BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mübarek Günlerimizde birbirimizi hatırlayalım.
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Gul »

.............
Berât-ı Rasûl Alıp da
ben liğim Taşa ÇALıp da
Resim -SİVÂdan BoŞALıp da
VECD_ile DOLmaya GELdim DOST!..
(Kul İhvâni 11. Defter'den)
.............



Bugün insanların yüzüne baktıkça hep Amentü Duasını okumak istedim... Berât Kandilimiz mübarek olsun inşallah. Sevgiyle,

Es Selâm


آمَنْتُ بِاللهِ وَ مَلاَئِكَتِهِ وَ كُتُبِهِ وَ رُسُلِهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَبِالْقَدَرِ خَيْرِهِ وَ شَرِّهِ مِنَ اللهُ تَعَالَى وَالْبَعْثُ بَعْدَ الْمَوْتِ حَقّ ٌ اَشْهَدُ اَنْ لآ اِلَهَ اِلاَ للهُ وَ اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّداً عَبْدُهُ وَ رَسُولُهُ

Resim

Kul İhvâni Hocamızın Beraet Gecesini anlatan o güzel yazısından bir hadisi şerif ve bir dua inşallah:

Âlemlere Rahmet olan o Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin Beraet Gecesindeki DUÂsına pâk yüreğinde iştirak edelim inşae ALLAH!:
“Eûzu bi-afvike min ikâbike ve eûzu bi-ridâke min sahatike ve eûzu bike minke celle vechuke lâ-uhsî senâen aleyke ente kemâ esneyte alâ nefsike. : ALLAHım! RABBi cezandan affına sığınırım gazâbından rızâna sığınırım senden sana sığınırım Zâtın yücedir seni övmek için kelime bulamıyorum Sen kendini övdüğün gibisin.”
Resim
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen gullale »

Resim

Şa'ban ayının 15. gecesi hakkında sahih hadisler:

Ebû Mûsâ el-Eş'ari Radiyallâhu Anhu şöyle dedi:

Rasûlullah Sallallâhu Aleyhi ve Sellem:

Şüphesiz ALLAHu Teâlâ Şaban ayının onbeşinci gecesi (kullarına) bakar ve yarattıklarından hepsini mağfiret eder. Yalnız kendisine şirk koşanı ve düşmanlık eden, kin ve husûmet besleyene mağfiret etmezbuyurdu.

İbni Mace 1390

Gul yazdı:.............
Berât-ı Rasûl Alıp da
ben liğim Taşa ÇALıp da
Resim -SİVÂdan BoŞALıp da
VECD_ile DOLmaya GELdim DOST!..
(Kul İhvâni 11. Defter'den)
.............



Bugün insanların yüzüne baktıkça hep Amentü Duasını okumak istedim... Berât Kandilimiz mübarek olsun inşallah. Sevgiyle,

Es Selâm


آمَنْتُ بِاللهِ وَ مَلاَئِكَتِهِ وَ كُتُبِهِ وَ رُسُلِهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَبِالْقَدَرِ خَيْرِهِ وَ شَرِّهِ مِنَ اللهُ تَعَالَى وَالْبَعْثُ بَعْدَ الْمَوْتِ حَقّ ٌ اَشْهَدُ اَنْ لآ اِلَهَ اِلاَ للهُ وَ اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّداً عَبْدُهُ وَ رَسُولُهُ

Resim

Kul İhvâni Hocamızın Beraet Gecesini anlatan o güzel yazısından bir hadisi şerif ve bir dua inşallah:

Âlemlere Rahmet olan o Rasûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem efendimizin Beraet Gecesindeki DUÂsına pâk yüreğinde iştirak edelim inşae ALLAH!:
“Eûzu bi-afvike min ikâbike ve eûzu bi-ridâke min sahatike ve eûzu bike minke celle vechuke lâ-uhsî senâen aleyke ente kemâ esneyte alâ nefsike. : ALLAHım! RABBim, cezandan affına sığınırım gazâbından rızâna sığınırım Senden Sana sığınırım Zâtın yücedir Seni övmek için kelime bulamıyorum Sen kendini övdüğün gibisin.”
Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

“ben” lik çÖLÜmde YiTiĞim!
LuTFunla TaLTİf et Yâ RABB!
KORKu –UMUDu -> BiTiĞim!
“kul AbduLLaTİf” et Yâ RABB!..


ZEVK 5455

BULut giBi SaVVruluyor -> diBi DELİk DUYygularım!
“UYAN”maya HaSSret KALdı ->diBİ DERin UYykularım!
Leyletu’l- BeRât -> Bereket ->HüRmetine MeDeD yâ RaBB!
“ŞeY-t-ÂN” ıma -> OYUNcağım!. Burnumda “ben”lik Yularım!..


23.06.13. 12:04
brsbrs..tktktrstkks…

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sizden her birinizin bir şeytanı vardır. Evet, benim de şeytanım var, fakat ALLAHu Teâlâ bana yardım etti ve şeytanım müslüman oldu, bana yalnız iyiliği emr eder!" buyurdu.
(İbn-i Mes'ud’dan; Müslim)

El Bâriu : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olumsuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında sâlih kullarını berî' kılan ALLAHu zu'l-CELÂL.


Resim---- Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

Resim---- Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı râzı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallâhu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)

El Berru : Ahdinde, iyilikte, hakta, hayırda mutlak sâdık olan ve yerine getiren ALLAHu zu'l-CELÂLi ve'l- İkrâm, lütuf ve ihsân vâ'dinde sâdık olan. Ni'metlerini herkese umûma bahşeden keremkâr olan. İyilik, güzellik ve hayr dileyen ve yerine getiren. Birrin ve bereketin yaratıcısı...
Mutlak birrin sâhibi, iyiliği sürekli sever, ahdine sâdık ve vefâkâr olan ALLAHu zu'l-CELÂL.


Berre : Sadık ve doğru olmak. İyilik ve ihsan etmek.
Bürru : Buğday.
İbrar : En iyiler, ihsan sahibi salihler.
Birr : İyilik, güzellik, hayr, bağış, ihsan.


EL-BERRÛ (celle celâluhu) ZEVKİ:

Üzmez-Üzülmez-Sever-Sevilir. Fedâkâr ve çilekeş âşıklardan olur. Her zaman, her yerde ve her hâlde; her şeye ve herkese iyilik eder. EBRÂR olur.


yâ RaBBeNâ!
“Be” Gecemizi ->
Muhammedî Şuûru BİLen
Muhammedî Nûru BULan
Muhammedî Sürûrda OLan
Muhammedî O-Nûru Fiilen YAŞAyAN Muhammedî Melâmilerin,
Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem'’in RIZ RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gece/Gündüzümüz kıl!..
İn şâe ALLAHu Teâlâ..


BİZi BENlikten Beri et Yâ BERR celle celâluhu!..


Allâhumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidinâ ve mevlânâ Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve rasûlike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...

Resimin şâe ALLAHu Teâlâ
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Gul »

Resim

Muhammed Nuru'l-Arabî kaddasallahu sırrahu'nun Salavâtül Kûbrâsı

Resim

أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا رَسُولَ اللّٰهِ
Resim--- Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Resûlallah
Sana olsun salât ve selâm, ey Allah'ın Resûlü!


اَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا حَبِيبَاللّٰه
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Habiballah
Sana olsun salât ve selâm, ey Allah'ın habîbi, sevgilisi!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا نَبِيَ اللّٰهِ
Resim--- Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Nebîyyallah
Sana olsun salât ve selâm, ey Allah'ın nebîsi!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا هَاشِمِيِّ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Haşemîyyî
Sana olsun salât ve selâm, ey soyu Hâşim!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا قُرَيْشِيِّ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Kureyşîyyî
Sana olsun salât ve selâm, ey kendi Kureyş'li!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا مَكِّيِّ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Mekkîyyî
Sana olsun salât ve selâm, ey doğan Mekke'de!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا مَدَنِيِّ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Medenîyyî
Sana olsun salât ve selâm, ey pak ruhu kabzolunan Medîne'de!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا مُصْطَفٰى
Resim--- Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Mustafâ
Sana olsun salât ve selâm, ey kendi güzîde adı Mustafâ!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا مُجْتَبٰى
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Müctebâ
Sana olsun salât ve selâm, ey seçilmiş olan, müctebâ!


اَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا مُذَكّٰى
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Müzekkâ
Sana olsun salât ve selâm, ey ilm-u ferâset sahibi, muzekkâ!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا مُعَلّٰى
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Muallâ
Sana olsun salât ve selâm, ey makamı yüceltilmiş, muallâ!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا مُحَمَّدُ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ MUHAMMED
Sana olsun salât ve selâm, ey bihakkın övdürülmüş, Muhammed!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا أَحْمَدُ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ AHMED
Sana olsun salât ve selâm, ey kendidir övgüye lâyık, Ahmed!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا بَاقِيَ الرَّحْمَةِ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Bâkiyyerrahmet
Sana olsun salât ve selâm, ey rahmetî verdirecek!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا شَافِعَ الاُمَّةِ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Şâfialümmet
Sana olsun salât ve selâm, ey ümmete şefâat edecek!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا خَاتَمَ النَّبِيِّنَ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Hatemennebîyyîn
Sana olsun salât ve selâm, ey nebilerin hâtimesi!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا سَيِّدَالْأوَّلِينَ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Seyyidelevvelîn
Sana olsun salât ve selâm, ey evvel olanların seyyidi!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا سَيِّدَ الآخِرِينَ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Seyyidelâhirîn
Sana olsun salât ve selâm, ey âhir olanların seyyidi!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا صَاحِبَ التّاَجِ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Sâhibettac
Sana olsun salât ve selâm, ey o tâcı giyecek!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا صَاحِبَ الْكَوْثَرِ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Sâhibelkevser
Sana olsun salât ve selâm, ey kevserin başına geçecek!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا صَاحِبَ النِّظَامِ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Sâhiben nizâm
Sana olsun salât ve selâm, ey gerçek düzenin sahibi olan!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا عَرَبِيِّ الْاُمِّيِّ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Arabiyyel Ümmüyyi
Sana olsun salât ve selâm, ey ümmî bir Arabî olan!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا خَاتَمَ الْمُرْسَلِينَ وَ النَّبِييِّنَ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Hatemel Mürselîn vennebîyyîn
Sana olsun salât ve selâm, ey resûllerin elçilerin hâtimesi!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا رَحْمَتً لِلْعَالَمِينَ
Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Rahmeten lil âlemîn
Sana olsun salât ve selâm, ey âlemlere rahmet…!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا هَادِيَ الْمُضِلِّينَ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ hâdiyel mudıllîn
Sana olsun salât ve selâm, ey delâlete düşenlere hidâyet…!


أَلصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَيْكَ يَا شَفِيعَ الْمُذْنِبِينَ
Resim---Esselâtü vesselâmü aleyke yâ Şefîal Müznibîn
Salât ve selâm sanadır, ey günahkârlara şefâatçi olan!

Resim
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُؤْمِنِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mü'minîn
Rabbim, sen salât ediver, Muhammed'e, efendisidir müminlerin
…
…
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُرْسَلِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidel mürselîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir resûllerin
…

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْعَالَمِينَ
Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil âlemîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir âlemlerin …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ عَابِدِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil abidîn
…
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ قَائِمِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil kâimîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir kıyâma duranların


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الرَّاكِعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil râkiîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir rükûya eğilenlerin …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ اللسَّاجِدِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil sâcidîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir secdeye kapananların
…

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الزَّاهِدِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil zâhidîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir zâhidlerin …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْخَالِقِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil hâlikîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir yaratılmışların
…

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الرَّائِفِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil râifîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir merhametlilerin …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الشَّافِعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil şâfiîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir şefâatçilerin


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ القَانِعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil kâniîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir kanâatkârların …

…
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الحَاكِمِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil hâkîmîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir hükümfermaların …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ التَّابِعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil tâbiîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir Allah'a tâbi olanların …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الرَّاقِبِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil râkibîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir pusu kurup gözetleyenlerin …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْغَابِرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil gâbirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir toz kaldıranların
…

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْغَائِرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil gâirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir baskın yapanların
…

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْغَائِمِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil gâimîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir bulut gibi çökenlerin
…

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْقَانِتِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil kânitîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir takvâ ehlinin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْغَوَّاصِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil gâvvasîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir dalıp inciler çıkaranların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الذَّاكِرِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil zâkirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir hep zikredenlerin


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الظَّاهِرِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil zâhirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir zâhir, görünen her şeyin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الطَّاهِرِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil tâhirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir tâhir, pak olan her şeyin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ السَّالِكِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil sâlikîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir doğru yolun yolcularının…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الصَّادِقِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil sâdikîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir sözü özü doğru olanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الصَّائِنِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil sâinîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir doğruyu bulanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الصَّابِرِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil sâbirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir sabrı kuşananların


…اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الشَّاكِرِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil şâkirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir şükrü zikr edinenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ السَّابِحِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil sâbihîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir tesbihfeşânların, tesbîhi dilden düşürmeyenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْحَافِظِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil hâfizîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir hıfzedenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الحَامِدِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil hâmîdîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir hamdedenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ النَّاصِرِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil nâsirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir muzafferlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْفَاضِلِينَ
Resim--- Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil fâzilîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir fazl'la dolu olanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الشَّفِيعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil şefiîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir şefâatçilerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْخَاشِعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil hâşiîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir huşu sahibi olanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ النَّادِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil nâdiîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir nidâ edenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْوَاعِظِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil vâizîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir va'z-u nasîhat edenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَالْوَاهِبِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil vâhibîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir ihsânda bulunanların …


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْوَارِثِينَ
Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil vârisîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir vârislerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ أَوَّلِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil evvelîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir geçmişin
…
…
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْآخِرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil âhirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir sonrakilerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الأوْدَعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil evda'în
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir geride bırakılanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الأسْهَرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil esherîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir geceleri uyanık olanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الأكْرَمِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil ekremîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir keremlilerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الأحْيَبِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil ahyebîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir tazarru edenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الأشْجَعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil eşce'în
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir yiğitlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الأنْوَرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil enverîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir nuru pak olanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُجَاهِدِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mücâhidîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir mücahidlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُرَابِطِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil murâbitîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir murâbıtların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُتَّقِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil müttakîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir müttakilerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُكَرَّمِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mükerremîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir kerem verilmişlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُرْشِدِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mürşidîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir rüşd yolunu bulduranların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُشْفِقِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil müşfikîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir şefkati kuşananların


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُحْسِنِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil muhsinîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir ihsânla davrananların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُوَاقِعِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil muvakiîn

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُعَالِقِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mualikîn

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمَسَاكِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mesâkîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir yurtların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُتَصَدِّقِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mutesaddikîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir tasadduk edenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُتَطَهِّرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mütatahhirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir temizlenenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمَحْمُودِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mahmûdîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir övülenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمَخْلُوقِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mahlûkîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir mahlukâtın…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمَرْزُوقِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidel merzûkîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir rızıklandırılanların…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُنْذِرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil munzirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir uyaranların…

…
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُبَشِّرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil mübeşşirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir müjde verenlerin


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الْمُسْتَغْفِرِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidil müstagfirîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir istiğfâr edenlerin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ سَيِّدَ الشَّافِينَ الْمُشْرِكِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Seyyidiş şâfiinel müşrikîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, efendisidir şirk hastalarına şifâ olanların…

Resim
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ رَبِّ الْعَالَمِينَ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Rabbil âlemîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür âlemlerin Rabbinin…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ اَكْرَمَ الْخَلْقِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Ekremil halki
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür, yaratılmışların en keremi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْمُرْتَضٰى
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Mürtazâ
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür, razı olunan nebilerin efendisi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْاُمُّيِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Ümmiyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür, ümmi nebilerden…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ التُّقٰى
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil tukâ
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür, takvayı kuşanan nebilerden…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الزَّكَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyiz zekâ
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür, paklanan nebilerden…

…
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْخَوَاصِي
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil havâsî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür havâs bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْمُزَكّٰى
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil müzekkâ
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür tezkiye edilmiş bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْمَدَنِيِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Medeniyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür Medineli bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْهَاشِمِىِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Haşemiyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür Haşim soyundan bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْقُرَيْشِيِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Kureyşiyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür Kureyş'ten bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْأبْطَحِيِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Ebtahiyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür Ebtahî bir nebi


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ التِّهَامِيِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Tihâmmiyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür Tihâmeli bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْحِجَازِيِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Hicâziyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür Hicâzlı bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْعَرَبِيِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil Arabiyyî
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür Arabî bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الصَّادِقِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil sadıkîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür sözü özü sâdık bir nebi…


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ رَسُولُ سَيِّدَ النَّبِيِّ الْمُتَّقِى
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin Resûli Seyyidin Nebîyyil muttâkîn
Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, o ki Resûlüdür takvâyı kuşanmış bir nebi

Resim
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا أصْبَحَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izâ esbâhat
Ey Rabbim, güneşin sabahki doğuşuyla birlikte sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا طَلَعَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izâ talâ'at
Ey Rabbim, güneşin çıkışıyla birlikte sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا انْفَجَرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izenfeceret
Ey Rabbim, güneşin şafağıyla birlikte sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا انْشَقَّتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izenşâkkat
Ey Rabbim, güneşin fecriyle birlikte sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا غَرَبَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izâ garabet
Ey Rabbim, güneşin batışıyla birlikte sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا سُجِّرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izâ succiret
Ey Rabbim, güneşin kabartıldığında sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا كُوِّرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izâ küvviret
Ey Rabbim, güneş pırıldadığında sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا اَخْرَجَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izâ ahrecet
Ey Rabbim, güneş çıkarıldığına sen Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الشَّمْسِ اِذَا حُصِبَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'aş şemsi izâ husibet
Ey Rabbim, güneş geçip gittiğinde sen Muhammed'e salât ediver!


Resim
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ كَوَاكِبُ انْتَثَرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin kevâkibünteseret
Ey Rabbim, sen salât ediver Muhammed'e, yıldızlar döküldüğü vakit!

Resim
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ السَّمَائِ اِذَنْ شَقَّتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'assemâi izenşâkkat
Ey Rabbim, göğün inşikâkıyla, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ السَّمَائِ اِذَا كُوِّرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'assemâi izâ kuvviret
Ey Rabbim, göğün dürülmesiyle, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ السَّمَائِ اِذَا كُشِطَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'assemâi izâ küşitat
Ey Rabbim, göğün sıyrılıp kaldırılmasıyla, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ السَّمَائِ اِذَا سُيِّرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ma'assemâi izâ süyyiret
Ey Rabbim, göğün yürütülmesiyle, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الْأرْضِ اِذَا دُكَّتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâl arzı izâ dükket
Ey Rabbim, yeryüzü çarpılıp darmadağın edildiğinde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الْوُحُوشُ اِذَا حُشِرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâl vühûşi izâ huşiret
Ey Rabbim, vahşi hayvanlar toplandığında, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الْقُبُرُ اِذَا بُعْثِرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâl kubûri izâ bü'sîret
Ey Rabbim, kabirler deşildiğinde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الصُّدُورُ اِذَا عُطِّلَتْ
Allahümme salli alâ Muhammedin maâs suduri izâ uttilet
Ey Rabbim, göğüstekiler salıverildiğinde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الْكُتُبُ اِذَا قُرِئَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâl kûtübi izâ kuriet
Ey Rabbim, kitablar okunduğunda, Muhammed'e salât ediver!



اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الْحَسَنَاتِ اِذَا اُشْهِرَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâl haseneti izâ üşhiret
Ey Rabbim, hasenâtlar ortaya döküldüğünde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ السَّيِّئَاتِ اِذَا بُدِّلَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâsseyyiâti izâ buddilet
Ey Rabbim, seyyiâtlar tebdîl edildiğinde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الْجَنَّتِ اِذَا اُزْلِفَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâl cenneti izâ uzlifet
Ey Rabbim, cennet yaklaştırıldığında, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الدَّرَجَاتُ اِذَا رُفِعَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâd derecâti izâ rufiat
Ey Rabbim, dereceler yükseltildiğinde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الدَّرَجَاتُ اِذَا قُضِيَتْ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâd derecâti izâ kudiyet
Ey Rabbim, dereceler takdîr edildiğinde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ اللَّيْلُ اِذَا يَغْشَاهَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maâlleyli izâ yağşâhâ
Ey Rabbim, gece bürüdüğünde, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ النَّهَارُ اِذَا جَلَّاهَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin maân nehâri izâ cellâhâ
Ey Rabbim, gün ağardığında, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ مَعَ الْكُنُوزُ وَ الْاِشَاعَهَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin mâal künûzi vel işâe
Ey Rabbim, yerin hazineleri çıkarılıp yayıldığında, Muhammed'e salât ediver!

Resim
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ سَخٰى وَ التَّرْمَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedi seha vettermâ

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ قَطْرِ الْأنْهَارِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedi katril enhâri

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ اللَّيْلَ وَ التَّرْمَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedi leyli vettermâ

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الشَّجَرِ اَوْرَاقَهَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadediş şeceri evrâkihâ
Ey Rabbim, ağaçlar ve yaprakları adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ النَّبَاتُ وَ أَثْمَارُهَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedin nebâti ve esmârihâ
Ey Rabbim, bitkiler ve meyveleri adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الشُّهُورُ وَ اَزْمَانُهَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadediş şühûri ve ezmânuhâ

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الطُّيُورُ وَ رِيشُهَا
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedit tuyuri verişihâ

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الْبَرُّ وَ الْبَحْرُ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedil berri vel bahri

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الْجِنِّ وَ الْاِنْسِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedil cinni vel insî
Ey Rabbim, cinler ve insanlar adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ مَنْ صَلّٰى علَيْهِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedi men salla aleyhi
Ey Rabbim, kendisine salât edenler adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الْجَنُبِ وَ الشِّمَالِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedil cenûbi veşşimâli
Ey Rabbim, güney ve kuzey adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الْحَجَرِ وَ الْمَدَرِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedil haceri velmedâri
Ey Rabbim, taşlar ve çamurlar adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الْخَلْقِ فِى الْبَحْرِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedil halki fil bahri
Ey Rabbim, denizlerdeki mahlûkât adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الْخَلْقِ فِى الْبَرِّ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedil halki fil berri
Ey Rabbim, karalardaki mahlûkât adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ الْوَرَقِ فِى الْاَشْجَارِ
Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin biadedil varâki fil eşcâri
Ey Rabbim, ağaçlardaki yapraklar adedince, Muhammed'e salât ediver!


اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَ عَلٰى آلِ مُحَمَّدٍ وَ بَارِكْ وَ سَلِّمْ عَلَيْهِ
وَ صَلّ عَلٰى جَمِيعَ الْاَنْبِيَائِ وَ المُرْسَلِينَ

Resim---Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin ve bârik
ve sellim aleyhi ve salli alâ cemîa'l-Enbiyâ'i vel mürselîn.
Ey Rabbim, Sen Muhammed (salallahu aleyhi ve sellem)'e, onun âline salât ediver! Ona selâmlar ediver!
O'nu mübârek ediver! Bütün nebilere ve resûllere de salât ediver!


وَالْحَمْدُلِلّٰهِ رَبِّلْعَالَمِينَ ...
Velhamdülillahi Rabbil âlemîn.
İşte o hamd ki âlemlerin Rabbi Allah'a mahsustur.

Âmin yâ Muîn! Yâ Latîf! Yâ Kerîm! Yâ Rahîm! Yâ Rahmân!

Yâ Hannân! Yâ Mennân! Yâ Deyyân! Yâ Furkân!

Yâ Sultân! Yâ ALLAH Celle Celâlehuuuu!

Resim
Kullanıcı avatarı
anlamak
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 546
Kayıt: 12 May 2008, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen anlamak »

SelamunAleyküm,
Çok uzun bir süreden sonra buraya gelmiş olmak hem de böyle bir gece de. Ne diyeceğimi bilmiyorum ama çok mutluyum. Beraatimin göstergesidir inşallah tekrar siteye girmek. En azından bir şans daha verilişin müjdesidir.


"Yalnızlık olunca SERde,
Pekte SER-HOŞ oluyormuş insan!"
Nur ye annem böyle demiş...
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/anlamak.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
Gariban
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 2834
Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Gariban »


Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

SaBiRR: BiRR'e, ALLAH ve RESULU (sallallahu aleyhi ve sellem) adına ve şerefine sahip çıkmaktır. BiRR ahlak güzelliği buyuran Resulullah Sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin ahlakına sahip çıkmak ise hakk ve hayr üzere daimi yürüyüşte samimi ve sadık olmak demektir, bunu yapmaya gayret eden yolcuya yoldan çıkarıcılar ve testler musallat olur, o da bu yolda sadakati ile devam ederse sabırr hasıl olur. Batıl ve şerre karsı sabr hasıl olur. Hakki ve hayrı seçen kul, heybesini sabırr ile doldurur ve Muhammedi ahlak sahibi olur inşae ALLAH.

BeRRat kandilimiz muBaRek olsun. ALLAH c.c. hepimizi benliklerimizden beri kılsın inşae ALLAH.
Es Selam ve sevgiyle
garibAN
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Gul »

kulihvani yazdı:BERÂET GECEMİZ:

Resim

Bismillâhirrahmânirrahîm

Allahumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidina ve mevlâna Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve resulike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...


Resim

"Berat veya Berâet kelimesinin aslı "el-berâe" dir.
Berâet: iki şey arasında ilişki olmaması, kişinin bir yükümlülükten- zorluktan kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmaması anlamında verilen İmtiyaz ve Taltif Belgesidir.
Berî olmak, aklanmak, temiz ve suçsuz çıkmak-AKlanmak demektir.
Mü'minlerin bu gece günah yüklerinden kurtulup İlâhî Bağışa ermeleri umulduğu için de Berat Gecesi denilmiştir.


BİZi BENlikten Beri et Yâ BERR celle celâlihu!..

Diğer İsimleri de vardır:
Leyle-i Mübareke - Mübarek Gece: Bereketli ve Feyizli Gecemiz.
Leyle-i berâe - Berâe Gecesi: Beraat gecesi Benlikten Berî oluş Gecemiz.
Leyle-i Sakk - Sakk Gecesi : Vesika gecesi .Şe’enullata şu Gece Anımızda, Şeriât-ı Garra Mahkmesinde sağken verilen Bâtıl ve Şerden Berî Oluş İ’lamı-Karar Belgesi Gecemiz.
Leyle-i Rahmet - Rahmet Gecesi: Kullarının Allah celle celâlihu Teâlâ’nın Lütf ü Kerem ve ihsana kavuşmaları Gecemiz. Sakk Gecesi. Belge ve Sened-Mesned Gecemiz

Be Gecemiz:
Muahmmedî Şuûru BİLen
Muahmmedî Nûru BULan
Muahmmedî Sürûrda OLan
Muahmmedî O-Nûru Fiilen YAŞAyAN Muhammedî Melâmilerin,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in RIZA RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gecemiz..
İnşâallah..


AKIL Ve NAKLimizin BİLişme- BULuşma- OLuşma ve de Şehâdetullahı YAŞAma Gecemiz.
Lâilahe Akıl Nefsimiz İle İllâ Allah celle celâlihu Ruhumuzun SEV-iyeleniş SETRRi..


Resim---- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem):
"Kişinin dini akıldır. Aklı olmayanın dini de yoktur!" buyurmaktadır.

(Kenzü'l-Ummâl III/7033)

Bilmekteyiz ki;
ÂDEM Alaeyhisselâmın KULluk Ana kartına tüm esmâlar herkesin Kaderince ve kadarınca ezelden yüklenmiş ve şu ANda Tecellî tahtasında OKUnup YAŞAnmaktadır.
El Berâe ile ilgili esmalarımızdan bazıları:


Resim

EL BÂRİÜ celle celâlihu

Mahlükat özelliklerinden mutlak berî (berâet eden, sâlim, kurtulmuş; temiz) olan, yaratan, şekil veren, seviyelendiren, lâzım ve lâyık şekilde yerleştiren, hastalık ve hatadan berî kılan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
Ber', bür', bürû' (yaratmak; hastalık, kusur, ayıp gibi insana hoş gelmeyen şeylerden uzak bulunmak; borç ve zimmetten berî olmak.) kökünden veya bery (yontmak, tesviye etmek) kökünden türediği tartşmalıdır.
El Bâriü ismi Kur'ân-ı Kerîm'de 2 yerde geçmektedir.


El Bâriü : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olusuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında salih kullarını berî' kılan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
Beree : Yaratmak.
Ebree : Şifâ vermek, iyileştirmek.
Berree : Töhmet vs.den temize çıkarmak, berâetine hükmetmek, berî' kılmak, uzak etmek.
Teberree : Kurtulmak, berî' olmak, uzaklaşmak, kabul etmemek.
El bereetü : İkaz, ihtar, korkutma, ültümatom, mâsumluk, ayıptan sâlim olmak.
El bür'ü : Şifâ.

Resim

EL BÂRRU celle celâlihu

El Bârru : Bir kalıbtan dökürcesine düzgün, tertibli ve güzel yaratan.
Herkesi ve herşeyi Lâzım ve Lâyıkı üzere mütenâsib, umumî nizâma ve gayelere uygun halk eden Cenâb-ı HAKK (celle celâluhu).
Yaratan, yaratıcı, lâzım ve lâyık şekli verenALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.

Berâ : Taş vs.yi yontmak, düzeltmek.
Ebterâ : Yontmak, düzeltmek.
El berâ : Toprak, toz, yer, halk


Resim

EL BERRU celle celâlihu

Birr (iyilik sever, sadakâtli, vefâkâr) kökünden sıfat isimler.
Berr : İtâatkâr, sadık, vefâlı, hep iyilik sever ve birr özellik ve güzelliklerini taşıyan mü'min.

Resim---- " Birr (iyilik), yüzlerinizi dogu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl birr, o kimsenin yaptığı dır ki, ALLAH'a, âhiret gününe, meleklere, kitablara, nebîlere inanır.Yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttâkîler ancak onlardır !" (Bakara 2/177)

Ebrâr : en iyi, en sadık, en vefâlı, en salih, en seçilmiş mü'minler.
Kur'ân-ı Kerîm'de 3 âyette tekil (Meryem 19/14,32;Tur 52/28 bkz.), 7 âyette çoğul ebrâr ve berere olarak geçmekte ve 1 âyette ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'e nisbet edilmektedir.


Resim---- " Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur (El Berrü'r-Rahîm)." (Tur 52/28)

El Berr ismi, yaratıklarına karşı rahmet, mağfiret, nimet, lütûf ve ihsanı bol olan Rahîm, Gafûr, Râzık, Mün'im ve Vasî' olan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'in ezlî ve ebedî bereket kaynağı oluşunun ismi ve zikridir.
Birr öylesine bereketli bir kelimedir ki imân, amel, ahlâk ve hâl dörtlüsündeki tüm hak, hayr, iyilik, güzellik ve doğrulukları cem' eder.
Birr'e sahib oluşun ismi ebrâr'ın çoğulu olan berere (Abese 80/16 bkz.), iyi olmak, iyilik yapmak fiili olan teberrû (Bakara 2/224; Mümtehine 60/8 bkz.) …
Hepsi de "birr" kökünden türemişlerdir.
Birr, Muradullah'ı Muhammedî Şuûrla anlayış ve Emrullah'ı Muhammedî Neş'eyle meşkedip yaşayıştır…
Birr, sisteme ve sahibi Rabbü'l-âlemîn'e saygılı oluştur.
Birr, takvânın özü ve özeti, takvâ ise kulun Rabbısıyla "bile" oluşunun sözle söylenişi ve uygulanış iştirakidir.
Birr, hakve hayrın iyice anlaşılması, takvâ ise bâtıl ve şerden kaçınmadır...


Resim----" ….Birr ve takvâ üzerinde yardımlaşın, ism (günah) ve udvân (düşmanlık) üzerine yardımlaşmayın. ALLAH'tan korkun; çünkü ALLAH'ın ikabı (cezâsı) çetin (şiddetli) dir." (Mâide 5/2)

İşte birr ve takvâ faziletlerinin ahlâkî hazinesi olan bir âyet-i celile…İlâhî ülfetin ve ünsiyyetin bereket iliği birr…Birr ü takvâ rıza ve ihsanın kesin ve kestirme yolu…

Resim---- " (Ey bilginler!) sizler kitabı okuduğunuz (gerçekleri bildiğiniz) hâlde, insanlara "birr"i emredip nefsinizi (kendinizi) unutuyor musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?" (Bakara 2/44)

Resim---- " Sevdiğiniz şeylerden (ALLAH için harcamadıkça) "birr"e nâil olamazsınız (eremezsiniz). Her ne harcarsanız ALLAH onu bilir. (Al-i İmrân 3/92)

Resim---- " İyiler (ebrâr) muhakkak cennette (nâimde), kötüler (füccâr) de cehennemde (câhimde) dirler."(İnfitâr 82/13,14)

Hadis-i Şerîflerde ana babaya iyi ve saygılı davranmanın "birrü'l-vâlideyn" tâbiriyle ifâde edilmesi de birr ile ihsanın ve hatta Rızaullah'ın yakınlığının ifâdesidir. Birr, zâhir-bâtın rıza bileliğidir…

Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sıdk birre, birr de cennete ulaştırır" buyurmuştur..


Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı razı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallahu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)


El Berru : Ahdinde, iyilikte, hakta, hayırda mutlak sadık olan ve yerine getiren ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL. İkram, lütüf ve ihsân vâ'dinde sadık olan. Ni'metlerini herkese umumâ bahşeden keremkâr olan. İyilik, güzellik ve hayr dileyen ve yerine getiren. Birrin ve bereketin yaratıcısı...
Mutlak birrin sahibi, iyiliği sürekli sever, ahdine sadık ve vefâkâr olan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
[/b]


Berre : Sadık ve doğru olmak. İyilik ve ihsan etmek.
Bürru : Buğday.
İbrar : En iyiler, ihsan sahibi salihler.
Birr : İyilik, güzellik, hayr, bağış, ihsan.


EL BERRÛ (celle celâluhu) ZEVKİ:

Üzmez-Üzülmez-Sever-Sevilir. Fedâkâr ve çilekeş âşıklardan olur. Her zaman, her yerde ve her hâlde; her şeye ve herkese iyilik eder. EBRÂR olur.


Şaban Ayının ondördüncü gününü onbeşinci gününe bağlayan gecesi Beraat gecesidir.
II. Selim'den itibaren minarelerde kandil yakılmaya başlanmasından dolayı Kudsal Geceler Kandil adını almıştır.


Resim---- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (şaban ayının on dördüncü günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ rahmetiyle dünya semasına tecelli eder ve o andan fecir oluncaya kadar şöyle seslenir: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim!” buyurur."
( İbni Mâce, İkame, 191.)

Berat Gecesi, Kur’ân-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semasına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir.
Kadir gecesi ise Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’e ilk kez ve parça parça indirilmeye- Tenzil olmaya başladığı Gecedir rivayetleri vardır.


Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Berat Gecesi Rabbimize şöyle dua etmiştir:
"Allahım, azabından affına, gazabından rızana sığınırım, Senden yine Sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten âcizim. Sen Kendini sena ettiğin gibi yücesin!."

(et-Tergib ve't-Terhîb, 2:.119, 120.)

Resim----Bir Berat Gecesinde uyanıp da Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’i yanında bulamayan Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz kalkarak Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’i aramaya başladı.
Sonunda Peygamberimizi Cennetü'l-Bakî mezarlığında başını semâya kaldırmış halde buldu.
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz’e Berat Gecesinin faziletini şöyle anlattı:
"Muhakkak ki, Allah Teâlâ Şâban'ın onbeşinci gecesinde dünya semâsına rahmetiyle tecellî eder ve Benî Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca insanları mağfiret eder."

(Tirmizî, Savm:39.)

Bu Muhteşem ve Tertemiz Affın dışında kalanlar ise Tercihlerini yanlış yapanlar olup:

Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Allah Teâlâ Şâban'ın onbeşinci gecesi tecelli eder ve ana-babasına asi olanlarla Allah'a ortak koşanlar dışında kalan bütün kullarını bağışlar." Buyurmuştur.
(İbni Mace, İkametü's-Salât, 191; Tirmizî, Savm, 38.)

Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem):"Muhakkak ki, Allah Azze ve Celle Şâban'ın onbeşinci gecesinde rahmetiyle yetişip herşeyi kuşatır. Bütün mahlukatına mağfiret eder. Yalnızca müşrikler ve kalbleri düşmanlık hissiyle dolu olup insanlarla zıtlaşmaktan başka bir şey düşünmeyenler müstesna.""Yüce Allah bu gece bütün Müslümanlara mağfiret buyurur, ancak Kâhin, Sihirbaz yahut Müşahin (çok kin güden) veya İçkiye düşkün olan veya Ana babasını inciten yahut Zinaya ısrarla devam eden müstesnâ" buyurmuştur.
(et-Tergîb ve't-Terhib, 2:118.)

Bu 8 Sınıfta Olup da Hakkı ve Hayrı OKUmamakta-DUYup-Uymamakta Direnenlerin belki de son şanslarıdır:

1- Allah'a şirk koşanlar.
2- Ana-babalarına isyan eden, onların kablerini kırıp gönüllerini yıkanlar.
3- İçkiye devam edenler.
4- Falcılık edip gelecekten haber verenler.
5- Din kardeşine besledikleri kinden vazgeçmek istemeyenler.
6- Adam öldürmekten pişmanlık duymayanlar.
7- Zinâ edenler, çekinmeyenler.
8- Akrabalarıyla alâkayı kesip ihmal edenler.


Berat Gecesinin öylesine güzel özellikleri vardır ki bu gece:

1- Bu gecede, "her hikmetli iş" ayrılır. Nitekim Cenâb-ı Hak, "Her hikmetli iş, katımızdan bir emir ile, o gece ayrılır" belirlenir, ortaya konur, takdir edilir.." buyurmuştur.

2- Bu gecede yapılan ibadetler, faziletlidir. Nitekim Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Kim bu gecede yüz rekat namaz kılarsa, Allah o kimseye; otuzu cennetle müjdeleyen, otuzu cehennem azabına karşı garanti veren; otuzu ondan dünya âfetlerini uzaklaştıran; onu da şeytanın tuzaklarına karşı onu koruyan yüz melek gönderir” buyurmuştur. (Kenzu'l-Ummal, 27/238)

3- Bu gecede, rahmet-i ilahiyye iner. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s) "Allah Teâîâ, bu gecede ümmetime, Kelboğullan kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca rahmet eder" buyurmuştur. (Tirmizî, Savm:39.)
4- Bu gecede, mağfiret gerçekleşir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur; “Allah Tealâ bu gecede, kâhin, düşmanlıkta ileri giden, alkolik olan, ana-babasına âsî olan ve zinada ısrarlı olanlar hâriç, bütün müslümanlan) affeder." (et-Tergîb ve't-Terhib, 2:118.)

5- Allah Teâlâ bu gecede peygamberine, şefaat yetkisinin tamamını vermiştir. Çünkü Hz. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Şaban ayının onüçüncü gecesinde, ümmeti için şefaat yetkisi istedi ve kendisine, şefaatin üçte biri verildi. Ondördüncü gecesi, yine aynı istekte bulundu ve kendisine, şefaatin üçte ikisi verildi. Onbeşinci gecede de yine aynı istekte bulundu ve böylece, tıpkı ürkmüş develer gibi Allah'dan kaçanlar müstesna, bütün ümmete şefaat etme yetkisi verildi. Bunu Keşşaftan naklettim.
(Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 19/566-567)

Bu Gecede, BeN Buzullarının Eriyip Muhammedî BiZ Deyasına SALLı İsalesi Sıla edişi imkanı ANı ve zamANı..
Bu Gecede, BİRRü’t- Takvâ Kapılarının Sabaha kadar apaçık Olması İnşaaallah..


Berat Gecesinin Duhân 44/1-4 âyetleriyle de ilgili olduğu da bildirilmiştir.

حم
وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُّبَارَكَةٍ إِنَّا كُنَّا مُنذِرِينَ
فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ

Resim---- " Ha mim. Vel kitabil mübiyn. İnna enzelnahü fi leyletim mübaraketin inna künna münzirin. Fiha yüfraku küllü emrin hakiym : Hâ. Mîm.. Apaçık olan Kitab'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır. Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir.” (Duhân 44/1-4)

Berat Gecesi ile kadir Gecsinde inmiş olmasını;
Berat Gecesi, Kur’ân-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semasına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir diye açıklamışlardır Âlimlerimiz.
Madde ve Mânâ Âlemlerimizin Kader Gecesinde Bereket ve Birr ü Takvâ BULuruz İnşâallah..
Fahreddin er-Râzî"nin açıklamasına göre bu defterlerin düzenlenmesi Berat Gecesinde başlar, Kadir Gecesinde tamamlanarak her defter sahibine teslim edilir.


Rivayet olunduğuna göre, Atiyye el-Harûrî, İbn Abbas (r.a) şöyle bir soru sorar: "Cenâb-ı Hak, Kadr sûresinde,
"Şüphesiz biz onu (Kur'ân'i) Kadir gecesinde indirdik" (Kadr, i) buyuruyor. Bu ayette de, "Biz onu mübarek bir
gecede indirdik" buyurmuştur. Binâenaleyh Allah Teâlâ bu Kur'ân'ı, aylar boyunca indirdiğine göre, "bir gecede" denmesi nasıl doğru olur?" İbn Abbas (r.a) bunun üzerine şöyle der: "Ey İbnu'l-Esved, eğer ben ölseydim, bu soru senin kafana takılsaydı ve cevabını bulamasaydın, sen de öylece cevap bulamadan ölüp gidecektin. Kur'ân, toptan Levh-i Lahfuz'dan Beyt-i Ma'mûr'a indirilmiştir. Beyt-i Ma'mur da, birinci kat gökte, en yakın semâdadır. İşte bundan sonra Kur'ân, çeşitli hâdiseler hakkında, zaman zaman parça parça (dünyaya) inmeye başlamıştır.

(Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 19/568)

kulihvani yazdı:Resim


Berât kandilimizin İslâm Âlemine Muhammedî Şuûr ve nur getirmesini Rabbmız'dan dilerim.
Tüm müslümanların islahına, iflahına ve problemlerine çözüm bulmasına dua edelim gönül birliğiyle inşâallah..

Bu gecenin kudsîyyetinde ;
Bütün hikmetli işleri ayırt etmenin gerçekleşmesi,
Tevbe, Dua ve Rıza Birliğimizin Resûlullah (sav) Bizliğinde buluşması,
Resûlullah (sav) in şefâtından şereflenme kapılarının sonuna kadar açilması,
Rahmetullahın özellikle herkesi kapsaması ve mağfiretin coşmasının gerçekleşeceği
Âyet ve hadislerde bildirilmiştir.

Biribirlerimize gönülden dualarımızı,
Resûlullah (sav) Efendimize, ailesine, Ehl-i Beytine, ashabına ve ümmetine salât ve es selâmı,
Allahımıza hamdımızı sunalım birlikte inşâallah..


Allahumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidina ve mevlâna Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve resulike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Gul »

BERÂET GECEMİZ:

Resim

ResimEs-selâmu aleykum ve rahmetullâhi ve berekâtuhu.

Eûzubillâhi's-semî'u'l-alîmu mine'ş-şeytânirracîm.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Es-selâtu ve's-selâmu aleyke Ya Rasûlullah


اللّٰهمَّ صَلِّ وَ سَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَ نَبِيِّكَ وَ رَسُولِكَ وَ نَبِيِّ الْأُمِّيِّ وَ عَلَى ﺁلِهِ وَ صَحْبِهِ وَ أَهْلِ بَيْتِهِ

"ALLAHUmme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin abdike ve nebiyyike
ve Rasûlike ve Nebiyyi’l- ummiyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi! "


Resim

Bütün İslâm Âleminin ve Her ÜMMet-i MuhaMMedin ve de AZİZ CANlarımızın Leyletü’l-Berae'sinin Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şu yüce DUASInda BİZ BİR-İZ BULmasına can ü gönülden ALLAH celle celâluhu’ya Niyaz Ederim!.

Bismillâhirrahmânirrahîm.
Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedîn abdike ve nebiyyike ve Rasûlike ve Nebiyyil-ummiyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve Ehl-i Beytihi... Ya Rabbe'l-Âlemin, Yâ Rasûlallah!

Âlemlere Rahmet olan o Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin Beraet Gecesindeki DUÂsına pâk yüreğinde iştirak edelim inşae ALLAH!:
“Eûzu bi-afvike min ikâbike ve eûzu bi-ridâke min sahatike ve eûzu bike minke celle vechuke lâ-uhsî senâen aleyke ente kemâ esneyte alâ nefsike. : ALLAHım! RABBi cezandan affına sığınırım gazâbından rızâna sığınırım senden sana sığınırım Zâtın yücedir seni övmek için kelime bulamıyorum Sen kendini övdüğün gibisin.”

Berat Gecemiz bir iç hesaplaşma, Kalbî Mahşer Mizânı kurup, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e şefaat ricası ve ALLAH celle celâluhu’muza affv ve mağfiret dilek DUÂmızın gecesidir.

وَإِذَا سَأَلَكَ عِبَادِي عَنِّي فَإِنِّي قَرِيبٌ أُجِيبُ دَعْوَةَ الدَّاعِ إِذَا دَعَانِ فَلْيَسْتَجِيبُواْ لِي وَلْيُؤْمِنُواْ بِي لَعَلَّهُمْ يَرْشُدُونَ
Resim---“Ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb(karîbun) ucîbu da’veted dâi izâ deâni, fel yestecîbû lî vel yu’minû bî leallehum yerşudûn(yerşudûne) : Kullarım sana, beni sorduğunda (söyle onlara): Ben çok yakınım. Bana dua ettiği vakit dua edenin dileğine karşılık veririm. O halde (kullarım da) benim davetime uysunlar ve bana inansınlar ki doğru yolu bulalar.” (Bakara 2/186)

Duadan ibaret olan kulluğumuzun gereğini bağışlanma gecemizde asla unutmayalım inşae ALLAH!

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bu âyet-i kerime hakkında: "Dua ibadettir." buyurup bundan sonra da "Rabbiniz şöyle dedi: "Bana dua edin ki duanızı kabul edeyim. Şüphesiz ki bana ibadet etmeyi kibirlerine yediremeyenler rezil ve perişan olarak cehenneme girecekler¬dir." (Mü'min, 40/60) âyetini okumuştur.
(Tirmizi, K. Tefsir el-Kur'ân, sure, 2, bab: 16, Hadis No: 2969)

وَقَالَ رَبُّكُمُ ادْعُونِي أَسْتَجِبْ لَكُمْ إِنَّ الَّذِينَ يَسْتَكْبِرُونَ عَنْ عِبَادَتِي سَيَدْخُلُونَ جَهَنَّمَ دَاخِرِينَ
Resim---“Ve kâle rabbukumud’ûnî estecib lekum, innellezîne yestekbirûne an ibâdetî se yedhulûne cehenneme dâhırîn(dâhırîne) : Rabbiniz dedi ki: "Bana dua edin, size icabet edeyim. Doğrusu Bana ibadet etmekten büyüklenen (müstekbir)ler; cehenneme boyun bükmüş kimseler olarak gireceklerdir." (Mü'min, 40/60)

En zor işlerden olup Aklımızın ve Vicdanımızın; ıssızda tarafsızca, yüreğinde sessizce, yaramazlıklarını seyredip, İçini Dışına dökerek:

فَمَن يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ
Resim---“Fe men ya’mel miskâle zerretin hayren yereh(yerehu) : Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür.” (Zilzâl 99/7)

وَمَن يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ
Resim---“Ve men ya’mel miskâle zerretin şerren yereh (yerehu) : Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür.” (Zilzâl 99/8)

Ve asla unutmayalım ki HAYR, ALLAH celle celâluhu’dan ve ŞERR ise NEFSimizin yaramaz İşidir:

مَّا أَصَابَكَ مِنْ حَسَنَةٍ فَمِنَ اللّهِ وَمَا أَصَابَكَ مِن سَيِّئَةٍ فَمِن نَّفْسِكَ وَأَرْسَلْنَاكَ لِلنَّاسِ رَسُولاً وَكَفَى بِاللّهِ شَهِيدًا
Resim---“Mâ esâbeke min hasenetin fe minellah ve mâ esâbeke min seyyietin fe min nefsik ve erselnake li'n-nâsi rasûla ve kefâ billâhi şehîda :Sana güzellikten her ne ererse bil ki ALLAHdandır, kötülükten de başına her ne gelirse anla ki sendendir, biz seni insanlara bir Rasul olarak gönderdik, şâhid olarak ise ALLAH yeter” (Nisa 4/79)

Onun için MuhaMMedî Şuuru İÇinde, kendi-kendimizle, Derunî İnleyişle ve en samimi Deyişle Dua edelim, ALLAH celle celâluhu’umuzdan feyiz, rahmet ve affedilmeyi dileyelim inşae ALLAH!

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Ey insanlar kendinize acıyın. Çünkü sizler, sağırı ve gaip olanı çağırmıyorsunuz. Şüphesiz ki o sizinle beraberdir. O, çok iyi işiten ve çok yakın olandır."
(Buharî, K. el-Cihad, bab: 131, K. ed-Da'vâl, bnb: 51/Iîhu Davud, K. el-Vilr, bab: 26 Hadis No: 1526)

DUA KUŞUmuzun kanatlarının; DUAmızın başında ve sonunda getireceğimiz salavatlar olduğunu unutmayalım, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizi DUAda DUYalım, UYalım ve Ümitvar olalım inşae ALLAH!

Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedîn abdike ve nebiyyike ve Rasûlike ve Nebiyyil-ummiyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve Ehl-i Beytihi... Ya Rabbe'l-Âlemin, Yâ Rasûlallah!

Âlemlere Rahmet olan o Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin Beraet Gecesindeki duâsına pâk yüreğinde iştirak edelim inşae ALLAH!:

Bismillâhirrahmânirrahîm. Eûzu bi-afvike min ikâbike ve eûzu bi-ridâke min sahatike ve eûzu bike minke celle vechuke lâ-uhsî senâen aleyke ente kemâ esneyte alâ nefsike. : ALLAHım! RABBi cezandan affına sığınırım gazâbından rızâna sığınırım senden sana sığınırım Zâtın yücedir seni övmek için kelime bulamıyorum Sen kendini övdüğün gibisin.
(et-Tergib ve't-Terhîb, 2:.119, 120)

Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedîn abdike ve nebiyyike ve Rasûlike ve Nebiyyil-ummiyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve Ehl-i Beytihi... Ya Rabbe'l-Âlemin..Yâ Rasûlallah!..

Duamızın karşılığını ALLAH celle celâluhu verecektir inşae ALLAH!

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Bir Müslüman, Allah'a karşı içinde günah bulunmayan ve akrabalık bağını kesmeyen bir duada bulunursa, Allah o Müslümana bu duasının karşılığında üç mükâfattan birisini mutlaka verecektir. Ya istediğini derhal verir veya onu âhirete bırakır yahut da bu duası karşılığında ondan bir kötülüğü uzaklaştırır."
(İ. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 3, s. 18)


Berat Gecemizin isimleri çoktur:

1-
Mübarek Gece: ALLAH celle celâluhu’nun feyizini ve bereketini yağdırdığı gece.
2- Berae Gecesi: ALLAH celle celâluhu’nun, kulların günahlarının affolunması ve temize çıkararak KULlarına beraet yazdığı gece.
3- Sakk Gecesi: KûN feyeKûN, Kök, Temel, Belge ve sened gecesi. geceyi iyi değerlendiren MuhaMMedî Kâmil seçkin salih kulların arasına, SAKKına, Kitabına Giriş Gecesi.
4-Rahmet Gecesi: Rabbu’l-Âleminden, Rahmetenli’l-Âlemine ve biz ÜMMetine Rahmet ve ihsan yağdırdığı gece.


"Berat, beraet" kelimesinin kökü, el-berâe: Beri olmak, yasaklardan, yanlışlardan uzaklaşmak dilemek, aklanmak, temiz ve suçsuz çıkmak için duadır.

Berâet etmek: Daha önce olduğu halde, iki şey arasında artık hiçbir ilişki olmaması, kişinin eski yükümlülükten kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmamasıdır.

Bilmekteyiz ki;
ÂDEM Alaeyhisselâmın KULluk Ana kartına tüm esmâlar herkesin Kaderince ve kadarınca ezelden yüklenmiş ve şu ANda Tecellî tahtasında OKUnup YAŞAnmaktadır.
El Berâe ile ilgili esmalarımızdan bazıları:


Resim

EL BÂRİÜ celle celâlihu

Resim

Mahlükat özelliklerinden mutlak berî (berâet eden, sâlim, kurtulmuş; temiz) olan, yaratan, şekil veren, seviyelendiren, lâzım ve lâyık şekilde yerleştiren, hastalık ve hatadan berî kılan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
Ber', bür', bürû' (yaratmak; hastalık, kusur, ayıp gibi insana hoş gelmeyen şeylerden uzak bulunmak; borç ve zimmetten berî olmak.) kökünden veya bery (yontmak, tesviye etmek) kökünden türediği tartşmalıdır.
El Bâriü ismi Kur'ân-ı Kerîm'de 2 yerde geçmektedir.


El Bâriü : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olusuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında salih kullarını berî' kılan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
Beree : Yaratmak.
Ebree : Şifâ vermek, iyileştirmek.
Berree : Töhmet vs.den temize çıkarmak, berâetine hükmetmek, berî' kılmak, uzak etmek.
Teberree : Kurtulmak, berî' olmak, uzaklaşmak, kabul etmemek.
El bereetü : İkaz, ihtar, korkutma, ültümatom, mâsumluk, ayıptan sâlim olmak.
El bür'ü : Şifâ.


Resim

EL BÂRRU celle celâlihu

Resim

El Bârru : Bir kalıbtan dökürcesine düzgün, tertibli ve güzel yaratan.
Herkesi ve herşeyi Lâzım ve Lâyıkı üzere mütenâsib, umumî nizâma ve gayelere uygun halk eden Cenâb-ı HAKK (celle celâluhu).
Yaratan, yaratıcı, lâzım ve lâyık şekli verenALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.

Berâ : Taş vs.yi yontmak, düzeltmek.
Ebterâ : Yontmak, düzeltmek.
El berâ : Toprak, toz, yer, halk


Resim

EL BERRU celle celâlihu

Resim

Birr (iyilik sever, sadakâtli, vefâkâr) kökünden sıfat isimler.
Berr : İtâatkâr, sadık, vefâlı, hep iyilik sever ve birr özellik ve güzelliklerini taşıyan mü'min.


لَّيْسَ الْبِرَّ أَن تُوَلُّواْ وُجُوهَكُمْ قِبَلَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَلَكِنَّ الْبِرَّ مَنْ آمَنَ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَالْمَلآئِكَةِ وَالْكِتَابِ وَالنَّبِيِّينَ وَآتَى الْمَالَ عَلَى حُبِّهِ ذَوِي الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينَ وَابْنَ السَّبِيلِ وَالسَّآئِلِينَ وَفِي الرِّقَابِ وَأَقَامَ الصَّلاةَ وَآتَى الزَّكَاةَ وَالْمُوفُونَ بِعَهْدِهِمْ إِذَا عَاهَدُواْ وَالصَّابِرِينَ فِي الْبَأْسَاء والضَّرَّاء وَحِينَ الْبَأْسِ أُولَئِكَ الَّذِينَ صَدَقُوا وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُتَّقُونَ
Resim---- Leysel birre en tuvellû vucûhekum kıbelel maşrıkı vel magrıbi ve lâkinnel birre men âmene billâhi vel yevmil âhırı vel melâiketi vel kitâbi ven nebiyyîn(nebiyyîne), ve âtel mâle alâ hubbihî zevil kurbâ vel yetâmâ vel mesâkîne vebnes sebîli, ves sâilîne ve fîr rıkâb(rıkâbi), ve ekâmes salâte ve âtez zekât(zekâte), vel mûfûne bi ahdihim izâ âhed(âhedû), ves sâbirîne fîl be’sâi ved darrâi ve hînel be’s(be’si) ulâikellezîne sadakû, ve ulâike humul muttekûn(muttekûne) :" Birr (iyilik), yüzlerinizi dogu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl birr, o kimsenin yaptığı dır ki, ALLAH'a, âhiret gününe, meleklere, kitablara, nebîlere inanır.Yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttâkîler ancak onlardır !" (Bakara 2/177)

Ebrâr : en iyi, en sadık, en vefâlı, en salih, en seçilmiş mü'minler.
Kur'ân-ı Kerîm'de 3 âyette tekil (Meryem 19/14,32;Tur 52/28 bkz.), 7 âyette çoğul ebrâr ve berere olarak geçmekte ve 1 âyette ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'e nisbet edilmektedir.


إِنَّا كُنَّا مِن قَبْلُ نَدْعُوهُ إِنَّهُ هُوَ الْبَرُّ الرَّحِيمُ
Resim----İnnâ kunnâ min kablu ned’ûh(ned’ûhu), innehu huvel berrur rahîm(rahîmu). "Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur (El Berrü'r-Rahîm)." (Tur 52/28)

El Berr ismi, yaratıklarına karşı rahmet, mağfiret, nimet, lütûf ve ihsanı bol olan Rahîm, Gafûr, Râzık, Mün'im ve Vasî' olan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'in ezlî ve ebedî bereket kaynağı oluşunun ismi ve zikridir.
Birr öylesine bereketli bir kelimedir ki imân, amel, ahlâk ve hâl dörtlüsündeki tüm hak, hayr, iyilik, güzellik ve doğrulukları cem' eder.
Birr'e sahib oluşun ismi ebrâr'ın çoğulu olan berere (Abese 80/16 bkz.), iyi olmak, iyilik yapmak fiili olan teberrû (Bakara 2/224; Mümtehine 60/8 bkz.) …
Hepsi de "birr" kökünden türemişlerdir.
Birr, Muradullah'ı Muhammedî Şuûrla anlayış ve Emrullah'ı Muhammedî Neş'eyle meşkedip yaşayıştır…
Birr, sisteme ve sahibi Rabbü'l-âlemîn'e saygılı oluştur.
Birr, takvânın özü ve özeti, takvâ ise kulun Rabbısıyla "bile" oluşunun sözle söylenişi ve uygulanış iştirakidir.
Birr, hakve hayrın iyice anlaşılması, takvâ ise bâtıl ve şerden kaçınmadır...


يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ لاَ تُحِلُّواْ شَعَآئِرَ اللّهِ وَلاَ الشَّهْرَ الْحَرَامَ وَلاَ الْهَدْيَ وَلاَ الْقَلآئِدَ وَلا آمِّينَ الْبَيْتَ الْحَرَامَ يَبْتَغُونَ فَضْلاً مِّن رَّبِّهِمْ وَرِضْوَانًا وَإِذَا حَلَلْتُمْ فَاصْطَادُواْ وَلاَ يَجْرِمَنَّكُمْ شَنَآنُ قَوْمٍ أَن صَدُّوكُمْ عَنِ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ أَن تَعْتَدُواْ وَتَعَاوَنُواْ عَلَى الْبرِّ وَالتَّقْوَى وَلاَ تَعَاوَنُواْ عَلَى الإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَاتَّقُواْ اللّهَ إِنَّ اللّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ
Resim----Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ tuhıllû şe’âirallâhi veleş şehral harâme ve lâl hedye ve lâl kalâide ve lâ ammînel beytel harâme yebtegûne fadlan min rabbihim ve rıdvânâ(rıdvânen) ve izâ haleltum fastâdû ve lâ yecrimennekum şeneânu kavmin en saddûkum anil mescidil harâmi en ta’tedû, ve teâvenû alel birri vet takva ve lâ teâvenû alel ismi vel udvâni vettekullâh(vettekullâhe) innallâhe şedîdul ıkâb(ıkâbi) : Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu, dinî) işaretlerine, haram aya, (Allah'a hediye edilmiş) kurbana, (ondaki) gerdanlıklara, Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt-i Haram'a yönelmiş kimselere (tecavüz ve) saygısızlık etmeyin. İhramdan çıkınca avlanabilirsiniz. Mescid-i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz kin sizi tecavüze sevketmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde yardımlaşın, günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü Allah'ın cezası çetindir.(Mâide 5/2)

İşte birr ve takvâ faziletlerinin ahlâkî hazinesi olan bir âyet-i celile …İlâhî ülfetin ve ünsiyyetin bereket iliği birr…Birr ü takvâ rıza ve ihsanın kesin ve kestirme yolu…

أَتَأْمُرُونَ النَّاسَ بِالْبِرِّ وَتَنسَوْنَ أَنفُسَكُمْ وَأَنتُمْ تَتْلُونَ الْكِتَابَ أَفَلاَ تَعْقِلُونَ
Resim----E te’murûnen nâse bil birri ve tensevne enfusekum ve entum tetlûnel kitâb(kitâbe) e fe lâ ta’kılûn(ta’kılûne) :"(Ey bilginler!) sizler kitabı okuduğunuz (gerçekleri bildiğiniz) hâlde, insanlara "birr"i emredip nefsinizi (kendinizi) unutuyor musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?" (Bakara 2/44)


لَن تَنَالُواْ الْبِرَّ حَتَّى تُنفِقُواْ مِمَّا تُحِبُّونَ وَمَا تُنفِقُواْ مِن شَيْءٍ فَإِنَّ اللّهَ بِهِ عَلِيمٌ
Resim---- Len tenâlûl birre hattâ tunfikû mimmâ tuhibbûn(tuhibbûne), ve mâ tunfikû min şey’in fe innallâhe bihî alîm(alîmun) : " Sevdiğiniz şeylerden (ALLAH için harcamadıkça) "birr"e nâil olamazsınız (eremezsiniz). Her ne harcarsanız ALLAH onu bilir.(Al-i İmrân 3/92)

إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ
Resim---- İnnel ebrâre lefî naîm(naîmin) :"İyiler (ebrâr) muhakkak cennette (nâimde), (İnfitâr 82/13)

وَإِنَّ الْفُجَّارَ لَفِي جَحِيمٍ
Resim----Ve innel fuccâre lefî cahîm(cahîmın) : Kötüler (füccâr) de cehennemde (câhimde) dirler."(İnfitâr 82/14)



Mü'minlerin bu gece günah yüklerinden kurtulup İlâhî bağışa ermeleri umulduğu için de Berat Gecesi denmiştir.
Bir kısım âlimlerin, kıblenin Kudüs'teki Mescid-i Aksâ'dan Mekke'deki Kabe istikametine çevrilmesinin Hicretin ikinci yılında Berat Gecesinde gerçekleştiğini kabul etmeleri de geceye ayrı bir önem kazandırmaktadır.


Hadis-i Şerîflerde ana babaya iyi ve saygılı davranmanın "birrü'l-vâlideyn" tâbiriyle ifâde edilmesi de birr ile ihsanın ve hatta Rızaullah'ın yakınlığının ifâdesidir. Birr, zâhir-bâtın rıza bileliğidir

Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) : " Sıdk birre, birr de cennete ulaştırır" buyurmuştur..


Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) : "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)


Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı razı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallahu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)


El Berru : Ahdinde, iyilikte, hakta, hayırda mutlak sadık olan ve yerine getiren ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL. İkram, lütüf ve ihsân vâ'dinde sadık olan. Ni'metlerini herkese umumâ bahşeden keremkâr olan. İyilik, güzellik ve hayr dileyen ve yerine getiren. Birrin ve bereketin yaratıcısı...
Mutlak birrin sahibi, iyiliği sürekli sever, ahdine sadık ve vefâkâr olan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.


Berre : Sadık ve doğru olmak. İyilik ve ihsan etmek.
Bürru : Buğday.
İbrar : En iyiler, ihsan sahibi salihler.
Birr : İyilik, güzellik, hayr, bağış, ihsan.


EL BERRÛ (celle celâluhu) ZEVKİ:

Üzmez-Üzülmez-Sever-Sevilir. Fedâkâr ve çilekeş âşıklardan olur. Her zaman, her yerde ve her hâlde; her şeye ve herkese iyilik eder. EBRÂR olur.


Şaban Ayının ondördüncü gününü onbeşinci gününe bağlayan gecesi Beraat gecesidir.
II. Selim'den itibaren minarelerde kandil yakılmaya başlanmasından dolayı Kudsal Geceler Kandil adını almıştır.


Resim---- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (şaban ayının on dördüncü günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ rahmetiyle dünya semasına tecelli eder ve o andan fecir oluncaya kadar şöyle seslenir: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim!” buyurur." ( İbni Mâce, İkame, 191.)

Berat Gecesi, Kur’ân-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semasına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir.
Kadir gecesi ise Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’e ilk kez ve parça parça indirilmeye- Tenzil olmaya başladığı Gecedir rivayetleri vardır.


Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Berat Gecesi Rabbimize şöyle dua etmiştir:
"Allahım, azabından affına, gazabından rızana sığınırım, Senden yine Sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten âcizim. Sen Kendini sena ettiğin gibi yücesin!." (et-Tergib ve't-Terhîb, 2:.119, 120.)

Resim----Bir Berat Gecesinde uyanıp da Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’i yanında bulamayan Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz kalkarak Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’i aramaya başladı.
Sonunda Peygamberimizi Cennetü'l-Bakî mezarlığında başını semâya kaldırmış halde buldu.
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz’e Berat Gecesinin faziletini şöyle anlattı:

"Muhakkak ki, Allah Teâlâ Şâban'ın onbeşinci gecesinde dünya semâsına rahmetiyle tecellî eder ve Benî Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca insanları mağfiret eder."(Tirmizî, Savm:39.)


Bu Muhteşem ve Tertemiz Affın dışında kalanlar ise Tercihlerini yanlış yapanlar olup:

Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Allah Teâlâ Şâban'ın onbeşinci gecesi tecelli eder ve ana-babasına asi olanlarla Allah'a ortak koşanlar dışında kalan bütün kullarını bağışlar." Buyurmuştur.(İbni Mace, İkametü's-Salât, 191; Tirmizî, Savm, 38.)

Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem):"Muhakkak ki, Allah Azze ve Celle Şâban'ın onbeşinci gecesinde rahmetiyle yetişip herşeyi kuşatır. Bütün mahlukatına mağfiret eder. Yalnızca müşrikler ve kalbleri düşmanlık hissiyle dolu olup insanlarla zıtlaşmaktan başka bir şey düşünmeyenler müstesna.""Yüce Allah bu gece bütün Müslümanlara mağfiret buyurur, ancak Kâhin, Sihirbaz yahut Müşahin (çok kin güden) veya İçkiye düşkün olan veya Ana babasını inciten yahut Zinaya ısrarla devam eden müstesnâ" buyurmuştur.(et-Tergîb ve't-Terhib, 2:118.)

Bu 8 Sınıfta Olup da Hakkı ve Hayrı OKUmamakta-DUYup-Uymamakta Direnenlerin belki de son şanslarıdır:

1-
Allah'a şirk koşanlar.
2- Ana-babalarına isyan eden, onların kablerini kırıp gönüllerini yıkanlar.
3- İçkiye devam edenler.
4- Falcılık edip gelecekten haber verenler.
5- Din kardeşine besledikleri kinden vazgeçmek istemeyenler.
6- Adam öldürmekten pişmanlık duymayanlar.
7- Zinâ edenler, çekinmeyenler.
8- Akrabalarıyla alâkayı kesip ihmal edenler.



Üstad Said Nursî kaddesallahu sırrahu:
Bu gelen gece olan Leyle-i Berat, bütün senede bir kudsî çekirdek hükmünde ve mukadderat-ı beşeriyenin proğramı nev'inden olması cihetiyle Leyle-i Kadr'in kudsiyetindedir. Herbir hasenenin Leyle-i Kadir'de otuzbin olduğu gibi, bu Leyle-i Berat'ta herbir amel-i sâlihin ve herbir harf-i Kur'anın sevabı yirmibine çıkar. Sair vakitte on ise, şuhur-u selâsede yüze ve bine çıkar. Ve bu kudsî leyali-i meşhurede onbinler, yirmibin veya otuzbinlere çıkar. Bu geceler, elli senelik bir ibadet hükmüne geçebilir. Onun için elden geldiği kadar Kur'anla ve istiğfar ve salavatla meşgul olmak büyük bir kârdır. ( Said Nursî; Şualar: 505)

Berat Gecesi ile Kadir Gecsinde inmiş olmasını;
Berat Gecesi, Kur’ân-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semasına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir diye açıklamışlardır Âlimlerimiz.
Madde ve Mânâ Âlemlerimizin Kader Gecesinde Bereket ve Birr ü Takvâ BULuruz İnşâallah..
Fahreddin er-Râzî"nin açıklamasına göre bu defterlerin düzenlenmesi Berat Gecesinde başlar, Kadir Gecesinde tamamlanarak her defter sahibine teslim edilir.


Rivayet olunduğuna göre, Atiyye el-Harûrî, İbn Abbas (r.a) şöyle bir soru sorar: "Cenâb-ı Hak, Kadr sûresinde,
"Şüphesiz biz onu (Kur'ân'i) Kadir gecesinde indirdik" (Kadr, i) buyuruyor. Bu ayette de, "Biz onu mübarek bir
gecede indirdik" buyurmuştur. Binâenaleyh Allah Teâlâ bu Kur'ân'ı, aylar boyunca indirdiğine göre, "bir gecede" denmesi nasıl doğru olur?" İbn Abbas (r.a) bunun üzerine şöyle der: "Ey İbnu'l-Esved, eğer ben ölseydim, bu soru senin kafana takılsaydı ve cevabını bulamasaydın, sen de öylece cevap bulamadan ölüp gidecektin. Kur'ân, toptan Levh-i Mahfuz'dan Beyt-i Ma'mûr'a indirilmiştir. Beyt-i Ma'mur da, birinci kat gökte, en yakın semâdadır. İşte bundan sonra Kur'ân, çeşitli hâdiseler hakkında, zaman zaman parça parça (dünyaya) inmeye başlamıştır.

(Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 19/568)

Kur'ân-ı Kerim’de ve Hadis-i Şeriflerde Berat Gecesi'nin Hikmeti ve Fazileti şu beş esasta toplanmıştır:

1- Her önemli, muhkem iş bu gecede ayrılır. Bir sene müddetle olacak hadiseler, rızıklar, eceller, hastalıklar, zelzeleler ve harpler vs. bu gece hükme bağlanıp, Allah'ın izniyle, bu işleri görecek meleklere telsim olunur.
(Tefsir-i İbn-i Kesir, 6/245.)

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Şaban’dan Şaban’a eceller belirlenip (görevli meleklere bildirilir), o kadar ki adam evlenir, çocuğu olur, oysa ismi ölecekler arasına (yazılıp) belirlenmiştir.” Buyurdu. ”
(Osman b. Ahnes (ra)den; Beyhekî, Şuabu’l-İman, 3/386, No:3839, Deylemi, Firdevs, 2/73, No:2410)

2- Bu gecede yapılan ibadetin fazileti çok büyüktür.
Bu yüzden dolayı Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bu gece her zamankinden daha çok ibadet ve taatte bulunmuşlar ve şöyle buyurmuşlardır:


Resim--- Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Şaban ayının yarısı gecesi (Beraet) oldu mu, onu ibadet ve taatle geçirin, gündüzünde de oruç tutun."(İbn Mâce; et-Tâc, 2/93.)

Resim---Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Kim bu gecede yüz rekat namaz kılarsa, Allah o kimseye; otuzu cennetle müjdeleyen, otuzu cehennem azabına karşı garanti veren; otuzu ondan dünya âfetlerini uzaklaştıran; onu da şeytanın tuzaklarına karşı onu koruyan yüz melek gönderir” buyurmuştur. (Kenzu'l-Ummal, 27/238)

3- Hak Teâlâ bu gece rahmetini bol bol indirir ve ihsan eder.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuşlardır: "Allahu Teâlâ bu gece güneşin batışından itibaren dünya semasına rahmetle tecelli eder ve şöyle buyurur:
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Yok mu istiğfar eden, onu mağfiret edeyim, yok mu rızık isteyen ona rızık vereyim, yok mu hastalığa yakalanan ona afiyet vereyim!?. Yok mu şunu isteyen, yok mu bunu isteyen?.” diye ta fecre kadar devam eder."(İbn Mâce)

4- Bu gece müminler için af ve mağfiret gecesidir. Bu gecede pişmanlık ve samimiyetle tövbe edenlerin günahları bağışlanır. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuşlardır:

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: "ALLAH celle celâluhu bu gecede Benî Kelb Kabilesi'nin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları cehennemden kurtarır. Ancak kendisine şirk koşanların, Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenlerin, akrabaları ile münasebetleri kesenlerin, gururlu ve kibirlilerin, ana-babasına asi olanların ve içki içmeye devam edenlerin yüzüne bakmaz."
(et-Terğib ve't-Terhib, 2/118.)

5- Bu gecede Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'e şefaatin tamamı verilmiştir. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şâbanın on üçüncü gecesi ümmeti hakkında şefaat niyaz etti, üçte biri verildi, on dördüncü gecesi niyaz etti üçte ikisi verildi, sonra on beşinci gecesi niyaz etti hepsi verildi.
(Elmalı Tefsiri, Duhan suresi 3. âyet.)

Bu Gecede, BeN Buzullarının Eriyip Muhammedî BiZ Deyasına SALLı İsalesi Sıla edişi imkanı ANı ve zamANı..
Bu Gecede, BİRRü’t- Takvâ Kapılarının Sabaha kadar apaçık Olması İnşaaallah..

Berat Gecesinin Duhân 44/1-4 âyetleriyle de ilgili olduğu da bildirilmiştir.


حم
وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُّبَارَكَةٍ إِنَّا كُنَّا مُنذِرِينَ
فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ

Resim----" Ha mim. Vel kitabil mübiyn. İnna enzelnahü fi leyletim mübaraketin inna künna münzirin. Fiha yüfraku küllü emrin hakiym : Hâ. Mîm.. Apaçık olan Kitab'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır. Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir.” (Duhân 44/1-4)

MuhaMMedî MuHABBetle..

Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

Duâ Duâ ISsLanayım
İÇten YAĞIşLa ALLAHım
gÖZ YAŞIma YASsLanayım
->bENi BAĞIşLa ALLAHım!.

ZEVK 6122

DIŞ-ımız İSLAH et RABBım!. ->BiRr-i SÂLAH >İsLAHımız
İÇ-imiz >İFLAH et RABBım!. -> BeRr-i FELAH >İfLAHımız
AYın ON DÖRDü ŞABAN-ın... ->GÖRmeyEN KÖRdü İNANın
BUYURun SEHER CEM-ine... İMSAK EDeLim ->AH!ımız!.


12.12.14 >18:54
istnbl..kozyatağı..


ALLAHım!
KULLuk kirinden BİZi berî kıl RaBBım!
Berâet kandilimiz
BiZ BiR-İZ IŞIğımız OLsun!
NÛR-u Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem GeCemizi GÜNdüz EYyLesin!
BERAT GECEMİZ MÜBÂREK ve BiRR u TAKVÂ-mıza SEBeB OLSUN İNŞÂALLAH!..
Resim
Kullanıcı avatarı
Hakan
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 4962
Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Hakan »

kulihvani yazdı:Resim

“ben” lik çÖLÜmde YiTiĞim!
LuTFunla TaLTİf et Yâ RABB!
KORKu –UMUDu -> BiTiĞim!
“kul AbduLLaTİf” et Yâ RABB!..


ZEVK 5455

BULut giBi SaVVruluyor -> diBi DELİk DUYygularım!
“UYAN”maya HaSSret KALdı ->diBİ DERin UYykularım!
Leyletu’l- BeRât -> Bereket ->HüRmetine MeDeD yâ RaBB!
“ŞeY-t-ÂN” ıma -> OYUNcağım!. Burnumda “ben”lik Yularım!..


23.06.13. 12:04
brsbrs..tktktrstkks…

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sizden her birinizin bir şeytanı vardır. Evet, benim de şeytanım var, fakat ALLAHu Teâlâ bana yardım etti ve şeytanım müslüman oldu, bana yalnız iyiliği emr eder!" buyurdu.
(İbn-i Mes'ud’dan; Müslim)

El Bâriu : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olumsuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında sâlih kullarını berî' kılan ALLAHu zu'l-CELÂL.


Resim---- Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

Resim---- Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı râzı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallâhu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)

El Berru : Ahdinde, iyilikte, hakta, hayırda mutlak sâdık olan ve yerine getiren ALLAHu zu'l-CELÂLi ve'l- İkrâm, lütuf ve ihsân vâ'dinde sâdık olan. Ni'metlerini herkese umûma bahşeden keremkâr olan. İyilik, güzellik ve hayr dileyen ve yerine getiren. Birrin ve bereketin yaratıcısı...
Mutlak birrin sâhibi, iyiliği sürekli sever, ahdine sâdık ve vefâkâr olan ALLAHu zu'l-CELÂL.


Berre : Sadık ve doğru olmak. İyilik ve ihsan etmek.
Bürru : Buğday.
İbrar : En iyiler, ihsan sahibi salihler.
Birr : İyilik, güzellik, hayr, bağış, ihsan.


EL-BERRÛ (celle celâluhu) ZEVKİ:

Üzmez-Üzülmez-Sever-Sevilir. Fedâkâr ve çilekeş âşıklardan olur. Her zaman, her yerde ve her hâlde; her şeye ve herkese iyilik eder. EBRÂR olur.


yâ RaBBeNâ!
“Be” Gecemizi ->
Muhammedî Şuûru BİLen
Muhammedî Nûru BULan
Muhammedî Sürûrda OLan
Muhammedî O-Nûru Fiilen YAŞAyAN Muhammedî Melâmilerin,
Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem'’in RIZ RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gece/Gündüzümüz kıl!..
İn şâe ALLAHu Teâlâ..


BİZi BENlikten Beri et Yâ BERR celle celâluhu!..


Allâhumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidinâ ve mevlânâ Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve rasûlike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...

Resimin şâe ALLAHu Teâlâ
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

BERÂET GECEMİZ:

Resim

ResimEs-selâmu aleykum ve rahmetullâhi ve berekâtuhu.

Eûzubillâhi's-semî'u'l-alîmu mine'ş-şeytânirracîm.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Es-selâtu ve's-selâmu aleyke Ya Rasûlullah


اللّٰهمَّ صَلِّ وَ سَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَ نَبِيِّكَ وَ رَسُولِكَ وَ نَبِيِّ الْأُمِّيِّ وَ عَلَى ﺁلِهِ وَ صَحْبِهِ وَ أَهْلِ بَيْتِهِ

"ALLAHUmme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin abdike ve nebiyyike
ve Rasûlike ve Nebiyyi’l- ummiyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi! "



Resim


BİZ BİR-İZ YÂRr!.


ReCEB-ŞabÂN ve RamazÂN
GEÇmiş-GELecekte >şU ÂN
->UYANık-sa ve ->ÂYIK-sa
->İnsÂN İLe ->BİLe SuLtÂN!.


ZEVK 6839

biR DELi ESEr -> Yürekte.. -> ÜÇ AYLarda -> AŞK RüzGÂRı
BİZ BİR-İZ OLur KüLLî ŞEYy!.. >EL BiRR-ü-BÂR BERZÂRı!.
-> “UYUT!”rum!. -> UYkuLarım!. >COŞar DELi DUYguLarım!
TEK-e TEK”-te ->TEK BAŞıma.. ->YAŞA/tırım ->NAZLı YÂR’ı!.


27.05.14 ->14:39
brsbrs..tktktrstkkmİZsszveısszbyldgçrzmÂNn..


Resim

Üç Aylar, İslam Âlemi için önemi büyük olan kudsî aylardır...

Ramazan ayı 2015 yılında 18 Haziran günü başlayacaktır.

SAvm-ı Süre ->HiLÂLLedir
YÂR CeMÂLi ->CeLÂLLedir
KuLLUk kOLAY KuL İhvÂnim
KüLLî ŞEYy”i -> KemÂLLedir!.

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Receb ayı ALLAH’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır.” buyrmuştur.
(Beyhâkî, Fedâilü’l-Evkât; İbn Hacer el-Askalânî, Tebyînu’l-‘Aceb; Suyûtî, Tefsîru’l-Kur’ân)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem:“Receb ALLAH Teâlâ’nın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır,” buyurmuştur.
(Deylemi, Firdevs, No:3276; 2/275; Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, 1/423)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem:
اَللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبَ وَشَعْبَانَ وَبَلِّغْنَا رَمَضَانَ : ALLAHümme bârik lenâ fî Recebe ve Şaban ve belliğnâ Ramazan.: Ey ALLAH’ım! Receb ve Şaban ayını bize mübarek kıl. Ve bizi Ramazana ulaştır.”
diye duâ ederlerdi.
(Enes b. Malik radiyallahu anhudan; İ. Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/259; Taberanî, el-Mucemu’l-Evsat, No:3951; 4/558, Beyhakî, Şuabu’l-Îman, Sıyam:23, No:3815; 3/375; Keşfu’l- Hâfâ)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şaban ayı, Receb ile Ramazan ayı arasında, insanların kıymetinden gaflete düştükleri bir aydır. Halbuki o amellerin ALLAH’a yükseltildiği bir aydır. Ben de amelimin ALLAH’a oruçlu olduğum halde yükseltilmesini isterim.” buyurmuştur.
(Nesaî, Sıyam, 70; İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, nr. 9858; Beyhakî, Şuabu’l-İman, nr. 3540)

Resim---Zeyd b. Eslem radiyallahu anhu’nun rivâyet ettiğine göre, Efendimiz Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e sadece Receb ayında oruç tutan bir topluluktan bahsedildi. Bunun üzerine;
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Onlar Şaban ayında neredeler?” diye ikaz ederek, üç ayların hepsinin ayrı ayrı önemli olduğunu, birinde çok amel edip de diğerininin terk edilmemesi gerektiğini tavsiye etmiştir.
(Abdürrezzâk, el-Musannef, nr. 7858)

Resim---İmam Ali kerremâllahu vechehu'den. “Şabanın onbeşinci gününü oruç tutun, gecesinde kâim olun” meâlinde ibn-i Mâce bir hadîs rivâyet etmiştir.
(Sünen-i ibn-i Mâce, Cild 4, Hadîs No: 1388)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibâdete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü (onbeşinci günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca ALLAHu Teâlâ (keyfiyeti bize meçhul bir halde) dünyaya en yakın göğe inerek (o andan) fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu? Ona mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu? Onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) Mübtelâ olan yok mu? Ona afiyet vereyim. (Belâdan kurtarayım) şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu? buyurur.”
(İmam Ali ibn-i Talib kerremâllahu vechehu'den; Râmûz-ul Ehâdîs, Hadîs No: 834; İmam Şa'ranî, el-Uhûdü'l-Kübrâ, s.231.; Sünen-i ibn-i Mâce, Cild 4, Hadîs No: 1390)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şüphesiz ALLAHu Teâlâ şaban ayının onbeşinci gecesi (kullarına rahmetle) bakar ve herkese mağfiret eder. Yalnız ona şirk koşana veya müşahine (kin besleyen ve bid'at sahibine) mağfiret etmez.”
(Ebû Musa el-Eş'arî radiyallahu anhu'dan; Râmûz-ul Ehâdîs, Hadîs No: 4037; İmam-ı Şa’ranî, el-Uhûd'ül-Kübrâ, s.231; Taberanî; Bezzâr; Beyhâkî rivâyet etmişlerdir.)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şabanın yarısında (berat gecesinde) ALLAH kullarına muttali olur. Mü'minleri bağışlar, kâfirlere mühlet verir. Kin ehlini ise kinlerini bırakıncaya kadar (affetmeden) kendi hallerinde terk eder.” buyurmuştur.
(Râmûz-ul Ehâdîs, Hadîs No: 3217)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem:“Eceller Şabandan şabana son bulur. Hatta kişi evlenir, çocuğu olur. O ise ismi ölüler listesine alınmıştır.” buyurmuştur.
(Râmûz-ul Ehâdîs, Hadîs No: 6028)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ALLAH, Şaban ayının ortasındaki berat gecesi dünya semâsına tecelli edip müşrik ve nahak (haksız) yere (başkalarına öfkelenip) düşmanlık yapan kimseden başka tüm insanları bağışlar.”
(Râmûz-ul Ehâdîs, Hadîs No: 1289)

Aziz kardeşlerim;
Pazartesi ve perşembe oruçlarının da Rasûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLemin ve ÜMMetinin MuhaMMedî HaYyatında önemi o kadar büyüktür ki;

Resim---Ebu Katâde el-Ensârî radiyallahu anhu’ın naklettiğine göre, bir kimse Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in yanına gelerek pazartesi günü orucunu sordu. Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem de: “Evet, o gün ben dünyaya geldim ve yine o günde Kur’ÂN bana indirilmeye başlandı.” diye cevâb vermiştir.
(Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 5/299; İbn Huzeyme, Sahîh, 3/299)

Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmanın sebeb ve faziletini bir başka hadis-i şerifte şöyle belirtmiştir:
Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “O iki gün amellerin ALLAH’a arz edildiği gündür. Ben de amellerimin oruçlu bir şekilde ALLAH’a arz edilmesini isterim.” buyurmuştur.
(Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 5/199)

Resim---Kudâme b. Mazûn’un azatlısı anlatıyor: Üsame b. Zeyd radiyallahu anhu’un azatlısı Harmele radiyallahu anhu, Vadi’l-Kurâ denilen yerdeki mallarına bakmak için gidiyordu. Bu yolculuk esnâsında ben de ona arkadaşlık ettim. Pazartesi ve perşembe günleri oruç tutuyordu. Ben ona: “Yaşın ilerlemiş, bedenin de zayıflamış. Buna rağmen hâlâ oruç mu tutuyorsun!” dedim. Şöyle cevâb verdi: “Evet, çünkü Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, pazartesi ve perşembe günleri oruç tutardı da ben: “Yâ Rasûlallah, siz pazartesi ve perşembe günü oruç mu tutuyorsunuz?” demiştim Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Evet, çünkü ameller pazartesi ve perşembe günleri arzedilir.” buyurmuştu.
(Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 5/204-205; Beyhakî, es-Sünenü’l-Kübra, 4/293, Fedâilü’l-‘Amâl, s. 517)

Azîz cÂNlar;

Mübârek Regâib gecemizi, 23 Nisan 2015 de Rabbımız TeÂLÂ ve Rasûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLem İLe BİLe Yaşadık Hamd OLsun!.

Mi’âc gecemizi, 15 Mayıs 2015 de Rabbımız TeÂLÂ ve Rasûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLem İLe BİLe Yaşadık Hamd OLsun!.

Berat Gecemiz ise önümüzdeki 1 Haziran 2015 Pazartesi İnşâe ALLAHu TeÂLÂ..

Ramazan Ayı 18 Haziran 2015 Perşembe günü başlıyor,
Kadir Gecemiz 13 Temmuz 2015 Pazartesi günü,
Ramazan Bayramımız 17 Temmuz 2015 Cuma günü OLacak İnşâe ALLAHu TeÂLÂ..


Resim

اَللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبَ وَشَعْبَانَ وَبَلِّغْنَا رَمَضَانَ
ALLAHümme bârik lenâ fî Recebe ve Şaban ve belliğnâ Ramazan.: Ey ALLAH’ım! Receb ve Şaban ayını bize mübarek kıl. Ve bizi Ramazana ulaştır!.

ÜÇ AYy DUALarıMız:

RECEB-i ŞERîF DUÂMız:


10 Gün SubhÂNALLAHi’l- Hayyi’l- Kayyûm (El Hay ve El Kayyum olan ALLAH’ı tesbih ederim.)
10 Gün SubhÂNALLAHi’l- Ehadi’s- Samed (Bir ve her şeyin ona muhtaç olduğu ALLAH’ı tesbih ederim)
10 Gün SubhÂNALLAHi’l- Gafuru’r- Rahîm (Mağfiret eden ve Rahîm olan ALLAH’ı tesbih ederim.)

ŞABÂN-I ŞERîF DUÂMız:

10 Gün Yâ Latîf ALLAH celle celâlihu (Lütfeden şÂNı yüce olan ALLAH celle celâlihu)
10 Gün Yâ Rezzâk ALLAH celle celâlihu (Rızık veren ve şÂNı yüce olan ALLAH celle celâlihu)
10 Gün Yâ Azîz ALLAH celle celâlihu.. (Azîz olup şÂNı yüce olan ALLAH celle celâlihu)

RAMAZÂN-ı ŞERîF DUÂMız:

10 Gün Yâ Erhame’r- Rahîm ALLAH celle celâlihu(Ey merhametlilerin en merhametlisi ALLAH celle celâlihu)
10 Gün Yâ Gaffâre’z- Zünûb ALLAH celle celâlihu (Ey tüm günahları affeden ALLAH celle celâlihu)
10 Gün Yâ Atika’r- Rikâb ALLAH celle celâlihu.. (Ey kullarını âzad eden ALLAH celle celâlihu)


Bütün İsLâm ÂLeminin ve Her ÜMMet-i MuhaMMedîn ve de AZİZ CANLarımızın LeyLetü’l-Berae'sinin Rasûlullah SALLallahu aleyhi ve SELLem’in şu yüce DUÂSInda BİZ BİR-İZ BULmasına can ü gönüLden;
EL BÂRİÜ celle celâlihu, EL BÂRRU celle celâlihu, EL BERRU celle celâlihu OL-ÂN ALLAHu Zü’L- CeLÂL’imİZe Niyâz-ü-DuÂmı EDerim!.
Resim

Resim

Resim


5. SALÂVÂT-I ŞERÎFE :
Hadis Hafızı Celâleddin Suyutî "Amelü’l-leyli ve’l-leyl" isimli eserinde
Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)in :
Her kim bu salâvât-ı şerîfeyi devamlı olarak okursa rüyasında beni görür.”
buyurduğunu bildirmiştir. Bu hususta başka hadisler de mevcûddur.


Resim

TÜRKÇESİ: Allahümme salli ve sellim alâ ruhi Seyyidinâ Muhammedin fil-ervâhi Resim Ve salli ve sellim alâ cesedi seyyidinâ Muhammedin fil-ecsâdi Resim Ve salli ve sellim alâ kabri seyyidinâ Muhammedin fil-kubûri.

MÂNÂSI: ALLAHım! Ruhlar içinde (arasında) Efendimiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’in ruhuna salât-ü-selâm eyle! Cesedler (cisimler) içinde Efendimiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’in cesedine salât-ü-selâm eyle! Kabirler içinde Efendimiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’in kabrine salât-ü-selâm eyle!”



Resim


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
tamersah tarik
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 778
Kayıt: 19 Eyl 2008, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen tamersah tarik »

yâ RaBBeNâ!
“Be” Gecemizi ->
Muhammedî Şuûru BİLen
Muhammedî Nûru BULan
Muhammedî Sürûrda OLan
Muhammedî O-Nûru Fiilen YAŞAyAN Muhammedî Melâmilerin,
Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem'’in RIZ RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gece/Gündüzümüz kıl!..
İn şâe ALLAHu Teâlâ..
Resim
Kullanıcı avatarı
Ahmed
Admin
Admin
Mesajlar: 1128
Kayıt: 27 Şub 2010, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Ahmed »

Resim


Bu mübarek gecede iki cihan güneşi Rasulullah sallallahu aleyhi vesellemin gönlünde, yüreğinde bir yer bulabilmek ümidiyle, BİZ-BİR-İZ i YAŞAMak umuduyla Beraat Kandilimiz Hayırlara vesile olsun inşaAllah!

''Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedîn abdike (Muhammedîyyeti) ve nebîyyike (Mahmudîyyeti) ve Resûlike (Ahmedîyyeti) ve Nebîyyûl-ümmîyyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi ves-sahbihi ve Ehl-i Beytihi...''

***"En Kötü KÖRlük, gÖZünü GÖRmeyiştir!.." Kul İhvani
Kullanıcı avatarı
Gariban
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 2834
Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Gariban »

Tüm kardeşlerimizin Beraat kandili mübarek olsun .
Es Selam ve Sevgiyle
garibAN
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

21 Mayıs 2016 CUMARTESİ AKŞAMI İSLAM TAKVİMİN DÖRDÜNCÜ VE PEYGAMBERİMİZİN YETİM KALDIĞI AY OLAN ŞABAN AYININ YANİ ÜÇAYLARIN İKİNCİSİNİN TEK KANDİL GECESİNİ BERAT KANDİLİMİZ OLARAK İDRAK EDECEĞİZ İNŞEALLAH..

BERAT GECEMİZ, MÜBÂREK ve BiRR u TAKVÂ-mıza SEBeB OLSUN İNŞÂALLAH!..

MuHaMMeDî MuHABBEtlerimle..



Bismillâhirrahmânirrahîm

Allahumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidina ve mevlâna Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve resulike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...


Resim

"Berat veya Berâet kelimesinin aslı "el-berâe" dir.
Berâet: iki şey arasında ilişki olmaması, kişinin bir yükümlülükten- zorluktan kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmaması anlamında verilen İmtiyaz ve Taltif Belgesidir.
Berî olmak, aklanmak, temiz ve suçsuz çıkmak-AKlanmak demektir.
Mü'minlerin bu gece günah yüklerinden kurtulup İlâhî Bağışa ermeleri umulduğu için de Berat Gecesi denilmiştir.


BİZi BENlikten Beri et Yâ BERR celle celâlihu!..

Diğer İsimleri de vardır:
Leyle-i Mübareke - Mübarek Gece: Bereketli ve Feyizli Gecemiz.
Leyle-i berâe - Berâe Gecesi: Beraat gecesi Benlikten Berî oluş Gecemiz.
Leyle-i Sakk - Sakk Gecesi : Vesika gecesi .Şe’enullata şu Gece Anımızda, Şeriât-ı Garra Mahkmesinde sağken verilen Bâtıl ve Şerden Berî Oluş İ’lamı-Karar Belgesi Gecemiz.
Leyle-i Rahmet - Rahmet Gecesi: Kullarının Allah celle celâlihu Teâlâ’nın Lütf ü Kerem ve ihsana kavuşmaları Gecemiz. Sakk Gecesi. Belge ve Sened-Mesned Gecemiz

Be Gecemiz:
Muahmmedî Şuûru BİLen
Muahmmedî Nûru BULan
Muahmmedî Sürûrda OLan
Muahmmedî O-Nûru Fiilen YAŞAyAN Muhammedî Melâmilerin,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in RIZA RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gecemiz..
İnşâallah..


AKIL Ve NAKLimizin BİLişme- BULuşma- OLuşma ve de Şehâdetullahı YAŞAma Gecemiz.
Lâilahe Akıl Nefsimiz İle İllâ Allah celle celâlihu Ruhumuzun SEV-iyeleniş SETRRi..


Resim---- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem):
"Kişinin dini akıldır. Aklı olmayanın dini de yoktur!" buyurmaktadır.

(Kenzü'l-Ummâl III/7033)

Bilmekteyiz ki;
ÂDEM Alaeyhisselâmın KULluk Ana kartına tüm esmâlar herkesin Kaderince ve kadarınca ezelden yüklenmiş ve şu ANda Tecellî tahtasında OKUnup YAŞAnmaktadır.
El Berâe ile ilgili esmalarımızdan bazıları:


Resim

EL BÂRİÜ celle celâlihu

Mahlükat özelliklerinden mutlak berî (berâet eden, sâlim, kurtulmuş; temiz) olan, yaratan, şekil veren, seviyelendiren, lâzım ve lâyık şekilde yerleştiren, hastalık ve hatadan berî kılan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
Ber', bür', bürû' (yaratmak; hastalık, kusur, ayıp gibi insana hoş gelmeyen şeylerden uzak bulunmak; borç ve zimmetten berî olmak.) kökünden veya bery (yontmak, tesviye etmek) kökünden türediği tartşmalıdır.
El Bâriü ismi Kur'ân-ı Kerîm'de 2 yerde geçmektedir.


El Bâriü : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olusuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında salih kullarını berî' kılan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
Beree : Yaratmak.
Ebree : Şifâ vermek, iyileştirmek.
Berree : Töhmet vs.den temize çıkarmak, berâetine hükmetmek, berî' kılmak, uzak etmek.
Teberree : Kurtulmak, berî' olmak, uzaklaşmak, kabul etmemek.
El bereetü : İkaz, ihtar, korkutma, ültümatom, mâsumluk, ayıptan sâlim olmak.
El bür'ü : Şifâ.

Resim

EL BÂRRU celle celâlihu

El Bârru : Bir kalıbtan dökürcesine düzgün, tertibli ve güzel yaratan.
Herkesi ve herşeyi Lâzım ve Lâyıkı üzere mütenâsib, umumî nizâma ve gayelere uygun halk eden Cenâb-ı HAKK (celle celâluhu).
Yaratan, yaratıcı, lâzım ve lâyık şekli verenALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.

Berâ : Taş vs.yi yontmak, düzeltmek.
Ebterâ : Yontmak, düzeltmek.
El berâ : Toprak, toz, yer, halk


Resim

EL BERRU celle celâlihu

Birr (iyilik sever, sadakâtli, vefâkâr) kökünden sıfat isimler.
Berr : İtâatkâr, sadık, vefâlı, hep iyilik sever ve birr özellik ve güzelliklerini taşıyan mü'min.

Resim---- " Birr (iyilik), yüzlerinizi dogu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl birr, o kimsenin yaptığı dır ki, ALLAH'a, âhiret gününe, meleklere, kitablara, nebîlere inanır.Yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttâkîler ancak onlardır !" (Bakara 2/177)

Ebrâr : en iyi, en sadık, en vefâlı, en salih, en seçilmiş mü'minler.
Kur'ân-ı Kerîm'de 3 âyette tekil (Meryem 19/14,32;Tur 52/28 bkz.), 7 âyette çoğul ebrâr ve berere olarak geçmekte ve 1 âyette ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'e nisbet edilmektedir.


Resim---- " Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur (El Berrü'r-Rahîm)." (Tur 52/28)

El Berr ismi, yaratıklarına karşı rahmet, mağfiret, nimet, lütûf ve ihsanı bol olan Rahîm, Gafûr, Râzık, Mün'im ve Vasî' olan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'in ezlî ve ebedî bereket kaynağı oluşunun ismi ve zikridir.
Birr öylesine bereketli bir kelimedir ki imân, amel, ahlâk ve hâl dörtlüsündeki tüm hak, hayr, iyilik, güzellik ve doğrulukları cem' eder.
Birr'e sahib oluşun ismi ebrâr'ın çoğulu olan berere (Abese 80/16 bkz.), iyi olmak, iyilik yapmak fiili olan teberrû (Bakara 2/224; Mümtehine 60/8 bkz.) …
Hepsi de "birr" kökünden türemişlerdir.
Birr, Muradullah'ı Muhammedî Şuûrla anlayış ve Emrullah'ı Muhammedî Neş'eyle meşkedip yaşayıştır…
Birr, sisteme ve sahibi Rabbü'l-âlemîn'e saygılı oluştur.
Birr, takvânın özü ve özeti, takvâ ise kulun Rabbısıyla "bile" oluşunun sözle söylenişi ve uygulanış iştirakidir.
Birr, hakve hayrın iyice anlaşılması, takvâ ise bâtıl ve şerden kaçınmadır...


Resim----" ….Birr ve takvâ üzerinde yardımlaşın, ism (günah) ve udvân (düşmanlık) üzerine yardımlaşmayın. ALLAH'tan korkun; çünkü ALLAH'ın ikabı (cezâsı) çetin (şiddetli) dir." (Mâide 5/2)

İşte birr ve takvâ faziletlerinin ahlâkî hazinesi olan bir âyet-i celile…İlâhî ülfetin ve ünsiyyetin bereket iliği birr…Birr ü takvâ rıza ve ihsanın kesin ve kestirme yolu…

Resim---- " (Ey bilginler!) sizler kitabı okuduğunuz (gerçekleri bildiğiniz) hâlde, insanlara "birr"i emredip nefsinizi (kendinizi) unutuyor musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?" (Bakara 2/44)

Resim---- " Sevdiğiniz şeylerden (ALLAH için harcamadıkça) "birr"e nâil olamazsınız (eremezsiniz). Her ne harcarsanız ALLAH onu bilir. (Al-i İmrân 3/92)

Resim---- " İyiler (ebrâr) muhakkak cennette (nâimde), kötüler (füccâr) de cehennemde (câhimde) dirler."(İnfitâr 82/13,14)

Hadis-i Şerîflerde ana babaya iyi ve saygılı davranmanın "birrü'l-vâlideyn" tâbiriyle ifâde edilmesi de birr ile ihsanın ve hatta Rızaullah'ın yakınlığının ifâdesidir. Birr, zâhir-bâtın rıza bileliğidir…

Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sıdk birre, birr de cennete ulaştırır" buyurmuştur..


Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı razı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallahu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)


El Berru : Ahdinde, iyilikte, hakta, hayırda mutlak sadık olan ve yerine getiren ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL. İkram, lütüf ve ihsân vâ'dinde sadık olan. Ni'metlerini herkese umumâ bahşeden keremkâr olan. İyilik, güzellik ve hayr dileyen ve yerine getiren. Birrin ve bereketin yaratıcısı...
Mutlak birrin sahibi, iyiliği sürekli sever, ahdine sadık ve vefâkâr olan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
[/b]


Berre : Sadık ve doğru olmak. İyilik ve ihsan etmek.
Bürru : Buğday.
İbrar : En iyiler, ihsan sahibi salihler.
Birr : İyilik, güzellik, hayr, bağış, ihsan.


EL BERRÛ (celle celâluhu) ZEVKİ:

Üzmez-Üzülmez-Sever-Sevilir. Fedâkâr ve çilekeş âşıklardan olur. Her zaman, her yerde ve her hâlde; her şeye ve herkese iyilik eder. EBRÂR olur.


Şaban Ayının ondördüncü gününü onbeşinci gününe bağlayan gecesi Beraat gecesidir.
II. Selim'den itibaren minarelerde kandil yakılmaya başlanmasından dolayı Kudsal Geceler Kandil adını almıştır.


Resim---- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (şaban ayının on dördüncü günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ rahmetiyle dünya semasına tecelli eder ve o andan fecir oluncaya kadar şöyle seslenir: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim!” buyurur."
( İbni Mâce, İkame, 191.)

Berat Gecesi, Kur’ân-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semasına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir.
Kadir gecesi ise Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’e ilk kez ve parça parça indirilmeye- Tenzil olmaya başladığı Gecedir rivayetleri vardır.


Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Berat Gecesi Rabbimize şöyle dua etmiştir:
"Allahım, azabından affına, gazabından rızana sığınırım, Senden yine Sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten âcizim. Sen Kendini sena ettiğin gibi yücesin!."

(et-Tergib ve't-Terhîb, 2:.119, 120.)

Resim----Bir Berat Gecesinde uyanıp da Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’i yanında bulamayan Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz kalkarak Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’i aramaya başladı.
Sonunda Peygamberimizi Cennetü'l-Bakî mezarlığında başını semâya kaldırmış halde buldu.
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz’e Berat Gecesinin faziletini şöyle anlattı:
"Muhakkak ki, Allah Teâlâ Şâban'ın onbeşinci gecesinde dünya semâsına rahmetiyle tecellî eder ve Benî Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca insanları mağfiret eder."

(Tirmizî, Savm:39.)

Bu Muhteşem ve Tertemiz Affın dışında kalanlar ise Tercihlerini yanlış yapanlar olup:

Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Allah Teâlâ Şâban'ın onbeşinci gecesi tecelli eder ve ana-babasına asi olanlarla Allah'a ortak koşanlar dışında kalan bütün kullarını bağışlar." Buyurmuştur.
(İbni Mace, İkametü's-Salât, 191; Tirmizî, Savm, 38.)

Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem):"Muhakkak ki, Allah Azze ve Celle Şâban'ın onbeşinci gecesinde rahmetiyle yetişip herşeyi kuşatır. Bütün mahlukatına mağfiret eder. Yalnızca müşrikler ve kalbleri düşmanlık hissiyle dolu olup insanlarla zıtlaşmaktan başka bir şey düşünmeyenler müstesna.""Yüce Allah bu gece bütün Müslümanlara mağfiret buyurur, ancak Kâhin, Sihirbaz yahut Müşahin (çok kin güden) veya İçkiye düşkün olan veya Ana babasını inciten yahut Zinaya ısrarla devam eden müstesnâ" buyurmuştur.
(et-Tergîb ve't-Terhib, 2:118.)

Bu 8 Sınıfta Olup da Hakkı ve Hayrı OKUmamakta-DUYup-Uymamakta Direnenlerin belki de son şanslarıdır:

1- Allah'a şirk koşanlar.
2- Ana-babalarına isyan eden, onların kablerini kırıp gönüllerini yıkanlar.
3- İçkiye devam edenler.
4- Falcılık edip gelecekten haber verenler.
5- Din kardeşine besledikleri kinden vazgeçmek istemeyenler.
6- Adam öldürmekten pişmanlık duymayanlar.
7- Zinâ edenler, çekinmeyenler.
8- Akrabalarıyla alâkayı kesip ihmal edenler.


Berat Gecesinin öylesine güzel özellikleri vardır ki bu gece:

1- Bu gecede, "her hikmetli iş" ayrılır. Nitekim Cenâb-ı Hak, "Her hikmetli iş, katımızdan bir emir ile, o gece ayrılır" belirlenir, ortaya konur, takdir edilir.." buyurmuştur.

2- Bu gecede yapılan ibadetler, faziletlidir. Nitekim Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Kim bu gecede yüz rekat namaz kılarsa, Allah o kimseye; otuzu cennetle müjdeleyen, otuzu cehennem azabına karşı garanti veren; otuzu ondan dünya âfetlerini uzaklaştıran; onu da şeytanın tuzaklarına karşı onu koruyan yüz melek gönderir” buyurmuştur. (Kenzu'l-Ummal, 27/238)

3- Bu gecede, rahmet-i ilahiyye iner. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s) "Allah Teâîâ, bu gecede ümmetime, Kelboğullan kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca rahmet eder" buyurmuştur. (Tirmizî, Savm:39.)
4- Bu gecede, mağfiret gerçekleşir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur; “Allah Tealâ bu gecede, kâhin, düşmanlıkta ileri giden, alkolik olan, ana-babasına âsî olan ve zinada ısrarlı olanlar hâriç, bütün müslümanlan) affeder." (et-Tergîb ve't-Terhib, 2:118.)

5- Allah Teâlâ bu gecede peygamberine, şefaat yetkisinin tamamını vermiştir. Çünkü Hz. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Şaban ayının onüçüncü gecesinde, ümmeti için şefaat yetkisi istedi ve kendisine, şefaatin üçte biri verildi. Ondördüncü gecesi, yine aynı istekte bulundu ve kendisine, şefaatin üçte ikisi verildi. Onbeşinci gecede de yine aynı istekte bulundu ve böylece, tıpkı ürkmüş develer gibi Allah'dan kaçanlar müstesna, bütün ümmete şefaat etme yetkisi verildi. Bunu Keşşaftan naklettim.
(Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 19/566-567)

Bu Gecede, BeN Buzullarının Eriyip Muhammedî BiZ Deyasına SALLı İsalesi Sıla edişi imkanı ANı ve zamANı..
Bu Gecede, BİRRü’t- Takvâ Kapılarının Sabaha kadar apaçık Olması İnşaaallah..


Berat Gecesinin Duhân 44/1-4 âyetleriyle de ilgili olduğu da bildirilmiştir.

حم
وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُّبَارَكَةٍ إِنَّا كُنَّا مُنذِرِينَ
فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ

Resim---- " Ha mim. Vel kitabil mübiyn. İnna enzelnahü fi leyletim mübaraketin inna künna münzirin. Fiha yüfraku küllü emrin hakiym : Hâ. Mîm.. Apaçık olan Kitab'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır. Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir.” (Duhân 44/1-4)

Berat Gecesi ile kadir Gecsinde inmiş olmasını;
Berat Gecesi, Kur’ân-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semasına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir diye açıklamışlardır Âlimlerimiz.
Madde ve Mânâ Âlemlerimizin Kader Gecesinde Bereket ve Birr ü Takvâ BULuruz İnşâallah..
Fahreddin er-Râzî"nin açıklamasına göre bu defterlerin düzenlenmesi Berat Gecesinde başlar, Kadir Gecesinde tamamlanarak her defter sahibine teslim edilir.


Rivayet olunduğuna göre, Atiyye el-Harûrî, İbn Abbas (r.a) şöyle bir soru sorar: "Cenâb-ı Hak, Kadr sûresinde,
"Şüphesiz biz onu (Kur'ân'i) Kadir gecesinde indirdik" (Kadr, i) buyuruyor. Bu ayette de, "Biz onu mübarek bir
gecede indirdik" buyurmuştur. Binâenaleyh Allah Teâlâ bu Kur'ân'ı, aylar boyunca indirdiğine göre, "bir gecede" denmesi nasıl doğru olur?" İbn Abbas (r.a) bunun üzerine şöyle der: "Ey İbnu'l-Esved, eğer ben ölseydim, bu soru senin kafana takılsaydı ve cevabını bulamasaydın, sen de öylece cevap bulamadan ölüp gidecektin. Kur'ân, toptan Levh-i Lahfuz'dan Beyt-i Ma'mûr'a indirilmiştir. Beyt-i Ma'mur da, birinci kat gökte, en yakın semâdadır. İşte bundan sonra Kur'ân, çeşitli hâdiseler hakkında, zaman zaman parça parça (dünyaya) inmeye başlamıştır.

(Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 19/568)


Resim


Berât kandilimizin İslâm Âlemine Muhammedî Şuûr ve nur getirmesini Rabbmız'dan dilerim.
Tüm müslümanların islahına, iflahına ve problemlerine çözüm bulmasına dua edelim gönül birliğiyle inşâallah..

Bu gecenin kudsîyyetinde ;
Bütün hikmetli işleri ayırt etmenin gerçekleşmesi,
Tevbe, Dua ve Rıza Birliğimizin Resûlullah (sav) Bizliğinde buluşması,
Resûlullah (sav) in şefâtından şereflenme kapılarının sonuna kadar açilması,
Rahmetullahın özellikle herkesi kapsaması ve mağfiretin coşmasının gerçekleşeceği
Âyet ve hadislerde bildirilmiştir.

Biribirlerimize gönülden dualarımızı,
Resûlullah (sav) Efendimize, ailesine, Ehl-i Beytine, ashabına ve ümmetine salât ve es selâmı,
Allahımıza hamdımızı sunalım birlikte inşâallah..


Allahumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidina ve mevlâna Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve resulike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...



Kıymetli kardeşlerim, Şu Mübârek zamAN Dilimleri Yüzü Suyu Hürmetine İLEliğimizin BİLEliği ile ŞEREFlendirildiğimiz Mubarek gecemizde, ALLAHu Zü’l-CELÂLimiz, RESÛLULLAH SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZin Aziz KALBinde
BİZi BİR kabul etsin إِن شَاء اللَّهُ


ÂMiN Yâ LaTîF ALLAH celle celâluhu!
ÂMiN Yâ KeRîM ALLAH celle celâluhu!
ÂMiN Yâ RaHiM ALLAH celle celâluhu!
ÂMiN Yâ VeDûD ALLAH celle celâluhu!
ÂMiN Yâ FeTTâH ALLAH celle celâluhu!
ÂMiN Yâ GaFFâR ALLAH celle celâluhu!
ÂMiN Yâ SeTTâR ALLAH celle celâluhu!..

Âmin! Yâ BÂRİÜ celle celâlihu
Âmin! Yâ BÂRRU celle celâlihu
Âmin Yâ BERRU celle celâlihu!..

MuhaMMedî MuHABBetimİZle!....


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Gul »


ÂMiN!..

A'yân-ı sabite nuru Resim nur-u Mim Resim Nurullah.. İle!..


A'yânı-Sabite: Tas: İlm-i İlâhide eşyanın ezelden beri sâbit olan sûret ve hakikatları. Mevcudat-ı ilmiye. KİMlik KİŞİlik Ana Kartımız.

Adem: Yokluk.
Âdem: Yokuluk da yok iken, Allah celle celâlihu nun Varından-Nurundan var ettiği AKIL ŞEY’i..
Adem-i Hâricî: İlm-i İlâhide mevcud olup, maddi vücudu olmayan.
(Adem-i mutlak (Sırf Yokluk) zaten yoktur; çünkü bir ilm-i muhit var.
Hem daire-i ilm-i İlâhînin harici yok ki, bir şey ona atılsın.
Dâire-i ilim içinde bulunan adem ise, adem-i hâricidir ve vücud-u ilmiye perde olmuş bir ünvandır.
Hatta bu mevcudat-ı ilmiyeye bazı ehl-i tahkik "A'yan-ı sâbite" tabir etmişler.
Öyle ise, fenaya gitmek, muvakkaten haricî libasını çıkarıp, vücud-u mâneviye ve ilmîye girmektir.
Yani, hâlik ve fani olanlar, vücud-u hâricîyi bırakıp; mâhiyetleri bir vücud-u mânevi giyer, dâire-i kudretten çıkıp dâire-i ilme girer. M.)


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

HAKkın ->EBDÂLı>EBRÂRı
->AHMEDî AHLÂK>AHYÂRı
NEFsin TANır RABBın TANır
EVVEL<->ÂHİRin >AHRÂRı!.

ZEVK 8136

AL->VERme!. VER->ALma!=>OLÂN.. YARım NEFes SIRATımız
KITMÎR ->NEFsim ->KuL İHvÂNim.. BEDEN>BİNek>SIRATımız
HAKktan HAKka EL HAKku’L- HAKk
->“KELÂMuLLAHı -->YAŞA!..”-mak
ReSÛLULLAHı ->DUYup ->UYmak ->BİZ BİR-İZ”de >BERATımız!.


09.05.2017 23:48
Brsbrsm..tktktrstkkmdalprLe..


Resim

Arabi Şâban ayının onbeşinci gecesi. Şâban ayı mübarek üç aylardan olup, onbeşinci gecesi mahlûkatın rızıklarına, ömürlerine, amellerine dâir taraf-ı İlâhîden meleklere tâlimat verildiği hususunda sahih rivâyetler vardır..
Berr: (c.: Ebrâr) Va'dinde sâdık. Sözünde duran. Muhsin. Keremkâr. Nimetleri herkese, umuma ihsan edendir.

Berat Gecemizin bereket bohçasını açan Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem;

Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem:"Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibâdete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (kandilden sonraki gün) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah-u Teâlâ o andan fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim!” buyurur."
(İbn Mâce)

Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı râzı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallâhu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)


ResimResim

EL BeRR celle celâlihu Sırrına mazhar olan MuhaMMedî MeLÂMîLer asla hiçbir kimse/şeyi ->Üzmez->Üzülmez->Sever->Sevilir. ->Fedâkâr ve çilekeş âşıklardan olur. ->Her zaman, her yerde ve her hâlde; her şeye ve herkese iyilik eder.-> EBRÂR olur.. İnşâe ALLAHu Teâlâ…

Yâ RaBBeNâ!.
“Be” Gecemizi ->
MuhaMMedî Şuûru BİLen
MuhaMMedî Nûru BULan
MuhaMMedî Sürûrda OLan
MuhaMMedî O-Nûru FiiLen YAŞAyAN MuhaMMedî MeLâMiLerin,
ResûLuLLaH sallallâhu aleyhi ve sellem'’in RIZ RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gece/Gündüzümüz kıl!..
İnşâe ALLAHu Teâlâ..


BİZi BENlikten Beri et Yâ BERR celle celâluhu!..


Allâhumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidinâ ve mevlânâ Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve rasûlike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...

Resimin şâe ALLAHu Teâlâ

ResimResimResim

Berat Gecemizle iligili üç ESMÂuLLAHımız;

EL BÂRRU celle celâluhu


Resim

El Bârru: Bir kalıbtan dökürcesine düzgün, tertibli ve güzel yaratan. Herkesi ve herşeyi Lâzım ve Lâyıkı üzere mütenâsib, umumî nizâma ve gayelere uygun halk eden Cenâb-ı HAKk celle celâluhu. Yaratan, yaratıcı, lâzım ve lâyık şekli veren ALLAHu zü'L-CELÂL.

Berâ : Taş vs.yi yontmak, düzeltmek.
Ebterâ : Yontmak, düzeltmek.
El berâ : Toprak, toz, yer, halk

Barr isminde ki, çoğulu Berere, iyilik ve ihsan edici Muhsin anlamı da vardır.

El Bârru celle celâluhu, İbni Mâce'nin Listesinde olan bir İsmullahtır. Kur'ân-ı Kerimde direkt geçmez.
El Bârru celle celâluhu isminin, El Bâriu ve El Berru celle celâluhu ismleri ile anlam bütünlüğü vardır.
Mahlükat özelliklerinden mutlak berî
(berâet eden, sâlim, kurtulmuş; temiz) olan, yaratan, şekil veren, seviyelendiren, lâzım ve lâyık şekilde yerleştiren, hastalık ve hatadan berî kılan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL.
“Bery” kökünden yontmak tesviye etmek anlamında
Ber’ kökünden, maddesiz-modelsiz yaratan, sıfatlarında yarattıklarının sıfatlarından beri olan yarattığı en küçük zerreden en büyük küreye Küllî ŞEY’in düzen ve denge ve ahenk içinde yaratan..


El Bâriü :
Resim


EL BERRU celle celâluhu

El Berru:
Resim

Birr/El-Birru:

Birr: Temizlik. Günahtan çekinmek. Takvâ. İn'âm ve ihsan etme. Amel-i sâlih, iyi amel. Koyunu sevketmek. Gönül, kalb.
Birr: bol hayır ve iyiliktir. Genişliğinden dolayı yeryüzüne de berr ve berriyye denilmiştir. Bu, bütün hayırlı işleri kapsayan bir isimdir.

Birru'l-vâlideyn demek, ana-babaya itaat etmek demektir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “İyilik kaybolmaz, günahlar da unutulmaz. Hakim olan Allah ölmez. O halde dilediğini yap. Nasıl davranırsan öyle muamele görürsün.” Buyurdu.
(Ahmed b. Hanbel, Müsned; Ali el-Muttakî)

Birr, ihsan, geniş hayır, tam hayır demektir. "Birr" ile "hayr" arasında fark vardır. "Birr", hayra ulaşan, kastedilmiş fayda, "hayr" ise, -kasıtsız bile olmuş olsa- mutlak anlamda faydadır. "Birr"in zıddı "ukuk" (isyan etmek), "hayr"in zıddı "şer"dir. Bununla birlikte "birr", "hıns" (günah)ın karşıtı olarak da kullanılır.

"Birr"e erişmek, hayır ve iyilik etme sıfatıyla sıfatlanmış olmak veya;


إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ
İnnel ebrâre le fî naîm(naîmi): Gerçek şu ki, ebrar olanlar, elbette nimetler içindedirler.”
(Mutaffifîn 83/22)

Âyetinin belirttiği gibi iyiliğe ve ilahî sevaba ermek manalarından her biriyle tefsir edilmiştir ki ikisi birbirinden ayrılmaz. Buna göre “iman”, dinin temeli, "birr", dinin gayesi demektir.

"Birr" kelimesini Hamza ve Âsım'dan Hafs, "ra"nın fethasıyla, diğerleri "râ"nın zammı ile okur-lar ki, evvelinde "el-birr", "leyse"nin haberi, ikinci de ismi olur. "Velâkinni'l-birru" ifadesini Nafi ve İbni Âmr, "nûn"un tahfif ve kesri ve "ra"nın zammı ile "velâ inne'l-birra" şeklinde okur ve mutabakisi (geri kalan) "nûn"un teşdid ve fethi "râ"nın fethi ile okur.
Ebrâr ise "berr" kelimesinin çoğuludur. Nitekim "rabb" kelimesinin çoğulu da "erbâb" gelir. Nitekim "fail" vezni "ef'al" şeklinde çoğul yapılabildiği için "ebrâr"ın da "bar" kelimesinin çoğulu olduğu söylenmiştir.

Berr, iyilik sahibi, tam anlamıyla hayr sahibi, itaat edici, iyi insan demektir. Allah'ın emrini yerine getiren, Allah'ın hakkını gözeten, adağını yerine getiren kimse diye de tarif edilmiştir. Hasen: "Karıncayı incitmez, kötülüğe razı olmayan kimse" diye tarif emiştir.


Kur'ân-ı Kerimimizde el-Birr, üç şekilde tefsir edilmiştir:

1. el-Birr, Sıla/akrabalık bağını gözetmek anlamında:

وَلاَ تَجْعَلُواْ اللّهَ عُرْضَةً لِّأَيْمَانِكُمْ أَن تَبَرُّواْ وَتَتَّقُواْ وَتُصْلِحُواْ بَيْنَ النَّاسِ وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
“Ve lâ tec’alûllâhe urdaten li eymânikum en teberrû ve tettekû ve tuslihû beynen nâs(nâsi), vallâhu semîun alîm(alîmun): Bir de yeminlerinizi bahane ederek; iyilik yapmanız, sakınmanız ve insanların arasını düzeltmenize Allah'ı engel kılmayın. Allah işitendir, bilendir.”
(Bakara 2/224)

لَا يَنْهَاكُمُ اللَّهُ عَنِ الَّذِينَ لَمْ يُقَاتِلُوكُمْ فِي الدِّينِ وَلَمْ يُخْرِجُوكُم مِّن دِيَارِكُمْ أَن تَبَرُّوهُمْ وَتُقْسِطُوا إِلَيْهِمْ إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الْمُقْسِطِينَ
“Lâ yenhâkumullâhu anillezîne lem yukâtilûkum fîd dîni ve lem yuhricûkum min diyârikum en teberrûhum ve tuksitû ileyhim, innallâhe yuhıbbul muksitîn: Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanları sever.”
(Mümtehine 60/8)

2. el-Birr, itaat manasında da kullanılır:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ لاَ تُحِلُّواْ شَعَآئِرَ اللّهِ وَلاَ الشَّهْرَ الْحَرَامَ وَلاَ الْهَدْيَ وَلاَ الْقَلآئِدَ وَلا آمِّينَ الْبَيْتَ الْحَرَامَ يَبْتَغُونَ فَضْلاً مِّن رَّبِّهِمْ وَرِضْوَانًا وَإِذَا حَلَلْتُمْ فَاصْطَادُواْ وَلاَ يَجْرِمَنَّكُمْ شَنَآنُ قَوْمٍ أَن صَدُّوكُمْ عَنِ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ أَن تَعْتَدُواْ وَتَعَاوَنُواْ عَلَى الْبرِّ وَالتَّقْوَى وَلاَ تَعَاوَنُواْ عَلَى الإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَاتَّقُواْ اللّهَ إِنَّ اللّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ

“Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ tuhıllû şe’âirallâhi veleş şehral harâme ve lâl hedye ve lâl kalâide ve lâ ammînel beytel harâme yebtegûne fadlan min rabbihim ve rıdvânâ(rıdvânen) ve izâ haleltum fastâdû ve lâ yecrimennekum şeneânu kavmin en saddûkum anil mescidil harâmi en ta’tedû, ve teâvenû alel birri vet takva ve lâ teâvenû alel ismi vel udvâni vettekullâh: Ey iman edenler, Allah'ın şiarlarına, haram olan ay'a, kurbanlık hayvanlara, (onlardaki) gerdanlıklara ve Rablerinden bir fazl ve hoşnutluk isteyerek Beyt-i Haram'a gelenlere sakın saygısızlık etmeyin. İhramdan çıktınız mı artık avlanabilirsiniz. Sizi Mescid-i Haram'dan alıkoyduklarından dolayı bir topluluğa olan kininiz, sakın sizi haddi aşmaya sürüklemesin. İyilik ve takva konusunda yardımlaşın, günah ve haddi aşmada yardımlaşmayın ve Allah'tan korkup sakının. Gerçekten Allah (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.”
(Mâide 5/2)

وَبَرًّا بِوَالِدَيْهِ وَلَمْ يَكُن جَبَّارًا عَصِيًّا
“Ve berren bi vâlideyhi ve lem yekun cebbâren asıyyâ: Ana-babasına saygılı ve iyi davranırdı. Hiç zorba ve isyankâr olmadı.
(Meryem 9/14)

وَبَرًّا بِوَالِدَتِي وَلَمْ يَجْعَلْنِي جَبَّارًا شَقِيًّا
“Ve berren bi vâlidetî ve lem yec’alnî cebbâren şakıyyâ: "Anneme itati de. Ve beni mutsuz bir zorba kılmadı."
(Meryem 9/32)

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا تَنَاجَيْتُمْ فَلَا تَتَنَاجَوْا بِالْإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَتِ الرَّسُولِ وَتَنَاجَوْا بِالْبِرِّ وَالتَّقْوَى وَاتَّقُوا اللَّهَ الَّذِي إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ
“Yâ eyyuhâllezîne âmenû iza tenâceytum fe lâ tetenâcev bil ismi vel udvâni ve ma’siyetir resûli ve tenâcev bil birri vet takvâ, vettekûllâhellezî ileyhi tuhşerûn: Ey iman edenler, kendi aranızda gizli konuşmalarda bulunacağınız zaman, bundan böyle günah, düşmanlık ve Peygamber'e isyanı fısıldaşıp konuşmayın; birri (iyiliği) ve takvayı konuşun ve huzurunda toplanacağınız Allah'tan sakının.”
(Mücâdele 58/9)

كَلَّا إِنَّ كِتَابَ الْأَبْرَارِ لَفِي عِلِّيِّينَ
“Kellâ inne kitâbel ebrâri lefî illiyyîn: Hayır; ebrar olanların kitabı, "İlliyîn"dedir.”
(Mutaffîfîn 83/18)

3. el-Birr, Takvâ anlamında:

أَتَأْمُرُونَ النَّاسَ بِالْبِرِّ وَتَنسَوْنَ أَنفُسَكُمْ وَأَنتُمْ تَتْلُونَ الْكِتَابَ أَفَلاَ تَعْقِلُونَ
E te’murûnen nâse bil birri ve tensevne enfusekum ve entum tetlûnel kitâb(kitâbe) e fe lâ ta’kılûn: Siz, insanlara iyiliği emrederken, kendinizi unutuyor musunuz? Oysa siz kitabı okuyorsunuz. Yine de akıllanmayacak mısınız?”
(Bakara 2/44)

لَّيْسَ الْبِرَّ أَن تُوَلُّواْ وُجُوهَكُمْ قِبَلَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَلَكِنَّ الْبِرَّ مَنْ آمَنَ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَالْمَلآئِكَةِ وَالْكِتَابِ وَالنَّبِيِّينَ وَآتَى الْمَالَ عَلَى حُبِّهِ ذَوِي الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينَ وَابْنَ السَّبِيلِ وَالسَّآئِلِينَ وَفِي الرِّقَابِ وَأَقَامَ الصَّلاةَ وَآتَى الزَّكَاةَ وَالْمُوفُونَ بِعَهْدِهِمْ إِذَا عَاهَدُواْ وَالصَّابِرِينَ فِي الْبَأْسَاء والضَّرَّاء وَحِينَ الْبَأْسِ أُولَئِكَ الَّذِينَ صَدَقُوا وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُتَّقُونَ
“Leysel birre en tuvellû vucûhekum kıbelel maşrıkı vel magrıbi ve lâkinnel birre men âmene billâhi vel yevmil âhırı vel melâiketi vel kitâbi ven nebiyyîn(nebiyyîne), ve âtel mâle alâ hubbihî zevil kurbâ vel yetâmâ vel mesâkîne vebnes sebîli, ves sâilîne ve fîr rıkâb(rıkâbi), ve ekâmes salâte ve âtez zekât(zekâte), vel mûfûne bi ahdihim izâ âhed(âhedû), ves sâbirîne fîl be’sâi ved darrâi ve hînel be’s(be’si) ulâikellezîne sadakû, ve ulâike humul muttekûn: Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.”
(Bakara 2/177)

لَن تَنَالُواْ الْبِرَّ حَتَّى تُنفِقُواْ مِمَّا تُحِبُّونَ وَمَا تُنفِقُواْ مِن شَيْءٍ فَإِنَّ اللّهَ بِهِ عَلِيمٌ
“Len tenâlûl birre hattâ tunfikû mimmâ tuhibbûn(tuhibbûne), ve mâ tunfikû min şey’in fe innallâhe bihî alîm: Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe eremezsiniz. Her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir.”
(Âl-i İmrân 3/92)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

30 Nisan 2018 PAZARTESİ AKŞAMI İSLÂM TAKVİMİN DÖRDÜNCÜ VE PEYGAMBERİMİZİN YETİM KALDIĞI AY OLAN ŞABAN AYININ YANİ ÜÇAYLARIN İKİNCİSİNİN TEK KANDİL GECESİNİ BERAT KANDİLİMİZ OLARAK İDRAK EDECEĞİZ İNŞAALLAH..

BERAT GECEMİZ MÜBÂREK ve BiRR u TAKVÂ-mıza SEBeB OLSUN İNŞÂALLAHu TeÂLÂ!.!.


Resim
MuhaMMedi MuHABBEtLerimİZLe!....


Resim

DIŞım->İÇim
HEPim HİÇim
sAVruLuYOR
BİÇim BİÇim..


KULağım>YÂRin SESinde
>KEŞİŞ DAĞın TEPESinde
CÂNda CÂNÂNız BİZBİR-İZ
“BİRR”in İÇeriz “YâSîN”de..


ZEVK 8822

GÜNEŞLe =>IŞIğı GiBi =>CÜMMLe CihÂN =>CEZB-ü-CERRi
RABB’a İNÂNıp=>AMEL VAKti =>HÂL-iHaZıR HAYR-ü-ŞERRi
İŞin ASLı RABBın DUYmak
=>RASULî VAKtine UYmak
BİZ BİR-İZ =>BELÂ BERÂt-ı.. =>Yâ BÂRiu’L- BİRRu’L- BERRi..


30.04.18 14:31
brsbrsm.. tktktrstkkmdylnzLıkk..



BERÂET GECEMİZ:

Resim

Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ MuhaMMedin
Abdike ve
Nebiyyike ve
Rasûlike ve
Nebiyyi'l- Ummiyi ve alâ âlihi, ehl-i beytihi ve's-sahbihi ve uMMetihi...



Resim

"Berat veya Berâet kelimesinin aslı "el-berâe" dir.
Berâet: iki şey arasında ilişki olmaması, kişinin bir yükümlülükten- zorluktan kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmaması anlamında verilen İmtiyaz ve Taltif Belgesidir..
Berî olmak, aklanmak, temiz ve suçsuz çıkmak-AKlanmak demektir.
Mü'minlerin bu gece günah yüklerinden kurtulup İlâhî Bağışa ermeleri umulduğu için de Berat Gecesi denilmiştir.


BİZi BENlikten Beri et Yâ BERR celle celâlihu!.

Diğer İsimleri de vardır:

Leyle-i Mübareke - Mübarek Gece: Bereketli ve Feyizli Gecemiz.

Leyle-i berâe - Berâe Gecesi: Beraat gecesi Benlikten Berî oluş Gecemiz.

Leyle-i Sakk - Sakk Gecesi : Vesika gecesi .Şe’ÂNuLLaHta şu Gece ÂN-ımızda, Şeriât-ı Garra Mahkmesinde sağken verilen Bâtıl ve Şerden Berî Oluş İ’lamı-Karar Belgesi Gecemiz.

Leyle-i Rahmet - Rahmet Gecesi: Kullarının ALLAH celle celâlihu TeâLâ’nın Lütf ü Kerem ve İhsana kavuşmaları Gecemiz. Sakk Gecesi. Belge ve Sened-Mesned Gecemiz.

Be Gecemiz:

Muahmmedî Şuûru BİLen
Muahmmedî Nûru BULan
Muahmmedî Sürûrda OLan
Muahmmedî O-Nûru Fiilen YAŞAyAN MuhaMMedî MeLÂMiLerin,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in RIZA RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gecemiz..
İnşâe ALLAHu TeÂLÂ..


AKIL ve NAKLimizin, BİLişme- BULuşma- OLuşma ve de ŞeHâDeTuLLAHı Fiilen YAŞAma Gecemiz.
Lâ İLahe AkıL Nefsimiz İLe, İLLâ ALLAH RÛHumuzun SEV-iyeLeniş SETRRi..


Resim---- Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Kişinin dini akıldır. Aklı olmayanın dini de yoktur!." buyurmaktadır.
(Kenzü'l-Ummâl III/7033)

BİLmekteyiz ki;
ÂDEM alaeyhisselâmın KULluk AnA Kartına; tüm esmâlar, herkesin Kaderince ve Kadarınca EZELden yüklenmiş ve şu ANda TeceLLî Tahtasında OKUnup YAŞAnmaktadır EL ÂNnn.

El Berâe ile ilgili ESMÂLarımızdan Bazıları:


Resim

EL BÂRİÜ celle celâlihu..

Mahlükat özelliklerinden mutlak berî (berâet eden, sâlim, kurtulmuş; temiz) olan, yaratan, şekil veren, seviyelendiren, lâzım ve lâyık şekilde yerleştiren, hastalık ve hatadan berî kılan ALLAHu zü’L-CELÂL.

Ber', bür', bürû' (yaratmak; hastalık, kusur, ayıp gibi insana hoş gelmeyen şeylerden uzak bulunmak; borç ve zimmetten berî olmak.) kökünden veya bery (yontmak, tesviye etmek) kökünden türediği tartışmalıdır.

El Bâriü ismi Kur’ÂN-ı Kerîm'de 2 yerde geçmektedir.


El Bâriü : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)..
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olumsuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında salih kullarını berî' kılan ALLAHu zü’L-CELÂL..

Beree: Yaratmak.
Ebree: Şifâ vermek, iyileştirmek.
Berree: Töhmet vs.den temize çıkarmak, berâetine hükmetmek, berî' kılmak, uzak etmek.
Teberree: Kurtulmak, berî' olmak, uzaklaşmak, kabul etmemek.
El bereetü: İkaz, ihtar, korkutma, ültümatom, mâsumluk, ayıptan sâlim olmak..
El bür'ü: Şifâ.


Resim

EL BÂRRU celle celâlihu

El Bârru: Bir kalıbtan dökürcesine düzgün, tertibli ve güzel yaratan. Herkesi ve herşeyi Lâzım ve Lâyıkı üzere mütenâsib, umumî nizâma ve gayelere uygun halk eden Cenâb-ı HAKk celle celâluhu.. Yaratan, yaratıcı, lâzım ve lâyık şekli veren ALLAHu zü’L-CELÂL.

Berâ: Taş vs.yi yontmak, düzeltmek.
Ebterâ: Yontmak, düzeltmek.
El berâ: Toprak, toz, yer, halk


Resim

EL BERRU celle celâlihu

Birr (iyilik sever, sadakâtli, vefâkâr) kökünden sıfat isimler.
Berr: İtâatkâr, sadık, vefâlı, hep iyilik sever ve birr özellik ve güzelliklerini taşıyan mü'min.


لَّيْسَ الْبِرَّ أَن تُوَلُّواْ وُجُوهَكُمْ قِبَلَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَلَكِنَّ الْبِرَّ مَنْ آمَنَ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَالْمَلآئِكَةِ وَالْكِتَابِ وَالنَّبِيِّينَ وَآتَى الْمَالَ عَلَى حُبِّهِ ذَوِي الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينَ وَابْنَ السَّبِيلِ وَالسَّآئِلِينَ وَفِي الرِّقَابِ وَأَقَامَ الصَّلاةَ وَآتَى الزَّكَاةَ وَالْمُوفُونَ بِعَهْدِهِمْ إِذَا عَاهَدُواْ وَالصَّابِرِينَ فِي الْبَأْسَاء والضَّرَّاء وَحِينَ الْبَأْسِ أُولَئِكَ الَّذِينَ صَدَقُوا وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُتَّقُونَ

Resim---- “Leysel birre en tuvellû vucûhekum kıbelel maşrıkı vel magrıbi ve lâkinnel birre men âmene billâhi vel yevmil âhırı vel melâiketi vel kitâbi ven nebiyyîn(nebiyyîne), ve âtel mâle alâ hubbihî zevil kurbâ vel yetâmâ vel mesâkîne vebnes sebîli, ves sâilîne ve fîr rıkâb(rıkâbi), ve ekâmes salâte ve âtez zekât(zekâte), vel mûfûne bi ahdihim izâ âhed(âhedû), ves sâbirîne fîl be’sâi ved darrâi ve hînel be’si ulâikellezîne sadakû, ve ulâike humul muttekûn(muttekûne).: Yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz (hakiki îmânı yansıtan) BİRR (ebrar kılacak davranış biçimi) değildir. Lâkin birr, kişinin, Allah’a, yevm’il âhire (Allah’a ulaşılan sonraki güne, hidayet gününe, vuslat gününe) meleklere, Kitab’a ve peygamberlere îmân etmesi ve sevdiği maldan, akrabalara (yakınlık sahiplerine) yetimlere, miskinlere (çalışamaz durumda olan ihtiyarlara), yolda kalmış yolculara, isteyen (muhtaçlara), köle ve (kurtulmaları için) esirlere vermesi ve namazı kılması, zekâtı vermesidir. Ve (Allah’a ve insanlara) ahd verdikleri zaman ahdlerine vefa edenler (yerine getirenler), zorlukta ve darlıkta ve şiddetli savaş halinde sabredenler, işte onlar sadık olanlardır. İşte onlar muttekilerdir (takva sahibi olanlardır).. (Bakara 2/177)

Ebrâr: en iyi, en sadık, en vefâlı, en salih, en seçilmiş mü'minler.
Kur’ÂN-ı Kerîm'de 3 âyette tekil (Meryem 19/14,32;Tur 52/28 bkz.), 7 âyette çoğul ebrâr ve berere olarak geçmekte ve 1 âyette ALLAHu zü’L-CELÂL'e nisbet edilmektedir..


إِنَّا كُنَّا مِن قَبْلُ نَدْعُوهُ إِنَّهُ هُوَ الْبَرُّ الرَّحِيمُ
Resim---- "İnnâ kunnâ min kablu ned’ûhu, innehu huve'l- berrur rahîm(rahîmu).: Muhakkak ki biz, daha önceden O’na (Allah’a) dua ediyorduk. Muhakkak ki O; Berr’dir (çok cömert, çok lütufkârdır), Rahîm’dir (Rahîm esması ile tecelli edendir).” (Tûr 52/28)

El Berr ismi, yaratıklarına karşı rahmet, mağfiret, nimet, lütûf ve ihsanı bol olan Rahîm, Gafûr, Râzık, Mün'im ve Vasî' olan ALLAHu zü’L-CELÂL'in ezelî ve ebedî bereket kaynağı oluşunun ismi ve zikridir.
Birr, öylesine bereketli bir kelimedir ki İMÂN, AMEL, AHLÂK ve HÂL dörtlüsündeki tüm hak, hayr, iyilik, güzellik ve doğrulukları cem' eder.
Birr'e sahib oluşun ismi ebrâr'ın çoğulu olan “berere” (Abese 80/16 bkz.), iyi olmak, iyilik yapmak fiili olan “teberru” (Bakara 2/224; Mümtehine 60/8 bkz.) …

Hepsi de "Birr" kökünden türemişlerdir.
Birr, MuRaDuLLAH'ı MuhaMMedî Şuûrla ANLAyış ve EmruLLAH'ı MuhaMMedî Neş'eyle meşkedip YAŞAyıştır..…
Birr, Sisteme ve Sahibi Rabbü'l-âlemîn'e saygılı oluştur.
Birr, Takvânın özü ve özeti.. Takvâ ise, kulun Rabbısıyla "BİLE" oluşunun sözle söylenişi ve uygulanış iştirakidir.
Birr, Hak ve Hayrın iyice ANLAşılması.. Takvâ ise, Bâtıl ve Şerden KAÇınmadır..


يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ لاَ تُحِلُّواْ شَعَآئِرَ اللّهِ وَلاَ الشَّهْرَ الْحَرَامَ وَلاَ الْهَدْيَ وَلاَ الْقَلآئِدَ وَلا آمِّينَ الْبَيْتَ الْحَرَامَ يَبْتَغُونَ فَضْلاً مِّن رَّبِّهِمْ وَرِضْوَانًا وَإِذَا حَلَلْتُمْ فَاصْطَادُواْ وَلاَ يَجْرِمَنَّكُمْ شَنَآنُ قَوْمٍ أَن صَدُّوكُمْ عَنِ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ أَن تَعْتَدُواْ وَتَعَاوَنُواْ عَلَى الْبرِّ وَالتَّقْوَى وَلاَ تَعَاوَنُواْ عَلَى الإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَاتَّقُواْ اللّهَ إِنَّ اللّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ
Resim---- "Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ tuhıllû şeâirallâhi ve lâş şehral harâme ve lâ'l- hedye ve lâ'l- kalâide ve lâ âmmîne'l- beytel harâme yebtegûne fadlan min rabbihim ve rıdvânâ (rıdvânen) ve izâ haleltum fastâdû ve lâ yecrimennekum şeneânu kavmin en saddûkum anil mescidil harâmi en ta’tedû, ve teâvenû alâl birri vet takva ve lâ teâvenû alâl ismi vel udvâni vettekullâh (vettekullâhe) innallâhe şedîdul ıkâb (ıkâbi).: Ey iman edenler! Allah’ın (koyduğu) şeriat hükümlerine, Haram ay’a, (hediye olarak Kâbe’ye gönderilen) kurbanlıklara, gerdanlıklı (boyunları bağlı) kurbanlık develere, Rabb’lerinden bir fazl ve (O’nun) rızasını isteyerek, Beyt-el Haram’a gelenlerin güvenliğine saygısızlık etmeyin. Ve ihramdan çıktığınız zaman avlanabilirsiniz. Sizi Mescid-il Haram’dan alıkoymalarından (çevirmelerinden) dolayı bir kavme beslediğiniz kin, sakın sizi haddi aşmaya sevk etmesin. Birr ve takva üzerine yardımlaşın. Günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah’a karşı takvâ sahibi olun. Muhakkak ki Allah ikâbı (azâbı) şiddetli olandır.” (Mâide 5/2)

İşte, Birr ve Takvâ Faziletlerinin ahlâkî hazinesi olan bir âyet-i celile..…İlâhî Ülfetin ve Ünsiyyetin Bereket İliği birr.. Birr ü Takvâ Rıza ve İhsanın en kesin ve kestirme yolu..…

أَتَأْمُرُونَ النَّاسَ بِالْبِرِّ وَتَنسَوْنَ أَنفُسَكُمْ وَأَنتُمْ تَتْلُونَ الْكِتَابَ أَفَلاَ تَعْقِلُونَ
Resim---- "E te’murûne'n- nâse bil birri ve tensevne enfusekum ve entum tetlûne'l- kitâb (kitâbe) e fe lâ ta’kılûn (ta’kılûne).: İnsanlara birr’i (tezkiye, iyiliği ve teslim olmayı) emrediyorsunuz da siz kendinizi unutuyor musunuz? Ve siz, Kitab’ı okuduğunuz halde hâlâ akıl etmiyor musunuz?” (Bakara 2/44)

لَن تَنَالُواْ الْبِرَّ حَتَّى تُنفِقُواْ مِمَّا تُحِبُّونَ وَمَا تُنفِقُواْ مِن شَيْءٍ فَإِنَّ اللّهَ بِهِ عَلِيمٌ
Resim---- "Len tenâlûl birre hattâ tunfikû mimmâ tuhibbûn (tuhibbûne), ve mâ tunfikû min şey’in fe innallâhe bihî alîm (alîmun).: Sevdiğiniz şeylerden infâk etmedikçe (Allah için vermedikçe), asla Birr'e nail olamazsınız. (Allah'ın size verdiklerinden, Allah için) bir şey infâk ettiğiniz zaman muhakkak ki Allah, onu en iyi bilendir.” (Âl-i İmrân 3/92)

إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ
Resim---- "İnnel ebrâre lefî naîm (naîmin).: Muhakkak ki ebrar olanlar, elbette cennnette nâimde/ ni’metler içindedir/.” (İnfitâr 82/13)

وَإِنَّ الْفُجَّارَ لَفِي جَحِيمٍ
Resim---- "Ve innel fuccâre le fî cahîm (cahîmin).: Ve muhakkak ki füccar, mutlaka alevli ateş içindedir." (İnfitâr 82/14)

İnne'l- ebrâre lefî naîm..
Ve inne'l- fuccâre le fî cahîm..

Fuccâr: facir (kötü) olanlar..
Ebrâr: en iyi, güzel, doğruolanlar..

Hadis-i Şerîflerde ana babaya iyi ve saygılı davranmanın "birrü'l-vâlideyn" tâbiriyle ifâde edilmesi de Birr ile İhsanın ve hatta RIZAuLLAH'ın yakınlığının ifâdesidir. Birr, zâhir-bâtın Rıza BİLELiğidir..…


Resim----İbnu Mes’ud radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Sıdk insanı birr’e (Allah’ı razı, edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi, doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda Allah’ın indinde sıddîk (doğru sözlü) diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda Allah’ın indinde yalancı diye kaydedilir.” buyurdu.
(Buharî, Edeb 69; Müslim, Birr 102, 103, (2606, 2607); Muvatta, Kelam 16, (2, 989); Ebu Dâvud, Edeb 88, (4989); Tirmizî, Birr 46, (1972))

Resim----Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, doğruluğun/sıdkın BİRRe götüreceğine işâret etmiştir. Hadiste ayrıca yalanın bütün kötülüklerin temeli olduğu şeklindeki genel İslâmî telakki de vurgulanmıştır. Bu durumda dürüstlük ve onun sayesinde ulaşılan birr bütün iyilikleri kapsamaktadır.
Nitekim Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem başka bir hadiste,;
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Birr ahlâk güzelliğidir” buyurmuştur.

(Müslim, “Birr”, 14-15; Tirmizî, “Zühd”, 52)

Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı razı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallahu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)[/b]

El Berru: Ahdinde, iyilikte, hakta, hayırda mutlak sadık olan ve yerine getiren ALLAHu zü’L-CELÂL. İkram, lütüf ve ihsân vâ'dinde sadık olan. Ni'metlerini herkese umumâ bahşeden keremkâr olan. İyilik, güzellik ve hayr dileyen ve yerine getiren. Birrin ve bereketin yaratıcısı.. Mutlak Birrin sahibi, iyiliği sürekli sever, ahdine sadık ve vefâkâr olan ALLAHu zü’L-CELÂL..


Berre: Sadık ve doğru olmak. İyilik ve ihsan etmek.
Bürru: Buğday.
İbrar: En iyiler, ihsan sahibi salihler.
Birr: İyilik, güzellik, hayr, bağış, ihsan.


Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e TÜMMÜMMet, ALLAHu zü’L-CELÂL TAMM KUL OLan MuhaMMMedî Mü’minlerin RızaULLLAHta RASÛLî ROTAsında;

ASLa Üzmez,
ÜZÜLmemeye ÇabaLar,
MutLaka SEVer,
Ve de SEViLmenin YOLarını ARAyarak;
Sâdık, Fedâkâr ve ÇİLEkeş MuhaMMedî ÂŞIKLardan OL!.ur..
Her yerde, Her zamÂN, Her HÂL ve HerNEFeste; Her Şeye ve Herkese İYİLİK EDer!. EBRÂR OLur.. İnşâe ALLAHU TeÂLÂ..


Şaban Ayının ondördüncü gününü onbeşinci gününe bağlayan gecesi Beraat gecesidir..

Anadolumuzda, II. Selim'den itibâren minârelerde kandil yakılmaya başlanmasından dolayı Kudsal Gecelere “Kandil” adı verilmiştir.


Resim---- Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibâdete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (şaban ayının on dördüncü günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca ALLAHu TeÂLÂ rahmetiyle dünya semâsına tecelli eder ve o andan fecir oluncaya kadar şöyle seslenir: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) mübtelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim!” buyurur."
( İbni Mâce, İkame, 191.)

Berat Gecesi, Kur’ÂN-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semâsına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir.
Kadir gecesi ise Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e ilk kez ve parça parça indirilmeye-Tenzil olmaya başladığı Gecedir rivâyetleri vardır.


Resim----Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Berat Gecesi Rabbimize şöyle dua etmiştir: "Allahım, azabından affına, gazabından rızana sığınırım, Senden yine Sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten âcizim. Sen Kendini sena ettiğin gibi yücesin!."
(et-Tergib ve't-Terhîb, 2:.119, 120.)

Resim----Bir Berat Gecesinde uyanıp da Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’i yanında bulamayan Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz kalkarak Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’i aramaya başladı.
Sonunda Peygamberimizi Cennetü'l-Bakî Mezarlığında başını semâya kaldırmış halde buldu.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz’e Berat Gecesinin faziletini şöyle anlattı: "Muhakkak ki, Allah Teâlâ Şâban'ın on beşinci gecesinde dünya semâsına rahmetiyle tecellî eder ve Benî Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca insanları mağfiret eder."

(Tirmizî, Savm:39.)

Bu Muhteşem ve Tertemiz Affın dışında kalanlar ise Tercihlerini yanlış yapanlar olup:

Resim----Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Allah Teâlâ Şâban'ın onbeşinci gecesi tecelli eder ve ana-babasına asi olanlarla Allah'a ortak koşanlar dışında kalan bütün kullarını bağışlar." buyurmuştur.
(İbni Mace, İkametü's- Salât, 191; Tirmizî, Savm, 38.)

Resim----Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem:"Muhakkak ki, Allah Azze ve Celle Şâban'ın on beşinci gecesinde rahmetiyle yetişip herşeyi kuşatır. Bütün mahlukatına mağfiret eder. Yalnızca müşrikler ve kalbleri düşmanlık hissiyle dolu olup insanlarla zıtlaşmaktan başka bir şey düşünmeyenler müstesna.
Yüce Allah bu gece bütün Müslümanlara mağfiret buyurur, ancak Kâhin, Sihirbaz yahut Müşahin (çok kin güden) veya İçkiye düşkün olan veya Ana babasını inciten yahut Zinâya ısrarla devam eden müstesnâ" buyurmuştur.

(et-Tergîb ve't-Terhib, 2:118.)

Bu kimseler, 8 Sınıfta Olup da Hakkı ve Hayrı OKUmamakta-DUYup-UYmamakta Direnenlerin belki de son şanslarıdır:

1-) Allah'a şirk koşanlar.
2-) Ana-babalarına isyan eden, onların kablerini kırıp gönüllerini yıkanlar.
3-) İçkiye devam edenler.
4-) Falcılık edip gelecekten haber verenler.
5-) Din kardeşine besledikleri kinden vazgeçmek istemeyenler.
6-) Adam öldürmekten pişmanlık duymayanlar.
7-) Zinâ edenler, çekinmeyenler.
8-.) Akrabalarıyla alâkayı kesip ihmal edenler.


Berat Gecesinin öylesine güzel özellikleri vardır ki, bu gece:

1-) Bu gecede, "her hikmetli iş" ayrılır. Nitekim Cenâb-ı Hak, "Her hikmetli iş, katımızdan bir emir ile, o gece ayrılır" belirlenir, ortaya konur, takdir edilir.." buyurmuştur.

2-) Bu gecede yapılan ibadetler, faziletlidir.
Nitekim Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Kim bu gecede yüz rekat namaz kılarsa, Allah o kimseye; otuzu cennetle müjdeleyen, otuzu cehennem azabına karşı garanti veren; otuzu ondan dünya âfetlerini uzaklaştıran; onu da şeytanın tuzaklarına karşı onu koruyan yüz melek gönderir.” buyurmuştur. (Kenzu'l- Ummal, 27/238)

3-) Bu gecede, Rahmet-i İlahîyye iner.
Nitekim Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "ALLAHu TeÂLÂ, bu gecede ümmetime, Kelboğullan kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca rahmet eder" buyurmuştur.
(Tirmizî, Savm:39.)

4-) Bu gecede, mağfiret gerçekleşir.
Nitekim Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "ALLAHu TeÂLÂ, bu gecede, kâhin, düşmanlıkta ileri giden, alkolik olan, ana-babasına âsî olan ve zinada ısrarlı olanlar hâriç, bütün müslümanlan) affeder." buyurmuştur.
(et-Tergîb ve't-Terhib, 2:118.)

5-) ALLAHu TeÂLÂ, bu gecede peygamberine, şefaat yetkisinin tamamını vermiştir. Çünkü Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, Şaban ayının on üçüncü gecesinde, ümmeti için şefaat yetkisi istedi ve kendisine, şefaatin üçte biri verildi. On dördüncü gecesi, yine aynı istekte bulundu ve kendisine, şefaatin üçte ikisi verildi. On beşinci gecede de yine aynı istekte bulundu ve böylece, tıpkı ürkmüş develer gibi ALLAH celle celâlihu'dan kaçanlar müstesna, bütün ümmete şefaat etme yetkisi verildi. Bunu Keşşaftan naklettim.
(Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 19/566-567)

Bu Gecede, BeN Buzullarının ERİyip, MuhaMMedî BiZ Deryâsına SALLı İSALesi SILA EDişi imkÂNı ÂNı ve zamÂNı..
Bu Gecede, BİRRü’t- Takvâ Kapılarının Sabaha kadar apaçık OLması İnşâe ALLAHU TeÂLÂ..


Berat Gecesinin, Duhân 44/1-4 âyetleriyle de ilgili olduğu da bildirilmiştir.

حم
وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُّبَارَكَةٍ إِنَّا كُنَّا مُنذِرِينَ
فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ
Resim---- " Ha mim. Vel kitabil mübiyn. İnna enzelnahü fi leyletim mübaraketin inna künna münzirin. Fiha yüfraku küllü emrin hakiym : Hâ. Mîm.. Apaçık olan Kitab'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır. Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir.” (Duhân 44/1-4)

Berat Gecesi ile kadir Gecsinde inmiş olmasını;
Berat Gecesi, Kur’ÂN-ı Kerimin Levh-i Mahfuzdan dünya semâsına toptan indirildiği-İnzâl olduğu Gecedir diye açıklamışlardır Âlimlerimiz.
Madde ve Mânâ Âlemlerimizin Kader Gecesinde Bereket ve Birr ü Takvâ BULuruz İnşâallah..

Fahreddin er-Râzî"nin açıklamasına göre bu defterlerin düzenlenmesi Berat Gecesinde başlar, Kadir Gecesinde tamamlanarak her defter sahibine teslim edilir.


Rivâyet olunduğuna göre, Atiyye el-Harûrî, İbn Abbas (radiyallahu anhum) şöyle bir soru sorar: "Cenâb-ı HAKk, Kadr Sûresinde,
"Şüphesiz biz onu (Kur’ÂN'i) Kadir gecesinde indirdik" (Kadr, 1) buyuruyor. Bu ayette de, "Biz onu mübarek bir gecede indirdik" buyurmuştur. Binâenaleyh ALLAHu TeÂLÂ, bu Kur’ÂN'ı, aylar boyunca indirdiğine göre, "bir gecede" denmesi nasıl doğru olur?"
İbn Abbas (radiyallahu anhum) bunun üzerine şöyle der: "Ey İbnu'l-Esved, eğer ben ölseydim, bu soru senin kafana takılsaydı ve cevabını bulamasaydın, sen de öylece cevap bulamadan ölüp gidecektin. Kur’ÂN, toptan Levh-i Lahfuz'dan Beyt-i Ma'mûr'a indirilmiştir. Beyt-i Ma'mur da, birinci kat gökte, en yakın semâdadır. İşte bundan sonra Kur’ÂN, çeşitli hâdiseler hakkında, zaman zaman parça parça (dünyaya) inmeye başlamıştır.

(Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 19/568)


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
nurunnehar
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 159
Kayıt: 18 Oca 2007, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen nurunnehar »

Resim

Kur'ÂN-ı Kerîmde BERAT GECEMiz.:

Berat Gecesinin,Duhân 44/1-4 âyetleriyle de ilgili olduğu da bildirilmiştir.

حم
وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُّبَارَكَةٍ إِنَّا كُنَّا مُنذِرِينَ
فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ
Resim----"Ha mim. Vel kitabil mübiyn. İnna enzelnahü fi leyletim mübaraketin inna künna münzirin. Fiha yüfraku küllü emrin hakiym : Hâ. Mîm.. Apaçık olan Kitab'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır. Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir.” (Duhân 44/1-4)



SaLâvât-ı ŞerifLerde BERAT GECEMiz.:


Resim---- “Âişe radiyallahu anha’dan rivâyete göre, o şöyle demiştir: “Bir gece Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in yanımda olmadığını görerek çıktım ve onu Bakî’ Mezarlığında buldum:. “Allah ve Rasûlünün sana haksızlık etmelerinden mi korkmuştun?” Buyurdu. Bende dedim ki: “Yâ Resûlullah, hanımlarından birisinin yanına gittiğinizi zannetmiştim.” Bunun üzerine: “Allah, Şaban Ayının yarısında dünya semâsına iner ve Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısından daha çok günahları veya günah işleyenleri bağışlar" buyurdu.
(Tirmizî, Sıyâm, 39)

Resim---- Ali b. Ebî Tâlib kerremallahu vechehu’den rivâyet edildiğine göre; Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şaban Ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, o gece ibâdete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü (on beşinci günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ dünyaya en yakın göğe rahmeti ile tecellî eder, (o andan) fecir oluncaya kadar: Benden mağfiret dileyen yok mu? Ona mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu? Onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) mübtela olan yok mu? Ona âfiyet vereyim (Belâdan kurtarayım.) Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu? (Onlara da istediğini vereyim), buyurur” buyurmuştur.
(İbn Mâce, İkâmet, 191)

Resim---- Ebu Musa el-Eşarî’nin Peygamberimizden rivâyet ettiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şüphesiz Allah Teâlâ Şa'ban Ayının on beşinci gecesi (kullarına rahmetle) bakar ve herkese mağfiret eder. Yalnız Ona şirk koşana veya kindarlara mağfiret etmez.” buyurmuştur.
(İbn Mâce, İkamet, 191)

Resim---- Aişe radiyallahu anha şöyle dedi: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Bu gecede Âdemoğlundan her doğacak ve ölecek olan yazılır ve yine bu gecede onların amelleri yükselir ve rızıkları iner’” buyurdu.
(Beyhakî Davud’ul-Kebir, Ebu Şame el-Baisu Ala İnkari’l-Bida’i ve’l-Havadisi 35)
Ali kerremallahu vechehu şöyle dedi: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şaban ayının onbeşinci günü olunca, oruç tutan kişi gecesini de ibâdetle geçirsin’ buyurdu.”
buyurdu.
(İbni Mâce 1388, Beyhakî Şuabu’l-İman 3542, İbnu’l-Cevzî El-İlelu’l-Mutenahiye 2/71)

Resim---- Aişe radiyallahu anha şöyle dedi: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “…Allah-u Teâlâ, Şaban Ayının onbeşinci gecesi dünya semasına iner ve Kelb kabilesinin koyunlarının kılları sayısından daha çok günahları veya günah işleyenleri bağışlar" buyurdu.
(Tirmizî 739)

Berat Gecesi aynı zamanda Şefaat Gecesidir.:

Resim---- "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, Şaban ayının on üçüncü gecesi ümmetine şefaat etmek için dua edip yalvardı; kendisine, ümmetinin üçte birine şefaat etme izni verildi. On dördüncü gecesi yine dua edip yalvardı; bu sefer üçte ikisine şefaat etme yetkisi verildi. On beşinci gecesi bir daha yalvardı, bu sefer de, kaçak develer gibi Allah'tan kaçanlar dışında bütün ümmetine şefaat etme izni verildi."
buyurdu.
(Ebû Davûd)

Berat Gecesi aynı zamanda Mağfiret Gecesi"dir.:

Resim---- Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Allah Teâlâ Şaban'ın on beşinci gecesi kullarına nazar eder ve yeryüzünde bulunanlardan şirk koşanlarla haset edenler hariç, bütün müminleri mağfiret eder." buyurmuştur.
(İbn Mâce)

Berat Kandilimiz, Af ve Rahmet Gecesidir. Kur'ÂN-ı Kerîmce CÂNdan DUÂLarımız OLsun İnşâe ALLAHu TeÂLÂ.:

آمَنَ الرَّسُولُ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْهِ مِن رَّبِّهِ وَالْمُؤْمِنُونَ كُلٌّ آمَنَ بِاللّهِ وَمَلآئِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّن رُّسُلِهِ وَقَالُواْ سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُ
Resim---- "Âmener resûlu bimâ unzile ileyhi min rabbihî vel mu’minûn(mu’minûne), kullun âmene billâhi ve melâiketihî ve kutubihî ve rusulih(rusulihî), lâ nuferriku beyne ehadin min rusulih(rusulihî), ve kâlû semi’nâ ve ata’nâ gufrâneke rabbenâ ve ileykel masîr(masîru).: Resûl, Rabbinden kendisine indirilene îmân etti ve mü’minler de, hepsi Allah’a, O’nun meleklerine, kitaplarına ve resûllerine îmân etti. “Biz, O’nun resûlleri arasından (hiç) birini, diğerinden ayırmayız.” Ve “ışittik ve itaat ettik! Ve Rabbimiz, Senin mağfiretini (dileriz). Ve masîr (varış) Sana’dır (Sana doğru yola çıkarız ve Sana ulaşırız).” dediler.” (Bakara 2/285)

لاَ يُكَلِّفُ اللّهُ نَفْسًا إِلاَّ وُسْعَهَا لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ رَبَّنَا لاَ تُؤَاخِذْنَا إِن نَّسِينَا أَوْ أَخْطَأْنَا رَبَّنَا وَلاَ تَحْمِلْ عَلَيْنَا إِصْرًا كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِنَا رَبَّنَا وَلاَ تُحَمِّلْنَا مَا لاَ طَاقَةَ لَنَا بِهِ وَاعْفُ عَنَّا وَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَآ أَنتَ مَوْلاَنَا فَانصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ
Resim---- "Lâ yukellifullâhu nefsen illâ vus’ahâ lehâ mâ kesebet ve aleyhâ mektesebet rabbenâ lâ tuâhıznâ in nesînâ ev ahta’nâ, rabbenâ ve lâ tahmil aleynâ ısran kemâ hameltehu alellezîne min kablinâ, rabbenâ ve lâ tuhammilnâ mâ lâ tâkate lenâ bih(bihî), va’fu annâ, vagfir lenâ, verhamnâ, ente mevlânâ fensurnâ alel kavmil kâfirîn(kâfirîne).: Allah kimseyi gücünün yettiğinden başkasıyla mükellef kılmaz (sorumlu tutmaz). Kazandığı (dereceler) onundur ve iktisap ettiği (kazandığı negatif dereceler) de onundur (sorumluluğu onun üzerindedir). Rabbimiz! Şâyet unuttuysak veya hata yaptıysak bizi aheze etme (sorgulama). Rabbimiz, bizden öncekilere yüklediğin gibi bizim üzerimize ağır yük yükleme. Rabbimiz, takat (güç) yetiremeyeceğimiz şeyi bize yükleme. Ve bizi af ve mağfiret et ve bize rahmet et (Rahîm esması ile bize tecelli et, rahmet nurunu gönder). sen bizim Mevlâmız’sın. Artık kâfirler kavmine karşı bize yardım et.” (Bakara 2/286)

قُلِ اللَّهُمَّ مَالِكَ الْمُلْكِ تُؤْتِي الْمُلْكَ مَن تَشَاء وَتَنزِعُ الْمُلْكَ مِمَّن تَشَاء وَتُعِزُّ مَن تَشَاء وَتُذِلُّ مَن تَشَاء بِيَدِكَ الْخَيْرُ إِنَّكَ عَلَىَ كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
Resim---- "Kulillâhumme mâlikel mulki tû’til mulke men teşâu ve tenziul mulke mimmen teşâ’(teşâu), ve tuizzu men teşâu ve tuzillu men teşâ’(teşâu, bi yedikel hayr(hayru), inneke alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun).: De ki: "Mülkün mâliki olan Allah'ım. Mülkü dilediğine verirsin ve dilediğinden mülkü alırsın. Ve dilediğini azîz kılarsın ve dilediğini zelil edersin. “Hayır” senin elindedir. Muhakkak ki sen herşeye kaadirsin.” (Âl-i İmrân 3/26)

رَبَّنَا آمَنَّا بِمَا أَنزَلَتْ وَاتَّبَعْنَا الرَّسُولَ فَاكْتُبْنَا مَعَ الشَّاهِدِينَ
Resim---- "Rabbenâ âmennâ bi mâ enzelte vetteba’nâr resûle fektubnâ meaş şâhidîn(şâhidîne).: Rabbimiz, Senin indirdiğin şeye inandık ve Resûl’e tâbî olduk, artık bizi şahitlerle beraber yaz.” (Âl-i İmrân 3/53)

رَّبَّنَا إِنَّنَا سَمِعْنَا مُنَادِيًا يُنَادِي لِلإِيمَانِ أَنْ آمِنُواْ بِرَبِّكُمْ فَآمَنَّا رَبَّنَا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَكَفِّرْ عَنَّا سَيِّئَاتِنَا وَتَوَفَّنَا مَعَ الأبْرَارِ
Resim---- "Rabbenâ innenâ semi’nâ munâdiyen yunâdî lil îmâni en âminû bi rabbikum fe âmennâ, rabbenâ fagfir lenâ zunûbenâ ve keffir annâ seyyiâtinâ ve teveffenâ meal ebrâr(ebrâri).: "Rabbimiz, biz: "Rabbinize iman edin" diye imana çağrıda bulunan bir çağırıcıyı işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz, bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört ve bizi de iyilik yapanlarla birlikte öldür." (Âl-i İmrân 3/193)

رَبَّنَا وَآتِنَا مَا وَعَدتَّنَا عَلَى رُسُلِكَ وَلاَ تُخْزِنَا يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّكَ لاَ تُخْلِفُ الْمِيعَادَ
Resim---- “Rabbenâ ve âtinâ mâ vaadtenâ alâ rusulike ve lâ tuhzinâ yevmel kıyâmeh(kıyâmeti), inneke lâ tuhliful mîâd(mîâde).: Rabbimiz! Resûllerin vasıtasıyla bize vaad ettiğin şeyleri bize ver ve kıyamet günü bizi rezil ve perişan etme. Muhakkak ki sen vaadinden dönmezsin.” (Âl-i İmrân 3/194)


Bu Devrimizde İslâm ÂLemi ateşler içinden geçmekte. ALLAHu zü’L- CeLÂLimiz ÜMMet-i MuhaMMED’e Merhamet etsin Berat Gecemiz Hörmetine MuhaMMedî BİRLik ve DİRLik Kapılarımızı açsın.. Berat Kandilimiz Mübârek OLsun..
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

SEYRÂNda =>DEVRÂN ÂLEMi
=>KÜLLî HÜKMü CÂRi ALLAH
CEVLÂNda =>HAYRÂN ÂLEMi
=>EL BERRu>EL BÂRi ALLAH!.


ZEVK 9210

KULLuk KEMÂLin RÛH-u EMRi => ARŞ’ın A’RÂF SIRAT-ında
=>KITMİRin GÖZYAŞı YÜKLü =>A’RÂF SIRTı-n KIRAT-ında
MECNÛNuna=>LEYL-i LEYLÂm
SEN AFVEYyLe>YÜCE MEVLÂm
EL BERRü EL BÂRRu RABBim =>BİRR-ü-TAKVÂ BERAT-ında!.

celle celâlihu..

19.04.19 02:03
brsbrsbzrı..tktktrstkkmdcvlânn!.


Resim

19 Nisan 2019 Cuma Akşamı İsLâm Takvimin Dördüncü Ve Peygamberimizin Yetim Kaldığı Ay Olan Şaban Ayının Yani Üçayların İkincisinin Tek Kandil Gecesini Berat Kandilimiz Olarak İdrak Edeceğiz İNŞâe ALLAHu TeÂLÂ.

BERAT Kandilimiz ÜMMet-i MuhaMMed aleyhisselâm’a MÜBÂREK OLSUN ve BiRR-u-TAKVÂ-mıza,
HAKkı ve HAYRı MuhaMMedî DUYuş ve UYuşumuza SEBeB OLSUN İnşâe ALLAHu TeÂLÂ!.


Resim

ALLAHumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ MuhaMMedin
Abdike ve
Nebiyyike ve
Rasûlike ve
Nebiyyi'l- Ummiyi ve alâ âlihi, ehl-i beytihi ve's-sahbihi ve uMMetihi...

ALLAHımız celle celâluhu!
BİZe MuhaMMedî Gayret,
PÎRimizden Hâl-i HiMMet,
RASÛLünden ŞiFâ-yı ŞeFâat,
ZÂTından İnâyet-Hidâyet-Selâmet
İZZet-i İhsÂNınla LûTFet-CEM’ et MuhaMMedî BERATımıza İnşâe ALLAH!..


MuhaMMedî MMM MuhaBbetLeriMLe..

Resim


KULLuk KEMÂLin RÛH-u EMRi.:

رَف۪يعُ الدَّرَجَاتِ ذُو الْعَرْشِۚ يُلْقِي الرُّوحَ مِنْ اَمْرِه۪ عَلٰى مَنْ يَشَٓاءُ مِنْ عِبَادِه۪ لِيُنْذِرَ يَوْمَ التَّلَاقِۙ
Resim---“Rafî’u-dderacâti żû-l’arşi yulkî-rrûha min emrihi ‘alâ men yeşâu min ‘ibâdihi liyunżira yevme-ttelâk(i).: Dereceleri yükselten Arş'ın sahibi (ALLAH), “toplanma ve buluşma günü” ile uyarıp-korkutmak için, Kendi EMRinden olan RûHu kullarından dilediğine indirir.” (Mü’min 40/15)


BİRR-ü-TAKVÂ BERAT-ında!.:

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِذَا تَنَاجَيْتُمْ فَلَا تَتَنَاجَوْا بِالْاِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَتِ الرَّسُولِ وَتَنَاجَوْا بِالْبِرِّ وَالتَّقْوٰىۜ وَاتَّقُوا اللّٰهَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ
Resim---“Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû iżâ tenâceytum felâ tetenâcev bil-iśmi vel’udvâni ve ma’siyeti-rrasûli ve tenâcev bi’l- BİRRi ve’t- TAKVÂ(s) vettekû(A)llâhe-lleżî ileyhi tuhşerûn(e).: Ey iman edenler, kendi aranızda gizli konuşmalarda bulunacağınız zaman, bundan böyle günah, düşmanlık ve Peygamber'e isyanı fısıldaşıp-konuşmayın; BİRRi (iyiliği) ve TAKVÂyı konuşun ve huzurunda toplanacağınız Allah'tan sakının.” (Mücâdele 58/9)

عن اِبْنِ مسعةد رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ: ]قَالَ رَسُولُ للَّهِ صَلَّي اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنَّ الصِّدْقَ يَهْدِي إِلَى الْبِرِّ، وَإِنَّ الْبِرَّ يَهْدِي إِلَى الْجَنَّةِ، وَإِنَّ الرَّجُلُ لَيَصْدُقُ، وَيَتَحَرَّى الصِّدْقَ حَتَّى يِكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ صِدِّيقَا، وَإِنَّ الْكَذِبَ يَهْدِي إِلَى الْفُجُورِ، وَإِنَّ الْفُجُورِ يَهْدِي إِلَى النَّارِ، وَإِنَّ الرَّجُلُ لَيَكْذِبَ وَيَتَحَرَّى الْكَذِبَ حَتَّى يُكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ كَذَّابَا[. أخرجه الستة إ النسائي .
Resim---İbnu Mes’ud (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “SIDK insanı BİRR’e (ALLAH’ı razı, edecek iyiliğe) götürür, BİRR de CENNETe götürür. Kişi, doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH’ın İndinde SIDDÎK (doğru sözlü) diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya götürür. Haddi aşmak da ATEŞe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH’ın indinde YALANCI diye kaydedilir.” buyurdu.
(Buharî, Edeb 69; Müslim, Birr 102, 103, (2606, 2607); Muvatta, Kelam 16, (2, 989); Ebu Dâvud, Edeb 88, (4989); Tirmizî, Birr 46, (1972).)


Resim

El Berru:
Resim

El Bâriü:
Resim

El Bârru:

Resim

Resim

LEYyLetü’L- BERÂET..:

Arabî Şâban ayının onbeşinci gecesi. Şâban ayı mübarek üç aylardan olup, onbeşinci gecesi mahlûkatın rızıklarına, ömürlerine, amellerine dâir Taraf-ı İlâhîden meleklere tâlimat verildiği hususunda rivâyât-ı sahiha vardır..

Aslı “Berâet”tir. Berat sözlükte: “Bir zorluktan kurtulmak ve beri olmak” demektir.
Ayrıca bu geceye “Leyle-i Mübâreke” denir, bereketli bir gece. “Leyle-i Berâe” denir.
“Leyle-i Sâk” =>Vesîka gecesi denir. “Leyle-i Rahme” =>Rahmet Gecesi de denir.

Berat gecesine ait beş haslet vardır:
1-) Her önemli iş bu gecede ayırdedilir.
2-) O gecedeki ibâdetin fazileti büyüktür.
3-) İlâhi rahmet yayılır.
4-) Mağfiret gecesidir.
5-) O gece, Resûlullah’a şefaat hakkının tamamı verilmiştir..

Çünkü, RESÛLULLAh sallallahu aleyhi vesellem, Şaban’ın onüçüncü gecesi ÜMMeti hakkında şefaat istemiş, bu şefaatin üçte biri verilmiş, ondördüncü gecesi yine istemiş, üçte biri daha verilmiş, onbeşinci gece yine talep etmiş, bu gece şefaatın tamamı ihsan edilmiştir. Bu şefaatten mahrum olanlar, devenin ürküp kaçtığı gibi ALLAH’tan kaçanlardır.]

(Fahreddin er-Râzî ve Ebussuud Efendi Tefsirleri, ed-Duhân Sûresi 3. ve 4. âyetlerin tefsiri; Hasan Basri Çantay, Kur’ân-ı Hakim ve Meâl-i Kerim, İstanbul 1959, III, 904, 905)

Rivâyete göre ALLAHu zü’L- CELÂL’in, Kur'ÂN-ı Kerîmi Levh-i Mahfuz’dan dünyaya indirildiği Berat Gecesi için Kur'ÂN-ı Kerîm’de şöyle buyuruyor;

حٰمٓۜ
Resim---“Hâ-Mîm.: Hâ, Mîm.” (Duhân 44/1)

وَالْكِتَابِ الْمُب۪ينِۙ
Resim---“Ve’l- kitâbi’l- mubîn(i): Apaçık Kitaba andolsun;” (Duhân 44/2)

اِنَّٓا اَنْزَلْنَاهُ ف۪ي لَيْلَةٍ مُبَارَكَةٍ اِنَّا كُنَّا مُنْذِر۪ينَ
Resim---İnnâ enzelnâhu fî leyletin mubârake(tin)(c) innâ kunnâ munżirîn(e).: Biz O Kur'ân'ı Mübârek bir Gecede indirdik, zaten biz insanlığı her zaman uyarmaktayız.” (Duhân 44/3)

ف۪يهَا يُفْرَقُ كُلُّ اَمْرٍ حَك۪يمٍۜ
Resim---Fîhâ yufraku kullu emrin hakîm(in).: Karara bağlanmış/Hümedilmiş her iş, o gece paylaştırılır/ ayırt edilir..” (Duhân 44/4)

Resim

KuR'ÂN-ı KeRîM ve RESÛLULLAH sallallahu aleyhi vesellem BUYrukLarında Bu GECE ve ÖMR BOYu NELER YAPILMALIDIR?.;

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şaban ayının onbeşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibâdete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca ALLAHu TeÂLÂ (Keyfiyeti bizce meçhul bir hâlde) dünyaya en yakın göğe inerek (o andan) fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir bela ile) mübtelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim. Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu?” buyurur.” buyurdu.
(İbn Mâce, H. no: 1388)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Bu gece Şaban’ın onbeşinci gecesidir. ALLAHu TeÂLÂ bu gecede Beni Kelb Kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları Cehennem’den kurtarır. Ancak kendisine şirk koşanların, müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenlerin, akrabaları ile münâsebeti kesenlerin, gururlu ve kibirlilerin, ana-babasına asî olanların ve içki içmeye devam edenlerin yüzüne bakmaz.” buyurdu.
(Buhârî, et-Tergîb ve’t-Terhib, II, 118)

Peygamber Efendimizin, Ramazan dışında en çok oruç tuttuğu ay, Şâban ayı idi.
Resim---Ayşe Annemiz radiyallahu anha: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem hiç bir ayda, Şâban ayında tuttuğu oruçtan daha fazla oruç tutmazdı. Şâban ayının tamamını oruçlu geçirirdi.” buyurdu.
(Müslim, Sıyâm 176; İbni Mâce, Sıyâm 30)

Başka bir rivayette,
Resim---“Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, pek az bir kısmı hariç, Şâban ayını baştan sona oruçlu geçirirdi.” denilmektedir.
(Buhârî, Savm 52; Müslim, Sıyâm 177. Ayrıca bk. İbni Mâce, Sıyâm 30)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kim Kur’ân-ı Kerîm’den bir harf okursa, onun için bir iyilik sevabı vardır. Her bir iyiliğin karşılığı da on sevaptır. Ben, elif lâm mîm bir harftir demiyorum; bilâkis elif bir harftir, lâm bir harftir, mîm de bir harftir.” buyurdu.
(İbni Mesud radiyallahu anhu’dan; Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’ân 16)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kalbinde Kur’ÂN’dan bir miktar bulunmayan kimse harab ev gibidir.” buyurdu.
(İbni Abbâs radiyallahu anhu’dan; Tirmizî, Fazâilü’l-Kur’ân 18)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Ben, günde yüz kere istiğfâr ederim…” buyurdu.
(Müslim, Zikir, 42)

إِنَّ اللَّهَ وَمَلَائِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا
Resim---İnnallâhe ve melâiketehu yusallûne ale'n- nebiyyi, yâ eyyuhellezîne âmenû sallû aleyhi ve sellimû teslîmâ(teslîmen): Şüphesiz ALLAH ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey îman edenler! Siz de ona salât edin, selâm edin.”
(Ahzâb 33/56)

Resim---Übey bin Kâb radiyallahu anhu: “Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e: “Yâ Resûlallâh! Ben sana çok salavât-ı şerîfe getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir?” diye sordum.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Dilediğin kadar yap.” buyurdu.
Ben: “Duâlarımın dörtte birini salavât-ı şerîfeye ayırsam uygun olur mu?” diye sordum.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.” buyurdu.
Ben: “Öyleyse duâmın yarısını salavât-ı şerîfeye ayırayım.” dedim.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Dilediğin kadar yap. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.” buyurdu.
Ben yine: “Şu hâlde üçte ikisi yeter mi?” diye sordum.
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “İstediğin kadar. Ama artırırsan senin için iyi olur.” buyurdu.
Ben de: “Öyleyse duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salâvât-ı şerîfe getirsem nasıl olur?” deyince:
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ O takdirde ALLAH celle celâlihu bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını bağışlar.” buyurdu.” dedi.

(Tirmizî, Kıyâmet, 23)

وَتَوَكَّلْ عَلَى الْحَيِّ الَّذ۪ي لَا يَمُوتُ وَسَبِّحْ بِحَمْدِه۪ۜ وَكَفٰى بِه۪ بِذُنُوبِ عِبَادِه۪ خَب۪يرًاۚۛ
Resim ---Vetevekkel ‘alâ-lhayyi-lleżî lâ yemûtu vesebbih bihamdih(i)(c) vekefâ bihi biżunûbi ‘ibâdihi ḣabîrâ(n).: Sen, asla ölmeyen ve daima diri olan (ALLAH)a tevekkül et ve O'nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarından O'nun haberdâr olması yeter.” (Furkân 25/58)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Meşrû işlere Allah’a hamd ile başlanmazsa hayır ve bereketi kesilir.” buyurdu.
(İbn-i Mâce, Nikâh, 19; Ebû Dâvud, Edeb, 18)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Şükür, îmânın yarısıdır…” buyurdu.
(Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr, I, 107)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Cenâb-ı Hakk’ın nîmetlerine hamd ü senâ, insanı nîmetin zevâlinden emîn kılar.” buyurdu.
(Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, no: 3836)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Allah’a hamdetmek şükrün başıdır. Allah’a hamdetmeyen bir kul O’na şükür etmemiştir.” buyurdu.
(Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, no: 3835)

Resim
ZİKİR;
İnsÂNoğlunun Enfüsünde-İÇinde NAHNU-BİZliğinin Âfaka-DIŞa Yanan bir yürek kokusu gibi İÇten İçli, Sessiz Sesli, Sabah Akşam O’nun BİZ BİR-İZ BİZliğimizi SALL EDen/Ettiren ALLAHu zü’L- CELÂL’imizLe CÂN-CÂNÂN CEM’Liğimizi fiilen YAŞAmakrır Hamd OLsun!.


وَاذْكُر رَّبَّكَ فِي نَفْسِكَ تَضَرُّعاً وَخِيفَةً وَدُونَ الْجَهْرِ مِنَ الْقَوْلِ بِالْغُدُوِّ وَالآصَالِ وَلاَ تَكُن مِّنَ الْغَافِلِينَ
Resim---Vezku’r- rabbeke fî nefsike tedarruan ve hîfeten ve dûne’l- cehri mine’l- kavli bi’l- guduvvi ve’l- âsâli ve lâ tekun mine’l- gâfilîn (gâfilîne).: Ve sabah ve akşam vakitlerinde Rabbini kendi kendine, korkarak ve yalvararak, sözün sesli olmayanı ile zikret. Ve gâfillerden olma.” (A’râf 7/205)

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اذْكُرُوا اللَّهَ ذِكْرًا كَثِيرًا
Resim ---Yâ eyyuhâllezîne âmenûzkurûllâhe zikran kesîrâ (kesîran).: Ey iman edenler, Allah'ı çokça zikredin.” (Ahzâb 33/41)

وَسَبِّحُوهُ بُكْرَةً وَأَصِيلًا
Resim ---Ve sebbihûhu bukraten ve asîlâ (asîlen).: Ve O’nu, sabah akşam tesbih edin.” (Ahzâb 33/42)

هُوَ الَّذِي يُصَلِّي عَلَيْكُمْ وَمَلَائِكَتُهُ لِيُخْرِجَكُم مِّنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ وَكَانَ بِالْمُؤْمِنِينَ رَحِيمًا
Resim---Huvellezî yusallî aleykum ve melâiketuhu li yuhricekum mine’z- zulumâti ilâ’n- nûr, ve kâne bi’l- mu’minîne rahîmâ (rahîmen).: Sizi (nefsinizin kalbini), karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için, üzerinize salâvât (vasıtasıyla nur) gönderen, O ve O’nun melekleridir ki O, mü’minlere Rahîm(dir).” (Ahzâb 33/43)

فَإِذَا قُضِيَتِ الصَّلَاةُ فَانتَشِرُوا فِي الْأَرْضِ وَابْتَغُوا مِن فَضْلِ اللَّهِ وَاذْكُرُوا اللَّهَ كَثِيرًا لَّعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ
Resim ---Fe izâ kudiyetı’s- salâtu fenteşirû fî’l- ardı vebtegû min fadlillâhi vezkurûllâhe kesîran leallekum tuflihûn (tuflihûne).: Artık namazı kaza ettiğiniz (kılıp bitirdiğiniz) zaman yeryüzüne yayılın ve Allah’ın fazlından isteyin ve Allah’ı çok zikredin. Umulur ki, böylece siz felâha (kurtuluşa) erersiniz.” (Cuma 62/10)


ZİKR; NÛRundan/VARından VAR EDen ALLAHu zü’L- CeLÂL’in Keremli KULu OLarak;
Her Yerde, Her ZamÂN, Her HÂLde ve Her NEFESte ALLAHu zü’L- CeLÂL’i Unutmamak ve Unutursa Hatırlayıp SILAsına SALLa devam edİŞ MuhaMMedî DERVİŞLiğidir..

ZİKİR;Taklidî Tevhid Ehlinde SÖZde ve Tahkikî Tevhid Ehlinde ÖZdedir..
ASL OLan ise, Kalbî Dâimî ZİKRin TercümÂNı olan Lisanî ZİKRin de Sürekliliğidir ki, ALLAH celle celâlihu o kimseleri ÖVmektedir;


رِجَالٌ لَّا تُلْهِيهِمْ تِجَارَةٌ وَلَا بَيْعٌ عَن ذِكْرِ اللَّهِ وَإِقَامِ الصَّلَاةِ وَإِيتَاء الزَّكَاةِ يَخَافُونَ يَوْمًا تَتَقَلَّبُ فِيهِ الْقُلُوبُ وَالْأَبْصَارُ
Resim ---Ricâlun lâ tulhîhim ticâratun ve lâ bey’un an zikrillâhi ve ikâmis salâti ve îtâiz zekâti yehâfûne yevmen tetekallebu fîhil kulûbu vel ebsâr(ebsâru).: Ticaretin ve alışverişin, onları Allah’ın zikrinden, namazı ikame etmekten ve zekâtı vermekten alıkoymadığı adamlar ki (onlar), kalplerin ve gözlerin (dehşetten) döneceği günden korkarlar.” (Nûr 24/37)

ZİKİR;
MuhaMMedî Evrensel EDEB İÇinde, HAKkı BİLme HAYRı BULma İLMidir.
MuhaMMedî Evrensel İLİM İÇinde, HAKkı BULma HAYRda OLma İRADEsidir.
MuhaMMedî Evrensel İRFÂN İÇinde, HAKkta OLma HAYRı YAŞAma İDRAKıdır.
MuhaMMedî Evrensel ERKÂN İÇinde; HAKk’tan, HAKk’ta, HAYR’a İŞTİRAKı ve,
HAKk’La, HAKk'a İSTİGRAKı/GARK OLuş "BİZ BİR-İZ"-Liğidir...
ELHamdulillahi RABBu'L- ÂLEMîn.. ve’s- SELÂMmm!.
Yâ HAYyu’L- HUuu!. celle celâlihu..


İşte böylesi saff bir Kalb İÇinde SİLM İMÂN Sahibi MuhaMMedî Mü’minlerin;
DIŞı ->Sahra-yı KESRETte ki, YOKLuk-ÇOKLuk ÇÖLünde bir Muamma..
İÇi ->Umman-ı VAHDETte ki, TEKe TEK-BİR DERyâsında Bir DAMLa..


وَاذْكُرِ اسْمَ رَبِّكَ وَتَبَتَّلْ اِلَيْهِ تَبْت۪يلًاۜ
Resim ---Veżkuri-sme rabbike ve tebettel ileyhi tebtîlâ(n).: Ve an Sahibinin/Rabbinin adını zikret ve gönlünü ona tam bağla.(Müzzemmil 73/8.)

اُتْلُ مَٓا اُو۫حِيَ اِلَيْكَ مِنَ الْكِتَابِ وَاَقِمِ الصَّلٰوةَۜ اِنَّ الصَّلٰوةَ تَنْهٰى عَنِ الْفَحْشَٓاءِ وَالْمُنْكَرِۜ وَلَذِكْرُ اللّٰهِ اَكْبَرُۜ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ مَا تَصْنَعُونَ
Resim---Utlu mâ ûhiye ileyke mine-lkitâbi veakimi-ssalâ(te)(s) inne-ssalâte tenhâ ‘ani-lfahşâ-i velmunker(i)(k) veleżikru(A)llâhi ekber(u)(k) va(A)llâhu ya’lemu mâ tasne’ûn(e).: Sana Kitap'tan vahyedileni oku ve namazı dosdoğru kıl. Gerçekten namaz, çirkin utanmazlıklar (fahşa)dan ve kötülüklerden alıkoyar. Allah'ı zikretmek ise muhakkak en büyük (ibadet)tür. Allah yaptıklarınızı bilir.” (Ankebût 29/45)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ALLAH’ı sevmenin alâmeti, ALLAHu TeÂLÂ’yı zikretmeyi sevmektir.” buyurdu.
(Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr, II, 52)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem “Yeryüzünde “ALLAH !. ALLAH !.” diyen biri var oldukça, kıyâmet kopmayacaktır.” buyurdu.
(Müslim, Îmân, 234/148)


وَاَنْفِقُوا ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ وَلَا تُلْقُوا بِاَيْد۪يكُمْ اِلَى التَّهْلُكَةِۚۛ وَاَحْسِنُواۚۛ اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الْمُحْسِن۪ينَ
Resim ---Veenfikû fî sebîli(A)llâhi velâ tulkû bi-eydîkum ilâ-ttehluketi veahsinû inna(A)llâhe yuhibbu-lmuhsinîn(e).: Allah yolunda infak edin ve kendinizi kendi ellerinizle tehlikeye atmayın. İyilik edin. Şüphesiz Allah, iyilik edenleri sever.” (Bakara 2/195)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Yarım hurmayla da olsa Cehennem ateşinden korunun, onu da bulamazsanız güzel ve hoş bir söz ile korunun.” buyurdu.
(Buhârî, Edeb, 34)

Resim BERAT DUÂSI.:

Resim

TÜRKÇEsi.:
Bismillâhirrahmânirrahîm..
ALLAHümme yâ ze’l-menni ve lâ yumennu aleyhi yâ ze’l- CELÂLi ve’l- İKRÂMi, yâ ze’t- tavli ve’l- inâmi lâ ilâhe illâ ente zahre’l-lâciînne ve câre’l- müstecîrîne ve emâne’l- haifîne.
ALLAHümme in künte ketebtenî inneke fî ümmü’l- kitabi şâkiyyen ev mahrûmen ev matrûden ev mukadderen aleyye fi’r- rızki fâmhu.
ALLAHümme bi fazlike şekâveti ve hırmâti ve tardî ve iktâre rızkî ve esbitnî inneke fî ümmü’l- kitabi saîden ve merzûken ve muveffekân li’l- hayrâti feinneke külte ve kavluke’l- hakku fîkitabike ‘l- münzeli alâ lisân-ı NEBîYyike’l- Murseli: “Yemhullahu mâ yeşâu ve yusbitu ve indehu innehu fî ümmü’l- kitabi”
İLÂHî bi’t-tecellî’i-a’zami fî leyeleti’n- nısfi min şa’bani’i-mükerremi’l-leti: “fihâ yufraku kllü emrin hakîm” ve yubremu en tekşife annâ mine’l-belâi mâ na’lemu ve mâ lâ na’lemu ve mâ ente bihi a’lemu inneke ente’l- eazzü’l- ekremü ve sallallahu alâ seyyidinâ MuhaMMed’in ve âlihi ve sahbihi ve sellime..


MÂNÂsı.:
“Rahmân ve Rahîm olan ALLAH’ın adıyla.
ALLAH’ım, ey ihsân ve ikram sahibi olan ve kendisine ihsan edilemeyen, ey Celâl ve İkrâm Sahibi, ey lutfu ve ihsânı bol olan, Sen’den başka El İlâh yok, sen kendisine ilticâ edenlerin yardımcısı, kendisine sığınanlara emân veren, korkanların kendisinde emniyyete kavuştuğu yüce zât’sın!.
ALLAH’ım! Beni katında, Ümmü’l-Kittâb’da şakî/kötü veya mahrûm veya kovulmuş veya rızkı dar olarak yazdıysan, ALLLAH’ım fazl u ihsânınla kötülüğümü, mahrrûmiyetimi, kovulmamı ve rızkımın az olmamasını sil, beni katında, Ümmü’l-Kitâb’da saîd/iyi, rızkı bol ve hayırlara muvafffak olan bir kulun olarak yaz. Şüphesiz Sen Rasûl’ünün lisânı üzere indirilen Kitâb’ında bir söz buyurdun ve Sen’in sözün haktır:


يَمْحُوا اللّٰهُ مَا يَشَٓاءُ وَيُثْبِتُۚ وَعِنْدَهُٓ اُمُّ الْكِتَابِ
Resim ---"Yemhû(A)llâhu mâ yeşâu veyuśbit(u)(s) ve’indehu ummu-lkitâb(i).: ALLAH dilediğini siler, (dilediğini de) sâbit bırakır. Ümmü’l-Kitâb (Ana Kitâb) O’nun yanındadır." (Ra’d 13/39)

ف۪يهَا يُفْرَقُ كُلُّ اَمْرٍ حَك۪يمٍۜ
Resim ---"Fîhâ yufraku kullu emrin hakîm(in).: Karara bağlanmış/Hümedilmiş her iş, o gece paylaştırılır/ ayırt edilir..” (Duhân 44/1)
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

..ve huve meaküm eyne mâ küntüm..
..Nerede OLursanız OLun O (ALLAH celle celâlihu) sizinLe beraberdir..


هُوَ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ فِي سِتَّةِ أَيَّامٍ ثُمَّ اسْتَوَى عَلَى الْعَرْشِ يَعْلَمُ مَا يَلِجُ فِي الْأَرْضِ وَمَا يَخْرُجُ مِنْهَا وَمَا يَنزِلُ مِنَ السَّمَاء وَمَا يَعْرُجُ فِيهَا وَهُوَ مَعَكُمْ أَيْنَ مَا كُنتُمْ وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرٌ
Resim--- “Huvellezî halakas- semâvâti ve’l- ardafisitteti eyyâmin summestevâ ale’l- arş (arşi), a’lemu mâ yelicu fî’l- ardı ve mâ yahrucu minhâ ve mâ yenzilu mine’s- semâi ve mâ ya’rucu fîhâ, VE HUVE MEAKUM EYNE MÂ KUNTUM, vALLÂHu bi mâ ta’melûne basîr (basîrun).: Gökleri ve yeri 6 günde yaratan O'dur. Sonra ARŞ’ın üzerine istiva etti. ARZ’a gireni ve ondan çıkanı ve semâ’dan ineni ve orada uruç edeni (yükseleni) bilir. VE SİZ NEREDE İSENİZ O (ALLAH celle celâlihu), SİZİNLE BERABERDİR. Ve ALLAH, sizin yaptıklarınızı en iyi görendir.” (Hadîd 57/4)


Resim
RUBuBîYyet===>İLELiği,
RUSûLîYyet===>BİLELiği,
YÂRım NEFeste YAŞAnan,
CİHÂNda=>CÂN ÇİLELiği!.


ZEVK 9599

ZâLiMLerin =>CeHeNNeMi.. =>YAŞAnan =>CEVR-i CEFÂsı,
İNKÂRLarı=>KÜFüR OLdu!. =>KALmadı =>HAKk’a VEFÂsı,

HAKk’ın =>HALkı=>NEFsi İÇiN,
HAKk’tan SAPtı=>NEdEN-nİÇİN,

Son-UÇ’un=>SEBEBi NEdEN,
KUDREtuLLAHı BİLMEdEN!.
RAZiYyetEN-MERziYyetEN =>BERRü’r- RAHîM RABB ŞİFÂsı!.


07.04.2020. 04:07
brsbrsam..tktktrstkkmzdesehermretahirkoronavirüsss...


=>CÂN BÂZÂRIna DÜŞünce,
CÜMLe CÂNLar ÇIRPınıYOR!.
=>KENdi ATEŞİ-nde PİŞince,
İNSÂN==>NEFSini SınıYOR!
=>İHVÂNİm FıRsat GEÇince!.



Resim

ALLAHumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ MuhaMMedin
Abdike ve
Nebîyyike ve
RasûLike ve
Nebîyyi'L- ÜMMiyi ve alâ âlihi, EHL-i BeYtihi ve's- Sahbihi ve ÜMMetihi...

ALLAHımız celle celâluhu!.
BİZe MuhaMMedî Gayret,
PÎRimizden Hâl-i HiMMet,
RASÛLünden ŞiFâ-yı ŞeFâat,
ZÂTından İnâyet-Hidâyet-SeLâMet
İZZet-i İhsÂNınLa LûTFet =>HABîBuLLAH'ımıza CÂNLarımızı CEM’ et!.
DÜNümüze =>KaBuL KILdığın TÖVBemizi,
GÜNümüze ===>KaBuL KILdığın RIZAmızı,
YARINımıza =>KaBuL KILdığın HAk ve HAYR DUÂMızı KALBLerimize İLHaM et!.

Yâ RABBenâ celle celâlihu!.
Şu LEYyLetü’L-BERRâtımızı =>RAHMet LÜTuf ve İHSÂNınLa,
=>RAHMeten Li’L- ÂLEMîn aleyhisselâm’ın ŞEHÂDet ŞEReFinde,
BEREKetLendir=>BİZim=>NAHNU=BİZ BİR-İZ ŞEFâat Şİfâmız KıL!.
=>ÜMMet-i MuhaMMedi =>TAhkîK İMÂN ve SÂLiH AMeL’e DÖNdür!.
Bu ÂLEMde BİZi =>İNŞâe ALLAH =>Bî-İZNİLLAH =>Lî-VECHİLLAH=>SEBîLİLLAH,
=>HÂLis-MUHLis Sâdık ve SAMîMi MuhaMMedî MELÂMî HASBî-HABİBî HİZMetçi EYyLe!.

YARDıM Et!. İnşâe ALLAHu TeÂLÂ!..



Resim


Resim

El Bâriu celle celâlihu.:
Resim

EL BÂRİÜ celle celâlihu

Mahlükat özelliklerinden mutlak berî (berâet eden, sâlim, kurtulmuş; temiz) olan, yaratan, şekil veren, seviyelendiren, lâzım ve lâyık şekilde yerleştiren, hastalık ve hatadan berî kılan ALLAHu zü'L-CELÂL..
Ber', bür', bürû' (yaratmak; hastalık, kusur, ayıp gibi insana hoş gelmeyen şeylerden uzak bulunmak; borç ve zimmetten berî olmak.) kökünden veya bery (yontmak, tesviye etmek) kökünden türediği tartşmalıdır.
El Bâriu ismi Kur'ân-ı Kerîm'de 2 yerde geçmektedir.


El Bâriü.: Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olusuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında salih kullarını berî' kılan
ALLAHu zü'L-CELÂL..
Beree.: Yaratmak.
Ebree.: Şifâ vermek, iyileştirmek.
Berree.: Töhmet vs.den temize çıkarmak, berâetine hükmetmek, berî' kılmak, uzak etmek.
Teberree.: Kurtulmak, berî' olmak, uzaklaşmak, kabul etmemek.
El bereetü.: İkaz, ihtar, korkutma, ültümatom, mâsumluk, ayıptan sâlim olmak.
El bür'ü.: Şifâ.


El Bârru celle celâlihu.:
Resim

Resim

EL BÂRRu celle celâlihu

El Bârru.: Bir kalıbtan dökürcesine düzgün, tertibli ve güzel yaratan.
Herkesi ve herşeyi Lâzım ve Lâyıkı üzere mütenâsib, umumî nizâma ve gayelere uygun halk eden Cenâb-ı HAKK (celle celâluhu).
Yaratan, yaratıcı, lâzım ve lâyık şekli veren
ALLAHu zü'L-CELÂL..

Berâ.: Taş vs.yi yontmak, düzeltmek.
Ebterâ.: Yontmak, düzeltmek.
El berâ.: Toprak, toz, yer, halk..


El Berru celle celâlihu.:
Resim

Resim

EL BERRU celle celâlihu

Birr (iyilik sever, sadakâtli, vefâkâr) kökünden sıfat isimler.
Berr : İtâatkâr, sadık, vefâlı, hep iyilik sever ve birr özellik ve güzelliklerini taşıyan mü'min.


Birr (iyilik), yüzlerinizi dogu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl birr, o kimsenin yaptığı dır ki, ALLAH'a, âhiret gününe, meleklere, kitablara, nebîlere inanır.Yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttâkîler ancak onlardır!"


لَّيْسَ الْبِرَّ أَن تُوَلُّواْ وُجُوهَكُمْ قِبَلَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَلَكِنَّ الْبِرَّ مَنْ آمَنَ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَالْمَلآئِكَةِ وَالْكِتَابِ وَالنَّبِيِّينَ وَآتَى الْمَالَ عَلَى حُبِّهِ ذَوِي الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينَ وَابْنَ السَّبِيلِ وَالسَّآئِلِينَ وَفِي الرِّقَابِ وَأَقَامَ الصَّلاةَ وَآتَى الزَّكَاةَ وَالْمُوفُونَ بِعَهْدِهِمْ إِذَا عَاهَدُواْ وَالصَّابِرِينَ فِي الْبَأْسَاء والضَّرَّاء وَحِينَ الْبَأْسِ أُولَئِكَ الَّذِينَ صَدَقُوا وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُتَّقُونَ
Resim--- "Leyse’l BİRRe en tuvellû vucûhekum kıbele’l- maşrıkı ve’l- magrıbi ve lâkinne’l -BİRRe men âmene billâhi ve’l- yevmi’l- âhırı ve’l- melâiketi ve’l- kitâbi ve’n- nebiyyîn (nebiyyîne), ve âte’l- mâle alâ hubbihî zevi’l- kurbâ ve’l- yetâmâ ve’l- mesâkîne vebne’s- sebîli, ve’s- sâilîne ve fî’r- rıkâb (rıkâbi), ve ekâme’s- salâte ve âte’z- zekât (zekâte), ve’l- mûfûne bi ahdihim izâ âhed (âhedû), ve’s- sâbirîne fîl be’sâi ve’d- darrâi ve hîne’l- be’s (be’si) ulâikellezîne sadakû, ve ulâike humu’l- muttekûn (muttekûne).: Yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz (hakiki îmânı yansıtan) BİRR (ebrâr kılacak davranış biçimi) değildir. Lâkin BİRR, kişinin, ALLAH'a, yevm'il âhire (ALLAH'a ulaşılan sonraki güne, hidâyet gününe, vuslat gününe) meleklere, Kitab'a ve peygamberlere îmân etmesi ve sevdiği maldan, akrabalara (yakınlık sahiplerine) yetimlere, miskinlere (çalışamaz durumda olan ihtiyarlara), yolda kalmış yolculara, isteyen (muhtaçlara), köle ve (kurtulmaları için) esirlere vermesi ve namazı kılması, zekâtı vermesidir. Ve (ALLAH'a ve insanlara) ahd verdikleri zaman ahdlerine vefâ edenler (yerine getirenler), zorlukta ve darlıkta ve şiddetli savaş halinde sabredenler, işte onlar sadık olanlardır. İşte onlar muttekilerdir (takvâ sahibi olanlardır).”
(Bakara 2/177)

EbRâR.: en iyi, en sadık, en vefâlı, en salih, en seçilmiş mü'minler.
Kur'ân-ı Kerîm'de 3 âyette tekil
(Meryem 19/14,32;Tur 52/28 bkz.), 7 âyette çoğul ebrâr ve berere olarak geçmekte ve 1 âyette ALLAHu zü'L-CELÂL'e nisbet edilmektedir.


إِنَّا كُنَّا مِن قَبْلُ نَدْعُوهُ إِنَّهُ هُوَ الْبَرُّ الرَّحِيمُ
Resim--- "İnnâ kunnâ min kablu ned’ûh (ned’ûhu), innehu huve’l- BERRu’r- Rahîm (rahîmu).: Muhakkak ki biz, daha önceden O'na (ALLAH'a) dua ediyorduk. Muhakkak ki O; Berr'dir (çok cömert, çok lütufkâr, iyiliği bol olandır.), Rahîm'dir (Rahîm Esmâsı ile tecelli eden, esirgemesi çok olandır.)" (Tûr 52/28)


Resim

M.M.M. MuhaBBetLerimLe...

Resim KUL İHVÂNİm..


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

KULLuk SIRR SEFERi OLuş,
HAKk’ın MEYDÂN ERi OLuş,
MUHAMMEDî NAHNU NÛRu,
KÜLLÎ ŞEYy’den BERi OLuş!.


ZEVK 9911

BERÂt=> ÖZ’den IŞIKk BULuş.. BERÂt=>AKLın AKLANması,
DIŞta HALKkLa HELÂLaşma.. =>VİCDÂNLaRın PAKLANması,
=->KENDi KENDin’i AFVEtmek,
BERÂt=>TEMiZ KULLuk DEmek,
=>İSTİĞFÂR EDip=>RABB’ına=>TÖVBELerde SAKLANması!.


27.03.2021..01:45
brsbrsm...tktktrstkkmizdeseherseyrimizzz..


BeRâet=>TeVBe SûREsi,
KULun->HAKk’a DUÂ SEsi,
KADERde=->HAYR DİLEği,
NâZ-NiYâZ NAHNU NEŞEsi!.

KUL İHVÂNİm HARfte HeCe,
>CÜMMLeLeRin SERANCAMı!.
HeR YıL YAZILıR=>Bu GeCe,
=>HALkın KADeR PRoGRaMı!.


SübhânALLAHi ve’L-hamdü LiLLâhi ve Lâ iLâhe İLLâ ALLAH vALLAHu Ekber. Ve Lâ havLe ve Lâ kuvvete İLLâ biLLahi’L-ALîyyi’l- Azîm..

BERÂt GECEsi.:

"Berat, beraet" kelimesi "el-berâe" kelimesinin Türkçe'deki kullanılış şeklidir. Beri olmak, aklanmak, temiz ve suçsuz çıkmak demektir. "Berâet" iki şey arasında ilişki olmaması, kişinin bir yükümlülükten kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmaması anlamına gelmektedir. Mü'minlerin bu gece günah yüklerinden kurtulup İlâhî Bağışa ermeleri umulduğu için de Berat Gecesi denmiştir.

BERî.: (Berâet. den) Kurtulmuş. Temiz. Kayıt ve hüküm altında olmayan. Zimmeti bulunmayan adam. Hiçbir karışıklık, kusur ve noksanı olmayan. Hastalıktan sâlim olan. (Bak: Ber')
BERîa.: Akılda güzellik, zekâda ve kıyasette emsalinden üstün olan..
BERaa.: (Beria, Berua) İlim ve fazilet ve cemalde üstünlük (mânâsına fiil kökü.)
BERÂt GECEsi.: Arabî Şâban Ayının onbeşinci gecesi. Şâban Ayı mübarek şuhur-u selâseden (üç aylardan) olup, onbeşinci gecesi mahlûkatın rızıklarına, ömürlerine, amellerine dâir Taraf-ı İlâhî’den meleklere tâlimat verildiği hususunda rivâyât-ı sahiha vardır..

Beraat.: "Temizlenmeki arınmak, aklanmak" anlamına gelmektedir..
Arapça kökenli bir sözcük olan beraat, bugün daha çok hukuk alanında kullanılıyor olup, "beraat etmek", (aklanmak), beraat ettirilmek, beraatinin istenmesi, beraatine karar verilmek - vermek, vb. şekillerde ele alındığı sıkça görülmektedir…

BERÂet KANDİLi.:
Şaban ayının 14. gününü 15. gününe bağlayan gecesi =>Berat Gecesidir.
Osmanlı İmparatorluğu'nda II. Selim'den itibâren minârelerde kandil yakılmasıyla “kandil” adını almıştır.
Berat (Berâet), Arapça'da temize çıkma anlamına gelir. İslam İnancına göre;
Mübârek Gece.: Bu gecenin bereketli ve feyizli bir gece olması sebebiyle..
Berae Gecesi .: Günahların affı ve kulların temize çıkarılması sebebiyle..
Rahmet Gecesi.: Kulların ihsana kavuşmaları sebebiyle.
Sakk Gecesi.: Kaderlerin belge ve senedi oluşu sebebiyle..

Berat Gecesi, Kur'ÂN-ı Kerîm'in Levh-i Mahfûz'dan Dünya Semâsına toptan indirildiği gecedir. Buna "İNZÂL" denir.. Kadir Gecesi'nde ise Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'e ilk kez ve parça parça indirilmeye başlanmıştır. Buna da "TENZÎL" denir..

BERÂet GeCesi.:


حم
Resim---“Hâ mîm.: Hâ, mîm.” (Duhân 44/1)

وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
Resim---“Vel kitâbil mubîn (mubîni).: Kitab-ı Mübîn'e (Apaçık Kitab'a) andolsun.” (Duhân 44/2)

إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُّبَارَكَةٍ إِنَّا كُنَّا مُنذِرِينَ
Resim---“İnnâ enzelnâhu fî leyletin mubâreketin innâ kunnâ munzirîn (munzirîne).: Muhakkak ki BİZ O’nu, mübarek bir gecede indirdik. Şüphesiz BİZ, uyaranlarız.” (Duhân 44/3)

فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ
Resim---“Fihâ yufreku kullu emrin hakîm (hakîmin).: Hikmetli (hükmedilmiş) emirlerin (işlerin) hepsi, onda (o gecede) ayırt edilir (belirlenir).” (Duhân 44/4)

BERAT GECESİ'nin Beş Ayrı ÖzeLLiği Vardır.:

1-) Bütün hikmetli işlerin ayırımına başlanması.
2-) Bu gecede yapılacak ibadetlerin diğer vakitlere nisbetle kat kat sevâblı olması.
3-) İlâhi Rahmetin bütün âlemi kuşatması.
4-) ALLAH'ın af ve bağışlamasının coşması.
5-) Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'e tam bir şefâat yetkisinin verilmiş olması..

Resim---Bir Berat Gecesi'nde uyanıp da Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’i yanında bulamayan Âişe radiyallahu anha, kalkarak Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’i aramaya başladı. Sonunda Peygamberimizi Cennetü'l-Bakî Mezarlığında başını semâya kaldırmış halde buldu. Peygamberimiz Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Âişe radiyallahu anha Annemize.: "Muhakkak ki, ALLAH TeÂLÂ Şâban'ın on beşinci gecesinde dünya semâsına rahmetiyle tecellî eder ve Benî Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca insanları mağfiret eder." buyurmuştur.
(Tirmizî, Savm, 39)

Resim---Peygamber Efendimiz Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem bu gece RABB’ine şöyle DUÂ etmiştir.: "ALLAH'ım, azâbından affına, gazabından rızana sığınırım, SENden yine SANA sığınırım. SANA gereği gibi hamd etmekten âcizim. SEN Kendini SENÂ ettiğin gibi YÜCEsin." buyurmuştur.
(Munzurî, et-Tergib ve't-Terhîb, II/119, 120)

Zemzem Kuyusunun bu gecede açık bir şekilde coşup çoğalması da bu mânâları kuvvetlendiren kudsal bir işâret olarak yorumlanmaktadır.
(Elmalılı HamdiYazır, Hak Dini Kur'an Dili, V/4295.)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Şâban'ın 15. gecesi geldiğinde geceyi uyanık ibâdetle, gündüzü de oruçlu olarak geçirin. O gece güneş battıktan sonra ALLAH Rahmetiyle dünya semâsına tecellî eder ve şöyle seslenir.: “İstiğfar eden yok mu, affedeyim ve bağışlayayım. Rızık isteyen yok mu, hemen rızık vereyim. Başına bir musibet gelen yok mu, hemen sağlık ve afiyet vereyim.” Böylece tan yerinin ağarmasına kadar bu şekilde devam eder." buyurmuştur.
(İbni Mâce, İkame, 191)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Berat gecesi göklerin kapıları açılır, melekler müminlere müjde verir ve ibadete teşvik ederler.” buyurmuştur.
(Nesaî, Beyhakî, Münzirî)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "ALLAH TeÂLÂ Şâban'ın 15.inci gecesi tecellî eder ve ana-babasına âsi olanlarla ALLAH'a ortak koşanlar dışında kalan bütün kullarını bağışlar." buyurmuştur.
(İbni Mace, İkametü's-Salât, 191; Tirmizî, Savm, 38.)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: Beş gece vardır ki onlarda yapılan DUÂlar geriye çevrilmez. Bunlar Receb’in ilk Cuma gecesi, Şaban’ın ortasında bulunan Berat Gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı geceleridir." buyurmuştur.
(Ebû Ümame radiyallahu anhu’dan; Suyutî, Câmiu's-Sağir, c. III, s. 454)

BERÂet GeCesi =>ŞAFâat GeCesi.:

Resim---"Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Şaban Ayının 13.üncü gecesi ümmetine şefâat etmek için DUÂ edip yalvardı; kendisine, ümmetinin üçte birine şefaat etme izni verildi. 14.üncü gecesi yine DUÂ edip yalvardı; bu sefer üçte ikisine şefaat etme yetkisi verildi. 15.inci gecesi bir daha yalvardı, bu sefer de, kaçak develer gibi ALLAH'tan kaçanlar dışında bütün ümmetine şefaat etme izni verildi." buyurmuştur.
(Ebû Davûd)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim, Bayram Gecesini ve Şâban Ayının 15.inci (Berat) Gecesini ibâdetle ihya ederse, kalblerin öldüğü günde o kişinin kalbi ölmez” buyurmuştur.
(İbn Mâce; Taberanî)

Resim---Aişe radiyallahu anha Vâlidemiz.: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'in hiçbir ayda Şaban Ayından daha çok oruç tuttuğunu görmedim. Bâzen Şaban Ayının tamamını oruçla geçirirdi.” buyurmuştur.
(Buharî)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (kandilden sonraki gün) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca ALLAH TeÂLÂ o andan fecir oluncaya kadar.: ‘BENden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. BENden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim.” buyurur.” buyurmuştur.
(İbn Mâce)

Bu gecenin diğer bir ismi de "Mağfiret gecesi" dir. Şu hadis-i şerif buna işaret eder:

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "ALLAH TeÂLÂ Şaban'ın 15.inci gecesi kullarına nazar eder ve yeryüzünde bulunanlardan şirk koşanlarla hased edenler hariç, bütün mü’minleri mağfiret eder." buyurmuştur.
(İbn Mâce)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: Yüce ALLAH Şabanın yarısının Berat Gecesinde, dünya semâsına tecellî eder. Benikelb Kabilesinin koyunlarının kıllarından daha çok kimsenin günahlarını affeder.” buyurmuştur.
(İbni Mâce, Tirmizî)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: "Her kim bu gece yüz rekât namaz kılarsa ALLAH TeÂLÂ ona yüz melek gönderir. Otuzu, ona cenneti tebşir eyler, otuzu, ona cehennem azabından teminat verir, otuzu da, ondan dünya âfâtını def’ederler, onu da, ondan şeytanın tuzaklarını hilelerini def ederler.” buyurmuştur.
(Hak Dini Kur'ân Dili)

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Bu gecede bu namazı kılan kimseye ALLAH celle celâlihu yetmiş defa nazar eder. Her nazar ile de onun yetmiş ihtiyacını giderir ki bu ihtiyaçların en azı, affedilmektir.” buyurmuştur.
(İbn-i Mâce)
Resim
Kullanıcı avatarı
Hakan
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 4962
Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Hakan »

Resim

“ben” lik çÖLÜmde YiTiĞim!
LuTFunla TaLTİf et Yâ RABB!
KORKu –UMUDu -> BiTiĞim!
“kul AbduLLaTİf” et Yâ RABB!..


ZEVK 5455

BULut giBi SaVVruluyor -> diBi DELİk DUYygularım!
“UYAN”maya HaSSret KALdı ->diBİ DERin UYykularım!
Leyletu’l- BeRât -> Bereket ->HüRmetine MeDeD yâ RaBB!
“ŞeY-t-ÂN” ıma -> OYUNcağım!. Burnumda “ben”lik Yularım!..


23.06.13. 12:04
brsbrs..tktktrstkks…

Resim---Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sizden her birinizin bir şeytanı vardır. Evet, benim de şeytanım var, fakat ALLAHu Teâlâ bana yardım etti ve şeytanım müslüman oldu, bana yalnız iyiliği emr eder!" buyurdu.
(İbn-i Mes'ud’dan; Müslim)

El Bâriu : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olumsuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında sâlih kullarını berî' kılan ALLAHu zu'l-CELÂL.


Resim---- Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Birr, ahlâk güzelliğidir." buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 14,15; Tirmizî, Zühd, 52)

Resim---- Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sıdk insanı birre (ALLAH'ı râzı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür. Kişi doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda ALLAH indinde "sıddîk" diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya (fücûra) götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sonunda ALLAH indinde "yalancı" diye yazılır." buyurmuştur.
(İbni Mesud Radiyallâhu anhu'dan, Buharî, Edeb,69; Müslim, Birr,102,103-2606,2607; Ebu Davûd, Edeb,88-4989; Tirmizî, Birr,46-1972)

El Berru : Ahdinde, iyilikte, hakta, hayırda mutlak sâdık olan ve yerine getiren ALLAHu zu'l-CELÂLi ve'l- İkrâm, lütuf ve ihsân vâ'dinde sâdık olan. Ni'metlerini herkese umûma bahşeden keremkâr olan. İyilik, güzellik ve hayr dileyen ve yerine getiren. Birrin ve bereketin yaratıcısı...
Mutlak birrin sâhibi, iyiliği sürekli sever, ahdine sâdık ve vefâkâr olan ALLAHu zu'l-CELÂL.


Berre : Sadık ve doğru olmak. İyilik ve ihsan etmek.
Bürru : Buğday.
İbrar : En iyiler, ihsan sahibi salihler.
Birr : İyilik, güzellik, hayr, bağış, ihsan.


EL-BERRÛ (celle celâluhu) ZEVKİ:

Üzmez-Üzülmez-Sever-Sevilir. Fedâkâr ve çilekeş âşıklardan olur. Her zaman, her yerde ve her hâlde; her şeye ve herkese iyilik eder. EBRÂR olur.


yâ RaBBeNâ!
“Be” Gecemizi ->
Muhammedî Şuûru BİLen
Muhammedî Nûru BULan
Muhammedî Sürûrda OLan
Muhammedî O-Nûru Fiilen YAŞAyAN Muhammedî Melâmilerin,
Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem'’in RIZ RAVZAsında BİZ BİR-İZ Gece/Gündüzümüz kıl!..
İn şâe ALLAHu Teâlâ..


BİZi BENlikten Beri et Yâ BERR celle celâluhu!..


Allâhumme salli ve sellim ve bârik 'alâ seyyidinâ ve mevlânâ Muhammedin 'abdike ve nebiyyike ve rasûlike ve nebiyyi'l-ummiyyi ve 'ala âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi ve ummetihi...

Resimin şâe ALLAHu Teâlâ
Resim
Kullanıcı avatarı
Hakan
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 4962
Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen Hakan »

Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sizden her birinizin bir şeytanı vardır. Evet, benim de şeytanım var, fakat ALLAHu Teâlâ bana yardım etti ve şeytanım müslüman oldu, bana yalnız iyiliği emr eder!" buyurdu.
(İbn-i Mes'ud’dan; Müslim)

El Bâriu : Lâzım ve lâyıkı, örneksiz-modelsiz yaratan (canı var eden)...
Yaratıcı, aklın içinde ve ötesindeki tüm olumsuzluklardan münezzeh olan, münezzeh olarak modelsiz yaratan ve kulluk imtihanında sâlih kullarını berî' kılan ALLAHu zu'l-CELÂL.

BERAT GECEMİZ-ANIMIZ-KANDİLİMİZ-KAYDIMIZ MÜBAREK OLSUN İNŞEALLAH
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: BERAT KANDİLİMİZ MÜBÂREK OLSUN

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim
Resim
Cevapla

“Bayram ve Kandil Mesajları” sayfasına dön