için söylenenler ne kadar doğrudur.

Onu izlemekte ve özlemekteyiz.
Onun o eşsiz Sadakatı,
Samimiyyeti ve eşsiz Sabrı,
Subhanî Selâmete kavuşturmuştur hamd olsun.

Çok saygın ve Hakk Erenlerden olan Hocasına bağlılığı,
İnancında, işlerinde, ahlâk ve hâllerindeki Muhammedi samimiyyeti,
Bütün bunlara bir ömür maddî manevî sabır..

Anlatılır hep ki...
Şahsî eşyası naylon bir terlik ile pijaması vs..
Son zamanlarında gözlerine katarak inmişti.
Otel odasına gelen birkaç üniversiteli kıza kitaplarını yazdırır ve sonra "yoruldunuz teneffüs edin!" derdi..

Tüm ömrünü Allahın Kullarına hizmetle geçirmiş bu Ulu Çınarı,
Kişisel ibâdetlere gömemeyiz ve sadece şahsî ilim ve Edeb öğrenmekle izlemeyemeyiz diye düşünüyorum.
Onun Yolu, Hakk için halkına Muhmmedi Muhabbet ve Merhametle hep hizmetti...

İyi bilirdi ki:

Hizmet ile dest-i Kemâll
Himmet ile seyr-i Cemâl...


İnancına hizmet eden yaşayan ve yaşatanlar elbette Zor Yolda Hakk Dostlarını yanlarında ve hizmetlerinde bulacaklardır.
Onların Nur-u Mim aktarımı olan himmetlerini alacaklar ve Cemâlullah seyri;
Kendilerinin alınteri, göz nuru ve Muhammedi oluş sürurları sonucu olan hasbî Hizimetlerinin ürünüdür...

Muhammedi muhabbetlerle...


Resim
Kullanıcı avatarı
ASLI
Dost Üye
Dost Üye
Mesajlar: 63
Kayıt: 09 Eki 2008, 02:00

Mesaj gönderen ASLI »

SELAMLARIN EN GÜZELİYLE SELAMÜN ALEYKÜM..

arada bakıyorum zaman buldukça yazılara,bu yazıyı okuduğumda ister istemez mütebessim gülümsedim..ve eşrefoğlu beyefendiye verilebilecek en güzel cevabın forum tasavvuf 1 kısmındaki kulihvaninin yazısından bir bölüm geldi aklıma ...



*************

İmâm-ı Azam Ebu Hanife (radiyallahu anhu) Efendimiz;
Ulu İmâm, ömrünün son yıllarında geceleri evinde, eser bırakmaya çalışıyor;
Durmadan yazıyor ve ümmet-i Muhammed'e hasbî hizmete çabalıyor...
Ancak bir kimse var ki her akşam hava karardı mı, meyhâneye gidiyor, küpünü şarapla doldurup imâmın penceresinin önüne dikilip başlıyor küfretmeye:
"Ey imâm, sana şöyle ederim, böyle ederim!" deyip ağzına geleni söylüyor...
Günler geçiyor, aylar geçiyor çıkıp da bu kimseye tek kelime söylemiyor ve söyletmiyor...
Ne var ki bir gün İmâmın etrafındakiler erken davranıp inzibatlara karakola çektiriyorlar...
Akşam oluyor zaman geçiyor ama kimse yok.
İmâm bekleyip, gelmeyince dışarı çıkıyor ve çocuklara :
"Çocuklar benim bülbül gelmedi nerde kaldı?..." diye sorunca çocuklar:
"Dede, ona karakolda falaka dayağı atıyorlar" deyince yalın ayak, baş kabak koşuyor karakola...
Varsa ki dayak deminde ve canhıraş bağırıyor ama çâresiz...
İmâm-ı Azam:
"Neden dövüyorsunuz, ben şikâyet ettim mi, size ne? Bırakın adamımı!..." deyince bırakıyorlar.
Tabiki İmâm-ı Azam bu, fetvâ sahibi. İtiraz edilemezdi.

İmâm çıkıyor, adam da çıkıyor karakoldan...
Çıkıyor çıkmasına da, hemen meyhâneye koşuyor yarım kalan küpünü şarapla doldurup her zamanki yerine,
İmâm-ı Azam'ın penceresinin önüne; dikilip, verip veriştiriyor içeriye makas görmemiş küfürlerle...
Yaşlı ve yorgun imâmımız yavaş yavaş geliyor arkadan, baksa ki hâl bu hâl; ellerini bağlayıp kıyamda beklemeye başlıyor...
Biraz sonra adamcağız dönüp de bu hâlini görünce:
"Sen ne biçim insansın, ben sana neler söylüyorum; sen ise, gelip beni kurtarıyorsun ve şimdi ise kıyam duruyorsun!" deyince İmâm-ı Azam:
"Sen benim efendimsin, velîyy-i nimetimsin, ben sana bakar da seni böyle, beni böyle kılan RABB'ime şükrederim...
Seni ibret sahnesinde, beni ise hikmet sahnesinde oynatana hamd ederim!...Ben sana bakar da saçlarımı tararım!..." der. İşte o zaman bizim sarhoşun içindeki şarab, gözlerinden boşanmaya başlar. Ayaklarına kapanıp af diler...
İmâmımız ise "Kalk oğlum kalk uyandığına şükredelim affın kapısı ALLAH (celle celâluhu)'nundur!..." demiştir... diyorum...

İşte sarhoşluk ve ayıklık...

Kul ihvâni sözün kes
Can dediğin bir nefes
Bir nefeslik nâsibin
Gün gelir bulur herkes

*****************
işte kimi ibret sahnesindedir kimi hikmet..ibretliklere bakarak halimize şükretmeliyizki,bize verilenlere tam hamdimizi yapabilelim..herkese kalbi sevgilerimi sunuyorum.


Muhammedî nefeslere...Aşk'la.
Resim


Resim
" Esdikçe bâd-ı subh perîşânsın ey gönül,Benzer esîr-i turra-i cânânsın ey gönül "
- nedim -
Kullanıcı avatarı
hamdolsun
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 496
Kayıt: 23 Ara 2009, 02:00

Re: Dr.Münir Derman Hocamızın mukavelesine imza atmak...

Mesaj gönderen hamdolsun »

1. Yalan şaka da olsa olmayacak...
2. Abdestsiz hiçbir anınız olmayacak ve her vakit namaz için tekrar abdest alacaksınız.
3. Her gün yıkanacaksınız.
4. Her aydan 3 gün oruç tutacaksınız. Ve daha sonraları belli bir zamandan sonra oruç artırılacak..(Halvet)
5. Gıybet olmayacak
6. Namazlar aksatılmayacak mi'rac olacak.
7. Geceleri teheccüd en az 2 rekat.
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen aNKa »

pehlivan yazdı:
3. madde...
3. maddede zorlanabilirim.
bunu 3 günde bir yapayım. Hasta olurum, okadar su da ziyan etmeyelim. Hem bende sünüzit var başım çok ağrıyor.Hem pazarlık sünnettir.
Bana öyle geliyorki bu 3. madde beni eler.
:lol:

Hayy Allah iyiliğini versin inşaallah Pehlivanım civanım..
Resim
Kullanıcı avatarı
Ahmed
Admin
Admin
Mesajlar: 1126
Kayıt: 27 Şub 2010, 02:00

Re: Dr.Münir Derman Hocamızın mukavelesine imza atmak...

Mesaj gönderen Ahmed »

esrefoglu yazdı:
1. Yalan şaka da olsa olmayacak...
2. Abdestsiz hiçbir anınız olmayacak ve her vakit namaz için tekrar abdest alacaksınız.
3. Her gün yıkanacaksınız.
4. Her aydan 3 gün oruç tutacaksınız. Ve daha sonraları belli bir zamandan sonra oruç artırılacak..(Halvet)
5. Gıybet olmayacak
6. Namazlar aksatılmayacak mi'rac olacak.
7. Geceleri teheccüd en az 2 rekat.


Aleyküm Selam Esrefoglu kardeş... Bu saydıklarınızın hepsi de uygulanabilir kriterler. Sadece azim ve kararlı bir iradeye sahip olmanız yeterli. Sadece küçük bir ilavaye ihtiyaç var o da :


Gördüğünüz göreceğiniz herkesi, herşeyi size göre kusuru varsa affedecek ve "Yüce Yaratanım yaratmış, layık görmüş, ben kimim ki" diyerek candan seveceksiniz, hata yapıyorsa size karşı hoşgöreceksiniz, kızmayacaksınız, "ben affettim ALLAH'ım(CC) sen de affet" diyeceksiniz(bir yandan da o benden ayrı olduğunu sanıyor, bilmiyor ki Hepimiz BİRiz! O halde ben kendime nasıl lütufkar isem ona da aynen lütufkar olmalıyım diye düşüneceksiniz), bütün bunlar olurken de en ufak bir kırgınlık, hüzün ve de üzüntü yaşamayacaksınız.

Naçizane zannımca işin sıkıntılı yanı burası olsa gerek.... Disiplinli kısmı alışkanlık kazanır, 2-3 ay sonra sıkıntı yaşamadan hepsini yaparsınız, tıpkı askerdeki gibi çarşı izni için 7 takla atarsınız, ömrünüzde ilk kez amuda bile kalkarsınız.Amma benim zorlandığım ve asıl aşmakta sıkıntı yaşadığım kısım sizinkilere ilave ettiğim o küçük kısım, iş burda!!!

"SEV! SEVİL! ÜZME! ÜZÜLME!"

***"En Kötü KÖRlük, gÖZünü GÖRmeyiştir!.." Kul İhvani
Cerkez
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 3
Kayıt: 28 Ara 2015, 01:51

Re: Dr.Münir Derman Hocamızın mukavelesine imza atmak...

Mesaj gönderen Cerkez »

Elimden geldigince bu anlaşmaya uymaya ve Geceleri teheccüd namazın da ihmal etmemeye çalışıyorum. Fakat aynı zamanda çok uzun süre kaza namazı borcum olduğu için anlaşmanın bu şartı tam anlamı ile yerine getirebiliyor muyum bilmiyorum. Bildiğim ve hisstettiğim Allah c.c'ya yapılan ibâdetin hiç bir zaman boşa gitmeyeceği.
Cevapla

“Münir Derman (k.s) Kimdir?” sayfasına dön