BU GÜNÜN ZEVKİ

Konu başlıkları sadece Kul İhvani'ye aittir.
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

HAKk Kapısın ÇALacağım
>SON NEFesim ALacağım
YAPaYALnız >YAŞAmıştım
YÂR KOYnunda KALacağım!.


ZEVK 6802

SıRR-ı SıFıR sAHrasında ->İLK SÖZ ->SÜZüLen İhvÂNim!
NEdir DOĞum NEdir ÖLüm ->SıRRın >YÜZüLen İhvÂNim!
SEVip- SEViLmek ASL OLan!.
AŞKı YAŞA!.mak fASL OLan!.
“YAŞAyan ->ÖLü”Ler gibi -> ÜZüp<->ÜZüL-en İhvÂNim!.


08.05.15 11:43
brsbrs..ynsszvdısszbrsbrsdzmÂNn..
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

YÂD EL Ağzı ARKın dEĞİL
>BENdine GeL kul İhvÂNi
KENdini BiL!. RaBBını BiL!
->KENdine GeL kul İhvÂNi!.


cÂNda ->ÇİLe >ÇiÇeKk AÇsın!
cÂNÂN >cÂN kOKUsun sAÇsın!
ÂŞIKLar ->“DOĞum”a KOŞşsun!
AHhMAKLar ->“ÖLüm”den kAÇsın!.


ZEVK 6511

“SıRR-ı SıFıR”ın -> SöYLeme!. -> “AR DAMARı PATLak”Lara!
“NEYyzEN DUDAĞI”na YAZık!. ->“dOKuz DELik ÇATLak”Lara!
“SÖZ”ü yok ->“BeLhum eDALLûn!.”
“GÖZ”ü -> “ŞEY”inde ->“GabiRÛn!.”
“SeLÂM!.” dE ->gEÇç kuL ihvÂNim AŞKa HaSsret AHhMaKLara!.


11.12.14 >13:52
brsbrsbZÂRı..tktktrstkkmdhstymm..


ARK: Suyun.. AŞKın aktığı yatak, yol..
BENd: SUyun ANA KanaLından herkesin Suyunun-PAYının verildiği ÖZeL kapısı..
dOKuz DELik: 2 göz, 2 kulak, 2 burundeliği, ve ağzı, ve de 1 artık atık deliği, 1 üreme deliği.. işte NeYy insancık..

BeLhum eDALLûn:

وَلَقَدْ ذَرَأْنَا لِجَهَنَّمَ كَثِيرًا مِّنَ الْجِنِّ وَالإِنسِ لَهُمْ قُلُوبٌ لاَّ يَفْقَهُونَ بِهَا وَلَهُمْ أَعْيُنٌ لاَّ يُبْصِرُونَ بِهَا وَلَهُمْ آذَانٌ لاَّ يَسْمَعُونَ بِهَا أُوْلَئِكَ كَالأَنْعَامِ بَلْ هُمْ أَضَلُّ أُوْلَئِكَ هُمُ الْغَافِلُونَ
Resim---“Ve lekad zere’nâ li cehenneme kesîran minel cinni vel insi lehum kulûbun lâ yefkahûne bihâ ve lehum a’yunun lâ yubsırûne bihâ ve lehum âzânun lâ yesmeûne bihâ, ulâike kel en’âmi bel hum edallu, ulâike humul gâfilûn(gâfilûne).: Andolsun, cehennem için cinlerden ve insanlardan çok sayıda kişi yarattık (hazırladık). Kalbleri vardır bununla kavrayıp anlamazlar, gözleri vardır bununla görmezler, kulakları vardır bununla işitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha aşağılıktırlar. İşte bunlar gafil olanlardır.”
(A’râf 7/179)

GabiRÛn:
GABiRun ->GeBerik.. -> YOLun TUTan..


İKİ-lik İmtihÂNI-TARLamız BiZler ve Kadınlarımız..

GaBiRUN:
Haktan ve HaYRdan-YÂRdan geRi DÖNen DÖNekler..

Zaman zaman söylüyoruz dönen-dönekler >“gabirun” dur diye de.. gabirun, ne anlamındadır?.
Hakka ve Hayra ters dönüş anlamındadır.
Lut aleyhi’s-selâmın karısı, Nuh aleyhi’s-selâmın karısı ve oğlu..
Sık sık söylenen gabirunlardan gebermişlerdendirler örnek olarak..
Gabirundur toz kadar değeri bu kadar bile yok anlamındadır.
Gabirun toz demektir bir değeri yok anlamındadır..
Nur'dan Nâr'a geçen iki gabirunu-gebereni gösteriyorum Lut aleyhi’s-selâm karısı ve Nuh aleyhi’s-selâm karısı.. masal söylemiyorum çünkü Kur’ân-ı Kerim masal kitabı değildir hâşâ!..


ضَرَبَ اللَّهُ مَثَلًا لِّلَّذِينَ كَفَرُوا اِمْرَأَةَ نُوحٍ وَاِمْرَأَةَ لُوطٍ كَانَتَا تَحْتَ عَبْدَيْنِ مِنْ عِبَادِنَا صَالِحَيْنِ فَخَانَتَاهُمَا فَلَمْ يُغْنِيَا عَنْهُمَا مِنَ اللَّهِ شَيْئًا وَقِيلَ ادْخُلَا النَّارَ مَعَ الدَّاخِلِينَ
Resim--- “Dareballâhu meselen lillezîne keferû'mraete nûhın ve'mraete lût(lûtın), kânetâ tahte abdeyni min ibâdinâ sâlihayni fe hânetâhumâ fe lem yuğniyâ anhumâ minallâhi şey’en ve kîledhulen nâre mea'd-dâhılîn(dâhilîne).: ALLAH, kâfirlere, Hz. Nûh'un ve Hz. Lut'un hanımını örnek verdi. İkisi de, sâlih kullarımızdan iki kulumuzun (nikâhı) altındaydı. Fakat ikisi de ihânet etti. Bu yüzden ikisine de, ALLAH'tan bir şeye (azâba) karşı, onlardan (eşlerinden) bir fayda olmadı (onları kurtaramadılar). Ve onlara: “İkiniz de ateşe girenlerle berâber (ateşe) girin.” denildi.”
(Tahrîm 66/10)

“SeLÂM!.” dE >gEÇç kuL ihvÂNim:


وَعِبَادُ الرَّحْمَنِ الَّذِينَ يَمْشُونَ عَلَى الْأَرْضِ هَوْنًا وَإِذَا خَاطَبَهُمُ الْجَاهِلُونَ قَالُوا سَلَامًا
Resim---“Ve ibâdu’r- Rahmânillezîne yemşûne ale’l- ardı hevnen ve izâ hâtabehumu’l- câhilûne kâlû selâmâ(selâmen).: Ve Rahmân'ın kulları yeryüzünde tevazuyla yürür. Ve onlara cahiller hitap ettiği (lâf attığı) zaman “selâm” derler.”
(FurkÂN 25/63)

AŞKa HaSsret AHhMaKLara!.:

الَّذِينَ يَنقُضُونَ عَهْدَ اللَّهِ مِن بَعْدِ مِيثَاقِهِ وَيَقْطَعُونَ مَا أَمَرَ اللَّهُ بِهِ أَن يُوصَلَ وَيُفْسِدُونَ فِي الأَرْضِ أُولَئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ
Resim---“Ellezîne yenkudûne ahdallâhi min ba’di mîsâkıh (mîsâkıhî), ve yaktaûne mâ emerallâhu bihî en yûsale ve yufsidûne fî’l- ard (ardı) ulâike humu’l- hâsirûn (hâsirûne).: Ki (bunlar) Allah'ın ahdini, onu kesin olarak onayladıktan sonra bozarlar, Allah'ın kendisiyle birleştirilmesini emrettiği şeyi keserler ve yeryüzünde bozgunculuk çıkarırlar. Kayba uğrayanlar, işte bunlardır.”
(Bakara 2/27)

الَّذِينَ آتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ يَتْلُونَهُ حَقَّ تِلاَوَتِهِ أُوْلَئِكَ يُؤْمِنُونَ بِهِ وَمن يَكْفُرْ بِهِ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ
Resim---“Ellezîne âteynâhumu’l- kitâbe yetlûnehu hakka tilâvetih (tilâvetihî) ulâike yu’minûne bih (bihî), ve men yekfur bihî fe ulâike humu’l- hâsirûn (hâsirûne).: Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona iman edenler bunlardır. Kim de onu inkâr ederse, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.”
(Bakara 2/121)

اسْتَحْوَذَ عَلَيْهِمُ الشَّيْطَانُ فَأَنسَاهُمْ ذِكْرَ اللَّهِ أُوْلَئِكَ حِزْبُ الشَّيْطَانِ أَلَا إِنَّ حِزْبَ الشَّيْطَانِ هُمُ الْخَاسِرُونَ
Resim---“İstahveze aleyhimuş şeytânu fe ensâhum zikrallâh (zikrallâhi), ulâike hizbu’ş- şeytân (şeytâni), elâ inne hizbeşşeytâni humu’l- hâsirûn (hâsirûne).: Şeytan onları sarıp kuşatmıştır; böylelikle onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.”
(Mücâdele 58/19.)

El hâsirûn: Zarar ve ziyana uğrayanlar. Eli boş kalanlar. kendilerine yazık edenler, hüsranda olanlar. HAKk’a HaSsret kalanlar.
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

SEVgi ANA!. SEVgi OĞLak!
SEVgi ->SÜT Beyazı-Apak!
SEVgi ->GÖKLere Sığmayan
SEVgi ->YAŞAnan ki TEK Hak!.



Resim

SEVgi BULut!. SEVgi HİStir!
SEVgi KoRKu ki ->NEFİStir!
SEVgi ->SUBHÂN’ın NEFESi
SEVgi UMUT! >SEVgi HİStir!.


ZEVK 6523

yiNE ->İÇim giBi ->DELi!. ->AŞK’ın AhENgi GÖK YÜZü!
ISsız-SESsiz sabAH YELi!.->MeŞKin MihENgi GÖK YÜZü!
KARAKIŞ’a GeBe >BURSA!. ->SON-UÇa SeBeBe BURSA!.
“MAVİ”sin SİNdirmiş beYAz!. yiNE KüLL RENgi GÖK YÜZü!.


17.12.14 >07:58
brsbrsbZÂRı..tktktrstkkmdsnszzrgçrzmÂNn


Resim


SEVgi HAKK’ın AŞK ATEŞi
SEVgi SEVen KUŞun ->EŞi
hER SEVgi >IŞIK KANATLı
SEVgi >GÖNüLLer GÜNEŞi!.


Bir Gasparyan kOYy ihvÂNim!
VARı<->YOKu>sOYy ihvÂNim!
->DİLLendir ->“DELi DÜDÜK”ü
“GÖNÜL GÖZÜ”n >OYy ihvÂNim!.


Resim


moon shines at night..

ve SEVgi..
ve de SEVgi..
şU yaLan DÜN-yâda SEVgi ->SEVip-SEViLme SAN’atı-ÖMÜRüdür
haYyvÂNLar kadar BİLe SEVemeyenLerin HaSsret ATEŞi-kÖMÜRüdür!.

وَلَقَدْ ذَرَأْنَا لِجَهَنَّمَ كَثِيرًا مِّنَ الْجِنِّ وَالإِنسِ لَهُمْ قُلُوبٌ لاَّ يَفْقَهُونَ بِهَا وَلَهُمْ أَعْيُنٌ لاَّ يُبْصِرُونَ بِهَا وَلَهُمْ آذَانٌ لاَّ يَسْمَعُونَ بِهَا أُوْلَئِكَ كَالأَنْعَامِ بَلْ هُمْ أَضَلُّ أُوْلَئِكَ هُمُ الْغَافِلُونَ
Resim---Ve lekad zere’nâ li cehenneme kesîran minel cinni vel insi lehum kulûbun lâ yefkahûne bihâ ve lehum a’yunun lâ yubsırûne bihâ ve lehum âzânun lâ yesmeûne bihâ, ulâike kel en’âmi BELHUM eDALLUn ulâike humul gâfilûn(gâfilûne):Ve andolsun ki; cehennemi, insanların ve cinlerin çoğuna hazırladık (yarattık). Onların kalpleri vardır, onunla fıkıh (idrak) etmezler. Onların gözleri vardır, onunla görmezler. Onların kulakları vardır, onunla işitmezler. ONLAR HAYVANLAR GİBİDİR. HATTA DAHA ÇOK DALÂLETTE-dirler-Sapıktırlar.. İşte onlar, onlar gâfillerdir. (A’râf 7/179)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

AT”-ın ->ÂsiL-SOYLu OLsun
-> İSter Aygır -> İSter Kısrak!.
HAYYaL KOŞUn>HAYYat DOLsun
HAKktan HAKkta HAKk iLe HAKk
!.

ZEVK 7100

İNSÂNoğLu BiNBiR ÂLem ->KENdi NÂRıyLa ->COŞuYOR!
KADERi KADAR KULLanıp ->TüMM ORGANLarın BOŞuYOR!

AT İZİn - İT İZİn BİLmez!.
BİZim>BİZ BİR-İZin BİLmez!.

Nİce Yaman YARIŞçı VAR ->YANLIş KULVARda KOŞuyOR!.


13.09.15 10:37
brsbrsa.. tktktrstkkmcvlÂNnn..ahsnzynbelff..


Aygır: Atın erkeği.
Kısrak: Atın dişisi.
ÂsiL: Sütü-SOYu Temiz. Esas. Yedek olmayan. Köklü. Edebli..
KULvar: Yarışlarında sporcunun takip etmesi gereken,engellerle belirlenmiş yol.
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim


KİMseLere SALdırmadAN
BAŞın Göğe KALdırmadAN
YAĞsın YAĞmur >BELKi GELir
HEP BEKLE!.mek ALdırmadAN!.

ZEVK 7172

BİL!..iRsin ->BURSA AKŞAMı-n ->MaSMaVi MORdur KıtMÎRim!
GuRBet-HaSsRet->Gün BATarkEN>KıPKıZıL KORdur KıtMÎRim!
Ya DA biR SAĞnak TuttuRuR
KİM?..-liğini ->UNUttuRuR
hER yER hER zamAN hER HÂLde ->YALNIZLIK ZORdur KıtMÎRim!.


21.10.15 15:19
8 muHARRem 1437
brsbrsa..tktktrstkkmdmhRRmm..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen Gul »

Resim

~ ZEVK – 299 ~

ALLAH Devran - Ben Beden îman :

Ben : bende, benim ben!” diyor toprak,
Âyet okuyup, âyet dinliyor bak,
Tekebbür âleminde insan Sarhoş Hâklen bil


Lillah Seyran - Biz - Nefs Pîr :

Biz : Bizde, biziz, biz!” diyor ateş,
Hikmeti alevleri hikmetlere eş,
Tezekkür âleminde insan Mayhoş Aklen bil


Lehu Cevlan -O Gönül - (SAV.) :

O : Onda, Odur O!” diyor su,
Kudretinde eriyen akan duygu,
Tefekkür âleminde insan Çok hoş Naklen bil


Hu Hayran - Sükut - Ruh - (C.C) :

Sus : Susta Sustur Sus diyor hava,
Vahdetinde ağyâr kalan berhava,
Teşekkür âleminde insan HAKKlan bil...

Kul İhvâni

02.06.1988 22:30



Hâklen: Toprak. Turab gibi ol da bil.
Aklen: Aklını kullanarak bil.
Naklen: Nass ile âyet ve sahih hadislerle bil.
HAKK’lan: HAKK Teâl ile bil..

ALLAH: ALLAHcelle celâlihu.
Lillah: ALLAH için..
LeHu: Herşey O'nun.
HU: Her hüviyyet O'nun Hüvesi.. ALLAH celle celâlihu.

Tekebbür: Kibirlenmek. Kendini büyük saymak. Nefsini büyük görmek.
Tezekkür: Unuttuktan sonra hatıra getirmek. Zikretmek. Bir şeyi ders gibi tekrar ile ezbere almak.
Tefekkür: Fikretmek. Düşünmek. Fikri harekete getirmek.
Teşekkür: Yapılan iyilikten memnun kalındığını bildirmek için söylenen şükür ifadesi. Şükür etmek.

Berhava: (Berhevâ) f. Boş, faydasız. Havaya uçurulmuş. Havaya gitmiş.
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

bİZ biRrİZ-imİZ ÂLi ŞâH-ta
>İZ-imİZi ->İZ-Le! SîNLer!.
AYÂN ı -> RaSûLuLLAH-ta
YEDuLLAH-ı ->gİZ-le! SîNLer!.

*

HÂL İÇİnde -> insÂN HÂLı
SÜTü>SUyu>ŞaRaB->BALı
->YÂRım NEFeSs ZÂİKÂsı
YAŞAnÂN NÛR ->MîM MâSALı!..

*

N-AKLin AKLen GÖRüntüSü
DOĞuma -> ÖLüM ÖRTüSü
ÖZ-ün gÖZ-ünden GÖRdüğü
SıRR-ı sıFIRr-ınıN ->SÜSü!..


ZEVK 5718

SEVilip -> SEViyor -> insÂN!.. >YOK-sa ->ÜZÜLüp de ->ÜZüYORr!
MERKEZ-inde ->AKRAB ->RABBı!. ->HABLil- VERîD-in ->ÇİZiYORr!.
KüLLî ŞEY-in MUHİT -> A L L A H !.. RESÛL-ün ELi.. ->YEDuLLAH!..
K İ M i -> S ı M S I K ı TUT!u-YOR!.. -> kiMİsi -> İPin ÇÖZüYORr!..



24.11.13.. 05:54
21.MuHARReM 1435
brsbrsbzrm..tktktrstkkmzısszsssz…



DE ki DE DoSTt!..

HÂL İÇİnde -> insÂN HÂLı..:

هَلْ أَتَىٰ عَلَى الْإِنْسَانِ حِينٌ مِنَ الدَّهْرِ لَمْ يَكُنْ شَيْئًا مَذْكُورًا
Resim---
“Hel etâ ‘alâ-l-insâni hînun mine-ddehri lem yekun şey-en meżkûrâ(n): Gerçek şu ki, insanın üzerinden, daha kendisi anılmaya değer bir şey değilken, uzun zamanlardan (dehr) bir süre (hin) gelip-geçti.” (İnsÂN-Dehr 76/1)

*

SÜTü ->SUyu ->ŞaRaB ->BALı:

Beden-Nefs-Kalb-RUH mâe-SALLı..
cÂNda CeNNet CiM-inde MÎM HÂLLı..

Su->Süt-> BALımız -> ŞaReBÂ:

مَثَلُ الْجَنَّةِ الَّتِي وُعِدَ الْمُتَّقُونَ فِيهَا أَنْهَارٌ مِّن مَّاء غَيْرِ آسِنٍ وَأَنْهَارٌ مِن لَّبَنٍ لَّمْ يَتَغَيَّرْ طَعْمُهُ وَأَنْهَارٌ مِّنْ خَمْرٍ لَّذَّةٍ لِّلشَّارِبِينَ وَأَنْهَارٌ مِّنْ عَسَلٍ مُّصَفًّى وَلَهُمْ فِيهَا مِن كُلِّ الثَّمَرَاتِ وَمَغْفِرَةٌ مِّن رَّبِّهِمْ كَمَنْ هُوَ خَالِدٌ فِي النَّارِ وَسُقُوا مَاء حَمِيمًا فَقَطَّعَ أَمْعَاءهُمْ

Resim---
"Meselul cennetilletî vuidel muttekûn(muttekûne), fîhâ enhârun min mâin gayri âsin(âsinin), ve enhârun min lebenin lem yetegayyer ta’muh(ta’muhu), ve enhârun min hamrin lezzetin liş şâribîn(şâribîne), ve enhârun min aselin musaffâ(musaffen), ve lehum fîhâ min kullis semerâti ve magfiretun min rabbihim, ke men huve hâlidun fîn nâri ve sukû mâen hamîmen fe kattaa em’âehum. : Kötülükten sakınanlara vaad edilen cennetin durumu şöyledir: Orada bozulmayan temiz sudan ırmaklar, tadı değişmeyen sütten ırmaklar, içenlere lezzet veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır. Onlar için cennette her çeşit meyve ve Rablerinden bir bağışlanma vardır. Bunların durumu, ateşte ebedî olarak kalacak olan ve bağırsaklarını parçalayacak kaynar su içirilen kimsenin durumu gibi olur mu?
(MuhaMMed 47/15)

MERKEZ-inde.. ->AKRAB.. ->RABB’ı!.. -> HABLi’l- VERîD-in ->ÇİZiYORr!.:

وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Resim---
“Ve le kad halakne’l- insane ve na'lemu ma tuvesvisu bihi nefsuh ve nahnu AKRABu ileyhi min HABLİ’l- VERîD :Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız.” (Kaf 50/16)

“KüLLî ŞEY-in MUHİT” -> A L L A H !..:

وَللّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَكَانَ اللّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ مُّحِيطًا
Resim---
“Ve lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı). Ve kânallâhu bi kulli şey’in MUHÎTâ(muhîtan) : Göklerde ve yerde ne varsa tümü Allah'ındır. Allah, her şeyi kuşatan-kapsayandır.” (Nisâ 4/126)

RESÛL-ün ELi.. -> YEDuLLAH!..:

إِنَّ الَّذِينَ يُبَايِعُونَكَ إِنَّمَا يُبَايِعُونَ اللَّهَ يَدُ اللَّهِ فَوْقَ أَيْدِيهِمْ فَمَن نَّكَثَ فَإِنَّمَا يَنكُثُ عَلَى نَفْسِهِ وَمَنْ أَوْفَى بِمَا عَاهَدَ عَلَيْهُ اللَّهَ فَسَيُؤْتِيهِ أَجْرًا عَظِيمًا
Resim---
“İnnellezîne yubâyiûneke innemâ yubâyiûnallâh (yubâyiûnallâhe), yedullâhi fevka eydîhim, fe men nekese fe innemâ yenkusu alâ nefsih(nefsihî), ve men evfâ bi mâ âhede aleyhullâhe fe se yu’tîhi ecren azîmâ: Şüphesiz sana biat edenler, ancak Allah'a biat etmişlerdir. Allah'ın eli, onların ellerinin üzerindedir. Şu halde, kim ahdini bozarsa, artık o, ancak kendi aleyhine ahdini bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahdine vefa gösterirse, artık O da, ona büyük bir ecir verecektir.” (Fetih 48/10)

K İ M i -> “S ı M S I K ı TUT!”u-YOR!..:

وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللَّهِ جَمِيعًا وَلَا تَفَرَّقُواۚ وَاذْكُرُوا نِعْمَتَ اللَّهِ عَلَيْكُمْ إِذْ كُنْتُمْ أَعْدَاءً فَأَلَّفَ بَيْنَ قُلُوبِكُمْ فَأَصْبَحْتُمْ بِنِعْمَتِهِ إِخْوَانًا وَكُنْتُمْ عَلَىٰ شَفَا حُفْرَةٍ مِنَ النَّارِ فَأَنْقَذَكُمْ مِنْهَاۗ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ اللَّهُ لَكُمْ آيَاتِهِ لَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ

Resim---
“Va’tesimû bihabli(A)llâhi cemî’an velâ teferrakû(c) veżkurû ni’meta(A)llâhi ‘aleykum iż kuntum a’dâen feellefe beyne kulûbikum feasbahtum bini’metihi iḣvânen vekuntum ‘alâ şefâhufratin mine-nnâri feenkażekum minhâ(c) keżâlike yubeyyinu(A)llâhu lekum âyâtihi le’allekum tehtedûn(e): Hepiniz Allah'ın ipine sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.” (Âl-i İmrân 3/103)

kiMİsi -> “İP”in ÇÖZüYORr!..:

وَلاَ تَكُونُواْ كَالَّتِي نَقَضَتْ غَزْلَهَا مِن بَعْدِ قُوَّةٍ أَنكَاثًا تَتَّخِذُونَ أَيْمَانَكُمْ دَخَلاً بَيْنَكُمْ أَن تَكُونَ أُمَّةٌ هِيَ أَرْبَى مِنْ أُمَّةٍ إِنَّمَا يَبْلُوكُمُ اللّهُ بِهِ وَلَيُبَيِّنَنَّ لَكُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ مَا كُنتُمْ فِيهِ تَخْتَلِفُونَ
Resim---
“Ve lâ tekûnû kelletî nekadat gazlehâ min ba’di kuvvetin enkâsâ(enkâsen), tettehızûne eymânekum dehalen beynekum en tekûne ummetun hiye erbâ min ummeh(ummetin), innemâ yeblûkumullâhu bih(bihî), ve le yubeyyinenne lekum yevmel kıyâmeti mâ kuntum fîhi tahtelifûn(tahtelifûne).: Bir ümmet diğer bir ümmetten (sayıca ve malca) daha gelişkindir diye, yeminlerinizi kendi aranızda bir bozuculuk unsuru yaparak, ipini kuvvetle eğirdikten sonra bozup çözen (kadın) gibi olmayın. Şüphesiz Allah, sizi bununla imtihan etmektedir. Kıyamet günü hakkında ihtilafa düştüğünüz şeyi size muhakkak açıklayacaktır.” (Nahl 16/92)

*

->“YÂRım NEFeSs ZÂİK”sı:

TAHtın feVK EDiş..bAHDın sEVK EDiş..ŞENi şEVK EDiş.. ZüLLün ZEVK ED-İŞş!..


Zâika Z E V K -ini >ZÂR-da BULdum DoST!..:

كُلُّ نَفْسٍ ذَائِقَةُ الْمَوْتِ وَنَبْلُوكُم بِالشَّرِّ وَالْخَيْرِ فِتْنَةً وَإِلَيْنَا تُرْجَعُونَ
Resim---
“Kullu nefsin zâikatu'l-mevt(mevti), ve neblûkum biş şerri ve'l-hayri fitneh(fitneten), ve ileynâ turceûn(turceûne) : Her canlı, ölümü tadar. Bir deneme olarak sizi hayırla da, şerle de imtihan ederiz. Ve siz, ancak bize döndürüleceksiniz.” (Enbiyâ Sûresi, 21/35)



YAŞAnÂN NÛR-MîM MâSALı!..

bAKtım ki KURDu kOYUNmuş..
>kOYUN pOSTunu sOYUNmuş..
“OL-ÂN” ı -> NÛR-u MîM AYN-ı
“OLsun! OLmasın!” >OYUNmuş!..


ZÂTen bu/şu yalÂN DÜN-ya mız da,
BeBe-DeDelerin "Lehvun ve Laibun" oyun ve eğlence bahçesi ya;


وَمَا هَذِهِ الْحَيَاةُ الدُّنْيَا إِلَّا لَهْوٌ وَلَعِبٌ وَإِنَّ الدَّارَ الْآخِرَةَ لَهِيَ الْحَيَوَانُ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ
Resim---
“Ve mâ hâzihi'l-hayâtu'd-dunyâ illâ lehvun ve laib(laibun), ve inne'd-dâre'l-âhırete le hiye'l-hayevân(hayevânu), lev kânû ya’lemûn(ya’lemûne).: Ve bu dünyâ hayâtı, oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir. Muhakkak ki âhiret yurdu, elbette o gerçek hayattır. Keşke bilselerdi.” (Ankebût 39/64)

Oysa ->“OL-ÂN” ı -> NÛR-u MîM AYN-ı:

KûN feyeKûN TeceLLîsi:


إِنَّمَا أَمْرُهُ إِذَا أَرَادَ شَيْئًا أَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ
Resim---“İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu) : Bir şey yaratmak istediği zaman Onun yaptığı "Ol" demekten ibarettir. Hemen oluverir.” (Yâsîn 36/82)

GEÇmişSİZ.. GELecekSİZ.. şu ÂN.. şeÂNuLLAHta OLmakta OL-ÂN:

KûN feyeKûN TeceLLîsi:


إِنَّمَا أَمْرُهُ إِذَا أَرَادَ شَيْئًا أَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ
Resim---
“İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu) : Bir şey yaratmak istediği zaman Onun yaptığı "Ol" demekten ibarettir. Hemen oluverir.” (Yâsîn 36/82)

Ve de hER ÂN.. Şe’ÂN..:

يَسْأَلُهُ مَن فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ فِي شَأْنٍ
Resim---“Yes’ eluhu men fi's-semâvâti ve'l-ard (ardı), kulle yevmin huve fî şe’nin : Göklerde ve yerde bulunan herkes, O'ndan ister. O, her an YARATMA hâlindedir.”
(Rahmân 55/29)


*

N-AKLin AKLen GÖRüntüSü:

N-AKL..: KüllüŞEYin ->ALLAH-dan ->“KÛN!. feyeKÛN ->AK!”ıŞı..
AKLen GÖRüntüSü: KULLda AKLın -> “BİL!-BuL!-OL!-YaŞa-ya -> BAK” ışı!..


*

DOĞuma -> ÖLüM ÖRTüSü..:

كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍ
Resim---
“Kullu men aleyhâ fân(fânin).: Bütün-her canlı kişiler (insanlar ve cinler) fânidir (yok olucudur).”
(Rahmân 55/26)

*

ÖZ-ün gÖZ-ünden GÖRdüğü:


اللَّهُ نُورُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ مَثَلُ نُورِهِ كَمِشْكَاةٍ فِيهَا مِصْبَاحٌ الْمِصْبَاحُ فِي زُجَاجَةٍ الزُّجَاجَةُ كَأَنَّهَا كَوْكَبٌ دُرِّيٌّ يُوقَدُ مِن شَجَرَةٍ مُّبَارَكَةٍ زَيْتُونِةٍ لَّا شَرْقِيَّةٍ وَلَا غَرْبِيَّةٍ يَكَادُ زَيْتُهَا يُضِيءُ وَلَوْ لَمْ تَمْسَسْهُ نَارٌ نُّورٌ عَلَى نُورٍ يَهْدِي اللَّهُ لِنُورِهِ مَن يَشَاء وَيَضْرِبُ اللَّهُ الْأَمْثَالَ لِلنَّاسِ وَاللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ
Resim---
“Allâhu nûrus semâvâti vel ard(ardı), meselu nûrihî ke mişkâtin fîhâ mısbâh(mısbâhun), el mısbâhu fî zucâceh(zucâcetin), ez zucâcetu ke ennehâ kevkebun durrîyyun, yûkadu min şeceratin mubâraketin zeytûnetin lâ şarkîyetin ve lâ garbiyyetin, yekâdu zeytuhâ yudîu ve lev lem temseshu nâr(nârun), nûrun alâ nûr(nûrin), yehdîllâhu li nûrihî men yeşâu, ve yadribullâhul emsâle lin nâs(nâsi), vallâhu bi kulli şey’in alîm(alîmun).: Allah, göklerin ve yerin nuru'dur. O'nun nuru, içinde misbah (lâmba) bulunan kandil (ışık saçan bir kaynak) gibidir. Misbah, sırça (cam) içindedir. Sırça (cam), inci gibi (parlayan) yıldız gibidir. Doğuda ve batıda bulunmayan mübârek bir ağacın yağından yakılır. Onun yağı, ona ateş değmese de kendi kendine ışık verir. Nur üzerine nurdur. Allah dilediğini nuruna hidayet eder (ulaştırır). Ve Allah, insanlara örnekler verir. Ve Allah, herşeyi en iyi bilendir.” (Nur 24/35)

*

“SıRR-ı sıFIRr”-ınıN ->SÜSü!..:

SıRR-ı sıFIRr.. Fe Firru!.. ALLAH-a KAÇ-mak:


فَفِرُّوا إِلَى اللَّهِ إِنِّي لَكُم مِّنْهُ نَذِيرٌ مُّبِينٌ
Resim---“Fe FİRRû ilâllâh(ilâllâhi), innî lekum minhu nezîrun mubîn(mubînun) : (Ey Rasûlüm, de ki: ) O halde hemen ALLAH’a kaçın, (küfrü bırakıb hemen imana gelin). Gerçekten ben, size, ALLAH tarafından (azab ile) korkutan açık bir peygamberim.” (Zâriyât 51/50)

MERKEZde SENn
->MUhiTte SENn!
zERRene NÛRun kÜRResi
YÂRıÇAPı KULLukta “beNn!”..

RABBın-a KULluk ->nihÂYET!.:


وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِ
Resim---
“Ve mâ halaktul cinne vel inse illâ li ya'budûn(ya'budûni) : Ben, cinleri ve insanları yalnızca bana ibâdet etsinler diye yarattım.(Zâriyât 51/56)

SıRR-ı sıFIRr-imİZi eSs geçme kıtMÎRimİZ!..
sıFIRrın SıRR-ın DE!.. sîN RaBBımız teÂlÂ..

VâHiDu’l- KAHHAR ALLAH celle celâluhu:


يَوْمَ هُم بَارِزُونَ لَا يَخْفَى عَلَى اللَّهِ مِنْهُمْ شَيْءٌ لِّمَنِ الْمُلْكُ الْيَوْمَ لِلَّهِ الْوَاحِدِ الْقَهَّارِ
Resim---
Yevme hum bârizûn(bârizûne) lâ yahfâ alâllâhi min hum şey’un, li menil mulkul yevm(yevme), lillâhil vâhidil kahhâr: Onların bariz olduğu (ortaya çıktığı) gün onlardan (hiç)bir şey Allah'a gizli kalmaz. O gün mülk kimindir? Tek ve Kahhar olan Allah'ındır.” (Mü’min 40/16)

*

SEVilip -> SEViyor -> insÂN:

hÂNi bir zamANalr BeBeyken başlamıştık ya SEVilmeye -> SEVimeye.. işte o İŞ RÜŞDe Erince İşler KARıştı.. AŞK BAŞa gelince TAŞlara VURdu ve HaKK ÂŞIKların vUSLÂT ViRdi -> “el MüHEYmin” ki “HeYy AMaN HeYy!” yANgını ALdı BAŞını KÂR-ü-BeL çÖLÜne DALdı.. SERini kARA SEVdÂya SALLdı.. ACI OLan şu ki NE MecNÛN ne LeyL KALdı.. ve bu da BiRr mâSALLdı.. kıtMÎR YüreğİNden YAĞmur YüReKLilere inşâ ALLAHu teâLâ.. HaYy Dost HUuu!..

El Müheyminü : Resim

*

YOK-sa -> ÜZÜLüp de -> ÜZüYORr!.:

Lâ -> İlâhe -> İLLâ -> ALLAH!..
ÜZme!. ÜZÜLme!. SEVv!. SEVil!..

BEBesini DOĞuran bir ANNenin ÇIĞlığında,
Er RahmÂN NEFesi NiYAZ SESi ve NAZ NEŞ’eSi VARdır/YÂRdır!..


Toprağa BELEnmek İÇin
BELEnip ->ELENmek İÇin
“ÖLMEden ÖNce ÖL!”üp de!.
ŞE’N-de NEŞ’elENmek İÇin!..



“ÜZme!. ÜZÜLme!.” cÂN CeheNNemini, MustaKÎM SIRATtan GEÇerek cÂNÂN CeNNetine el ÂN-şe’ÂNda Eren LUTFuLLAHIn VüCÛD BULduğu şu ÂN mevCÛD -> ALLAH ELi VELîLERi.. VeliyuLLah YOLu KÂR-u-BeLÂ YOLu ÇiLE.. İLLe ÇiLLE.. İLLe ÇiLLE.. ÖLüp ÖLüp de DİRiliş ÇiLLEsi..

ÖL-meden >ÖL!.:

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem!: “Mûtû kable en temûtû: ÖLmeden önce ÖLünüz ! ” buyurmuştur.
( A c l u n î, K e ş f u ’ l - H â f â I I - 2 9 1 - 2 6 6 9 )

VeliyuLLah; Zikr-i Dâim, Fikr-i Dâim, Şükr-ü Dâim Sabr-ı Dâimdirler.


Resim---Vehb’den rivayet edildiğine göre; Havârîler: “Ey İsa! Kendileri için hiçbir korkunun olmadığı ve mahzun da olmayacak olan Allah'ın velîleri kimlerdir?” dediler. Meryem Oğlu İsa şöyle buyurdu: “(Onlar) o kimselerdir ki; insanlar zahirine bakarken dünyanın bâtınına bakarlar, insanlar peşin nimetlerine bakarken dünyanın sonra gelecek olan nimetlerine bakarlar ve (dünya)dan kendilerini öldüreceğinden korktukları şeyi öldürürler. Kendilerini terk edeceklerini bildikleri şeyleri terk ederler… Allah’ı severler, O’nun zikrini severler, O’nun nuruyla aydınlanırlar ve onunla aydınlatırlar…”
(Vehb’den; İ.Ahmed b. Hanbel, Kitâbu’z-Zühd, s.61)

Onların her HÂLİ HAKK Teâlâyı hatırlatır:

Resim---İbn-i Abbasümâ’dan rivayet edildiğine göre, bir kimse: “Yâ Rasûlallah! Allah’ın velîleri kimlerdir?” dedi.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
“Görüldükleri zaman Allah hatıra gelen kimselerdir.” buyurdu.

(Bezzâr, Müsned, c.11, s.251, h.no:5034)

Resim---Saîd b. Cübeyr radiyallahuanh’dan merfu olarak rivayet edildiğine göre; “Haberiniz olsun ki, Allah'ın velîleri için hiçbir korku yoktur. Onlar mahzun da olacak değillerdir.” âyet-i hakkında: “(Allah’ın velîleri o kimselerdir ki), görülmeleriyle Allah hatıra gelir.” buyurmuştur
(İbn-i Ebî Şeybe, Musannef, Zühd 6, c.7, s.101, h.no:34325)

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Muhakkak ki insanlardan Allah’ın zikrine anahtar olanlar vardır. (Onlar) görüldükleri zaman Allah zikredilir.” buyurmuştur.
(İbn Abdullah radiyallahuanh’dan; Taberânî, Kebîr, c.5, s.146, h.no:10325)

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem : “Şüphesiz bu hayır, hazinelerdir. Bu hazinelerin de anahtarları vardır. Ne mutlu o kula ki; Allah onu hayra anahtar ve şerre sürgü (kilit) kılmıştır. Ve yazıklar olsun o kula ki, Allah onu şerre anahtar ve hayra sürgü (kilit) kılmıştır.” buyurmuştur.
(Sehl b. Sa'd radiyallahuanh’dan; İbn-i Mâce, Mukaddime 19)

Allah Dostları görüldüklerinde ALLAH celle celâluhunun zikredilmesini;
İbn-i Abbâs radiyallahuanhuma: “Onların Huşu ve vakar’ı”ndan dolayı görenler ZiKrullaha girer şeklinde açıklamıştır.”

(Zemahşerî, Keşşâf, c.3, s.153)

**

MERKEZ-inde.. ->AKREB.. ->RABB’ı!..:

ZeVKi zAHR: KâLû beLÂ AKRABasın-RaBB-esin BiL!:


وَإِذْ أَخَذَ رَبُّكَ مِن بَنِي آدَمَ مِن ظُهُورِهِمْ ذُرِّيَّتَهُمْ وَأَشْهَدَهُمْ عَلَى أَنفُسِهِمْ أَلَسْتَ بِرَبِّكُمْ قَالُواْ بَلَى شَهِدْنَا أَن تَقُولُواْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّا كُنَّا عَنْ هَذَا غَافِلِينَ
Resim---
“Ve iz ehaze rabbüke mim beni ademe min zuhurihim zürriyyetehüm ve eşhedehüm ala enfüsihim elestü bi rabbiküm kalu belâ şehidna en tekulu yevmel kiyameti inna künna an haza ğafilin : Kıyâmet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Âdem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şâhid tuttu ve dedi ki: Ben sizin RABBiniz değil miyim? (Onlar da), Evet (buna) şâhid olduk, dediler.”
(A’raf 7/172)


-> HABLi’l- VERîD-in ->ÇİZiYORr!.:


HaBLi’l- VERîD:


وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Resim---
Ve lekad halaknel insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh(nefsuhu), ve nahnu AKREBu ileyhi min hablil verîdi: Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha YAKINız.” (Kaf 50/16)

*

“KüLLî ŞEY-in MUHİT” -> A L L A H !.. :

وَللّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَكَانَ اللّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ مُّحِيطًا
Resim---
“Ve lillâhi mâ fî's-semâvâti ve mâ fî'l-ard(ardı). Ve kânallâhu bi kulli şey’in MUHÎTâ(muhîtan) : Göklerde ve yerde ne varsa tümü ALLAH'ındır. ALLAH, her şeyi kuşatan-kapsayandır.”
(Nisâ 4/126)

RESÛL-ün ELi.. -> YEDuLLAH!..:

إِنَّ الَّذِينَ يُبَايِعُونَكَ إِنَّمَا يُبَايِعُونَ اللَّهَ يَدُ اللَّهِ فَوْقَ أَيْدِيهِمْ فَمَن نَّكَثَ فَإِنَّمَا يَنكُثُ عَلَى نَفْسِهِ وَمَنْ أَوْفَى بِمَا عَاهَدَ عَلَيْهُ اللَّهَ فَسَيُؤْتِيهِ أَجْرًا عَظِيمًا
Resim---
“İnnellezîne yubâyiûneke innemâ yubâyiûnallâh (yubâyiûnallâhe), yedullâhi fevka eydîhim, fe men nekese fe innemâ yenkusu alâ nefsih(nefsihî), ve men evfâ bi mâ âhede aleyhullâhe fe se yu’tîhi ecren azîmâ: Şüphesiz sana biat edenler, ancak Allah'a biat etmişlerdir. Allah'ın eli, onların ellerinin üzerindedir. Şu halde, kim ahdini bozarsa, artık o, ancak kendi aleyhine ahdini bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahdine vefa gösterirse, artık O da, ona büyük bir ecir verecektir.” (Fetih 48/10)

فَلَمْ تَقْتُلُوهُمْ وَلَكِنَّ اللّهَ قَتَلَهُمْ وَمَا رَمَيْتَ إِذْ رَمَيْتَ وَلَكِنَّ اللّهَ رَمَى وَلِيُبْلِيَ الْمُؤْمِنِينَ مِنْهُ بَلاء حَسَناً إِنَّ اللّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Resim---
“Fe lem taktulûhum ve lâkinnallâhe katelehum, ve mâ rameyte iz rameyte ve lâkinnallâhe ramâ, ve li yubliye'l-mu’minîne minhu belâen hasenâ(hasenen), innallâhe semîun alîm(alîmun): Onları siz öldürmediniz, ama onları ALLAH öldürdü; attığın zaman sen atmadın, ama ALLAH attı. Mü'minleri kendinden güzel bir imtihanla imtihan etmek için (yaptı.) Şüphesiz ALLAH, işitendir, bilendir.”
(Enfâl 8/17)

Bu ise AhvÂL-i MuhaMMed aleyhi's-selâm işidir ki Anlatılmaz Yaşanır.. Fiilin FÂİLi ALLAH celle celâluhudur..
*

K İ M i -> “S ı M S I K ı TUT!” uYOR!..:

وَاعْتَصِمُواْ بِحَبْلِ اللّهِ جَمِيعًا وَلاَ تَفَرَّقُواْ وَاذْكُرُواْ نِعْمَةَ اللّهِ عَلَيْكُمْ إِذْ كُنتُمْ أَعْدَاء فَأَلَّفَ بَيْنَ قُلُوبِكُمْ فَأَصْبَحْتُم بِنِعْمَتِهِ إِخْوَانًا وَكُنتُمْ عَلَىَ شَفَا حُفْرَةٍ مِّنَ النَّارِ فَأَنقَذَكُم مِّنْهَا كَذَلِكَ يُبَيِّنُ اللّهُ لَكُمْ آيَاتِهِ لَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ
Resim---
“Va’tasımû bihablillâhi cemîân ve lâ teferrekû, vezkurû ni’metallâhi aleykum iz kuntum a’dâen fe ellefe beyne kulûbikum fe asbahtum bi ni’metihî ihvânâ(ihvânen), ve kuntum alâ şefâ hufretin minen nâri fe enkazekum minhâ, kezâlike yubeyyinullâhu lekum âyâtihî leallekum tehtedûn(tehtedûne).: Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.” (Âl-i İmrân 3/103)



-> kiMİsi -> “İP”in ÇÖZüYORr!..:

وَلاَ تَكُونُواْ كَالَّتِي نَقَضَتْ غَزْلَهَا مِن بَعْدِ قُوَّةٍ أَنكَاثًا تَتَّخِذُونَ أَيْمَانَكُمْ دَخَلاً بَيْنَكُمْ أَن تَكُونَ أُمَّةٌ هِيَ أَرْبَى مِنْ أُمَّةٍ إِنَّمَا يَبْلُوكُمُ اللّهُ بِهِ وَلَيُبَيِّنَنَّ لَكُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ مَا كُنتُمْ فِيهِ تَخْتَلِفُونَ
Resim---
“Ve lâ tekûnû kelletî nekadat gazlehâ min ba’di kuvvetin enkâsâ(enkâsen), tettehızûne eymânekum dehalen beynekum en tekûne ummetun hiye erbâ min ummeh(ummetin), innemâ yeblûkumullâhu bih(bihî), ve le yubeyyinenne lekum yevmel kıyâmeti mâ kuntum fîhi tahtelifûn(tahtelifûne): Ve bir ümmet diğer ümmetten daha çok olduğu için, yeminlerinizi aranızda bir hile aracı edinerek, o ipliğini kat kat kuvvetlice büktükten sonra sökmeye çalışan karı gibi olmayın! Herhalde Allah, sizi onunla imtihan eder ve O, kesinlikle hakkında ihtilaf etmekte olduğunuz şeyleri, kıyamet günü size açıklayacaktır.” (Nahl 16/92)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim


ALLAH Ah!.ı AŞKın DİLi
SeBBeHada SıRRın BİLi
->şU >feyeKÛN KÂiNÂtı
>MuhaMMedî YeMYeŞiLi!.

ZITlar ZeVKi >İŞin ZORu
KANkırmızısı ->mosMORu
YEDi ReNGin ->YUTulduğu
CeVÂBı -> KENDİnde SORu!..


ZEVK 5858

ReSiM-CiSiM-İSiM >İnsÂN >HAKktan-HAKka-HAKkta-HAKkLen
“OL-AN” ların “O R T A” sında -> “OLsun! OLmasın!” ı -> AKLen
GEÇmiş gİZli… ->GELecek de... ->Şu ÂN -> SıRR-ı SıFıR ->SANAL
TEVHİD TİYATROsu ->HAYYat!. ->OYNAtan ->OYNAyan ->NAKLen!.


30.01.14. 01:13
brsbrs..tktktrstkkmİZgrçğnd…
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim


KuL İhvÂNi DivÂNÂsı
gERÇeği SanAL SANAsı
İNNe MeÂL USRi YuSRâ
KORKu >UMUT-un ANAsı!.

GÜN-EŞe >gÖLgesi pERde
İnsÂN AKLı SOrar >NErde?
nAKLi DUYan-UYan KULdur
>EN DIŞarda<–>EN İÇerde!.


ZEVK 5856

YaLAN DÜNya HAYyatında.. -> İNiş ÇIKış ve DÜZLeşmek!
ANA-BaBA SahiBi OLmak.. >YETİM KALmak-ÖKSÜZLeşmek!
KORKUdan KaÇmaktır UMUT!. TEK AŞK gERçek Soyut-Somut
Bir İNsÂN İÇin ->EN ZOR İŞ -> K O R K U-Larıyla YÜZLeşmek!..


29.01.14. 22:30
brsbrs..tktktrstkkmİZgrçğnd…



İNNe MeÂL USRi YuSRâ.:

إِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا
Resim---“İnne meal usri yusrâ(yusran).: Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.”
(İnşirâh 94/6)

nAKLi DUYan-UYan KULdur
>EN DIŞarda-MUHiT<–>EN İçerde-MeRKez!.:

EN DIŞarda-MUHiT.:


Merkezde Rububiyyet Tevhidi, Muhitte Uluhiyyet Tevhidi..

اللَّهُ نُورُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ مَثَلُ نُورِهِ كَمِشْكَاةٍ فِيهَا مِصْبَاحٌ الْمِصْبَاحُ فِي زُجَاجَةٍ الزُّجَاجَةُ كَأَنَّهَا كَوْكَبٌ دُرِّيٌّ يُوقَدُ مِن شَجَرَةٍ مُّبَارَكَةٍ زَيْتُونِةٍ لَّا شَرْقِيَّةٍ وَلَا غَرْبِيَّةٍ يَكَادُ زَيْتُهَا يُضِيءُ وَلَوْ لَمْ تَمْسَسْهُ نَارٌ نُّورٌ عَلَى نُورٍ يَهْدِي اللَّهُ لِنُورِهِ مَن يَشَاء وَيَضْرِبُ اللَّهُ الْأَمْثَالَ لِلنَّاسِ وَاللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ
Resim---“Allâhu nûrus semâvâti vel ard(ardı), meselu nûrihî ke mişkâtin fîhâ mısbâh(mısbâhun), el mısbâhu fî zucâceh(zucâcetin), ez zucâcetu ke ennehâ kevkebun durrîyyun, yûkadu min şeceratin mubâraketin zeytûnetin lâ şarkîyetin ve lâ garbiyyetin, yekâdu zeytuhâ yudîu ve lev lem temseshu nâr(nârun), nûrun alâ nûr(nûrin), yehdîllâhu li nûrihî men yeşâu, ve yadribullâhul emsâle lin nâs(nâsi), vallâhu bi kulli şey’in alîm(alîmun): Allah, göklerin ve yerin nurudur. O'nun nurunun misali, içinde çerağ bulunan bir kandil gibidir; çerağ bir sırça içerisindedir; sırça, sanki incimsi bir yıldızdır ki, doğuya da, batıya da ait olmayan kutlu bir zeytin ağacından yakılır; (bu öyle bir ağaç ki) neredeyse ateş ona dokunmasa da yağı ışık verir. (Bu,) Nur üstüne nurdur. Allah, kimi dilerse onu kendi nuruna yöneltip iletir. Allah insanlar için örnekler verir. Allah, her şeyi bilendir.”

(Nûr 24/35)

Allâhu nûrus semâvâti vel ard” insanı çok ilgilendiren bir husus.
Sizin “zâhir” dediğiniz Kull-i Şey, “zâhir” dediğiniz, ALLAH’ın nurundan ibarettir.

ALLAH” muhittir bir şey/kimse sistem dışına çıkamaz yani.


وَللّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَكَانَ اللّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ مُّحِيطًا
Resim---“Ve lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı). Ve kânallâhu bi kulli şey’in muhîtâ(muhîtan): Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır ve Allah her şeyi kuşatmıştır. (Hiçbir şey O'nun ilim ve kudretinin dışında kalamaz).”

(Nisâ 4/126)

EN İçerde-MeRKez!.:

وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Resim---Ve lekad halakne'l-insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh (nefsuhu), ve nahnu AKREBu ileyhi min habli'l-verîdi : Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona şahdamarından daha YAKINız.

(Kaf 50/16)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

MeskEN OLdu KeŞiŞ DAĞı
GELdi GEÇmez ÇiLLe ÇAĞı
GÜLümün >GÖNüL ELLeRi
DELi GÖNLüm GÖKKUŞAĞı..


GeCeleri -> İPe DİZdim
SıRR-ı SıFıR SEKmiyordu
MUTsuz GÜNlerimi ÇİZdim
AY -> Otuzbir ÇEKmiyordu!..

beLÂM BAŞım BÜRüYORum
SEVd SıRRım SÜRüYORum
UMudum yok KORKum da yok
->YÜRüYORum!. YÜRüYORum!.


ZEVK 6508

yiNE BULut BULut beLÂ!. ->eLÂ gÖZüm kaLEM KAŞım
ANKA KUŞumun YUVAsı.. >KÂF DAĞIna DÖNdü BAŞım
->SEViNÇLerimi Yitirdim!. ->ARıYORum GÜNdüz-GeCe
BUra ->BURSA SOKAKLarı!. ->“ACI”Larım ARKADAŞım!.. HAYy DEe BiRre!.


10.12.14 >02:03
brsbrsbZÂRı..setbşskkLrnd..
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim



DEhrinde >ZamÂNda >Vakit
YAŞAnan ->ŞEÂN-da >Vakit
GELip<->GEÇen>GÖRüntüLer
ŞİMdiki ->Şu ÂN-da -->Vakit!.

ZEVK 7814

HABLi’L- VERîd’den de ->YÂRi ->MuhaMMedî ER BAYramı
“EN”nın >“NahNu” ENHARi ->feyeKÛN KEVSER BAYramı

SOnUÇun SeBEB SonUCu
MîM Mi’RÂCı>URUC-RüCÛ’

“TEKe TEK”te “TEK-BİR”imde ->“ALLAHu EKBER!.” BAYramı..


13.09.16 03:13
voiciistnbL..2.kurbÂN byrmı..fatihdervişalimahllsiglmlbzbrİZz..



AKLın >NAKLen AKTi VARDır
AKLen NAKLen NAKTi VARDır
-->DERt Etme SEFîL İhvÂNim
“HER İŞ”in “bir VAKTi” VARDır..


Resim Resim

Resim

MuhaMMedî Ârifler: “MuhaMMedî Tasavvuf ->ZamÂN’ın VAKTini BİLmektir!.” BUYruğu..

MuhaMMedî EDeB-İLim-İrfÂN-ErkÂN GÖRenler ki ->BİLip ->BULup ->Olup ->YAŞAyan ->EŞ ŞEHîD’in ŞÂHiDiLeri..

DEM bU DEMdir.. DEM bU DEMde..
ÇAĞın ÇiLLesi.. KıtMÎR NEFesi/SESînde..

İBNü’l- VaKt.. ZamÂNın OğLu ki SıRRın SaRrafı..
EBu’l- VaKt.. ZamÂNın BaBası ki ->SıRRın SaHiBi..
Her İŞin bir Vakti VARdır.. HUu Dost ALLAH celle celâlihu!.


Resim

“ Her işin bir vakti vardır!.”:

وَكَذَّبُوا وَاتَّبَعُوا أَهْوَاءهُمْ وَكُلُّ أَمْرٍ مُّسْتَقِرٌّ
Resim--- " Ve kezzebu vettebeu ehvaehum ve kullu emrin mustekirr: Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular. HALBUKİ HER İŞİN ULAŞACAĞI YERİ VARDIR. ''”
(Kamer 54/3)

وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا رُسُلاً مِّن قَبْلِكَ وَجَعَلْنَا لَهُمْ أَزْوَاجًا وَذُرِّيَّةً وَمَا كَانَ لِرَسُولٍ أَن يَأْتِيَ بِآيَةٍ إِلاَّ بِإِذْنِ اللّهِ لِكُلِّ أَجَلٍ كِتَابٌ
هُوَ الَّذِي يُحْيِي وَيُمِيتُ فَإِذَا قَضَى أَمْرًا فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُ كُن فَيَكُونُ
Resim---“Ve lekad erselnâ rusulen min kablike ve cealnâ lehum ezvâcen ve zurriyyeten, ve mâ kâne li resûlin en ye’tiye bi âyetin illâ bi iznillâh (iznillâhi), li kulli ecelin kitâb (kitâbun).: Andolsun, senden önce de elçiler gönderdik, onlara eşler ve çocuklar verdik. Allah'ın izni olmaksızın (hiç) bir elçiye herhangi bir ayeti (mucizeyi) getirmek olacak iş değildi. Her ecel (tesbit edilmiş süre) için bir kitap (yazı, hüküm, son) vardır.”
(Ra’d 13/38)

Resim--- "Hüvellezi yuhyi ve yümit fe iza kada emran fe innema yekulü lehu kün fe yekun: O, hem dirilten hem de öldürendir. O, herhangi bir işin olmasını dilediği zaman yalnız «OL!» der, o da oluverir.''” (Mü’min 40/68)

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in azadlısı, dostu ve dostunun oğlu olan Ebû Zeyd Üsâme İbni Zeyd İbni Hârise radıyallahu anhümâ’dan nakledildiğine göre o şöyle dedi:
"Resûlullah sallallahu aleyhi vesellemin Kızı (Zeyneb), Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e: “Oğlum ölmek üzeredir, lutfen bize kadar geliniz” diye haber gönderdi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
“Alan da veren de Allah’tır. O’nun katında her şeyin belli bir vakti vardır. Sabretsin ve ecrini Allah’tan beklesin”, buyurarak kızına selâm gönderdi.
Bunun üzerine Kızı, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e: “Ne olur, mutlaka gelsin” diye tekrar haber yolladı.
Bu defa Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem yanında Sa’d İbni Ubâde, Muâz İbni Cebel, Übeyy İbni Kâ’b, Zeyd İbni Sâbit ve başka bazı sahâbîler olduğu halde kalkıp kızına gitti. Çocuğu Hz. Peygamber’e verdiler, kucağına aldı. Yavrucak pek zor nefes almaktaydı. Resûlullah’ın gözlerinden yaşlar boşandı.
Durumu gören Sa’d İbni Ubâde: “Yâ Resûlullah! Bu ne haldir?” dedi. Nebî sallallahu aleyhi ve sellem de:
“Bu, Allah’ın, kullarının kalbine koymuş olduğu merhamet duygusudur” buyurdu.

Hadisin bir başka rivâyetinde Hz. Peygamber,
“Bu, dilediği kullarının kalbine Allah’ın koyduğu bir rahmettir. Zaten Allah ancak, merhametli kullarına rahmet eder” buyurmuştur.
(Buhârî, Cenâiz 33, Müslim, Cenâiz, 9, 11. Ayrıca bk. Buhârî, Eymân 9, Merdâ 9, Tevhîd 25; Ebû Dâvûd, Cenâiz 24, Edeb 58; Nesâî, Cenâiz 22; İbni Mâce, Cenâiz 53)

Resim Resim

HABLi’L- VERîd’den de YÂRi.:

Senin geçici-izafî-iğreti-gelgeç-ölümlü Kimlik ve Kişiliğiyin beden olarak gözüken âletleri ki zâhirin mukayyed/kader kaydına bağlı, sınırlı, sorumludur. Nefs, Kalb ve RUHum dediğinin sonUÇu, Bâtının ise ZÂT’a çıkar ve mutlaktır/bedel, kıyas, şart ve sebebe bağlı olmayan TEK-BİR ALLAH celle celâlihu’ya çıkar.
Sen gerçekten MuhaMMedî Ârif isen ANLArsın ki, Halkın ayrısı-gayrısı, AYN-ı HAKk olup, KüLLi ŞEY’in ÖZÜnden de AKREB ve Hazırdır RaBBu’l- ÂLemîni..

وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Resim---“Ve lekad halakne’l- insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh (nefsuhu), ve nahnu AKREBu ileyhi min habli’l- verîdi : Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona şahdamarından daha YAKINız.”
(Kaf 50/16)

Resim Resim

“EN”nın ->“NahNu” ENHARi.:

إِنَّنِي أَنَا اللَّهُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا أَنَا فَاعْبُدْنِي وَأَقِمِ الصَّلَاةَ لِذِكْرِي
Resim---İnneni enallahu la ilahe illa ene fa'budni ve ekimis salate li zikri: Şüphe yok ki ben, ben Allah'ım, benden başka ilâh yoktur. İmdi Bana ibadette bulun ve Beni anmak için namaz kıl.
(Tâhâ,20/14)

Resim Resim

MUHİTin ->MERKEZ ŞiVesi
HABL’iL- VERîDin ->NüVesi.:


وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Resim---Ve lekad halakne’l- insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh (nefsuhu), ve nahnu AKREBu ileyhi min habli’l- verîdi.: Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona şahdamarından-cÂN Damarından daha YAKINız.”
(Kaf 50/16)

Kendinden de kendine Yakîn ve AKREB OLan RABBını MuhaMMedî GönüLLe görenler kendinden fen olur RABBına bekâ BULup ALLAHta fÂNi Olup kaybolur AKLen-nAKLen!.

Resim Resim

->feyeKÛN KEVSER BAYramı.:

فَصَلِّ لِرَبِّكَ وَانْحَرْ
Resim--- “Fe salli li rabbike ve’nhar.: Ve RABBine SALL et, ve RABBine NEHRet!..
(Kevser 108/2)



Resim

Ebu Bekir (radiyallahu anhu)’nun rivâyet ettiği
Rasûlullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)’in buyurduğu salâvât:


Resim

TÜRKÇESİ:
Allahümme salli ve sellim alâ seyyidinâ MuhaMMedin fi'l- evvelin
Ve salli ve sellim alâ seyyidinâ ve Mevlânâ MuhaMMedin fi'l-âhirîn
Ve salli ve sellim alâ seyyidinâ MuhaMMedin fi'n- nebiyyîn
Ve salli ve sellim alâ seyyidinâ MuhaMMedin fi'l-mürselîn
Ve salli ve sellim alâ seyyidinâ MuhaMMedin fi'l-meleil alâ ilâ yevmiddîn
Vefi küllü vaktin ve hîn.

MÂNÂSI:
ALLAH'ım! Geçmiş nesiller içinde Efendimiz MuhaMMed (sallallahu aleyhi ve sellem)'e salât et!
Rahmetini ihsân eyle!
Sonraki nesiller içinde Efendimiz MuhaMMed
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e salât et!
Rahmetini ihsân eyle!
Peygamberler içinde Efendimiz MuhaMMed
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e salât et!
Rahmetini ihsân eyle!
Resûller içinde Efendimiz MuhaMMed
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e salât et!
Rahmetini ihsân eyle!
Hesab ve karar gününe kadar yüce toplanma yerinde
(mele'i-a'lâ içinde),
her vakit ve her zamanda
Efendimiz MuhaMMed
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e salât-ü-selâm eyle!


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim


ZEVK 6928

BENLik BATağına NASıL da ->DALdı İnsÂNLar
ETTiğini YEDi HEM de.. ->İÇİNde KALdı İnsÂNLar
KÛN feyeKÛN İŞin BAŞı.. OLsun!. OLmasın!. sAVaşı
hER NEFes ÖLdü DİRİLdi.. ->BEŞiKte SALdı İnsÂNLar!.


30.07.15 13:37
aksaray..hcrvegökhan..
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

وَعِندَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لاَ يَعْلَمُهَا إِلاَّ هُوَ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ وَمَا تَسْقُطُ مِن وَرَقَةٍ إِلاَّ يَعْلَمُهَا وَلاَ حَبَّةٍ فِي ظُلُمَاتِ الأَرْضِ وَلاَ رَطْبٍ وَلاَ يَابِسٍ إِلاَّ فِي كِتَابٍ مُّبِينٍ

"Ve indehu mefâtihu’l- gaybi lâ ya’lemuhâ illâ huve, ve ya’lemu mâ fî’l- berri ve’l- bahr (bahri), ve mâ teskutu min varakatin illâ ya’lemuhâ ve lâ habbetin fî zulumâti’l- ardı ve lâ ratbin ve lâ yâbisin illâ fî kitâbin mubîn (mubînin).: Ve gaybın anahtarları, O'nun yanındadır. Onu O’ndan başkası bilmez. Ve denizde ve karada ne varsa bilir. O bilmeksizin, bir yaprak dahi düşmez. Yerin karanlıkları içinde hiçbir yaş ve kuru bir dane yoktur ki, “Kitab-ı Mübîn”de bulunmasın.” (En’âm 6/59)

AŞK DAĞIn AŞarkEN İNsAN
YAŞA!.nAN DELi DUYgUdur!.
-->ÖLÜMe KOŞarkEN İNsAN
>ÖZündEN COŞarkEN İNsAN
ASLın>fASLı ->DAMLA SUdur!.


ZEVK 8073

->İNsANoğLun ->AKIL BAĞı ->EŞy ->OLay ->ZamAN ve ->ZAN
Çık Çık Bitmez ->HaYyat DAĞı ->“OLsun!. OLMasın!.”La ->OL-ÂN

SONra ->SON NEFes TÜkENir
“YAŞıYORdu ->ÖLdü!.” dENir

OYsa ->hER NEFES ->“ÖL!.->DİRiL!.” ->KaDER dENiLEN YAŞAnAN!.


02.04.17.. 13:46
brsbrss..tktktrstkkdhaYyatt..


KüLLî ŞEYye EL KADîR HAKk
Es SELÂMu ->Es SABîR HAKk
“ENALLAH”ın ->NaHNu SIRRı
->EL LatîFu ->EL HABîR HAKk!.

AKLen ->NAKLeN-i ->KÂiNÂt
AYNı NOKTa ->BAŞı<->SONu
ENÂ>EL HAYy.. NAHNu>HAYat
->“GÜNEŞ”-in ->“IŞIK” OYUNu!.

..celle celâlihu…



Resim

ASLın>fASLı ->DAMLA SUdur!.:
KüLLî ŞEYye EL KADîR HAKk!.:
BiR DAMLacık SU”yun >fASLı.:


أَوَلَمْ يَرَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَنَّ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ كَانَتَا رَتْقًا فَفَتَقْنَاهُمَا وَجَعَلْنَا مِنَ الْمَاء كُلَّ شَيْءٍ حَيٍّ أَفَلَا يُؤْمِنُونَ
Resim---E ve lem yerellezîne keferû enne’s- semâvâti ve’l- arda kânetâ retkan fe fetaknâhuma, ve cealnâ mine’l- mâi kulle şey’in hayy (hayyin), e fe lâ yu’minûn (yu’minûne): O kâfir olanlar, görmediler mi ki, göklerle yer bitişik bir halde iken biz onları ayırdık. Hayatı olan her şeyi sudan yarattık. Hâlâ inanmıyorlar mı?”
(Enbiyâ, 21/30)

وَاللَّهُ خَلَقَ كُلَّ دَابَّةٍ مِن مَّاء فَمِنْهُم مَّن يَمْشِي عَلَى بَطْنِهِ وَمِنْهُم مَّن يَمْشِي عَلَى رِجْلَيْنِ وَمِنْهُم مَّن يَمْشِي عَلَى أَرْبَعٍ يَخْلُقُ اللَّهُ مَا يَشَاء إِنَّ اللَّهَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
Resim---Vallâhu halaka kulle dâbbetin min mâin, fe minhum men yemşî alâ batnih (batnihi) ve minhum men yemşî alâ ricleyn (ricleyni) ve minhum men yemşî alâ erba’(erbain), yahlukullâhu mâ yeşâu, innellâhe alâ kulli şey’in kadîr (kadîrun): Allah, her canlıyı sudan yarattı. İşte bunlardan kimi karnı üstünde sürünür, kimi iki ayağı üstünde yürür, kimi dört ayağı üstünde yürür... Allah dilediğini yaratır; şüphesiz Allah her şeye kadirdir.”
(Nur, 24/45)

Resim

“ENALLAH”ın ->NaHNu SIRRı.:
ENALLAH.: BEN..ZÂTuLLAH..
NahNu.: BİZ.. SıfatuLLAH...


Habli’L- Verîd AKRABAmız.:
ŞÂHDAMARımdan da AKRABa ->RABBım (MeRKEZde):

وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Resim---“Ve lekad halakne'l- insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh (nefsuhu), ve nahnu AKREBu ileyhi min HABLİ'L- VERÎDi : Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona şahdamarından daha YAKINız.” (Kaf 50/16)


ve ALLAHu zü’L- CeLÂL’im ->“EnALLAH!. (MUHİTte)”:

إِنَّنِي أَنَا اللَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا أَنَا فَاعْبُدْنِي وَأَقِمِ الصَّلَاةَ لِذِكْرِي
Resim---“İnnenî enallâhu lâ ilâhe illâ ene fa’budnî ve ekımi’s- salâte li zikrî: Muhakkak ki BEN, YALNIZCA BEN ALLAH'ım. BENden başka EL İLÂH yoktur. BANA kulluk et; BENi anmak için namaz kıl!.” (TâHâ 20/14)


NahNu.: BİZ.. SıfatuLLAH.. Kur'ÂN-ı Kerîmde 14 âyette Buyrulur..

وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
Resim---"Ve lekad halaknâ’l- insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuhu, ve nahnu akrabu ileyhi min habli’l- verîd (verîdi).: Ve andolsun ki insanı Biz yarattık. Ve nefsinin ona ne vesveseler vereceğini biliriz. Ve Biz, ona şah damarından daha yakınız.” (Kaf 50/16)

إِنَّا نَحْنُ نُحْيِي وَنُمِيتُ وَإِلَيْنَا الْمَصِيرُ
Resim---"İnnâ nahnu nuhyî ve numîtu ve ileynâ’l- masîru.: Muhakkak ki Biz; Biz diriltiriz ve Biz öldürürüz. Ve dönüş Bize’dir.” (Kaf 50/43)

نَحْنُ أَعْلَمُ بِمَا يَقُولُونَ وَمَا أَنتَ عَلَيْهِم بِجَبَّارٍ فَذَكِّرْ بِالْقُرْآنِ مَن يَخَافُ وَعِيدِ

Resim---"Nahnu a’lemu bi mâ yekûlûne ve mâ ente aleyhim bi cebbârin fe zekkir bi’l- kur’âni men yehâfu vaîdi.: Onların ne söylediklerini, en iyi Biz biliriz. Ve sen onların üzerine, cabbar (zorlayıcı) değilsin. Öyleyse Benim vaadimden (vaadettiğim cezadan, azaptan) korkanları Kur’ân ile ikaz et.” (Kaf 50/45)

وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنكُمْ وَلَكِن لَّا تُبْصِرُونَ

Resim---"Ve nahnu akrabu ileyhi minkum ve lâkin lâ tubsirûn (tubsirûne).: Ve Biz, ona sizden daha yakınız fakat siz görmezsiniz.” (Vâkıa 85)

إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا عَلَيْكَ الْقُرْآنَ تَنزِيلًا

Resim---"İnnâ nahnu nezzelnâ aleyke’l- kur’âne tenzîlâ (tenzîlen).: Muhakkak ki Biz, Biz sana Kur’ân’ı, tenzil ederek (âyet âyet) indirdik.” (İnsân 76/23)

نَحْنُ خَلَقْنَاهُمْ وَشَدَدْنَا أَسْرَهُمْ وَإِذَا شِئْنَا بَدَّلْنَا أَمْثَالَهُمْ تَبْدِيلًا

Resim---"Nahnu halaknâhum ve şedednâ esrahum, ve izâ şi’nâ beddelnâ emsâlehum tebdîlâ (tebdîlen).: Onları biz yarattık ve bağlarını sımsıkı bağladık. Dilediğimiz zaman da onları benzerleriyle değiştiririz.” (İnsân 76/28)


OYsa ->hER NEFES ->“ÖL!. ->DİRiL!.”
->KaDER dENiLEN YAŞAnAN!.:


Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem!: “Mutü kable en temutü: ÖLmeden ÖNce ÖLünüz!” buyurmuştur.
(Aclunî, Keşfü’l-Hâfâ II-291-2669)

فَالِقُ الإِصْبَاحِ وَجَعَلَ اللَّيْلَ سَكَنًا وَالشَّمْسَ وَالْقَمَرَ حُسْبَانًا ذَلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ

Resim---"Fâliku’l- ısbâh (ısbâhı), ve ceale’l- leyle sekenen ve’ş- şemse ve’l- kamere husbânâ (husbânen), zâlike takdîru’l- azîzi’l- alîm (alîmi).: Sabahı (fecr vaktini) yarıp çıkarandır. Ve geceyi dinlenme (sukûn) vakti ve güneşi ve ayı (hareketlerini çok ince hesaplarla dizayn ederek) zamanı hesaplama ünitesi (hesap vasıtası) kıldı. İşte bu, azîz ve alîm olanın (Allah’ın) takdiridir.” (En’âm 6/96)

الَّذِي لَهُ مُلْكُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَلَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُن لَّهُ شَرِيكٌ فِي الْمُلْكِ وَخَلَقَ كُلَّ شَيْءٍ فَقَدَّرَهُ تَقْدِيرًا

Resim---"Ellezî lehu mulku’s- semâvâti ve’l- ardı ve lem yettehız veleden ve lem yekûn lehu şerîkun fî’l- mulki ve halaka kulle şey’in fe kadderahu takdîrâ (takdîren).: O (Allah) ki; göklerin ve yeryüzünün mülkü, O’nundur. Ve O, çocuk edinmemiştir. Mülkte, O’nun şeriki (ortağı) olmamıştır. Ve herşeyi, O yarattı sonra da onların kaderini takdir etti.” (Furkân 25/2)

Resim

El Hakku:
Resim
El Hayy:
Resim
El Kâdiru:
Resim

El Kadîru:
Resim
El Habîru:
Resim
El Latîfü:
Resim
Es Selâmü:
Resim

Es Sabûru:

Resim

Resim


DÜNYÂn ->ÂHiRetin ve >DİN
HİÇten
->HEPe.. HEPten->HİÇe
NAKLen
->ESFELin<->İLLiYyiN
İÇten
->DIŞa.. ->DIŞtan ->İÇe..



MuhaMMedi MuHABBEtLerimİZLe!....

Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

ResimsEN<=>bEN!.

HASsret NE ki!
->HÂdi >DE ki!
KıZıL KORmuşş
->PEki!. >PEki!.

ZEVK 8122

GÜNEŞ DOĞar ->KaMER OLur!. ->GECE GİRer ->GÜNDÜZüme!
->ENGEL OLur ->KARLı DAĞLar!. ->İNİŞ<->ÇIKIşı ->DÜZüme!
bEN GURBet ELi TANIRım!
hER SESi YÂRim SANIRım!
“BAKmasın bİr dAHa!.” DEmiş ->NAZLı YÂRim ->“GÜL YÜZüme!.


30.04.17 11:56
brsbrsmm..tktktrstkkmdecâncÂnÂn..


SENi ANARım NEFes NEFes
->BURAsı BURSA’da YÂRim
CÂN KUŞuma>KANLı KAFes
HASsretin DURsa da YÂRim!.


Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

MESNEDimİZ ->RESÛLuLLAH
MESNEDi-dir ->KELÂMuLLAH
ENÂ>ALLAH ->NAHNUsu BİZ
GÜNEŞ->IŞIK ->ŞE’ÂNuLLAH!.

ZEVK 8230

MuhaMMedî MüSLümÂN OL!.>HAYye ALe’s- SALÂHı YAŞA!
MuhaMMedî Mü’MiN OL da!. ->HAYye ALe’L- FELÂHı YAŞA!
TESLİMiYyette İSLÂH OLup
İSTİKÂMette ->İFLÂH OLup
NÛRUN ALÂ NÛR ->AŞKuLLAH ->MEŞKi RASÛLuLLAHı YAŞA!.


28.06.17 17:24
brsbrsmm..NALBANTOĞLUCÂMİSİİkindinamazı..


->YÜReğimde ->AŞK EZÂNı
->MEŞK-i MuhaMMed Mi’zÂNı
CEMMü’L- CEM’de CÂNda CÂNÂN
->EDEB->İLiM ->İRFÂN->İZ’ÂNı!.


Resim


اللَّهُ نُورُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ مَثَلُ نُورِهِ كَمِشْكَاةٍ فِيهَا مِصْبَاحٌ الْمِصْبَاحُ فِي زُجَاجَةٍ الزُّجَاجَةُ كَأَنَّهَا كَوْكَبٌ دُرِّيٌّ يُوقَدُ مِن شَجَرَةٍ مُّبَارَكَةٍ زَيْتُونِةٍ لَّا شَرْقِيَّةٍ وَلَا غَرْبِيَّةٍ يَكَادُ زَيْتُهَا يُضِيءُ وَلَوْ لَمْ تَمْسَسْهُ نَارٌ نُّورٌ عَلَى نُورٍ يَهْدِي اللَّهُ لِنُورِهِ مَن يَشَاء وَيَضْرِبُ اللَّهُ الْأَمْثَالَ لِلنَّاسِ وَاللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ
Resim---ALLÂHU NÛRU’S- SEMÂVÂTİ ve’l- ARD (ardı), meselu nûrihî ke mişkâtin fîhâ mısbâh (mısbâhun), el mısbâhu fî zucâceh (zucâcetin), ez zucâcetu ke ennehâ kevkebun durrîyyun, yûkadu min şeceratin mubâraketin zeytûnetin lâ şarkîyetin ve lâ garbiyyetin, yekâdu zeytuhâ yudîu ve lev lem temseshu nâr (nârun), NÛRUN ALÂ NÛR (nûrin), yehdîllâhu li nûrihî men yeşâu, ve yadribullâhul emsâle lin nâs (nâsi), vallâhu bi kulli şey’in alîm (alîmun).: ALLAH, GÖKLERİN VE YERİN NÛRUDUR. O'nun nurunun misali, içinde çerağ bulunan bir kandil gibidir; çerağ bir sırça içerisindedir; sırça, sanki incimsi bir yıldızdır ki, doğuya da, batıya da ait olmayan kutlu bir zeytin ağacından yakılır; (bu öyle bir ağaç ki) neredeyse ateş ona dokunmasa da yağı ışık verir. (Bu,) Nur üstüne nurdur. Allah, kimi dilerse onu kendi nuruna yöneltip iletir. Allah insanlar için örnekler verir. Allah, her şeyi bilendir.” (Nûr 24/35)



->YÜReğimde ->AŞK EZÂNı

EzÂN, kelime anlamım olarak bildirmek, duyurmak, çağrıda bulunmak, ilân etmek anlamlarında kullanılır. EzÂN, dini bir terim olarak, İslam dininde namaz vaktinin geldiğini insanlara bildirmek için belli sözlerle yapılan çağrıya verilen isimdir.
İlk EzÂN 622 yılında BiLÂL-i HaBeŞî radiyallahu anhu tarafından sabah namazında, yüksekçe bir evin damında okundu.
EzÂN farz olan namazlar için okunur. Câmide okunan EzÂN duyuluyorsa evlerde kılınacak namaz için ayrıca EzÂN okunmaz. EzÂNın duyulmadığı uzak bir mesafede veya yerleşim merkezleri dışında bulunanlar da EzÂN okurlar. Cenâze namazı ile vitir, bayram, teravih, yağmur duâsı namazı ve farz-ı ayın olmayan diğer namazlar için EzÂN okunmaz.



EzÂNın SÖZLeri ve ANLAMı:


ALLAH-ü Ekber: ALLAH en büyüktür.. (4 kere)

Eşhedü en Lâ iLâhe İLLALLAH: ŞâhidLik ederim ki ALLAH'tan başka El İLÂH yoktur.. (2 kere)

Eşhedü enne MuhaMMeden RasûLuLLAH: ŞâhidLik ederim ki MuhaMMed ALLAH'ın eLçisidir.. (2 kere)

HAYye âLe's- SaLâh: Haydi namaza.. (2 kere)

HAYye âLe'L- FeLâh: Haydi kurtuluşa.. (2 kere)

Es SaLâtu hayrun mine'n- nevm: Namaz uykudan hayırlıdır. (2 kere sadece sabah EzÂN ında)

ALLAH-ü Ekber: ALLAH en büyüktür.. (2 kere)

Lâ iLâhe İLLALLAH: ALLAH'tan başka El İLÂH yoktur.. (1 kere)



Resim


EzÂNın bitiminden sonra Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'in öğrettiği ve şefâatine vesile olacağını haber verdiği EZÂN DUÂSI OKU!.nur..

Resim

Câbir radıyallahu anh'den rivâyet edildiğine göre: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Kim EzÂNı işittiği zaman: “Allahumme Rebbe hazihi'd da'veti't- tamme. Vesselati’l- kâimeti âti MuhaMMedeni’l- vesilete ve’l- fazilete ve’d- derecete’r- refîate. vebashu makamen Mahmudenillezi veadteh. İnneke lâ tühlifü'l- mîâd.: Ey şu eksiksiz-tam dâvetin ve kılınacak namazın RABBi ALLAHım! MuhaMMed'e vesîleyi ve fazîleti ve yüksek dereceyi ver. Onu, kendisine vaadettiğin Makâm-ı MahMûda ulaştır, şüphesiz ki SEN VÂDinden dönmezsin!.” diye duâ ederse, kıyamet gününde o kimseye şefâatim vâcib olur." buyurdu.
(Buhârî, Ezân 8, Tefsîru sûre (17), 11. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 37; Tirmizî, Mevâkît 43; Nesâî, Ezân 38; İbni Mâce, Ezân 4)

Sa'd İbni Ebî Vakkas radıyallahu anh'den rivâyet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Kim müezzini işittiği zaman: “Tek olan ve ortağı bulunmayan ALLAH'tan başka El İLÂH olmadığına, MuhaMMed'in O'nun kulu ve ResûLü olduğuna şâhidlik ederim. RABB olarak ALLAH'tan, ResûL olarak MuhaMMed'den, din olarak İsLÂM'dan razı oldum.” derse, o kimsenin günahları bağışlanır.." buyurdu.
(Müslim, Salât 13; Ayrıca bk. Tirmizî, Salât 42; Nesâî, Ezân 38; İbni Mâce, Ezân 4)



Resim

NALBANTOĞLU CÂMİİ

Nalbantoğlu Mahallesi Berhan Sokak Taşkapı Caddesi Osmangazi/Bursa..

Nalbantoğlu Mahallesi'nde bulunan bu câmi, II.Murad döneminde (salt. 1421-1451), 1429’da Nalbandbaşı tarafından mescid olarak yaptırılmıştır.
Nalband: Na'l- bend: Nal takan.. demektir..

NALBANTOĞLU’nun Yıldırım Bayezıd'ın Nalbandbaşısı olduğu savunulur. Mescid, 1777 yılında minber eklenerek câmiye dönüştürülmüştür. Vakfiyesinde Nakilbent olarak geçmektedir.
7,50 X 7,50 metre iç ölçülerinde olan câmide, 3,5 metre derinliğinde bir son cemaat yeri bulunur. Kalkan duvarlı câmilerdendir. Asıl ibâdet yeri kubbeyle, son cemaat yeri ortada beşik tonoz, yanlarda aynalı tonozlarla örtülüdür. Son cemaat yeri mermer korkuluk ve ahşab malzeme ile kapanmıştır. Küçük Bursa câmileri için tipik kapalı son cemaat yeri bulunan câminin duvarları tuğla ve kesme taşla örülmüştür. Câminin minâresi, Bursa'nın en güzel minârelerindendir. Yapıda, erken Osmanlı devri Bursa bölgesi küçük câmilerinin tipik süsleme proğramına uygun basit geometrik ve yazı türünde süslemelere rastlanır.
Birçok kez onarımdan geçen câmi son olarak 1957 yılında, Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu tarafından onarılarak ibâdete açılmıştır.


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim


KÜLLî Şey HAK>KuL İhvÂNim
->İŞine BAK -->KuL İhvÂNim
->RABBini ->VAKTini ->BİLip
>ZOR YAŞAMAK KuL İhvÂNim!.


ZEVK 6899


->bEN KADERin ->NE KALeMi!. NE Kâğıdı!. ->DEĞiLim YÂRr!
->YAZaN ->YAZıLAN DEĞiLim!. ->YAŞArım ->İŞim İNtiZÂRr!
ZITLarın ZeVKidir KULLuk
TAHTının FeVKidir KULLuk
“LÂ HUve İLLÂ HUu!” ->ALLAH!. Şe’ÂNda ->VÂHiDu’L- KAHHÂR!.


24.06.15 01:42
brsbrs..tktktrstkkmd..6.rmznn..


İNtiZÂRr: (Nazar. dan) Gözlemek. Ümidederek beklemek.

Resim

Yusebbihu Yaratışın MuhaMMedi Sancağı dalgalanıp durmaktadır Şimdi-Şu ÂNda Şehâdet Âleminde..

Zâten Cennet de Cehennemde yaşanıp durmkta şu iğreti Dünyada..

ALLAHu Zü’L- CeLÂL, Kur'ÂN-ı Kerîmden İnsan Nefsinin Hevâ ve Hevesinin istediklerinini öbür ÂLemde çok daha güzel ve ebedî olarak bildirip teşvik etmektedir..
Elbebette, Halis Muhlis Sıdddık ve Âdil MuhaMMedâ MeLÂMîler; CÂNda CÂNÂN, BİZ BİR-İZ, NaHNu NAZ-NiYÂZ KULLuğunu tıpkı IŞIĞInın GÜNEŞini BİLdiği gibi BİLir ve YAŞArlar da.. TüMM GEÇiş AŞamaları sonUÇu olan BizZÂt EK-BİR El VAHidu’l- KÂHHâr ALLAH celle celâlihu CEMÂLini peşin YAŞArlar İnşâe ALLAHu TeÂLÂ..

Şu Ândaki yazık olan hâşâ, şu ÂNın dışına çıkarılmış bir Yaratan RABB inancı, KÖRLük Hayalidir..
RABBu’l- ÂLemin SÖZnü Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem SESinden AKLen-NAKLen DUYUp-UYarsak;
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin Muhtaşem, Mubarek, Muazzam ve Mukaddes olan HAKkı ve HAYRı; BİLiş, BULuş, OLuş ve YAŞAyış Şûuru insanda neş’et etti mi, kök buldu mu ve vurdu mu Nur-u MuhaMMed’i getirir, gecesi gündüz olur, ceheNNemi ceNNet olur ki “İKİsi BİR TEVHİD olur, inkarı ikrara döner, ŞeytÂNı MüslümÂN olur, her Şey Küllî Bir Şey olur.. “ŞEY” İKİ-liktir.. Nur-u MiM dir.. zaman gelir zaman geçer, zamansızlık mekansızlık âleminde ALLAHu Zü’L- CeLÂL sorar ->“Kimin bu mülk?.” Cevâb veren yokkk!. Yalnızca ALLAHu Zü’L- CeLÂL kendi cevâb verir..


Resim ->EL VÂHiDu’L- KAHHÂR >ALLAH.:

..Vahdet-i UHuD ->Vahdet-i ŞüHÛD ->Vahdet-i SüCÛD ->Vahdet-i MevCÛD => Vahdet-i VüCÛD<= KaHHÂRRiyyet => Vahdet-i VüCÛD =>Vahdet-i MevCÛD ->Vahdet-i ŞüHÛD->->Vahdet-i SüCÛD ->Vahdet-i UHuD..

(LÂ diyen HerŞey/kes)..-> İLÂhe -> İLLâ => ALLAH <= TEVHÎD => ALLAH -> İLLÂ -> İLÂhe-> ..(LÂ diyen yok.. VAR OLan Vâhidu'l- Kahhâr ALLAH)

يَوْمَ هُم بَارِزُونَ لَا يَخْفَى عَلَى اللَّهِ مِنْهُمْ شَيْءٌ لِّمَنِ الْمُلْكُ الْيَوْمَ لِلَّهِ الْوَاحِدِ الْقَهَّارِ
Resim---''Yevme hum bârizûn(bârizûne) lâ yahfâ alâllâhi min hum şey’un, li menil mulku’l- yevm(yevme), lillâhi’l- vâhidi’l- kahhâr: O gün, orta yere çıkarlar. Onlardan hiçbir şey Allah'a karşı gizli kalmaz. (Allah sorar:) "Bugün mülk kimindir? Bir olan, Kahhar olan Allah'ındır."
(Mü’min 40/16)

Resim “LÂ Huve ->İLLâ HUu! ->O’ndan bAŞKa O YOKtur”un >ASLı!.:

هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلَامُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Resim---“Huvallâhullezî LÂ İLÂHE İLLÂ HUVE, el meliku’l- kuddûsu’s- selâmu’l- mû’minu’l- muheyminu’l- azîzu’l- cebbâru’l- mütekebbir (mutekebbiru), subhânallâhi ammâ yuşrikûn (yuşrikûne).: O Allah ki; O’NDAN BAŞKA İLÂH YOKtur, Melik’tir (hükümrandır), Kuddüs’tür (mukaddestir), Selâm’dır (selâmete erdirendir), Mü’mindir (emniyet verendir), Müheymin’dir (koruyup gözetendir), Azîz’dir (yücedir), Cabbar’dır (cebredendir), Mütekebbir’dir (pek büyük olandır). Allah, şirk koşulan şeylerden münezzehtir (uzaktır).”
(Haşr 59/23)


MâSİVÂ denen Küllî Şey ALLAH celle celâlihu NÛRu ve O’nundur..
İşte o zaman MuRaDuLLaH her ne ise, EMRuLLAH SüNNetuLLAH üzere Şe’ÂNuLLAHta hasıl olmuştur..


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

ŞEHîDLer DİRİdir BiLLAH
ŞEFÂati EL HAMDuLiLLAH
RABB’a ŞÂHiD ŞEHîD OLup
CÂN VERdiLer SEBİLİLLAH!.


ZEVK 8381

HAKk ONLLarı EZEL SEVmiş ->EBED SEVERmiş ŞEHîDLer
VATAN İÇin ->ALLAH İÇin ->CÂNLarın VERmiş ŞEHîDLer
ARŞ’a KANat VURUŞLarı
CENNetin CANLı KUŞLarı
HerKes ->ÖLÜMe KOŞarken -> MURADa ERmiş ŞEHîDLer!.


31.08.17 16:19
brsbrsm..pınabaşışehidliği..


Çok GENCecik YAŞLarında
ŞEHîD YAZmış TAŞLarında
->HERBİRi->KINALı KUZU
->ANNELeri ->BAŞLarında!.

ŞEHÂDet ŞEREF SEVeRim
->“ŞEFÂat ŞİFÂsı” DERim
GURBette GARiB İHVÂNim
HEPsi->BENim ŞEHîDLerim!.


Anadolumuzda eskiden beri gelen örfümüzdür ki, arefe günü mezârlarda geçmişlerimize Kur'ÂN-ı Kerîm okunur.
Burası BURSAda ben de, Pınarbaşı Şehidliğine gidip ziyâret ettim. Yavrularını gencecik yaşlarında toprağa şehid olarak saran anne babaların göz yaşlarına, Kur'ÂN-ı Kerîm ve duâlarına katıldım.. yerdekiler göktekiler BİZ BİR-İZ OLduk!..

Sonra ikindi namazına Boncukçu Doğan Dede’nin Alacahırka’sına yürüdüm..
Boncukçu Dede yoktu.. Soracak kimse de yoktu.. Gurbet ve Garibliği bir daha Özümsedim ÖZümde ve gözlerimde..


Resim

SAMEDdir>SIRRın SÂMİsi
HAKkın ve HAYRın HÂMİsi
->ALLAH’a ->İKİndi SALLı
---->ALACA HIRKA CÂMİsi!.


ALaCaHıRKa CÂMisi.:

Alacahırka Mah. Köşk Cad. No:22, Muradiye, Osmangazi, Bursa.

Alaca Hırka semtinde, Köşk Caddesi üzerindeki Alaca Hırka Câmisinin kitâbesi bulunmadığından ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Ancak Hoca Yakub tarafından 1585’te İmamzâde Mahmud Çelebi tarafından da 1635 yılında onarılmıştır. Buna dayanılarak ve mimarî üslubu dikkate alınarak XIV. yüzyılın sonu veya XV. yüzyılın başlarında yapıldığı sanılmaktadır. Bu câminin Buhara’dan gelip Bursa fethine katılan erenlerden biri tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır.
Câmi moloz taş duvarlı olup, iki sıra kirpi saçakla duvarları sona ermektedir. Dikdörtgen planlı yapının üzeri ahşap kırma çatı ile örtülüdür. Mescidin doğusundaki minâre orijinal olup, sekizgen kaide üzerine yuvarlak gövdeli kesme taştan yapılmıştır. Câminin doğusundaki mezârlardan birisi de Hoca Yakub’a âittir..


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

AŞK MuKaDDes TÛVAsında
SEVDÂ -->HIRA YUVAsnda
->İhvÂNim>ELLerin AÇmış
->DÂİM DOST’un DUÂsında!.


ZEVK 2194

Yâ RABBımm!
celle celâlihu..

BEDENimiz TERBİYE Et!. ->“YÂSîN” ÂYeTiyLe RABBım!
NEFSimizi TEZKİYE Et!. ->“SAD”ın HİKMetiyLe RABBım!
KALBimizi TASFİYE Et!. -->“KAF”ın KUDRetiyLe RABBım!
RÛHumuzu TECLİYE Et!. ->“NÛN”un VAHDetiyLe RABBım!


22.07.02 13:00
B O L U..



Resim

TERBİYE: Allah'ın emirlerine itaat ederek ruhen ve cismen yükselmeye ve yükseltmeye çalışmak. Kemale ermeğe, nizam ve emirleri dinlemeğe çalışmak. Allah rızası yolunda gitmeyi öğrenmek.
TEZKİYE: Temizlemek. Hâlis muhlis kılmak. Tamamlamak.
TASFİYE: Saflaştırmak. Rafine etmek. Olduğundan daha temiz bir hâle getirmek.
TECLİYE: (Cilâ. dan) Cilâlamak, cilâ vermek. Aşikâre etmek, açıklamak. Ruşen etmek, parlatmak.

يس
Resim---"Yâ sîn.: Yâ, Sîn.” (YâSîN 36/1)

ص وَالْقُرْآنِ ذِي الذِّكْرِ
Resim---"Sâd, ve’l- kur’âni zî’z- zikr (zikri).: Sâd, zikrin sahibi Kur’ÂN’a andolsun.” (Sâd 38/1)

ق وَالْقُرْآنِ الْمَجِيدِ
Resim---"Kâf ve’l- kur’âni’l- mecîd (mecîdi).: Kâf. Mecîd (şerefli) Kur’ân’a andolsun.” (Kaf 50/1)

ن وَالْقَلَمِ وَمَا يَسْطُرُونَ
Resim---"Nûn ve’l- kalemi ve mâ yesturûn (yesturûne).: Nûn. Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun!” (Kalem 68/1)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

Habar Yok ZüLf-ü LEYyLÂdan
MecNÛN SIKıLdı ->SEVDÂdan
=>İKİ YÜZLÜLer ==>YAŞAsın
ÇIKıp=>GİdeLim=>DÜNYÂdan!.


ZEVK 5484

Bir Avuç Çamur Suyumuz Sıkıp GideLim İhvânim
Cevr-i Cihân Çark-ı ÇiLe ->Çıkıp GideLim İhvânim
Bir NefesLik AT-Eşimiz>Bir NefesLe SöndüreLimm
YaLan DÜN-Ya Hânemizi =>Yıkıp GideLim İhvânim!..


08.07.13 01:08
brsbrs..tktktrstkmz…
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

YEDi RENgin ASLı AK-tır
SİMSİYAHı YUTan PÂK-tır
HAKk’a KULLuk İŞin ->ASLı
MuhaMMedî FULku OLmaktır!.


ZEVK 8819

KÛN =>KUDRetuLLAH EMRidir.. =>ÂLEM =>feyeKÛN OYUNu
GEÇmiş GELecek =>ŞE’ÂNda.. =>TEK-BİR NOKta BAŞı SONu
Her CÂN Bir ZuHÛR ZİNCİRi
=>TEVHiD TECELLîsi =>DİRi
DİRİden DİRİye =>BİZ BİR-İZ.. =>EL HAYy FULKi’L- MEŞHÛNu..


25.04.18 22:50
brsbrsm.. tktktrstkkmdylnzLıkk..


Resim

Yâ Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem!.

RaHMetenli’l- ÂLeMînsin!. Ezel-Ebed Pür Sefâsın!
HAKK’ın HaBiBuLLaHı-sın!. AŞKın ASLı Mustafâsın!.

RaHMetenli’l- ÂLeMînsin!. RIZAsın Resûlullahsın!
HaBiBî HaBBen HaZıRda!. HuZuRda Habibullahsın!.


وَآيَةٌ لَّهُمْ أَنَّا حَمَلْنَا ذُرِّيَّتَهُمْ فِي الْفُلْكِ الْمَشْحُونِ
Resim ---'' "Ve âyetun lehum ennâ hamelnâ zurriyyetehum fî’l- fulki’l- meşhûn (meşhûni).: Ve onların zürriyetlerini/nesillerini dopdolu gemilerde taşımamız onlar için bir âyettir.” (YâSîn 36/41)

Feleke: Yuvarlaklaşmak.
El feleke: Kız memesi.
El fulku: Fülk, Gemi, sandal, kayık. Filika.
El Felek: Kendisinde Yıldızler dönen gök. Gök, gök katı, devir. Tâli', baht. Büyük ve dâirevi olan şey. Her gök seyyâresinin gezdiği âlem..


CÂNGÜLümm!. Onlar için bir delil-görüp-yaşayıp durdukları âyet-delil var ki hepisi bu işlemden geçerler.
Biz onların zürriyetlerini-hayy zincirlerini şahâne gemilerle taşıtıp gelemekteyiz.
Fulki’l- Meşhun: Dopdolu Şahâne Gemi..

1-) İşte bu gemi, hamile bir kadın RAHMidir.
SORduğun “Âb-ı Hayat Kuyusu”dur aynı zamanda bence-sence..
Erkekten, Nuh Tufanı içine atılan Hayy CÂN-larından ki, sperm, kim bir fülike yakalarsa HAYyata çıkmaktadır..

2-) ERkek Tohumu da “Fulki’l- Meşhun”dur ki, DİRİden DİRİye yüklenen bir HAYy ZİNCİRidir bu. EL ELe EL YEDuLLAHa.. Kim ERginliğe ERerse YÜKünü İNdirmekte. Onlar yola devam etmekte.. Ötekiler kısa devre..
Yâni, siz şimdi kıyametteki torununuzun NİNE-sisiniz..

NE ÂLem değil mi SEVgili CÂNÂNımız..
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

İŞin ASLın ANLA ÂŞık
ASLın fASLın ANLA ÂŞık
VAKtini BİL RABBını BİL
fASLın hASLın ANLA ÂŞık!.


ZEVK 8843

ANALar =>BABA =>HALALar =>TEYZELer =>AMCa=>DAYILar
=>TEK “1” =>ANA =>ASAL SAYı.. =>GERisi=>Rakam SAYıLar
>ŞEHÂDet=>Her ÂN ŞÂMİLdir
=>İNSÂN =>İNSÂN-ı KÂMİLdir
“KÂMİL=>İLK SÖZÜne HÂMİLdir” =>SÖZümü ANLA!maz AYILar!.


13.05.18 17:10
brsbrsm..tktktrastkkmdebircÂNnn..


ASL.: Zât-Sıfat.
fASL.: Esmâ-misâl.
hASL.: Eşyâ-OLay..
KÂMİL.: (Kemâlden) Bütün, tam, olgun, eksiksiz, kemalde olan, kusursuz. Kemal ve fazilet sâhibi. Resul-i Ekrem aleyhisselâm'ın da bir vasfıdır.
HÂMİL.: (Hâmile) Yüklü yüklenmiş. Gebe. Taşıyan, götüren. Hâiz. Mâlik, sahib..
ŞÂMİL.: Çevreleyen, içine alan, ihtivâ eden, kaplayan. Çok şeye birden örtü ve zarf olan..


Resim =>İNSÂN =>İNSÂN-ı KÂMİLdir.:

“İnsân”ı Resim İNSÂN Resim İNSÂN EDEr!.
Münir DERMÂN kaddesallahu sırrahu..


Resim KÂMİL =>İLK SÖZÜne HÂMİLdir.:

وَإِذْ أَخَذَ رَبُّكَ مِن بَنِي آدَمَ مِن ظُهُورِهِمْ ذُرِّيَّتَهُمْ وَأَشْهَدَهُمْ عَلَى أَنفُسِهِمْ أَلَسْتَ بِرَبِّكُمْ قَالُواْ بَلَى شَهِدْنَا أَن تَقُولُواْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّا كُنَّا عَنْ هَذَا غَافِلِينَ
Resim---"Ve iz ehaze rabbüke mim beni ademe min zuhurihim zürriyyetehüm ve eşhedehüm ala enfüsihim elestü bi rabbiküm kalu belâ şehidnâ en tekulu yevme'l- kiyameti inna künna an haza ğafilin : Kıyâmet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Âdem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şâhid tuttu ve dedi ki: Ben sizin RABBiniz değil miyim? (Onlar da): "Evet (buna) şâhid olduk" dediler.(A’raf 7/172)

Resim=>SÖZümü ANLA!maz AYILar!.:

Hayavanları hep çok sevmişmdir. Ayıları da.. Boz ayısı, kahve renklisi ve de siyahını da..
Ayılar, tipik bir dünyaperest insan içgüdü örneğidir.
Sokaklar dolusu pençeleri ve dişleri dışarda; egoist, saldırgan, anlayışsız insancıklar dolaşıpdururlar gece gündüz durmadan!.
Tıpkı, Ayılar için olan atalar sözümüzdeki gibi.. İşleri güçleri, dünya için canavarca savaşmaktır..


“Ayının kırk masalı (türküsü) varmış kırkı da ahlat üstüne!.
(ata sözü)

Ahlat.: Yabani dağ armudu..


Bir de her türlü kötülüğü gördüğünü halde, o kimselerden menfaatı varsa dümen suyuna kapılır.
Sonra da döner:

“Köprüden geçinceye kadar ayıya dayı derim!." der..

ResimAYıı!.
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

Bir MERAL MELer KEŞiŞte
>YÜReğim DELer KEŞiŞte
DUMANım GÖĞe SAVURur
KÜLLerim ELer =>KEŞiŞte!.


ZEVK 8934

=>AYAKLarın SÖZün Tutmaz BOŞa ÇIKan ÇAĞRın VAR ya
=>DİŞ AĞRIsı GiBi=>GİZLi =>ANLAtıLmaz AĞRın VAR ya
SESsiz ISsız YAPaYALNIz
KULakLarın HIRLı-HIRsız
=>BELki =>Bir ÇİĞAN Müziği =>BELki =>ACILı Bir ARYa!.

11.07.18 03:25
brsbrsm..mAHşerinmAKsemYOkuşuu..


AKLımı=>HAKk ARŞI-sına
AÇAR Giderim =>GÖKLere
EL SALLAr ARZ çARŞI-sına
UÇAR Giderim =>GÖKLere!.


Resim YAŞA!. ve YAZ!.

ÇİĞAN Müziği.: Çingenelerin geliştirdikleri ve yaylı sazlarla çalınan, çok hareketli Macar halk müziği.


ARYa.: Bir opera yapıtında, solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, genellikle kendi içinde bütünlüğü olan şarkı.
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim BİZBİR-İZ!.

HeR SEBEBin =>SONUCu VaR
HeR SONUC MUHtaç=>SEBEBe
RAHîM TARLASI-nda =>KaRaR
HeR TOHUM =>HAYyata GEBe!.


ZEVK 9250

ANNEye AÇıLan =>AĞIZ =>BEDEN-NEFiS-KALB-RÛH GiBi
=>MEŞK-i MUHABBEt MAHŞERi =>ELEST-in BELÂsı>SEVgi
SEVgi SIRRı ÖZden ÖZde
BAKtığını>GÖREN GÖZde
SEBEB-SONuÇ SON NEFESte!. SEVen<->SEViLen=>SEVgiLi!.


18.05.19 03:12.
brsbrsm..tktktrstkkmdbirÂNnn..


Resim

BEDEN-NEFiS-KALB-RÛH UNSUR
SIRR>HAFî>AHFÂ>SÂFi>AKDES
=>MUHAMMEDî =>ŞÛUR ve NÛR
=>YAŞAnıLan =>NEFES=>NEFES!.


Resim


AŞKta AŞKtan AŞKa AŞKLa!..


MuhaMMedi MuHABBEtLerimLe!....

Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

BİZ BİR-İZ NAHNu RÜYÂsın
DAMLa DÜŞün DENiZ YORdu
NERDEdir MECNÛN LEYLÂsın
DENiZ=>SENi>BANA SORdu!.


ZEVK 9313


TEk BiR DAMLAydık İKİmiz =>DENiZ KISKANırdı BİZi
GÜNEŞLe =>GÖLGEsi GiBi =>“BİZ BİR-İZ”de>İKİMİZi
TEKe TEK KALdım GÜZELim
DERYÂya DALdım GÜZELim
BALIKESiR =>BURHANİYe =>AYAğım=>GÖRdü DENİZi!.


17.07.19 18:19
burhaniye..emrahsnzynbelff..


Resim YAŞA!. ve YAZ!.

bEN>DENiZi ÇOkk SEVERdim
DALga DALga=>KIPıR KIPıR!.
>DENiZ bENim CÂNıM DERdim
DOKUNsam=>CÂNım ÇIRPIŞıR!.


Resim

AŞKta AŞKtan AŞKa AŞKLa!..


MuhaMMedi MuHABBEtLerimLe!....

Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BU GÜNÜN ZEVKİ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

İSLÂM FIRINImız ===>BAtı,
=>YAVRUmuza YIKtıRıYOR!.
BaBa =>ÇoCuğun KIRk Katı,
MODA>CÂNdan BIKtıRıYOR!.


ZEVK 9690

EDEB-İLİM =>MUHAMMEDî ŞERiAt ŞUÛRu OLmazsa,
=>İRADEsi =>MUHAMMEDî TARikAt NÛRu OLmazsa,
ANA-BABA-DEVLEt NERde?
NESLİMİZe HİZMEt NERde?
İŞTİRAkta=>MUHAMMEDî HAKikAt ONÛRu OLmazsa!.


16.07.2020 07:16
Brsbrsam..tktktrstkkmdbirÂNnn..


=>KASAya TIKILan MİLLEt,
>CÂN SUyu SIKILan MİLLEt,
=>ÇOCUKLarınca=->YIKILır,
=>KÜLTÜRü YIKILan MİLLEt!.
KUL İHVÂNİm =>İŞte ZiLLEt!.
Resim
Cevapla

“►Kul ihvâni ZEVKleri◄” sayfasına dön