İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

İmam İmam Ali kerremullahi veche'nin Hutbeleri, Mektupları Ve Hikmetli Sözleri
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
1. Mektup

Medine'den Basra'ya giderken Kufe halkına yazmış olduğu mektup

"Allah'ın kulu, mü’minlerin emiri Ali'den Ensar'ın cömerdi, Arabın yücesi Kufe halkına...

Ben Osman'ın olayını sizlere, duyanın görür gibi olduğu şekilde haber veriyorum. Halk onu kınadı; ben ise, muhacirler içinde onu razı etmek için en çok uğraşan ve en az ayıplayan idim. Talha ve Zübeyr'in ise onun karşısında en yumuşak davranışları, sertlik ve aşırılığa sürüklemek idi. Aişe ise, İrin kusuyordu; sonunda bir gurup ona saldırarak onu öldürdüler. Sonra halk zorlanmadan, mecbur da edilmeden, serbest iradelerini kullanarak bana biat ettiler.

Bilin ki gerçekten hicret yurdu (Medine), halkını dışarı atmış, onlar da orayı terk etmişlerdir. (Medine ateş üstündeki) kazan gibi kaynıyor, fitne çarkı dönmeye başladı; artık, Allah'ın izniyle emirinize koşun ve düşmanınıza karşı cihad edin. "

KaYNaKLaR;

1. Mektup: el-İmame ve's-Siyase, c.l, s.67, İbn-i Kuteybe; el-Cemel, s. 131. Şeyh Mufid; Rebi'ııl-Ebrar, c.4, Zemahşeri; Emali, c.2, s.359, Şeyh Tusi; Kitab-u Cemel, s. 116, Şeyh Mufid; el-İmame ve's-Siyase, s.66, Dinveri
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
2. Mektup; Basra'yı aldıktan sonra Kufe halkına yazdığı mektup


"Allah'ın kendisine itaat, üzere amel ederek nimetine şükredenlere vereceği karşılığın en güzelini, Peygamberinizin Ehl-i Beyt'ine karşı gösterdiğiniz iyi muamele yüzünden size versin. Çünkü işitip itaat ettiniz; çağrılınca da geldiniz. "

KaYNaKLaR;

2. Mektup: en-Nıısre, s.215, Şeyh Mufid, el-Cemel, Vakidi; Ensab 'ııl-Eşraf, c.2, s.264, Belazuri; el-İrşad, s. 123, Şeyh Mufid; el Cemel s. 197, Şeyh Mufid; et-Tarih c.3, s.545, Taberi; el-Beyan ve't-Tebyin, Cahiz; Kitab-u Sıffın Nasr bin Mezahim
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
3. Mektup; Kadısı Şureyh b. Haris'e yazdığı mektuptur. Şureyh b. Haris, kadılığında seksen dinara bir ev satın almıştı. Mü’minlerin Emiri bunu duyunca, huzuruna çağırttı ve "seksen dinara bir ev satın aldığına, senedini yazdırıp şahitlere imzalattığına dair hana haber geldi" dedi. Şureyh, "evet böyle oldu. " diye tasdik edince, ona öfkeyle bakıp şöyle dedi:

"Ya Şureyh! Pek yakında, yazdığına bakmadan, delilini sormadan oturduğun evden çıkarıp seni malsız-mülksüz kabrine teslim edecek biri gelecek.

Bak Şureyh, bu evi sakın kendi malından başka bir mal ile ya da helalinden kazandığından başka bir şeyle almış olmayasın. Eğer böyleyse, dünyada da ahirette de hüsrana uğramış olursun. Evi aldığında senedini yazdırmak için bana gelseydin, ben sana öyle bir senet yazardım ki onu almak için bir dirhem dahi vermeye rağbet etmezdin.

Bu senet şöyledir:

"Aldatıcı, fanilerle komşu olan ve helaket mahallesinde bulunan bu evi; zelil bir kul, ölüm yolculuğuna koyulmuş olan bir kimseden almıştır. Bu ev, dört duvarla sınırlanmış; Birinci sınır afetlere, ikincisi musibetlere, üçüncüsü, insanı helake götüren arzulara, dördüncüsü de insanı azdıran şeytana dayanır. Bu evin kapısı da buradan (dördüncü duvardan) açılır.

Bu evi arzusuna kapılıp aklanan biri; eceli gelip çatan birinden, kanaatkarlık izzetinden çıkıp, helak ve istek batağına düşme pahasına satın almıştır ve bu muamelede müşterinin başına geleceklerin sorumlusu; Padişahların bedenine hastalık veren, zalimlerin canını alan, Kisra, Kayser, Tub'a (Yemen sultanlarının lakabı), Himyer (Seba kavminin melikleri) Firavunlarının saltanatını yıkan, malı kat kat yığıp, yapılar bina eden, sağlamlaşman, yüceltip süsleyen, malı toplayarak stok eden, zannınca evladına miras bırakanların hepsini hesap gününde, sevap ve azapları için toplayacak olan kimsedir. O günde iş bitip kesin hüküm verilecektir-. "İşte orada batılla amel edenler hüsrana uğrayanlar olacaktır." (Mü’min: 78) Heva ve hevesinin esaretinden ve dünya bağlarından kurtulmuş akıl, buna şahadet eder.

KaYNaKLaR;

3. Mektup:Emali, s. 187, Şeyh Saduk: Tezkiret'ul-Havas, s.185; Sibt bin Cevzi; Destur-u Mealim'ııl-Hikem, s.135, Kadı Kudai; Erbain s.77, Şeyh Bahai; Bihar'ul-Envar, c.17, s.77,
Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
4. Mektup; Komutanlarından birisine yazdığı mektup

Eğer, itaat gölgesine dönseler, zaten bizim istediğimiz de budur. Yok, eğer gelişen olaylar onları ayrılık çıkarmaya, isyan etmeye yöneltirse, içlerinden sana itaat edenlerle birlikte isyan edenlerin üzerine yürü. Gelmek istemeyenlerden vazgeç, itaat edenlerle yetin. Çünkü isteksizlerin hazır olmamaları, hazır olmalarından; oturmaları, harekete geçmelerinden daha hayırlıdır

KaYNaKLaR;

4. Mektup: Tezkiret'ul-Havas, s.66 ve 129, Sibt bin Cevzi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
5. Mektup; Azerbaycan valisi Eş'as b. Kays'a yazdığı mektup

Şüphesiz yetkilerin senin için bir yemek aracı değil, belki boynuna yüklenmiş bir emanettir. Senden üstün olan birinin emri altındasın. İdaren altındakilere karşı zorbalık edemeyeceğin gibi, izinsiz olarak maceraya atılıp tehlikeye de sürükleyemezsin. Elinde olan Allah-u Teâlâ’nın malını da, bana teslim edilinceye kadar korumak zorundasın. Sana kötülük eden amirlerden olmamayı diliyorum, ve's-Selam."

KaYNaKLaR;

5. Mektup: Kitab-u Sıffin. s.20. Nasr bin Mezahim; el-İkd'ul-Ferid, c.2, s.283 ve c.3, s. 104, İbn-i Abdurabbih; el-İmame ve's-Siyase, c.2, s.91, İbn-i Kuteybe; Uyun'ul-Ahhar, c.l, s. 151, İbn-i Kuteybe
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
6. Mektup; Muaviye'ye yazdığı mektup

Şüphesiz Ebubekr'e, Ömer'e, Osman'a biat edenler, onlara biat ettikleri şekilde bana da biat ettiler. Orada bulunanların (başkasını) seçme hakkı olmadığı gibi, bulunmayanın da reddetme hakkı yoktur. Şura, ancak Muhacirler'e ve Ensar'a aittir; onlar, toplanıp birisine uyar ve imam olarak nitelendirirse, bu Allah'ın da hoşnut olduğu bir iştir. Kim, onların hükmüne razı olmayıp kınayarak veya bidate uyarak onların işlerini terk ederse, onu geri çevirirler. Kabul etmezse, mü’minlerin yoluna tabi olmadığı için onunla savaşırlar ve döndüğü şeyin vebalini de Allah, onun boynuna yükler.

Ey Muaviye, Ömrüme yemin olsun, eğer heva ve hevesine uymadan aklınla düşünürsen, beni Osman'ın kanına girenlerden en uzak (ve tertemiz) bulursun. Sen çok iyi biliyorsun ki ben, bu işin dışındaydım. Ama yok bu işi benim üzerime yıkmak istiyorsan ve bildiğini (gerçekleri) gizliyorsan o başka... ve's-Selam. "

KaYNaKLaR;

6. Mektup: Kitab-u Sıffin, s.29, Nasr bin Mezahim; el-İmame ve's-Siyase, c.l, s.93, İbn-i Kuteybe; el-İkd'ııl-Ferid, c.2, s.284, ve c.4, s.322, İbn-i Abdurabbih; et-Tarih c.5, s.235, Taberi; Tarih-i Dimeşk, İbn-i Asakir; Bihar'ul-Envar, Kitab'ul-Fiten ve'l-Mihen, Meclisi; Tezkiret'ul-Havas, s.82, İbn-i Cevzi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
7. Mektup; Muaviye'ye yazdığı mektup

"...Kendi tarafından göndermiş olduğun gösterişli, sapıklığınla bezediğin, süslenmiş, malum öğütlerinin tekrarlandığı mektubun bana geldi. Doğru yola sevk edecek basireti, gerçeğe götürecek kılavuzu olmayan birinin mektubu. Heva ve hevesi onu çağırmış, o da uymuş; sapıklık onu gütmüş, o da kendisine tabi olmuş; anlaşılmaz hezeyanlar savurur, çarpar ve sapıtır.

...Çünkü biat birdir, ikinci kez bakılmaz. Bir daha seçim yapılmaz. Onu kabul etmeyip kaçınan kınanır, şüphe eden de ikiyüzlüdür.

KaYNaKLaR;

7. Mektup: el-Futuh c.2, s.431, A'sem'ul Kufi; el-Kamil c.l. s.193, Muberred; Kitab-u Sıffın, s.64, Nasr bin Mezahim; el-İkd'ul-Ferid c.2, s.284, İbn-ı Abdurabbih; Uyun'ul-Ahbar, c.l, s.267, İbn-i Kuteybe; Cemheret-u Resail'il-Arab, c.l, Ahmed Zeki Safvet; el-İmame ve's-Siyaset, c.l, s.87, İbn-i Kuteybe; et-Tezkire, s.84, İbn-i Cevzi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
8. Mektup

Muaviye ile konuşması için, Cerir b, Abdullah'a gönderdiği mektup. İmam Ali Cerir'i Muaviye'den biat alması için yanına gönderdi, Muaviye ise altı ay onun Şam'dan çıkmasına engel oldu ve bu müddet içerisinde savaş için hazırlık yaptı.

"Mektubum sana ulaştıktan sonra, açık hükmünü sana bildirmesi ve bu konudaki görüşünü tam olarak açıklaması için Muaviye'yi zorla. Sonra ondan "ya vatanından sürüp çıkaran savaşı, ya da zillete düşüren barışı" seçmesini iste. Savaşı seçerse, kabul et, barışı seçerse biatini al. ve's-Selam."

KaYNaKLaR;

8. Mektup:Kitab-u Sıffın, s.55, Nasr bin Mezahim; el-İkd'ul-Ferid, c.2, s.232, İbn-i Ebdurrabbeh; el-İmame ve's-Siyase c.l, s.95, İbn-i Kuteybe; Bihar'ul-Envar; c.8, s.470 Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
9. Mektup

Muaviye'ye yazdığı mektup

"Kavmimiz (Kureyş), Peygamberimizi öldürmeyi, kökümüzü kurutmayı arzulayarak aleyhimize komplolar kurmuş, başımıza alçakça işler açmıştı. Bizden huzuru alıp yerine korkuyu bırakmış, sarp dağ (Ebu Talib vadisinde) yamaçlarında yaşamaya mecbur etmiş, aleyhimize savaş ateşini yakmıştı. O halde Allah, dininin etrafından kötülüğü kovmamızı, kimseye onun hürmetini çiğneme fırsatı vermememizi irade etti. Müminimiz, bununla ecir kazanmak istiyor; kâfirimiz ise soyunu koruyordu. Kureyş'ten İslam’ı kabul edenler, diğer kabilelerle yapmış oldukları anlaşmadan, ya da kendi aşiretinin himaye etmesinden dolayı, bizim karşılaştığımız zorluklardan ve öldürülme tehlikesinden güvende idiler.

Savaş kızışıp insanlar hücum edince Resulullah (s.a.a), ashabını Ehl-i Beyt'iyle korur; kılıçların ve mızrakların karşısına onları sürerdi. Böylece Ubeyde İbn-i Haris (Rasulullah'ın amcası oğlu), Bedir'de; Hamza, Uhud'da; Cafer, Mute'de öldürüldü. Birisi de -ki isteseydim ismini söylerdim- onlar gibi şehit olmak istedi; fakat onun eceli ertelenmiş, onlarınki gelmişti.

Şu yaşadığım çağa ne kadar da şaşıyorum! Allah'ın dinini savunmayan ve benim gibi bir geçmişi olmayan birisi (Muaviye) benimle aynı seviyede tutuluyor! Oysa değil o, hiç kimse bu seviyeye ulaşmamıştır. O seviyede olduğunu iddia eden birisini ben tanımıyorum ve Allah'ın tanıyacağını zannetmiyorum. Her halükarda hamd Allah'a mahsustur.

Osman'ın katillerini teslim etmemi istemene gelince; ben bu işi inceleyip, düşündüm. Onları sana veya bir başkasına vermem mümkün değil. Ömrüme yemin olsun ki azgınlığından, ayrılıkçılığından vazgeçmezsen, yakında onların seni istediğini öğreneceksin. Onların seni istemesi, seni de karada, denizde, dağda ve ovada onları arama zahmetinden kurtaracaktır. Belki bu isteğin seni gamlara gömecek ve sana mutluluk vermeyecektir. Selam, ehil olanın üzerine olsun."

KaYNaKLaR;

9. Mektup: Kitab-u Sıffın, s.85, Nasr bin Mezahim; el-İkd'ul-Ferid, c.4, s.335, İbn-i Abdurabbih; Ensab'ul-Eşraf, s.282, Belazuri; el-Uyun ve'l-Mehasin, c.2, s.76, Şeyh Mufıd; el-Menakıb, s. 176, Hatip Harezmi; Bihar'ul-Envar, c.8, s.547, Meclisi; el-Ehbar 'ut-Tival, s. 145, Dinveri
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
10. Mektup Muaviye'ye yazdığı mektup

"Ey Muaviye! Örtündüğün bu ziynetleriyle süslenmiş, lezzetleriyle aldatan dünyanın perdeleri önünden kalkınca ne olacak haline? Seni çağırmış, sen de kabul etmişsin; seni yönetmiş, sen de uymuşsun; emretmiş, itaat etmişsin. Yakında önün alındığında bir kurtarıcı da bulamayacaksın. Bu işi bırak da hesap gününü düşünmeye bak. Önüne gelen tehlikelere karşı tedbirini al ve azgınların sözüne uyma. Eğer bu sözlerime uymazsan, sana gaflete düştüğün şeyleri bildireceğim. Çünkü sen içinde bulunduğun nimetlere aklanmışsın, şeytan boğazına sarılmış, seninle emeline ulaşıp, canına ve kanına girmiştir.

Ey Muaviye! Geçmişte bir hizmetin ve üstünlüğün olmadığı halde, nasıl halkın idaresini üstlenir, ümmetin hâkimiyetini ele geçirsin! Kötülüğe, isyana sevk eden hallerden Allah'a sığınırız. Arzularının aldatıcılığına kapılıp gitmekten, içinin ve dışının bir olmayışından seni sakındırırım.

Savaşa çağırdın; öyleyse halkı bir yana bırakıp tek başına karşıma çık. Böylece, iki tararı da savaş meşakkatinden kurtar. Hangimizin basireti körelmiş, hangimizin kalbi kararmış belli olsun. Ben Ebu'l Hasan'ın; Bedir'de atanın (Utbe b. Rabia'nın), dayının (Velid b. Utbe'nin), kardeşinin (Hanzele'nin) başlarını yararak öldüren benim; işte o kılıç hala yanımda ve yine aynı yürekle düşmanımla karşılaşırım. Ben ne dinimi değiştirdim, ne de yeni bir Peygamber uydurdum. Ben sizin isteyerek terk ettiğiniz, zorla ve istemeyerek girdiğiniz yol üzerindeyim.

Zannınca Osman'ın kanının alınmasının peşindesin. Halbuki sen Osman'ın kanının nerede döküldüğünü biliyorsun. İstiyorsan git oradan iste.

Isırıldığını anlayınca, savaş korkusuyla ağır yükler altındaki develer gibi bağırdığını ve kendi ordunla pes peşe yiyeceğiniz darbelerden, başınıza gelen musibetlerden, sürekli kayıp vermenizden sızlanarak beni Allah'ın kitabına davet ettiğinizi görür gibiyim. Hâlbuki o ordu, (Allah'ın kitabını inkâr eden) inatçı kâfirler veya biatinden el çeken hainlerdir."

KaYNaKLaR;

10. Mektup: Kitab-u Sıffın, Nasr bin Mezahim; Tarih-i Dimeşk, İbn-i Asakir; Ensab'ul-Eşraf, s.279, Belazuri; el-İkd'ul-Ferid, s.2, s.33, İbn-i Abdurrabbih
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
11. Mektup
Düşmanın ürerine gönderdiği ordusuna yazdığı mektup


"Düşmanın üzerine gittiğiniz, ya da düşman üzerinize geldiği zaman, karargahınızı yüksek yerlerin önlerine, dağ eteklerine, nehirlerin kenarlarına kurun; hem oralardan faydalanır, hem de düşmanın şerrinden korunursunuz. Savaşı bir ya da iki cepheden sürdürün. Düşmanın, korktuğunuz ya da sizin için güvenli olan bir yerden baskın yapmaması için dağ zirvelerine, yüksek tepelere gözcüler dikin. Bilin ki ordunun öncüleri, ordunun gözleridir; öncülerin gözleri de, onların (öncüler) öncüleridir. Ayrılmaktan sakının; konakladığınız zaman topluca konaklayın, harekete geçtiğinizde de hep beraber hareket edin. Geceleyin, etrafınıza mızraklar dikin (mızrakçılar ordunun etrafında nöbet tutsun), uykunuz suyla ağzınızı çalkalamanız gibi (hafif ve tadımlık) olsun."

KaYNaKLaR;

11. Mektup: Kitab-u Sıffın, s. 123, Nasr bin Mezahim; Tuhef'ul-Ukul, s. 191, İbn-i Şu'be Herrani; el-Ahbar 'ut-Tival, s.166, Dinveri; Bihar'ul-Envar, c.8, s.477 ve c.21, s.98, Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
12. Mektup
Ma'kıl İbn-i Kays er-Riyahi'yi üç bin askerle öncü olarak Şam üzerine gönderirken ona tavsiyesi


"Kendisinden başka sığınıp varacağın olmayan ve mutlaka huzuruna çıkacağın Allah'tan sakın. Ancak seninle savaşanla savaş. Askerlerin ile sabah ve akşam serinliğinde hareket et, öğlen sıcağında konakla. Hızlı hızlı hareket ederek askerlerini yorma. Onları gecenin başlangıcında yürüyüşe geçirme. Çünkü Allah, o zamanı hareket vakti değil, dinlenme ve konaklama vakti kılmıştır. O Halde gece vakti bedenini rahatlat, bineğini dinlendir. Durup dinlendikten sonra seher vakti geldiğinde ya da şafak söktüğünde Allah'ın bereketiyle yürü.

Düşmanla karşılaştığın zaman, askerlerinin ortasında yer al. Savaşı kızıştırmak isteyen kişi gibi düşmana yaklaşma, savaştan korkan kişi gibi de uzaklaşma. Böylece emrim sana ulaşıncaya kadar bekle. Onların size olan kini, onları doğru yola çağırmadan ve onlara karşı olan sorumluluğunuzu yerine getirmeden önce sizi tahrik ederek saldırıya geçirmesin."

KaYNaKLaR;

12. Mektup: Kitab-u Sıffın, s.198, Nasr bin Mezahim
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
13. Mektup
Ordunun iki komutanına (Ziyad b. Nadr ve Şüreyh b. Hani'ye) yazdığı mektup


"Size ve emriniz altındakilere, Malik b. Haris el-Eşter'i komutan tayin ettim. Onu dinleyip, itaat edin. Onu zırh ve kalkan edinin. Çünkü O, gevşeme ve hataya düşme hususunda güvenilen birisidir, tez davranılması gereken yerde ihtiyatlı davranacak, ihtiyatlı davranılması gereken yerde de acele edecek kimselerden değildir."

KaYNaKLaR;

13. Mektup:et-Tarih, c.5, s.238 ve c.6, s.3361, Taberi; Kitab-u Sıffın, s.135, Nasr bin Mezahim; et-Tarih, c . 2, s.170, Yakubi; Bihar 'ul-Envar, c.8, s.478, Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
14. Mektup
Sıffin'de düşmanla karşılaşmadan önce ordusuna tavsiyeleri.


"Onlar savaşa başlamadan, siz savaşa başlamayın; çünkü Allah'a hamd olsun, siz hüccet üzeresiniz (doğru yoldasınız). Onlar başlayıncaya kadar beklemeniz, sizin için onların aleyhine başka bir delildir. Allah'ın izniyle düşman bozguna uğradığı zaman kaçanları öldürmeyin, kendilerini koruyamayanlara zarar vermeyin, yaralıları katletmeyin, liderlerinize veya şahsınıza sövseler bile, kadınlara eziyet etmeyin. Çünkü onların (savaşı yönlendirme açısından) akılları, nefisleri ve güçleri zayıftır. Gerçekten biz, müşrik kadınlardan bile el çekmekle emrolunduk. Cahiliye döneminde de bir kimse taş ya da sopa ile bir kadına saldırsa bu hareket kendisi için ve sonra da torunları için yüz karası sayılırdı."

KaYNaKLaR;

14. Mektup: et-Tarih, c.6, (37. yıl olayları) 3225, Taberi; Kitab-u Sıffın, s.203, Nasr bin Mezahim; Furu-u Kafi, c.5, s.38, Kuleyni; Munıc'uz-Zeheb, c.2, s.731, Mes'udi; el-Futuh, c.3, s.44, A'sem Kufi; el-Vafi, c.9, s. 18, Feyz; el-Cemel, s. 169, Şeyh Mufıd; et-Tarih, c.3, s.518, Yakubi; Uyun-u Ahbar, c.l, s.123, İbn-i Kuteybe; el-lrşad, s. 121 ve s. 127, Şeyh Mufid
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
15. Mektup
Düşmanla karşılaştığı zaman şöyle buyurmuştur.


"Allah'ım! Kalpler sana yönelip bağlanmış, boyunlar sana uzanmış, gözler sana dikilmiş, ayaklar sana doğru hareket etmiş, bedenler sana itaat için yıpranmıştır. Allah'ım, gizli olan kötülük açığa çıktı, içlerindeki kinler kaynayıp taştı. Allah'ım, Peygamberimizin olmayışını, düşmanımızın çokluğunu, arzularımızın perişan oluşunu sana havale ediyoruz. "Rabbimiz, kavmimizle aramızı hak ile aç! Açanların en hayırlısı sensin." (A’raf: 89)

KaYNaKLaR;

15. Mektup: Kitab-u Sıffın, s.231, Nasr bin Mezahim; Kitab-u Sıffın, Celludi; Kitab-u Nusre, s. 182, Şeyh Mufıd; el-Cemel, s. 165, Vakidi; Bihar'ul-Envar, c.21, s. 101, Meclisi; Kitab-u Cemel, s. 166, Şeyh Mufıd; ez-Zikra, Şehid-u Evvel
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
16. Mektup
Düşmanla karşılaştığı zaman ashabına şöyle buyurmuştur:


''Geriye çekilip tekrar saldırmak, geri dönüp tekrar hamle yapmak size ağır gelmesin. Kılıçların haklarını verin; vurduğunuz zaman yaralayacak ve zarar verecek şekilde hassas yerlerine vurun, kendinizi öldürücü yaralar açmaya, şiddetli darbeler vurmaya teşvik edin. Seslerinizi kesin; çünkü sessizlik gevşeme ve çözülmeyi uzaklaştırır. Tohumu yarana, insanı yaratana andolsun ki onlar (Muaviye ve taraftarları), Müslüman olmadılar, belki zahiren teslim oldular. Küfürlerini gizlediler, kendilerine yardımcılar bulunca da açığa vurdular."

KaYNaKLaR;

16. Mektup: Furu-u Kafi, c.5, s.41, Kuleyni; Kitab-u Sıffın, s.215, Nasr bin Mezahim; Bihar'ul-Envar, c.8, s.626, Meclisi; Furu-u Kafi, Kitab 'ul-Cihad, Kuleyni; el-İrşad, s. 121, Şeyh Mufıd
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
17. Mektup
Muaviye’nin mektubuna cevap (Sıffin'de, H. 37, Sefer ayı)


"Benden Şam'ı istemene gelince; dün seni men ettiğim şeyi bu gün sana verecek değilim. "Savaş, Arap'ı yedi bitirdi; ancak yarım canlılar (ihtiyarlar, çocuklar ve kadınlar) kaldı" diyorsun. Şunu bil ki hak uğrunda ölen cennete; batıl uğrunda ölen cehenneme ulaşmıştır. "Savaş ve adam bakımından eşitiz" demene gelince; senin şüphelerin için çabalaman, benim yakinim için çabalamamdan daha fazla değildir. Şam ehlinin dünya hırsı da, Irak ehlinin ahirete düşkünlüğünden daha fazla değildir.

Şimdi de "Biz de Abdumenafoğulları'yız" sözüne gelelim; biz de öyleyiz! Fakat Ümeyye, Haşim gibi; Harb (Ümeyye'nin oğlu) da Abdulmuttalip gibi; Ebu Süfyan da Ebu Talib gibi değildir. Muhacir, azat edilene benzemez; soyu belli olan, soyu şüpheli olana benzemez; Hakka uyan, batıla uyana; mü’min de, bozguncuya denk olamaz. Atalarının heva ye hevesine tabi olup cehenneme düşen evlat, ne kötü evlattır!

Elimizde nübüvvet üstünlüğü var ki, onunla aziz olanı zelil kıldık ve zelil sayılana da üstünlük verdik. Allah, Arabı akın akın dinine girdirdiği ve bu ümmet, isteyerek veya istemeyerek Müslüman olduğu zaman siz de isteyerek ya da korkarak bu dini kabul ettiniz. O zamanda ise İslam'a ilk girenler, ilk Müslümanlar olmalar; itibarıyla kazanmış; ilk muhacirler üstünlükleriyle geçip gitmişlerdi. O halde şeytanın seni azdırmasına, sana ulaşmaya yo' bulmasına fırsat verme. ve's-Selam."

KaYNaKLaR;

17. Mektup: Kitab-u Sıffın, s.47l, Nasr bin Mezahim; el-Mehasin ve'l-Mesavi, s.53, Beyhaki; el-İmame ve's-Siyase, c.l, s. 118, İbn-i Kuteybe; Kitab-u Selim bin Kays, s. 174; Bihar'ul-Envar, c.8, s.520, Meclisi; el-Ahbar'ut-Tival, s. 174, Dinveri; Muruc'uz-Zeheb, c.3, s.22, Mes'udi; Kenz'ul-Fevaid, s.201, Keraceki; el-Futuh, c.3, s.259, İbn-i A'sem Kufi; Bihar 'ul-Envar, Kitab 'ul-Fiten ve 'l-Mihen, Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
18. Mektup
Basra'daki valisi Abdullah b. Abbas'a (H. 36, Cemel Savaşı'ndan sonra)


"Bil ki Basra, iblisin indiği ve fitnelerin ekildiği yerdir! Halkına iyilikle davran ve kalplerindeki korku düğümünü çöz.

Temim oğullarına karşı kötü ve katı davrandığın haberi bana geldi. Hâlbuki Temim oğulları ne zaman bir yiğidini kaybetse başka bir yiğidi hemen yerini doldurur. Gerçekten ne cahiliye döneminde, ne de İslam'da hiç kimse savaşlarda onlardan öne geçmemiştir, aynı zamanda onların bizimle akrabalıkları ve özel bir yakınlıkları vardır. Akrabalığımızı sürdürüp kesmezsek ecir, kesersek günah kazanırız.

O halde ya Ebu Abbas, Allah sana rahmet etsin, elinle ve dilinle işlediğin hayır ve şer işlerde onlarla uyum içerisinde ol. Çünkü ikimiz o işlerde ortağız. Hakkındaki iyimser zannım gibi ol ve bu zannım zayıflamasın, ve's-Selam.

KaYNaKLaR;

18. Mektup: Senaateyn, s.277, Ebu Hilal Askeri; İcaz'ul-Kur'an c.l, s. 103, Bakelani; et-Teraz, c.l, s.219 ve 412, Seyyid Yemani; Ensab'ul-Eşraf, c.2, s. 158, Belazuri; Bihar'ul-Envar, c.9, s.636, Meclisi; Kitab-u Sıffın, s.57 Nasrbin Mezahim
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
19. Mektup
Valilerinden birisine (Ömer b. Ebu Seleme’ye) yazdığı mektup


...Bölgendeki çiftçiler ve köylüler, onlara sert davrandığın, katı muamele ettiğin, aşağılayıp zulmettiğin için seni şikâyet ettiler. Baktım, inceledim ve müşrik oldukları için yaklaşıp dost edinilmeye layık değillerse de; verdikleri ahit dolayısıyla (İslam'ın korumasında oldukları için) uzaklaştırılmaları, zulüm ve baskı ile idare edilmeleri de doğru değildir. O halde Allah'ın izniyle, bir yanı şiddetle örülmüş olan yumuşaklık örtüsüyle onları ört. Gerekir de sert davranırsan, bir yandan da merhametli ol. Ne kendine fazla yaklaştır, ne de fazla uzaklaştır."

KaYNaKLaR;

19. Mektup: Ensab'ul-Eşraf, c.2, s.162, Belazuri; et-Tarih, c.2, s. 19, İbn-i Vazih; Tarih-u Yakubi, c.2, s.179; Bihar'ul-Envar, Kitab'ul-fıten, Meclisi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
20. Mektup
Basra, Ahvaz, Fars, Kirman... valisi Abdullah b. Abbas’ın Basra'daki yardımcısı Ziyad b. Ebih'e yazdığı mektup.


Allah'a doğru söyleyen biri olarak yemin ederim ki Müslümanların ganimetlerine az veya çok hıyanet ettiğini öğrenirsem, sana öyle şiddetli davranırım ki malın azalır, yükün ağırlaşır (fakirleşirsin), hakir ve zayıf hale düşersin. ve's-Selam. "

KaYNaKLaR;

20. Mektup: Ensab'ul-Eşraf, c.c.2, s. 162, Belazuri; et-Tarih. c.2, s.193, İbn-i Vazih; el-Mehasin ve'l-Mesavi, c.2, s.201; Tarih-i Yakubi, c.2, s.180; et-Tarih, c.4, s.163, Taberi; el-Fihrist, s.131, İbn-i en-Nedim; el-Cemel, s.210, Şeyh Mufıd; Kitab 'us-Sıffın, s. 192, Nasr b. Mezahim
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
21. Mektup
Ziyad b. Ebih 'e yazdığı mektup (H. 36)


"İktisatlı davranarak israfı terk et! Bu günden yarını düşün, zaruri ihtiyacına yetecek kadar malı elinde tut. Arta kalan malları da ihtiyacın olacağı gün (kıyamet) için, azık kıl.

Sen Allah'ın yanında mütekebbir kişilerden sayılırken ondan mütevazi kişilerin ecrini mi arzuluyorsun?! Hakeza kendin nimetler içinde yüzerken, dulu ve zayıfı muhtaç bırakarak, Allah'tan sadaka verenlerin ecrini ve mükafatını mı kazanmak istiyorsun?! Kişi geçmişteki yaptıklarıyla mükâfatlandırılır ve neyi vermişse onun karşılığını alır. ve's-Selam. "

KaYNaKLaR;

21. Mektup: Ensab'ul-Eşraf c.2, s. 169, Belazuri; Cemheret-u Resailil-Arab, c.l, s.582, Ahmed Zeki Safvet
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
22. Mektup
Abdullah b. Abbas'a yazdığı mektup... Abdullah b. Abbas bu mektup ile ilgili olarak "Rasulullah’ın sözünden sonra hiçbir sözden bu kadar faydalanmadım, "diyordu.


"...İnsan (bilgisizliğinden dolayı) bazen kendisine mukadder olan bir şeye kavuştuğunda sevinir ve bazen de kendisine mukadder olmayan bir şeyi kaybettiğinde üzülür. O hakle sevincin ahiretten elde ettiklerine, üzüntün ise ahiret için kaybettiklerine olsun. Dünvada elde ettiklerinle fazla sevinip neşelenme, elden kaçırdıkların için de acı çekip, ağlayıp sızlanma ve bütün kaygın ölümden sonrası için olsun."

KaYNaKLaR;

22. Mektup: Kitab'us-Sıffın, s 107, Nasr b. Mezahim; Ravzat'ul-Kafı, s.240, Kuleyni; el-Mecalis, s. 187, Sealebi; Emali, c.2, s.96, Ebu Ali Kali; et-Tarih, c.2, s. 148, İbn-i Vazih; el-İkd'ul-Ferid, c.2, s. 142, İbn-i Abdurabbih; Kuvvet'ul-Kalb, c.l, s.158, Ebu Talib-i Mekki; Ensab'ul-Eşraf, s. 117, Belazuri; el-Muhazerat, c.2, s.173, Rağib el-İsfahani; Destur-u Mealim'i- Hikem. s.96; Kadı Kudai; Tezkiret'ul-Havas, s. 160; Sibt b. Cevzi; Ayn'ıd-Edeb ve's-Siyaset, s.210, İbn-i Huzeyl; et-Teraz, c.2, s.370, Seyyid Yemani; İ'caz'ul-Kur'an, s. 195, Bakelani; Kamil, c.2, s.304, Muberred; el-Vafı, c.3, s.54, el-Feyz; el-Hikmet'ul-Halide, s.179, İbn-i Meskuye; Tuheful-Ukul, s.200, İbn-i Şu'be el-Harrani; et-Tarih, c.2, s. 181. Yakubi; Menakıb. s.27. Harezmi
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
23. Mektup
İbn-i Mülcem tarafından yaralandıktan sonra vefat etmeden önceki bir vasiyeti. (Ramazan, H. 40)


"Sizlere vasiyetim: Allah'a hiçbir şeyle şirk koşmayın ve Muhammed'in (s.a.a) sünnetini kaybetmeyin. Bu iki direği ayakta tutun ve bu iki lambayı yakıp aydınlatın. Böylece kınanmaktan uzak olursunuz.

Dün ben sizlerle birlikteydim; bugün sizlere bir ibretim ve yarın da sizlerden ayrılacağım. Eğer yaşayacak olursam kanımın velisi benim; şayet ölürsem bu, üzerime hak olan vadedir. Affedecek olursam, af benim için Allah'a yakınlık, sizler için de iyilik ve sevaptır. O halde affedin! "Allah'ın sizleri affetmesini istemez misiniz?"(Nur: 22)

Vallahi ölüm konusunda ne nefret ettiğim bir sürprizle karşılaştım ve ne de hoşlanmadığım bir şeyi gördüm. Şimdi ben, geceleyin su arayan kimsenin suya kavuştuğu, isteyenin muradına erdiği gibiyim. "Allah katında olan, iyiler için daha hayırlıdır."(Al-i İmran: 198)

Seyyid Razi diyor ki: Geçmiş hutbelerde (149. Hutbe) buna benler sözler söylenilmiştir. Ama bazı farklılıklar olduğundan dolayı burada da zikrettik.

KaYNaKLaR;

23. Mektup: Usul-u Kafi, c.l, s.299, Kuleyni; Muruc'uz-Zeheb, c.2, s.436, Mesudi; İsbat'ul-Vasiyye, s.103, Mesudi; et-Tarih, c.l2, s.211, İbn-i Esakir, el yazması; el-Vafı, c.l, s.80, el-Feyz; Haraic, s. 18, Ravendi; Tarih-i Hulefa, s. 184, Siyuti
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
24. Mektup
Sıffin 'den ayrıldıktan sonra malların ne yapılacağı hakkında yazmış olduğu mektup. (20 Cemadiyelevvel H. 37)


Bu; Allah'ın kulu Emir-ul Mü'minin Ali b. Ebu Talib'in Allah'ın rızasını kazanmak için, kendinden sonra malları hakkında nasıl davranılacağı konusundaki emridir; Allah bundan dolayı Onu cennetinde karar kılsın ve orada rahatlığa kavuştursun.

...Hasan b. Ali, bu vasiyeti yerine getirir, marufla bunlardan faydalanır ve yine bir şekilde harcamalarda bulunur. Eğer, Hasan'a bir şey olursa, o zaman Hüseyin yaşıyorsa ondan sonra da bu işi o üstlenir. Hasan'ın yaptığı gibi işleri aynı şekilde yürütür.

Ali'nin bıraktığı malda, Fatma'nın iki oğlu ile Ali'nin (diğer) oğulları eşittirler. Ben Fatıma'nın iki oğlundan vasiyetimi uygulamalarını; sadece Allah'ın rızasına erişmek, Resulullah'a yaklaşmak, onun makamını yüceltmek ve yakınlığımın şerafetinden dolayı istedim.

Mallarımın üzerinde tasarruf hakkına sahip olan kimseye; bu malları aldığı gibi korumasını ve onun (hurma ağaçlarının) meyvelerinden emrolunduğu gibi infak etmesini ve bu köylerdeki hurma ağaçlarının fidanlarından birini dahi satmamasını, böylece bu fidanların bütün hurmalığı kaplamasını şart koşuyorum.

Çocuğu olan veya hamile olan cariyelerim ise çocuğuna bırakılır ve bu, çocuğun hakkıdır. Çocuk ölür de kendisi yaşarsa artık o hürdür, kölelikten kurtulmuş, özgür olmuştur."

Seyyid Razi burada bazı açıklamalarda bulunmuştur, bizde tercümeye yansıttık.

KaYNaKLaR;

24. Mektup: Furu-u Kafi, c.l, s.49, Kuleyni; et-Tehzib, c.2, s.375, Şeyh'ut Taife et-Tusi; Bihar'ul-Envar, c.9, s.662, Meclisi, Cemheret-u Resail'ul-Arab, c.l, s.606
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: İmam Ali Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim İmâm-ı Alî Kerremullahi Veche'nin Mektupları

Eûzu billâhi min eş-şeytâni'r-racîm!
Bi'smillâhi'r-rahmâni'r-rahîm!


Resim'' Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike (Muhammedîyyeti) ve
Nebîyyike (Mahmudîyyeti) , ve
Rasülûke (Ahmedîyyeti) ve
Nebîyyi’l-Ümmiyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi, ehl-i beytihi vessahbihi ve ümmetihi... ''Resim

ALLAH celle celâluhu’dan:

فَمَنْ حَآجَّكَ فِيهِ مِن بَعْدِ مَا جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْاْ نَدْعُ أَبْنَاءنَا وَأَبْنَاءكُمْ وَنِسَاءنَا وَنِسَاءكُمْ وَأَنفُسَنَا وأَنفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَل لَّعْنَةُ اللّهِ عَلَى الْكَاذِبِينَ
Resim---''Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn: Artık kim sana gelen ilimden sonra, onun hakkında seninle tartışırsa o zaman de ki: ”Gelin, sizler ve bizler de dahil olmak üzere oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı çağıralım (bir araya toplanalım). Sonra dua edelim, böylece Allah'ın lânetini yalancıların üzerine kılalım.” (Âl-i İmrân 3/61)
Âyeti inmiştir. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gerçeğin ortaya çıkması için onları mübâheleye davet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i çağırarak: “Ey Allah’ım bunlar benim ailemdendir” buyurmuştur.
(Tirmizî, Sünen, V, 225.)



Mübâhele: Birbirinden nefret etme. * Birbirine lanet okuma. Beddua etme.

Resim---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Taif günü Ali kerremullahi veche'yi çağırdı ve onunla hususi konuşma yaptı. (Bu görüşme o kadar uzadı ki) halk: "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem amcasının oğluyla görüşmesini uzattı" dedi. (Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bunu işitince): "Onunla hususi görüşmeyi ben (kendi arzumla) yapmadım. Allah (ın arzusu ve emri ile Resûlü) yaptı" ” açıklamasında bulundu.
(Câbir radiyallahu anhu dan; Tirmizi, Menakıb, (3728)

ALLAHu ZÜ’L CELÂL, Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLem'e, Âilesine, Ashabına ve Ümmetine Salât ve's-SELÂMımızı ulaştırsın إِن شَاء اللَّهُ

ALLAH Celle Celâlihu’muz RÂZI OLsun..
Resulullah SALLallahu aleyhi ve SELLemimİZ HOŞNUT OLsun... إِن شَاء اللَّهُ



Resim
25. Mektup
Hz. Ali, bu mektubu H. 36 yılında sadaka (zekat) işlerini yürütmesi için tayin etmiş olduğu kişiye yazmıştır.


Seyyid Raz ise şöyle diyor: Biz İmam'ın küçük veya büyük; önemli veya önemsiz tüm işlerde hakkı ikame etmeye verdiği önemi ve nasıl adaletle hükmettiğini göstermek için vasiyetinin bir bölümünü burada zikrediyoruz.,

"Bir olan, hiç bir ortağı olmayan Allah'tan korkarak git, hiç bir Müslüman’ı korkutma, istemiyorsa topraklarına girme, onun malından Allah'ın hakkı dışında fazla bit şey alına, bir kabileye varınca evlerine gitmeden sularının başına git, sonra vakar ve sükunetle onlara doğru hareket et, yanlarına varınca da selam ver ve selam vermekte kusur etme. Sonra "Ey Allah'ın kulları! Allah'ın velisi ve halifesi, mallarınızdaki Allah'ın hakkını almam için beni gönderdi. . Mallarınızda Allah'ın velisine vereceğiniz Allah'ın hakkı var mı?" de. Birisi yok derse, ısrar etme; hakkını verecek kimseyi bulduğun zaman da onu tehdit edip, korkutmadan, kaba davranmadan, usulsüz muamele etmeden onunla beraber git. Altından, gümüşten ne verirse al. Davarı, devesi varsa, hayvanların bulunduğu vere sahibinin izni olmadan girme. Çünkü, onların çoğu sahibinin malıdır. Oraya girdiğinde zorbalıkla girerek sahibine eziyet etme. Hiçbir hayvanı ürkütüp korkutma, sahibini de o hayvandan dolayı tedirgin etme. Malı ikiye böl, sahibi hangi kısmı almak isterse onu almasına müsaade et, hangisini seçtiyse ona karışma. Geri kalanı da tekrar ikiye böl ve yine, onu iki bölükten birini almakta serbest bırak. Seçtiği, almak istediği hayvanlara dokunma. Böylece geriye Allah'ın hakkı kalıncaya kadar ayırmaya devam et ve bu şekilde Allah'ın hakkını ondan al. Eğer böldüğünü bozmanı isterse, isteğine uy. Sonra, onları birbirine karıştır. Yine ilk yapağın gibi yap. Allah'ın hakla olanı alıncaya kadar bu işleme devam et. Yaşlı, işten düşmüş, hastalıklı ve özürlü olan hayvanı (zekât olarak) alma. Aldığın malları da ancak dininden emin olduğun, Müslümanların mallarına yumuşak ve iyi davranacak biline teslim et ki Müslümanların velisine (salim bir şekilde) ulaştırsın ve o da Müslümanlar arasında taksim etsin. (Malların, sağlam ulaşması için) Ancak onların iyiliğini isteyen, müşfik, koruyan ve emin olan, sert davranıp zarar vermeyen, malı koşturarak yormayan kişiyi vekil yap. Sonra, yanında toplanan malı da hemen bize yolla, biz de Allah'ın emrettiği yerde sarf edelim.

Malı ulaştırmak için gönderdiğin emin memuruna, deveyi yavrusundan ayırmamasını, yavruya zarar vereceğinden dolayı annenin bütün sütünü sağmamasını, develere binmede adil davranmasını, yorgunları dinlendirmesini, yürürken tökezleyen, yürümekte güçlük çeken hayvanları yavaş yürütmesini tembih et. Suya rastlayınca sulasın, otlağı bol olan yerden kuru yol kenarına sürmesin, zaman zaman o hayvanları dinlendirsin, sulak otlak yerlerde sulayıp otlatarak getirsin. Böylece Allah'ın izniyle bize semiz, yorulmamış, sağlam, dinç halde gelsinler ki, Allah'ın kitabına, Resulü’nün (s.a.a) -sünnetine göre taksim edelim. Allah'ın izniyle bu, senin için ecir bakımından daha büyük ve olgunluğuna daha yakın bir iştir. "

KaYNaKLaR;

25. Mektup: Furu-u Kafi, c.3, s.536; el-Garat, İbn-i Hilal-i Sakafı; Müstedrek'ul-Vesail, c. I, s.516, Muhaddis Nuri; Bihar'ul-Envar, Bab'uz Zekat, Meclisi; el-Meknea s.524, Şeyh Mufıd; el-Tehzib, c.l, s.386, Şeyh Tusi; Rebi'ul-Ebrar, 52. Bab, Zemahşeri: Bihar'ııl-Envar, c.8, s.641. Meclisi; el-Vesaya, s. 154, Ebu Hatem Secistani
Resim
Cevapla

“►Nehc'ül-Belağa◄” sayfasına dön