İnsan beyinli kobay fare üretildi
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
İnsan beyinli kobay fare üretildi
21.02.2001
İnsan beyinli kobay fare üretildi
Bilim adamları, farenin kafatasında insan beyni hücrelerini 'yetiştirmeyi' başardı. Uzmanlar, 'düşünen kobay fareler' ile alzheimer gibi hastalıklara çare arayacak
ABD'de laboratuvarda insan beyni hücrelerini farelere naklettiler. Bilim adamları, uygulamayla kök hücrelerden meydana gelen insan beyin hücrelerinin, fare kafatasında normal fonksiyonlarını nasıl oluşturduklarını anlamaya çalıştıklarını belirtti.
Önce insan beynindeki kök hücreleri laboratuvarda ayıran bilim adamları, daha sonra bu hücreleri farelerin beynine yerleştirdi. İnsan beyin hücrelerinin farelerin beyninde normal fonksiyonları yerine getirerek çoğaldığını izleyen araştırmacılar, bu hücrelerin, farelerin kafatasında, insan beyninin bazı kısımlarını oluşturduğunu gözledi.
California Biyoteknoloji firması 'Stem Cell'den Dr. Ann Tsukamoto, bu denemeyle insan beyin hücrelerinin, alzheimer gibi bazı hastalıkların tedavisinde nasıl kullanılabileceğini araştırdıklarını söyledi.
İnanılmaz proje
Dr. Irving Weissman da, yeni araştırmalarda, laboratuvar farelerini tamamen insan beyin hücreleriyle donatacaklarını açıkladı. Dr. Weissman, yeni araştırmayı başlatmadan önce, konuyu ahlaki açıdan tekrar gözden geçireceklerini belirtti.
http://www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/200 ... unya5.html
Radyoda duymuştum bunu o zamanlar... Bu konuda ne düşündüğümüz soruluyordu... Verilen fax numarasına şunları yazıp gönderdim ( hatırlayabildiğim kadarıyla)
Bir çay keyfimiz vardı... Bilim adamları sayesinde bundan da olacağız bu gidişle...
Oturmuşsunuz bir cafede veya kahvehanede... Keyifle çayınızı kahvenizi içerken;
- Cümleten selamünaleyküm arkadaşlar... diyen bir fare kapıdan girecek ve gelip masanıza oturacak...
Okuduğunuz gazeteye başını uzatıp;
- Abi be... ne olacak bu memleketin hali... valla çok canım sıkılıyor...
diyerek sizinle sohbet etmeye çalışacak...
- Hasan abiii... versene oradan bir elliiki... diyecek
Eh hadi bakalım... oturun orada da hiç bir şey yokmuş gibi çayınızı kahvenizi yudumlayın...
- Kalk lan... çek git.... desen
-Abi ayıp oluyor ama... bizi adam yerine koymuyor musun! ...diyecek
Ya da kişilik haklarıma saldırı var diyerek soluğu Avrupa İnsan Beyinliler Mahkemesi'inde alacak...
Yani bilmiyorum ki bilim adamları niye dertlerimizi çözmek yerine yeni dertler yaratırlar...
İnsan beyinli insancıklardan ne hayır gördük ki... farelerden ne göreceğiz...
Aklını akılla bozanlar... yapıyorum zannederek neleri bozuyorlar...
İnsan yalnızca akıl mıdır... !!!
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Aklıma Cem Yılmazın bir karikatürü geldi
Pek kibar bir adam giymiş avcı kıyafetlerini, sırtında çantası, elinde tüfeği
Ormana geldiğinde karşısına bir ayı çıkmış ve bizimkisi korkmuş tabi irkilmiş bir halde diyor ki ayıya
-Ayıp oluyor ama yani biz şehrin gürültüsünden,stresinden kaçıp taaa buralara geliyoruz
Bööö diye korkutuveriyorsunuz adamı
Karşısındaki ayı mahçup, şaşkın diyor ki;
-Abi be canım abim benim yani anlayışlı olmak lazım abiciğim Bu kadar büyütülecek bir şey yok ki Sonuçta biz ayıyız Yani içgüdüsel bir şey bu lütfen yani
Hani insan beyni nakledilen fareler de bu derece kibar olurlarsa belki işimiz daha kolay olur ne bileyim.. Onlar oldukları gibi kalsalar daha çok severim gibime geliyor
Pek kibar bir adam giymiş avcı kıyafetlerini, sırtında çantası, elinde tüfeği
Ormana geldiğinde karşısına bir ayı çıkmış ve bizimkisi korkmuş tabi irkilmiş bir halde diyor ki ayıya
-Ayıp oluyor ama yani biz şehrin gürültüsünden,stresinden kaçıp taaa buralara geliyoruz
Bööö diye korkutuveriyorsunuz adamı
Karşısındaki ayı mahçup, şaşkın diyor ki;
-Abi be canım abim benim yani anlayışlı olmak lazım abiciğim Bu kadar büyütülecek bir şey yok ki Sonuçta biz ayıyız Yani içgüdüsel bir şey bu lütfen yani
Hani insan beyni nakledilen fareler de bu derece kibar olurlarsa belki işimiz daha kolay olur ne bileyim.. Onlar oldukları gibi kalsalar daha çok severim gibime geliyor
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- Gariban
- Moderatör
- Mesajlar: 2834
- Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00
Evet ilginç bir makale, fare üzerinde insan kulağı görmüştüm daha önce ama beynini ilk defa duyuyorum. Bu tipik batılı insanı mantığıdır. Batılı insanı her naneyi yer, zul intikam gelince çareyi alternatif yollarla çözmenin peşine giderler. Önce bir su Alzheimer denen hastalık nedir ona bir bakalım dilerseniz. Biraz bilgimiz olsun bu konuda da derim:
Alzheimer batılı ülkelerde çok yaygın bir hastalıktır, belli yaştan sonra unutkanlık(dementia: bunama) başlar insanlarda, hatırlayamama ve beyin hücrelerinde ölme durumları meydana gelir. Beyinlerinde belli kimyasal maddelerin eksikliğinden dolayı bilgi iletiminde aksamalar, verilen söz, randevu, gidilen yerler v.s bazı olaylar unutulmaya başlanır. Sade ingilterede 417000 Alzheimer hastası vardır. Araştırmalar her 60 yaşın üstündeki 14 kişiden birinin ve her 80 yaşındaki 6 kişiden birinin bu hastalığa yakalandığını ortaya koymuştur.
Amerikadaki 6. ölüm sebebi hastalıktır.
Dünyada son sayıma göre tahmini 26 milyon hasta vardır. Bu 2025'e kadar belki 4 katına çıkacak diye tahmin edilmektedir. Bu 26 milyonun 5 milyonu amerikadadır. Beyin hücreleri öldükçe insan zamanla nefes almak, yutmak, hareket etmek gibi emirleri beyinden sinir sistemine iletememektedir.
Araştırmalar su anda hastalığın %60 gelişmiş ülkelerde olduğunu ve bu oranın %71 e fırlayacağını söylemektedirler. Başlıca sebepleri üzerinde genetik faktörler, çevresel faktörler, diyet v.s sayılabilir.
Selam sevgi ve muhabbetle
Gariban
Kaynaklar:
http://www.alz.co.uk/research/statistics.html
http://www.menafn.com/qn_news_story.asp ... 3747BB1%7D
http://www.alzheimers.org.uk/site/scrip ... MAodKRBn-w
Alzheimer batılı ülkelerde çok yaygın bir hastalıktır, belli yaştan sonra unutkanlık(dementia: bunama) başlar insanlarda, hatırlayamama ve beyin hücrelerinde ölme durumları meydana gelir. Beyinlerinde belli kimyasal maddelerin eksikliğinden dolayı bilgi iletiminde aksamalar, verilen söz, randevu, gidilen yerler v.s bazı olaylar unutulmaya başlanır. Sade ingilterede 417000 Alzheimer hastası vardır. Araştırmalar her 60 yaşın üstündeki 14 kişiden birinin ve her 80 yaşındaki 6 kişiden birinin bu hastalığa yakalandığını ortaya koymuştur.
Amerikadaki 6. ölüm sebebi hastalıktır.
Dünyada son sayıma göre tahmini 26 milyon hasta vardır. Bu 2025'e kadar belki 4 katına çıkacak diye tahmin edilmektedir. Bu 26 milyonun 5 milyonu amerikadadır. Beyin hücreleri öldükçe insan zamanla nefes almak, yutmak, hareket etmek gibi emirleri beyinden sinir sistemine iletememektedir.
Araştırmalar su anda hastalığın %60 gelişmiş ülkelerde olduğunu ve bu oranın %71 e fırlayacağını söylemektedirler. Başlıca sebepleri üzerinde genetik faktörler, çevresel faktörler, diyet v.s sayılabilir.
Selam sevgi ve muhabbetle
Gariban
Kaynaklar:
http://www.alz.co.uk/research/statistics.html
http://www.menafn.com/qn_news_story.asp ... 3747BB1%7D
http://www.alzheimers.org.uk/site/scrip ... MAodKRBn-w
DEĞERLİ HALİMKÖK KARDEŞİMİZ SUNDUĞUNUZ KONUYU COK GÜZEL ESPRİLİ LATİFELERLE SÜSLEYEREK ANLATMIŞSINIZ.
GARİBAN KARDEŞİMİZDE YAPILAN ÇALIŞMANIN HASTALIĞI HAKKINDA RAKAMSAL BİLGİLER SUNMUŞTUR.
ALLAH CC SİZLERDEN RAZI OLSUN GANİCE.
BİLGİ GÜÇTÜR Kİ MAŞAALLAH YANİ...
ŞİMDİ ÇOK KISA SÖYLE DERİZ Kİ SİZLERİNDE BİLDİĞİ GİBİ İNSAN DAHİL BÜTÜN HASTALIKLARIN TEDAVİSİNDE BİLİMADAMLARI LABORATUVAR ORTAMLARINDA İLK OLARAK SONUÇLARİ HÜCRE KÜLTÜRLERİNDE ELDE EDERLER Kİ EĞER SONUÇLAR OLUMLU YADA OLUMLUYA YAKIN İSE HEMEN HAYVAN DENEYLERİNE GEÇERLER.
EN YAYGIN OLANI YARATILIŞ OLARAK İNSAN VÜCUDU İÇİN UYGUN ÇALIŞMALARIN YAPILABİLECEĞİ İÇİN FARELER KULLANIR.
BUNDAN SONRA GEREKİRSE DİĞER HAYVANLAR ÜZERİNDEDE ÇALIŞMALAR SÜRER Kİ EN SON OLARAK KLİNİK ÇALIŞMALAR FAZ BİR İKİ ÜÇ OLARAK İNSANLAR ÜZERİNDE YAPILIR.
İŞTE BİR İLACIN PİYASAYA ÇIKMASI NEREDEYSE EN 7-10 YIL ALIR Kİ BAZI İLAÇLAR TADAVİ EDİCİ OLMAKTAN ÇOK İLAÇ FİRMALARINI ZENGİNLEŞTİRMEK ÜZERE PİYASAYA SÜRÜLÜR.
HER DERDİN BİR DERMANI OLDUĞU İÇİN İNSANOĞLUNUN DİNE AYKIRI OLMAYACAK ŞEKİLDE YAPILMASI ŞARTTIR YANİ...
EN GÜZEL MUHAMMEDİ DUALARIMIZLA SİZ SİZE EMANET İNŞAALLAH...
GARİBAN KARDEŞİMİZDE YAPILAN ÇALIŞMANIN HASTALIĞI HAKKINDA RAKAMSAL BİLGİLER SUNMUŞTUR.
ALLAH CC SİZLERDEN RAZI OLSUN GANİCE.
BİLGİ GÜÇTÜR Kİ MAŞAALLAH YANİ...
ŞİMDİ ÇOK KISA SÖYLE DERİZ Kİ SİZLERİNDE BİLDİĞİ GİBİ İNSAN DAHİL BÜTÜN HASTALIKLARIN TEDAVİSİNDE BİLİMADAMLARI LABORATUVAR ORTAMLARINDA İLK OLARAK SONUÇLARİ HÜCRE KÜLTÜRLERİNDE ELDE EDERLER Kİ EĞER SONUÇLAR OLUMLU YADA OLUMLUYA YAKIN İSE HEMEN HAYVAN DENEYLERİNE GEÇERLER.
EN YAYGIN OLANI YARATILIŞ OLARAK İNSAN VÜCUDU İÇİN UYGUN ÇALIŞMALARIN YAPILABİLECEĞİ İÇİN FARELER KULLANIR.
BUNDAN SONRA GEREKİRSE DİĞER HAYVANLAR ÜZERİNDEDE ÇALIŞMALAR SÜRER Kİ EN SON OLARAK KLİNİK ÇALIŞMALAR FAZ BİR İKİ ÜÇ OLARAK İNSANLAR ÜZERİNDE YAPILIR.
İŞTE BİR İLACIN PİYASAYA ÇIKMASI NEREDEYSE EN 7-10 YIL ALIR Kİ BAZI İLAÇLAR TADAVİ EDİCİ OLMAKTAN ÇOK İLAÇ FİRMALARINI ZENGİNLEŞTİRMEK ÜZERE PİYASAYA SÜRÜLÜR.
HER DERDİN BİR DERMANI OLDUĞU İÇİN İNSANOĞLUNUN DİNE AYKIRI OLMAYACAK ŞEKİLDE YAPILMASI ŞARTTIR YANİ...
EN GÜZEL MUHAMMEDİ DUALARIMIZLA SİZ SİZE EMANET İNŞAALLAH...
- Hakan
- Moderatör
- Mesajlar: 4966
- Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Dinimize aykırı olmayan herşey yapılabilinir sınırları içindedir.
Ben zaten dini açıdan uygun olup olmadığı hususunda bir şey demedim.
Ben demedim ama yarın birgün o farelerden biri çıkıp ta şöyle derse;
- Valla doğrusu derin bir yalnızlık duygusu içerisindeyim.
Hayır ne oldu anlamadım ki... Aile huzurum bozuldu... Ben artık eski ben değil mişim... böyle diyor eşim çocuklarım...
Hani haksız da sayılmazlar... çünkü ESKİ BEN'İ düşünüyorum da... eskiden ben düşünemezdim... Şimdi ise düşünmekten gözüme uyku girmez oldu... Zaten ömrün yarısı uykuda geçiyor kardeşim... Biz bunun için mi var olduk... bu hayatın bir anlamı olmalı...
Eskiden bunlar hiç dert değildi... Tek derdimiz bir parça yiyecek ve kediye falan yakalanmamaktı... Şimdi ise bir kedi yakalasa da bari bir işe yarasam, BİR CAN'a CAN olsam diyorum...
Hele de insanların kedileri bizden üstün tuttuğunu gördükçe çok kahroluyorum... Neymiş efendim biz Nuh'un gemisini delmeye çalışmışız da kedi bizi yakalamış... ondan kedi mübarek hayvanmış...
E biz neyiz kardeşim... Bizi de Allah yaratmadı mı... Allah'ın yarattığı herşey mübarek değil mi...
Hem bak Allah cc. şu fani dünyada bize aklı da nasip etti... ki O akıl için ne buyurur;
Allah-u Teâla aklı yaratıp ona, "Gel" dedi, o da geldi; ona "Dön" dedi o da döndü; sonra Hak Teâla şöyle buyurdu: "İzzet ve celalime andolsun ki, senden daha azametli ve senden daha itaatkâr bir varlık yaratmadım; seninle başlayıp seninle hilkati yenileyeceğim. Mükâfat senin içindir, azap da sanadır."
Bu büyük nimete karşı şimdi kim beni Allah'ın azabından emin edebilir...
Kim çekti beni bu imtihan dünyasına... "Rızan var mı?" diye sordu mu bana... Rıza yoksa zulüm değil midir...
Bizi aldatan bizden değildir buyurmaz mı Alemlerin Efendisi...
Bizi aldatmış olmuyor musunuz...
Hem Allah cc Kitabı Kuran'da ne buyurur;
(EN'ÂM suresi 38. ayet)
Yeryüzünde yürüyen hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi birer ümmet olmasınlar. Biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmamışızdır, sonra hepsi Rablerinin huzurunda toplanırlar.
Bizler de sizler gibi birer kavimken... Allah böyle yaratmışken... siz kavmimizden ayırdınız bizi... Kendinize benzetmeye çalıştınız...
E bari bunu yapıyorsunuz o zaman dışlamayın adam gibi davranın adama...
Geçen kahveye vardım... Baktım bizim Halim oturmuş çay içiyor...
Ben de selam verdim oturdum yanına ki belki sohbet ederiz...
Abi adam beni görünce bir yüzünü buruşturdu... çayı da bıraktı kalktı gitti... Yazık dedim; Ben de seni akıllı bir adam sanırdım...
Allah Resulü SAV ölmüş bir köpek leşini gördü de yüz mü buruşturdu senin gibi... İnci gibi dişlerin güzelliğini gördü de mübarek dedi ölmüş hayvana... Sen bizim dirimizin yüzüne bakamıyorsun
Ne hakkın var beni aşağılamaya.... Bir de tutuyorsun yazılar yazıyorsun Allah'tan bahsediyorsun. Halimmiş... adından utan... Allah seni affetsin...
"
vs.vs. derse Ender canım... Kim nasıl cevap verecek...
Ben zaten dini açıdan uygun olup olmadığı hususunda bir şey demedim.
Ben demedim ama yarın birgün o farelerden biri çıkıp ta şöyle derse;
- Valla doğrusu derin bir yalnızlık duygusu içerisindeyim.
Hayır ne oldu anlamadım ki... Aile huzurum bozuldu... Ben artık eski ben değil mişim... böyle diyor eşim çocuklarım...
Hani haksız da sayılmazlar... çünkü ESKİ BEN'İ düşünüyorum da... eskiden ben düşünemezdim... Şimdi ise düşünmekten gözüme uyku girmez oldu... Zaten ömrün yarısı uykuda geçiyor kardeşim... Biz bunun için mi var olduk... bu hayatın bir anlamı olmalı...
Eskiden bunlar hiç dert değildi... Tek derdimiz bir parça yiyecek ve kediye falan yakalanmamaktı... Şimdi ise bir kedi yakalasa da bari bir işe yarasam, BİR CAN'a CAN olsam diyorum...
Hele de insanların kedileri bizden üstün tuttuğunu gördükçe çok kahroluyorum... Neymiş efendim biz Nuh'un gemisini delmeye çalışmışız da kedi bizi yakalamış... ondan kedi mübarek hayvanmış...
E biz neyiz kardeşim... Bizi de Allah yaratmadı mı... Allah'ın yarattığı herşey mübarek değil mi...
Hem bak Allah cc. şu fani dünyada bize aklı da nasip etti... ki O akıl için ne buyurur;
Allah-u Teâla aklı yaratıp ona, "Gel" dedi, o da geldi; ona "Dön" dedi o da döndü; sonra Hak Teâla şöyle buyurdu: "İzzet ve celalime andolsun ki, senden daha azametli ve senden daha itaatkâr bir varlık yaratmadım; seninle başlayıp seninle hilkati yenileyeceğim. Mükâfat senin içindir, azap da sanadır."
Bu büyük nimete karşı şimdi kim beni Allah'ın azabından emin edebilir...
Kim çekti beni bu imtihan dünyasına... "Rızan var mı?" diye sordu mu bana... Rıza yoksa zulüm değil midir...
Bizi aldatan bizden değildir buyurmaz mı Alemlerin Efendisi...
Bizi aldatmış olmuyor musunuz...
Hem Allah cc Kitabı Kuran'da ne buyurur;
(EN'ÂM suresi 38. ayet)
Yeryüzünde yürüyen hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi birer ümmet olmasınlar. Biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmamışızdır, sonra hepsi Rablerinin huzurunda toplanırlar.
Bizler de sizler gibi birer kavimken... Allah böyle yaratmışken... siz kavmimizden ayırdınız bizi... Kendinize benzetmeye çalıştınız...
E bari bunu yapıyorsunuz o zaman dışlamayın adam gibi davranın adama...
Geçen kahveye vardım... Baktım bizim Halim oturmuş çay içiyor...
Ben de selam verdim oturdum yanına ki belki sohbet ederiz...
Abi adam beni görünce bir yüzünü buruşturdu... çayı da bıraktı kalktı gitti... Yazık dedim; Ben de seni akıllı bir adam sanırdım...
Allah Resulü SAV ölmüş bir köpek leşini gördü de yüz mü buruşturdu senin gibi... İnci gibi dişlerin güzelliğini gördü de mübarek dedi ölmüş hayvana... Sen bizim dirimizin yüzüne bakamıyorsun
Ne hakkın var beni aşağılamaya.... Bir de tutuyorsun yazılar yazıyorsun Allah'tan bahsediyorsun. Halimmiş... adından utan... Allah seni affetsin...
"
vs.vs. derse Ender canım... Kim nasıl cevap verecek...
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12885
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Yaaa halimcanımız,
dedin ki ne dedin doğrusu,
üstelik bir batında 9 doğururlarmış fareler.
akılları da olunca çok hızlı üreyip Farler Krallığı kurarlarsa ve,
Amerikan silahları da ellerine geçerse,
kedilerden önce insanlar hapı yuttu demektir.
gerçi sen şimdiden bir kahvehane muhaabbeti kurdun sayılır,
ama bilmemki paçayı kaptırdın bilemem ki paçayı sıyırdın..
BİZ BİRiz bilirsin, sana ne olur BİZe olur..
Barboros da o Basildon mu nedir kaldı mı oralarda al bakalım...
İzmir Limanına giren-çıkan yabancı gemilere göz-kulak ol Halim-Selim kardeşim..
Sen Hakk'a emanet ol..
muhabbetle..
dedin ki ne dedin doğrusu,
üstelik bir batında 9 doğururlarmış fareler.
akılları da olunca çok hızlı üreyip Farler Krallığı kurarlarsa ve,
Amerikan silahları da ellerine geçerse,
kedilerden önce insanlar hapı yuttu demektir.
gerçi sen şimdiden bir kahvehane muhaabbeti kurdun sayılır,
ama bilmemki paçayı kaptırdın bilemem ki paçayı sıyırdın..
BİZ BİRiz bilirsin, sana ne olur BİZe olur..
Barboros da o Basildon mu nedir kaldı mı oralarda al bakalım...
İzmir Limanına giren-çıkan yabancı gemilere göz-kulak ol Halim-Selim kardeşim..
Sen Hakk'a emanet ol..
muhabbetle..
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Hocam Barbarosumuzun durumu cidden sakat
Çünkü orada farelere nakledilen beyin sahipleri bizim buradaki gibi BİR CANa CAN olsam diyen türden de olmaz
Hayır bir de ben burada yamuk yaptım şimdi oradakilere ulaşırsa bu haber Allah yardım etsin Garibanıma
-Bu Barbaros var ya Bizim Türkiye Temsilcimize yamuk yapan Halimin kardeşi Kim bizim kardeşimize yamuk yaparsa biz de onun kardeşine daha beterini yaparız diyerek dar ederler Basildonu
Garibanım artık nasıl anlatır onları nasıl yola getirir bilmem ki;
-Ya güzel kardeşim bir yanlışlık var Bizim Halim öyle değildir. Hem bakın affetmek büyüklüktendir falan Kaşar buyurmaz mısınız veya tulum peyniri gerçekten taze tam ağzınıza göre
-Biz var ya bir batında dokuz doğururuz zor gelmez de sizin bu yaptığınız çok zorumuza gitti
Dokuz doğurmak diye buna denir asıl biz de size dokuz doğurtacağız gelecek bizimdir diyerek girişirler de artık zapt et zapt edebilirsen
Hayır bir de ben burada yamuk yaptım şimdi oradakilere ulaşırsa bu haber Allah yardım etsin Garibanıma
-Bu Barbaros var ya Bizim Türkiye Temsilcimize yamuk yapan Halimin kardeşi Kim bizim kardeşimize yamuk yaparsa biz de onun kardeşine daha beterini yaparız diyerek dar ederler Basildonu
Garibanım artık nasıl anlatır onları nasıl yola getirir bilmem ki;
-Ya güzel kardeşim bir yanlışlık var Bizim Halim öyle değildir. Hem bakın affetmek büyüklüktendir falan Kaşar buyurmaz mısınız veya tulum peyniri gerçekten taze tam ağzınıza göre
-Biz var ya bir batında dokuz doğururuz zor gelmez de sizin bu yaptığınız çok zorumuza gitti
Dokuz doğurmak diye buna denir asıl biz de size dokuz doğurtacağız gelecek bizimdir diyerek girişirler de artık zapt et zapt edebilirsen
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Amerika zaten mutlaka onlarla bir işbirliği içinde olacaktır...
Önce demokrasi... fare hakları diyerek girerler...
Bir süre sonra; MO-USA COLA... MO-USA BLUE JEAN
(Mouse; İngilizce'de FARE demek... Fare Amerikanlaşınca MO-USA olur haliyle)
Ezilen ve soykırımına uğrayan farelerin haklarını savunma görüntüsü ardında ÖZERK MO-USA Bölgeleri kurulur... Bir süre sonra da ayrı bir devlet...
Bakarsınız ki dün akıllandırdığınız fareler bugün size silah doğrultuyor...
Önce demokrasi... fare hakları diyerek girerler...
Bir süre sonra; MO-USA COLA... MO-USA BLUE JEAN
(Mouse; İngilizce'de FARE demek... Fare Amerikanlaşınca MO-USA olur haliyle)
Ezilen ve soykırımına uğrayan farelerin haklarını savunma görüntüsü ardında ÖZERK MO-USA Bölgeleri kurulur... Bir süre sonra da ayrı bir devlet...
Bakarsınız ki dün akıllandırdığınız fareler bugün size silah doğrultuyor...
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- nafile
- Aktif Üye
- Mesajlar: 169
- Kayıt: 02 Kas 2008, 02:00
Allah güzel ilminizi artırsın hocam ya Allah iyiliğinizi versin yahu
öylesi olsaydı biz de can derdine düşerdik herhal...
"senelerce atamızı, canımızı, evladımızı aldılar, sormadılar. yok efendim ilaçmış olaymış renkmiş dediler . katlettiler. cana can dişe diş " deyip insan aklına nefsi birleştirdiler mi al başına belayı ! ortalıkta doktor laborant vesair bırakmaz soyumuzu kuruturlar mazallah...
hem nasıl bir insanın aklıyla salacaklar meydana ? madem iş akılda bitermiş , durduran bir AKIL da yoksa vay halimize yani Akıllı yaratıklar Kıllık etmeyi de öğrenirler vakitle
her şeyi mükemmel var eden Rabbe şükürler olsun
öylesi olsaydı biz de can derdine düşerdik herhal...
"senelerce atamızı, canımızı, evladımızı aldılar, sormadılar. yok efendim ilaçmış olaymış renkmiş dediler . katlettiler. cana can dişe diş " deyip insan aklına nefsi birleştirdiler mi al başına belayı ! ortalıkta doktor laborant vesair bırakmaz soyumuzu kuruturlar mazallah...
hem nasıl bir insanın aklıyla salacaklar meydana ? madem iş akılda bitermiş , durduran bir AKIL da yoksa vay halimize yani Akıllı yaratıklar Kıllık etmeyi de öğrenirler vakitle
her şeyi mükemmel var eden Rabbe şükürler olsun
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Diline yüreğine sağlık Nafile Kardeşim...
Herşeyi mükemmel var eden Rabbime şükürler olsun... diyorsun ya ne güzel bir şükür... ne güzel bir bakış-görüş...
Gerçekten O herşeyi olması gerektiği gibi var etmiştir...
O zaman OL-AN'ı doğal halinde bilmek,anlamak lâzımdır.
İnsanlığın bugün çektiği sıkıntıların temeline bakın... hepsinde insan aklının bir eseri etkendir...
Tüfeng icad oldu, mertlik bozuldu... denmiş zamanında... Bakın o tüfek nerelere geldi bugün... Dünyayı bir kaç kere yok etmeye yetip te artacak nükleer bombalar yapıldı da halen insanoğlunun silahlanmaya ayırdığı trilyon dolarlar bitmedi...
Diğer yanda üç kuruş için açlıktan ölen insanlar varken...
Bakın dünyaya... nasıl bir insanın aklı nakledilir de sonuç hayırlı olur böyle bir şeyde artık cevap bulabilir misiniz bilmem...
Hayırlı bir akıl sahibi bu işte hayır mı görür şer mi görür?
Ne yapılıyorsa ilk başta hep insanlık hayrına diye yapılıyor...
Hakan Can'ın dediği gibi... yiyeceklerimize bir bakmak lazım... sözde açlığa kıtlığa çare olsun diye üretilen kimyasal tohumlar ne hale getirdi insanları... tabiatı...
AKIL o AKIL dır ki... ASIL AKLIN SAHİBİNİ BİLSİN ve ESERLERİNİ DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞMAK YERİNE ONLARDAKİ ÜSTÜN AKLI GÖRSÜN...
Herşeyi mükemmel var eden Rabbime şükürler olsun... diyorsun ya ne güzel bir şükür... ne güzel bir bakış-görüş...
Gerçekten O herşeyi olması gerektiği gibi var etmiştir...
O zaman OL-AN'ı doğal halinde bilmek,anlamak lâzımdır.
İnsanlığın bugün çektiği sıkıntıların temeline bakın... hepsinde insan aklının bir eseri etkendir...
Tüfeng icad oldu, mertlik bozuldu... denmiş zamanında... Bakın o tüfek nerelere geldi bugün... Dünyayı bir kaç kere yok etmeye yetip te artacak nükleer bombalar yapıldı da halen insanoğlunun silahlanmaya ayırdığı trilyon dolarlar bitmedi...
Diğer yanda üç kuruş için açlıktan ölen insanlar varken...
Bakın dünyaya... nasıl bir insanın aklı nakledilir de sonuç hayırlı olur böyle bir şeyde artık cevap bulabilir misiniz bilmem...
Hayırlı bir akıl sahibi bu işte hayır mı görür şer mi görür?
Ne yapılıyorsa ilk başta hep insanlık hayrına diye yapılıyor...
Hakan Can'ın dediği gibi... yiyeceklerimize bir bakmak lazım... sözde açlığa kıtlığa çare olsun diye üretilen kimyasal tohumlar ne hale getirdi insanları... tabiatı...
AKIL o AKIL dır ki... ASIL AKLIN SAHİBİNİ BİLSİN ve ESERLERİNİ DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞMAK YERİNE ONLARDAKİ ÜSTÜN AKLI GÖRSÜN...
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- Gariban
- Moderatör
- Mesajlar: 2834
- Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00
Ne diyelim hocam bizde cozum bulmak icin kedileri akillandirir salariz Basildon'a. Sonucta hayvan hayvandir yine gorevini ihmal etmez herhalde. Tom ve Jerry i cevirirler artik.
Batili zihniyet herkesi akillandirdilarda, bir kendilerini akillandiramadilar zaten butun bu zahmet kendilerini akilli tutmak icin. Nefis seviye duse duse hayvandan asagi duruma gelince, ne yapalim bunlarin ustunde calisirsa bizim ustumuzdede calisir belki yirtariz demekteler.
Surcu lisan ettiysek affola.
Selam sevgi ve muhabbetle
Gariban
Batili zihniyet herkesi akillandirdilarda, bir kendilerini akillandiramadilar zaten butun bu zahmet kendilerini akilli tutmak icin. Nefis seviye duse duse hayvandan asagi duruma gelince, ne yapalim bunlarin ustunde calisirsa bizim ustumuzdede calisir belki yirtariz demekteler.
Surcu lisan ettiysek affola.
Selam sevgi ve muhabbetle
Gariban
- MINA
- Özel Üye
- Mesajlar: 2740
- Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00
halimkok yazdı:
Gerçekten O herşeyi olması gerektiği gibi var etmiştir...
O zaman OL-AN'ı doğal halinde bilmek,anlamak lâzımdır.
"Gerçek şu ki, Allah zerre ağırlığı kadar haksızlık yapmaz..." (Nisa Suresi, 40) ayetiyle bildirmiştir.
bırakın farelerde...yaratıldığı üzere kalsınlar deriz acizane..
''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''
Hacc / 78
Hacc / 78
- MINA
- Özel Üye
- Mesajlar: 2740
- Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00
ve farede kendisinde yapılan bu değişiklik yüzünden YAPANLARDAN şikayetçi olacaktır kimbilir..ben halimden memnundum..
ne istedin benden diyebilir...
buda olabilir...
Cenab-ı Hak her insanı ayrı bir güzellikte yaratmıştır. Birlik mührünün açıkça okunduğu insan simasındaki güzellik, fıtrî ve tabiî olanıdır. Bunu muhafaza etmek, sahip olduğu özellik ve güzelliklere şükredip, Allah'ın uygun görüp ihsan ettiği kadarına razı olmak kulluğun bir derecesi ve işaretidir.
ya razılık hali farelerde de yaşanıyorsa...
onları değiştirmeye uğraşanlar biraz daha derin düşünsenler deriz..BİZCE...
ne istedin benden diyebilir...
buda olabilir...
Cenab-ı Hak her insanı ayrı bir güzellikte yaratmıştır. Birlik mührünün açıkça okunduğu insan simasındaki güzellik, fıtrî ve tabiî olanıdır. Bunu muhafaza etmek, sahip olduğu özellik ve güzelliklere şükredip, Allah'ın uygun görüp ihsan ettiği kadarına razı olmak kulluğun bir derecesi ve işaretidir.
ya razılık hali farelerde de yaşanıyorsa...
onları değiştirmeye uğraşanlar biraz daha derin düşünsenler deriz..BİZCE...
''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''
Hacc / 78
Hacc / 78
- nur_umim
- Özel Üye
- Mesajlar: 1118
- Kayıt: 19 Ağu 2007, 02:00
وَلَقَدْ عَلِمْتُمُ الَّذِينَ اعْتَدَوا مِنكُمْ فِي السَّبْتِ فَقُلْنَا لَهُمْ كُونُوا قِرَدَةً خَاسِئِينَ
Ve le kad alimtümüllezina'tedev minküm fis sebti fe kulna lehüm kunu kiradeten hasiin: İçinizden cumartesi günü azgınlık edip de, bu yüzden kendilerine: Aşağılık maymunlar olun! dediklerimizi elbette bilmektesiniz. (Bakara 2/65)
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Hayvanlar Âlemi'nden...
Hayvanlar Âlemi'nden...
Hadi bakalım evlat!
Hayırdır Baba!
Hayır, tabi oğlum Bizim her anımız hayır Hayırdan başka ne işimiz olur ki bizim.
Nasıl yani
Bal yapmaya gidiyoruz
Bal yapmak hayır mı baba Bizim işimiz Zaten hep bunu yapıyoruz ama doğrusu anlamış değilim niye yaptığımızı Çünkü biz çok az bir kısmını kullanıyoruz Gerisini hep insanlar alıyor
Biz niye onlar için çalışmak zorundayız ki
Bak oğlum Bir arı olarak en başta bilmen gereken şu ki; Biz Âlemlerin Rabbinin vahyi ile hareket eder, tüm hayatımızı buna uygun yaşarız.
Âlemlerin Rabbi NAHL SURESİNDE buyurur ki;
68 - Rabbin bal arısına da şöyle vahyetti: dağlardan ve ağaçlardan ve kuracakları köşklerden göz göz evler edin
69 - Sonra meyvelerin hepsinden ye de rabbinin müyesser kıldığı yollara koy, içlerinden renkleri muhtelif bir içecek peyda olur ki onda insanlara bir şifa vardır, her halde bunda tefekkür edecek bir kavim için elbet bir ayet var
Ve Kuran-ı Kerimde bizimle ilgili başka ayetler de vardır.
Baba be Keşke ben de OKU-ma bilsem de OKU-sam Kuranı Kerimi
Oğlum Kuranı OKU-mak için harfleri bilmen gerekmez Kuranı OKU-mak KURANa uygun YAŞAMAKTIR Hem bak insanlara Okuyorlar Kuranı ne oluyor Nasıl yaşıyorlar bir bak
Önemli olan yazıyı okumak değil YAZIyı YAŞAMAKTIR YAŞAMı OKU-yan zaten Allahın ayetlerini OKU-muştur
- Baba Ağzından bal damlıyor valla
- E haliyle Sen uyanmadan dışarıda biraz ısınma çalışmaları yaptım İşte Allah ne verdiyse
Dur ziyan olmasın Peteklere doldurayım da sonra yola çıkalım
- Hiişşşt Kaplumbağa Hayırdır ne bu acelen! he heee heee Nereye böyle son sürat
- Dilini eşek arısı soksun senin Kendinle dalga geç Ne yapalım Allah bizi böyle yaratmış
Sizin gibi saatte 50 km hız yapamayabiliriz ama bizim de var kendimize göre bazı ayrıcalıklarımız
- Ne yani Kuranda sizinle de mi ilgili ayet var Hııı baba Var mı kaplumbağalarla ilgili ayet?
- Oğlum Allahın her varlığı bir ayettir O yüzden kimseyi eksik ve noksan görme senin gibi değil diye Senin böyle oluşun Allahın takdiri gereğidir Kendi adına bir üstünlük değildir
Ama Allahın emrine, kendi ASLına uygun yaşamamak alçaklıktır Hem de alçakların en alçağı olmaktır Allah CC. Halifesi kıldığı insan için de bunu söyler
Biz insanı yaratışların en güzeliyle yarattık Sonra onu aşağıların aşağısına- düşüklerin en düşüğüne attık Buyurur
- E baba niye ki yani Madem en güzel şekilde yaratmış Niye sonra aşağıların aşağısına atıyor ki
- E seni de öyle yapsaydı da sonra bu hale gelseydin o zaman kaplumbağa ile dalga geçmezdin oğlum Allahın o ayetini de OKU-muş, YAŞAMIŞ olurdun
Hem Allahın; Aşağıların aşağısı Diye buyurduğu gerçekten öyle olduğu için değildir Bu insana göre izafi bir anlatımdır Allah aslında insanın sahip olduğu özellik ve güzelliklerin farkında olmasını murad etmiştir. İNSAN Kâinatı ÖZünde CEM eden bir varlıktır Halife oluşu ondandır
O nedenle her hali bilmek yaşamak durumundadır O aşamalardan geçerek tekrar yücelerin yücesi makamına çıktığında HAYRANLIĞI ve HAYRETİ ile Allahın yaratışına tanıklık etmiş olacaktır. Zaten insanın ŞAHİDliği budur İnsan diliyle Kelimeyi şahadet getirir ama ancak yaşayınca ŞAHÎD olur
- Biz bundan mı onlar için bal yapıyoruz Onlar halifelik gibi yüce bir makamda oldukları için mi?
- Hayır, oğlum, hayır Bizim için yüce olan ancak Allahtır ve bize vahyidir Herhangi bir varlığın yüceliği ise ancak Allahın bir ayeti oluşu nedeniyledir Yunus Emrenin buyurduğu gibi; Yaradılanı severiz YARADANdan ötürü
- E niye o zaman onları sokuyoruz baba ya Hem sonra biz de ölüyoruz bir de bunun için
Niye barış içinde yaşamıyoruz Niye onlar bizi anlamıyor da bizi böylesine bir şeye mecbur ediyorlar Bizimle ilgili ayetleri okumuyorlar mı? Yalnızca bizimle değil Tüm varlıklarla ilgili ayetleri okumuyorlar mı? Neden Kâinata bu kadar zarar veriyorlar
- Ulan oğlum Neredeyse öğlen oldu Sorularını geceye sakla Yoksa bir gıdım bal yapamadan dönmek zorunda kalacağız Allahın ayetlerini konuşmaktan YAŞAMAYA fırsatımız kalmayacak
- Ama merak ediyorum baba Anlamak istiyorum
- Bu gidişle anlamaya pek vaktin kalmayacak
- Niye ki?
- Bak çocuklar bu yana doğru geliyor Şimdi ya bizi buradan kovalarlar ya da eğlence olsun diye yakalarlar, öldürürler
- Gelecekleri varsa görecekleri de var İğnemi hazırladım valla Benden günah gitti
Ya da dur bir konuşayım şunlarla Belki anlaşmanın bir yolunu buluruz;
- Ah benim ahmak oğlum Onlar senin dilini bilir mi?
- Onlar tüm varlığı CEM eden değil mi baba Bilmezlerse, anlamazlarsa bu da onların ayıbı olsun.
- Ne diyeyim evlat Sen bilirsin Bu da takdiri ilahi demek ki
- Sen işine bak baba Ben bir gidip geleyim şunlara
***
- Vız vız vız
- Aaa arı var Kaçın lan kaçın sokmasın
- Amma korkaksınız oğlum be Arıdan kaçıyorsunuz Ben şimdi onun hakkından gelirim.
- Lan oğlum dur bi dinle Meraklı değilim sizinle kavga etmeye Adam gibi konuşmaya geldim Hem beni- bizi öldürünce ne geçecek elinize Siz bizi anlamadığınız gibi kendi bilim adamlarınızı da anlamıyorsunuz Ne diyor Einstein; "Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa insanlığın sadece 4 yıl ömrü kalmış demektir"
-
- Ne oldu arı kardeş Sabah keyfin yerindeydi benimle dalga geçiyordun Şimdi sen dalga geçilecek haldesin. Gerçi insanlar için söylenmiş ama yine de bil ki; İnsan kınadığını yaşamadan ölmezmiş buyurmuş Âlemlerin Efendisi O yüzden bu sana ders olsun bir daha kimseyle dalga geçme Hem biz hayvanlar âlemi olarak Doğada uyum içinde yaşamak durumundayız Haydi, neyse senin cahilliğine veriyorum. Sana yardım edeceğim Çocuklar şimdi beni gördüler mi seni unuturlar Var git sen de kendi yoluna
- Özür dilerim kaplumbağa kardeş Altın kapılının tahta kapılıya işi düşer demişler Bak benim de sana işim düştü Sen gerçekten çok iyisin Ama seni yalnız bırakamam Öleceksek te BİR-likte ölürüz Seni yalnız bırakamam.
- Yok, yok endişe etme Onlar bana bir şey yapamaz Bak benim kale gibi bir kabuğum var Girerim içine Onlar dışıma ne isterse yapsınlar İçim Allaha Dışım onlara kalsın
Esti bir yerlerden... halen de esmeye devam ediyordu ama ikindi okundu... Şimdilik burada kalsın... Selamlar, sevgiler
Hadi bakalım evlat!
Hayırdır Baba!
Hayır, tabi oğlum Bizim her anımız hayır Hayırdan başka ne işimiz olur ki bizim.
Nasıl yani
Bal yapmaya gidiyoruz
Bal yapmak hayır mı baba Bizim işimiz Zaten hep bunu yapıyoruz ama doğrusu anlamış değilim niye yaptığımızı Çünkü biz çok az bir kısmını kullanıyoruz Gerisini hep insanlar alıyor
Biz niye onlar için çalışmak zorundayız ki
Bak oğlum Bir arı olarak en başta bilmen gereken şu ki; Biz Âlemlerin Rabbinin vahyi ile hareket eder, tüm hayatımızı buna uygun yaşarız.
Âlemlerin Rabbi NAHL SURESİNDE buyurur ki;
68 - Rabbin bal arısına da şöyle vahyetti: dağlardan ve ağaçlardan ve kuracakları köşklerden göz göz evler edin
69 - Sonra meyvelerin hepsinden ye de rabbinin müyesser kıldığı yollara koy, içlerinden renkleri muhtelif bir içecek peyda olur ki onda insanlara bir şifa vardır, her halde bunda tefekkür edecek bir kavim için elbet bir ayet var
Ve Kuran-ı Kerimde bizimle ilgili başka ayetler de vardır.
Baba be Keşke ben de OKU-ma bilsem de OKU-sam Kuranı Kerimi
Oğlum Kuranı OKU-mak için harfleri bilmen gerekmez Kuranı OKU-mak KURANa uygun YAŞAMAKTIR Hem bak insanlara Okuyorlar Kuranı ne oluyor Nasıl yaşıyorlar bir bak
Önemli olan yazıyı okumak değil YAZIyı YAŞAMAKTIR YAŞAMı OKU-yan zaten Allahın ayetlerini OKU-muştur
- Baba Ağzından bal damlıyor valla
- E haliyle Sen uyanmadan dışarıda biraz ısınma çalışmaları yaptım İşte Allah ne verdiyse
Dur ziyan olmasın Peteklere doldurayım da sonra yola çıkalım
- Hiişşşt Kaplumbağa Hayırdır ne bu acelen! he heee heee Nereye böyle son sürat
- Dilini eşek arısı soksun senin Kendinle dalga geç Ne yapalım Allah bizi böyle yaratmış
Sizin gibi saatte 50 km hız yapamayabiliriz ama bizim de var kendimize göre bazı ayrıcalıklarımız
- Ne yani Kuranda sizinle de mi ilgili ayet var Hııı baba Var mı kaplumbağalarla ilgili ayet?
- Oğlum Allahın her varlığı bir ayettir O yüzden kimseyi eksik ve noksan görme senin gibi değil diye Senin böyle oluşun Allahın takdiri gereğidir Kendi adına bir üstünlük değildir
Ama Allahın emrine, kendi ASLına uygun yaşamamak alçaklıktır Hem de alçakların en alçağı olmaktır Allah CC. Halifesi kıldığı insan için de bunu söyler
Biz insanı yaratışların en güzeliyle yarattık Sonra onu aşağıların aşağısına- düşüklerin en düşüğüne attık Buyurur
- E baba niye ki yani Madem en güzel şekilde yaratmış Niye sonra aşağıların aşağısına atıyor ki
- E seni de öyle yapsaydı da sonra bu hale gelseydin o zaman kaplumbağa ile dalga geçmezdin oğlum Allahın o ayetini de OKU-muş, YAŞAMIŞ olurdun
Hem Allahın; Aşağıların aşağısı Diye buyurduğu gerçekten öyle olduğu için değildir Bu insana göre izafi bir anlatımdır Allah aslında insanın sahip olduğu özellik ve güzelliklerin farkında olmasını murad etmiştir. İNSAN Kâinatı ÖZünde CEM eden bir varlıktır Halife oluşu ondandır
O nedenle her hali bilmek yaşamak durumundadır O aşamalardan geçerek tekrar yücelerin yücesi makamına çıktığında HAYRANLIĞI ve HAYRETİ ile Allahın yaratışına tanıklık etmiş olacaktır. Zaten insanın ŞAHİDliği budur İnsan diliyle Kelimeyi şahadet getirir ama ancak yaşayınca ŞAHÎD olur
- Biz bundan mı onlar için bal yapıyoruz Onlar halifelik gibi yüce bir makamda oldukları için mi?
- Hayır, oğlum, hayır Bizim için yüce olan ancak Allahtır ve bize vahyidir Herhangi bir varlığın yüceliği ise ancak Allahın bir ayeti oluşu nedeniyledir Yunus Emrenin buyurduğu gibi; Yaradılanı severiz YARADANdan ötürü
- E niye o zaman onları sokuyoruz baba ya Hem sonra biz de ölüyoruz bir de bunun için
Niye barış içinde yaşamıyoruz Niye onlar bizi anlamıyor da bizi böylesine bir şeye mecbur ediyorlar Bizimle ilgili ayetleri okumuyorlar mı? Yalnızca bizimle değil Tüm varlıklarla ilgili ayetleri okumuyorlar mı? Neden Kâinata bu kadar zarar veriyorlar
- Ulan oğlum Neredeyse öğlen oldu Sorularını geceye sakla Yoksa bir gıdım bal yapamadan dönmek zorunda kalacağız Allahın ayetlerini konuşmaktan YAŞAMAYA fırsatımız kalmayacak
- Ama merak ediyorum baba Anlamak istiyorum
- Bu gidişle anlamaya pek vaktin kalmayacak
- Niye ki?
- Bak çocuklar bu yana doğru geliyor Şimdi ya bizi buradan kovalarlar ya da eğlence olsun diye yakalarlar, öldürürler
- Gelecekleri varsa görecekleri de var İğnemi hazırladım valla Benden günah gitti
Ya da dur bir konuşayım şunlarla Belki anlaşmanın bir yolunu buluruz;
- Ah benim ahmak oğlum Onlar senin dilini bilir mi?
- Onlar tüm varlığı CEM eden değil mi baba Bilmezlerse, anlamazlarsa bu da onların ayıbı olsun.
- Ne diyeyim evlat Sen bilirsin Bu da takdiri ilahi demek ki
- Sen işine bak baba Ben bir gidip geleyim şunlara
***
- Vız vız vız
- Aaa arı var Kaçın lan kaçın sokmasın
- Amma korkaksınız oğlum be Arıdan kaçıyorsunuz Ben şimdi onun hakkından gelirim.
- Lan oğlum dur bi dinle Meraklı değilim sizinle kavga etmeye Adam gibi konuşmaya geldim Hem beni- bizi öldürünce ne geçecek elinize Siz bizi anlamadığınız gibi kendi bilim adamlarınızı da anlamıyorsunuz Ne diyor Einstein; "Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa insanlığın sadece 4 yıl ömrü kalmış demektir"
-
- Ne oldu arı kardeş Sabah keyfin yerindeydi benimle dalga geçiyordun Şimdi sen dalga geçilecek haldesin. Gerçi insanlar için söylenmiş ama yine de bil ki; İnsan kınadığını yaşamadan ölmezmiş buyurmuş Âlemlerin Efendisi O yüzden bu sana ders olsun bir daha kimseyle dalga geçme Hem biz hayvanlar âlemi olarak Doğada uyum içinde yaşamak durumundayız Haydi, neyse senin cahilliğine veriyorum. Sana yardım edeceğim Çocuklar şimdi beni gördüler mi seni unuturlar Var git sen de kendi yoluna
- Özür dilerim kaplumbağa kardeş Altın kapılının tahta kapılıya işi düşer demişler Bak benim de sana işim düştü Sen gerçekten çok iyisin Ama seni yalnız bırakamam Öleceksek te BİR-likte ölürüz Seni yalnız bırakamam.
- Yok, yok endişe etme Onlar bana bir şey yapamaz Bak benim kale gibi bir kabuğum var Girerim içine Onlar dışıma ne isterse yapsınlar İçim Allaha Dışım onlara kalsın
Esti bir yerlerden... halen de esmeye devam ediyordu ama ikindi okundu... Şimdilik burada kalsın... Selamlar, sevgiler
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12885
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Lan Necmi
Duydun mu çocuklar kaplumbağaya ne yapmışlar
Sopalarla vurmuş, kabuğunu çatlatmışlar
Sonra da yüksek bir yerden aşağıya atmışlar
Ah be aylak Hüsnü Ayaklı gazete gibisin Her şeyden de haberin var İşine baksana oğlum. Kâinatın kuralı bu Birileri bir şekilde ölür ama görünürde hep bir sebep vardır Kaplumbağanın sebebi de çocuklar olmuş Hem beni meşgul etme Ben bir karıncayım ve çalışmak durumundayım.
Abi amma yaptın be Sen karıncasın da biz ağustos böceği miyiz? Biz de karıncayız
E tamam işte O zaman sen de bırak çeneyi de çalışmaya bak
Ya Necmi abi tamam da şimdi şöyle bir şey var ki; Bak sen bile çok takdir ettiğim bir arkadaş olmana rağmen kendi işinden başka ne bir şey ne de kimseyi düşünüyorsun Ama o kaplumbağa bir arı için kendini feda etmiş diyorlar Yani bak tam da Kurban Bayramı öncesi Ne ilginç Üstelik Latif Hoca bununla ilgili, yani KURBANla ilgili bir dörtlük yazmış
Lan oğlum dur bi Ardı ardına sıralıyorsun Anlayalım bir Latif Hoca kim ne dörtlüğü yazmış
Abi, Latif Hoca Yani Kulihvani
E ne peki şair mi adam ?
Valla abi orasını bilemem Ama biliyorsun Onun bir kuşu vardır; EFEM
Ara sıra onunla muhabbet ederiz O bahseder bana Biraz da övünür EFEM Kulihvani kendisine dörtlükler yazmış falan işte Bu bizim ki de iyice havalara girmiş
- E ne oluyormuş ki ona bir dörtlük yazıldı diye Nesine övünüyor ki?
- Diyor ki bu; Ben olmasam Kulihvani de ilham falan kalmaz Bana baktıkça kendini görüyor çünkü O da bir zamanlar benim gibi çok afili bir delikanlıymış Ama işte sonradan ne olmuş bilmem Bir dönemden sonra bu kendini işte bu işlere vermiş Hani biliyorsun BÜLBÜLün halini İşte bunlar da BÜLBÜLün başka bir türü GÜL diyorlar da başka bir şey demiyorlar
Lan oğlum düşünüyorum da bazen Valla Allah bizi ne güzel yaratmış Hiç anlamam öyle BÜLBÜL-GÜL işlerinden Ne diyorlar öyle olanlara Ha ÂŞIK ÂŞIK Çalışmak gibisi var mı oğlum
Doğru diyon abi valla Hem düşünsene bırak âşıklığı falan da ya biz küçükbaş ya da büyük baş hayvanlardan olsaydık İşte bu kurban bayramında o âşıklar hep kesiyorlar o hayvanları
İşte KURBAN da ona diyorlar Latif Hoca da bunu yazmış dörtlükte diyor ki;
ZEVK 3441
Gönlümüzde Seher Yeli! Estiren hoş Esen güzel!
CAN Cisim büründü çıktı! DEVRANında Desen güzel!
SIRATın Sırtınde Sevdâ!. MecnûnunAh!ında Leylâ
Bıçağın ağzında Kurban! Kestiren HAKK, Kesen güzel!..
07.12.2008 20:20
a n t a l y a
E valla güzel yazmış.. Hani EFEMe hak vermemek te zor şimdi İmrendim doğrusu Keşke bir tane de bize yazsa Baksana Kestiren HAKK diyor HAKK-lı olana CAN feda
İşte kaplumbağa da sanırım bundan dolayı kendini KURBAN etti
Arı için mi?
Evet ya Üstelik o arı kaplumbağa ile dalga geçen bir arıymış Ama arıdan ziyade ARI ayetini indiren için Hani sen dedin ya demin; Keşke bana da dörtlük yazsa diye Kulihvaniden için
Hıı
işte kaplumbağa da herhalde öyle bir coşkuya kapıldı Keşke bizim için de bir ayet olsaydı Kuranda diyerek
E niye ki şimdi ne alakası var ayetle Kaplumbağa kendisiyle alay eden bir arı için canını ortaya koymuş.
Abi şimdi anladığıma göre Bu arı genç bir arı imiş Biliyorsundur Kuranı Kerimde NAHL Suresi vardır O genç arı işte bundan hareketle; Kuranda bizimle ilgili özel ayet var diyerek kendini kaplumbağaya göre daha özel görmüş. Kaplumbağa da asıl üstünlüğün BEN-likten vazgeçmek olduğunu anlatmak için bunu yapmış diyorlar.
Mademki Kuranda seninle ilgili ayet var diye sen kendini benden üstün görüyorsun Ben de o ayetin hatırına senin CAN-ını kendi canımdan AZÎZ bilir ve senin için ölürüm demiş Biliyor musun?
Kaplumbağayı uçurumdan aşağı attıklarında kaplumbağa taşlara çarpmadan ışık olmuş göğe yükselmiş diyorlar Hiç geride bir şey kalmamış Ceset namına yani
- Doğrudur Çünkü ceset BEN-liktir Ondan da vazgeçtikten sonra ne kalacak ki
Ya Hüsnü be Valla çok duygulandım Evet, bizim de karınca olarak öyle yiğitliklerimiz vardır ama Mesela Hz. İbrahim ateşe atılırken atalarımız su taşımış.
- Su mu taşımış Nasıl taşımışlar
- Şimdi şöyle İki tane plastik kova almak ve çeşmenin altında doldurmak suretiyle Ulan oğlum nasıl taşıyacaklar ağzından başka nesi var taşıyacak
- İyi de abi Bir karıncanın ağzıyla taşıdığı su ne olacak ki Hangi ateşi söndürmeye yeter
- E işte zaten o zaman bizim atamızı görenlerden kimileri de bunu sormuşlar; Ey karınca senin taşıdığın su ne olacak ki Sen mi söndüreceksin ateşi? Demişler
- Atamız da demiş ki; Ben de biliyorum Ben söndüremem Ama hiç olmazsa safım belli olsun Demiş
- Vay be abi İnan göğsüm kabardı Desene biz de çok özeliz arılar gibi
- Kuranı Kerimdeki bizimle ilgili ayetten haberin yok senin sanırım Ha Hüsnü?
- Ne ayeti abi Bizimle ilgili ayet mi var
- Eh be Hüsnü Hayret bir şeysin Bana; Biliyorsun Kuranda NAHL Suresi var diyorsun ama asıl kendinle, bizimle ilgili NEML Suresinden haberin yok Bak 18.ayetinde ne buyuruyor.
Hattâ karınca deresi üzerine vardıklarında bir karınca şöyle dedi: ey karıncalar, haydin meskenlerinize girin, Süleyman ve ordusu sizi farketmeyerek kırıp geçirmesin
- Abi be Niye kırıp geçirsinler ki Hz. Süleyman bütün hayvanların dilini biliyordu Onlarla konuşuyordu
- Oğlum bak yanlış konuşuyorsun Hz. Süleyman biliyor değildi Ama Allah CC. öyle diledi O da anlar oldu tüm hayvanların dilini
- Yanlış bilmiyorsam eğer SAV Efendimiz mübarek ayaklarına ufak çıngıraklar bağlarmış derler Hani bilmeden bir karıncaya basacak olursa karıncalar çıngırakların sesini duysun da çekilsin diye
- Ulan oğlum Biz kendimizi Onun ayakları altına atmak için can atarız Onun bastığı yerde can verelim diye ama işte ondan sonra O üzülür bir karıncanın ölümüne sebebiyet verdim diyerek günlerce ağlar
O üzülmesin diye kaçarız biz Çıngırağı duyan mı var Onu görünce Top atılsa kimin umurunda ki
Dur şimdi ağlayacağım abi be Oysa daha konuşacağımız başka şeyler vardı
Evet ya ben de bir hoş oldum Latif Hoca gibiyim desem yeridir Adamın günahını mı aldık ne oldu bilmem ki Allah bize de tattırdı Sanırım yeni anlıyorum ÂŞIK-ları
Kısmetse bir gün de onları konuşuruz Hem baksana bu konuşmalarımızı koydukları yere
Farelere insan beyni nakletmişler falan Ne iştir anlamadım
Abi be Bırak şimdi ben acayip oldum
Ah be aylak Hüsnü Ayaklı gazete gibisin Her şeyden de haberin var İşine baksana oğlum. Kâinatın kuralı bu Birileri bir şekilde ölür ama görünürde hep bir sebep vardır Kaplumbağanın sebebi de çocuklar olmuş Hem beni meşgul etme Ben bir karıncayım ve çalışmak durumundayım.
Abi amma yaptın be Sen karıncasın da biz ağustos böceği miyiz? Biz de karıncayız
E tamam işte O zaman sen de bırak çeneyi de çalışmaya bak
Ya Necmi abi tamam da şimdi şöyle bir şey var ki; Bak sen bile çok takdir ettiğim bir arkadaş olmana rağmen kendi işinden başka ne bir şey ne de kimseyi düşünüyorsun Ama o kaplumbağa bir arı için kendini feda etmiş diyorlar Yani bak tam da Kurban Bayramı öncesi Ne ilginç Üstelik Latif Hoca bununla ilgili, yani KURBANla ilgili bir dörtlük yazmış
Lan oğlum dur bi Ardı ardına sıralıyorsun Anlayalım bir Latif Hoca kim ne dörtlüğü yazmış
Abi, Latif Hoca Yani Kulihvani
E ne peki şair mi adam ?
Valla abi orasını bilemem Ama biliyorsun Onun bir kuşu vardır; EFEM
Ara sıra onunla muhabbet ederiz O bahseder bana Biraz da övünür EFEM Kulihvani kendisine dörtlükler yazmış falan işte Bu bizim ki de iyice havalara girmiş
- E ne oluyormuş ki ona bir dörtlük yazıldı diye Nesine övünüyor ki?
- Diyor ki bu; Ben olmasam Kulihvani de ilham falan kalmaz Bana baktıkça kendini görüyor çünkü O da bir zamanlar benim gibi çok afili bir delikanlıymış Ama işte sonradan ne olmuş bilmem Bir dönemden sonra bu kendini işte bu işlere vermiş Hani biliyorsun BÜLBÜLün halini İşte bunlar da BÜLBÜLün başka bir türü GÜL diyorlar da başka bir şey demiyorlar
Lan oğlum düşünüyorum da bazen Valla Allah bizi ne güzel yaratmış Hiç anlamam öyle BÜLBÜL-GÜL işlerinden Ne diyorlar öyle olanlara Ha ÂŞIK ÂŞIK Çalışmak gibisi var mı oğlum
Doğru diyon abi valla Hem düşünsene bırak âşıklığı falan da ya biz küçükbaş ya da büyük baş hayvanlardan olsaydık İşte bu kurban bayramında o âşıklar hep kesiyorlar o hayvanları
İşte KURBAN da ona diyorlar Latif Hoca da bunu yazmış dörtlükte diyor ki;
ZEVK 3441
Gönlümüzde Seher Yeli! Estiren hoş Esen güzel!
CAN Cisim büründü çıktı! DEVRANında Desen güzel!
SIRATın Sırtınde Sevdâ!. MecnûnunAh!ında Leylâ
Bıçağın ağzında Kurban! Kestiren HAKK, Kesen güzel!..
07.12.2008 20:20
a n t a l y a
E valla güzel yazmış.. Hani EFEMe hak vermemek te zor şimdi İmrendim doğrusu Keşke bir tane de bize yazsa Baksana Kestiren HAKK diyor HAKK-lı olana CAN feda
İşte kaplumbağa da sanırım bundan dolayı kendini KURBAN etti
Arı için mi?
Evet ya Üstelik o arı kaplumbağa ile dalga geçen bir arıymış Ama arıdan ziyade ARI ayetini indiren için Hani sen dedin ya demin; Keşke bana da dörtlük yazsa diye Kulihvaniden için
Hıı
işte kaplumbağa da herhalde öyle bir coşkuya kapıldı Keşke bizim için de bir ayet olsaydı Kuranda diyerek
E niye ki şimdi ne alakası var ayetle Kaplumbağa kendisiyle alay eden bir arı için canını ortaya koymuş.
Abi şimdi anladığıma göre Bu arı genç bir arı imiş Biliyorsundur Kuranı Kerimde NAHL Suresi vardır O genç arı işte bundan hareketle; Kuranda bizimle ilgili özel ayet var diyerek kendini kaplumbağaya göre daha özel görmüş. Kaplumbağa da asıl üstünlüğün BEN-likten vazgeçmek olduğunu anlatmak için bunu yapmış diyorlar.
Mademki Kuranda seninle ilgili ayet var diye sen kendini benden üstün görüyorsun Ben de o ayetin hatırına senin CAN-ını kendi canımdan AZÎZ bilir ve senin için ölürüm demiş Biliyor musun?
Kaplumbağayı uçurumdan aşağı attıklarında kaplumbağa taşlara çarpmadan ışık olmuş göğe yükselmiş diyorlar Hiç geride bir şey kalmamış Ceset namına yani
- Doğrudur Çünkü ceset BEN-liktir Ondan da vazgeçtikten sonra ne kalacak ki
Ya Hüsnü be Valla çok duygulandım Evet, bizim de karınca olarak öyle yiğitliklerimiz vardır ama Mesela Hz. İbrahim ateşe atılırken atalarımız su taşımış.
- Su mu taşımış Nasıl taşımışlar
- Şimdi şöyle İki tane plastik kova almak ve çeşmenin altında doldurmak suretiyle Ulan oğlum nasıl taşıyacaklar ağzından başka nesi var taşıyacak
- İyi de abi Bir karıncanın ağzıyla taşıdığı su ne olacak ki Hangi ateşi söndürmeye yeter
- E işte zaten o zaman bizim atamızı görenlerden kimileri de bunu sormuşlar; Ey karınca senin taşıdığın su ne olacak ki Sen mi söndüreceksin ateşi? Demişler
- Atamız da demiş ki; Ben de biliyorum Ben söndüremem Ama hiç olmazsa safım belli olsun Demiş
- Vay be abi İnan göğsüm kabardı Desene biz de çok özeliz arılar gibi
- Kuranı Kerimdeki bizimle ilgili ayetten haberin yok senin sanırım Ha Hüsnü?
- Ne ayeti abi Bizimle ilgili ayet mi var
- Eh be Hüsnü Hayret bir şeysin Bana; Biliyorsun Kuranda NAHL Suresi var diyorsun ama asıl kendinle, bizimle ilgili NEML Suresinden haberin yok Bak 18.ayetinde ne buyuruyor.
Hattâ karınca deresi üzerine vardıklarında bir karınca şöyle dedi: ey karıncalar, haydin meskenlerinize girin, Süleyman ve ordusu sizi farketmeyerek kırıp geçirmesin
- Abi be Niye kırıp geçirsinler ki Hz. Süleyman bütün hayvanların dilini biliyordu Onlarla konuşuyordu
- Oğlum bak yanlış konuşuyorsun Hz. Süleyman biliyor değildi Ama Allah CC. öyle diledi O da anlar oldu tüm hayvanların dilini
- Yanlış bilmiyorsam eğer SAV Efendimiz mübarek ayaklarına ufak çıngıraklar bağlarmış derler Hani bilmeden bir karıncaya basacak olursa karıncalar çıngırakların sesini duysun da çekilsin diye
- Ulan oğlum Biz kendimizi Onun ayakları altına atmak için can atarız Onun bastığı yerde can verelim diye ama işte ondan sonra O üzülür bir karıncanın ölümüne sebebiyet verdim diyerek günlerce ağlar
O üzülmesin diye kaçarız biz Çıngırağı duyan mı var Onu görünce Top atılsa kimin umurunda ki
Dur şimdi ağlayacağım abi be Oysa daha konuşacağımız başka şeyler vardı
Evet ya ben de bir hoş oldum Latif Hoca gibiyim desem yeridir Adamın günahını mı aldık ne oldu bilmem ki Allah bize de tattırdı Sanırım yeni anlıyorum ÂŞIK-ları
Kısmetse bir gün de onları konuşuruz Hem baksana bu konuşmalarımızı koydukları yere
Farelere insan beyni nakletmişler falan Ne iştir anlamadım
Abi be Bırak şimdi ben acayip oldum
En son halimkok tarafından 08 Ara 2008, 00:21 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- MINA
- Özel Üye
- Mesajlar: 2740
- Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00
öyle bir ruh hali içinde okudukki...
anlatılmazz........
halim can-ımız halince nede güzel yazmış...
iyiki varmış..
gönlüne sağlık deriz BİZ-CE...
sevgiyle kalın efendim...GÖNÜLCE...
İnsan diliyle Kelimeyi şahadet getirir ama ancak yaşayınca ŞAHÎD olur
BUDA YAZINIZDAN ALINTI İLE...
anlatılmazz........
halim can-ımız halince nede güzel yazmış...
iyiki varmış..
gönlüne sağlık deriz BİZ-CE...
sevgiyle kalın efendim...GÖNÜLCE...
İnsan diliyle Kelimeyi şahadet getirir ama ancak yaşayınca ŞAHÎD olur
BUDA YAZINIZDAN ALINTI İLE...
''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''
Hacc / 78
Hacc / 78
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
Senin de yüreğine sağlık Sevgili Mîna Can... Her halinle ne kadar CAN-dansın... Senin gönül aynanda herşey ne kadar güzel yansıyor... güzellik yansıyor... Ne mutlu bize ki buna muhatap olduk... Şükür Rabbimize...
KURBAN olan BEN-lik ancak, hayvan onun simgesidir.
BEN-liği HAKK'a verenden duyulan MÎM sesidir.
MÎM'i MUHAMMED'dir (sav) HAKK'ın, O GARİB,ÖKSÜZ, YETİM'i,
ALLAH (cc) çaresizin ÇARE'si, kimsesizin KİMSE'sidir
KURBAN olan BEN-lik ancak, hayvan onun simgesidir.
BEN-liği HAKK'a verenden duyulan MÎM sesidir.
MÎM'i MUHAMMED'dir (sav) HAKK'ın, O GARİB,ÖKSÜZ, YETİM'i,
ALLAH (cc) çaresizin ÇARE'si, kimsesizin KİMSE'sidir
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12885
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
- MINA
- Özel Üye
- Mesajlar: 2740
- Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00
efeme bizdende sevgiler..yüreğine nağmelerKulihvani yazdı:
ZEVK 3444
eFeM sordu sabah sabah: Necmi kim miş? Hüsnü de kim?
HALİM Canın KARINCAsı, bunlar AKILlıdır! dedim
BİR bozuldu PÎR bozuldu, tiz perdeden tutturdu mu:
SAHİBinin SESi benim! Ben Âşığım KUŞ değilim!..
09.12.2008 07:43
L a r a
hal diliyle, halini ne de güzel söyler...
gönlüne gelir türlü güzellikler,
mevlam neylerse güzell eyler..
dimi efem CAN...
''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''
Hacc / 78
Hacc / 78
- halimkok
- Özel Üye
- Mesajlar: 3843
- Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00
- Baksana
Dikkat ettin mi?
- Neye dikkat ettim mi Tahirî?
- Şşşşttt Yavaş konuş GÜLüne şakıyor değilsin Gözünü GÜLden ayır da çaktırmadan aşağıya bir baksana
- Ne var ki aşağıda? Yalnızca iki tane karınca
- Tamam, işte onları diyorum
- E ne olmuş İlk defa mı karınca görüyoruz
- E zaten seninle GÜLün yanında konuşan da kabahat Abi ben de biliyorum ilk defa karınca görüyor değiliz Ama bunlar farklı
Ne zaman GÜLün yanına gelsek bu ikisi de geliyor Sürekli bizi izliyorlar
- Tuhaf Benim bildiğim BİZ nasıl GÜLden gözümüzü alamazsak karıncalar da öyle çalışmaktan başka bir şeye dönüp bakmazlar Niye izliyor olabilirler ki bizi
- Sanırım anlamaya çalışıyorlar
- BİZ kendimizi anlayabildik mi ki onlar bizi anlasınlar
- Ey Mecnunî Anlıyorum senin AŞKın BEN-den AŞK-ındır Lâkin sen daha iyi bilirsin ki;
ÂŞIK-lık anlaşılacak değil Yaşanacak bir haldir Yaaaa şimdi bana AŞK tarifleri yaptırma Deliye sormuşlar AŞKı; Niye bu haldeyim sanıyorsunuz Demiş
- Onların tek AŞKı çalışmaktır Ve yaşadıkları da budur Ben bir anlam veremedim
- İlk zaman ben de bir anlam veremedim ama sonra biraz sordum, soruşturdum
BİZ-im EFEM var ya Bu karıncalardan bir tanesi sık sık onunla konuşurmuş
Sağolsun EFEM de BÜLBÜL gibi ötmüş, anlatmış durmuş buna
AŞKtan bahsetmiş, AŞIKlıktan bahsetmiş Kulihvaniden dörtlükler okumuş
Hatta sonra Kulihvani Necmiyle Hüsnüye de dörtlük yazmış O zaman bizim EFEM bozulmuş
- E FM bozulduysa diğer kanalları dinlesinler
- He ya ben de öyle dedim abi bırak şimdi ya bir şey anlatıyoruz
- İyi tamam tamam niye bozulmuş bizim EFEM
- Bak Kulihvaniden dinleyelim-
ZEVK 3444
eFeM sordu sabah sabah: Necmi kim miş? Hüsnü de kim?
HALİM Canın KARINCAsı, bunlar AKILlıdır! dedim
BİR bozuldu PÎR bozuldu, tiz perdeden tutturdu mu:
SAHİBinin SESi benim! Ben Âşığım KUŞ değilim!..
09.12.2008 07:43
L a r a
- İşte şu aşağıdaki iki karınca; NECMİ ve HÜSNÜ
EFEM onlara bozulunca onlar da AŞIK-lığı anlamak için bize gelmişlerdir
- E o zaman gitsin Kulihvaniyi izlesinler. Yoksa BİZi Kulihvaniye mi benzetmişler veya Kulihvaniyi bize mi benzetir bu karıncalar?
- Abi valla öyle bir soru sordun ki Ne diyeyim ben sana Belli ki bugün senin aklın başına gelmiş böyle sorular sorduğuna göre Sen beni aklınla anlamaya çalışıyorsun
BÜLBÜLün kârı GÜLe yanmaktır Ama Kulihvani gibi yananların yanması bizim yanışımızdan farklıdır Onlar GÜLe yanmazlar Bilakis İÇ-lerindeki GÜL yanar Onlar da kendi ÖZlerine yanar İnsanlar da ÂŞIK-ların o halini bundan bize benzetirler
- E kendin söylüyorsun işte BÜLBÜLün kârı GÜLe yanmaksa Ve insanlar da ÂŞIK-ları bize benzetiyorsa demek ki Kulihvani bize benziyor Nesi yanlış sorduğum sorunun
- İyi abi gel önce seninle şöyle sakin bir yere gidelim de orada konuşalım Hem bak o zaman Necmi ile Hüsnü de bizi nasıl izliyor görürsün
- İyi bakalım
-
- Evet, Tahirî kardeş Gerçekten geldiler Haklıymışsın E anlat o zaman bakalım Hem ben dinleyeyim hem de DOST-lar dinlesin
- Abi şimdi sen diyorsun ki BİZi Kulihvaniye mi benzettiler Yoksa Kulihvaniyi bize mi benzettiler Şu bir gerçek ki ASLında herkes ancak kendinde olanı görür Ama kimi bilir bunu kimi bilmez
Bak mesela; Şu ağaçları görüyorsun Akan dereyi görüyorsun Karşıdaki dağları görüyorsun değil mi?
- Evet, tabi ki Senin gördüğünü ben de görüyorum
- Hayır abi Sen benim gördüğümü görüyor değilsin
- Ne demek şimdi bu? Senin gözlerin daha mı keskin?
- AKLın bağlı oluşu bundan olsa gerek Akıl hep bir sebep arar görünürde
- Tahirî be abi konu dağılıyor Ne söyleyeceksen kısadan söyle
- Peki, ben sana desem ki O gördüğün ağaçlar, akan dere, karşıdaki dağlar Sana mı benziyor Yoksa sen onlara mı benziyorsun... Ne dersin?
- Ne alâkası var abi Ben küçücük bir bülbülüm Ben nerde ağaç, dere dağlar nerde
- E peki desem ki bırak benzemeyi Sen o ağaçların, derenin, dağların ta kendisisin Desem!
- Hiç deme abi Ne demek şimdi bu
- Peki peki İtiraz edişini anlıyorum ama şunu da ilave etsem Ey Mecnunî Bu ağaçların bu akan derenin ve şu dağların yamacında beni dinliyorsun ama sen şu an bir rüyadasın Tüm bu gördüklerin senin rüyandır Rüyanda gördüğün her şey ise ancak senin içinde olandır
Hem soran sensin, hem de ben yani Tahirî olarak kendine anlatan sensin
Rüyası yalnızca kendinden ibaret olan var mı? Rüyada görülen ne varsa onların içinde kendini de görür bir şekil ve biçimde UYUYAN KİMSE Tıpkı şu an bunları yazan kişinin içinde oluşu gibi her şeyin Ne diyor Mevlana; Sen bir düşünceden ibaretsin
İşte o DÜŞÜNCEdir şu an olanlar Ve bunları yazan kişinin kendisi de RÜYÂdadır ve rüyasında kendi kendine anlatmaktadır bunları
O rüyanın içinde sen kendini de gördüğün için o zaman kendin DIŞINDAKİ her şey ağaç, dere, dağ vs. başka şekillerde başka başka olur Ama UYUYAN sen bilsen ki bu rüyadır Tüm gördüklerin kendi içindeki, aklındaki, gönlündeki duygu ve hislerin şekillenişidir
O zaman rüyanda görüp te sevdiğin ile GÜL ile sevmediğin ne varsa onlar arasında ne fark vardır Güzel ile çirkin arasında ne fark vardır Ne görüyorsan kendi içindekini görüyorsun O gördüklerinden bir kısmını benimser bir kısmını reddedersen ancak kendini reddetmiş olursun
Oysaki bu RÜYANIN AMACI KENDİNİ BİLMEKTİR Kendini bilmek isteyen kimse niye kendini BÜTÜNLEMEK ve BÜTÜNÜYLE BİLMEK yerine ayırır Ayrı gayrılar yaratır
- Sanırım anlıyorum Devam et
- Sensin devam edecek olan Ya da hem sen hem de ben olan yazan kişi Ya da hem sen hem ben hem de yazan kişi olan KİMse O E işte şimdi söyle bakalım; Bu Kâinat KİMin rüyasıdır Ayrı olan kimdir bilelim ki devam edecek olanı da bilelim
- Peki devam ettiren devam ettirsin inşallah Ama biz senden dinleyeme devam edelim.
- Peki Mecnunî İnsanların ÂŞIK-ları bize benzetmesi Ayrı görenlerin işidir Kulihvani nasıl bize benzesin ki Biz onun rüyasındaki simgelerden başka neyiz ki
BİZ ve BİZ-im dışımızdaki tüm hayvanların, bitkilerin varlık nedeni bu değil mi İnsana kendini tanıtmak Onlar Kâinatı görür Kendi rüyalarını kendi içlerini gördüklerini bilen vardır bilmeyen vardır
TABİAT VE DUYGULARIMIZ
Ayrılık ve hüzün sonbahar,
Karakıştır acımasız, çaresiz duygular.
Aşkımız, sevincimiz, gençliğimiz,
Yeniden doğmak demektir ilkbahar.
Sonra yaz,
Tıpkı yârimiz,
bir işve, bir naz.
Umudun adı doğan güneş
Ve uyandığımız yeni sabahlar.
Gün doğmadan neler doğar deriz.
Huzur, ferahlık gökyüzü.
Aynı zaman da deniz.
Kırmızı gül Resulün yüzü.
O yüzden severiz.
Âşık yâre benzetir de gülü,
Kendi gibi görür bülbülü,
Çöller değil midir çekilen çile,
Hasretimiz, susuzluğumuz,
İçimizdeki yangın bile.
Hedefimiz zirveler,
Coşkularımız nehirler,
Aşılmaz engellerimiz dağlar.
Karabulutlar kaplar umutsuz gönlümüzü,
Şimşekler gibi çakar öfkemiz,
Yağmurlar gibi ağlarız biz
Ve ömrümüz Uzun ince bir yoldur
Gece gündüz gittiğimiz.
Ömrümüz Ömrümüz bir rüyadır,
O da bir yaprak gibi solar.
Tabiatı görürüz de,
O yüzden görülür rüyalar.
Düşün insan düşün,
Kendini düşün; sen NEY sin
Onun ruhu olmasa,
Ne değersiz şeysin.
Gel Ey ben olan Necmi Gel Ey Ben olan Hüsnü BİZ BİRiz ZAT-en
Allah CC. sizinle ÇALIŞMAYI örnek verir İNSANa Bizimle de SEVMEYİ örnek verir.
Ve Allah CC. Kâinat ile eşsiz benzersiz örnekler sunar KULuna Sonsuz yaratılıştaki BİR-liği gör
Gör, anla ki BİZ-iz her şeyi vareden
İşte bunu anlayan OKU-yan SAV Efendimiz idi Ona YÜRÜYEN KURAN derlerdi
Neden?...
Çünkü tüm Kâinatı OKU-muştu O Kuranı Kerim; Kâinatın HARFleridir
Alfabede bilinmesi gereken 25-30 HARFi bilen sonsuz sayıda kelimeyi okuyabilir
Kâinattaki SÖZ (AYET) lerin hepsi KURAN HARFleri ile yazılmıştır
***
Sevgili CAN-lar İnsan beyni nakledilen fareler ile başladık biraz düşünelim ve biraz da tebessüm edelim diye Sonradan HAYVANLAR ÂLEMİ başlığı ile bunları yazmaya başladığımda
Tek amacım biraz eğlenmekti
Ama Allah cc. kalbimi biliyor ya yazmaya başladıktan sonra gerçekten bir konuşmaya şahit olmuşum gibi her şey akıverdi Ben yazılanları yönetemedim Yazılanlar beni yönetti ve ben de öylece paylaştım sizlerle
Ha bitti mi diye sorarsanız . Yok bitmedi ama Ben de çok garip oldum Hüsnü ile Necmi gibi
O yüzden şimdilik burada bırakıyorum
Selamlar, sevgiler
- Neye dikkat ettim mi Tahirî?
- Şşşşttt Yavaş konuş GÜLüne şakıyor değilsin Gözünü GÜLden ayır da çaktırmadan aşağıya bir baksana
- Ne var ki aşağıda? Yalnızca iki tane karınca
- Tamam, işte onları diyorum
- E ne olmuş İlk defa mı karınca görüyoruz
- E zaten seninle GÜLün yanında konuşan da kabahat Abi ben de biliyorum ilk defa karınca görüyor değiliz Ama bunlar farklı
Ne zaman GÜLün yanına gelsek bu ikisi de geliyor Sürekli bizi izliyorlar
- Tuhaf Benim bildiğim BİZ nasıl GÜLden gözümüzü alamazsak karıncalar da öyle çalışmaktan başka bir şeye dönüp bakmazlar Niye izliyor olabilirler ki bizi
- Sanırım anlamaya çalışıyorlar
- BİZ kendimizi anlayabildik mi ki onlar bizi anlasınlar
- Ey Mecnunî Anlıyorum senin AŞKın BEN-den AŞK-ındır Lâkin sen daha iyi bilirsin ki;
ÂŞIK-lık anlaşılacak değil Yaşanacak bir haldir Yaaaa şimdi bana AŞK tarifleri yaptırma Deliye sormuşlar AŞKı; Niye bu haldeyim sanıyorsunuz Demiş
- Onların tek AŞKı çalışmaktır Ve yaşadıkları da budur Ben bir anlam veremedim
- İlk zaman ben de bir anlam veremedim ama sonra biraz sordum, soruşturdum
BİZ-im EFEM var ya Bu karıncalardan bir tanesi sık sık onunla konuşurmuş
Sağolsun EFEM de BÜLBÜL gibi ötmüş, anlatmış durmuş buna
AŞKtan bahsetmiş, AŞIKlıktan bahsetmiş Kulihvaniden dörtlükler okumuş
Hatta sonra Kulihvani Necmiyle Hüsnüye de dörtlük yazmış O zaman bizim EFEM bozulmuş
- E FM bozulduysa diğer kanalları dinlesinler
- He ya ben de öyle dedim abi bırak şimdi ya bir şey anlatıyoruz
- İyi tamam tamam niye bozulmuş bizim EFEM
- Bak Kulihvaniden dinleyelim-
ZEVK 3444
eFeM sordu sabah sabah: Necmi kim miş? Hüsnü de kim?
HALİM Canın KARINCAsı, bunlar AKILlıdır! dedim
BİR bozuldu PÎR bozuldu, tiz perdeden tutturdu mu:
SAHİBinin SESi benim! Ben Âşığım KUŞ değilim!..
09.12.2008 07:43
L a r a
- İşte şu aşağıdaki iki karınca; NECMİ ve HÜSNÜ
EFEM onlara bozulunca onlar da AŞIK-lığı anlamak için bize gelmişlerdir
- E o zaman gitsin Kulihvaniyi izlesinler. Yoksa BİZi Kulihvaniye mi benzetmişler veya Kulihvaniyi bize mi benzetir bu karıncalar?
- Abi valla öyle bir soru sordun ki Ne diyeyim ben sana Belli ki bugün senin aklın başına gelmiş böyle sorular sorduğuna göre Sen beni aklınla anlamaya çalışıyorsun
BÜLBÜLün kârı GÜLe yanmaktır Ama Kulihvani gibi yananların yanması bizim yanışımızdan farklıdır Onlar GÜLe yanmazlar Bilakis İÇ-lerindeki GÜL yanar Onlar da kendi ÖZlerine yanar İnsanlar da ÂŞIK-ların o halini bundan bize benzetirler
- E kendin söylüyorsun işte BÜLBÜLün kârı GÜLe yanmaksa Ve insanlar da ÂŞIK-ları bize benzetiyorsa demek ki Kulihvani bize benziyor Nesi yanlış sorduğum sorunun
- İyi abi gel önce seninle şöyle sakin bir yere gidelim de orada konuşalım Hem bak o zaman Necmi ile Hüsnü de bizi nasıl izliyor görürsün
- İyi bakalım
-
- Evet, Tahirî kardeş Gerçekten geldiler Haklıymışsın E anlat o zaman bakalım Hem ben dinleyeyim hem de DOST-lar dinlesin
- Abi şimdi sen diyorsun ki BİZi Kulihvaniye mi benzettiler Yoksa Kulihvaniyi bize mi benzettiler Şu bir gerçek ki ASLında herkes ancak kendinde olanı görür Ama kimi bilir bunu kimi bilmez
Bak mesela; Şu ağaçları görüyorsun Akan dereyi görüyorsun Karşıdaki dağları görüyorsun değil mi?
- Evet, tabi ki Senin gördüğünü ben de görüyorum
- Hayır abi Sen benim gördüğümü görüyor değilsin
- Ne demek şimdi bu? Senin gözlerin daha mı keskin?
- AKLın bağlı oluşu bundan olsa gerek Akıl hep bir sebep arar görünürde
- Tahirî be abi konu dağılıyor Ne söyleyeceksen kısadan söyle
- Peki, ben sana desem ki O gördüğün ağaçlar, akan dere, karşıdaki dağlar Sana mı benziyor Yoksa sen onlara mı benziyorsun... Ne dersin?
- Ne alâkası var abi Ben küçücük bir bülbülüm Ben nerde ağaç, dere dağlar nerde
- E peki desem ki bırak benzemeyi Sen o ağaçların, derenin, dağların ta kendisisin Desem!
- Hiç deme abi Ne demek şimdi bu
- Peki peki İtiraz edişini anlıyorum ama şunu da ilave etsem Ey Mecnunî Bu ağaçların bu akan derenin ve şu dağların yamacında beni dinliyorsun ama sen şu an bir rüyadasın Tüm bu gördüklerin senin rüyandır Rüyanda gördüğün her şey ise ancak senin içinde olandır
Hem soran sensin, hem de ben yani Tahirî olarak kendine anlatan sensin
Rüyası yalnızca kendinden ibaret olan var mı? Rüyada görülen ne varsa onların içinde kendini de görür bir şekil ve biçimde UYUYAN KİMSE Tıpkı şu an bunları yazan kişinin içinde oluşu gibi her şeyin Ne diyor Mevlana; Sen bir düşünceden ibaretsin
İşte o DÜŞÜNCEdir şu an olanlar Ve bunları yazan kişinin kendisi de RÜYÂdadır ve rüyasında kendi kendine anlatmaktadır bunları
O rüyanın içinde sen kendini de gördüğün için o zaman kendin DIŞINDAKİ her şey ağaç, dere, dağ vs. başka şekillerde başka başka olur Ama UYUYAN sen bilsen ki bu rüyadır Tüm gördüklerin kendi içindeki, aklındaki, gönlündeki duygu ve hislerin şekillenişidir
O zaman rüyanda görüp te sevdiğin ile GÜL ile sevmediğin ne varsa onlar arasında ne fark vardır Güzel ile çirkin arasında ne fark vardır Ne görüyorsan kendi içindekini görüyorsun O gördüklerinden bir kısmını benimser bir kısmını reddedersen ancak kendini reddetmiş olursun
Oysaki bu RÜYANIN AMACI KENDİNİ BİLMEKTİR Kendini bilmek isteyen kimse niye kendini BÜTÜNLEMEK ve BÜTÜNÜYLE BİLMEK yerine ayırır Ayrı gayrılar yaratır
- Sanırım anlıyorum Devam et
- Sensin devam edecek olan Ya da hem sen hem de ben olan yazan kişi Ya da hem sen hem ben hem de yazan kişi olan KİMse O E işte şimdi söyle bakalım; Bu Kâinat KİMin rüyasıdır Ayrı olan kimdir bilelim ki devam edecek olanı da bilelim
- Peki devam ettiren devam ettirsin inşallah Ama biz senden dinleyeme devam edelim.
- Peki Mecnunî İnsanların ÂŞIK-ları bize benzetmesi Ayrı görenlerin işidir Kulihvani nasıl bize benzesin ki Biz onun rüyasındaki simgelerden başka neyiz ki
BİZ ve BİZ-im dışımızdaki tüm hayvanların, bitkilerin varlık nedeni bu değil mi İnsana kendini tanıtmak Onlar Kâinatı görür Kendi rüyalarını kendi içlerini gördüklerini bilen vardır bilmeyen vardır
TABİAT VE DUYGULARIMIZ
Ayrılık ve hüzün sonbahar,
Karakıştır acımasız, çaresiz duygular.
Aşkımız, sevincimiz, gençliğimiz,
Yeniden doğmak demektir ilkbahar.
Sonra yaz,
Tıpkı yârimiz,
bir işve, bir naz.
Umudun adı doğan güneş
Ve uyandığımız yeni sabahlar.
Gün doğmadan neler doğar deriz.
Huzur, ferahlık gökyüzü.
Aynı zaman da deniz.
Kırmızı gül Resulün yüzü.
O yüzden severiz.
Âşık yâre benzetir de gülü,
Kendi gibi görür bülbülü,
Çöller değil midir çekilen çile,
Hasretimiz, susuzluğumuz,
İçimizdeki yangın bile.
Hedefimiz zirveler,
Coşkularımız nehirler,
Aşılmaz engellerimiz dağlar.
Karabulutlar kaplar umutsuz gönlümüzü,
Şimşekler gibi çakar öfkemiz,
Yağmurlar gibi ağlarız biz
Ve ömrümüz Uzun ince bir yoldur
Gece gündüz gittiğimiz.
Ömrümüz Ömrümüz bir rüyadır,
O da bir yaprak gibi solar.
Tabiatı görürüz de,
O yüzden görülür rüyalar.
Düşün insan düşün,
Kendini düşün; sen NEY sin
Onun ruhu olmasa,
Ne değersiz şeysin.
Gel Ey ben olan Necmi Gel Ey Ben olan Hüsnü BİZ BİRiz ZAT-en
Allah CC. sizinle ÇALIŞMAYI örnek verir İNSANa Bizimle de SEVMEYİ örnek verir.
Ve Allah CC. Kâinat ile eşsiz benzersiz örnekler sunar KULuna Sonsuz yaratılıştaki BİR-liği gör
Gör, anla ki BİZ-iz her şeyi vareden
İşte bunu anlayan OKU-yan SAV Efendimiz idi Ona YÜRÜYEN KURAN derlerdi
Neden?...
Çünkü tüm Kâinatı OKU-muştu O Kuranı Kerim; Kâinatın HARFleridir
Alfabede bilinmesi gereken 25-30 HARFi bilen sonsuz sayıda kelimeyi okuyabilir
Kâinattaki SÖZ (AYET) lerin hepsi KURAN HARFleri ile yazılmıştır
***
Sevgili CAN-lar İnsan beyni nakledilen fareler ile başladık biraz düşünelim ve biraz da tebessüm edelim diye Sonradan HAYVANLAR ÂLEMİ başlığı ile bunları yazmaya başladığımda
Tek amacım biraz eğlenmekti
Ama Allah cc. kalbimi biliyor ya yazmaya başladıktan sonra gerçekten bir konuşmaya şahit olmuşum gibi her şey akıverdi Ben yazılanları yönetemedim Yazılanlar beni yönetti ve ben de öylece paylaştım sizlerle
Ha bitti mi diye sorarsanız . Yok bitmedi ama Ben de çok garip oldum Hüsnü ile Necmi gibi
O yüzden şimdilik burada bırakıyorum
Selamlar, sevgiler
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]